19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 NİSAN 2001 CUMJ EGITIM Gençlik kamplannda çalışma karşılığında ücretsiz konaklama ve yemek sağlanıyor I* U ı Tatifini paraya SELENBAYCAN • Grönland'dan Avustralya'ya kadar 5 kıtada, 50 ülkede dûzenlenen 'uluslararası gönüllü gençlik çalışma kamplan'na 18 yaşını doldurmuş herkes katılabiliyor. Gençler, ağaç dikimi, kaldınm yapımı, boya badana gibi işler üstleniyor. Gönüllü çalışma karşılığı yemek ve konaklamanın ücretsiz sağlandığı iki haftalık yurtiçi kamplannın kayıt ücreti 100 dolar. Başvurular 15 Mayıs 2001 tarihinde sona eriyor. Girne'de park yapımı, Ankara ve Ordu'da okul boya ve badanası, Sa- karya ve Payas'ta piknik alanı dü- zenlemesi, Hatay'da ağaç dikimi, Tarsus ve Bursa Karacabey'de yol ve kaldınm yapımı kamplan bulu- nuyor. Gönüllü çalışma karşılığı yemek ve konaklamanın ücretsiz sağlan- dığı iki haftalık yurtiçi kamplann kayıt ücreti 100 dolar. Grönland'dan Avustralya'ya ka- dar 5 kıtada, 50 ülkede dûzenlenen Gençtur tarafından toplam 50 ül- kede dûzenlenen "Uluslararası Gönüllü GençlikÇahşma Kampla- n " için başvurular, 15 Mayıs 2001 tarihinde sona eriyor. Bu yıl Türkiye ve KKTC'de dü- zenlenecek kamplar arasında, Es- kişehır ve Manisa'da çocuklara In- gilizceeğitimi, lstanbul'da özürlü- ler yaz kampı, Karadeniz Ereğli 'de fotoğraf kampı, Bursa, Ayancık ve "uluslararası gönüllü gençlik çahş- ma kamplan"na her yıl bınlerce genç katıhyor. Gönüllü çahşma kamplan kapsamında aynca böl- genin özellikJerine göre, bedensel ya da sosyal yardım amaçh çalış- malar düzenleniyor. Bedensel çalışma kamplan "Bedensd çalışma kamplan"nda gerçekleştırilen projeler arasında medya, sanat, restorasyon, arke- oloji, çevre koruma, ağaçlandırma, çocuk kamplannda gözetmenlik gibi çalışmalaryerahyor. "Yanbm amaçb kamplar" kapsamında ise özürlülere, yaşlılara, evsizlere, so- kak çocuklanna yönelik çalışmalar yapıhyor. Dünya gençliğinin kaynaşması ve toplumsal kalkınmaya katkı amacı- nı taşıyan "uluslararası gönüllü gençlik çalışma kamplarTna, 18 ya- şını doldurmuş herkes katılabiliyor. Aynca Almanya, Belçika, Estonya, Fransa, ve Italya'da da 15-17 yaş grubuna yönelik kamplar düzenle- niyor. Kamplara katılmak isteyenle- rin, diğer kampçılarla iletişim kura- bilmek için ortak dil olan Ingilizce- yi bilmeleri gerekiyor. Bazı ülkeler- de o ülkenin kendi dilini bilmek de yeterli olabıliyor. Yurtdışı kampla- n için konaklama ve üç öğün ye- mek dahıl kayıt ücreti 175 dolar. Yurtdıçı kayıtları indlrimll Kamplar iki ya da üç hafta sürü- yor. Ama isteyen birden fazla kam- pa katılarak ya da değişik ülkeler- deki kamplara katılarak tüm yaz tatilini yurtdışında geçirebiliyor. Bu durumda kayıt ücretlerinde in- dirim de yapıhyor. Kampçılar yol, pasaport ve vize giderlerini kendileri karşılıyorlar. Kamplar için yapılacak zorunlu harcamalar, gidilen ülkenin uzak- lığına göre, 500 ile 1200 dolar ara- sında değişiyor. Örneğin Yunanis- tan, Bulgaristan, Romanya gibi ya- kın ülkelerin kayıt ücreti, gidiş dö- nüş, yol parası, pasaport ve vize gi- derleri dahil toplam 500 dolar. Av- rupa ülkelerinde ıse bu fiyat 700 dolara ulaşıyor. ABD, Kanada ve Japonya gibi uzak ülkelere gidiş için ise bin dolan gözden çıkarmak gerekiyor. Ayrıntılı bilgi için: Tel: (0212)24925 15 www.genctur.com Fırat üniversitesi Her odaya internet ıServfei-Fı- rat