Katalog

11KASIM2001 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER GÜNÜN ADAMI TURHAN SELÇUK KARAKTERÎ KARAK1ERSİZÜK GÖZLÜKLÜ SAMİ'NÎN HARIKULÂDE KIVIRTMALARI Can Yücel, Palamutbükü köyüne her gehşinde bu kafeye uğrar ve kafedeki kendi köşesinde oturur, dostlanyla sohbet ederdi Nostalgia Cafe'de Can Yücel köşesi HÜSEYİN KTVANÇ Palamutbükü köyü. Datça'ya 26 kilomet- re uzaklıkta, tarihı Knıdes yolu üzerinde, de- niz kıyısında, 300 nüfuslu bır köydür. Bu köyü şimdilerde popüler kılan neden ise şaır Can Yücel'ın yaşadığı günlerde sık sık bu köye gıtmesı ve orada da yakın dostlan- nın olmasıdır. Bu köyde, Nostalgia Cafe ad- lı bır kafe vardır. Işletmecileri Yıbnaz Yeşfl- taş ve eşı Can Yücel"in deyışiyle Kara Kız Meray Yeşütaş'tır. Can Yücel, köye her geli- şinde bu kafeye uğrar ve kafedeki kendı kö- şesinde oturur, dostlanyla sohbet ederdi. Bu köyün bır özellıği de burada yaşayan yurt- taşlann alabıldiğine aydın, demokrat, Atatürk- çü ve yurtsever olmalandır. Zaten tüm soh- betlerin konulan da saydıklanmızdır. Geç vakıtlere kadar süren bu koyu sohbetlenn vazgeçilmez alışkanlıklanndan biri de rakı- dır. Hatta Can Yücel, kafedeta kendi köşesi- ne Atatürk'ü. elınde rakı bardağıyla göste- ren bir fotoğrafı da çerçeveletip astırmış. Can Yücel'ın köydeki yakın dostlan, ya- şamının son günlennde köye eşi GüJer Yü- cel ıle geldıklerinı anlatıyor. Hatta son geldiklerinde Güler Yücel, Can Yücel'e sulandınlmış şarap vermelerini söy- lemiş ve Can Yücel, sulandınlmış şarapla keyifçatmış. Nostalgia Cafe'de Yücel'ın kö- şesi bugün de ılk günkü özellığinı bozulma- dan korumaktadır. Mumcukitapları düşündürücü mizah örneğidir TÜYAPKitap Fuan kapsamında 'Büyüklere Masallar'paneligerçekleştirildi İstanbul HaberServisi- Uğur Mumcu Araşürmacı Gazete- cilık Vakfı (um:ag) tarafından 20. TÜYAP Kitap Fuan kap- samında düzenlenen "Büyük- lerimize Masaflar" başlıklı pa- nelde, bombalı bir saldında katledilen yazanmız Uğur Mumcu'nun kitaplannın, dü- şündürücü mızahın en güzel ör- nekleri olduğu kaydedildı. Paneli yöneten gazetemiz yazarlanndanAli — ^ — ^ Sinnen, ülkemı- zın "Bir şey ol- maz" gibi söy- lemlerle bu hale geldığinı belirte- rek "Bir şey ol- maz demek, se- bep sonuç ilişki- smireddetmektir. Böyle diyen bir toplumda da mi- ^"——"^~ zaha yer yoktur çönkü mizah zekânın gaynmeşru çoçuğu- dur" dıye konuşru. Gazetemiz yazarlanndan De- niz Som. mızahın insanlık ta- rihinde eğlencelik bir durum olarak ortaya çıktığını ve eleş- tırel bır düşünüş biçımıne dön- düğünü anlatarak şöyle devam etti: "Mizah içine eleştirel ba- kışaçtsı girince tehlikeli oluyor. Mumcu'nun ete ekhğı konular, yazdığı yazdar ciddiydi ama • Panelin konuşmacılanndan Cihan Demirci, Uğur Mumcu'nun kitaplannda acıyla gülmeceyi yoğurduğunu anlattı. 'Büyüklerimiz', 'Rabıta', 'Sakıncalı Piyade' gibi önemli Idtaplan düşündûrucfi mizahın en güzel örnekleri- dir." Panelin konuşmacılanndan Cihan Demirci, Uğur Mum- cu'nun kitaplannda acıyla gül- meceyi yoğurduğunu anlatarak "Mumcu, Nesin ve Ilgaz gibi yazaıiannuzm yerini şimdi ne yazık Id mizahı kirieten stand- — ^ ^ up'çüaralmıştır" dedı. Mızahçıla- nn yaşadığı enbü- yük sonınun, ya- şamıngerçekleri- nin mizahın ger- çeklerinı geçmesi olduğunu vurgu- layan Demirci, "Mizah, dünyaya tersten bakmak- " ^ ~ " ^ ~ tır. Vlizahçının tersten bakabOmesi için de bir şeylerin düz olması gerekir" diye konuşru. SevgiÖzel, de konuşmasın- da Uğur Mumcu'nun kitapla- nndan örnekler vererek şunla- n söyledi: "Büyükleriınizbir- birierine anayasa nriaoyor,yük- sek sesle konuşunca kavga çı- kanyor. Cumhuriyetimizi ye- şfl yüanlar kemirmekte. Genç- kre yalan yanhş masallar an- larjyoriar." SergiSarayı'nda rjiham 20. TÜYAP Kitap Fuan bugün sona eriyor. Fuar sona yakiaşırken haita sonu olması nedeniyle TÜYAP Sergi Sarayı'nda adeta tyriiham yaşandL Ziy aretçflerin yoğun Ugi gösterdigi gazetemiz yazarianndan Ataol Behramoğlu, Deniz Kavukçuogju, Ümh Züeti, yazar Vedat Gümol, Mehmet Başaran'u Idtaplannı imzaladığı CKK standında uzun kuvruklar oluştu. Gazetemiz çizerlerinden Nuri Kurtcebe de Nâznn Hikmet Küttür \e Sanat Vakfi Standı'nda "Nâzım EOkmet/Kuvayı Milnye'" çizgi romanım imzaladı. MiDi Parkiar Müdüıiüğü de Idtaplannı CKK Standı'nda saoşa sundu. (Fotoğraflar: YÜLAL KÖSE) EGEKOOP Atatürk Haftası Etkinlikleri çerçevesinde 21. PANEL ÇAĞDAŞ DEVLET DOGU'DA KARLA MÜCADELE ÇALIŞMALARINA SERVET AKACAK Kışuı faturası 40 trilyon GÜRKANATA ocurum Başkanı Ümit GÜRTUNA (Gozeteci - Yazar) Aqş Konuşması Hiiseyin ASLAN (Ege-Koop Genel Başkanı) Sunuş Yekta Güngör ÖZDEN (Tûrk Hukuk Kurumu Başkanı) Konuşmacılar Metin AKPINAR ıSanatçi) Prof. Dr. Toktamış ATEŞ (ist.Üni. ve fst. Bilgi Üni. öğr. üyesb Hasan DENİZKURDU lAöalet E. Bakani) İsmet SOLAK (Gozeteci - Yazar) Saadettin TANTAN (İstanbul Milletvekili) Zekeriya TEMİZEL (Ma/ıye E. Bakanı) 'llusal benliğini % bulamayan uluslar I , K A $ | M 2 0 0 1 P A Z A R başka ulııslann avıdır." SAAT: 13.00 M. KemalATATÜRK ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ ERZURUM - Öncekı yıllara göre kışın daha sert geçmesinin beklen- diğı Doğu Anadolu Böl- gesi"nde belediyeler, Köy Hizmetlen ve Karayolla- n, karla mücadele çalış- malanna 40 trilyon lira- bk bütçe ayırdı. Yol açma çahşmalan ıçin 2 bin araç, 3 bin personel ve tonlar- ca kül ve tuz hazırlandı. Karayollan 12. ve Köy Hızmetleri 10. Bölge Mü- dürlükleri ile Erzurum, Erzincan, Kars. Ağn, Iğ- dır, Ardahan ve Muş ille- rindeki belediyelerce 2001-2002 kış mevsimin- de karla mücadele konu- sunda tüm hazırlıklar ta- mamlandı. Bu iller ile il- çelerindeki belediyelerin karla mücadele için kasa- lanndan en az 12 trilyon lira çıkması beklenirken Karayollan, ana yollar- daki yol açma çahşmala- n için ortalama 10 tril- yon lirayı kullanacak. Kış aylanndaki en zor- lu çahşmalan sürdüren Köy Hizmetlen ekipleri ise karla mücadele için yaklaşık 18 trilyon lira harcayacak. Yaklaşık 5 bin köyün bulunduğu bölgede, Köy Hızmetleri ekiplen 15 bin kilometre yolda kar te- mizleme çahşmalan için hazırlıklannı tamamlar- ken, Karayollan ekipleri ise yaklaşık 3 bin kilo- metre yolda çalışma ya- pacak. Belediyelerin so- rumluluk alanındaki cad- de ve sokaklann uzunlu- ğu ise 5 bin kilometreye ulaşıyor. Bu kurumlarda karla mücadele çahşma- lan için kullanılacak yak- laşık 2 bin grayder, kam- yon ve karpüskürtme ara- cının bakûnlan tamam- lanırken, buzlanmalara karşı da tuz, kül ve kömür stoku yapıldı. Bu arada karla mücade- le çalışmalannda, "kar rambolan'' dıye adlandı- nlan yaklaşık 3 bin per- sonel görev alacak. Ulusal Ruh Sağlığı Politikası geliştirilecek Ruh sağlığımız Dünya Bankası'na emanetANKARA(ANKA)-Türkiye'de son yülarda yaşanan depremler ve peş pe- şe gelen ekonomik krizlerden sonra ihtiyaç duyulan ruh sağlığı hizmeti ih- tiyacrnı göz önüne alan Sağlık Bakan- lıgı, 'Ulusal Ruh Saglıgı Poütikası' ge- liştüilmesi için harekete geçti. Ehinya Bankası'ndan alınan kredinın bir bö- lümünü kullanmayı planlayan Bakan- ük, ruh sağlığj ile ilgüi bir firmadan da- nışmanlık hizmeti satın alacak. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hiz- metlen Genel Müdüriüğü, Türkiye'nin ruh sağlığı profilini çıkararak, 'Ulusal Ruh SağÜğı Poöfikaa' gelıştırmeyı he- defliyor. Dünya Bankası'ndan alınan kreduıin bir bölümünü 'Utusal Ruh Sağ- hğı PoKtikası' geliştirilmesi amacıyla kullanmayı planlayan Bakanhk, bunun için deneyirnli bir firmadan damşman- hk hizmeti saun ahnacagını duyurdu. Ba- kanlık bu kapsamda, ruh sağlığı ala- nında çalışma gösteren ulusal ve ulus- lararası tecrübesi olan danışman firma anyor. Bakanlığın istediği danışman- lık hızmetleri şu başlıklardan oluşuyor: • Türkiye'de 1999 Ağustos ve Ka- sım depremleri sonrası geuşmeleri de içeren ulusal, il ve belediye düzeyin- de mevcut ruh sağlığı stratejilerinin detayh bir anaüzi gerçekleştirerek ruh sağlığı politikasrnı belirlemek, • Ruh sağhğında rolü olan kuruluş- lann stratejilerini, planlannı ve kay- naklannı değerlendırmek, • Ruh sağlığı konusunda ilgili ulus- lararası girişimleri belirleyip anahz et- mek ve bunlann Türkiye'nin ihtiyaç- larına uygulanabilirliğini sağlamak, • Ruh sağlığı politikasınm ohışturul- ması için çalışma toplantüan düzenle- mek, • Türkiye'de felaketlerin birey ve toplumun ruh sağlığı üzerindeki etki- lerini azaltacak ve acil durum ve fela- ket sonrası travma tedavisi sağlayacak lasa ve uzun dönem önlemler için, öne- rilen stratejilerin etkin uygulanışı için gerekli kurumsal ve bütçesel kaynak- lan de içeren detayh bir öneriler seti hazırlamak. PAZAR ORHAN BURSALI Atatürk'ün Mirası: Akıl ve Bilim Mustafa Kemal'in en önemli vasiyeti, akıl ve bilim'dir. Şu sözlerini yeniden ve yeniden okuyalım: "Ben manevi miras olarak hiçbır ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bı- rakmıyorum. Benim manevi mırasım ilim veakıl- dır... Benden sonra beni benımsemek isteyen- ler, bu temel eksen üzerinde akıl ve ilmın reh- beriiğinikabulederierse, manevimirasçılanm olur- lar." • • • Bu, gerçek anlamda bir devrimcinin sözleridır. Bu sözler, kendi devrimının, kendi döneminin-yö- netiminin ve felsefesinin temel taşlannı oluştu- rur. Mustafa Kemal'in bu sözleri doğanın, evrenin devinimine uygundur; diyalektiktır ve materya- listtir. Evrene, toplumlann hayatına bilimsel ba- kışın ta kendisidir. Bu sözler, zamanın ve zaman içinde toplum- sal devinımin ve gelişmenin önünde, evrensel ka- raktertaşımayan dönemsel görüş ve çözümler- den geriye hiçbir şeyin kalmayacağını söyler. Her şeyin görecehliğini vurgular. Mustafa Kemal, bir dogma bırakmamakta, bir düşünme ve sorunlan çözme yöntemi, anahtan vermektedir. Bilim, her şeyden önce dünyayı, evreni, sorun- lan nesnel olarak anlama, kavrama, ortaya koy- ma ve çözüm arama yöntemidir. Akıl, bılimin belirlediği nesnelliği geçmişi, bu- günü ve geleceğiyle sentezler. Aklın dokusu ıçin- de, geçmişın deneyimleri vardır. Akıl, insanlığın yarartığı uygariığın kütuphanesini kullanır. Gele- ceği düşleme, öngörme gücüne sahiptir. Sezer. İnsanlığın bundan sonraki serüveni, tamamen bu ikiliyle sürecektir. ••• Mustafa Kemal, akla ve bilimsel düşünme yön- temine dayanarak Türkiye Cumhuriyeti'ni kurdu. Türkiye'nin sorunlannı çözerek ilerledi. Cumhuriyetin, bir bilim cumhuriyeti temelinde gelişmesinin temellerini atmaya önem verdi. Ger- çek anlamda üniversıtelerin temelinı attı. Bilim ög- renimine ve eğıtımine önem verdi. Dahası, otur- du geometn kitabı bile yazdı! Toplumun, her bakımdan nesnel, bilimsel bil- giyle donatılmasının mekanizmalannı kurdu. Mustafa Kemal'in sözleri, yaptıklan, uyguladık- lan arasında, o döneme ve o dönemin sorunla- nna, o sorunlan çözmeye ilışkin olanı da vardır, evrensel karakterde olanları da. Bugün Mustafa Kemal'i anlamak, onun karşı- laştığı sorunları nasıl çözdüğünü incelemekten geçer. Mustafa Kemal için sıradan, içi boş an- ma konuşmalan yapanların, bugun ulke ve dev- let yönetıminde onun bilim ve akıl yönteminden hiç nasibinı almamış olduklan açık değıl mi? Mustafa Kemal, bir lider olarak, çağını aşma- nın yolunu çok iyi gördü ve çağının ötesinde ya- şamanın anlamını çok iyi kavradı. Bugün Mustafa Kemal, siyaset erbabınca bu yönleriyle ele alınmalı, okullanmızda çocukları- mıza bu yönleriyle öğretilmelidir. ••• Dahaöncekibiryazımdabelirtmiştim:"70Ka- sım 'la birlikte, Atatürk dönemi bitmiştir. Musta- fa Kemal Cumhuriyeti sona ermiştir. 10 Kasım, Mustafa Kemal Ihtilalinin noktalandığı tarihtir". 11 Kasım 1938'den bugüne kadar uzanan dö- nem, Mustafa Kemal Sonrası Cumhuriyet veya Ikinci Cumhuriyet'tir. Hiçbir kimse, hiçbir eylem veya düşünce, as- lının aynısı-kopyası olamaz. Nitekim, Mustafa Kemal adına, birbirine zıt onlarca "Ataturkçü ey- lem ve görüş" vardır. Gerçek Atatürkçülük de ola- maz. "Ataturkçü" politikaya olsa olsa en yakını, bu- gün de evrensel geçeriiliğini koruyan temel ilke- ler ışığında, Türkiye'nin sorunlannı, "Akıl ve Bi- lim "e başvurarak ele almak ve çözümler uretmek olabilir. Mustafa Kemal, Türkiye'yi akla ve bilime ema- net etmiştir. Ancak Türkiye, 10 Kasım 1938'den bugüne, Mustafa Kemal'in bıraktığı "akıl ve bilim" mira- sına sahip çıkmamıştır. Bütün sorunlanmızın kökeninde yatan budur. [email protected]. Guggenheimjfl B'ûe 2ifteiri SKALA'NIN KAPAK KONTSU BİENAL - Ayhk dergi Skala'nın 7. sayısı okurlanyla buluştu. Bu ayki kapak konusunu l luslararaa İstanbul Bienali'ne avıran derginin söyleşi bölümünde "Protest Rock'un aylan sesi" Nejat Yavaşoğullan yer alıyor. Dergide a\nca, "Saltanat'tan Kabile Kurgu ve Gerçek", "Guggenheim'm Güç Zinciri", "Striptizci Kızlar!" ve "Kikir kikir, fikır fikır Pera.." gjbi konular ele alınmış.