23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 AĞUSTOS 2001 CUMA O L A Y L A R V E G O R L J Ş L E R olay.gorus@cumhuriyet.com.tr Yasama Sorumsuzluğu ve Dokunulmazlığı SabİhKANADOGLU Yargaay A nayasanm 83"üncü maddesinde yer alan ve eksik bir de- yimle "Yasama Do- kunulmazhğT ola- rak ifadeedılenba- ğışıklıklar, doğrudan kamu yaran ile bağlantıhdır. Milletvekillerinin Meclis çahşmalanndaki oy ve söz- lerinden, Meclis'te ileri sürdükleri dü- şüncelerden ve bunları Meclis dı- şında tekrarlamak ve açığa vurmak- tan sorumlu tutulamayacaklarına ilişkin "sorumsuzhık" ilkesi ile Mec- lis çahşmalanna katılmalannın en- gellenmesini önleyen "dokumıbnaz- iık" olgusunun temelinde, milli ira- denin, milletin yaran doğrultusun- da gerçekleşmesini sağlama düşün- cesi yatmaktadır. Bu nedenle sorum- suzluğun mutlak, sınırsız, sürekli ol- masında, dokunulmazlığın ise mil- letvekiline kişisel bir zırh halinden çıkanlıp olabildiğince daraltılma- sında kamu yaran vardır ve Türki- ye'nin "temiz toplum" özleminin bu yolla sağlanabileceği unutulma- malıdır. Partilerarası Uzlaşma Komis- yonu tarafından hazırlanarak TBMM Başkanlığı'na sunulan anayasanın bazı maddelerinin değiştirilmesine Cumhuriyet Başsavcısı ilişkin kanun teklifi, bu amaca ulaş- ma yönünden eksik ve yetersizdir. Öncelikle, "yasama sorumsuzlu- ğu" ilkesine istisna teşkil eden, mil- letvekillerinin Meclis çahşmalann- daki sözlerini, Meclis'te ileri sür- dükleri düşüncelerini, o oturumda- ki başkanhk divanının teklifi üzeri- ne Meclis'çe aksine bir karar alın- ması halinde Meclis dışmda tekrar- lamak ve açıklamaktan sorumlu tu- tulacaklan yolundaki hüküm ana- yasa metninden çıkanlmalıdır. Zıra sorumsuzluk sınır tanımaz. Dokunulmazhklarla ilgili teklif- te. 83'üncü maddenin "Tekrar seçi- len milktvekfli hakkında soruşrurma ve kovuşturma, Meclis'in yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağ- tadır" şeklindeki 4'üncü fıkrası mad- de metninden çıkanlmakta, madde- ye, yasama dokunulmazlıklan ile il- gili işlerin TBMM'ye ulaşma tari- hinden itibaren en geç üç ay içinde sonuçlandınlacağı, genel kurulda bu konu ile ilgili oylamalann gizli yapılacağı ve milletvekilleri hakkın- daîd ceza davalannın Yargıtay'da gö- rüleceğine ilişkin fikralar eldenmek- tedir. Bunlardan 4'üncü fıkranın madde metninden çıkanlması olum- lu bir girişimdir. Dokunulmazlık iş- lerinin en geç üç ay içinde sonuçlan- dınlmasına ilişkin teklif, uygulama- da iyi niyetli bir temenni olmaktan ileriye gidemeyecek, dokunulmaz- lıkla ilgili oylamanuı gizli yapılaca- ğı hükmü önceki örnekleri itibany- la istendiğinde göz ardı edilebile- cek, ceza davalannın Yargıtay'da gö- rülmesinin milletvekillerine sağlaya- cağı güvenceden başka kamuya bir yaran olmayacaktır. Görüldüğü üzere kanun teklifin- de, siyasi partilerin "dokunulmaz- hklar" konusunda bugüne kadar açıkladıklan düşüncelere, önerile- re, Türk toplumunun özlemlerine ve isteklerine cevap verecek "dokunıü- mazlık kapsanunı daraltma" konu- suna özellikle değinilmemiştir. Oy- saki sorunun çözümü, tamamen bu konuda toplanmaktadır. Bu itibarla; A- Anayasanın 76/2'nci maddesin- de yer alan ve milletvekili seçilme- ye engel olan suçlar dokunulmazlık kapsamı dışına çıkanlmalıdır B- Milletvekillerinin, dokunul- mazlık kapsamı dışmda işledikleri id- dia olunan suçlar ile ilgili olarak ha- zırlık soruşturması Yargıtay Cumhu- riyet Başsavcısı tarafından yapılma- lı, kamu davası açılması halinde Yar- gıtay'ın ilgili ceza dairesinde yargı- lanmalan suretiyle ek güvence sağ- lanmalıdır. C- Haklannda hazırlık soruşturma- sı yapılan veya yargılanan milletve- kilinin yakalanması, gözaltına alın- ması ve tutuklanması, ağır cezayı gerektiren suçüstü hali dışında Mec- lis'in bu yolda alacağı karara bağh olmalıdır. Bu suretle, dokunulmazlığın kap- samı daraltılarak kötüye kullanıl- ması önlenecek, milletvekiline de güvence verilerek kamu yaran sağ- lanacaktır. Önerimize göre 83'üncü madde, başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmelidir. Yasama sorumsuzluğu veyasama dokunulmazlığı Madde 83: Türkiye Büyük MiDet Meclisi üye- leri, Meclis çahşmalanndaki oy ve sözlerinden, Meclis'te ileri sürdükle- rive Meclis dışmda tekrarlayıp açık- ladıklan düşüncelerden sorumlu tu- tulamazlar. Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürûlen bir millervekUL, ağır cezayı gerektiren suçüstü hali hariç, Meclis'in gizli oyla alacağı ka- rar olmadıkça yakalanamaz, sorgu- ya çekilemez, tutuklanamaz ve yar- güanamaz. Ancakzimmet, ihtilas, irtikap, riiş- vet, hırsızhk. dolandıncüık, sahteci- ük, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar ile ka- çakçıhk, resmiihaleve ahm-satımla- ra fesatkanşürma,devtetsniarmı aç>- ğa vurma, terör eylemlerine kaolma ve bu gibi e> lemleri tahrik ve teşvik suçlannı ve taksirli suçlar hariç ya- salarda ah sının 1 yü veya daha faz- la hapis veya ağır hapis cezası öngö- rülen suçlardan birisini işlediği iddia olunan milletvekili hakkında hazır- hk soruşturması doğrudan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı veya vekili tarafından yapılır. Kamu davası açıl- ması halindeYargıtay'mUgiKcezada- iresinde yargılanır. Dokunulmazlık, yakalama ve tu- tuklama konulan ile ilgiliolarak Tür- kiye Büyük Millet Meclisi'ndeki si- yasi parti gruplannda görüşme ya- pılamaz ve karar alınamaz. TBMM sayın üyelennin anayasa değişikliği teklifinin görüşülmesi sırasında, dokunulmazlık konusu- nu, Türk milletinin temiz toplum öz- lem ve istekleri doğrultusunda de- ğerlendireceklerine ilişkin umudu- muzu korumaktayız. ARADABİR Prof. Dr. BİLAL TRAK AÜ P Kadın Hastahkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Sosyal Demokrat Çıkmazı... Türkiye'de sosyal demokrasinin özellikle 1980 dar- besinden sonra tam bir kimlik bunalımı yaşadığı tar- tışılmaz bir gerçektir. Birbiri ardı sıra devreye giren sosyal demokrat çizgi savındaki partilerin söylem- lerinin tersine izledikleri liberal(!) politikalaıia tam bir düş kınklığı yarattıklan görülmektedir. Bu saptama- yı, ülkemiz çeşitli birimlerinde bu adla yola çıkan tüm kişi ve kurumlarda da görmek olasıdır. Eğer sosyal demokratlığı, liberal ruhun daha çağ- daş tasanmlarla dikilen bir giysisi gibi ele alacak olursak bile, ülkemiz sosyal demokratlannı çok ba- şansız modacılar olarak yorumlayabiliriz. Bilinen bir tasanmı dolaptan çıkararak yapılan renk değişikli- ği, ilk bakışta seçilebilen kötü bir taklitten öteye ge- çememektedir. Aslında sosyal demokrat adını benimsemiş ço- ğu kişiyi, liberal ya da muhafazakâr kişilerden, ki- şilik özellikleriyle ayırabilmek hiç de kolay görün- memektedir. Elbette ülkede yaşanan kültürel erozyon, azge- lişmiş ülkenin azgelişmiş sosyal demokratlannı da beraberinde getirmiştir. öyle ki sosyal demokrat- lık; kişisel ihtiras, çıkar, dahası totaliter davranışlar içeren antidemokrat bir çizgiyi akla getirir olmuş- tur. Bu nedenlerdir ki, toplum genelinde, gerek bu söy- lemi taşıyan partilergerekse birtüriü sahneden ay- nlmak istemeyenler, büyük oranda güven bunalı- mı yaratmaktadırlar. Aslında yakın ya da uzak dö- nemde sosyal demokrat çizgide görev almış hiç- bir kişinin yeterli güveni kazanması da olası görün- memektedir. Dahası, altı yüzyıllık hanedan geleneğini yalnız- ca 1923'ü izleyen on beş yıl üzerinden atabilmiş top- lum, sosyal demokrat adını kendine yakıştıran ke- siminde bile kul kimliği'ni sürdürür görünmekte- dir. Aslında, sosyal demokratlann bile kurtancı bek- ler olması, kimi isimleri, ağır misafır konumunda, neredeyse feodal yapıya taş çıkartırcasına aile bü- yüğü gibi görmeleri de sosyal demokratlann düş- tüğü en büyük açmazlardan biridir. Taşınan soyadlarının ya da akademik unvanlann yetersizliği, yeterliliğe çevirmediği geçmiş deneyim- lerde açık biçimde görülmektedir. Soruna bir farklı açıdan bakacak olursak; 80'li yıl- lann Doğulu liberal oldukça hoş(!) yaşam biçiminin sosyal demokrat adını kullanan insanlarda bile be- lirli bir albeni yarattığını da, sanınm kabul etmek durumundayız. Köşe dönmeciliğe bir noktada kendini kaptırma, emek harcamadan yüksek kazançlar peşinde koş- ma, boyalı basın sütunlarında yeni değer yargı- lan üretme, bir anda akla gelebilen sayısız örnek- ten yalnızca birkaçıdır. Işte bu nedenlerledir ki, sosyal demokrat kimlik, toplumsal kirlenmenin dışında kalmışlığa kendini inandırrna çabasına dönüşmekte, daha da ötesi li- beral yaşam ve düşünme tarzının altına atılan ge- reksiz bir imza gibi kalmaktadır. Bunun içindir ki, sosyal demokratlann yola çık- madan önce kimlik kartlannı değiştirmeieri zo- runluluk taşımaktadır. Yoksa toplumun böylesine sosyal demokrat partilere hiç gereksinimi yoktur, liberal(!) partilerle yola devam edilebilir. Her şeyden ötesi, sosyal demokrat kimlik, genç Cumhuriyetimizin ilk on beş yılında yazılmıştır. De- .ğişen dünya koşullan bu kimlikten kopmaya da de- ğişim gerektirmemektedir. Sosyal demokrat adını alan herkesin, o günlerin onurunu bir kez daha anımsaması çok yararlı olacaktır. ŞİŞLİ1. SULH HUKUK HÂKİMLİĞl'NDEN DosyaNo: 1998.8 Tereke Erzurum. Erzurum merkez, Topçuoğlu Mahallesi, Cilt 59, Hane 27'de nüfiısa kayıth, Fehim ve Fatma'dan olma 1334 d.lu Hıtaı Azansoy"ûn Şışh Penhan Sok, No: 51 Ba- laban Apt. bodrum katta ikamet etmekteyken 26.04.1998 tarihinde vefat etmesı nedeniyle terekesine mahkememiz- ce el konulmuş olmakla, Müteveffanın terekesi olup olma- dığı, mirasçılan bulunup bulunmadığı tahkik edılmekte ol- duğundan M. K.'nin 5341. maddesı gereğince kanuni mi- rasçılann 3 ay içinde veraset ilamı ile birlikte mahkememı- ze müracaatlan, aksı takdirde terekenin Hazine'ye intikal edeceğı ve dunışmanın 26.9. 2001 günü saat 10.15'te yapılacağı ılan olunur 08 05. 2001 Basın: 441370 03316 No'lu basın kartımı kaybettim, geçersizdir. METİNHAKYERİ ÜNtVERSİTESt FAKÜLTESİ Görsel İletişim Tasanmı Bölümü'ne İLE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR 2001 yılına alt ÖSS puan kartının aslı veya fotokopisi Lise diplomasının aslı veya fotokopisi Dört adet vesikalık fotoğraf Kentbank Kozyatağı $ubesi 251971-351 no'lu hesaba 15.000.000 TL (Onbeş Milyon) ön kayıt harcı yatırıldığını gösteren banka dekontu • 15 Ağustos 2001 Carşamba Saat 10:30'dayeteneksınavı • 16 Ağustos 2001 Perşembe Saat 10:30'da mülakat • , . . Î • • . Öğrencilerin çağdaş iletişim ortamlarının yaratımında kullanılan yazı, ses ve görüntü unsurlarını birleştirerek dijital ortamlarda tasanm yapabilmelerini sağlayacak bilgilerle donanmalannı sağlamaktır. Yukanda belirtilen programa 2001 yılı ÖSS sınavından enaz 105 puan (herhangi bir tür) alanlar ön kayıt yaptırmak için başvurabilir 06 Ağustos / 13 Ağustos 2001 tarihleri arasında yapılacaktır. 26AğustosYe'rleşimiKayı$dağıCaddesi81120/İSTANBUL " TeL: (0-2161 578 08 22 / 578 00 00 Fax: (0-216) 578 08 23 ' - Programa altmış kişi alınacak ve sınavda ilk beş başanlı öğrenciye burs verilecektir. ANKARA GAYRİMENKUL SA3TIŞ İCRA DAİRESt'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK AKITIRMA İLANI DosyaNo. 2001/27 Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, e\safi: 1- Ankara, Mamak ilçesi, Ekin Mahallesi, Gevaş Caddesi, 70. Sokak üzerinde, ımann 37163 ada, 2 parselini teşkil eden 604 m2 miktanndaki arsanın borçluya ait 120/604 hissesi bir borçtan ötürii açık arttırma suretiyle satılacaktır. Imar durumu dosyada mevcut krokidedir. Geniş evsafı dosyada mev- cut bilirkişı raporunda açıklannuş olup takdir edilen kıymeti: 9.000.000.000 TL yüzde 18 KDV bedeli alıcıya aittir. 1. satış gün ve saatı: 17.09.2001 günü saat: 15.20-15.30 2- Ankara, Altındağ vçesi, Siteler Mahallesi. Fatin Sokak üzerinde, imann 9404 ada, 40 parselini teşkil eden 297 m2 miktanndaki arsa, üzerinde 1 bod- rum, 1 zemin, 2 normal katlı olup 4 adet mobilya imalathanesi bulunan 39 nolu yapının da bulunduğu arsa vasıflı taşınmaz üzerindekı muktesatlanyla birlikte bir borçtan ötürü açık artıırma suretiyle satılacaktu:. Imar durumu: Yola mesafesi 5.00 metre, ınşaat tarzı blok. inşaat cephesi krokide. saçak se- viyesı 10.50 metre olup geniş evsafi dosyada mevcut bilirkişı raponında açıklanmışnr. Takdir edilen kıymeti: 242.480.000.000 TL, yüzde 18 KDV be- deli alıcıya aittir. 1. satış gün ve saati: 17.09.2001 günü saat: 15.30-15.40 Ankara Adlıyesi Mezat Salonu'nda açık arttrrma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin yüzde 75'ini ve rüçhanlı alacaklılar var- sa alacaklan mecmuunu % e satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şar- tıyla 27.09; 2001 günü aynı yer ve saatlerde ikınci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edılememışse gaynmenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kataıak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki arttırma bedelimn malın tahmin edilen kıymetinin yüzde 40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla ohnası ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflannı geçmesı lazımdır. Böyle fazla bedelle ahcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Arttırmaya ıştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektu- bunu vermeleri lazundır. Satış, peşın para iledir, alıcı istediğınde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, 1/2 tapu harcı ve masraflan alıcıya aittir. Birikmış \ergiler satış bedelinden ödenir. 3- tpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gaynmenkul üzerindeki haklannı hususıyle faız ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belge- leri ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdırde haklan tapu sicüı ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır 4- İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ıhalenın feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefillen, teklif ettıkleri bedel ile son iha- le bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardrr. thale farkı ve temernit faızi aynca hükme hacet kahnaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa ıştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmış sayılacakları, başkaca bilgı almak isteyenlerin 2001'27 sayılı dosya nu- marasıyla müdürlüğümüze başvurmalan ilan olunur. 20/7/2001 (*) îlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 44686 PENCERE Şaşkın Ordek Suya Nasıl Dalar?.. Eskiden Ortaköy'de vakti kerahat gelince, kili- senin papazıyla Bektaşi Babası bir şişe şarabın başında buluşur, yarenlik ederierdi. Bektaşi Babası bir gün sordu: - Papaz Efendi, siz neden ikide bir istavroz çı- kanyorsunuz?.. ir, ,; Papaz: - Yahudiler isa 'yı çarmıha germişler, bu acıklı ola- yı anımsıyoruz. Bektaşi düşündü: - iyi ki adamlar İsa 'yı kazığa oturtmamış/ar; yok- sa işiniz zortaşacaktı. İsa bir kurbandır. Ya Muhammet?.. • Hazreti Muhammet bir devlet başkanıdır, komu- tandır, başında bulunduğu toplumun yasalannı ve hukukunu saptamıştır. Yıne de kurban ve mazlum Isa'nın Hıristiyanlık dünyasında din devletleri Avrupa'ya egemendi; demokrasi daha dün gibidir; 18'inci yüzyılda kili- senin düzenini yıkarak kurulmuştur; çoğu yerde kanlı bir öyküdür bu; "Aydınlanma Devrimi" gül- suyu ile yapılmadı, zorla gerçekleşti. Peki, Islamda demokrasi nasıl kurulacak?.. Isa'nın kanunlan yoktu, Muhammet'in yasalan var; insan haklanyla nasıl bağdaştınlacak?.. Yaşadığımız sorun bu!.. • Avrupa demokrasiyi din devletini yıkarak kur- muş; biz dinci devleti 21 'inci yüzyılda yeniden can- landırarak mı demokrasinin temelini atacağız?.. AİHM (Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi) yar- gıçlan Türkiye'nin sorunlanna ve Islam tarihine ne kadar aşinadır, bilinmiyor; ancak verdikleri karar önemli... Karar tersine de çıkabilirdi, Anadolu'nun gerçe- ğini değiştiremezdi; Refah Partisi'nin kapatılması- nı haklı bulan mahkeme belki de Fazilet için deği- şik düşünebilir; ancak bunlar aynntıdır; önemli olan Avrupa'nın bakışında dinci partinin demokrasiye ters düştüğünü vurgulayan içeriğin bir yazılı bel- geye dönüşmesidir. AİHM Tannsal bir kurum değil, ne papalığın or- ganı, ne de hilâfetin sesidir, tartışılabilir karaıiara imzasını atar. Tartışmanın