Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 MART 2001 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
• •
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
zeye geleceğini inatla yineliyor.
Ne var ki; asıl sağlanması gereken, hükümetin di-
le getirdiği bu eskiden kaima yeni vaatlerin arkasın-
da toplumsal desteği sağlamak.
Toplumda siyasetçilerte bu hükümetin kredisi yüz-
de 10'lara ulaşmıyor.
Toplumsal desteği verecek olan kuruluşlardan da
Derviş'in programa tam destek -eskı deyimle- haya-
liham!
Geriye; kala kala hükümetin zorunlu desteği kalı-
yor. Derviş halktan kopuk hükümetin desteğini tepe
tepe kullansın!
Toplumsal desteğin başaktörieri biriikler ve oda-
lar..
ömeğin dün ülkedeki bütün oda başkanlannı bir
araya getirerek son krizle Derviş programını büyüteç
altına alan TOBB.
Başkan Fuat Miras. toplantıyı açarken "Bundan
sonra içinde olmadığımız, istemlerimizin yer alma-
dığı hiçNr programa destek vermeyeceğiz" diye sö-
ze başiıyor.
Arkasından "Acil önlemler paketinden tatmin ol-
madık" diyor.
Deviet Bakanı Derviş'in işçi konfederasyonlanndan
toplumsal destek çıkmadığını duyuran açıklamalan-
nı medyamız şeffaf görüşmeler diye yere göğe sığ-
dıramadı. Ne ki, şeffaflık şunu sağladi: Üç konfede-
rasyonun söylemleriyleTOBB Başkanı Miras'ın söy-
lemleri arasında tımak ucu kadar fark otmadığı orta-
ya çıktı.
TÜSlAD'ın da bu kez havası başka. Göçen prog-
ramla "önlerini gördûkferini" ifade eden işadamlan;
bu kez Derviş reçetesini bir reçete ile karşıladılar...
TÜSİAD, daha başlangıçtakı, piyasalara işleriik ka-
zandırma planına fazla hevesle sanlmadı.
Karşıreçetelenndeödemeler sistemindeki kilrUen-
menin çözülmesinden, piyasalann işler hale getiril-
mesinden, bankaalık sisteminin rehabilite edilmesin-
den, güven ortamının hızla yeniden tesis edilmesin-
den söz açması, Derviş'in acil önlemlerindeki eksik
yanlan anımsatma anlamına gelmiyor mu?
Haklı çıkışlar
Biriik ve odalar zemininde; Derviş programıntn "za-
ten önceki programın içeriğini yansıttığı, açıklanan
hedeflere nasıl inanılacağı" yargısı egemen.
Bu nedenle Derviş'in, önlemler paketinin başına
"acil" sözcüğünü niçin koyduğunu anlamakta da
zoriuk çekiyor insan.
öncelikle parasal çarpıklığın düzenlenmesi için
Derviş'in TBMM'den "acilen (ivedilikle) çıkmasını is-
tediği" yasalar tam 13 adet.
Yasama organındaki işleyişi biienler bir ay içinde
13 yasanın çıkmasına olasılık tanımıyor.
Siyasal destek tamam, ama toplumsal destek ha-
yıri
Ya dışardan beklenen desteğin bütün koşullan ta-
mam mı acaba?
Bu soruyu şu anda evet diye yanrtlamak olanak-
sız.
Bir habere göre; ulusal diye ilan edilen programın
"acil önlemler bölCımü", açıklanmadan bir gece ön-
ce IMF'nin "incelemesine ve.. tabii onayına" sunul-
du.
Derviş'in 20-21 Marftaki VVashington gezisi, kuş-
kusuz emeklilik maaşını almak için düzenlenmiyor.
ABD Büyükelçisi Pearson'un çat kapı Başbakan-
lık'a gelişlerinde herhalde basit nedenler bulunmu-
yor
Orneğin Büyükelçi'nin, "Türkiye'nin şu anda en
büyûk gereksinimi uluslararası finans çevreleri ve
örgütterinin gereksindiği 'istikrar' imajı'na değindi-
ği öne sürülüyor.
Bu, ABD yönetiminin uluslararası finans kuruluş-
lan nezdinde Türkiye'ye destek arayışlannda gerek-
sindiği önemli bir öğe.
Ayaklanmızı sağlam bastığımızı gösterecek hiçbir
belirti yok mu ortada?
Hayır, hayir! Hakkını yemeyelim. Hükümetin tek
sağlam yanı, arka arkaya geien zamlar değil mi?
Oyle zamlar ki, erkek mi erkek. Teşriflerini önce-
den açıfdayarak geliyoriar.
İddianome: Orgüt
sjyasüerlebüyüdü
ANKARA(Cumhuri-
yet Bûrosu) - Ankara
DGM Cumhuriyet Baş-
savcıhğı, Türiaye'ye ka-
çak et ve süt ürünleri so-
kulmasıyla ilgili olarak
yürüttüğü "Buffiüo" so-
ruşturmasını tamamla-
dı. Başsavcı CevdetVW-
kan, 9'u tutuklu 71 sa-
nık hakkında çete kur-
mak, yönetmek ve örgü-
te üye olmak suçlann-
dan dava açıldığını bil-
dirdi. Volkan, 25 sanık
hakkında takıpsizlik ka-
ran, Kaçakçılık Yasa-
sı'na göre de sanıklann
kaçakçılık yapıp yap-
madıklannın görev
alanlanna girmemesi
nedeniyle görevsizlik
karan verilerek dosya-
nın Mersin Cumhuriyet
Başsavcılığı'na gönde-
rildiğini kaydetti. Savcı
Hakan Kızılarslan iddi-
anamede, örgütün bü-
rokratlar ve siyasilerden
destek almadan ve onla-
nn katılımı ohnadan suç
işlemesinin mûmkün ol-
madığına işaret ederken
yargı bağımsızhğının
öneminin altını çizdi.
Operasyonun başladı-
ğı günden dava açılana
kadar geçen sûreç hak-
kında bilgi veren Vol-
kan, sanıklar hakkında
Çıkar Amaçh Suç Ör-
gütleriyle Mücadele Ya-
sası'na muhalefet ve
Türk Ceza Yasası'nın
"resmi evrakta sahtect-
hğT düzenleyen 342.
maddesi çerçevesinde
dava açıldığını bildirdi.
Savcı Kızılarslan, örgü-
tûn bûrokrat ve siyasi-
lerden destek almadan
büyûk oranda suç işle-
melerinin mûmkün ol-
madığını vurguladı.
Kızılarslan, suçun ay-
dınlatılması ve değer-
lendirilmesındeki diğer
bir zorluğun ise suç ör-
gûtûnûn işbirliği yapü-
ğı resmi görevüler oldu-
ğunu anlattı.
Acfl önlemler paketi göstermelîk
ERGtNYILDIZOĞLU
LONDRA - ABD'nin Ankara
Büyükelçisi Pearson, "Derviş'Bi ar-
kasmdayeterli siyasidestekvar mT
diye soradursun, ABD mali çevre-
lerine, muhafazakâr sıyasi çevrele-
re ve Hazine'ye yakınlığıyla bilı-
nen Wall Street Joumal, elçinin ıs-
rarla destek aradığı programın ye-
tersiz ve hatalı olduğunu ileri sür-
dü.
Wall Street Joumal, cuma günü
yayımladığı "VVhiriing Derviş* (ga-
zete burada semahın mıstik yanına
değil, dervişlenn dönmesine gön-
derme yapıyor) başhklı makalesin-
de, refonn girişiminin göstermelik
Cspin") olduğunu ilen sürdü. 15
Mart Perşembe günü yayımlanan
bir başka yorumda "acü önlemler''
paketini IMF programının daha
"sakbrgan" bir versiyonu olarak ni-
teleyen Joumal, cuma günü Der-
viş'in açnğı paketteki hızlandınl-
mış özelleştirme çabalanyla elde
edilecek gelirin büyük bir olasılık-
la bankalann 20 miryar dolan bu-
lan zararlannm kapatılmasında kul-
lanılacağını, ancak paketın gen ka-
lanıyla ılgılı olarak da ıçlerine da-
ha şımdiden bir karamsarhk çöktü-
ğünüyazdı.
WSJ, Derviş'in açtığı önlemler
paketini esas olarak iki açıdan eleş-
tirdı. Binncısi.. Joumal'a göre Der-
vış kamu bankalannı pıyasa kural-
lanna göre çahştırmayı amaçlar-
ken, devletin bank bankalan kamu-
laşnrmasınm bir tutarsızlık olduğu-
na işaret etti ve bu kadar büyük so-
runlara yol açan mevduat üzerin-
deki devlet garannsı sorununa ilış-
kin hâlâ bir çözümün getinlmeme-
sini eleştirdi. WSJ'ye göre garan-
tiler kısa dönemde bir rahatlama
getirir, ama uzun dönemde başka
knzlerin çıkmasına yol açar. WSJ
ikinci olarak, "acil önlemler pake-
tinin" rekabetı, gırişimcılığı, tasar-
ruflan ve yatınmı özendirici hiçbir
özellik taşımadığına dıkkat çektı.
Joumal, hem enflasyon hem de
devalûasyon tarafindan adeta soyu-
lan ücreth kesimın üzenndekı ver-
gi yükünün azaltılmasına ılışkın
hiçbir adım atılmamış olmasım da
eleştirdi. WSJ'ye göre bu duyarsız-
hk, Derviş'in Dünya Bankası'nda
öğrendıklerinden kaynaklanan bir
"ınakroekonomikstabifite'' saplan-
nsıyla açıklanabihr. WSJ'ye göre
işçi ve işveren arasında bir işbirliği
aramak da yanlış. Bu tür, "Alman
nsulü korporasyoncu yaldaşımlar
getişmekte obn ülketer için uygun
degü". WSJ, koalisyon hükümetı
içinde programın desteklenmesıne
yönelik bir buiiğin sağlanması üze-
rinde ısrar etmenin, bu birlik ancak
devlet parasıyla sağlanabileceğı
için, reformlann aksamasına yol
açan arka planı güçlendirmekten
başka bir işe yaramayacağını düşü-
nüyor.
Ozetle, uluslararası mali serma-
yenin "amiral gemilerinden" bıri
sayılabılecek WSJ, perşembe ve cu-
ma günü yayımladığı iki yorumda
Demş'in programını, aslında JMF
programının hızlandınlmış bir ver-
siyonu olarak gördüğünü ve bun-
dan da endışe duyduğunu vurgula-
dı. Dığer taraftan Wall Street Jo-,
umal'ın, birkrizyönetim paketi söz
konusu olduğunda, büyük önem
verilmesi beklenen "siyasi istikrar"
sorununa yönelik, koalisyon hükü-
metının bir arada tutulmasına, ışçı
ve işverenler arasında bir toplum-
sal uzlaşma arayışına değer verme-
yen tutumu da çok düşündürücü.
Derviş siyasflere îlk çıkışuu yaptı
• Baştarafi 1. Sayfada
ladığı belirtildi.
Bankalar Birliği'yle sa-
bah saatlennde görüşen Ba-
kan Derviş, TOBB'nin
ekonomıyle ilgili sorunlan
değerlendirdiğı toplanhya
katıldı Derviş, "Şöyle bir
sorunumuzvar, hem siyasal
hem toplumsal desteği içer-
meyen programın başan
şansıhiçyokturdiyebüiriz"
dedi. TOBB, ışçı temsılcıle-
riyle, yahıızca kendisinin
değil hükûmet olarak prog-
ramı oluşturmalan gerekti-
ğini, bunun biraz zaman
alacağını belırten Derviş,
"Bu program hakikaten
tophım tarafindan destek
görmeti, hükümet progra-
mı ohnah. Sadece Merkez
Bankası ve Hazine'nin
programı ohnamah" dedi.
Derviş, "Ciddi bir kflit-
lenme var. Piyasalar çahs-
mıyor. Dövizkotasyonu oht-
yn; ama ba gerçek fiyat de-
ğB. Faizde de durum aym.
Bir böyük kazaya uğradık.
Tophım yapısı sağlamken,
ekoDomide ckkü flerlerken,
böyk bir siyasal, psikolojik
bir kazaya uğradık" diye
konuştu.
Derviş, kapılan kapatıp
sorunun çözülemeyeceğini,
sermayenin istediği yere
gitmesinin normal olduğu-
nu, bundan dönüş olmadı-
ğmı belırterek tıkanmanın
çözümünün 2-3 haftaya
kalmaması gereküğinı be-
lirtti. Derviş, bunun da dış
destek ohnadan çok güç ol-
duğunu belırtti.
Derviş, kamu bankalan-
nın hem bankacılık hem
sosyal hedeflen olduğunu,
ancak birtakım kısa vadelı
siyasal hedeflerden aynl-
ması gerektiğıni belirtırken
hükümeti şöyle eleştirdi:
"Bir kamu bankası bir par-
tiye bağh, öbûr kamu ban-
kası başka partiye bağh,
böyie bir düzen içinde arnk
gidemeyiz. Ziraat Banka-
sı'nm bir yıl içinde ödediği
faiz,bütün yıl ödediği ücret-
lere eşh. Bugün sıkışnk, bu-
nalını oldu, 3 a> idare ede-
lim,sonra eski düzene döne-
Um değiL Kökunden hallet-
memiz laznn. Türkiye'yi ü-
ieyen uluslararası finans
çevreleri btınu r>i büiyoriaıf
Özelleştırmeyle ılgılı çok
önemli konularda destek al-
Ecevit ABD, C-7 ve AB'den yardım istedi.
Türkiye'yi ihmal edemezler
ANKARA(CumhuriyetBürosu)-Bas-
bakan Boleat Ecevit, Türkiye'de yaşanan
ekonomik bunahm için ABD, AB ve G-
7 ülkelerinden yardnn istedi. Ecevit,
ABD ve AB'nin Türkiye için harekete
geçmek içinbirbirini gözlediklerini belir-
terek, "Türkive'yi ihmal edemezler" di-
ye konuştu. Ecevit, ABD Büyükelçisi Ro-
bert Pearson'un Hazine'den sorumlu
Devlet Bakanı Kemal Dervişe hüküme-
tin siyasi desteğini sordugu haberlerini
de yalanladı MHP Grup Başkanvekili
Oktıy Varal ve bazı MHP'lı yöneticiler-
le görüşen ABD Büyükelçılığı Müste^ar
Yardımcısı Robert Sflverman, "Derviş'e
destekverihnesigerektiği'' yönündeki me-
sajı iletti. Derviş ve Dışışlen Bakanı ts-
matl Cem'in 24 Mart'tan sonra yapacak-
lan ABD zıyaretlerinde gündemde eko-
nomik bunalım ağırlıklı yer alacak.
dıklannı belirten Derviş,
MHP ve Ulaşnrma Bakam
EnkÖksüz'ü de hedef aldı:
"THY,çokgüzelçaDşan bir
kuruluş. TH>""vi iç piyasa-
daki büetiere tavan koyup
büyük zarara sokmanm
hiçbir gayesi,hiçbir savunu-
hır tarafi yok. Çok yoksul
bir vatandaş THY'yie uç-
muyor. Bu, varhkh bir kesi-
me veriüyor veTHY zarara
sokuhryor. Buna son verdik
mesda."
Deppler Ankara'da
IMF Avrupa Bölüm Baş-
kanı Deppler, temaslarda
bulunmak üzere dün Anka-
ra'ya geldi. Deppler yaptı-
ğı açıklamada, hafta sonun-
da ekonomik programuı ön
anlaşması üzennde çalış-
mak için Türkiye'ye geldi-
ğını söyledi.
Bu arada IMF Ankara
Temsilcisi Odd Per
Brekk'in ekonomideki ön-
lemlen ıçeren kalın bir dos-
yayı Deppler'e verdiği dik-
kat çektı.
Bıuıaiııııııı sorumlusiı hükümet ve özel bankalar
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Türkiye Odalar ve Borsalar Birii-
ği (TOBB), hükümete kendi istek-
lerini içermeyen, üretıme ve yatın-
ma yönelik olmayan hıçbır progra-
ma destek vermeyeceklen uyansın-
da bulundu. TOBB Başkanı Fuat
Miras, Başbakan Bülent EcevH'ten
yeni programın oluştunılmasına
katkısı olan bûrokrat ve siyasilerin
başansız olmalan durumunda göre-
vi bırakacaklanna ılışkın halka ta-
ahhümame vermelerini istedi. Acil
önlem paketinin mali sektöre yöne-
lik olduğu ve üreticı sektörlerin so-
nmlanna çözüm getirmekten uzak
olduğu eleştirisini de getiren Miras,
bunalımın sorumlusunun kamu
bankalannı sömüren özel bankalar
olduğunu söyledi. Hükümette re-
vızyon yapıhnası istemini yinele-
yen ve bürokratlan, Türkiye'yi enf-
lasyon lobısıne kurban etmekle suç-
layan Miras, dün sabah saatlennde
350 oda ve borsa başkanına hıtaben
yaptığı konuşmada, yaşanan knzin
sorumlusunun hükümet ve özel
bankalar olduğunu vurguladı.
Miras ve beraberindekıler toplan-
tnun ardından Başbakanlık'a gıde-
rek Ecevit ile görüştüler Görüşme
sonrası gazetecilerin sorulannı ya-
nıtlayan Miras, Ecevıt'e kendi ıs-
temlerinı ıçermeyen, üretıme ve ya-
nnma yönelik ohnayan bir progra-
ma destek vermeyecekleriru ılettık-
lerini söyledi. Miras, son ödeme ta-
rihi 31 Mart olan devre sonu faız-
lennde bır kereye mahsus olmak
ûzere yeni bir düzenleme >apılma-
sını da istedi. Program uygulanır-
ken yüzde 20 oramnda devalûasyon
yapılsaydı bunalımın yaşanmaya-
cağını savunan Miras, krizin so-
rumlulannın günlük repolarla dev-
letteki bankalan sömüren, bır ge-
cede faızlen yüzde 7 buılere çıka-
ran bankalar olduğunu söyledi.
Halkbank'a, TESK'le beraber talip
olduklannı da açıklayan Miras, di-
ğer ülkelerde bakanlar kurulunun
22-24 bakandan oluştuğunu belırte-
rek hükümette revızyon istemini de
yıneledı. Heyet, bu görüş ve ıstem-
len ıçeren Başkanlar Kurulu Sonuç
Bıldırgesi'nı de Ecevit'e sundu.
TSK'de önceBği olmayan projeler iptal eclîlcli
ANKARA (Cumharivet
Bfiroso) - Genelkurmay,
Türk Silahh Kuvvetleri'nin
özellikle son 3 yıldu- her
alanda tasarruf ve sıkı bır
kaynak yönetim politikası
uyguladığını vurgularken,
ekonomik kriz nedeniyle
Milli Savunma Bakanlığı
bütçesinın revıze edıldiğı-
ni ve önceliksız projelere
üişkın iptal karan alındığı-
nı açıkladı. Güneydogu'da-
ki askeri harcamalann son
16 yıllık toplammın 10
miryar dolar olduğunu bil-
diren Genelkurmay, yıUık
ortalaması 625 mıfyon do-
lar olan bu tutarm OHAL
Yasası uyannca ödenmesi
gerektiğıni, ancak bunun
yapılmadığını ve harcama-
lann TSK bütçesınden ya-
pılan tasarruflarla karşılan-
dığını bildirdi. Genelkur-
may Başkanlıgı Genel Sek-
reterlığı'nden dün yapüan
açıklamada, son günlerde
bazı basm yayın organla-
nnda ülkenm içinde bulun-
duğu ekonomik sıkıntıda,
TSK'nin de üzerine düşeni
yapması yolunda haber ve
yorumlar yer aldığına işa-
ret edildı. Açıklamada, ka-
muoyunun aydmlatıhnası
amacıyla şu bılgılerin pay-
laşılmasının uygun görül-
düğü kaydedildi:
• TSK tarafindan özel-
likle son 3 yıldır her alan-
da tasarruf ve sıkı bır kay-
nak yönetim politikası uy-
gulanmaktadır.
• TSK, 2000 yüındaper-
sonel hariç bütçe ödenekle-
rinin yüzde 10'unu, 2001
yıünda ıse yüzde 12'sini ta-
sarruf ederek Savunma Sa-
nayiı Müsteşarhğı'nca yur-
tiçi ortak üretim yoluyla
gerçekleşnrihnekte olan
savunma projelerine tahsis
etmiştir.
• Bazı köşe yazarlan ta-
rafindan yapılan devlet
bütçesinin yüzde 20'sme
yakuumn ordu tarafindan
kullamldığı değerlendır-
mesi gerçeğı yansıtma-
makta olup, Millı Savun-
ma Bakanlığı bütçesinin
konsolıde devlet bütçesı
içindeki payı son 16 yıllık
dönemde yüzde 18'den,
2001 yıhnda yüzde 10.6
seviyesıne ınmış ve kaynak
bazında artış oranı da ge-
çen yıla göre yüzde 39
azahmştır.
• Yine bazı basın-yayın
organlannda ıfade edıldiği
gibi TSK, dünyanın en çok
harcama yapan 3. büyük
ordusu olmayıp, savunma
harcamalannın yükseklığı
bakımından Avrupa'da
Rusya, lngiltere, Fransa,
Ahnanya ve ttah/a'dan son-
ra 6, dünyada ise 17. sıra-
da yer almaktadır.
• Türkıye 16NATOÜİ-
kesi arasında fert başına sa-
vunma harcaması yönün-
den 110 dolarlık harcama
ile son sırada gelmektedır.
Mukayese açısından bırkaç
ömek verildiğınde, Ispan-
ya'nın 206, Ahnanya'nm
358, Yunanistan'ın 456, In-
giltere'nin 473, Fransa'nın
654 ve ABD'nin 829 dolar
"fert başına savunma har-
camasma" sahıp olduğu
görûlecektir.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
I Baştarafi 1. Sayfada
ne ilişkin çalışmalar beklenirken, yaşam koşullan-
nı daha da kötüleştiren, enflasyonu aylık iki hane-
li rakamlara ulaştıracak piyasa zamlan ile karşılaş-
tık.
Böylesi durumlann üç "fefes/" olur
Zamlar listesi, çıkanlması gereken yasalar listesi, sa-
tılması gereken mallar listesi...
Hafta boyunca uçuyle de tanıştık.
Muazzam bir program bekleniyordu, ekJe var son
hece!
2- Gelişmeler, kamuoyuna kısa sürede ciddi bir
programın açtklanamayacağını göstenyor. Dalgalı kur
benzeri bir dalgalı program uygulamasryla karşı kar-
şryayız. Bundan böyte alınması gereken önlemler, ön-
ceden yapılacak duyurularla değil de ani açıkiamalar-
la gündeme gelebilir. ^
3- Siyasi yaşamımızda eşıne az rastlanır bir durum
var
Hükümet bir bakan atryor. Içerde-dışarda herkes,
hükümetin bu bakanın arkasında olup olmadığını
araştınyor.
Onde bir bakan, arkada ona Bakanlar Kurulu...
4- Derviş'in toplumsal kuruluşlaıia temasına baktı-
ğımızda şunu görüyoruz:
Sendikalarta temas kurdu, olumlu karşılandı. Ne-
den?
Diyaloğa açık diye...
Türkiye Siyaset Odalan ve Hükümet Borsalan Bir-
liği'nin toplantısında konuştu, alkışlandı. Neden?
Yalan söylemiyor diye...
İki tabloyu birieştırip soralım:
Ey siyasiler, ilk dersiniz nedir dersiniz?
5- Yukandaki şıkka bir ek daha yapalım. Son dö-
nemde kamuoyunda guven duyulan kışilere baktığı-
mızda, ortak özelliklennden bırinin de şu okjuğunu gö-
rüyoruz:
Partisel yönleri yok!
Program çıplak
6- Hafta boyunca yapılan tartışmalarda medya ta-
rafindan öne çıkanlmasa da şu seslerin yükselmeye
başladığını görüyoruz:
- öncelikle uretime dayalı bir program.
Bu sesi daha da yükseltmek, hükümeti *para piya-
salan düzelirse her şey yoluna girmiş demektir" sap-
lantısından çıkaımak gerekıyor.
7- Gerek Kemal Derviş'in temaslanndan, gerekse
kamuoyuna yapılan açıklamalardan çıkan sonuçlar-
dan biri de şu:
Toplumun pek çok kesimi, bugünkü durumu çok
kötü görürken, daha da kötüleşmesi endişesi için- •
de... Bu endişeye dayalı olarak, "Aman bır de istikrar
bozulmasın. Bütün bu bunalımın üzerine hükümet
bunalımı binerse halimiz nice ohjr* yorumlan içten
içe haykınlryor.
Bu endişeterde haklılık payı olsa bile, çözüm "aman
hükümete bir şey olmasın "dan geçmıyor. Çünkü bu
durum, hükümeti sorumsuzluğa itiyor. Hem Türki-
ye'nin hem hükümetintehineolan, yönetimdeki olum-
suzluklann yüksek sesle korkmadan dile getirilmesi.
8- K/imser olmaya çalışanlann bakışında iki şabton
var
"Durumumuz kötü ama, geleceğimiz partak. *
"Büyükkrizlerbüyûk olanaklan da beraberinde ge-
tirir."
Dirseği topluma değen bir program olmazsa bu iki
iyimseriik de havada kalacaktır. Bütün rakamlan birta-
rafa koyalım; genel durumu şöyle özetleyebiliriz:
Iç-dış borcumuz 200 miryar dolar, gayrisafi milli ha-
sılamız (GSMH) 150-170 milyar dolar.
Bu iki rakamı birteştirip yorumlarsak şunu soyleye-
biliriz:
Iç-dış borcumuz bir yıllık bütün üretim olanaklan-
mızın üzerinde!
O zaman içinden üretim geçmeyen her paket için
yapılacak en gerçekçi yorum şu:
Program çıplak!
ankcum@ttnet.net.tr
Topçu'don 'hodrimeydon'
ANKARA(Cumnuri-
yet Bürosu) - Kızılay'da
muhalıf grup, büyük tar-
öşmalara yol açan ve hü-
kümet komiserinın "ço-
ğunhlk «agfanamariıgı"
uyansma karşm gerçek-
leştirilen olağanüstü
kongreyi bugün yemden
yapacak. Tartışmalı
kongrede genel başkan
seçilen Yusuf Topçu,
meşru olmalanna karşm
kamuoyunda "şüphelî
hale düsmemek" için il-
kinin devamı olarak bir
kongre daha dûzenledik-
lerini söyledi. Kızılay
Genel Başkanlıgı göre-
vıni halen sürdüren Er-
tan Göoen ise bugün ya-
pılacak kongreye genel
merkez üyelerimn de ka-
tılacağım bildirdi.
Kızılay'm geçen hafta
yapılan kongresinde ge-
nel başkanlığa seçilen
Topçu hodri meydan di-
yerek şöyle konuştu,
"Şimdhe kadar gend
merkezve eskigenel bas-
kan sürekfi şekflde btmn
yapmak Ktediğimiz ola-
ğanûstü kongreyi ertek-
mek amacı göstermiştir.
Delegelere gelmemeİeri
için para gönderen gend
başkan şimdi buynın
olağanüstü kongreye_
Biz meşru ounamıza
rağmen yeniden defcge,
tophım karşısına çdap
bizbuyuz,KÛüay'ısıkm-
tryasokmamaktçingidip
genel merkeze oturma-
dık diyeceğiz.''
Onlar yasaların koruması altındal
A Vlecoa«wrtif LJLJ
PEUCEOT JAGUAR LACOSTE
PUfflr ElVaillanf 'mudurnu
chickcn
Onlar ve daha birçokları günlük yaşamımızın birer parçası
Onlarsız yapamıyoruz
Onları hepimız tanıyoruz, bılıyoruz
Oalann hakları n haklarım koruyan yasalar var.