Katalog

27 MAYIS 2001 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yeni parti için tüzük ve program çalışmalan başladı. CHP'den 4 eski yönetici istifa etti İııöııü harekete geçti Kutan, hükümeti eleştindi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Partisinin II Başkanlan Toplantısı'nın açılışında konuşan FP Genel Başkanı Recai Kutan, "Krizlerde ortaklann her biri ağır hasarlara uğrasalar da hükümet ne hikmetse hiçbir şey olmamış gibi hâlâ yoluna devam ediyor" dedi. Hükümetirl programmda yer alan hiçbir vaadini yerine getiremediğini savunan Kutan, bir yandan da ortaya çıkan krizlerde hükümet ortaklan arasındaki 'uyumsuzluğun' gözler önüne serildiğini iddia etti. Amasya'yı gezecekler • AMASYA(AA)- TBMM Başkanı Ömer Izgi'nin eşi Selma Izgi'nin de aralannda bulunduğu bazı milletvekili ve 15 ülkenin Ankara büyükelçilerinin eşleri, ziyaretlerde bulunmak üzere Amasya'ya geldiler. DSP Amasya Milletvekili Gönül Saray Alphan'ın davetlisi olarak Amasya'ya gelen 25 kişilik grup, 3 gün boyunca kentin tarihi ve turistik mekânlannı gezecek. DSP ^ Milletvekili Alphan, amacının Amasya'nın tanıtımına katkı sağlamak olduğunu belirtti. MHP'II başkan tutuklandı • NEVŞEHİR(AA)- Nevşehir'in Acıgöl ilçesine bağlı Tatlarin beldesi Belediye Ba.şkanı Remzi Çiçek (MHP) tutuklandı. Belediyeye araç alımında usulsüzlük yaptığı gerekçesiyle Acıgöl Asliye Ceza Mahkemesi'nde tutuksuz yargılanan Çiçek hakkında, dün yapılan duruşmada tutuklama karan verildi. Çiçek, jandarma tarafından evinden alınarak Nevşehir E Tipi Kapalı Cezaevi'ne konuldu. Osman Durntuş İzmir'de • İZMİR(AA)-Sağhk Bakanı Osman Durmuş, "hak etmeden yeşil kart almış 3-4 milyon kişi" bulunduğunu söyledi. Durmuş, MHP Izmir ll Başkanlığı'nı ziyareti sırasında yaptığı açıklamada Türkiye'de her başı ağnyana bile tomografi çekilmesi uygulamasına son verecek "tanı ve tedavi protokolleri" hazırlandığını bildirdi. Durmuş, bu protokolün kitapçık halinde bastınlıp bütün hekimlere dağıtılacağını anlattı. Sezgin: Derviş'i destekliyopuz • ANKARA (AA)- DTP Genel Başkanı . Ismet Sezgin. ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal • Derviş ve ekibinin hazırladığı programın, krizi aşmada yaşamsal önem taşıdığını kaydederek "Programı, normalleşme için gerekli görüyoruz ve destekliyoruz"' dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Solda yeni bir oluşumun başına geç- mesi için yoğun baskı yapılan Erdal Inönü'nün, tüzük ve program çahş- malannı başlattığı öğrenildi. Eski Ge- nel Sekreter Tarhan Erdem ve eski Genel Sekreter Yardımcılan YiğitGü- löksüz, Orhan Veli Yılduım ve Bekir Yurdagül de CHP'den istifa ettiler. Er- dem ve Gülöksüz'ün yeni partinin tü- zük ve program hazırlıklanyla ilgili. olarak görevlendirildiği bildirildi. Erdem. Gülöksüz, Yıldınm ve Yur- dagül, dün yaptıklan yazılı açıkla- mayla partiden istifa ettiklerini açık- ladılar. Ortak açıklamada, "Bugüne kadar, CHP içinde topluma hizmet edebilmek amacıyla çalıştık. Ancak geldiğimiz noktada CHP'nin, karşı- sında olduğumuz partüerden biri ha- line dönüştüğünü ve CHP içinde ülke ve halkınuza hizmet etme olanağı kal- mariığını anlamış bulunmaktayız. Son aylardaki gelişmeler, CHP'nin bu ya- pısuu değiştirmeçabalannm sonuçsuz kalacağını kanıtlamıştır. Halkunran beklediği yeni ve bugünkü partilerden farkh, toplumcu bir partinin kurul- masını yararh görmekteyiz" denildi. Imza gününe katılmak için önceki gün Ankara'ya gelen Erdal înönü'nün yeni partiyle ilgili olarak bir plan sun- ma hazırlığı içinde olduğu öğrenildi. Înönü'nün, yeni partinin tüzük çalış- malan için Tarhan Erdem'in, prog- ram çalışmalan için de Yiğit Gülök- süz'ün öncülüğünde bazı isimleri gö- revlendirdiği bildirildi. Erdem ve Gü- löksüz'ün, bu yöndeki çalışmalannı bir süredir sürdürdükleri, istifa kara- nnda bu görevlendirmenin etkili ol- duğu kaydedildi. Ankara'ya eşi Sevinç tnönü ile ge- len Erdal tnönü, dün Konur Sokak'ta- ki tmge Kitabevi'nde kitaplarını im- zaladı. Okurlann yoğun ilgisiyle kar- şılaşan Inönü'ye, kitabevinin önünde toplanan ve ellerinde "Inönü göreve" yazılı dövizler taşıyan bir grup parti- li de aynı sözlerle alkışlı tezahüratta bulundu. Bir süre tezahürata tepkisiz kalan tnönü, daha sonra pencereye çı- karak kendisini alkışlayan partililere teşekkür etti. Ercan Karakaş da uzun süredir ye- ni bir oluşuma ilişkin olarak çalışma yürüttüklerini, Erdal înönü'nün bir plan sunması durumunda buna katkı- da bulunmaya hazır olduklannı söy- ledi. MHP lideri Devlet Bahceli: Kürtçede tavır değişikliği yok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel Baş- kanı ve Başbakan Yardım- cısı Devlet Bahçeli, Kürtçe eğitim ve yayın konusunda duyarlıhklannı koruyacak- lannı belirtti. Bahçeli'nin, idamın kaldmlmasıyla il- gili soruya da "Aynı şey efendün" yanıtını vermesi dikkat çekti. Sağdaki yeni oluşumları izlediklerini kaydeden Bahçeli, MHP'nin ekonomiden so- rumlu Devlet Bakanı Ke- mal Derviş'le bir sorunu- nun olmadığını savundu. Bahçeli, kabinede revizyo- na gereksinim olmadığını ileri sürdü. MHP Genel Başkanı Bahçeli, dün Ankara'nın Beypazarı ilçesinde bazı ziyaretlerde bulundu. Ga- zetecilerin sorulannı yanıt- layan Bahçeli, bakanlık sa- yısında indirime gidilip gi- dilmeyeceğine ilişkin soru üzerine, hükümetin böyle bir görüşünün olmadığını, şu an için böyle bir gerek- sinim olduğu kanaatini ta- şımadığını söyledi. Sağda- ki yeni oluşumlar konusun- da MHP'nin tavnnın ne ol- dugunun sorulması üzeri- ne Bahçeli, "Bu tür olu- şumlar gecmişte de olmuş- ru. Bugün de olacağa ben- ziyor. Bekleyeceğiz, görece- ğiz ve takip edeceğiz'" dedi. Bahçeli. "Sağı kuşatma planuuz var mı" sorusuna, "Nereden çıkanyorsunuz bunlan"; "Zamanı gefince Başbakanhğa talip olacağı- nız doğru mu" sorusuna da "O bir kısmet meselesidir" yanıtını verdi. Derviş'in Gaziantep ge- zisinin siyasi bir gezi ola- rak değerlendirildiğinin anımsatılması üzerine Bahçeli, bunun Gaziantep- lilere bırakılması gerekti- ğini söyledi. Bu gezinin hükümetin mi yoksa Der- viş'in mi tercihi ile gerçek- leştirildiğinın sorulması üzerine, "Zannediyorum, Sayın Derviş'in kendi terci- hidir. Yeni ekonomik prog- ranu, topluma anlatma ih- tiyacı hissetmektedir" diye konuştu.Bahçeli, MHP'nin Derviş'le bir sorunu olma- dığını savundu. "Anayasa değişikliği pa- keti çerçevesinde Kürtçe eğitim ve Kürtçe televizyo- na yaklaşımınız nedir" so- rusunu da Bahçeli. "O ko- nudaki görüşlerimiz, eski- den bu yana devam eden görüşlerdir. Hassasiyetleri- mizi koruyacağtz" diye ya- nıtladı. MHP'nin idam ko- nusundaki yaklaşımının sorulması üzerine de Bah- çeli, "Avnışeyefendim'" de- di. Bahçeli. BOTAŞ'la il- gili gelişmelerin anımsatıl- ması üzerine, "Adaletin ka- rarlanna saygılı olmak la- zun" diye konuştu. ÇİZMEDEN YUKARI [email protected] MUSA KART TOBB Başkanı Miras, iktidar ve muhalefete sert eleştiriler yöneltti Siyasi sisteme güven kabnadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Baş- kanı Fuat Miras, Türkiye'nin iyi yönetilmediğini vurgula- yarak iktidar ve muhalefeti kapsayan siyasi sisteme güven kalmadığını söyledi. TO- BB'nin siyasi parti kurmasına karşı çıkan Miras. "Nezaman ki siyasi partiler lobimizi arttı- racak biçimde bi/den üye alır- lar, o zaman odalar birliğinin gücü TBMM'ye aktanhr" de- di. Miras, işadamlanndan, iki oğullarından birini siyasete hazırlamalarının zamanının geldiğini söyledi. TOBB Ti- caret Odalan Konsey Başkanı Ekrem Demirtaş da ülkenin yeni siyasetçi, yeni lider ara- dığını belirtti. TOBB 56. Genel Kurulu dün Ankara'da yapıldı. Top- lantının açılışında konuşan TOBB Başkanı Miras, özel sektörün bir var olma savaşı içinde bulunduğunu belirterek "Bu ülke, aynı şekilde yöneti- lirse, birkaç kriz sonrası yok olacağız" dedi. Miras. "Sayın Derviş. şef- faflıktan bahsediyor. O zaman önce Merkez Bankası'ndan 680 bin lirava dolar alanlan ekonomiye geçiş programının hedefleri Türldye'yi küçühe- cek" dedi. Ülkenin yeni bir parti, yeni bir lider aradığını da belirten Demirtaş, hükü- metin kendi istemlerini dikka- te almamasından duyduklan rahatsızlığı "Duvara vursak daha çok ses alırdık" sözleriy- • TOBB 56. Genel Kurulu dün Ankara'da yapıldı. TOBB Ticaret Odalan Konsey Başkanı Ekrem Demirtaş, kurtancı olarak gönderilen Kemal Derviş'in ülkeyi tanımadığmı savunarak "Programının hedefleri Türkiye'yi küçültecek" dedi. açıklasın" diye konuştu. 'Duvara vursak ses ahrdık' TOBB Ticaret Odalan Kon- sey Başkanı Ekrem Demirtaş kurtancı olarak gönderilen Kemal Derviş'in ülkeyi tanı- madığını savunarak "Güçlü le dile getirdi. ATO Başkanı Sinan Aygün ise iflaslann sürdüğü bir or- tamda büyümeden söz edile- meyeceğini belirterek "Piya- salann kilidi açümadı, krizye- ni başhyor" dedi. Kurula katı- lan Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tannkulu da Türkiye'nin bugünkü duru- munu çok iyi değerlendirmek zorunda olduğunu belirtti. Yüdınm'dan Miras'a suçlama Kurulda, İTO Başkanı Meh- met Yıldınm da TOBB yöneti- mine sert eleştirilerde bulundu. Son bir yıhn yer aldığı faaliyet raporunu eleştiremeyeceğini söyleyen Yıldınm, "Çünküra- porun içi boş bırakümış" dedi. Yönetimin, üyelerin hakkını savuhamadığını da söyleyen Yıldınm, "*Yaşanan krizden en az hükümet kadarTOBByöne- timi de sorumludur" diye ko- nuştu. TOBB Başkanı Miras ise eleştirileri "Yapüğunız,ger- çekleştirdiğimiz projeleri en iyi ITO Başkanı bilir. Tenkhier oV mah, ama makul düzeyde ol- malı. Proje üreteh'm, dedikodu üretmek bize yakışmaz" sözle- riyle yanıtladı. Jfc TlRMIK IAYDIN ENGİN aenginC« doruk.net.tr Aman Allahım, bu kadar yıl boşuna habercilik yapmış.. ga- zete mutfağının, radyonun, te- levizyonun siyasete ilişkin bö- lümlerinde çalışmışım. Meğer spor yazarı olmak varmış. Bir "okurpatlaması" yaşıyorum ki değme gazeteci düşünü bile kuramaz. Benim Göztepe şampiyon olup birinci lige çıktığında Cumhuriyet'te bir Tırmık yaz- dım. Hızımı alamadım, bir de NTV'nin internet sitesi "NTVm- snbc "de bir Göztepe yazısı da- ha döktürdüm. Şimdi -hâlâ süren- mail ve faks sağanağı altındayım. Tabii gelen tepkilerin büyük çoğunluğu Göztepelilerden. Fukaralar artık medyada Göz- tepe'yi tutan gazeteci kıtlığın- dan mı, siyaset ağırlıklı yazan birgazetecinin Göztepe sevin- cini dile getirmesinden mi bile- mem, işi "Ellerin dert görme- sin.. tuttuğun altın olsun.. Allah razı olsun" demeye kadar var- dırdılar. Göztepelilerden gelen me- sajları aktarmayacağım. Yal- nız Mustafa imzasıyla yazan bir Göztepeli okurun yazdığı- nı anlamadım. Mustafa kısacık e-mektubunda aynen şöyle KafSinKaf!.. yazmış: "Bir gün herkes Göztepeli olacak.... Alayına isyan inadına Göztepe!" Valla bence herkesin Gözte- peli olduğu bir dünya çok ber- bat ve olağanüstü sıkıcı bir dünya olurdu. Ben KSK'li, Al- taylı, Göztepeli bir dünyadan yanayım. • • • Ama asıl aktarmak istediğim KSK taraftarlanndan gelen e- mektuplar, fakslar. KSK, Karşı- yaka Spor Kulübü'nün kısalt- ması. Bu kısaltma Karşıyaka tribünlerini dolduran korodan "Kaf kaf kaf, sin sin sin, kafsin, kafsin, kafsin kaf" diye yükse- lir ve tadına doyum olmaz. Gel gör ki kimi Karşıyakalılar benim Göztepe yazılanna bir alınmışlar, bir öfkelenmişler ki değmeyin gitsin... Hele hele dalga geçmek için yazılmış, "Izmir'de her takımın taraftan, bir de Istanbul takımı tutar. A- ma Göztepeliler hariç" sözleri onlan çileden çıkarmış. Pazar keyfi olsun diye bu tür "Kaf Sin Kaf"\\ mesajlanndan birkaçını yer darlığından ister istemez kısaltarak ama yazım yanlışlarını, cümle kurgulannı hiç değiştirmeksizin ve tabii hiç yorum eklemeksizın sizlerie bölüşeceğim. Ben günlerdir kahkahalar atarak okuyorum. Bakalım siz nasıl okuyacaksınız? Buyrun.. • • • "...Karşıyaka'lı olmak olgu- sundan sizin kadar uzak biri hangi cüretle Izmir'de çoğun- luk istanbul takımlannı destek- ler yalnız Göztepeliler Gözte- peyi tutatgibi bir ibare kullana- bilirsiniz. Sayın Engin bu öm- rünüz boyunca yaşayamaya- cağınız Karşıyaka'lı olmak ol- gusuna uzaklığınızdandırsanı- nm...(Yetkin Çakır / Sadece Karşıyakalı)" "Diyorsunuz ki, Izmir'de ta- kım tutanlar Göztepeliler hariç Istanbul takımlannı da destek- ler. Uzun lafın kısası, tarihi- nizle övünüyorsunuz ama ne- dense bugüne hiç değinmiyor- sunuz. Çünkü hepiniz cami- anız, takımınız, kulübünüz töh- met altında... Tarih sizJeriyargı- layacak ama bunu bilesiniz.... (Kamil Koç / Amerika'dan bir Karşıyakalı)" "Sevgili Aydın Engin, Bu- günkü yazınızı bir vesile ile oku- dum. Belli biryere kadaryaşa- dığınız kompleksler nedeniyle bu çıkışınızıda gayet normal karşılıyorum maçlanmıza gelerek içindeki kini kusmaya çalışan Göztepeli mi? Galata- saraylı mı? ne idüğü belli ol- mayan antiKSK taraftahannız sayesinde zirveye ulaşmıştır. Hatta o dönemde şöylede bir nakarat bizim seyircilerimiz bu- na tepki olarak tarafından dile gelmiştir. 'Cimbom Göz Göz o- muz omuza Kaf Kaf k..sun iki domuza' Hal böyle iken otur- duğunuz yerden bilip bilme- den yazmayın sayın Engin bu sadece ve sadece sizi komik duruma düşürür. Gelecek sene 1 .ligde buluşmamak dile- ğiyle... (Asaf Yalman)" "... Önemle ifadeetmekiste- diğim birbaşka konu da hiç bir araştırma yağmadan Karşıya- kalılarhakkında böyle iddialar- da bulunmanın bizim tarafımız- dan 'hakaret' kabul edildiğidir. Takımlanna ve şehirlerine fa- natizm derecesinde bağlı biz Karşıyakalılar için de sevdikle- ri bu değerlere hakaret edilme- si sizin de kabul edebileceğiniz gibi çok riskli ve tehlikeli bir iş- tir,.... Karşıyaka'nın adını bir kaç kere bile duymuşsanız sa- nırım ki kültür seviyemizden haberdar olmalısınız. (Aykut Dirikal)" "Karşıyakalı olmak bir ayn- calıktır. bu tür yazılanna devam edersen sonu çok kötü olacak haberin olsun. ayağını denkal. (Erman Karademir)" "... Bir gün Karşıyakaya gel- diğinde buruk ama bi o kadar ateşli kaf sin kaf sesleri işitir- sen anlaki sadece bir karşıya- kalının sesi değil ölü veya diri var olmuş bütün karşıyakalı- lann sesidir. Çünkü biz karşı- yakalıyız efsane kentin efsane takımın yaşayan efsaneleriyiz. Çünkü karşıyakalı olduğumuz için efsaneyiz. Yaşam tarzı- mızla yaşadıklanmızla ve yap- tılanmızla biz başkalannın ba- şanlannı görüp yüreğimize mastürbasyon yaptırmayız. Eğer bir karşıyakalı bunu ya- parsa yaşayan tarih ve efsa- neler onu hiçbir zaman affet- meyecek ve lanetleyecektir... (Murat Ulubay)" POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA İnsan Yüreği... Banu Dökmecibaşı nın fotoğrafına baktım... Gözlerinin içi gülüyordu... 65 metre yükseklikteki bacada 33 saat eylem yap- mıştıL Izmit'te atık yakma tesisi İZAYDAŞ'ın 65 metre yüksekliğindeki bacasına çıkmıştı... Banu çevreciydi!.. Banu, bir Greenpeace eylemcîsiydi... Banu'nun fotoğrafına bakarken yıllar önceye gittim. Ege'den Karadeniz'e, Güneydoğu'dan Çukurova'ya uzandım... Artvinli Nuray'ı, Rizeli Güven'i, Manisalı Recep'i, Izmirti Hatice'yi, Samsunlu Zeynep'i düşündüm. Izlediğim belki de eski bırfilmdi... Hepsinin gözlerinde tarifsiz sıkıntılar vardı. Ben o genç kızlan. delikanlılan meydanlarda tanı- yalı yıllar olmuştu. Karadeniz'de fındık ve çay miting- lerindeydi onlar; Ege'de üzüm, tütün mitinglerinde... Yıllar geçti, o 17-18 yaşlanndaki çocuklar büyü- dü çoktan. 50'li yaşlarına merdiven dayadılar. Kimi- lerinin sapsan saçlan, mavi gözleri beyazın orta ye- rinde seslere. kullere kanştı. Bilmem o çocuklan en güzel Behçet Aysan mı an- lattı? - , . , - . . • „ "Ipince ipekten gece ' hışırtısı yırtılır gibi çalıyor sessizliğin kampanası dışanda afiş asıyor çocuklar • ' uzaktan silah sesleri geliyor • \ - - kal diyor, bir kadın sesi-gıtme kal, ve patlamaya hazırlanıyor leylaklar... • . Kalbimde." Yüzyıldır ülkemizde güzel bir gelecek için sesle- re, küllere, zincirlere. ölümlere, tüm acılara göğüs ge- ren çocuklar yine birtelevizyon kanalında benı hüzün yüklü yolculuğa çıkarıyordu... Tüm aşklara meydan okuyorum inatla, kapanmış bir sürgüyü açmaya çalışıyorum... Hapishanelerden gelen mektuplan okuyor, kulak- lan sağır eden çığlıkları duyuyor, gözü yaşlı anneleri, babalan, kardeşleri bir başka zaman tünelinde görür gibi oluyorum... Ben o çocuklan çok iyi tanıyorum... . . . . Diyorumki: -.•<.. -•. "puslu bir gündü, yıldönümü Nagazaki'nin ve taşıyordum yanımda tıp kitaplanyla radyoaktivite'yi, genişletıyordum gülüşünü > güzelim bir kız çocuğunun " '_.• sanşın, gözleri çimen yeşili ' • bu çocuk da ölebilirdi kalırdı sadece , •'.--. yeşil bir çuhada kırmızı kan • " • --> ' izleri." . • . - • • ' . ••• Banu, kimi zaman Bergama'da, kimi zaman Fırn- na Vadisi'nde eylemde arkadaşlanyla birlikte... İZAYDAŞ'ın zehirli atıklan Izmit'te çevreyi kirleti- yor... Peki bazı siyasetçiler nereyi kirietiyor? J ,.' • Toplumu... Eski fotoğraflara bakıyorum... Gökyüzünün gölgesinde bir genç kız coptara kar- şı koruyor kendini... Bir delikanlı tekmeleniyor, sonra kaldınm kenanna yüzükoyun yatınlıp bırakılıyor... Yerlerde sürükleniyor çocuklar, otobüslere bin- dirilip götürülüyor... O gece çocuklar gözaltında sorgulanıyor. Artvinli Nuray belki evlerinin içindeki paslı tenekelerdeki fesleğenlerı düşünuyor... Bir polis memuru sorgularken Nuray'ı, alaycı bir bakış fırlatıyor: "Karadeniz'den PKK'li mi çıkar kız zilliL." Dışanda yoğun bir sis var, ama görülmüyor... Nuray. Ahmet ve dığerleri... Uğur, Can, Zübeyde, Salih, Aslı ve polısler... Büyüyen bir sessizlikten kımse haberdar değil... Manisa'nın Hacırahmanlı Kasabası'nda duvara "Hücrelerboşalsın" diye yazan ve gözaltına alınan 13 yaşındaki S.Ş.'nin bu bakışlannı anımsıyorum... Başını öne eğiyor, konuşmuyor... Yakınlart diyor ki: l "O konuşma ve algılama özürlüdür... * ••• Ben o çocuklan tanıyorum. Gözlerindeki yaşamın ağtr çizgisini dün gördüm.. bugün de görüyorum... Kırk yıldızlann arasından kınk acılan topluyorum... Bu saatlerde martılar dönüyor, yorgun denizler ye- ni düşler kurmaya hazırlanıyor... Bense Thtayo De Mello'nın bir şiirini mınldanıyo- rum: "Bu yasaya göre yasaklanmıştır özgürlük sözcüğünü kullanmak, ağzın aldatıcı pislığinden . • ve sözcüklerden kaldınlacaktır. Bu yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte diri ve saydam bir şey olacaktır özgürlük Ateş gibi, ırmak gibi, bir buğday tanesi gibi ' • • ve insan yüreğine yeheşecektir." hikmet.cetinkaya(« cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Cumhuriyet k ı t a p 1 a r ı Hikmet Çetinkaya ALACA BİR OFKE Ey benim aydmlık günlen bekleyen Türkıyem!.. Ey benim ölüme alkış tutan halkım!.. Ey benim şafağın yolunu açan suskun akşamlann hüznünü yaşam bıçimı sanan insanım!.. Ey benim özgûrlükleri Eıbakan Hoca'nın takkesinde arayan romantik avdınım!.. Cumhurtyrt Çağ Pazariama A Ş Türkocağı Cad No-39'41 kitap_ku[übü (34334|Cağa,oâlu-lstanDuı feı (21^1<ı ö' 96