bugün ulaştığı noktada birgerçek vur- gulanıp belgeye dönüştü: • Şaşkın ördek demokrasiye kıçıyla dalarmış... Batı tarihinde demokrasi dinci devlet yıkılarak ku- ruldu, Türkiye'de dinci devleti yıkan 1923 Devrimi'nin demokratik içeriğini göremeyen bakarkörlerin Is- lamcılarta işbirliği entellikten gayn bir şey değil!.. Peki, Hıristiyan dünyasının laik mahkemesinden medet uman Islamcı kardeşimize ne demeli?.. Bizim dinci, şaşkın ördeğin ta kendisi!.. • Işte Afganistan, işte Iran, işte Suudi Arabistan, işte Sudan... Beğeniyor musunuz?.. Atatürk sayesinde Türkiye, Islam dünyasının tek laik Cumhuriyeti olmak onurunu taşıyor. Laiklik temeline oturmayan bir demokrasi yeryü- zünde şimdiye dek ne keşfedildi, ne de icat edile- bilir; bu, bir mahkeme kararı değildir, tarihin günü- müze taşıdığı gerçektir. Vah o kişilere ki "minareler süngümüz, kubbe- ler miğferimiz, camiler kışlamız" diye konuşan politikacıyla demokrasiyi keşfetmeye çıkariar... MUSTAFA BALBAY'DAN YENİ BİR ARAŞTIRMA KİTABI!.. Bu kıtapta yer alan konuların tümü gerçektir. Türkiye'nin 90Mı yıllanna damgasını vuran, banka boşaltmalanndan küçük bir kesıti aktarmaktadır. Demireller ailesinden yeğen 1 Yahya. 19701i yıllarda ise yeğen II Yahya, cepten para harcamadan banka sahıbı olup. kendı bankasının ıçım boşaltmaya gırişen bir kışı olarak tarihteki >ennı aldı Mustafa BALBAY, Y Murat Demırel'in eserlerını ızlemekle kahnadı, yazdı. Sız de okuyun... ÜMtT İ M Ü 27,1 KMteıla).MUMT«L(«312)«19»21 r/F*s.|B1!|)175*« İZMİR 9. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN E 2000 567 Davacı Konak Belediye Başkanlığı vekili tarafından davalılar Hidayet Karanfil Baykol Ali Soyuarmutlu (ölü) mirasçısı dahilı davalı Alı Soyuarmutlu aleyhine açılan 17. maddeye göre tescil davasında davah Hidayet Karan- fil Baykol'un Hahlrifatpaşa Cad. Nuryapı Apt. No: 306/3 D. 9 Halilnfatpaşa tzmır ve dahili davah Ali Soyuarmut- lu"nun 9625 Sok. no. 4 Limontepe îzmir adreslerine çı- kartılan davetiyeler bıla ıade edilmiş. zabıtaca yıne adres- len bulunamadığından gazete ile ılan yapıhnasma karar venlmekle davah Hidayet Karanfil Baykol ve dahili dava- lı Alı Soyuarmutlu'nun 1.10.2001 günü saat 9.20'deki du- ruşmaya bizzat gelmelen veya kendilerini bir vekille tem- sil ettirmeleri, aksi takdirde duruşmaya yokluklannda de- vam edilip karar venleceğı dava dilekçesi yerine kaım ol- mak üzere ilan olunur. Basın: 45102 GEYVE ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 2000 110 Davacı Hazine vekili tarafuıdan davalılar Sadullah As- lan, Alı Yıknaz vs. aleyhlerine mahkememize açılan tapu iptalı tescil davasının açık yargılamasında verilen ara kara- n gereğince, Davalılardan Geyve Örencık Köyü'nde mu- kim Sadullah Arslan ile Gözcü gazetesinde Müdür Ali Yıl- maz'ın yapılan adres tahkıki netıcesüıde adresleri buluna- madığından kendilerine dava dilekçesinın ılanen tebliğine karar venlmekle davalılann duruşmanın ertelendiği 10.10.2001 günü saal 09.15'te mahkememizde hazır bu- lunmalan veya kendilenni bir vekille temsil ettirmeleri, duruşmaya gelmedikleri takdirde gıyaplannda karar veri- leceği ilanen teblığ olunur. Basın: 44134
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle