17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8TEMMUZ2001 PA2 HABERLER DUNY4DA BUGUN ALİ SİRMEN ABD'de Eşcinsellep Sevgili, 24 Haziran Pazargünü Manhattan birâtem- di. Kentin ünlü beşinci caddesi, her yerden gelen erkek ve kadın eşcinseller, biseksüel- ler. travestıler tarafından doldurulmuştu. Ozel hazırlanmış kamyonlar üzerinde, mü- zik eşliğinde gösteri yaparak geçen eşcin- seller, izlediğim kadarıyla, çevreden hiçbir olumsuz tepki görmediler. Daha sonra ha- berierde de bu yönde bir bilgiye rastlamadım. Aradan kısa birsüre geçtikten sonra, Belg- rad'da polis ve halktan dayak yiyen "hem- cinsleri"n\n durumu göz önünde bulunduru- lursa ABD'de eşcinsellerin nasıl başka yerler- deki benzerlerini kıskandıracak bir özgürlü- ğe ulaştıklarını görmek mümkün. Olumsuz tepki bir yana, onların büyük sponsorları da vardı; Taquerey cin firması, bir-iki rom firması, ünlü bir prezervatif firma- sının sahibi kuruluşlar sponsor olmuşlardı. Zaten aynı gece Hudson Nehri üstünde ya- pılan ve benim de New Jersey'in Hobbokan kentindeki Stevens Üniversitesi'nin kale mey- danından izlediğim, 15 dakikayı aşan, bağım- sızlık günü olan 4 Temmuz şenliklerini andı- ran muhteşem havai fişek gösterisi de, cin- sel tercihleri kendi cinslerine yönelik olanla- nn ne denli büyük bir ekonomik güce eriştik- lerini gösteriyordu. Bizim maçolar bu gösteriyi izlemiş olsalar- dı, ağız birliği etmişçesine, - L.lerde para bol, derlerdi. ••• Eşcinseller rengârenk bayraklarıyla geçer- ken kimi kiliselerin de kendilerine destek ver- dikleri görülüyordu. Kiliselerin sloganlan ara- sında en ilgi çekeni şuydu: - Tanrı'nın bütün evlatlarına kucağımız açık. Akşam Hobbokan'ın VVashington Cadde- si'nde, rengârenk bayrağı ve bu sloganı as- mış bir kilisenin önünden geçtim. Eşcinsellerin hrç değilse o günkü en doğal müttefikleri ise bir pazar günü için hiç umma- dıkları, belki de bir haftada yapabilecekleri satış düzeyine erişmiş olan seyyar satıcılar- dı. Onları görünce, Melih Cevdet Anday'ın bir dolmuşta rastladığı kokoreççi öyküsü gel- di aklıma. Yetmişli yıllarda geçen konuşmada, Sulta- nahmet'te kokoreç satan adam, en çok Bü- lent Ecevit'i sevdiğini, çünkü en büyük ha- sılatı onun kalabalık mitinglerinde elde ettiği- ni söylüyordu. Beşinci Cadde üzerinde, gösteriyi izlerken bir de siyasi broşür verdiler elimize, bu, "1995'ten itibaren gay evliliklerine izin veril- mesi için mücadele eden" belediye başkan adayı Alan Hevesi'nin seçim broşürüydü. Kiliselerden, ticari kuruluşlardan, politikacı- lardan destek alan eşcinseller, artık ABD'de arkalarını sağlama almış görünüyorlar. ••• Politikacılann desteği zaten eskiden beri vardı; 1970'li yıllarda, Türkiye için de lobi ya- pan New York Temsilcisi Stephan Solarz, eşcinseller için de lobi yapardı. Ama o yıllarda eşcinseller henüz toplum ile uzlaşma sağlamış degîîlerdi; öyle görünüyor ki, aradan geçen zamanda büyük AIDS fela- ketine karşın, bu uzlaşma büyük ölçüdesağ- lanmış durumda. Bu durum onların da saldırganlıklarını azaft- mış, cinsel tercihlerini çekinmeden bir kimlik olarak ortaya koyan bu insanlar, artık daha sakin. Sayılan da, tahminlere göre25 milyona yak- laşıyor, yani dünyanın birçok ülkesinin nüfu- sundan daha kalabalıklar. Sevgili, olaya yalnız eşcinsellik açısından değil, ABD'de insanlann kimlik arayışındaki ve beyanındaki özgürlükleri açısından bak- makta yarar var. Gerçi ABD'nin, kendi temel felsefesine kar- şı olanlara aynı hoşgörüyü göstermemiş ol- duğunu biliyoruz. Ama sistemi sarsmadıkça herkes özgür. Hani "fırsatlarülkesi" diyorlarya, ABD, eş- cinseller için de bir fırsatlar ve özgürlükler ül- kesi. Tarhan Erdem: Siyasetçinin halka söyleyecek sözü yok Istanbui HaberServi- si - Eski CHP Genel Sekreteri Tarhan Er- dem. Türkiye ekonomi- sinin teslimiyet aşama- sında olduğunu belirte- rek doğrulann halka güvenilir siyasetçiler tarafından anlatılması gerektığini söyledi. Türkiye Sosyal Eko- nomik Siyasal Araştır- malar Vakfı (TÜSES) tarafından "2001 Tür- kiyesi'ndeNasıl Bir Sos- yâl Demokrasi" paneli, Dedeman Otelı'nde gerçekleşti. Panelde ko- nuşan Tarhan Erdem. knzin 5-10 yıl içinde oluşmadığını belirterek "1965 yınndan beri du- vardan taşlar sökülme- ye başlanmışhr~dedi. Türkiye'deki siyaset adamlannın halka söy- leyecek hiçbir sözü kal- madığını söyleyen Er- dem, siyasetçilerin Tür- kiye'yi teslimiyete itti- ğini söyledi. Gazeteci Hasan Bü- ientKahraman, yaşanı- lan sorunlara sosyal de- mokrasinin kendini ye- nileyerek çözüm bul- ması gerektiğini belir- terek "özgürlükçü,ade- mi merkeziyetçiliği sa- vunan ve yatay örgüt- lennıe ile örgütlenmiş" bir sosyal demokrat partiye ihtiyaç olduğu- nu söyledi. GazeteciAhmet In- sel de sosyal paylaşımı adaletli bir biçimde sağlayacak, ücretlile- rin haklarını savuna- cak bir sosyal demok- rasiye ihtiyaç olduğu- nu belirtti Yasayı yeniden çıkaracaklarmı bildiren Ecevit, Cumhurbaşkanı'nm veto karannı siyasi olarak nitelec Sezer'e tütünsuçlamasıANKARA (CumhuriyetBü- rosu) - Başbakan Bülent Ece- vit, Tütün Yasası 'nı geri gön- deren Cumhurbaşkanı Ahmet NecdetSezer'i hukuksal değil, siyasal içerikli davranmakla suçladı. Ecevit, siyasal açıdan Tütün Yasası'nı belirlemenin Bakanlar Kurulu'nun görevi oldufunu belirtirken "Sayın Cumhurbaşkanı siyasal anla- yışına göre yasalan geri çevir- meyedevam ederse partiier us- tü bir parti konumuna gelmiş olur" dedi. Ecevit, Tütün Ya- sası'nın yeniden çıkanlacağı- nı da bildirdi. • Siyasal açıdan Tütün Yasası'nı belirlemenin Bakanlar Kurulu'nun görevi olduğunu belirten Başbakan Ecevit, "Sayın Cumhurbaşkanı kendi siyasal anlayışına göre yasalan geri çevirmeye devam ederse partiier üstü bir parti konumuna gelmiş olur" dedi. Ecevit, Cumhurbaşkanı Se- olduğunu kaydeden Ecevit, şöyle konuştu: zer'in kendisine sunulan her yasayı onaylamak zorunda ol- madığını, bir yasayı geri yol- lama hakkının bulunduğunu, ancak Bakanlar Kurulu'nun da geri gönderilen yasada di- renme hakkı olduğunu belirt- ti. Hükümetin Tütün Yasa- sı'nda dırenmesı durumunda, bu durumda cumhurbaşkanı- nın yasayı imzalamak zorunda "Tütün Yasası da öyle bir işlem görecektir. TBMM gerek gö- rürse Sayın Cumhurbaşka- nı'nın önerileri doğrultusunda konuyu yeniden göriişecektir veya gerekgörmezseyasada di- renecektir" dedi. Ancak, Ece- vit, Tütün Yasası *nın yeniden görüşülmesi için TBMM'nin toplantıya çağnlıp çağnlma- yacağma ilişkin soru üzerine "Buna gerek olursa yani ba- n değişiklikler yapılması ge- rektiğini düşünürsek elbette TBMM'yi yeniden toplantıya çağınnz. Ama, sonuçta TB- MM kabul eder etmez, bunu şimdiden söyleyemem. Benim tahminim, umudum, Tütün Yasası'nın zedeienmeden yü- rüriüğe girnıesidir. Bu son de- rece de önemli bir yasadır." Cumhurbaşkanının yasar tütün ekicisini mağdur edec ğini sandığını belirten Ecev "Ben siyasal ömriim boyun< tütün üreticisini destekledin dedi. Ecevit. bu açıklamalaı nın bundan sonraki süreçtey ni yasalarda yeni kriz anlam na gelip gelmediği sorusur şu yanıtı \erdi: "Hayır, hay, kesinlikle olmaz. Anayasal kı rallariçinde zaman zaman hi kümetle cumhurbaşkanı an sında göriiş aynlıklan da ola bilir. Ve bu göriiş aynüklan d yine demokrarik hukuk devie ti kuralları içinde çözülür." 1986'da eleştirdiği Özal'ın tütün politikasını daha ileri boyutlanyla yasalaştırdı Ecevit kendisiyle çelişti • 1986yılmda "Tütün yetiştirilen arazi başka ürünlerin yetişmesine elverişli değildir" diyen Ecevit, 2001 yılında ise "Tütün üretimi yapılamayan bölgelerde hükümetimiz tütün üreticilerine daha kârlı üretim imkânlan sunacaktır" diyor. SERTAÇEŞ ANKARA - Başbakan Bü- lent Ecevit, 1986 yılında eleş- tirdiği TurgutÖzal'ın tütünpo- litikalannı, daha ıleri boyutla- nyla kendi döneminde yasalaş- tırdı. Özal döneminde tütün te- kelinin kaldırılması üzerine "Tekel'inyerini tröstler alacak. Tütün konusu ideolojik farkb- laşmalan aşan bir önem taş> maktadır" şeklinde eleştiren Ecevit. bu sonuçlardan daha ileri uygulamalara neden ola- cak Tütün Yasası'nın yasalaş- masını sağladı. Ecevit, I986'da Türk tütününün kıraç toprak- larda yetiştiğini, bu arazilerin başka tanma uygun olmadığı- nı söylerken dünkü toplantısrn- da kendini yalanladı. Ecevit bu toplantıda, tütün üretimi yapı- lamayan bölgelerde mısır, fa- sulye ve soya üretimi ile besi- cilik veya meracılığın teşvik edileceğini söyledi. Ecevit, I986'da tütündeki devlet teke- linın kaldınlmasının döviz, dışsatım, istihdam ve tanm açı- sından 'sakıncalı' olduğunu sa- vunmuştu. Yeniden Müdafaa-ı Hukuk dergisi, Ecevit'in, tütün sektö- rü konusunda daha önceki dü- şünceleriyle tamamen çelişti- ğini ortaya koydu. Dergi yazar- lanndan Çetin Yetldn, 1986 yı- lında Özal'ın farklı bir yasanın içine ekleterek tütün tekelinin kaldınlması üzerine Ecevit ile yaptığı söyleşiyi yayımladı. Tütün piyasasının yabancı sigara tekellerine açılmasını, tütün üreticilerinin işsizliğini ve Tekel'in özelleştirilerek iş- levsizleştirilmesini gündeme getiren yasa tasansını IMF'ye verilen vaatler kapsamında çıkmasmı sağlayan Ecevit'in, bugünkü uygulamalanna 1986 yılında şiddetle karşı çıktığı belirlendi. Ecevit, Tekel'in yerini ya- bancı sermaye tekelinin veya tröstünün alacağına dikkat çektiğı demecinde, bugün çe- lişkiye düştüğü ve uygulamak istediği bu politikanın sakın- calannı şöyle dile getiriyor: "Türkhe'de önemli bir yatı- nnı konusu olan sigara fabrika- lan ya aöl duruma düşecektir ya da düşük kapasitede çalışır duruma gelecektir, işsizlik so- rununu yaratacaktır. Bir ülke- ye \ irginia tütünü ahşkanhğı girdiği vakit, o, Doğu tütünü alışkanbğmı ve zevkini kısa sü- rede eritir veya alt eder. Böyle- ce sigara piyasası yabancı ser- mayenin eline geçnıiş olacaktır. Bu, Türkiye için gereksiz döviz kaybuıa neden olacakür. Daha önemüsi, tütüncülüğümüzün yiyeceği darbedir. Türk tütünü genellikle kıraçtopraklarda ye- tişir. Bu arazi başka ürünlerin yetişmesine elverişli değildir. Tanmsal üretim açısından da Türkiye bir israfla karşı karşı- ya kalmış olacaktır. Ote yan- dan tannı alanında işsizliğe de yol açacaktır." MecH afyası değişti Yasama dönemindeki 9 ay içinde bir siyasal parti kapatıldı, 12 milletvekili partisinden aynldı, 2 milletvekili yaşamını yitirdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Yasama dönemi içinde yaşanan 2 krizin ardmdan IMF'nin istediği yasalan gece gündüz çahşarak çıkaran TBMM; gergin oturumlar, genel kurulda ölüm olayı, istifalar, ihraçlar ve FP'nin kapa&lmasının ardından yeniden oluşan sandalye dağılımıyla da önemli gelişmelere sahne oldu. Ekim 2(KK)'de 5 partiyle yasama yılına basîayan TBMM'de ta'tile girilirken 4 parti kaldı. Geçen yasama döneminde toplam 12 milletvekili partüerinden aynhrken 2 milletvekili yaşamını yitirdi. Uzun süredir tedavi gören DSP Konya Milletvekili Toran B i ^ 29 Ocak'ta yaşamını yıtirirken 30 Ocak 2001VleMeciisîçtuzüğü değişikliği göriişmejeri sırasında yaşanan ve yumruklaşmaya varan kavga sonucu DYP Şanlıurfa Milletvekili Fevzi Şıhaniıoğfu öldü. Savcthğın sorustunnası sonucu MHP Chmaniye Milletvekili Mehmet Kundakçı iie Içel Mılletvekiii Cahit Tekeüoğhı "kastuı aşdması suretiyle adam (adürme" 1 suçundan açılan davada yargılamyor. TBMM, 144 yasa tasansından, 57'sini 44 ayn duzenleme olarak yasalaştırdı, 7'sini hükümete iade efti. Bunlardan 45 tasan Meclis gündeminde 42'si ise iigili komisyoniarda bulunuyor. Mecfis. yasama dönemi bovnnca sık sık yaşanan kavgalara da sahne oklu. SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR Sezer'e büyük destek Sosyaldevletin ve hukukun mferi • Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı Yetkin, " Türkiye'nin bir muz cumhuriyeti olmadığı gösterildi" derken TZMO Başkanı Ergin de veto karannın Türk halkı adına sevindirici olduğunu söyledi. ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)-Cumhurbaş- kanı Ahmet Necdet Se- zer'in, tütün üretimini or- tadan kaldıracak yasayı veto etmesi, toplum ke- simlerince "hukukun ve sosyal devletin zaferi" olarak değerlendirildi. Türkiye Ziraatçılar Birli- ği Genel Başkanı tbra- him Yetkin, "Cumhur- başkanı'nın tavn, Türki- ye'nin bir muz cumhuri- yeti olmadığuu açıkça or- taya koymustur" dedi. Türkiye Ziraat Mühen- disleri Odası (TZMO) Başkanı Prof. Dr. Gürol Ergin de, "Karar Türk çiftçisi kadar, Türk halkı için de sevindiricidir" di- ye konuştu. Eğit-Der Ge- nel Başkanı MustafaGa- zalcı da, veto nedeniyle Sezer'e birkutlama mek- tubu gönderdi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türki- ye'nin uluslararası şirket- lerin çıkarlan yerine ulu- sal yararlannı gözeten yeni bir politikayı ortaya koyması gerektiğini söy- ledi. Baykal, "Bizibaşka- laruun bizim için yönet- mesine izin vermeyece- ğjz" dedi. IMF istemleri doğrul- tusunda Meclis'ten geçi- rilen Tütün Yasası'mn Çankaya engeline takjl- ması, demokratik kitle örgütlerince memnuni- yetle karşılandı. Yasamn veto edilmesini değerlen- Cumhurbaşkanı Sezer. dıren Türkiye Ziraat Mü- hendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Gürol Ergin. "Sayın Cumhurbaşkanı. doğru bir kararverdi. Ve- to gerekçesinde,konunun sos>al bo\ urunun da de- ğerlendirümesi. Türk çift- çisi için olduğu kadar. Türk halkı için de sevin- diria'dir w dedi. Türkiye Ziraatçılaı Derneği Genel Başkanı fbrahım Yetkin de. karann Türkiye'nın "ka- ranlıkortanıı içinde bir u- mut ışığı" olduğunu be- lırtti. Sezer'ın. okullarda ders olarak okutulacak nıtelikteki veto gerekçe- leri ışığında, hükümetin yaptığı yanlıştan dön- mesi gerektiği vurgula- nan açıklamada şöyle denildi: "Gerek kamu- oyunun tepldsi, gerek de Cumhurbaşkanunızm tavn Türkiye'nin bir 'muz cumhuriyeti' ol- madjğını açıkça ortaya koymuştur. Tütün Yasa- sı, uluslararası sermave lehine yapüan baskınm önemli bir parçasun oluşturmaktadır." Gazetemiz ekonomi yazarı Sadullah l'sumi. Tütün Yasasfnın Cum- hurbaşkanı Sezer tara- fından veto edılmesiyle milyonlarca tütün üreti- cisi ve Türk halkının şimdiHk' tehlikeyi atlat- tığına ancak söz konusu tehhkenin henüz geçme- diğine işaret etti. [email protected] Kıbns'ta Magosa yakınlanndaki Salamis Oteli'ndeyiz. Deniz güzel, kum güzel, hava güzel. 1974 Kıbns müdahalesinden sonra Türklerin elinde kalan bu büyük ve haşmetli o- tel, yakın dönemde geçirdiği bir ona- nmdan sonra yeniden turizme açıl- mıştı. 15-20 kilometre güneyinde, Rum kesiminde 2 milyon turistin ağırlandKjı Kıbns'ın güzelim kuzey koylannda turist, sayılacak kadar az- dı. Bölgeyi iyi bilen bir araba kirala- ma şirketi sahibi, durumu şöyle dile getirdi: "Magosa'nın kilometrelerce uzayan sahillerinde şu anda topu to- pu 80 yabancı tuhst bulunuyor." Kıbns, Türkiye'deki krizin de etki- siyle ciddi bir ekonomik bunalımda. Kıbnslı geleceğinden endişeli. Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti Işadamları Derneği (İŞAD) Genel Sekreteri Me- tin Yalçın, heyecanlı birdille son yıl- larda yaşadıklannı anlatıyor. Genç bir üsteğmen olarak geldiği Kıbrıs'ı va- tan kabul eden Yaiçm, askerlikten is- tifa edip işadamı oluyor. 20 yılı aşkın birzamandırçalıştırdığı işyerinin, tıp- kı diğerleri gibi tehlike sinyalleri ver- Kıbnslı îşadamlanyla diğini söylüyor.. Kıbns'taki ilk gecemizde Kıbrıslı işadamlanyla bir araya geldik. İŞAD Başkanı Salih ÇeJiker, Genel Sek- reteri Metin Yalçın ve Kıbns'ın köklü ailesi Dedezadeler'den Asım Dede- zade ile Kıbns ekonomisinin geçmi- şini ve geleceğini konuştuk. Kıbnslı ışadamları, ekonomiden çok psikolojiyi önemser bir havaday- dılar. Türkiye'nin, Kıbns gerçeğini an- lamadığını söylediler. Asım Dedeza- de, Türkjye'ye yönelik hayal kınklığı- nı şöyle anlattı: "Toplumun birkesi- mi, Türkiye'nin Kıbns'/ kasıtlı geri bı- raktığı gibiduygusalbirtepkiiçinde. Ben bu duyguyu tehlikeli görûyo- rum; onlara Türkiye sankikendiyurt- taşına daha mı iyi davranıyor diye karşılık veriyorum." •, • • • " Kıbns-Türkiye ekonomik ilişkileri- nin çokjnişli çıkışlı bir tarihi var. 1984'te Özal döneminde uygulanan teşvik politikalan Kıbns'ta küçük sa- nayi üretiminin gelişmesini sağlamış. Bu canlı dönem, 1989'da, Türki- ye'nin gümrük birliği konusunda Av- rupa'ya verdiği birtaahhütle sona er- miş. 1989'a kadar sıfır gümrükle Tür- kiye'ye mal gönderen Kıbnslı üretici, o tarihten sonra fon, vergi ve bürok- rasiyle yüz yüze gelmiş. Bu uygulama bir anda 16 fabrika- dan 13'ünün kapanmasına neden ol- muş. Herne kadarTürkiye, bu fon ve vergilen iade etmeyi kararlaştırmışsa da, iade sürecini işleten bürokrasi ekonomik olarak yıkımlanna neden olmuş. 1994'te ise bir başka ilginç gelişme yaşanmış. O tarihe kadar, Avrupa'ya tanm ürünü ihracı sırasın- da sağlık kontrolü mührü olarak, el- lerinde kalan eski Kıbns devleti müh- rünü kullanmaya devam etmişler. 1994 yılında, güç gösterisi olarak KKTC mührüne geçiş yapılınca olan- lar olmuş, bu mührü kabul etmeyen Batılılar, tanm ürünlerini geri gönder- mişler. Bu gelişme de Kıbrıs'ta tan- mın sonunu getirmiş. ••• Kıbnslı işadamları, "Türkiye bir ka- rar vermelidir. Burası bağımsız bir devlet midir, yoksa Türkiye'nin bir bölgesi mi? Bağımsız devletsek ba- ğımsız devlet gibi muamele görmek istiyoruz. Yok, bir bölgeysek o za- man bölgesel kalkınma planlan çer- çevesinde birplanlama yapılsın" di- yorlar. "Türkiye'nin Kıbns'a bakış açısını yansıtan bir ilginç olayı aktaralım. Türkiye'de Başbakanlık Kıbns Işleri Müsteşan Salih Zeki Karaca Kıb- ns'a yönelik bütün yardımlan plan- layan, kimin ne kadar para alacağı- nı düzenleyen en yetkilı kişi. Geçen- lerde Kıbns'ta bir hükümet krizi çık- tı. Başbakan Yardımcısı Mustafa Muncı'nın lideri olduğu TKP hükü- metten ekarte edilmek istendi ve bu amaçla Derviş Eroğlu başkanlığın- daki hükümet istifa etti. Henüz isti- fası kabul edilmeden, yenibirkoalis- yon ortada yokken Salih Zeki Kara- ca şöyle biraçıklamayaptı: 'Kıbns'ta yeni kurulan UBP-DP koalisyonu ba- şanlı olacaktır.' Yeni hükümet ger- çekten de Karaca 'nın dediğişekilde kurulmuş durumda. Biz bağımsızbir ülke miyiz?" ••• Işadamları, burada çok tartışılan 'askeri kantinler' konusunu da an- lattılar. Kıbrıs'ın dört bir yanına ya- yılan askeri kantinlerin halka da sa- tış yaptığını, diğer market ve bakkal- ların yok olma noktasına geldiğini söylediler. "Askeri kantinler kira ödemiyortar, nakliye parası vermi- yoriar, personel giderleri yok, vergi vermiyorlar, Türkiye'den mal geti- rirken fon ödemiyohar, bu yüzden her şeyi çok ucuza satabiliyörlac Aradayüzde 60'lıkbirgiderfarkı var. Böyle giderse, askeri kantinler pa- zara tamamen egemen olacaklarve Kıbns'ta ticaret iyice ölecek. Bunu defalarca anlattığımız halde kimse aldırmıyor." Kıbnslılar endişeliydiler, ama umutlannı da korumak istiyorfardı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle