25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
^YFA CUMHURİYET 27 MAYIS 2001 PAZAR I HABERLER DUNYADA BUGUN MA StBMEIN 'GörgüTanığı' Sevgili, llber Ortaylı'nın 'Osmaniı Toplumunda Aile' adlı ilginç yapttında belirttiği gibi, geçmiş toplu- mumuzun temel birimierinden olan mahalle kül- türünden katan, ağabey, abla, amca, teyze deytm- lerini pek sevmem. Ama ağabeyi yine de kullanırım. Çünkü Gala- tasaray'da bir sınrf büyük olantara bile ağabey denmesi, geleneksel dayanışmamızın bir saygı tfadesidir. Küçük kardeşi Yılmaz sınrf arkadaşım olan Or- han Karaveli'nin "Görgü Tanığı, Bir Gazetecinin 'Sıradışı' Anılan" kitabını elime geçer geçmez bir günde okuyup b'rtermemin nedeni ise sevdiğim bir ağabeye duyulan saygıdan çok, gerçekten stra- dışı bir insanı, gençligimdetanımak mazhariyeti- ne eriştiğim babası Mahmut Karaveli'yi anlatan iik kitabı, 'BirAnkarah Ailenin Hikâyesi'ni çok be- ğenmiş olmamdı. Gazetecilikilginç bir meslek ve gazetecinin anı- lan, tıpkı sanatçı ve politikacınınkiler gibi, gerçek- ten de sıradışıdtr, hele hele bu gazetecilik tesa- düfen de olsa ilkokulda başlayıp, liseyıllannda ka- rikatürle sürüp, sonradan meslek içinde gelişmtş- se... ÜstelikOrhan Karaveli, gazeteciliğin kişinin ba- ştna ne gibi dertler açıp belalar sardığını, daha li- se öğrencisiyken çizdiği bir karikatür yüzünden yaşayarak ögrenmiş. Orhan Karaveli'nin kitabını okurken, çogu ga- zeteci kendi gençlik yıliannın ataklığını anımsaya- bilir. Özellikle Dumlupınar Denizaltısı battığı gün Yalova Termat Oteli'nde Paul Henri Spaak ile il- gili bölümde. • • • ' ' Uyduruk Rabia Hatun öyküsü ve onu izleyen re- zalet kulaktan dolma kültüre, efsaneye yatkın bir toplumun kandırılmaya ne deniiteşne olduğunun kanıtı olarak duruyor önümüzde. Kıbns'ta henüz patlamayan bombaların, Milli- yet'in manşetinde pattaması, Karaveli ile Ipek- çi'nin yüreklerı ağızlannda geçirdikleri birkaç sa- atin öyküsü, hoş gazetecilik antları. Londra'da inkognito 8. Edward'ın, genç bir Türkgazetecisinin arkadaşına pahalı sulka kravat- lar seçerken yaptığı hoşluk, Lord Mourrtbaten'in zarif eşi ile aşk yaşayan yine inkognito Hindistan Başbakanı Nehru ile karşılaşma ve hoş imalarla doludiyalog... Presssözcüğünün 'Prens' anlaşıl- ması yüzünden, Kraliyet locasında izlenen derby yarışı ve mahzun bakıslı Prenses ile akim kalan göz göze gelişin Abdi îpekçi'de yarattığı düş kı- rıklığı, VVatdorf Astoria'da, devlet büyüklerimize 'refakatçı bayan' servisi, hoş ilgiyle okunan olay- lar. • • • Ama kitabın iki bölümü var ki onlar insanı uzun uzun düşündüaiyor. Buniardan birincisi, Adnan Menderes'in ken- di münasebetsizliği yüzünden istiskale ugradığı, ünlü 1959 ABD gezisi dönüşünde uçakta, Kara- veli ile aralarında geçen konuşma. Orhan Karaveli, gençligin verdiği ataklık ile Menderes'i kibar ama açık ve sert biçimde eleş- tiriyor. Başbakan önce kızıyor, ama sonra, bu genç gazeteciye, "Ge/ Türkiye'ye beraber döne- lim" diyor. Keşke Adnan Bey, hazin sonundan bir ytl ka- dar önce yaptlan bu eleştirileri daha dikkatle din- leyip kale alsaydı... Ne var ki hangi işte ve siyasi yelpazenin nere- sinde olursa olsun, bizdeyönetimin dizginlerini tu- tanlar, eleştiriye kapalı, kendi görüş, beceri, zekâ vetiillerinehayran oluyorlar, çevrelerinde de ya- lakalara yer vermeyi yegliyorlar. Ne yazık! 1950 yılında Paris'te Hote! de Vılle'de kentin Belediye Başkanı'nın, "Atatürk'ün çocuktannr coşkulu ve saygılı karşılayışt, gençlerin ve Baş- kan'ın karşılıklı konuşmaları ve elli yıl sonra artık başka bir ülke olan Türkiye'nin Avrupa'da aşağt- lanması olayı, üzerinde uzun uzun düşünülmesi gereken bir husus. Aynı gözlemi hemen hemen aynı günlerde oku- duğum 'Bir Asker Bir Diplomat' adlı yapıtta, Gü- ven Erkaya ile Taner Baytok dile getiriyoriardı. Bir zamanlann saygtn Atatürk Türkiyesi, artık •çağ atlama' palavralanyla istiskal edilen bir ülke haline gelmiş bulunuyor. Ne yazık! Prof. Hatiboğlu, rektörlerin tepkisini değerlendirdi: Amaç, özerklîk ve akademik özgürluk tstanbul Haber Ser- visi - Tüm Öğretim Üyeleri Deraeği (TÜ- MÖD) Genel Başkanı Prof. Dr. Tahir Hati- boğlu. üniversite rek- törlerinin "alanlara inmelerinin" temel gerekçelerinin para değil, üniversitelerin özerkliği ve akademik özgürluk olması ge- rektiğini belirtti. Hati- boğlu, "-Efendi, kul, köle rejimi sürsün,pa- ramız artsın anlayışt- nakarşıyız" dedi. Prof. Dt. Tahir Hati- boğlu yaptığı açıkla- mada, rektörlerin ön- celikle üniversiteler- deki "efendi-kul-kö- le" rejiminin son bul- ması için eylem yap- maları gerektiğini vurgulayarak "Son günlerde üniversite rektörleri, 'alanlara inme' eytemiyapacak- laruu açıkladdar. Rek- törier, üniversiteyi ve öğretim üyelerini se\v yoriarsaparaiçindeğil üniversitelerin nitelik- li hale gelmesi için alanlara inmeli. E>- lemler, öğrenci fişle- melerini, öğretim üye- lerinin skükrinin bo- zulmasuu önlemek için yapdmah" dedi. Hatiboğlu, şöyle de- vam etti: "Eylemter,rektörie- rin saltanatlanna, sa- vurganhklanna, üni- versitelerdekiticarfleş- melere, YÖK'teki oli- garşik istibdat rejimi- ne karşıyapümao. £y- lemler, din dersinin anayasadan kaldırü- ması, Türk Dil Kuru- mu ve TürkTarih Ku- rumu'nu ortadan kal- dıran anayasa madde- sinin iptali için yapıl- mau. Anayasaya 'Ûni- versiteler özerktir' maddesi konulmau." Mavi Akım'da TEAŞ bağlantısı ve alımlardaki garanti-tarife çıkmazı incelemeye almdı Doğalgaz santraOarma gözaltıBANDSALMAN ANKARA - Mavi Akım somşturması. DGM Savcısı CengızKöksal'ınTEAŞ'tanbelge isteme- siyle, yap-işlet-de\Tet ve yap-işlet modelleriyle özel sektöre yaptmlan doğalgaz çevrim santral- lanna uzandı. BOTAŞ, doğalgaz boru hattı pro- jelerinde yurtdışma alım garantisi verirken. yur- tiçinde kurulan doğalgaz çevritn santraUanna vetdiği gaz verme garantisiyle de ikinci bir nsk altında bulunuyor. Bu garantiler nedeniyle BO- TAŞ ve Hazine açmaza dûşerken, geçen yıl özel şirketlere doğalgazverilememesi nedeniyle olu- şan trilyonlarca liralık yûk Elektrik Enerjisi Fo- nu aracvlığıyla devlet bütçesi ve tüketicilerden karşüandı. Garantilerin diğer boyutunu ise TE- AŞ'ın doğalgaz çevrim santraUanna verdiği elektrik alım garantisi oluşturuyor. Bu garanti nedeniyle almasabile özel şirkete ödeme yapma yükümlülüğü altmda olan TEAŞ. daha pahalı elektriküretiyor olmalannakarşm doğalgaz sant- rallanndan elektrik alabilmek için kendi santral- lannın kapasitesini dûşûrüyor. Konuyla ilgili TE AŞ'tan savcı Köksal'm aldı- ğı dosyalar üzerinde. bilirkişiler yaptıklan ince- lemede. iddialarla bilgilenn ne kadar örtüştüğü- nü araştınyorlar. tnceleme sonucunda isimlen- dirme yapılarak, suçun adı konacak ve varsa "Suçlu kjîm?" sorusunun yamtı aranacak. Bilir- kişüerin hazırlayacağı rapor ışığında da savcı Köksal'ın olası gözaliı işlemlerinı başlatması gündeme gelecek. BOTAŞ'm kurduğu doğalgaz bağlantuannda- ki alım garantisiyle. devletin gerekli olmaması halinde alamayacağı doğalgaza da para ödemesi gerekecek. Türkiye'de doğalgaz depolan da bu- lunmadığı içinalımgarantileriBOTAŞ açısından risk oluştururken, kurulan yurtdışı bağlantılarla gelecek doğalgaz miktan veyurtiçi elektriktale- bine göre doğalgaz çevrim santraUanna izinver- mesi gerekenTEAŞ'ın da doğalgaz çevrim sant- raUanna verdiği alım garantisi nedeniyle zarara giriyor. Doğalgazda geçenyıl yaşanan sıkıntınedeniy- le, konutlara ve devletin kendi santraUanna do- ğalgaz verilemezken özel sektörün doğalgaz kombine çevrim santraUanna gaz verilmeye ça- lışüdı. Bunakarşındoğalgazverilememesinede- niyle bu santrallann ikincil yakıtla (fueloil) ça- lışmalan nedeniyle BOTAŞ'ın bu şirketlere tril- yonlarca lira ödeme yükümlülüğü oluştu. Mali yönde açmaza girdiği Rusya"ya doğalgaz bede- lini ödemede bile sıkıntıya düşen BOTAŞ'ın bu paralan ödeyemeyecek olması nedeniyle, yük Elektrik Enerjisi Fonu'na aktanldı. Böylece ŞÎT- ketlere verilen doğalgaz garantisi nedeniyle ya- pılanödemeler, fonaracılığıylatüketicilerdenya- pılankesintiler ve devletbütçesindenkarşılanmış oldu. Doğalgaz santrallan, yap-işlet-devret ve yap- işlet yöntemiyle şirketlere yapünldı. TEAŞ ya- pılan sözleşmeler nedeniyle, kendısinin yaptığı BursaDoğalgaz Santrah'ndanoldukçapahalıya özel şirketlerin doğalgaz santrallanndan elektrik satın almak zorunda kalıyor. Özellikle bu sant- rallann Marmara Bölgesi'nde ve Trakya'da yo- ğunlaşmış olması. Anadolu'ya aktanm da yapı- lamaması nedeniyleTE AŞ'taplansızhğın devle- te verdiği zaran büyütüyor. TEAŞ. alım garanti- sinedeniyle bu doğalgaz santrallanndan elektrik alabilmek için kendi santrallannm kapasiteleri- ni düşürüyor. MaviAkun enpahalı boru hattı SERKAN DEMJOOTAŞ ANKARA - Jandar- ma'nınönceki gece geç sa- atlerde BOTAŞ'a yaptığı baskm sırasındaelde ettiği belgeler, bilirkişüerin Tür- kiye'de yapılmış ve yapıl- makta olan tüm doğalgaz boruhaüannay önelik kar- şılaştırmalı bir çalışma yapmasınanedenoldu. Bi- lirkişilerin, başta Mavi Akım olmak üzere boru hatlan yapımı sırasında devletin zarara uğratıhp uğratılmadığuıı araştırdık- lan öğrenildi. Mavi Akım boru hattınvn bir kilomet- resi 676 bin ABD Dola- n'na mal olurken, fiziki nedenlerden dolayı daha zor bir proje olarak görü- len Doğubeyazıt-Erzurum hattı 591 bin dolara, Erzu- rum-Şıvashattı ise 473 bin dolara mal oldu. AMAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın başba- kanlığı döneminde 15 Ara- lık 1997 günü Türkiye ile RusyaFederasyonuarasın- da imzalanan 16 milyar metreküplük Mavi Akım projesi bilirkişi heyeti ta- rafından aynntıh inceleni- yor. Şamsun'dan Anka- ra'ya 501 kilometre uzun- luğundaki boru hattının devlete maliyeti 339 mil- yon dolar. Doğubeyazıt-Erzu- rum; ŞTFA-Fernas şirketi yapıyor. 291 kilometrelik boruhattının toplammali- yeti 172 milyon ABD Do- lan. Yüzde 15 avans olarak 25 milyon 815 bin ABD Dolan ödendi. - Erzurum-Şıvas'. 325 ki- lometrelik hattın toplam maliyeti 154 milyon ABD Dolan. Kilometre maliye- ti 473 bin 846 ABD Dola- n. Mavi Akım'dan farkı 202 bin 618 ABD Dolan. - Sıvas-Kayserv. 260 ki- lometrelik boru hattımn maliyeti 119 milyon ABD dolan. - Kayseri-Ankara, An- kara-Seydişehir. 320 ve 340 kilometre uzunluğun- dakibu hatlarda 40 inç ça- pında boru kullanıldı. Bu hatlann maliyeti de Sam- sun-Ankara hattmdan u- cuz. İĞNELİF1RÇA ZAFERTEMOÇtlS \\ \ \ ? ! ' ANAP lideri bzur1 bekliyor Yılmaz: BOTAŞ'ta araştırma olumlu İZMÎR(Cumhuriyet Ege Bürosu) - ANAP Genel Başkanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yü- maz, kabine değişikli- ğinden haberi olmadı- ğıru söyledi. Yılmaz, BOTAŞ operasyonuna ilişkindekonunun araş- tınlmasmdan kişisel olarakmutluluk duydu- ğunu belirterek "Çün- kü maalesef siyasi ra- kipkrimizvemedya,bu konularda kamuoyunu çok yanhş bilgikndJrdi- ler, yanhş yönlendirdi- kr.Partimbibukonuda töhmet altma sokacak birtakun suçlamalarda bulundular" dedi. Bugün yapılacak ANAP tzmirII Kongre- si'ne katılmak üzere dün tzmir'e gelen Yıl- maz, il başkanlığma adaylıklanm açıklayan Bilal Doğan ve Ühan Kaya ile görüştü. Ad- nan Menderes Havaala- nı"nda gazetecilerin so- rulannı yanıtlayan Yıl- maz, DGM" nın bir süre önce Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanh- ğı'ndaki soruşturmalar- da 4422 sayılı yasanın uygulanamayacağı ka- ranna karşın yaklaşık 8 aydır bu yasanın verdi- ği tüm olanaklann kul- lanıldığmı \oırgulaya- rak şunlan söyledi: "İn&anlar. telefonları dinlenerek takip edil- mektedir; kamyon kamyon belgeler götü- rükrek Jandarma Ko- mutanhğı'nda incelen- mektedir. Önyargüı bi- Urkişüer tayin edilmiş- tir, ama bugüne kadar siyasiiddialanvehham- lan doğrulayacak en küçükbelgekonulama- mıştnr. Partimi/i suçla- yanlar, kamuoyu önün- debizdenözürdilemek- k yükümlüdürlerr TBB Başkanı Özok, toplumda topyekûn annmayı sağlamanm şart olduğunu söyledi Suçlu olanherkes y argdanmak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Barolar Bırlıği (TBB) Başkanı Özdemir Ctaok. toplumda topyekûn annmayı sağlayabilmek için, sosyal ve siyasal konumu ne olursa olsun, suç işleyen herkesin yargı önüne çıkanlması gerektiğini N^rguladı. Özok, ölüm cezalan ve devlet güvenlik mahkemelerinin kaldmlmasvnvn önemine dikkat çekti. TBB başkanlığma 12 Mayıs'ta seçilen Özok, yönetim kurulu üyeleri ile yaptığı ilk toplantının ardından basın toplantısı düzenledi. Özdemir Özok, birliğin anayasa ve toplum düzeni konusunda bazı istemlerinin bulunduğunu belirtti. Anayasanın 'otoriter bir devlet anlayışını çağns^ıran' başlangıç bölümünün çıkanlmasmı istediklerini vurgulayan Özok, devletin niteliğinin 'insan haklanna dayah, demokratik, laik, üniter ve sosyal hukukdevleti' olduğunun açıkça belirtihnesi gerektiğini söyledi. îşkencenin yasaklanmasma ilişkin olarak uluslararası hukuk normlanna uygun bir korumamn ^etiribnesini istediklerini anlatan Ozok, ölüm cezalan ve devlet güvenlik mahkemelerinin kaldınlmasının önemine işaret etti. Pişkinsüt: Sorulannyanıtlanmaması düşündüriicü Bakan Türk'e 'işkence'tepkisi ANKARA (CumhuriyetBürosu) - Eski TB- MM İnsanHaklannı tncelemeKomisyonu Baş- kanı Sema Pişkinsüt. işkence raporlan konu- sundaverdiği soruönergelerineyanıtvermeyen Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ü eleştirdi. Pişkinsüt'ün sorulan şöyle: • Batman raporununbakanlığırazcaherhan- gi bir değerlendirmesi yapıldı rru? Faili meçhul cirjayetiermenyc^unolarakyaşandığıüimizBat- man'dır.Raponmyayımlandığıtarihekadarmcy- dane gelen faili meçhul cinayet sayısı ne kadar- dır, rapordan sonra kaç faili meçhul cinayet ol- muşturve bunlann kaçmm failiyakalanrmştır? • tstanbul'da ftziki koşuUan kötü, standart- lardan uzakolan karakoüann. özellikle de çok daha kötü koşullarda bulunan nezaretbanek- rin dûzeUilmesı için somut ne gibi önlemler ahudı? TBB Başkanı Özdemir Özok şunlan söyledi: "Tüm öıüemlere karşın giderilemeyen rüşvet, yolsuzluk. eşitsizlik, adaletsi/Jik ve benzeri nedenkrk toplumsal dokunun bozulduğu ülkemizde yeniden silkinerek demokratik, laik, sosyal bir hukuk de\ kti olan cumhurryetimizi tüm kurum ve kuruluşlarryla işktmek, işkmesine engel olan her türlü nedenkri ortadan kaldırmak amacıyla topyekûn bir annma hareketi başlaölması şarttır. Bu amaçla öncelikle devktimi/i. ülkemizi, toplumumu/u bir habis ur gibi saran tüm ilkesizliklerin giderilmesi için unvaıu, görevi, sıfatv, sos>al ve siyasal konumu ne olursa olsun suç işleyen herkesin yargı önüne çıkanlmasını sağlamak, bunlann nedeni olan siyasi kirienmeyi ortadan kaldırarak hukukun üstünlügünü egemen kılmak. demokratikyönetimi derinleştirmetc, dürüst ve ilkeliliğe talebi arttırmak gerçek çözüm olacaktuf SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com insan Hakları Derneği (İHD) Diyar- bakır Şubesi Başkanı Osman Bay- demir, Dicle Üniversitesi'nde (DÜ) çok sayıda öğrencinin polis tarafın- dan tehdit edildiğini ve ajanlığa zor- landığını açıkladı. İHD'nin Diyarbakır için hazırladığı insan hakları raporuna göre 2001 yılının ilk 5 ayında 227 ih- lal olayı gerçekleşti. Bunlar sokakta, evde, jandarmavepoliskarakolunda, okuldave cezaevinde işkence ve kö- tü muamele olaraktanımlandı. Bu tür kötü muameleyie karşılaşanların çok büyük çoğuniuğu 15-24yaş gençler- den oluşuyordu. • • • Bu haberin gazetelerde yayımlan- dıgı gün bir başka haber daha ilgimi- zi çekmişti. Maliye Bakanltğı'nın ya- yımladığı bütçe verilerinegöre devle- tin nisan ayı içindeki 'gizli hizmet gi- derieri' mart ayına göre 10 misli art- mtş ve 1.4 trilyondan 14 trilyona çık- mıştı. Türkiye'nin hemen her yöresin- de toplam 74 üniversite var. Orada 'Gizli Giderler' ve Üniversite genç insanlar eğitim görüyorlar. Üni- versitede okuyan gençlerimizin sayı- sı, nüfusumuzun ve üniversitelerimi- zin artıştna uygun olarak artıyor. Yani izlenecek, kovalanacak, gerekirse iş- kence edilecek insanlanmızın sayısı artıyor. 'Gizli hizmet g/derferi'nin art- ması için alın s'ıze bir gerekçe. • • • Devletin 'gizli hizmet giderteri' ar- tarken üntversitelere ayrılan pay da buna bağlı olarak düşüyor. Üniversi- te rektörleriritn açıklamasına göre 53 deviet üniversitesi, yüksek lisans ve doktora yapacak öğrencilerin yüzde 97'sine hizmetveriyor. Bilimsel vetek- nolojik araştırmatann yüzde 98'i dev- let üniversitelerinde yapılıyor. Üniver- siteler bu giderlerini kendilerine sağ- lanan 'araştırma fonlan'yla karşılıyor- lar. Devlettasarruf yapıyor ya, bu kez de 'fonlan kaldırdım' demiş. Yani açıkçası, üniversitelerin bilimsel araş- tırma yapmalan için aynlan para kal- dınlmış. Böylece üniversiteterde bi- limsel araştHma olanağı kalmarntş. • • • Üç haberi alt alta koyun ve Türkiye ileilgilibirkararavann. Büyükbir eko- nomik kriz yaşayan Türkiye, devlet harcamalanndatasarruf yapmaya ka- rar verdiğini açıklryor. Gazeteler, gün- ierceçarşaf çarşaf, devletkurumlann- daki savurganlığa ilişkin haberier ya- pıyorlar. Makam arabası saltanatın- dan söz ediyorlar. Bakanlar, Başba- kan, araçlannıdeğiştiriyorlar.Bazıba- kanlar kendi cipleriyle bakanlığageli- yorlar. BunlarTV kameralanna ve ga- zetelere yansıyor. Aradan iki ay geçi- yor ve bir de bakryorsunuz ki bu ta- sarruf işibirgösteriden ibaretmiş. Bü- tün önemli kalemlerde azalmayerine bir artış olmuş. Bu arada, ne olduğu- nu bilmediğimiz 'gizli hizmet g/derte- ri' ise 10 kat artmış. Zaten gelen ha- berlerde de 'izleme ve gözlerne' işi- nin yaygınlaşttğıgörülüyor. Tabii, bun- ca masraflı işler dururken bu kriz or- tamında bilimsel araştırma için üni- versitelere verileçek para kalmamtş. Bakın, Trakya Üniversitesi Rektörü Osman Inci neler söylüyor: "Bu te- mel unsuriarda tasarrufyapılırsaülke- nin geleceği karanr. Araştırma yap- mayan bir üniversite düşûnülemez. Araştırma olanaklan kısıtlanan üniver- sitelerin kriz döneminde sessiz kal- malan sorumluluk biiincindendir. A- ma bu sessizlik, yetkililer tarafından fırsat bilinmesin.'' 12 Eylül askeri darbesinde ifadesi- ni bulan ve her şeyi 'güvenlik' esası- na göre değerlendiren bir yönetme mantığı devlete egemen oldu. Bu mantık, bu ülkenin siyasive ekonomik olarak iflas etmesine yol açtı. Tü dünya yeriı arayışlar içinde, daha r fah içinde ve daha özgür yaşamar yollannı ararken bizimülkemizde 'g li hizmet giderieri' arttı, yürürlükt 'güvenlik anlayışı' en büyük tenl olarak gençleri görmeye devam < Düne kadar bizden yoksul olan ül ler zenginleşip refaha ve demokr sistemlere kavuştular, biz gençler zi ve muhalifleri kovalamaya ve meye devam ettik. Üniversitede bilimsel araştım para kalmamış. Esnaf, Anadolu dört bir yanında yoksulluğun e^ de, işsizlikher geçen gün artıyor kiye, parasını 'gizlihizmetgiderh yatınyor. • • • Bu bir tercih tablosudur ve sı lan ortadadır. Ülkeyi bu anlayışif tirdi. Hâlâda direniyor ve egem ni sürdürmekistiyor, paralanmı fince kullanmayı sürdürüyor. 1^ nu değiştirmek zorundayız.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle