18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 ŞUBAT 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET Stt 28 ŞUBAT SURECİ Türkiye 'nin önceliği MGK kararlarıyla birlikte irücayla mücadele oldu Kamnlığakarşı savaş Cumhıiriyet ÖYSDENEMESINAV1 ,^»__ ,fc3fca ıhüragÜHta\^i\e trun'ta fmJfe>m uirihnr şolıt .i!>,iy;wHİa' İ Mİ\er>iU> <ltM»<leı»ıokrre4HyiUt!« *•' Saddarrûum ,,,, yeni silahlar 28 Şubat 1997 de yapılan MGK toplanüsı kararlan gazete mizde böyle yer almışO. 28 Şubat sürecini daha sonra araştıran emekli General Nevzat Bölügiray, dönemin Genelkurmay Başkanı OrgeneraJ İsnıail Hakkı Karadayi'nın 'Nizamiye- den döndük' sözleriyle durumun ciddiyetini vurguladı. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Türkiye Cumhuriyetı tanhin- de, Demokrat Partı iktidan ile ya- şanan "kısmi karşıdevrim^ın ar- dından rejıme yönelık ırticaı tehdi- de karşı ilk planlı karşı koyuş 4. yı- lına girdi. DYP ile iktidan paylaşan RP"nın uygulamalan ve yöneticile- rinin açıklamalan üzenne Millı Güvenlik Kunılu (MGK) ırtıca teh- didine "yapûnm" uyansıyla yanıi verdi. Dönemin Başbakanı Nec- mettin Erbakan ın tarikat şeyhle- rine Başbakanhk Konutu'nda ıftar yemeği vennesi ve RP'li Sincan Beledıyesi'nce düzenlenen "Ku- düs GecesTnde şenat göstensı ya- pılması 28 Şubat sürecinin tetikle- yicisi oldu. 28 Şubat 1997 tarihin- den sonra başlayan sürecin ilerle- yen dönemlerinde RP kapatıldı, ce- şitli tarikat şeyhlen "gönüDü sürgü- ne" yurtdışına gitti. Fetfanliah Gü- lenAmerika'dayaşıyor. Nakşiben- dilenn lıderi MahmudEsadCoşan Avustralya'da öldü ANAYOL hükümeti RP iktidanyla ülkenın laık yapı sını değıştırnıeyi amaçlayan hare ketlere karşı Milli Askeri Savunma Konsepti'nde (MASK.) irticanın tehdit unsurlannda bınnci sıraya yerleştirilmesiyle başlatılan süreı; 4. yıluıı doldurdu. 1995 secimlenn- de RP'nin bınncı partı olması. hü- kümet arayışlannı ılk önce merkez sağdakı ANAP ve DYP üzennde yoğunlaşürdı. Dışandan destekli ANAYOL hükümeti. ortaklar ara- Şubat 1997 tarihinden sonra başlayan sürecin ilerleyen dönemlerinde RP kapatıldı, çeşitli tarikat şeyhleri 'gönüllü sürgüne' yurtdışına gitti. Fethullah Gülen Amerika'da yaşıyor, Nakşibendilerin lideri Mahmud Esad Coşan Avustralya'da öldü. sındaki çelişkiler ve RP muhalefe- tı nedenıyle uzun sûreli olmadı. Daha sonra DYP'nin RP ile an- laşması üzerine Türkiye Cumhuri- yeti tarihinde en üst düzey irticai yapılanmanın başlangıcı olan RE- FAHYOL kuruldu. Necmettin Er- bakan, başbakan olmasının ardın- dan düzenJediği ilk toplantıyı bes- meleye açarken daha sonraki uygu- lamalan ülkenın temel ekseninin tam tersıne gelıştı. Susuriuk kazası Hükümetın kuruluşuyla Susur- iuk kazası ve üzerinde yoğunlaşan tartışmalar da aynı döneme denk geldı. Erbakan, uygulamalanyla Türkıye'nın Bau uygarhğına açılan yönünü tersıne çevıreceği mesajı- nı verdi. Erbakan ilk yurtdışı gezi- lennı lran. Libya, Sudan gibi ülke- lere yaptı. Erbakan'ın Libya gezi- si sırasında Muammer Kadda- fi'nin Türkiye içın kullandığı söz- ler kamuoyunda büyük tepki uyan- dırdı. Zıyaretlerle yetınmeyen Er- bakan, sadece Müslüman ülkelen bünyesuıde banndıran, D-8 adıyla alternatif bır yapılanma kurmayı denedi. Erbakan'ın Başbakanhk Konu- tu'nda tarikat şeyhlerine iftar ye- meği vennesi de kamuoyundan bü- yük tepki aldı. "İdami kpgmm b- dertiğT mesajı vermek amacıyla verilen yemeğe Fethullah Gülen ile geçen ocak ayında u göaöllü sür- günde" bulunduğu Avustralya'da ölen Nakşibendi şeyhi Mahmud E- sad Coşankaölmadı. Devrimyasa- lanyla yasaklanan tarikatlara yö- nelık bu davet, Erbakan'ın cumhu- nyet karşıtı tutumunu sergıledı. Kudüsoecesi REFAHYOL iktidannda rejim karşıtı faaliyetler Erbakan ile sınır- h kalmadı. RP'h Sincan Beledıye- si'nce düzenlenen ve lran Büyü- kelçisi Muhammed Rtza Baghe- ri'nin de katıldığı -Kudüs GecesT şeriatçı gösteriye dönüştü. RP'li Belediye Başkanı Bekr Y*te'ın "laiklere şeriat şınnga edüeceğp' yönündeki sözleri büyük tepki çek- ti. Bu eylemin ardmdanTürk Silah- h Kuvvetleri (TSK) tarihi uyanla- nndan birinı gerçekleştvrdı. Tama- men subay ve astsubaylann göze- timinde Etimesgut Zırhlı Tüme- ni'ne bağlı tanklar Sincan sokakla- MGK'nin aldığı 18 maddelik karar yaptınm niteliği taşıyordu Dönemin Genelkurmay Başkanı tsmail Hakkı Karadayı, Başbakan Necmettin Erbakan'ı selamrryor. Ancak bu ikilinin arası hiçbir zaman düzebnedL TurkSilah.li KuvvetJeri Refah Partisi'ne olan tepkisini çeşitli zeminlerde dile getirildi. eıiatnı önü kesfldiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mil- li Güvenlik Kunılu'nun (MGK) 28 Şubat 1997"de yaptığı toplantıda alınan 18 mad- delik kararlar, Türkiye"de şeriatçı bir dev- let kurmayı hedefleyen irtica odaklannın önünün kesilmesi konusunda önemli bir aşama kat edilmesini sağladı. MGK'nin hükümete "yaptHTm" uyansı ve kararhlık- la bıldirdiği 18 maddelik "irticaya karşı" önlemler paketinde, din sömürücülerinin devleti egemenlik altına almaya çalıştığı vurgulanıyordu. Kararlar ve gerekçeleri ana hatlanyla şöyleydi: DiflCİ atamfar: Dinci akımlar ve din sömünicüleri, devlet yönetimini demokra- tik ve laik cumhuriyetimizi, hatkınuzı, maddi ve manevı baskı altına alma çaba- sında görülmektedir. Atatârk iike ve inkı- laplan unutturularak milli devletimizin te- melleri. siyasal tslam anlayışı ile yenidea şekillendirilmek istenmektedir. Laikliğin yasalada uygulama alanına sokulmasım sağlamak için, Türk Ceza Yasası'nın 312. maddesinde bu yönde eylemsel niteUkh suçlann ve Terörie Mücadele Yasası'nın 8. maddesinde de propaganda nitehkli suç- lann yeniden düzenlenmesi gerekmekte- dır. Dini inançlara göre, yaşam tarzını sür- dürmek ve kişılerin istedikleri hukuku seç- me haklan gıbi söylem ve iddıalann, pro- paganda olarak değerlendirilmesine ihşkın düzerüeme, Terörie Mücadele Yasası'nda yapılmaJıdır. "Devletra, ûlkesi ve mâktfy- k bötünmez bütünKiğâ'' ifadeleri sadece etnik bölücülük olarak algılanmamah, her türrü bölücülük bu arada dini bölücülük olarak da yorumlanmahdır. Tarlkİt OkUllari: Tankat baglantı- h özel yurt vakıf ve okullar, devletin yet- kili organlannca denetım altına alınarak Tevhidi Tednsat Kanunu gereği Mılb Eği- tim Bakanlığı'na (MEB) devredümelidir. 8 yilltk eğltlm: Genç nesıllenn di- M GK'nin hükümete 'yaptınm' uyansı ve kararlılıkla bıldirdiği 18 maddelik 'irticaya karşı' önlemler paketinde, din sömürücülerinin devleti egemenlik altına almaya çalıştığı vurgulanıyordu. Kararlarda tarikat bağlantılı okullara dikkat çekilerek "Bu okullar yetkili organlannca Milli Eğitim Bakanlığı'na devredilmelidir" denildi. mağlannın öncelikle cumhuriyet, Atatürk, vatanve milletsevgisi, Türk milletini çağ- daş uygarlık düzeyine çıkarma ülkü ve amacı doğrultusunda bilinçlendınlmesi ve çeşitli mıhraklann etkisinden korunması bakımından 8 yıllık kesintısiz eğitim bü- tün yurtta uygulanmaya konulmalı. Kuran kurslan MEB'e bağlanmalıdır. İmatn-hatip okullan-. Cumhun- yet rejimine ve Atatürk ilke ve inkılapla- nna sadık aydın din adamlan yetıştımıek- le yükümlü milli eğitim kuruluşlanmız Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun özüne uy- gun ihtiyaç düzeyinde tutubnahdır. ŞerİatÇI teSİSİer: Yurdun çeşitli yerlerinde yapüan dini tesisler belli çevre- lere mesaj vermek amacıyla gündemde tu- tularak sıyası ısösmar konusu yapdmama- lı, bu tesislere ihtiyaç olup olrnadıgı Diya- net îşleri BaşkanhğYnca incelenerek, ma- halli yönetimlerve ilgili makamlararasın- dakoordine edilerek gerçekleştirilmelidir. Tarlkatlar sondürülmeli: var- Iıklan 677 sayılı yasa ile men edilen tari- katlann ve bu yasada belirtilen tüm unsur- lann faaliyetlerine son verilmeli, demok- rarik, siyasi ve sosyal hukuk düzeninin ze- delenmesi önlenmebdir. Bu konuda Baş- bakanlık, Diyanet'ten sorumlu Devlet Ba- kanlığı, Adalet Bakanlığı, Içişleri Bakan- hğı ve Diyanet Îşleri Başkanhğı sorumlu- dur. TCY'nin 312. maddesirün işletüme- si konusunda savcüar uyanlmahdır. • Diyanet Îşleri Başkanhğı taraftndan bu konuda okutulan hutbeler, lslam dinin- de tankatlann yeri olmadığı şeklinde be- lırlı penyotlarla devam etmelidir. ihdas edılecek televizyon kanalından gerçek ls- lam halka anlatıbnalı, şeriatçı kanallann yanıltıcı etkisı önlenmelidir. • Illerde valiler, cumhuriyet saycılany- la işbirhği yaparak tankatlann söndürül- mesi için tüm önlemleri alıp uygulamaya koymalıdırlar. Alınan sonuçlan, 3'eraylık penyotlarla bakanlığa rapor etmelidirler. TSK'den atilan şeriatçı subay- lar: İrticai faalıyetleri nedeniyle Türk Si- lahlı Kuvvetleri (TSK) ile üişkıleri kesilen personel konusu istismar edilerek TSK"yi dine karşıymış gibı göstermeye çalışma- lan, medya mensuplannın TSK ve men- suplan aleyhindeki yaymlan kontrol altı- na ahnmahdır. ŞeriatÇI kadrolaşma: Başbakan- hk tarafmdan. Atatürk'e ve Atatürkçülü- ğe düşman ve irtica yanlısı kişilerinbakan- lık, kurum ve kuruhışlarda istihdam edil- memesi, varsa söz konusu personelin is- tihdamma son verihııesine ilişkin genelge yayımlanmalıdrr. lran Örneğl: LTkemizi çağdışı bir re- jımden ve drn ıstismannın sebep olabile- ceğı muhtemel bir çatışmadan korumak için, lran lslam Cumhuriyeti'nin ülkemiz- deki rejim aleyhtan faaüyet, tutum ve dav- ramşlanna mani olunmah, bu maksatla Iran'a karşı yıkıcı ve zararlı faaliyetleri önleyecek tedbirler paketı hazırlanıp yü- rüriüğe konmalıdır. Bu konuda Dışişleri Bakanlığı koordinatör, Genelkurmay Baş- kanlığı.îçışleri Bakanlığı ve MTT Müste- şarlığı sorumludur. Mezhep farkJlllMan: Dinci kesi- min mezhep aynhklannı körüklemek su- retiyle nulletımizın düşmanca kamplara aynlmasına yol açacak çok tehlıkeli faali- yetler yasal ve idari yollarla mutlaka ön- lenmeh'dir. Konudan Basbakanlık, Diya- net, Adalet ve Içişleri bakanlıklan ik Di- yanet Îşleri Başkanhğı sorumludur. Sartk Ve CÜppe: Kıyafetle ilgih ka- nuna aykın olarak ortaya çıkan ve Türki- ye'yi çağdışı bır görünüme yönehecek uy- gulamalara mani olunmah, bu konudaki kanun ve Anayasa Mahkemesi kararlan fâviz verihneden özeüikle kamukurum ve kuruluşlannda titizlikle uygulanmahdır. Kurbail derileri: Kurban derilen- nin, mali kaynak sağlamayı amaçlayan ve denetımden uzak rejim aleyhtan örgüt ve kuruluşlar tarafından toplanmasına mani olunmah. kanunla verikniş yetkı dışında kurban derisi toplattrnbnamahdır. 6 ayhk bir cahşma süresı öngörüldü. Uniformalı koruma: özel uni- forma giydirilmiş korumalar ve buna ne- den olan sorumlular hakkında yasal iş- lemler ıvedılıkle sonuçlandınlmalı ve öngörülmemış bütün özel korumalar kal- dınJmalıdır. MİHet-Üminet: Ülke sorunlannın çözümünü millet kavramı bazmdaele ala- rak sonuçlandırmayı amaçlayan ve böhl- cü terör örgütüne de aynı bazda yaklaşa- rakonlan cesaretlendirici girişimler, yasal ve idari yollardan önlenmelidir. Atatürk'e saldin: Büyük kurtancı Atatürk'e karşı yapüan saygısızhklar ve Atatürk aleyhine işlenen suçlar hakkmda- ki 5816 sayılı kanunun istismar editavesi- ne fırsat verilmemelıdir. nnda yürüdü. Dönemin Genelkur- may 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir, REFAHYOL'un bakanı Ab- duHah Göl ile birlikte gıttığı ABD'de tanklann yürümesinı "De- ntokraâye babns a\an \apük" di- ye değerlendirdi. TSK'nin baskısı üzerine, Kudüs Gecesi'nde şeriat- çı çağn yapan Bagheri, ülkesıne gitmek zorunda bırakıldı. Toplumsal eylem Rejime karşı tehdit ve çeteleri protestoya yönehk olarak ilk kez "Yiırttaş Gfa^mi" adı altında srvil eylem başlatıldı. Yurttaş Girişi- mi'nin "SûrekM Aydmhk İçin Bir Dakika Karanhk'" kampanyası başlatması üzerine tüm ülkede sa- at 21.00'de lambalar birer dakika- lığma söndürüldü Dönemin Ada- let Bakanı, siyasi yasaklı Şevket Kazan, eylemı Alevi yurttaşlara da hakaretederek "MıımsöndûO\THI- ytMtar" diye nitelendırdi. Hükümet uygulamalanna karşı meslek ör- gütleri ve sendikalar bir araya ge- lerek 5'h grup oluşturdu. Türk-lş, DlSK, TUSİAD, TESK ve TO- BB'nin oluşturduğu yapı, ıktıdann tutumunu her zeminde eleştırdi. TBMM kllrttendi Toplumsaltepkinin oluşmasının ardından TBMM kilitlendi, hiçbir çalışma üretemedi. Hükümetın DYP kanadında başlayan ıstıfalar iktidan iyice köşeye sıkıştırdı ve daha sonra kurulacak ANASOL- D hükümeti için bir yapı oluşturul- du. Yaşanan sıkınrılar üzerine dö- nemin Cumhurbaşkanı Söieyman Demird, Erbakan'a toplam 64 mektup yazdı. Demirel. yakın çev- resine "65 bin camisi.80 bin imamı ile Müdâmanhğm tüm kuralbn- nm istenüdiği gibi yerine getiridiği bir ûikede sen hâlâ neyi zorluyor- »m? Bundanberkes zarargörür,>- ma en ba^U RP zararta çıkar" gö- rüşünü dile getirdı. TStCnlntepkM * * • • TSK'nin RP'ye karşı tepkisi de çeşitli zeminlerde dile getirildi. Ha- len Jandarma Genel Komutanlığı Harekât Daıre Başkanlığı görevini yapan Tümgeneral Osman Özfoek, Erzurum'dan Erbakan'a sert eleşti- riler yöneltti. Ozbek, Erbakan'a Libya'da "çöl çadmnda dmlediği azar" nedeniyle sert çıktı. Genel- kurmay değiştırilen MASK doğ- rultusunda Millı Güvenlik Savun- ma Belgesi'ni (MGSB) değiştire- rek burada da irtica tehdidine dik- kat çekti. Yine Genelkurmay'da ir- ticai faaliyetleri izlemek ve Batı Harekât Konseptı'nı uygulamak üzere Batı Çalışma Grubu (BÇG) oluşturuldu. REFAHYOL'un anfan- dan bu görevi, Basbakanlık'ta oluş- tunılan Basbakanlık Takip Kunılu devraldL . •« • Bir losım medya ; Hükümetin üzenndekı bu baskı- yı Erbakan, "fesaflar" diye nitelen- dirdi. Yaptığı yayınlar nedeniyle medya da Erbakan'dan nasibini "bir kısım medyanın uydurması'' diye aldı. Erbakan, kendisine yö- neltüen eleştirileri şöyle değerlen- dirdi: "FaşistlaikJei--. "parazider", "fosBkr", -Türkiyede faşist laik düzenvar", "Otunın oturduğunuz yerde", "rahat batmasm". Gergin bir ortamda başlayan 28 Şubat 1997 MGK toplanüsı 9.5 sa- at sürdü. MTT, emniyet, TSK ve di- ğer istihbarat birimlerinin haznia- dığı irtica raponı toplantıda anlaöl- dı Toplantı sonunda "yapbrmı'' koşullu 18 karar Erbakan, Çüer ve tüm üyeler tarafından imzalandı. Yılmaz hükümet kuruyor Tansu Çiller, "ordumın kendisi- ni sevdiği" iddiasıyla başbakanhk sırasırun kendisine geldiğini belır- terek bu görevi istedı. Uzun süre direnen Erbakan'ın, istifasını Köşk'e sunmasrnın ardından De- mirel, yeni hükümeti kurma göre- vini ANAP lıden Mesut Yıbnaz'a verdi. Yılmaz, DYP'den aynlanla- nn oluşturduğu DTP ve DSP ile birlikte hükümet kurdu. 28 Şubat sürecini daha sonra araştıran emekli General Nevzat BöMgiray, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Ismafl Hakkı Karadayı'nın "Nizamiyeden dön- dük" sözleriyle durumun ciddiye- tini vurguladı. ANAP lideri Yıl- maz, "Hükümeti kurmaktan baş- ka çaremiz yvkhL Rejimi kurtar- dık" değerlendirmesini yaptı. ANAP'lı Agâh Okta> Gûner de "REFAHTOL yıkdmasaydı ertesi sabah hepimizi topbyacaklardL Hükümet kurmakla ihtaafi öok- (fik" görüşünü dile getirdı. DUZYAZI ORHAN BtRGİT Önümüzü Göpebilmek İçin.. Dünya Bankası Türkiye Direktörü Chhibber, ekonomimizin durumu için kötümser değil. Belli ki, bir ölçüde diplomatik konumunun cia verdiği ihtiyatlılıkla, bazı düzelmelerin görüldügıü gibi yan müjde sayılacak konuşmasında, geçirilen kriz için "Ama " demiş, "maliyetin ne olacağı ve pi- yasalann nasıl tepki vereceğini şimdiden mgör- mekgüç. Bayram sonrasındayaşanacakgelşme- leri birlikte göreceğiz." Iki gün sonra uzun bir tatile gireceğiz. Bır şko- lik olarak açık yüreklilikle itiraf etmeliyim ki, hemen hemen ilk kez böylesine uzun birtatili iple çeken- lerin başında geliyorum. Gerçi IMF ile yapılacak yeni ekonomi prograrnı için bayram izinleri kaldınlan Hazine bürokratJan gi- bi, bu bayramda da Türkiye Gazeteciler Cemiye- ti'nin gazetesi çıkmazsa bizlere yine tatil yok. A- ma olsun, bankalar yarı açık sayılacak, borsa ta- tilde olacak, en azından Tahtakale çalışmayacak ve hepsinden çok daha önemli olanı dövizh yeni konumundan etkilenmesi kaçınılmaz olan akar- yakıt fiyatlan, resmen açıklandığı gibi yurttaşlann bayram dönüşünü bekleyecek. Bayram sonrasında ise akaryakıti gösterge ola- rak alan tüm temel maddelerdeki artışla birlikte, Chhibber'in de dediği gibi "yaşanacak gelişmele- ri birlikte göreceğiz." Daha dogrusu bizler yaşayacağız; Dünya Ban- kası, IMF izleyecek. Izleyicilerin önemli bir bölümü, bizim için içten- likle umut taşıyor. Mesela Renault'nun başkanı Schwertzer, bu umudunu uzun vadeye yayarak geleceğimizi pariak gördüğünü söyleyenlerden. Keza Ingiltere Büyükelçisi Logan da, aşın dip- lomatik nezaket gösterme endişesinde değilse, kötümser olmamamızı, tıpkı 1994 krizi gibi bugün- kü bunalımı da atlatabileceğimizi düşünüyor. Dış dopinglere ne gerek var? Bizim gibi, görmüş geçirmiş bir toplumun bugünkü sıkıntılardan kur- tulabilmesi için yeterti iç dınamiğe sahip olduğu- nu bilmiyor muyuz? ÖnerrHi olan, o dinamiği ye- rinde kullanabilmek için toplumsal kararlılığa sa- hip olmak değil midir? Öyle bir karariılıkta başı si- yasal iktidarçekecek ve ısraria tekrariadığım gibi, toplumu arkasına almanın pragmatik yollannı ser- gileyecektir. Bu sergileme, yeni programın hazırlanması sı- rasında sivil inisiyatif kumluşlannın ellerini taşın al- tına sokmaktan geçer. Yani kamu emekçileri dediğimiz memuriar, uzun süreden beri haklı olarak peşinden koştuklan grev- li toplusözleşmeli sendika haklannı tanıyacak ana- yasa değişikliğinin gerçekleştiğini görmeli, ama mesela iki yıl için bu hakkın uygulanmasının askı- ya alınmasına da razı olmalıdıriar. Yine kamuda ve özel sektörde çalışanlann ka- çak işçi sorununu kaynağından çözecek değişik- likler parlamentoda yasalaştırılmahdır. Esnaflar için kurukJugu, kâğıt üzerinde yazılı olan Halk Bankası, dünkü gazetelerde yer aldığı gibi, yıllardan beri ona buna peşkeş çektiği trilyonlar- ca lira kredi alacaklannı tahsil edeceğim diye, yüz- de 1000 faiz bindirme gibi bır sistemle belini doğ- rultacağını sanıyorsa, en azından bu düzenleme- yi yaparken küçük ve orta boy esnafın borçlann- da çok daha insaflı hareket edecek bir toplumsal mantğa sahip olduğunu göstermelidir. ••• Böylesine kritik bir dönemde, özellikle DYP söz- cüleri, söylemlerinde kullandıklan dilin halkın be- ğenisini kazandığını sanıyorlarsa büyük biryanıl- gı içindedirier. Muhalefet denetleme görevini so- nuna kadar, hatta belki de bir hafta öncesine gö- re çok daha özente kullanmalidır. Ama bunu yapacağım derken şeamet tellallığı- na soyunmak, ağızlardan çıkan sözlerin sahipliği- ni daha sonra utanarak üstlenmek zorunda kal- mak, kazanç yerine kayıp verir. Halkın politik kavgalar karşısındaki duyarlığının en yeni ve somut örneği, geçen hafta Çankaya do- ruğunda yaşananlar değil miydi? Yangına körükle giden bir muhalefet, Devlet Bahçeli'nin dün MHP grubunda söylediği gibi, "kriz çığırtkanlığı ile" Allah korusun, "çöküşe ze- min hazırtamaya kalkışırsa" o zemınin ne kadar al- tında kalacağını hesap etmeyecek kadar akıl fu- karalanndan mı oluşmaktadır? Faks: 0212-6770762 E-mail:obirgit(g e-kolay net. BAŞSAĞLIGI Çok değerti hocamız ve meslektaşımız Arkeolog Prof. Dr. JALE İNAN'.n26.02.2001 tarihinde vefat etmiş olduğunu öğrenmiş bulunmaktayız. Üzüntümüz sonsuzdur. Ailesine, arkeoloji camiasına ve tüm meslektaşlarımıza baş sağltğı dileriz. İSTANBUL ARKEOLOJİ MÜZELERİ MÜDÜRLÜĞÜ Türkiye Bilimler Akademisi Şeref Üyesi Prof- Dr. JALE İNAN'III vefatını büyük bir üzüntü ile öğrendik. Ailesine, yakınlarına ve bilim camiasına başsağlığı dileriz. TÜRKİYE BİLİMLER AKADEMİSİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle