Katalog

12 ŞUBAT 2001 PA2ARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER yanşoİstanbul Haber Servisi - Türkiye Barmenler Derneği, 'Campari Barmenler Kokteyl Yanşması' düzenledi. Swissotel'de Campari'nin sponsorluğunda düzenlenen yanşmaya çok sayıda barmen İcatıldı. Yanşmada, aromatik jürideki ûnlü uzmanlar, yılın "Campari Kokteyli"ni seçtiler. Barmenler de yanşmada sergiledıkleri özel şovlanyla beğeni topladılar. Köprüyerine araba vapupu • İstanbul Haber Servisi - Türkiye Denizcılik lşletmeleri AŞ (TDİ) Genel Müdür Yardımcısı Muzaffer Sebah, yurttaşlan onanm çalışması süren Fatih Sultan Mehmet Köprûsü yerine arabalı vapurlan kullanmaya çağırdı. Sebah, Fatüı Sultan Mehmet Köprüsü'ndeki onanm çalışması nedeniyle oluşan trafik sıkışıklığının, Sirkeci- Harem arasındaki arabalı vapurlann kullanılmasıyla azalabileceğini söyledi. Termik santralın baca antma tesisi 23 gündür çalıştınlamıyor Yatağan ldrlîliğe tesliııı ÖZCANÖZGÜR MUĞLA- "Deneme" adı al- tında 18 Ocak'ta devreye alınıp bir gûn sonra anzalanan Yata- ğan Termik Santrah'nın antma tesisi 23 gündür çalıştınlamı- yor Tes-Iş Sendikası Yatağan Şube Başkaru EroJ Soğancı, sıs- temin çahşmasuım mucıze ola- cağım belirterek "Yoisuzhığun bulaşbğı hangi iş düzgün çahşı- yor ld" diye sordu. • Tes-lş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Soğancı, sistemin çalışmasının mucize olacağını belirterek 'Yolsuzluk bulaşan hangi iş doğru çahşıyor ki' diye sordu. Yatağan Termik Santrah'nın baca gazı antma tesisi, yükleni- ci konsorsiyumun ortaİdan Al- man Bishoflfve Türk Güriş fir- malan arasmda çıkan parasal sorunlar nedeniyle bir yıl ge- cikmeyle tamamlandı, ancak çalıştınlamadı. 2000 yılının son aylannda he- men hergün yaşanan inversiyon olaylan Yatağanlılann sokağa dökülmesine neden olunca, Enerji Bakanlığı konsorsiyumu sıkıştu-dı. O günlerde, Alman Bishoffile Güriş firmalan ara- sında, "Güriş'in maliyetleri yöksek çıkardığr gerekçesiyJe sorunlar yaşandığı belirlendi. Çocuklar buruk ayıildı Hava KuvveÖeri Komutanhğı'nca, bir hafta süresince konuk edOen Güneydoğnlu 36 Uköğretim okulu öğrencisi, îstanbol'dan güzel anılarla ve gözyaşlanyia aynkh. Diyarbalar, Mardin, Batman ve Muş'tan gefenl4'ükız36 öğrendyi, Yeşüköy Askeri HavaalanTndan, Genelkurmay Başkanbğı Plan Prensipter Başkanı Korgeneral Reşat Turgut ve Hava Harp Oioılu Komutanı Tümgeneral Biigjn Balanlı uğuriadı. Askeriuçağa bindirilen öğrencikrden bazılan, komutanJarla vedaJaşırken gözyasjannı tutamadL (Fotoğraf: AA) Alman Bishoff'un Güriş'ten 20 milyon dolar istediği. Güriş'in "Parayıödersemzararederim" diyerek parayı ödememesi ne- deniyle de sistemin devreye gir- mesinin geciktiği öğrenildi. Bir günlük antma "Beyaz Enerji" Operasyo- nunun başladığı günlerde, top- lumsal baskıyla Enerji Bakan- lığı'nın konsorsiyumu sıkıştır- ması sonucu desülfurizasyon tesislerinin birinci ünitesi ge- çen ay çalıştınldı. Tesis bir gün sonra rulman kınlması sonucu devre dışı kaldı. Almanya'dan yapımcı fîrma tarafindan gön- derilmesi gereken parça gelme- di. Bunun üzerine Istanbul'da bulunan parça sisteme takıldı. Bu kez de sistem çalışınca sant- ralın üç ünitesinden birinde ka- zan patlaması meydana geldi. Sistem yeniden anzalanırken enerji üretim ünitelerinden biri de devre dışı kalmış oldu. 'Çahşması mucize olur' Geçen hafta patlayan kazan onanlıp devreye sokulurken ikinci ünitesi 18 Şubat, üçüncü ünitesi 18 Mart'ta devreye so- kulacağı açıklanan desülfuri- zasyon tesisindeki anza gideri- lemedi. Santral yetkilileri, desülfuri- zasyonda yaşanan anza konu- sunda açıklama yapmaktan ka- çuurken Tes-Iş Sendikası Yata- ğan Şube Başkanı Erol Soğan- cı şunlan söyledi: "Bu işin böy- leoiacağıbaştaııbeDiydLBirke- re kurulan sistemin teknolojisi oldukça eskL Montaj düzgün yapıtanadL Adeta Güriş bu işi tek başuıa yapar hale geldi Ka- ranlıkişlerenerji işkolunun ber yerinde var. Yoisuzluğun bulaş- üğı işlerden hayırbekleyemezsi- niz. Ben bu sistemin çaüşünla- mayacağını, çakştmlsa da so- runlann devam edecegjni iddia edjyorum. Bu sistem çaiışırss mucize ûlur." ., • • , AYDINLANMA EMRE KONGAR Eraıeni Sorunu İçin Kısa Bir Tarih Çözümlemesi Türkiye'de "SiyasalIslam" gündemi befiriemeye başladığından beri "tarih- çigeçinenlerin'önevnli bir bölümü sah- te ya da yanlış bilgi ve yorumlarla Ata- türk'e saldırmak ya da Osmanlı'yı ger- çeklerden kopuk biçimde yüceltmek gibi saçma ve yanlış işlerle meşgul ol- duklanndan, "Ermeni Sorunu" gibi bir konu ne yazık ki sahipsiz kaldı. Bütün dünyada ortaya çıkan "Er- meni soykınmı iddialanna" karşı tek yapabildiğimiz, haber bültenlerimiz- de, "Ermeni soykınmı iddialan" tom- iamasının başına "sözde" kelimesini ektemek oldu. Bir de parlamentosundan yasa çıka- rarak tarihi yorumlamak hem de yanlış yorumlamak gibi bir "totaliter rejim" uygulamasının utancını tarih önünde yuklenen Fransa'ya karşı "ekonomik, kûltûrel ve siyasal boykot" haykınşlan duyuluyor etrafta. Başka bir hareket yok. Şimdi, Ermeni sorunu ile ilgili olarak kısa bir tarih çözümlemesini okuriann dikkatine sunmak istiyorum: 1) Ermeni sorunu esas itibanyla tarih olarak, bir ortaçağ imparatorluğu olan Osmanlılann içindeki dinsel gruplann (milletlerin) farklı dinler üzerine kurul- muş olan ötekı düşman imparatorluk- lartarafindan kullanılmasıyla ortaya çık- mıştır. 2) Olayın temelinde hem dinsel kim- lik hem de ulusal kimlik sorunlan yattı- ğı için sorunun kökleri hem dinsel kim- liklerin önem taşıdığı ortaçağa hem de miliiyetçilik akımlannın ortaya çıktığı Fransız devrimine kadar uzanmaktadır. 3) Ortaçağ ve yenıçağ, uluslararası siyasetin de, imparatorluklann iç işleyiş mekanızmalannın da büyük ölçüde din- sel kimliklerden etkilendiği bir dönem- dir. 4) Bu çerçevede Osmanlı Imparator- lugu'nun düşmanı olan öbür tarım-din imparatorluklan, sürekli olarak Osman- lı'nın Hıristiyan tebası üzerine yatınm yapmışlar, CDsmanlı'nın Hıristiyan nüfu- sunu, kendi nüfuzlan için kullanmak is- temişlerdir. 5) Bu konuda en erken ve hızlı dav- ranan Rusya'dır. Daha 1774 yılında Kü- çük Kaynarca Antlaşması ile Osmanlı- lara, Rus Çannın, Osmanlı'nın Hıristiyan tebasının "konıyucusu" olduğunu ka- bul ettirmiş ve böylece Osmanlı Erme- nilerinin Rusya tarafindan kışkırtılması resmen başlamıştır. . 6} 18'inci yüzyılda Osmanh'nın çö- küş döneminin başlaması sonunda or- taya çıkan "Doğu Sorunu" (Şark Me- selesi - Eastern Ouestion), yani Os- manlı Imparatoriuğu'nun nasıl paylaşı- lacağı konusu, derhal Ermeni ve Rum "milletlerinin" Fransa, tngiltere, Alman- ya ve Rusya arasındaki rekabet çerçe- vesinde, siyasal olarak kışkırtılmalannı ve kullanılrnalannı dünya stratejısı gün- deminin en başına oturtmuştur. 7) Birinci Dünya Savaşı, hem Alman- ya'nın hem de Rusya'nın aradan çekil- mesine yol açınca Osmanlı İmparator- luğu, Ingilizler, Fransızlar ve Italyanlar arasında taksim edilmiş, Rum milleti doğrudan Yunanıstan ile Ermeni mille- ti de doğrudan Ermenistan ile ılişkilen- dirilerek Sevr Antlaşması yürurlüğe konmuştur. 8) Bu arada Rusya, Birinci Dünya Harbi'nde savaşmakta olduğu Osman- lı Imparatorluğu'na karşı Ermeni tabur- lannı örgütlemış, Osmanlı Ermenileri, Doğu'da ve Güneydoğu'da pek çok yerde, "uyruğu olduklan" Osmanlı'ya karşı silahlı savaşa gırişmişlerdir. 9) Bu arada Osmanlı Ermenılen uze- rinde yatınm yapan güçlerden Fransız- lar da Sevr Antlaşması'ndan sonra gü- neydeki ve Güneydoğu'daki işgallerin- de Fransız uniforması giydirilmiş Erme- nileri kullanmışlardır. 10) 1900'ler civannda Birleşik Ame- rika da konunun öneminı kavramış, Bi- rinci Dünya Savaşı öncesınde Boston merkezli olmak üzere "m/syoner"faali- yetlerini ve misyoner okullannı başlat- mıştır. 11) Birinci Dünya Savaşı sonrasında, yeni siyasal düzenin temellerinı oluştu- ran VVilson'un 14 ilkesi esas olarak Anadolu'nun paylaşılmasını da duzen- lemektedir. 12) Türkiye Cumhuriyeti, ışgaJci kuv- vetlerve Ermenilerieyapılan nizami sa- vaşlar sonunda, bu savaşlann kazanıl- ması ile imzalanan antlaşmaların orta- ya çıkardığı bir devlettir. 13) Osmanlı Imparatoriuğu, kendısi milliyetçı ideolojiyi (Türkçülüğü) geliştı- rememiş (geliştirmemiş) ve miliiyetçi- lik akımlannın güçlenmesı sonunda parçalanmış bir imparatorluktur. Bu açıdan imparatoriuğun yöneticilerinın bir başka ulusa "soykırım" uygulama- sı ne siyasal ne de ideolojik olarak ola- nakJıdır. Çünkü kendi "ulusal bilinçleri" henüz gelişmemıştir. Devamı haftaya. •• " '«"-• BAŞKANLARDAN HÜKÜMETE ÇAĞRI! YA SÖZÜNÜZDE DURUN YA DA 57'nci hükümet; koalisyon protokolündeki belediyelerle ilgili vaatlerini yerine getirmediği gibi, belediyelerin gelir ve yetkilerini kısmaya devam ediyor. Afet yardımlan devlet bütçesinden karşılanmalıdır. Belediye gelirlerinden afet fonlan için kesinti yapılmamalıdır. Birtakım fonlara aktanlan paralanmızın dağıtımı, kişilerin takdirine bırakılmamalıdır. Unutulmasın ki 3215 belediye başkanımız, 50 milyon kent halkımızın en demokratik yoldan ismen seçtiği temsilcileridir. Belediyelerin mağduriyeti, aslında 50 milyon insanımızın mağduriyetidir. S.S.K. İLCİLİLERİNE SORMAZLAR Ml? Attığmız taş ürküttüğünüz kurbağaya değdi mi? 226 trilyon alacağınızdan 4 trilyon toplayabildiniz. 950 belediye başkanımızı huzursuz etmenin ne gereği vardı? Personeline maaş dahi ödeyemeyen başkanlanmızın evine haciz memuru göndermekle neyi hallettiniz? B a k a n l a r a , b a ş b a k a n l a r a h a c i z y o k , Halka hizmet için çırpınan belediye başkanlannm evine haciz var. I ÇIKARIN Böylece, gelir ve imkânlan artan Belediyelerimiz, beldelerine, insanca yaşanabilecek hizmetleri versinler, aynca kamuya olan borçlannı da seve seve ödeyebilsinler. Türk BeJediyeler Birliği Yönetim Kurulu Adına Genel Başkan Aytaç DURAK