Üniversitesi'nde kampus âlanı içinde yer alan tüm odalara internet bağlantısı yapıhyor. Fırat Üni- versitesi Rektörü Prof. Dr. Feyzi Bin- göl, "Dünyanın en büyük bügivehaber- leşme imkânuıı su- nan internet, akade- mik dünyanm vaıge- çilemez bir unsıunı halioe geJdi Sonulan buimkânlarlaherke- si, bilgi dünyasının kapısı olan internet- ten içeri girmeye da- vet ediyoruz" dedi. İnternetsiz Oda Kabnasuı' kampan- yası çerçevesinde, bilgi işlem daıresi tarafından Fırat Üni- versitesi Tıp Fakül- tesi'nin bütün odala- nna internet bağlan- tı uçlan verildiğini anlatan Prof. Bin- göl, hedeflerinin ha- ziran ayına kadar, Fırat Üniversitesi Merkez Kampu- su'nda internetsiz o- da kalmaması oldu- ğunu söyledi. Yabancı Dü Sınavı'na başvurular ANKARA (AA) - Yabancı Dil Sınavı (YDS) için 9 Nisan'da başlayan başvurular bugûn sona erecek. Universitelerin ya- bancı dil ile ilgili bo- lümlerinde okumak isteyen adaylann me- sai saati bitimine ka- dar 15milyonlirası- nav ücreti yatınnalan gerekiyor. Adaylann sınava başvurmak için sadece sınav üc- retini yatırmalan ye- terli olacak. 2001- YDS'ye başvuraçak adaylann, 2001-Öğ- renci Seçme Sına- vı'na da başvurmuş olmalan gerekiyor. Adaylar, 2001 -YDS ücretini, Türkiye îş Bankası şubelerinden herhangi birine yatı- rabilecekler. Adaylar, parayı yatırmak için bankadaki görevJiye ÖSYM numaralannı bildirecekler ve yatır- dıklan ücretin karşılı- ğında dekont alacak- lar. Adaylann, her- hangi bir sorun yaşan- maması için dekontu saklamalan gereki- yor. Sabancı Üniversitesi öğrencileri en az 40 saatlerini sosyal bir proje üzerinde geçiriyor SokakçocuMangülümsüyorEğitim Servisi- Sabancı Üniversitesi öğrencilen. **TopIumsalDuyarlınkPro- jeleri'' çerçevesınde sokak çocuklany- İa bir araya gelıyorlar. Sabancı Üniversitesi'nde öğrenim gören her öğrencının, mezun olabilmek için, Toplumsal Duyarklık Projele- ri'nden en az bınnde çalışması ve ba- şanyla tamamlaması gerekiyor. Öğren- ciler, dersleri dışuıda en az 40 saatleri- ni bir proje üzerinde çalışarak geçir- mek zorunda. Toplumsal Duyarlılık Projeleri Koordınatörü Tara Hopkins, "Insaıüar sorumluluk alsın, her şeyiçin • Toplumsal Duyarlılık Projesi için sokakta çalışan çocuklarla ilgili çalışmalar yürüten Ömür Kula, "Onlara ihtiyaçlan olan her konuda yardım ediyoruz. Bazılan derslerini bile getiriyorlar. Onlarla geçirilen zaman bizim için çok değerli. Bize abla-abi demeleri ya da bir içten gülümsemeleri bile yeterli" diyor. başkalannı beldemesin" düşüncesüı- den yola çıktıklannı söyledi. Hopkins, katılımın zorunlu olmasının nedenini şöyleaçıkladı: "Tüıidye'degönüOülük sistemi henüz yerteşmedi. Eğer böyle birçahşmada bulunmakzorunluobna- saydı, bu proje rutmazdL Ama şu anda, dahaüdnd senesindeolmasına rağmen dörtprojede birden çalışan öğrencüeri- mizvar." Öncelen zorunluluk nedeniyle bu ise başlayan öğrencilerin çoğu, 2-3 proje- de birden çalışıyor. Projeler, çevre so- runlan, komşu çevrenin geliştirilmesi, Oğrenciler, sokak çocuklaraun kendilerine ağabey, abla demesinin ya da yüzlerinin gülmesinin en büyük hediye olduğunu soylüyor. ENÇ BAKIŞ Çocuk ve şiddet FİGENATALAY Geçen gün vapurda, karşımda 2.5-3 yaşlannda bir çocukla annesi oturuyor- du. Çocuk, belki de ük kez bindiği vapu- ru, yani dünyayı keşfetmek istiyordu. Annesi ise oturmak. Çocuk, dolaşmak; denizi, kuşlan, gemileri seyretmek için yanıp tutuşuyordu. Annesinin ise "bu saçma şeyleriçin hiç hali yoktu". Çocuk haklı olarak çok ıs- rar ettı. Annesi ise sevgisiz ve sabırsız- dı. Sonunda çocuğu tokatladı. Çocuk, an- nesinin yanında ama ona hiç bakmadan dakikalarca ağ- ladı. Çocuklar çok güçsüz ve savunmasız. Kimi anne-ba- balar da çok zalim ve vic- dansız. Ama yasalar çocuk- tan değil, anne-babadan ya- na. Küçücük çocuğunu, yıl- larca süren ışkenceden son- ra başını duvara vurarak öl- dürenler bile ceza almıyor ülkemizde. Yaşıtlanna göre biraz da- ha hareketli ve özürlü çocuklar, ne yazık ki daha da çok şiddet görüyor. Kimi za- man da "sinir hastası" annelerin, "içip içipdöven" babalann kurbanı oluyor ço- cuklar. Çocuklann yaşama daha iyi bir başlan- gıç yapabilmeleri, iyi beslenmeleri, şid- det görmemeleri için bir sürü örgüt ve bi- Yaşıüannagöre biraz daha hareketti ve özürlü çocuklar, neyazfk kidaha da çok şiddetgörüyor. Kunizaman da "sinirhastası" annelerin, "içip içip döven" babalann kurbanı oluyor çocuklar. rey çaba gösteriyor ama yetmiyor. Şiddet gören, tacize uğrayan, kötü bes- lenen, eğitim olanaklannın dışuıda tutu- lan çocuklar için herkes bir şeyler yap- malı. Örneğin, özürlü çocuğunu sürekli dö- ven, tuvalete hapseden, hiç dışan çıkar- mayan komşu, "Sonra başıma bela olur" diye düşünmeden ihbar edilmeli. Bu sa- tırlan okurken belki, "thbar etsek ne olur" diye düşünüyorsunuz. Haklısınız, eskiden hiçbir şey olmazdı. Anne-baba polis tarafından azarlanır, bedeli de daha çok dayakla çocuğa ödetilirdi. Ama artık böyle değil. Daha doğrusu ol- maması için çaba harcanıyor. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, birçok kurumla işbirliği içmde bu durumdaki çocuklan kurtar- maya, ailelerinden almaya çahşıyor. Artık çocuklar için hare- kete geçme zamanı. Üstelik onlan mutlu etmek o kadar kolay ki. Kimsesiz bir bebeği kucaklamak, da- yak yüzünden evinden kaçmış küçük bir sokak çocuğuna yaşamı yeniden sevdir- mek, özürlü bir çocuğa sanlmak, ona kü- çük bir armağan vermek.. insana öyle iyi geliyorki. Bir deneyin... e mail:fıgens5Qyahoo.com Toplumsal Duyarlılık Projeleri kapsamında öğrencilerin, seçtikleri konuda bir projeyi gerçekleştirmek üzere bir shil toplum kuruluşu ile bûiikte çalışmalan öngörülüyor. temel haklar, okuma-yazma ve sağlık gibi konular arasından seçilebiliyor. Toplumsal Duyarhhk Projeleri kapsa- mında öğrencilerin, seçtikleri konuda bir projeyi gerçekleştirmek üzere bir sivil toplum kuruluşu ile birlikte çahş- malan öngörülüyor. Sokakta çalışan çocuklarla ilgili ça- lışmalan yürüten Ömür Kula, "Onla- ra ihtiyaçian olan her konuda >ardun ediyoruz. Bazılan derslerini bile getiri- yor. Onlarla geçirilen zaman bbdm için çok değerü Bize abla, abi demeleri ya da gülümsemeleri bile yeterli'' dedi. Projeler Sabancı Üniversitesi öğren- cilerinin bugüne kadar sivil toplum örgütleri bünyesinde gerçekleştirdikleri projelerden bazılan şöyle: • Beyoğlu Çocuk Merkezi bünyesindeki çocuklara eğitsel ve temel bilgisayar yetileri ka- zandırmak amacıyla faaliyet- ler organize ediyorlar. • Türkiye Otistikler Destek Vakn ile birlikte, otistik çocuk- lann sosyal hayatına yönelik projelerde görev ahyorlar. • Bir Dilek Tut Vakfi bünye- sinde ölümcül hastahklara ya- kalanan çocuklann bir dılekle- rinin gerçekleşmesinde sorum- luluk üstJeniyorlar. • Darülaceze'deki yaşlılarla sözlü tarih çalışması yapıp ku- şak farkırun yol açtığı kopuk- luğu giderme amaçh çalışma- larda bulunuyorlar. • Helsinki Yurttaşlar Derne- ği'ne ofıs desteği sağhyorlar. • Uluslararası Af Orgütü'yle beraber "UluslararasıIşkence Karşıü Kampama" için tanı- tım CD'si ve internet sayfası hazırlıyorlar. Konferans Ergenlikte kimlik arayışı Istanbul Haber Servisi - Dr. ErdalAtabek, veülerin, çocuk- lannın karşılaştıklan bütün so- runlan çözmeye kalkışmama- lannı istedi. Atabek, "Her proMemi aflesi tarafindan çö- zülen çocuk, kendi kimüğini oluşturamaz" dedi. Istanbul Lisesi'nde öğrenci velilerine ve öğretmenlere "Gençlerde Kimlik Arayışı'' konulu konferans veren gaze- temiz yazan Dr. Erdal Atabek, kimlik arayışının ömür boyu süren bir olgu olduğunu behr- terek bu süreç içinde en kritik dönemin ergenlık dönemi ol- duğunu, bu dönemde gençlerin ve ailelerin daha fazla sorunla karşı karşıya kaldığını söyledi. Sağlam bir sosyal ve birey- sel kimlik oluşturmanın öne- mine değüıen Atabek, ailele- nn çocuklannın soranlannı çözme görevini üstlenmeme- leri gerektiğini vurguladı. Ba- şanlı bir birey olabümek için, doğru hedef seçebilmenin ve bu hedefe ulaşmak için çaba sarf etmenin çok önemli oldu- ğunu vurgulayan Atabek, pek çok gencin doğru hedef seçe- mediğini anlattı. BIRBAKIMA SERVER TANİLLÎ Bursa'da Olmanın Mutluluğu... Bursa üstüne yazılmış en güzel şiirierden biri, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Bursa'da Zaman'\ö\r. "Bursa'da eski bir cami avlusu, I Küçük şadır- vanda şakırdayan su, I Orhan zamanından kalma bir duvar... I Onun/a biryaşta ihtiyar çınar, I Elıyor dörtyana sakin birgünü" diye başlayan şiirde, şa- ir, daha çok "Geçmiş zamanın sihrini yaşıyan" kentte; her ısmin "Bir zafer müjdesi" olduğu bir yerde, kaç yüzyılın hayali ile her gece uyuyup her sabah onunla uyanan düşler içindeki bir dünyayı tanrtır bize. Şanlı menkıbeleriyle, türbeleri, camileri ve eski bançeleriyle... "Bıllûr bir âvize"dir Bursa'da zaman. "Fetih günlerinin safneşesi", "Havayı dolduran uhreviahenk"le iç içedir. O "uhrevi ahenk'te, "Se- si arşa çtkan hengâmeler" kadar; Yeşil Türbe'yi gezdiğinizde, zamanın içinden bir musiki gibi duy- duğunuz, "Çinilere sinmiş Kur'an sesi" de var şa- iregöre... Son birkaç gündür işte bu kentteydim. Izmir'in arkasından, Uludağ Üniversitesi'nin, Çağdaş Gazeteciler Derneği ile Nilüfer Belediye- si'nin zarif çağrısına uyup -birkaç söyieşi için- Bur- sa'ya geçtim. Anlatılması güç, duyariı günler ve saatler yaşa- dım... • Bursa'ya ilk gelişim 1953'tedir. Eski Bursa'yı görmenin mutluluğunu tatmış insanlardan biriyim. Kent, Tanpınar'ın anlattığı çerçevede idi. Ikinci ge- lişim, yedek subay öğrenciliğim dolayısıyla 1967'ye rastlar: Eski kent yeni bir yapılanma için- de idi ve ovaya taşmanın ayak seslerı duyuluyor- du. Bu gelişimde gördüğüm ise şu oldu: Eski kent, geçmişten kalan eşsiz eserleri banndınr ve sivil mi- marlığın birkaç kırıntısını ayakta tutmaya çaltşır- ken, asıl önemlısı, ovaya taşılmış ve orada daha büyük -dev- bir Bursa doğmuş. Götürdüğü ve getirdiği var bu gelışmenin. Tanpınar, adı geçen şiirinin bir yerinde, "Ovanın yeşili, göğün mavisi" der. Göğün mavisi sürüyor; ama yeşil yok, çünkü ova yok! O canım tanmsai hazinenin yok edilmesini mi gerektiriyordu Bur- sa'nın genışlemesi? Ya da akıllı uslu bir kent plan- laması, orada doğayla kucak kucağa bir yeni Bur- sa yaratıp dağı taşı betona dönüştürmeyi önleye- mez miydi? Yine de bu yolda duyarlıklar kaybolmuş değil; Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'i din- lerken böylesi bir duyariıkla dopdolu gördüm onu. Bu heyecanı taşıyan belediyeciler, çok şeyi kurta- rabilirler... Eski kent, kültürel etkınlıklerin önemli bir bölü- münü elinde tutuyor. Orada, bu tür etkinlıkJere kol kanat geren cıddi bir merkez durumundaki Tayya- re Kültür Merkezi'nde yaptığım "Aydınlanmanın Neresindeyiz" konulu bir söyleşide, konunun in- celiklerine olduğu kadar heyecan/na da sahip bir dinleyici kitlesi buldum karşımda. Doğrusu, Bursa hesabına gönendim. Sonra, "Kitap Evi" adını taşıyan bir başka kül- tür merkezinde yaptığım söyleşi ve imza günün- de de, unutulmaz saatler geçirdim okurlarla. Son günü, Çağdaş Gazeteciler Derneği'ndeki söyleşimde de, uyanık, dünyanm ve Türkiye'nin sorunlannı hakkıyla bilen aydın insanlarla beraber oldum ve yararlı bir fikir alışverişi yaptık. Bursa, kültüre değer veren bir il merkezi; her yıl tekrarianacak bir kitap fuannın getıreceğı canlılığı da düşündüm; ilgililer bunun üzerinde durmalıdır- lar. Eski kentteki kültür merkezlerine karşılık, ova- da da Uludağ Üniversitesi var. Orada da, Rektör Profesör Mustafa Yurtkuran'ın zarif daveti üze- rine, "Nasıl Bir Eğitim Istiyoruz" konulu bir konfe- rans verdim. Konferanstan önce de bir öğle ye- meğinin samimi ortamında rektör ve hocalarla üni- versitenin sorunları üzerinde konuştuk. Bursa Üniversitesi'nin yaşı yirmiyi aşıyor; birkaç dal dışında üniversıter bütün dalları çatısı aitında toplayan ve 40 bın dolayında öğrencisi olan dev bir bilim yurdu. Sorunlan olsa da durmuş oturmuş bir kurum. Rektörü başta olmak üzere, hepsi de görevlerinin bilincinde olan yetkin bir öğretici kad- ro işbaşında. Mutluluklar içinde aynldım üniversiteden. Bursa'da olmanın mutluluğuna onu da kattım... Milli Eğitim Bakanlığı Liselilere cinsel rehberlik projesi ANKARA (ANKA) -Ilköğretim öğrencile- rine yönelik olarak "ErgenHk Dönemi De- ğişim Projesi (ER- DEP)" hazırlayarak geçen yıl lstanbul'da uygulamaya başlanan Milli Eğitim Bakanlı- ğı, lise öğrencilerine de rehberlik derslerin- de cinsellik eğitimi ve- recek. Milli Eğitim Bakan- lığı'ndan edinilen bil- giye göre, Ortaöğretim KurunJan (9, 10, 11) Sımf Öğretmenleri îçin Rehberlik Progra- mı yeniden düzenlen- di. Yeni programla reh- berlik hizmetlerinin daha etkin hale getiril- mesi planlanırken sı- nıflara göre işlenecek konular ayn ayn belir- lendi ve her konu için bir "Etkiıüık Değerien- dirme Araştu-ması" yapılması öngörüldü. Program kapsarmnda 9'uncu sınıflarda "okulumuzu ve çevre- sini tanıyahm, yönet- meükler\e kuraHar,et- kin öğrenme, ergenlik dönemi, alan seçimi", 10'uncu sınıflarda "serbest zaman kuDa- mmı, aile ve çevreyle ohunhıifişki gefiştirme, yaşam beceriJeri, mes- lekleri inceleme"; 11 'inci suııflarda ise "üniversite giriş sınav- Ian, gelişen insan, top- lumsal yaşam, yükse- köğrenjm ve tercihler, işe ve mesleğe hazırhk, aile yaşamı" konulan işlenecek. Ergenlik Dönemi Değişim Projesi ile il- köğretim öğrencileri- nin cinsellik konusun- da bilgilendirilmesini hedefleyen bakanlık, liselerde de rehberlik derslerinde cinselliği tarüşmaya açacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle