20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 EKİM 2001 CUMARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER [email protected] Uygarlıklann Başı ve Sonu Erhan KARAESMEN f nsan denen yaratığın toplu- I luklar bıçımınde kotardığı, becerdığı en ustun ış uygar- hklar yaratabılmek \e yaşa- tabılmektır Bırbınnden ha- bersız bınJerce, on bınJerce kışının ortaklaşa gurur duyabılecek- len unınlen ortaya koyabılme arayı- şından temellenır, uygarlık olusumu Surekh daha ıyısını yapabüme arzu- su, uygarlıklann ana besın kaynağı- dır Bu durtu, bılımdekı buluşçuluk ve teknolojıdekı yenılıkçılık kadar sa- natsal, kulturel alandakı yaratıcılığı dazmdetutar,kesınfısızkı]ar Uygar- lık, karmaşık ama eksıkstz bıreşım- cılığı ıçınde ınsan-toplum-de\ let uç- gensel ıhşkısıru akılcılıkla ve hakka- nıyetçılıkle yurutme programıdır, ay- mzamanda De\letler,ulkelervetop- lumlar arasında mutluluğa ve refaha goturucu dengeien gözetme ve dun- ya duzerunde kavga yenne banşı yer- leştınp yaygınlaştırma sanatıdır Geç- nıışten geleceğe üenlecek yenılık, ya- ratıcılık ve uretkenlık oğretılennın hazırlandığı atolyedır Bıreyler, top- lumlar \e ınsanlar ıçın yuce bır varo- luş bıçımıdır Ama ne yazık kı, uygarlıklann eze- lı sureklılığı yoktur Bır uygarlığın. dunyanın bıryerlennde, bırkoşullar- da kendını ılk gostenşındekı coşku ve umut doluluk hanka bır şeydır Bır Schubert şarkısının ılk ezgı gınşın- de ya da bır Sait Faik oykusunun baş- langıç satırlannda, gensının çok gu- zel geleceğını muştulayan bır buyuk rahatlatıcılık vardır ya, onu andınr Bu tatlı, esıntılı (ferah) doyuruculuk ıçınde serpılır, geüşır uygarlık Epey- ce bır zaman oyle surer Sonra doğ- rultudan sapmalar, yalpalanmalar su- recıne gınlır \ e arkasından da uygar- lığın sonu gelır Koskoca bır Mısır, devasa bır Su- mer, denn bırlnka, çoldekaybolmuş uç beş pıramıde, bırkaç duvar yıkın- tısı ıle heykel kahntısına ındırgenmış- tır, sonunda Daha yakınlann bır Yu- nan ve Roma'sının, yıkık goruntule- nyle de hoşa gıdebılen urunlen bel- b daha yaygıncadır Ama, sonuç ola- rak doğada ufalanmış beyaz taşlarla ve muzelerdekı kınk-dokuk heykel- lerle, vazolarla hatırlanır Yanı uygar- lıklann bır başı vardır, ama bır de so- nu Sılah teknolojısı saplantısının, gu- numuz Bah âlemının temsıl ettığı son uygarlığın bıtışıru çabuklaştırdığını huzunlu bır kuşku ıçınde ızlıyoruz Teknolojı pınltısıyla gozu kamaşmış suruler bır sona hızla yaklaşıldığını gozlemleyemıyorlar ve bu buyuk ol- çude tanhı bılmezlıkten kaynaklanı- yor Dunyanın en varlıklı, en aynca- lıklı ulkesı, ummetten mıllete v e dev- lete geçmeyı bıle tam becerememış, ganban ve en yoksul ulkesını en ıle- n yıkım teknıklenyle cehenneme çe- vınrken trajık bır ınsanlık komedısı oynanıyor Ef bılmem kaç, Em bıl- mem ne adlannı taşıyan sıvn gagalı olum kuşlan ınsanlann kafalanna ateş yağdınrken hayasız ve acımasız bır alaycılık ıçınde bır Pepsı şışesıy- le ıkı McDonald's hamburgennden oluşan ınsanı yardım kumanyalann- dan da uç beş paket gondenhyor, bombalann yanı sıra Her şey, ashnda bır sabah vakh yu- kanlara sulun gıbı tırmanmış "iki giı- zel bina"nın yıkılmasıyla başladı Yukanlara tırmanış sadece çağdaş teknolojının ve çağcıl (modem) mı- marhk anlayışının bır urunu değıldır Antık donemlenn unlu Rodos Hey- kelı ortaçağ katedrallenndekı çan ku- lelen ya da Galata Kulesı orneklenn- de olduğu gıbı, yapımcılar yukanla- ra yukselmenın gızemsel çekıcılığı- nın peşınde hep olmuşlardır Gokyü- zu ıle buluşma gıbı sımgesel anlam- h bır buyuk denemeyı gerçekleşnr- menın olağanusru mesleksel doyuru- culuğu da buna eklenmıştır Çağdaş kentleşmede merkezı ış alanlanna ge- reksınme yogun bıçımde artarken ve o alanlarda kullanılabılır arsalar ye- tersız kaluken gokyuzu ıle buluşma bır de pratık zorunluluk kazanmıştır Bu zorunluluklar, bu tutkulu arayış- lar, NevvYork'takı o ıkı guzel bınada başanlı orneklennı sergılıyordu Çe- lık karkaslan kızgın ateşe, bın otuz sekız, oburu ellı ıkı dakıka dayanabıl- dı Ça> kovski'nın Kuğu Golu Bale- sı'ndekı dramafık sahneyı hanrlatır- casına acıklı \e bıtkın kanat çırpışla- n ıçınde yerle bır oldular Çağdaş uy- garhk anıtının gıdışıyle dunyanın bı- raz daha çırkın olması kaçınılmazdı Ama bu bozulma bır uygarlığın so- nunu da haber venyor ya, ışte bura- da trajedı başhyor Eğer sulun gıbı, ıkı zanf bınayı ın- dınp kendılenyle bırlıkte bınlerce ın- sanın olumunu goze alabılıyorsa bı- nlen, bunun sadece kor ınanç ıle, dın- sel bağnazlık ıle açıklanması çok ye- tersız kalır ^ç-tok, ezen-ezılen kav- gasırun hınç dolu bınkımınde, kure- selleşme masalının bınlennın ezıl- mışhğını. açlığını ve mutsuzluğunu şıddetle korukleyışınde, dunyayı yo- neten super guçlerın evrensel denge- ien ınsanı olçuler ıçınde kurabılme- dekı akıl almaz yeteneksızlığınde v e becenksızlığınde aramak gerekır, bu- nun koklennı Eğer, ekonomılerdekı durgunluğa, her turlu uretımdekı ya- vaşlamaya karşın, sılah yapıcısının \e satıcısının ışı tıkınnda gıdıyorsa, bılımsel teknolojık ustunluk, sadece bu bezırgânlara yanyorsa, uygarlık karanlık dehlızlerde yalpalıyor de- mektır Yuzlerce yıl sonralarda baş- ka uygarlıklann ınsanlannın sıvn ga- galı olum makınelennın. nukleer fû- ze başlıklannın kalıntılannı muzeler- de seyrederken, bu uygarlığın batmış oluşundan, fazla uzuntu duymaya- caklannı kestırebılıyor gıbıyız Ala- bıldığıne acıklı bır sona koşuyoruz yanı Eğer, Pamır Dağlan'nın yalçın kayalıklannda, Asya kıtasını denetle- yecek ılen karakollar oluşturmaksa bır amaç ve hazır sokaklara dokul- muşken uç beş laf dınlemeze daha haddını, hem de Turk'un sadece us- lennı değıl askerlennı de kullanarak bıldırmekse obur amaç, uygarlık, o yuce ust oluşum, nerelerde kalmıştır Aynca nerededır, Turk ulusunun, Turkıye Gumhunyen Devletı'nın o gozbebeğı gıbı korumak zorunda ol- duğumuz, onurlu bağımsızlığı 9 Tur- kıyemızın bu bağımsızlığı, yuzyılın ılk çeyreğınde, butun dunyaya kafa tutularak benzersız bır yurek ve bılek gucuyle kazanılmış ıken yuzyılın ıkıncı yansında v e hele son çeyreğın- de uç metelıklık kredı, beş kuruşluk borç uğruna parça parça satışa çıka- nldı Sonvenlenodunler, buçokna- dıde bağımsızlık ve ulusalcılık hazı- nesınden kalan değerh bazı urunlenn daha satışa arz olunması gıbı bır şey oluyor, korkanm Hele gokten bela yağdırma eylemınde sıra guneydoğu komşumuz ulkeye de gelırse ne ola- cak7 Dunyanın bu sorunla, sızılı bol- gesınde gungormuş ve laık îslam, ağabey ulke nıtehğıyle oynayageldı- ğımız dengeleyıcı, ornek oluşturucu rolu kım cıddıye alacak, ondan son- rasında9 Uzaktakı bır guçlu ulkenın ellı uçuncu (ya da beşıncı, her neyse) eya- letı gıbı davTanmanın erdemlenne ınanılmaz bır aymazlık ıçınde ınan- dınlmış Turk toplumuna, onun on- gorusuz (basıretsız) yonetıcılenne- yonlendıncıleruıe, hayal âlemınde dolanan uyurgezer medyasına da ıkı çıftsoz Bu, hızla yaklaşan, uygar- lık sonu doneminde karmakarışık strateji hesaplarıvla buvuklerine kendini ayıplatmamava, dolavh yollardan göze girmeye çalışmak verine ulusal onurun guçlu kalka- nını kullanan korkusuz, odûnsüz, dimdik bir Türkiv e'\i özleyin. Öz- lcvelim. Onu oluşturmanın çabası- m sürdüriin. Sürdürelim.Yeryüzü karanlığında uç beş ışın bir yerie- ri hafıfçe a> dıniatacaksa hâlâ,Tür- kiye bu alanlarda, sadece ve sade- ce ulusal onurunu ve kimliğini gö- zeterek \er bulabilir. PENCERE EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Çelişkilep, flyıplar, Çirkinlikler Emekçılerın ıkramıyelerı, kıdem taz- mınatları ellerınden alınmak ıstenıyor' Kırk yıl once tanınan yasal haklar yok edılecek 1 Hem de bu hakları sağlayan Çalışma Bakanı Bulent Ecevtt ın ıktı darında 1 Çelışkıler o kadar çok kı, tutarsızlıklar, ayıplar utanç vencı ışler Bır anayasa değışıklığı yapmaya kalktılar Kendılık- lennden değıl' Batı ıstıyor dıye, Dervış Bey ıstıyor dıye Hanı on beş yasa he- men çıkartılacaktı da, IMF bıze mılyar- lar verecektı Dervış Bey kapı kapı do- laştı, hava aldı Guven yok IMF hak- sız mı, daha once verdıklerı nereye gıt- tı, kımın cebıne"? Halkımız açlık sınırında 1 Otuz kırk yıl hızmet etmış, emeklerıyle çalışmış ın- sanlar en duşuk aylığı ahyor Açlık sını- rının hemen ustunde ıkı, uç yuz mılyon lıra Hak arayan, yollara, meydanlara doluşan ınsanlarımıza ıse cop, gaz da- yak, toplayıp goturme Bır de savaş var Amertka'dan çok Amerıkan yanlısı bırtutum ıçındeyız Af- ganıstan'a "banş" adı altında askerlen- mızı yolladık yollayacağız Belkı daha sonra Irak'a, banş uğruna savaşa 1 Işsızlık en ılen aşamada 1 Dıplomalı bır ışsızler ordumuz var Bakanlar, kalaba- lıklar onunde yuhalanıyor Mılletvekılle- n seçmenlerının yanına gıdemıyor Baş- bakanlık dort yandan koruma çembe- rınde Boyleyken mılletvekıllen fırsat bu fır- sat deyıp odeneklerını, aylıklarını en sağlam guvenceye bağlıyorlar, anaya- saya bır madde olarak Yanı bundan sonra mılletvekıllen aylıklarını ıstedıkle- n kadar yukseltebılecekler Anayasa Mahkemesı ışe kanşamayacak1 Bundan daha çırkın, daha ayıp, daha aşağılık bır tutum gorulebıhr mı'' Halk kan ağlıyor beyler ceplerıne ılk elde se- kız yuz mılyon ındırecekler, sonrası ge- lecek elbet Kım karışır onlara Baksa- nıza geçım zorluğu çekıyormuş mıllet- vekıllenmız Memuriara, ışçılere, emek- lılere de gereken zamlan yapsalar, ulke ışlerını yoluna koysalar enflasyonu yen- seler doları hıç değılse bıryıl oncekı çız- gısıne getırseler de, ondan sonra ken- dılennı duşunseler Ama sankı mılletın bırparçası değıller Daha once nasıl ya- şıyorlardı, nasıl geçınıyorlardı, mılletve- kıllığı bır geçım kapısı mı 9 Bıryazımda "ŞımdıSozÇankaya'nın" demıştım Gerçek bır hukuk adamı olan Sezer elbet bu tepeden ınme çıkar sağ- lama gırışımını benımseyemezdı Kaşla goz arasında kazançlannı dort mılyann ustune çıkarmak yakışıksız bırtutumdu Hele bunu anayasada bır madde halıne getırmek ıstemek' Koskoca adamlar şımdı nasıl oluyor da Cumhurbaşkanı nın bu konuyu hal- ka sormasına karşı çıkıyorlar'' HeleAda- let Bakanı, hukuk profesoru 1 Içıne sın- dırıyor mu eşıtlık ılkesıne ters duşen bu ozel çıkar sağlama ışını? Yakışıyor mu kışılığıne 9 Herkes aynı duşuncede Bu konu anayasada yer alsın mı almasın mû Halkoylamasında yuzde yuze yakın bır çoğunlukla "hayır" denıleceğı kesın Boyle bır sonuç karşısında başta huku- met sonra tum mılletvekıllenne duşen TBMM yı hemen terk etmektır En çok şaştığım durustluk sımgesı olmuş bır Başbakan'ın genç yaşında ustlendığı Çalışma Bakanltğı'nda sağla- dığı ıkramıye ve kıdem tazmınatı gıbı hakları ortadan kaldırmaya nıyetlı btrhu- kumetın başında oluşu, busbutun uzu- cu' 'Vatan Haini' Şiirini Okusunlar A1İ SALMAN Mımar Profesor Dr Afet İnan Mimar Koca Sinan adlı esennın 63 savtasında "... Bir gün Sofya'da çıkan Zara gazetesinin 1 Mayıs 1935 tarihli niishasında Sınan'ın Bulgar olduğu yazılmış olduğunu haber aldık. Bu haber elbette ki doğnı değildı. Okuduğum kitaplarda kendisinın dev- sirme olarak Kayseri'den Istanbula geldiği yazılı i- di. Bunun uzerine daha çok kitap bulmaya çalış- tım" dıye yazıyor Genç Cumhurıyet'ın değerlı ho- cası, yalnızcadahaçok kıtap bulmakla yetınmemış. ken- dısı de daha çok kıtap yaz- mıştır Nıtekım ogune kadar hıçbır yerde sozu edılme- mış Sınan'ın doğum yen olan Ağımas kasabasını ele alarak Sınan'ın çocukluğu- nun geçtığı yerlen ve esın kaynaklannı enıne boyuna ıncelemış ve hem Ağırnas hakkında hem de MımarSı- nan'm çocukluk gunlen ıle ılgılı çok değerlı bılgılen gu- numuze ulaştırmıştır Afet Inan'ın bu davranışı yalnız- ca kışısel duyarlılığından kavnaklanmıyordu Çunku. "Anadolu uygarlıklannın tarihten gelen kûltürel bi- rikimine sahip çıkmak ve yaşatmak" şeklmde ele alan resmı dev let tutumu as- lında 1923'tekı 'Cumburi- yetdevrimi'yle bırlıktebaş- îatılmıştır Ne var kı Ata- türk'un ve İnönıi'nun ge- nelgelennde de belgelenen ve daha 1924 vılında once- lıkle tstanbul ıçın bır Eski Eserler Enciımeni nın ku- rulmasıy la da ılk kurumsal adımını atan bu koruma ve kulturanlayı^ı 1946'danıtı- baren egemen olmaya baş- layan sıyası ve ekonomık sureçlere koşut olarak yen- nı "resmi duyarsızüğa" bı- rakmıştır Cumhunyetı ku- ran kadrolann kulturel mıra- sa olan bu bağlılıklannın kaynağında başlıca ıkı temel unsur yatıyor Bınncısı, hıç kuşkusuz "ay dınlanma" felsefesının tanhe olan bakış açısıdır Bu bakış tanhı ırdelerken ınsa- nın yaratıcı gucune ve du- şunsel gelışmesıne oncelık venr Kulturel mıras da ışte bu eşsız yaratıcılığın kultur- de sanatta,edebıyattavebı- lımdekı duşunsel ılerleme- nın hem kanıtı, hem bınkı- mı hem de bugunku ve ge- lecek kuşaklar açısından esın kaynağıdır Cumhun- yet devnmını başlatan kad- rolararasında, kultur varlık- lanna ven len onemın ay dın- lanmaya bağlı duşunsel koklerle bıriıkte ıkıncı temel nedenı de "ulusal bağım- sızlık" ılkesı ve buna bağlı "kimlikli bir ülke" olma ozlemı vehedefıdır Bu ılke- nuı kulturel alandakı guv en- cesını "Anadolu uygarhk- larr* oluştururken uluslar topluluğu ıçınde v e dev letler arasında "kişilikli bir dlke" olarak veralmanın oncehk- lı kaynaklan da yuıe aynı uygarlıklarla kazanılmış bı- nkımlerlebelırlenmıştır Or- neğın \taturk, Anadolu'da- kı arkeolojık ve tanhsel ka- lıtla(mırasla) ılgılı Inonu ve gonderdığı 23 Mart 1933 ta- nhlı mektupta şovle dıyor "Memleketimizin hemen her tarafında emsalsiz de- fıneler halinde yarmakta olan kadim medeniyet eserlerinin ileride tarafı- mızdan meydana çıkarıla- rak ilmi bir surette muha- fazalan içın muze mudur- luklerindeve hafriy at (ka- zı) işlerinde kullamlmak uzere arkeoloji mütehas- sıslarına katı lüzum var- dır. Bunun ıçın maarıfçe harice gonderilecek tale- beden bır kısmınuı bu şu- beye tahsisi muvafık ola- cağı fikrindey im..." (1) Doğrusu bu yazıyı yaz- mava başlarken njyetım yu- kandakılereek olaiak Cum- hunvet'ın daha ılk yıllann- da ekonomık sıkıntı ve bu- nalımlara karşın tanhsel ve kulturel değerlenmızı koru- madakı çabalara omekler vererek sozu, Kultur Bakan- lığı nın gınşımlenyle gun- celle^en Nâzım Hikmet'ın vatandaşlığa kabulu konu- suna getırmek ve kabul et- memekgıbı bır luksumuzun bulunmadığını anlatarak ya- zıyı bıhrmektı Ancak, ge- çen hafla bazı mılletvekılı ve bakanlanmızın televız- yonlardan yaptıklan açıkla- malan dınley ınce "ruzgâra karşı" yuruduğumuz duy- gusuna kapıldım Ne Afılla Coşkun un Cumhunyet te 3 gun devam eden "Nâzım Hıkmet veTurkVurttaşh- ğı" konusundakı dızı yazısı- nın ne Bekir Coşkun un "... asıl. Nâzım'ı bunlann elinden kurtann" dıye bı- tırdığı yazısının ne de gun- lerdır aynı konuda vazılan başka yazılann. sonucu de- ğıştırmeyeceğını anladığım- dan bu kez de yazıyı kısa kesmek gıbı bır luksum ol- madığını duşundum Ve ya- zımı se\ ımh "dinozor" Mîna Urgan dan bıralıntıy - la devam ettırmeye karar verdım "... 1950'de, Nâ- zım'ı hapisten veaçlık gre- vinde ölmekten kurtarma kampanyası başladı. Bu amaçla düzenlenen Lale- li'deki Çiçek Palas toplan- tısına katılanlar. tutukla- nıp mahkemeye çıkarıldı. Bunlardan biri de şairin yıllarca yattığı Bursa Ce- zaevi'nin muduru Tahsin Bey'in kızı arkadaşım ŞehnazAkıncı'y dı.Vargıç, ona neden bu toplantıya gittiğini sonınca, Şehnaz, 'Nâzım Hıkmet yurtsever bır şaırde ondan' dedi.Var- gıç sanıkla alay edercesi- ne, 'Kızım bunu da nere- den çıkardın acaba' diye sordu. Bunun uzerine Şehnaz, virmi yaşının çın çın çınlayan sesiy le "Mem- leketım' şiirini, başından sonuna kadar ezbereoku- du. tlk kez duydukları bu şiir, mahkeme heyetını de dinley icilerı de denn bır sessuliğe gomdu. Şiirin guzclliğı bır y ana, komu- nıst Nâ7ım Mıkmet'in ger- çekten yurtsever olduğu kafalanna dank etmişti herhalde. Zaten Nâzım Hikmet'in şiiıierinde, din- leyenleri sessizliğe gom- mek gibi bir keramet var- dır." Sevımlı "Dinomuz" anı yazılannı "... Bu dino- zor öyle bir yasa geldı ki artık, bunca genç, bunca çocuk ölurken daha fazla yaşamak biraz avıp gelrae- ye başladı ona. İsteği, çev- resine ve kendisine bir başbelası haline gelme- den, bu dunyadan goçüp gitmek. Kalanlara sonsuz sevgiler" dıye bıtınyor Keşke bugunlerde hâlâ yaşı- vor olsavdı da bır kez daha "Nâzım Hikmet'e yurt- taşlık haklannın verilme- diği bir ulkede, yurttaş olarak yaşamak gücüme gidiyor" deseydı Nâzım'ın "\atan Haıni" şıınnı oku- malannı tavsıye edenm O şıırde kımlenn vatan haıru olduğu çok ıyı belırtılıyor (1) Okta\ Ehncı nın "Türkiye'de korumama polıtıkaları"başlıklı bıldı- nsınden IIEylülBipMllât'Oldu... Çanakkale Savaşı ıkıye ayrılabılır, denız ve ka- ra savaşları1 Ilk aşamada denız savaşlarında ye- nılgıye uğrayan Ingılızler 1915'te karadan saldırı- ya geçtıler, ama karşılarında Mustafa Kemal gı- bı bır "asken deha"y\ buldular, yengıye kavuşsa- lardı, Çarlık Rusya'sına ulaşıp 1917 Devrımı'nı en- gelleyeceklerdı 1917 Devrımı'yle Rusya'da ıktıdara geçen Bol- şevıkler Mustafa Kemal onderlığınde gerçekleştı- rılen Mıllı KurtuluşSavaşımızadestek oldular, Kaf- kasya'da sırtımızı komunıstlere dayadık Sovyetler'ın kurulması Turkıye Cumhurıyetı açı- sından bırtalıhtır • Ya Sovyetler'ın çokmesı9 . Ikıncı Dunya Savaşı'ndan sonra yanm yuzyıl Amenka'nın "Yeşıl Kuşak" coğrafyasında başı çe- ken Türkiye'de "Super Guç" gozu kara ırtıca ya- tırımı yapıyordu, dıncılık laık Cumhurıyetı ele ge- çıreyazdı kı 1991 'de Sovyetler çoktu Gozlerdekı bağlar çozuldu "Komunızm tehlıkesı" kalkınca ulkenın laık guç- lerı asıl tehdıdı gorduler 28 Şubat'ta şenatçılara 'dur' dendı, yoksa laık Cumhunyet elden gıdıyordu • Sovyetler'ın kurulması da laık Cumhunyet ıçın talıh olmuştur, çokmesı de Ya 11 EyluP "Yeşıl Kuşak" Islam dunyası ıçın Super Guç'un ırtıcaya yatırımı anlamına gelıyordu Ne var kı Sovyetler tarihten sılındıkten sonra Amerıka ıçın "Yeşıl Kuşak"\n ışlevı kalmamıştı, 11 Eylul bu kapsamda bırdonum noktasıdır, "Komu- nızm tehlıkesı" sılımnce gozler açıldı, Islamcılar Amerıka'yı gorduler, Amerıka da şerıatçıları keş- fettı Amerıka "Yeşıl Kuşak" sıyasetı guderken şerı- atçıları destekleyen Turkıye'dekı Amenkanofıller şımdı Islamcıları dışlıyorlar "Tanhın sonu" gelmemıştı, "tanhın gelgıtlen" hızla suruyordu • Tanhın sonu, ınsanın sonu demektır, oysa 'ınsan tukenmez' Bakın Edzard Reuter'e 1 Gazetelerın yazdığına gore Daımler Benz'ın es- kı Başkanı Reuter Sabancı Unıversıtesı'nde bır konuşma yaparak Kureselleşme'yı eleştırmış "- Karl Marx ıle Engels'ın 'Komunıst Manıfes- to'dakı kehanetlerının bır gun gerçekleşmesını ıs- temıyorsak para kazanma ozguhuğunu sınırlaya- cak, ekonomık aktorlen toplumsal ıhtıyaçlara ve ahlakı değerlere saygı gostermeye zorlayacak uluslararası planda geçehı kurallan koymaya ça- lışmaktan başka seçeneğımız yok' " Hayırdır ınşallah 1 • Marx ıle Engels'ın 'Komunıst Manıfesto'sunöa- kı fikırien bır gun gerçekleşebıl/r mı? Konuyu boylesıne sığlaştırmanın bır anlamı yok 1 Insanlık elbette bugunku gıbı adaletsız bır duzende surgıt yaşayamaz, uygarlık, gezegenı- mızde 'hakça bırduzen'\ kuracak yukselışe ılle de kavuşacak Bız gunumuze bakalım 'Cumhunyet' 1991 - 2001 doneminde sağır duvarlara seslendı, med- ya kırlenmesınde Amenkanofıller bır yandan Ku- reselleşme azgınlığını, ote yandan PKK teroruyle şerıatçı ırtıcayı okşayarak 1923 Cumhurıyetı'nın sonunun geldığını savunuyorlardı 11 Eylul bır 'mılât' oldu OSMANLI MADALYALARI ve NİŞANLARI Metın Erureten ın belgelere davanan bu gorkemlı vapıtı çıktı ResımJer onjınal renklı - Metınler Turkçe ve Ingılızce Isteme adresı ^-nalı Pasaj No l Bevoglu Ux Tel 02I2-2529N81 U21224> 1096 0i324"2 60 83 E maıl metınenıretenamrcom Canh Cumlıurıyet Mahallesı 2 Kjsımda herşeyı hazır 4OO m2 arsa 5000 S O 216 - 418 83 66 O 532 - 314 34 13
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle