Katalog

8 ŞUBAT 2001 PEBŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13 'SSKveBağ- Kur'tfa af yok' • ANKARA (Cumhu- riyet Bûrosu) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanı Yaşar Okuyan bazı basın yayın organlannda SSK ve Bağ-Kur'da prim affinm çıkacağı yönûndeki haberlere tepki göstererek böyle bir uygulamaya gidilmesinin söz konusu olmadığını belirtti. Okuyan, dün yaptığı yazıh acıklamada şöyle dedi: "SSK ve Bağ- Kur'da prim affi veya primlerin gecikme faizinin affiyla ilgili bir çalışma yapılıyor. Önümüzdeki dönemde de böyle bir çalışma yapılmayacaktır." hîernet erişimi ucuzluyor • ANKARA (ANKA) - Türk Telekom, internet abonelik bağlantı ücretini 60 milyon liradan 20 milyon liraya indirdi. Telekom'dan yapılan açıklamada, 7.5 milyon lira olan aylık sabit ücret uygulaması kaldınlarak 200 kontör hakkı içeren abonman ücreti uygulamasına geçildiği kaydedildi. Açıklamada, ay içinde kullanılmayan kontör hakkının, izleyen aya aktanlacağı belirtildi. Işsizlik Fonu'nda 448.5 trilyon • ANKARA (ANKA) Işsizlik Sigortası uygulaması kapsamında, 1 Haziran 2000'den itibaren prim tahsilatına başlayan Işsizlik Sigortası Fonu'nda ocak sonu itibanyla 448 trilyon 539.7 milyar lira birikti. 8 aylık dönemde, SSK tarafindan işçi ve ışverenlerden tahsil edilerek fona aktanlan primler 288 trilyon 217.7 milyar lira olarak gerçekleştı. Bu sürede fona, haziran-kasım dönemine ilişkin prim girişi oldu. Bayındıpbank müdüpii değûşti • Ekonomi Servisi - Baymdırbank Genel Müdürlüğü'ne Levent Tarhan'ın atandığı bildirildi. Baymdırbank'tan yapılan açıklamada, Taner San'ın Bayındır Menkul Değerler Murahhas Uyeliği'ne atanmasıyla boşalan genel müdürlük görevine Nisan 1998'denbuyana Baymdırbank 'ta kredilerden sorumlu genel müdür yardımcılığı görevini yürüten Levent Tarhan'm atandığı belirtildi. Hanr giyimciler yakmdı • Ekonomi Servisi - Tûrkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Gûngör Keşçi, "Hazır giyim sektörûnün çahşması engellenerek Türkiye'nin çok önemli ekonomik çıkarlan göz ardı ediliyor" dedi. Infinity Yönetim Kurulu Başkanı Feyyaz Başeskioğlu, Türkiye'de konfeksiyon iç piyasasının yok olmak ûzere olduğunu bildirdi. Feyyaz Başeskioğlu, konfeksiyon iç piyasasının dış rekabet koşullanna ayak uyduramadığını belirtti. Semmiksektörü ve elektrikşirketleri, sorunlanna gazete sayfalarında çözüm arıyor îş «liiııyası ilaııa sarddıEkonomi Servisi - îş dünyası uygula- nan ekonomi politikalanyla ilgili eleş- tirilerini, sorunlannı, hükümetten ta- leplerini ilan ve mektuplarla duyurma- yaçalışıyor. Gazetelere verdikleri ilan- larla kimi zaman "ödün üstüne ödün" isteyen, kimi zaman da sektörel sorun- lan tartışmaya açan ve çeşitli yasal dü- zenlemeler yapılması talebinde bulu- nan iş dünyası, önce bakanlara ya da Meclis'e mektup gönderiyor, sorun çö- züme kavuşmazsa gazetelere ilan vere- rek "dertyanıyor''. Seramik ve elektrik sektörü Marmara'daki fabrikalann doğalgaz, kendilerinin ise LPG kullanmalan ne- deniyle maliyetlerinin yüksek olduğun- dan ve rekabet edemediklerinden şikâ- yetçi olan Egelı seramikçiler, 29 Ocak günü gazetelere verdikleri ilan sonu- cunda aynı gün içinde olumlu sonuç alırken Türk Sanayici ve Işadamlan Derneği de (TÜSİAD) zaman zaman verdiği ilanlarla ekonomi politikalann- da yönlendirici olabiliyor. Seramik sektöründen hemen sonra elektrik piyasası yasa tasansıyla "kaza- nılmış haklannın etinden ahndığmdan" yakınan enerji sektörü temsılcileri de gazetelere verdikleri ilanla, hükümete "tasanyı birfikte gözden geçireüm" çağ- nsı yaptı. Son olarak Çukurova Elekt- rik (ÇEAŞ) dün gazetelere verdiği tam sayfa ilanla çeşitli taleplerde bulundu. Çukurova bölgesinde elektrik dağıtım işini sürdüren ÇEAŞ, Meclis'e, tasan- nın hazırlanması aşamasında "üretim hakkının n yerli firmalann elinden alın- dığını ve bunun kabul edilemeyeceği- ni anlatan bir mektup gönderdi. Dert mektuplannın adresi bazen mrın muiMMa mm tavlrt «an Cumhurbaşkam Ahmet Necdet Sezer de olabiliyor. Çeşitli sıkıntılar nedeniyle kapanma eşiğine gelen Laleli, Aksaray ve Kum- kapı'da otel, bar, restoran ve turistik otellerin işletmecileri Cumhurbaşkanı Sezer'e mali sıkmtılannın yanı sıra müşterilerinin tartaklandığından ve ça- lışanlarımn taciz edildiğinden yakındı. Karadeniz Yat Rallisi için yine mek- tupla destek isteyen organizasyon yet- kilileri de Sezer'den yardım istediler. Otomotiv sanayicileri de geçen yılın sonlannda hükümetten. Avrupa Birliği ile ilişkilerde, gümrük birliği kapsa- mında kullanılmış motorlu taşıt araçla- f^azetelere vJT verdikleri ilanlarla kimi zaman "ödün üstüne ödün " isteyen, kimi zaman da sektörel sorunlan tartışmaya açan ve çeşitliyasal düzenlemeler yapılması talebinde bulunan iş dünyası, önce bakanlaraya da Meclis 'e mektup gönderiyor, sorun çözüme kavuşmazsa gazetelere ilan vererek , 'dertyamyor'. nnın serbest dolaşımı konusunda taviz verilmemesini isteyen mektuplan ba- kanlara postaladı. Otomotiv Sanayicileri Derneği yetki- lilerinin imzasıyla Devlet Bakam ve Başbakan Yardımcısı Mesırt Ydmaz başta olmak üzere konuyla ilgili bakan- lıklar ve bağlı birimlere birer mektup gönderilerek konunun, sektör açısın- dan taşıdığı öneme dikkat çekildi. Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası da kentte yaşanan ekonomik krizin boyut- lannı Başbakan Büknt Ecevit ile DSP Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ece- vit'e duyurmak için "mektup gönder- me kampanvası" başlattı. CEAS'ın barajı Berke'nin maliyeti bilinmiyor Ekonomi Servisi-Serma- ye Piyasası Kurulu'nun (SPK) ÇEAŞ ve Kepez'den çeşitli yollarla gruba para aktarmakla suçladığı Uzan- lar, gazetelere ilan vererek Berke Barajt'nı 4 ay sonra bitirmekle övünürken yapı- lan incelemeler, barajın ya- pımmda Yapı Ticaret adlı şirket aracılığıy la ÇEAŞ 'tan trilyonlarca lira kaynak ak- tanldığıru gösteriyor. ÇEAŞ'm bilanço büyük- lüğünün yüzde 80 lik bölü- mûnün Berke'nın inşaat ma- liyetinden kaynaklandığını daha önce saptayan SPK, Berke Barajı için kullanılan kredilere ait 96.4 trilyon lira- lık finansman giderinin ya- tınm maliyeti olduğu halde doğrudan gider yazıldığını ve kânn bu miktarda eksik açıklandığını belirledi. Rumeli Grubu'nun çi- mento fabrikalanna rayiç bedelinin üzerinde tutarlarla ÇEAŞ'ın iştirakini sağlayan Uzanlar, bunlan gruba geri satarak ÇEAŞ'ı 66 milyon dolar zarara uğratü. Çalışanların sorunlannı görmezden gelen hükümet, bugün işadamlarıyla görüşüyor Hükümet dert dinleyecekANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Uygulanmakta olan istikrar programmın, üretim sektörü üzerindeki baskısının 2001 yılında artacak olması nedeniyle başlayan rahatsız- lık, hükümeti bu alandaki so- runlan bugün yapılacak zir- veyle ele almaya zorladı. Başbakan Yardımcısı ve ANAP Genel Başkanı Mesut Yıhnaz'm programda reviz- yon olacağı sözleri, özellikle İcur politikasında bir değişik- • tşadamlan, ağırlıklı olarak bankacılık sektörüyle aralannda yaşanan, özellikle kredi ve faizleriyle ilgili sorunlann giderilmesini, vergi oranlannda yeni düzenlemeler yapılmasını, banka birleşmelerine getirilen teşviklerin bütün işletmelere sağlanmasını istiyor. lik yapüıp yapılmayacağı kay- gısı yarattı. Yılmaz'm prog- ramda revizyon iddiası, Dev- let Bakam Recep Önal ve Ma- liye Bakam Sümer Oral tara- findan yalanlandı. Iktidar ortağı DSP, ANAP ve MHP partilerinin genel başkanlan, üretim sektörûnün sorunlannı göriişmek üzere bugün bir araya gelecekler. Başbakan Yardımcısı Hüsa- mettin Ozkan'ın da katılacağı toplantı. Başbakanlık'ta saat 11 .OO'de başlayacak. Toplan- tıya, Türkiye Ödalar ve Borsa- lar Birliği (TOBB), Türkiye Sanayici ve Işadamlan Derne- ği (TÜSİAD), Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyo- nu, Türkiye lşveren Sendika- lan Konfederasyonu (TİSK), Türkiye lhracatçılar Meclisi (TlM), Tekstil Işverenleri Sendikası, Deniz Ticaret Oda- sı ile diğer işveren örgütleri katılacak. Parti liderleri, cuma Borçlara erteleme ve kolaylık isteniyor Hükümetin üretim ve finans sektörüy- le ilgili tartıştığı önlemler arasmda özet- le şunlar yer alacak: Çiftçi ve küçûk esnaf: Küçük esnafin Halk Bankası'na, çiftçinin de Ziraat Ban- kası'na olan kredi borçlanrun taksitlendi- rilmesi, girdi fiyatlannın düşürülmesi, desteklemelerin sürdürüimesi, kapsamı- nın genişletilmesi. Bankalar: Bankalann, alacaklanndan doğması beklenen zararlannı karşılamak için ayırmak zorunda olduklan karşdık- lan düzenleyen kararnamede esneklik ge- tirilmesi. Tekstil sektörü: Tekstil lşverenleri Sen- dikası yöneticileri, banka borçlanna öde- me kolaylığı, dışahma sınırlama, zor du- rumdaki şirketlere haciz yerine "kay- yvm™ atanmasuu istiyor. îş dünyasının diğer istemleri de şöyle: - tş güvencesi yasa taslağmın ertetenmesL - Yatınm ındınminde stopajın kalkması. nemler halinde ahnması. - Hisse senedi alım-satımlannın vergi kap- sarru dışında bırakılması. Tûrkiye Ziraat Odalan Birliğizirvede, çiftçileriçin dddi önkmler isteyecek. günü de ekonomiden sorumlu bakanlarla bir araya gelerek ışveren temsilcilerinin çözüm önerilerini ele alacaklar. Miras: Revizyon şart Sektör temsilcileri ile dün bir araya gelen TOBB Başka- nı Fıut Miras, "Toplanüda Bankalar Birliği de olacak. Hükümet hakem olacak" de- di. Miras, "Son zamanlarda çıkanlan işçi sayısmda maale- sef aröş oldu. İhracatta bekle- nen ölçüde aröş gerçekleşme- di. Bu konulann arok tümfi- nün gfindemden çıkanlması için karariar almmasuun şart olduğunu düşünüyorum. Programda ufak da oisa reviz- yon şart" dedi. Ekonomik ve Sosyal Kon- sey'ı toplamayan hükümetin, emek kesımınm sorunlanna kulak tıkarken yalnızca işa- damlan ve finans sektörûnün sorunlan üzerinde durması dikkat çekiyor. Yumurta-tavuk sorunu Devlet Bakanı Önal. ekono- mide "vumurta-tavuk olayı'' gibi iç içe geçmiş sorunlarbu- lunduğunu belirtirken, "İstik- rar progranundan sapma söz konusu değU" derken Maliye Bakam Oral, "Zaman zaman revizyon yapılabilir ama şu an itibanyla böyle bir düşünce- mizyok" açıklamasını yaptı. Önal, programın yükünün eşit olarak paylaşılıp paylaşıl- madığı sorusu üzerine, "Enf- lasyonun dûşmesi, bizatihi ola- ya dengegetiriyor. Yeniden da- ğrtun, ancak3 yıl sonunda ola- cak" yanıtuu verdi. Kullanılmış araç piyasası geçen kasım ayından bu yana en kötü dönemini yaşıyor İMnciel otoda durgunluk Ekonomi Servisi - Otomotiv sektöründe ya- şanan durgunluk, ikinci el piyasasını da vur- du. Kullanılmış araç piyasası, 2000'in kasun ayından bu yana en kötü dönemini yaşıyor. îkinci el otomobil sektöründe, mali pi- yasalardaki krizle birlikte satışlann durma noktasına geldiği belirtildi. fltinci el otomobil sektöründe faali- yetgösteren Doğuş Oto Değerlendir- me'nin Satış Şefi Çetin Uskal, yeni araçta markalann uyguladıklan cazip kam- panyalann ve özellikle bayi bazındaki büyük indırimlerin ikinci el piyasasını olumsuz etki- lediğini vurgulayarak "Ddnci ete yöneKk kre- di olanaklannın kahnamasıda bu durgunluk- ta bir başka önemli unsuru oluşturdu" dedi. Istanbul'da faaliyet gösteren büyük oto ga- lerilerinden Üçler Otomotiv'in sahibi Erhan Üvez de "15 yddır bu işi yapryorum. Körfez krizini gördük, 94 krizmi gör- dük, tekledik, ama zor durumdan çık- mayı başardık. Fakat hiç bu kadar kö- tûsünü görmedik" dedi. Geçen yıl sonıma doğru başlayan kri- zin etkisiyle duran piyasadaki sıkıntınm had safhaya ulaştığını vurgulayan Üvez, "lş- ler çok kötü, bu işi yapan çok yer kapanacak, görüntü öyle" diye konuştu. ikinci ei MARKA Renault 9 Broadway Renault 19 Europa 1.6 TOFAŞ Şahın S TOFAŞ Doğan SLX LADA Samara HB HYUNDAİ Accent LS FordEscortCLX1.6 Ford Mondeo SKODAFeIliciaGLX ToyotaCorollaGLll.6 Opel Vectra GLS Volksvvagen Polo 1.6 Volksvvagen Golf otomobilflyatları(TL) MODEL 1994 1999 1998 1993 1998 1999 1995 2000 1998 19% 1996 1999 1999 ENDÜŞÜKFÎYAT 3.150.000.000 6.500.000.000 4.300.000.000 3.750.000.000 3.400.000.000 4.250.000.000 4.300.000.000 11.000.000.000 4.200.000.000 5.950.000.000 7.000.000.000 8.200.000.000 9.500.000.000 ENYtKSaCFtYÂT 3.250.000.000 6.900.000.000 4.500.000.000 3.800.000.000 3.70O.0O0.O0O 4.500.000.000 4.500.000.000 11.500.000.000 4.350.000.000 6.100.000.000 7.200.000.000 8.000.000.000 10.000.000.000 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Ne mi Oldu? Dün medya ve insan kirienmesine bir tepki, protes- to olarak hergün arkadaşlannı toplayıp ikitelli'den Ba- bıâli'ye, cemiyetin lokaline içmeye gelen bir güzel in- sanı, Islam Çupi'yi toprağa verdik. Onurlu duruşu, kimliği ile herkese şapka çıkarttıran Çupi, yarattığı sevgi çemberi ile mesleğin emektarlannı oiabilecek en geniş katılımla cenazesinde toplamıştı. Sabah ışine geldiğinde, gıriş karfr geçersiz kılındı- ğı için kapıdan içeriye alınmayan, onuru ile oynanan, işlerirti kaybetmiş arkadaşlanmızasöyleyeceksözü- müz yoktu. Basında binlerle sayılan işini kaybetmiş arkadaşlanmızın girebilecekleri iş bile düşlenemedi- ği için dağılmanın hüznü, mesleğin bir onurlu temsil- ctsinin cenazesinin bulunduğu avluda, daha da bir ağırlaşıyordu. Dünkü Sabah gazetesinin manşetinde son iki gün- de intihar edenler ile son birkaç ayda kepenk kapa- tanlar lıstesı venlerek "Ne oldu bize" diye bir soru yö- neltilmiş. El insaf. "Ne mi oldu?" önceden bilemediğimiz, öngörülmeyen bir durum mu var ki? IMF, Dünya Bankası'nın ekonomik istik- rar© adına dikte ettirdiklen reçeteleri, noktaa virgü- lü ile eksiksiz uyguluyoruz. O reçeteler zaten dün ga- zete manşetinde sürprizmtş gibi, ahla-vahla ifade edi- len sonuçlann hepsini öngörüyordu. Büyük ekono- mik öngörüleri, verilecek fetvalan olan yıldız yazar- lanmız ve ekonomistlerimiz de "acı reçete" diye di- ye zaten bu sonuçlan süslü, yumuşatılmış bir dille onaylıyorlardı. Dünyanın az uluslu tekellerinin çıkariannı kollamak, alacaklannı güvence altına almak üzere hazırlanmış reçetelerin temel felsefesınde yatınmlan durdurmak ve ekonomik küçülme temel kural olduğuna göre, sonuçta elbette iflaslar peş peşe gelecek, kân tek ba- şına alan işletmeler bedel ödemeye yanaşmadığın- da da öncelikle işçiler, kitleler halinde sokağa atıla- caklardı. Eski cumhurbaşkanımızın, parti başkanlanmızın "işte bûyük yabancı sermaye geliyor" diye reklam- laria açtıklan Ege kıyımızdaki ünlü otomobil fabrika- sı, ülkemızde üretim yapmış göründüğü 8-10 yıl için- de parmakla sayılacak kadar araba üretmiş, fabrika- sı aracılığı ile dışanda üretılmış arabalan satmış. Tür- kiye, sanayıleştığını sanırken eskısınden çok daha açık pazar olmuş... Kım sorguluyor ki? Türkiye patent, bilgi aktanmı ile de olsa, montaj da sayılsa bu ülkede tüketilen ilacın büyük ağırlıkla üre- tildiği ülke konumundan, yüzde 80'e yaklaşan bir oranda doğrudan yabancı, hazır ilaç ve de elbette çok pahalıya ıthal eden konuma gelmış. Hem bu sanayi- de çalışan işçisi işsiz kaimış hem de yoksul halkı it- hal ilacı alamaz, hastalığını iyleştiremez duruma düş- müş.. Ekonomiyi düze çıkarma, borsayı yükseltme adı- na medyamız, hele de yıldızlannın tepinerek savun- duklan özelleştirmelerte, yıllann kamu bırikimının, sa- nayi işletmelennın kapısına mühür vurulmuş. Sade- ce özelteştırme yağması değil, sanayiin işinin bitiril- mesi olgusu yaşanmış.. Türkiye, her koşulda halkının karnını doyurabilecek tanm potansiyeline sahipken daha 1970'li yıllarda fazfa üretimin, stoklann sorunlannı yaşarken tanmda halkını doyuramayan, rthale bağımlı ülke konumuna düşürülmüş. Aklını başına devşırecek, yentden hal- kını doyurabilmenin koşullannı yaratabılecekken IMF reçetesınde tanm desteklemesı yasaklanıyor. Med- ya ve yıldızlan da bu yasaklamaya alkış tutuyorlar. "özelleştırme de özelleştirme" diye tepiniyorlar... Sonra da "Ne oldu bize" diye soru sormanın âle- mi ne? Öngörülen istikrar programlan zaten bütün bunlann aynen böyle olmasını öngörüyor. Öngörülen- ler sürpnzsiz, eksiksiz sonuçlannı bir bir veriyor.. Türkiye'nin her yerinde, sanayiin her alanında iş- letmeter kapanıyor, kapanmayanlar da küçülüyor. On- binlerce işçi birden ışten atılıyor. Elbette yan sanayi, küçük işletmeler peş peşe ıflas ediyor. İflaslar en çok esnafı vuruyor. Kepenkler peş peşe kapanıyor. Yılla- nn birikimleri buhar olup uçuyor. Benim aklımın ermedığı, aklı başında görünen araş- tırmalan ile ün salmış ışveren örgütiennın, ekonomi- yi düze çıkarma adına yatınmlardan vazgeçılmesini öngören, Türkiye'de sanayileşmeyi gerileten, Türki- ye'yi dünya tekellerinin stoklannın pazan haline get- ren, üstelik bunu en gelişmiş sanayi alanlanmızdan tanma kadar her alana sıçratan reçetelere önce alkış tutup sonra da "batıyonız" diye feryat etmelen. Birkaç bilim insanı, bir avuç aydın, bunlan anlatmak için çırpındılar. Ama onlar çağdışı dinozorlar olarak yargılandılar. Seslerini topluma ulaştırmalan, toplumu yeterince uyarmalan hep engellendi. Bize ne mi oldu? Sızlenn istediğı, alkışladığı reçe- teler eksiksiz uygulamaya konulup gereğı sonuçlar ortaya çıkmaya başladı. Üstelik yıne uzmanlann kibarca attını çizdikleri gi- bi, ekonomik ıstıkrara kavuşmada daha işın başında- yız. Acı reçetenın ortasında, siyasal, onlann deyımle- ri ile "popülist", Türkçesi nüfus çoğunluğunun çıkar- lannı kdlayan yaklaşımlar içine düşersek, reçetenin acı sonuçlanndan dönmeye kalkışırsak, her şey es- kisinden bin beter olacak(0. Onca özveri, onca bedel boşa çtkacak. Çalışanlar işlerini kaybettikleri, yoksul kitteler daha fazla yoksullaştıklan ile kalacaklar. Her şey sil baştan... sukransoner@ yahoo.com Maliye Bakanı Sümer Oral Kamu afla borç ödemiyor ANKARA(Cumhu- riyet Bûrosu) - Maliye Bakanı Sümer Oral, tebliğle getirilen vergi affinın tt af obnadjönı" savunarak borç ve ge- cikme faizleri üzerin- de en ufak bir indirim olmadığmı belirtti. Maliye Bakanı Oral, dün düzenlediği basın toplantısıyla vergi af- fını savundu. Oral, af kapsamındaki borcun 2 katrilyon 380 trilyon lirasının özel kesime, 400 trilyon lirasınm belediyelere, kalanının da iktisadi devlet te- şekkülleri ve bağlı ku- ruluşlanna ait olduğu- nu açıkladı. Bakan Oral, bu uygulamadan 153 bın yükümlünün 4.9 katrilyon liralık borçlan için yararlana- bileceğini bildirirken gelir beklentilerine ilişkin rakam vermedi. EVIF'ye verilen söz IMF'ye sunulan ni- yet mektubunda vergi afrına kesinlüde gidil- meyeceği taahhüt edil- mesine karşın Maliye Bakam Oral, getirilen uygulamanın 3 yıllık programla kesinlüde tutarlı olduğunu sa- vundu. Oral, dili sürçe- rek "Bu af, bu uygula- ma kesinlikle bir af de- ğadir''dedi.