23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6MART2001SALJ CUMHURİYET SAYFA J. U l \ kultur@cumhuriyet.com.tr 15 İnciAsena 'nın öyküleri hâlâ şaşırtıcı olabilen giinlük duyarhhklar üzerine kunılu Güzel ve çirkin maskelerimizBURCUGÜNÜŞEN "lnsan gülümser. Bu evde gülümseme var- dır. Yemekyenir, ütüyapıhr bu evde, kitap oku- nur, televizyon seyredilir. Düşünülür. Konu- şulmaz ve kahkaha atılmaz. Gülümsenir ama. Dudaklar sımsıkı kapalı, biraz çarpık, bir ucuyukan kıvrık bir gülümsemedir. Kirpik- ler üzerlerinde tuz tutmuştur. Göz kenarla- rında güneş vardır, pınarlannda su." İnci Asena'nın ilk öykü kitabı 'Maskeler' Remzi Yayınevi tarafindan yayımlandı. Gün- lük yaşamın içinden çıkan, gene de şaşırtıcı- hğını sürdüren öyküleri hakkında Asena'yla konuştuk. - Şürdenönceöykü yazmaya başjadığnıız hal- de öykülerinizm ilk kez bu kitapLa gûn ışığına çıkmasının nedeni nedir? İNCİ ASENA - Geçmiş günlere dönerek düşünmeye çalışıyorum, sanırım yayıncı ol- duğum halde bir kitap yapma düşüncesiyle yola çıkmıyordum öykü yazarken. Asbnda şi- ir yazarken de öyle. Şiir yazmaya başlayınca öyküyü bir yana bıraktım uzunca bir süre. Şiirler, kitap olabilecek kadar çoğaldı, ama öyküler az kaldı. On beş yılı aşkın bir za- manda, ancak bir kitap olabildi. - Kitabmızm ilk bölümü Bir Demet Çi- çek'tekısacıkama çpkçarpıcı öyküler yer ahr- kenikmdbölüm 'Kahve Fah'ndaisedaha uzun öyküler yer alıyor. Bu Ud bölümdeki öyküle- ri içerik olarak nasü aymrsınız? ASENA - Benzer öğeler iki bölümde de var. Ikinci bölüm Kahve Falı, son yıllarda yazdı- ğım birkaç öyküyü içerse de çocukluğum- dan gelen izleri, izlenimleri, toplumsal, duy- gusal değişimlerin yansımasını taşıyor. Ek- mekçinin oğlu bir fabrikada işçi oluyor; bir başka öyküde artık büyümüş bir insan sevgi- nin bile baskıyla omuzlanna yüklenişini dü- şünüyor. Kahve Fah, aşk masallanyla büyü- yen bir genç kızın gerçekle düş arasında ka- İan fantezisi. Çocukluk gözlemlerimle bü- yüklük izlenimlerimin bileşimi. Birinci bö- lüm Bir Demet Çiçek'te ise basit gıbi görü- T nen günlük duyararlılıklann hâlâ şaşırtıcı ola- bileceği vurgulanıyor. Kimi şeylere alışıyo- ruz. Alışıyor muyuz? Bastınlmış duygulan- mız içimizde bir yerlerde sıkışmış duruyor... - Masketerimizden sıynlabDdiğimiz herhan- gi bir 'an' var mı sizce? Cinsellik bu anlarla örtüşür mü çoğu zaman? ASENA - Toplumsal ilişkiler çok insanı maskeli olmaya itiyor. Güzel maskeler ve çir- kin maskeler var. Saygıyla, sevgiyle takılan oplumsal ilişkiler çok insanı maskeli olmaya itiyor. Güzel maskeler ve çirkin maskeler var. Saygıyla, sevgiyle takılan maskeler güzel maskeler. Baskıyla, yalanla takılan maskeler çirkin maskeler. Belki de en kötüsü, insanın yalnızken bile kendi kendineyken bile maskelerini çıkaramamasıdır. maskeler guzel maskeler. Baskıyla, yalanla ta- kılan maskeler çirkin maskeler. Çirkin mas- kelerden sıynldığımız çok 'an'ımız olabilir. Yalnızlığı, yalnızlık konusunu bunun için se- viyorum belki. Belki bunun için yanlannda maskesiz durmakta zorlanmayacağım kişi- lerle birlikte olmaktan hoşlanıyorum. Belki de en kötüsü insanın yalnızken bile, kendi ken- dineyken bile maskelerini çıkaramamasıdır. Alışılmış bir deyişle aynaya bakarken göre- bildiği, başkalarrnı kandınrken kendini de buna inandırma maskesiyse o zaman kötü. O zaman bütün iç değerler gerçekten yitirihniş demek. Cinselliğin de her zaman maskelerden kur- tulduğumuz anlarla örtüşrüğünü düşünmü- yorum. Gerçek bir sevgiyle ya da şiddetli bir ihtirasla yüklü cinsellik maskesiz olabilir. Maske sözcüğünün üstüne bu kadar gidersek umutsuzluğa kapılmamak elde değil. - Kadın-erkek flişküeri, geçim sıkuıüsı, öz- güriük-özgürlüksüzlük, yalnızhk ve başkal- dm üzerine bu 'kısacık' öykülerleböylesiyo- ğun bir etki yaratabilmeyi, şair ohnamza bağ- lamak doğru ohır mu? ASENA- Belki de tersi olmuştur. Belki de en az sözcükle en yoğun ifadeye ulaşabilme- yi yeğlediğim için şiir yazabilmişimdir. Bu özen öykülerime de yansımıştır. Yoğunluğu, az sayıda, doğru seçilmiş sözcüklere yükle- mek istiyorum. Zaman kısa... Okuyan için de öyle. - 'Telefon' adh öyküde vasaklanmış istek- ler raslanüsal bir yanhşhkla bir umuda dönü- şüyor. Sanki herkesin yaşama kaülmak anla- mında duyduğu sıkınüyı kendi kendine oyna- dığı oyunlaria aşma isteğini dile getiriyor. Bu öykünün yazıhş sürecinden söz eder misiniz? ASENA - 'Telefon', okurken hâlâ beni et- kileyebilen bir öykü. Yazıhş süreci bir döne- min yoğun birikimi, raslantılar, bunlann bir- birine bağlanması... Bu öyküde kırgın bir in- san, belki de bir biçimde kendini cezalandı- ran, umudu geleceğe ertelemiş, özlemlerini maskelemiş bir insan var. - 'Bir Gün' adh öykü, '32 Büst' adh kitap- ta yer alan çıplak fotoğrafinızla Ugili basuıda çıkan yazüara bir yanıt mı oluştumyor? ASENA - 'Bir Gün' adlı öykü, fotoğrafin çekildiği günün.hemen ertesinde yazıldı. Dra- matik bir gündü ve hemen yazılmak için ba- na baskı yaptı. Gerçek bir gündü. Küçük de- ğişikliklerle olduğu gibi yazıldı. Basında çı- kan yazılara bir yanıt olması söz konusu de- ğil. Basında çıkanlara yanıt yok. Rai'nin temsilcileri Faudel, Cheb Mami, Khaled ve Rachid Taha kuşaklan etkiliyor Sınır tanımayan farkh bir müzik• Faudel şarkılannda Fransa'ya anlatıyor ama Cezayir'i söylüyor. Khaled, müziğinde farklı tarzlan ve etkileri bir arada kullanıyor. Irkçı nefrete ve hoşgörüsüzlüğe başkaldınş, Rachid Taha'nın müziğinin en önemli özelliği. Köklerine bağlı olan Cheb Mami, aynı zamanda evrensel ve kozmopolit bir sanatçı. Kükür Servisi - Rai müziği, Ceza- yir'ın Oran kentinde 1920'li yıllar- da ortaya çıktı. 198O'h yıllardan iti- baren Fransa bu müziğın ilk yıldız- lannıtanıdı. Esas çıkışlannı 1986'da Bobigny Festivali'nde yaptılar. O ta- rihten beri Khaled'ın 'Aicha' adh al- bümü bir milyon. Cheb Mami'nin 'Meli Meli' albümü ise 160 bin adet sattı. Faudel'ın 'Teflement jet'auna' adlı albümü ise 300 bini geçti. Faudel 'rai'nin küçük prensi Ona 'Rai'nin küçük prensi' diyor- lar ama o bu lakaptan hoşlanmıyor. Faudel, rai şarkıcılannın en genci. henüz yirmi iki yaşında ama müzik kariyerine 12 yaşında Etoile du rai 'de başladı; 17 yaşındayken ilk albümü- nü çıkardı. Menajeri Momo'nun yön- lendirmesiyle Zenith, Bercy ve Orym- pia'da sahneye çıktı. Faudel şarkıla- nnda Fransa'ya anlatıyor, ama Ce- zayir'i söylüyor. Devrimci ve sarsı- cı rap müziğiyle birlikte anılan va- roş kültürü, Faudel 'in aşkı anlatan müziğinde bir başka yönünü göste- riyor. İlk filmi 'Lebattementd'ailes 1-Cheb Khaled, 2-FaudeL, 3-Cheb Mami, 4-Rachid Taha dupapülon'ndân (Kelebeğin Kanat Çırpışlan) beri ona hep aynı rol, va- roştaki Cezayirliyi oynaması teklif ediliyor ama o bunu istemiyor. Bi- liyor ki kahcı bir sanatçı, kendini ye- nileyen bir sanatçıdır. Khaled ve Mami'nin raiye farklı bakışlan "Rai'nin Bob Mariey'i" olarak ad- landınlan Cheb Khaled, Fransa'da en çok tanınan Cezayirli sanatçı. 1976'da rai'nin anavatanı Oran'da 'Tigi el Li- ci' adlı ilk 45 'ligini doldurdu. Modern ritimlerle Oran halk müziğini birleş- tirdiği bu çalışması, sansüre rağmeri büyük başan kazandı. 1986'da Fran- sa'ya yerleşti ve Bobigny festivaline katıldı. 1992'de 'Didi' adlı, 1996'da 'Aicha' adlı albümüyle büyük başa- n elde ettı; son albümü kırk ülkede birden satışa sunuldu. Khaled mü- ziğinde farklı tarzlan ve etkileri bir arada kullanarak raı müziğini tanıt- tı. Cheb Mami, Khaled'intersineas- la uzlaşmacı ve tath dilli bir varyete dünyasını tercih etmedi. O şarkılann- da gerçek yaşamı, sosyal problemle- ri, aynldığı ancak asla terk etmediği ülkesine olan nostaljiyi dile getirdi. Oran'm güneyindeki Saida'da 1966'da doğan Mami, düğünlerde ve bayram- larda şarkı söyleyerek müzik yaşamı- na başladı. Arkadaşlan onu futbol oynamaya çağınrken o sokaklarda bir 'mome' (yumurcak) gibi şarkı söylemeyi yeğlediğini söylüyor. Ma- mi lakabı da bu 'mome'dan geliyor. İlk olarak 1985'te Oran'da seyirci karşısına çıktı, bunu Fransa dışında tunıeler ve Sting'le bir düo izledi. Rai'nin esas yapısını yani Arapçayı, geleneksel melodi ve ritimlere do- kunmadan modernize etmesi, onun en önemli özelliği. Kökenlerine sıkı sıkıya bağlı olan Cheb Mami, aynı za- manda evrensel ve kozmopolit bir sanatçı olmasını da bildi. Rachid Taha: Uyumsuz rai Tath Fransa, çocukluğumun sevgi- liülkesi... ChariesTrenet'ninbumeş- hur şariası faşist Front National ve ırk- çılığa nanikyaparcasınaCartedeSe- jour (Oturma Izni) grubu ve kariz- matik liderlen Rachid Taha tarafindan yeniden yorumlandı ve bu plagın kırk- beşlikleri Charles Trenet ve Jacques Lang tarafmdan parlamentoda mil- letvekillerine dağıtıldı. Birkaç yıl son- ra ise 'Voila, voila, ça reconunence' (tşte, işte yeniden başlıyor) adh anti- faşist şarkısıyla Lyon polisini ve yer- siz yurtsuzlann atılmasını protesto et- ti. Irkçı nefrete ve hoşgörüsüzlüğe karşı başkaldınş, Rachid Taha'nın müziğinin en önemli özelliği. Mo- dern rai'nin geleneksel füzyon anla- yışına bağlı kalan sanatçı, yenilikçi bir punk-rock Arap tarzı yaraîtı. Cezayir, Sig'de doğan sanatçı, bir göcmenin oğlu olarak geldiği Lyon'da büyüdü ve bir fabrikada işçi olarak çalışn. 1981 'de Carte de Sejour grubunu kuran sanat- çı, 1998'demeşhur Bercy konseriyle ününe ün kattı. Aynı yıl 'Dhran', ge- çen ekimde de 'Made in Medina' ad- lı albümleri yayımlandı. Rachid Ta- ha, bugün en büyük rai sanatçıların- dan biri olarak kabul ediliyor. OperadaRosseünive DepardîeuKültür Servisi - Verdi'nın ölümünün 100. yıldö- nümünde Napoli'deki San Carla Operası sezonu Stravinski'Tun iki eseriyle açtı. 'Persephone' ve 'Oe- dipus Rex' Fransızca ve Latince seslendinldı. Prö- miyer gecesinde San Carlo Operası'nın sahnesınde iki sinema yıldızı yer aldı Isabella Rosselini ve Ge- rard Depardieu. Geçen yıl Uluslararası Istanbul Tiyatro Festıvali kapsamında Bob VVilson'ın bir gösterisınde yer alan Isabella Rosselini, daha önce Zucchero'nun ve Lu- cio DaUa'nın konserlerınde de şiirler okudu. Anne- sı IngridBergman 1953'te, ayııı sahnede Roberto Ros- selini yönetımindekı Hone^er'in 'Jeanne d'arc au bucher' oyununda rol almıştı. Rosselini belki de an- nesinin izinde gitmek için Stravınski'nın 'Persepho- ne'u obnayı kabul etti. Oyunun yönetmenı Jean-Pa- ul Scarpitta, çok genç yaşlarda Maria Callas ve Ghis- laine Thesmar ile aynı havayı soluyarak operaya gö- nül vermiş. 1996'da Stravinski'nin 'L'histoiredusol- dat'sini, Carole Bouquet, Schlomo Mintz ve Gerard Depardieu ile sahnelemış. Gerard Depardieu, Pierre Brasseur'ün 1927'de ya- rattığı rol olan Oedipus Rex'in anlatıcısı ohnaya bu zengin deneyimin de yardımıyla Scarpitta tarafin- dan ikna edilebilmiş. Depardieu, Napoli'de saygı duyduğu sanatçılann arasında alçakgönüllü ve mut- lu gözüküyor. "Jean Cocteau'nun librettosunun $- iriinsanın tavırlannıyıunuşaoyor. Oburiks ve Napol- yon'a geçmeden önce yorgunluğumu değiştiriyor. Kendi kendinizin tekran olarak kahnamya neden olan rutinden kaçınmak isth'orum" diyor. Oedipus miti Latince seslendiriliyor. Bu şarkılan Fransızca yorumlarla özetleyen bir anlatıcı olarak oyunun yö- netmeni ve şefi olan Gabriek Ferro'nun işbirliğin- de; Stravinski'nin bir 'narürmort' olarak tanımla- dığı opera-oratoryoya, Depardieu insancıllık katmış. Akbank Oda Orkestrası ve btanbul Ouarterin konserleri • Kültür Servisi - Akbank Oda Orkestrası, mart aynıda şef Cem Mansur yönetiminde ve Istanbul Quartet eşliğinde 'Beraber ve Solo Yaylılar' programı ile konserlerine önce Istanbul'da daha sonra Diyarbakır, Gaziantep, Mersin, Adana ve Iskenderun turnesi ile Anadolu'da devam edecek. Mansur yönetimindeki orkestra, 20-21 -22 Mart tarihleri arasmda Boğaziçi Üniversitesi, Kadıköy Halk Eğitim Merkezi ve Sabancı Center'da verilecek 'Beraber ve Solo Yayhlar' konserine. Türkiye'de düzenli olarak birlikte çalışan az sayıdaki topluluklardan Istanbul Quartet'in tüm üyelen eşlik edecek. BîPikim Yayınlapı'mjan ^anat ve EdeMyat Üzenine' • Kühür Servisi - Birikim Yayınlan 'ndan Marx ve Engels'in kitabı 'Sanat ve Edebiyat Üzerine' Murat Belge'nin çevirisiyle yayımlandı. Kitapta genel bir estetik teorisi ortaya koymadıklan gibi sanat ve edebiyatın herhangi bir sistematik incelemesine de girmeyen Marx ve Engels'in bu konudaki katkılan, çoğunlukla mektuplannda ortaya çıkan düşünceler, kanıtlar ve güncel olaylara değinmeler şeklinde yer almış. Red Snappep, Svvitch'de • Kühür Servisi - Red Snapper 30 Mart'ta Svvitch Clup'ta müzikseverlerle buluşuyor. 1993 yılında Richard Thair, Ali Friend ve David Ayers tarafindan kurulan topluluk. ilk albümünü 1994 yılında çıkardı. Müzik otoriteleri tarafindan beğeni kazanan albümü, 1996 yılında piyasaya sunulan 'Pnnce Blımey' izledi. Caz, punk. hip hop ve techno'nun harmanlandığı albüm, yılın en iyi albümleri arasında yerini almıştı. Eskişehir, tiyatrosuna kavusacak • ESK1ŞEHİR(AA) - Eskişehir Büyükşehir Belediyesı Tiyatrosu'nun, yerleşik bir tiyatro olmayı hedeflediği bildirildi. Çeşitli illerden gelen konservatuvar mezunu öğrenciler, Büyükşehir Belediye Tiyatrosu adı altında çalışmalannı 2000 yılı Eylül ayından ben sürdürüyor. Genç tiyatrocular, "Kutup Yıldızı" adlı çocuk oyununu Dünya Tiyatrolar Günü dolayısıyla 27 Mart'ta Eskişehir Gençlik Merkezi'nde sahneleyecekler. lclal Uca'mn yeni sergisi • Kühür Servisi - lclal Uca'nın 'Iznik Çinileri Detaylan' isimli ikinci kişisel resim sergisi. 14Marttarihine kadar The Marmara Oteli Opera Sanat Koridoru'nda izlenebilecek. Sanatçı. tuval üzerine yağlıboya olarak gerçekleştirdiği çalışmalannda, lznik çinilerindeki renkleri ve desenleri yorum getirmeksizin tuval üzerine yansıtıyor. KaAn sanatçılann Almanya çtkartması • ANKARA (AA) - Tomur Atagök, Canan Beykal, Inci Eviner, Gülsün Karamustafa, Nur Koçak ve Suzy Hug- Levy'nin başkaldm niteliğindeki 'Ben Gördüğün Gibi Değilim' adlı sergi, 11 Mart'ta Bonn'da. 24 Haziran'da da Berlin'de açılacak. Kadın sanatçılann Türkiye'deki çok kimlikliliğe farkh yönlerden baktıklan sergide, Tomur Atagök, Anadolu kadın tannçası Artemis ve diğer güçlü kadınlan, büyük metal yüzeylerde dışavurumcu bir yaklaşımla resmederek sunuyor. Gülsün Karamustafa ise resimlerinde 19. yüzyıl Batı Avrupa ressamlannın oryantalıst fantezilerini eleştiriyor. Nur Koçak, Istanbul'daki dükkân vitrinlerinden çektiği kadın çamaşırlannı konu alan fotoğraflannı sergileyecek. Suzy Hug-Levy'nin, kullandığı malzemelerle kadmın konumundaki belirsizliğe işaret ettiği ilginç giysileriyle katıldığı sergide, İnci Eviner'in de fotoğraflanna yer veriliyor. Canan Beykal ise 'Bana Geldiğin Yeri Anlat' adlı çalışmasında Türkiye'ye gelen yabancılan sorguluyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle