23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 HAZİRAN 2001 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER ROBOTEK DURÜST K M ÎABİATLl ÎSTANBÜL EFENDİSI TURHAN SELÇUK IN HARİKULÂDE MACERALARI 1EKMILI BİRDEN 112 yıl önce Italya \ian alınan TCK'yegöre kadının namusu erkeğe emanet ediliyor Erkeklerin yasası yürürlükteDUYGUASENA TCK 18S9yılmdaîtalya'danalın- mış... Tam 112 yıllık... 20O1 yılın- da hâlâ yürürlükte olan TCK'ye gö- re kadınların namusları erkeklere emanet. aılenın namusu ıçin kadın- lar öldürülebılır... Kadının şerefı ıse evlilik dışı bırlıktelıkle ilgilidır. Eğer kadın evii değilse. doğan be- beğini öldürebılır... Bu cınayetler sonucunda katiller iki yıl bile yat- madan kurtulabılır... Hatta kadınla- ra tecavüz de edilebılır. erkek, teca- vüz ettığı kadınla evlenerek ceza- dan kurtulabılır... TCK'ye göre ka- dın bir maldır. tecav üzcüsüyle evle- nebilir.. TCK. katillere, kadın söz konusu olduğunda ceza indirimi uy- gular. 453. Madde 1 112 yılhk TCK'nin 453. madde- sine göre, 'anne, e\ülik dışı ilişkiden doğan bebeğini öldürürse' bunun cezası neredeyseyok. Bu madde di- yor ki: u ...anne tarafından şerefîni kurtarma saikiyle yeni doğan çocu- ğa karşı işlenmiş ise, faile 4 y üdan 8 yıla kadar hapis verilir.'' Ceza infaz kanununda venlen cezaların yüzde 4O'ı hayata geçirilmediği ıçin de bu cezayı alan katil kişı. şerefini kur- tardığı ıçin 1.5-2 yıl yatıp çıkar. Oysa bu suç normalde 450. mad- deye gırer ve cezası ıdamdır. Namus cezalanna indırim uygulanan 462. maddeye göre 'ailebireylerinin top- lanıp aralannda bir katil seçerek na- musunu kirleten kızlaruu öldürtme eylemi'. yani taammüden cınayetle- re ıse sekizde bir oranında indinm uygulanır. Yanı kanunumuz demek- tedir ki: u Eğer evinizdeki kız, erkeklerle gezer, özgürce davranırsa. ailenin namusu bozulur, siz de o zaman bu kızı öldürün. Evlilik dışı bir bebek doğurursanız da bu çocuğu öldüre- ışı gücü kadmın bekâretini korumak olduğundan, ancak bekâret bozul- muşsa tecavüzcü ceza alıyor. Örne- ğin kadın hamile kalmışsa, tecavüz eden kişi ancak doğum sonrası ce- za alabılıyor. çünkü bekâret bozma suçu ancak o zaman gerçekleşıyor. Yani kanunlanmız, tecavüz edilen kadına, "Sana tecavüz eden adamın çocuğunu doğur ki onu cezalandıra- lun" diyor... Bu korkunç maddeler görmezden gelıniyor... Bu ülkeye madde hayata geçirilmiş sanılıyor. Töre indiriminin son kurbanı Nayi- mc Salman. Nayime, 13 yaşmda ıs- temedıği bir adamla imam nıkâhı ile evlendiriliyor. ölüme mahkûm genç Ailesı Nayime'yi istemediğı bir adamla evlendirerek zaten ölüme mahkûm ediyor. Ama aile, bir kızı 13 yaşında zorla evlendirmeyı suç • TCK'ye göre eğer kadın evli değilse, doğan bebeğini öldürebilir. Bu cinayetler sonucunda katiîler iki yıl bile yatmadan kurtulabilir. Kadınlara tecavüz de edilebilir, erkek, tecavüz ettiği kadınla evlenerek cezadan kurtulabilir. TCK'ye göre kadın bir maldır, tecavüzcüsüyîe evlenebilir. TCK, katillere, kadın söz konusu olduğunda ceza indirimi uygular. rek şereffnizi kurtarabüusniz. >le^ rak etfflejin, biz cefcarbn irt^rirfc" 434. madde 434. maddede ise bir kadına 10 kışi bile tecavüz etse, o kişilerden birısi kadınla evlenirse ceza ortadan kalkıyor. Evlenme yoluyla kadının 'namusu temizlendiğûıden' hiç kım- se ceza almıyor. Beş yıl içinde hak- sız yere boşanma olursa, yalnızca evlenen adam ceza alıyor. diğer do- kuz kişiye yıne kımse hesap sormu- yor.Bekâret bozulmadan tecavüz söz konusu olduğunda, kanunlann . tbukuk devleti' deniyor. Bu ülkenin bir AdaT<y*'jBjfcghhğı, kanunlan var... AmaTİmTmce insanlannı cina- yete ve tecavüze teşvik ediyor, ka- dınlan hiçe sayıyor, namuslannın korunmasını erkeklere bırakarak onları bir mal olarak görüyor ve Meclis'tekiler bile bunlan görmez- den geliyor. Yıllardır yeni bir TCK hazırlanı- yor. Bu komisyonun başkanı Prof. Dr. Sulhi Dönmezer. son 'namus ci- nayetTnden sonra, "YeniTCK'detö- re indirimi ve fiıhuş iskontosu yok" diyor. Bu açıkJama basına öyle yan- sıyor ki, sanki TCK değişmiş de bu kabul etmiyor. Tıpkı namus için öl- dürmeyi suç saymadığı gibL. Nayi- me defalarca, istemediğı adamdan kaçıyor. Nayime yaşamaya çalışı- yor. söylenenlere göre ruhuş yapı- yor ve ağabeyleri tarafından öldürü- İerek aıienın namusu temizleniyor. Katillere 12 yıl ile 4 yıl arası hapis cezalan veriliyor. Bir tanesi ise be- raat ediyor. Doğu'nun namus cina- yetleri üzerine kitaplar bile yazıl- mış. Yöre ınsanı gözlerinin önünde işlenen cınayetleri töre adına gör- mezden geliyor. Bunlara karşı çıkmak bile bir çe- sit namussuzluk sayıhyor, katiller korunuyor. Ama işin en acı yanı bu korkunç törelerin yok edilmesi için uğraşılacağı yerde, kanunlarla da ci- nayetler onaylanıyor, kimse bu du- ruma karşı çıkmıyor. Avukat Cengiz Hortoğlu, "Nayime davasuun bası- na yanhş yansıdjğmı, hâkimin na- mus cinayederine indirim uygulayan 462. maddeyi değil, 51-2'yi uygula- dığuıı" söylüyor. Bu maddeye göre haksız tahrik dikkate alınıyor. Buna göre ölüm cezası müebbede, müeb- bet de 15 yıla indirilıyor. Hortoğlu, •'Eğer namus indirimi uygulansay- <b, ceza iki yıla düşecekti, şimdi indi- rimlerie büükte 7.5 yıl oldu, yani hâ- kim daha olumlu davranmış" diyor. Avukat Cengiz Hortoğlu, TCK de- ğişikliklerinin gündemde bile olma- dığını söylüyor. "Yeni tasanda 462 kaldınlmış ama bebeköldürmeyi sa- vunan 453'e dokunuünamış" diyor. Hortoğlu'na göre yasalar tek başı- na bir sey çözmüyor. Doğu'daki namus cinayetlerine, kan davalanna tepki vermemek bile suç. Gelenekler kınlmalı, kadınlar hayata hazırlanmalı. Var olan duru- mun üzennı örtmek yerine, üzerine gitmek gerekır. Medeni Kanun deği- şikliklerinin ele alınmasını 50 yıl bekledik. Bakalım 112 yıllık TCK değişiklikleri ıçin kaç yıl bekleyece- ğiz ve kaç kadın daha, tecavüzle, sid- detle. öldürülmeyle kurban olacaklar 20001i yıllann Türkiyesi'nde? Ba- kalım kaç yıl daha susacaklar, bugü- ne dek susan o insanlar? MARMARA ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM MERKEZİ M U S E M GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ "TEMMUZ" 2001 EĞİTİIVI PROGRAMLARI YETENEK GELIST1RME ATOLYELERİ - Resim-Desen-Modelden Resim (Ortaöğretim düzeyindc olanlar için) Haftaıçı Gruplan (SaJı-Pcrşembe) 13.00-17.00 Haftasonu Gruplan (Cumartcsi) . 13 00-17.00 5-14 yaş grubu, İcerik: Renkli Resim, Serbest Şekillendirme O/.KI. VtTKNKK GKI.I.yi İRMK A IÖ1AH.l Kİ - Resim-Desen-Serbest Şekillendirme Her yaşta, her egitim düzeyiode sanatla ilgilenmek isteyenler için İcerik: Resim, Desen, Modelden Resim ^aftaiçi Grupları (Salı-Perşembe) 18 00-20 30 ^aftaso^u Grupları (Cumartesi) 13 00-17 00 Kayıtlarımız devam etmektedir. Başvuru Adresi: vlarmara Ünıversıtcsi GQzel SanatJar FakUltesı Cüçükçamlıca Cad. Kadıköy Tel (0216)326 26 67/116 •aks (0216)33918 83 Kayıt için Gerekenler: kı fmo^raf. huviyet folokopısı (OtraKt. ögr«tm dcman veyı tevlct memunj tse kimlık fotokopıs) SÜRE: rlaftaiçi : 03 Tçmmuz - 30 Ağustos 2001 rlaftasonu : 30 Haziran - 25 Ağustos 2001 JtX Bu ılan Marmsrs UnıvcrsıteM DOncr Scnıuve t|i«tmesı Urafindan venlmı^tır VEFAT Ailemizin değerli büyüğü, mümtaz insan, iyilik timsali MEHMET SAIM ÖZALTAY vefat etmiştir. Cenazesi 24 Haziran 2001 Pazar günü (bugün) Bebek Camii'nde kılınacak öğle namazına müteakip Rumelihisan Aşiyan Mezarlığı'na defnedilecektir. AtLESİ VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI Çalışma arkadaşımız Günseli Özaltay'ın babası MEHMET SAÎM ÖZALTAY'ın vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız. Arkadaşımıza ve ailesine başsağhğı, merhuma Allah'tan rahmet dileriz. Cumhuriyet ÇAUŞANLARI TEŞEKKÜR 10.06.2001'de oğullanmız TUNA SONAT ve ARAS ONAT ın doğumlannda gösterdiği yakın ilgiden dolayı değerli dostumuz Prof. Dr. Ümit Özekici'ye, anestezi uzmanı Oya Güngör'e ve JFK Hastanesi personeline, ayrıca hamileliğim bojoınca yakın ilgisini esirgemeyen aile dostumuz Uz. Dr. Fuat Kanıbelli'ye sonsuz teşekkürlerimizi sunanz. AŞKIM SEINENEM-FİKRET ALTAN Bır gun her şey bugunkunden daha güzel olacaksa, bu. nizgâra karşı olmayı goze aîmış ınsanların savesınde olacaktır MUSTAFA GÜLMEZ 1963-1988 Arkadaşlan ve Ailesi Adına KE»L4LE1Tİ> GÜLMEZ KULTUI • SMMT (0J1J) »1 »71 TAKSİM'DE RESSAMA, sanatçıya uygun 110 m2 doğalgaz kombıli, 3+1, balkonu, ayrıca çıçekli terası olan, 15 saat ışık alan satılık daire 251 00 44 Özdvt ÇüzeCÇünCercU İsteyenCcrin CDifcjçatine! Aşağıdaki Numaraları Kesip Saklayın m BİRGÜN LAZIM OLABİLİR MÜZİK-ORGANİZASYON Iş: 10.00-17.00 saatleri arasında 0212.51165 23 Tel-Fax: 0212.512 53 93 - 513 3148 0216.352 42 20 - 352 10 20 0532.21605 05 www.ozdemirerdoganmusic.com PAZAR ORHAN BURSALI Tepeden İnmeciler Uzun süredir gündemimde olan bir konuyu Hik- met Bila geçen gün köşesinde çok güze) yazdı. Yazı, devrimlerin ruhunu ve özünü asla anlamayan veyaanlamakistemeyen, "ilerici've "çokokumuş" görünse de su sızdırmaz bir gerici dokuya sahip olanlann "Cumhuriyet ve devrimleri halkla birlikte veya halk tarafından değil, birazınlıkça tepeden in- me gerçekleştirildi; bugünkü demokrasi zaafı ve berbat düzenin nedeni de budur" temelsiz görüş- lerine iyi bir yanrttı. Evet, 0 dönemin devrimleri tepeden inme yapıl- dı ve Türkiye bu sayede bir Ortadoğu ülkesi olmak- tan çıkabildi; hâlâ iki arada bır derede sıkışmış gö- rünse de! Peki, devrim koşullannın kaçınılmaz tepeden in- meciliğine karşı olanlar, bugün ülkece yaşadığımız ekonomik tepeden inmeciliğe neden hiç seslerini çı- kartmryorlar? • • • Asıl bugün tam bir tepeden inmecilik yaşıyoruz. Birileri oduncu baltasıyla Türkiye'ye girmiş, bir baştan öbür uca kesip gidryor. Dallar, ağaçlar, budaklar. ne buluyorsa... Köyler, köylüler, ürünler, tütünler, şekerler, danlar, mısıriar... Bankacılar, işçiler... Üst örgütleri ve alt örgütleri... Neredeyse bütün Türkiye kan revan içinde... Üç ayda 400 bin, son bir ayda 200 bin işsiz. Her ay çıkartılması dayatılan yasalar... Dağıtılması gereken örgütler... Yok edilmesi emredilen kurum ve kuruluşlar... Tam bir tepeden inmecilik... Ne baltası, Allahaşkına, Türkiye'nin başına uzay- dan gülle ile iniyoriar. Yapmazsan, boyuna takılacak halkalı ilmiği sallı- yorlar. Ne millete, ne halka soran var... Ne fikir alan, ne tartışan... Ne planlayan, ne örgütleyen... Türkiye tarihinde görülmemiş bir dönüşümü ya- şıyor, ama tartışmıyor, tartıştınlmıyor... Tepeden emirte yasalar çıkryor... Pat.. 400 bin çalışan sokakta... • • • Türkiye bu değişimlerin çoğunu yaşamayacak mıydı? Şüphesiz ve kaçınılmaz yaşayacaktı. Hiçbir şey olduğu yerde, kımıltısız ve donmuş durmaz. Hele günümüz biyoteknoloji çağında ne tütün du- rur, ne bakla ne de buğday... Bankalar da siyasilerin çiftliği gibi durmayacaktı. Milletin bütçesi de ahlâksız işverenler - ahlâksız siyasiler - ahlâksız bürokratlar üçgeninde, soygun dolabı olmaktan çıkacaktı... Türkiye tartışacaktı: Tütün sorunu mu var? Birbi- rinin pazannı çalma üzerine kurulmuş uluslararası bir arenada müli zatara uğramadan,en ^ısa^ûı^de bu sorunu nasıl çözeriz? Tütün zarannı kazançlara nasıl dönüştürürüz? Bir kısım tütün ekicisini, ken- disine daha fazla kâr getirecek daha modern bir iş- letmeciliğe nasıl geçiririz? Üreticiyi, "Devletten al parayıyan gelyat, nedü- şün, ne beynini çalıştır, ne kendiniyenile, nekalite- yi, kantiteyi arttır" kolaycılığından nasıl kurtannz?.. Tartışacaktık... Yaratıcılığı, gerçek girişimciliği teşvik eden sis- temler arayacaktık... Adam olduğumuzu, milli ve egemen bir ülke ol- duğumuzu gösterecektik... Ve kendimize güvenimiz gelecekti... • • • Türkiye, içine düştüğü zor durumdan tartışarak kendi gücüyle çıkma olanağı sıfır bir ülke konumu- na düşürüldü. Türkiye tartışmıyor. Türkiye, ne yüksek teknolojiyi tartışıyor, ne 10 yıl- da hangi alanlara yatınmlan yogunlaştınrsa hangi öl- çülerde bir milli gelire ulaşabiliri... Türkiye, çoğulcu parfamenter sistemden beri at- masyoncu, palavracı politikacılann elinde sadece uyutuluyor. Şimdi de diyorlar ki, bu önlemleri alırsak ekono- mi düzlüğe çıkacak ve lsveç'\ geçeceğiz... Nah geçecekler, ülkeyi nah zenginliğe ve esenli- geçıkartacaklar... Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir ekonomi, ülkeyö- netimlerin gerçekçi, yurtsever yönlendiricilikleri ol- madan kendiliğinden yüksek yerlere varmamıştır. Türkiye, düşünme derinliği olmayan, beyinlerin- de boyutlar ve katmanlar eksik politikacılann yöne- timınde kaldığı sürece bunu gerçekleştiremez. "Çoğulcu pariamenter rejimde" ana sorunumuz hep bu olmuştur. Bu nedenle de başımıza şimdi tepeden balyozla iniliyor. Devrimcileri tepeden inmeci ilan edenlerin, şim- di yaşananlara alkış tutması, ne garip bir çelişkidir... obursali© bilimmerkezi.org.tr nİSVİCRE HASTANESİ Ttl KÜLTÜRETKİNLÎKLERİ IU KONSER erkan oğur ismail h. demırcioğlu Tarıh 29 Haziran 2001 Cuma Saat 2100 Yer BARIS MA.NÇO KLLTUR MERKEZl (KADIKÖY) Tel : 0 216 575 26 66 / 0 216 418 16 46 Cumhuriyet KADIKÖY BELEDİYESİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle