18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 EKİM 2001 CUMARTESİ 10 DUNM VE TURKİYE Cumhıırbaşkanı, 25-26 Ekim'de Pakistan'a yapacağı ziyarette Müşerref'in gönlünü alacak Sezerbuzlan eritecekA.NKARA (Cumhurtyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sczer, 25-26 Ekim günJerinde Pakistan'a res- mibir ziyarette bulunacak. Sezer' inzi- yareti sırasında askeri darbeyle işbaşı- nagelen Pakistan lideri Pervez Müşer- ref in gönlünü alması ve Türkiye'nin her türlü desteği vereceği mesajını ilet- mesi bekleniyor. Müşerref, darbe yap- tıktan sonra Türkiye'den gerekli ilgiyi görmemesi ve Başbakan Bülent Ece- vit'in Hindistan ziyaretine Pakistan'ı da eklememesi nedeniyle Türkiye'ye kar- şı büyük kırgınlık duyuyor. Cumhurbaşkanlığı'ndan yapüan ya- zılı açıklamaya göre Sezer'in gelecek hafta gerçekleştireceği ziyaret sırasın- da "dost ve kardeş iki ülke arasmdaki iküi flişkiler ve işbiıüği konulan ile böl- gesel ve uluslararası geüşmeler" ele alı- nacak. Sezer'e ziyareti sırasında Dev- let Bakanı Şiikrü Sina Gûrel de eşlik edecek. Gürel, Afganistan'a yönelik saldınnın başlamasından bir gün önce Islamabad'ı ziyaret etmiş ve Başbakan JLJevlet Başkanı Pervez Müşerref, darbe yapbktan sonra Türkiye'den gerekli ilgiyi görmemesi nedeniyle Ankara'ya kırgın. Sezer'in ziyaretinde bu kırgınlığı da gidermesi bekleniyor. Ecevit'in destek mesajını Müşerref' e iletmişti. Pakistan ile Türkiye arasındaki iliş- kiler her zaman çok dostane ve karşı- lıklı çıkarlann gözetilmesi çizgisinde gitmişti. Ancak Müşerref in askeri dar- beyle işbaşına gelmesinin ardından Tür- kiye, Pakistan'ın yeni liderine çok sa- hip çıkmamıştı. Müşerref in bir an ön- ce seçimlere giderek demokratik çiz- giye orurması gerektiğinin altını çizen Türk yetkililer, Islamabad'a yönelik üst düzey ziyaretlere de ara vermişler- di. Askeri eğıtinünı Türkiye'de alan ve belli ölçüde Türkçe de bilen Müşerref, askeri darbenın ardından uluslararası destek kapsamında Ankara 'yı da ziya- ret etmişti. Ecevit, Pakistan'a gjtmemişti İki ülke arasındaki kırgınlığın asıl nedenı ise Başbakan 'ın 2 yıl önce 5 günlük Hindistan ziyaretini gerçekleş- tirmesiydi. Müşerref yönetimi, Başba- kan'ın Hindistan ziyaretine Pakistan'ı da eklemesini istemişlerdi. Dışişleri Bakanlığı'nın da aynı doğ- rultudaki telkinlerine karşın Ecevit, "hayaü boyunca görmekistediği'' Hin- distan'a 5 gün ayırmış ancak Pakis- tan'a gitmeyi reddetmişti. tki ülke arasındaki bu kırgınhğın özellikle sivil yöneticiler arasında da- ha güçlü gözJemlendiği biliniyor. Bu kır- gınlık, Gürel'in 6-7 Ekim günlerinde yaptığı ziyaret sırasında da hissedil- mişti. Müşerref, Gürel'e sadece 15 da- kikalık bir randevu vermişti. Diploma- tik kaynaklar, iki ülke arasındaki kır- gınlığın giderilmesi için en üst düzey- de ziyaret gerçekleştiriknesinin gerek- li olduğunu vurguluyorlardı. Sezer'in ziyareti sırasında gerek Af- ganistan'daki gelişmeler gerekse Hin- distan ile Keşmir nedeniyle yaşanan gerginlik döneminden geçen Pakistan'a her türlü desteğin sunulacağı öğrenil- di. Afganistan'ın geleceği, geniş ta- banlı bir hükümetin kurulmasıyla Af- ganistan'da normal bir yönetimin işba- şına gelmesinin de ele alınacağı görüş- melerde, bölgeye yapılacak insani yar- dınılann da ele alınacağı bildirildi. ARIŞ GUCÜ TARTIŞMASI BM Türkiye'nin önerisine soğuk • BM Afganistan Özel Temsilcisi Brahimi, Türkiye'nin bölgede Müslüman askerlerin görevlendirilmesi önerisini eleştirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Bırleşmiş Millet- ler (BM), Türkiye'nin Af- ganistan'da BM Banş Gü- cü görevlendirme önerisi- ni soğuk karşıladı. BM Genel Sekreteri Ko- fi Annan'ın Afganistan özel temsilcisi Lahdar Brahimi, bu konuda çe- kincelerini ifade ederken "Bizim önerimiz BM'nin hiçbir şekilde banş gücü operasyonlanna girişme- mesi" dedi. Afganistan'daki son ge- lişmeler ve ülkenin gele- ceğine ilişkin görüşlerini bildiren Brahimi, Türki- ye'nin "Mnslüman asker- lerin bölgede daha kabul edüebun-" olduğu değer- lendirmesini anla- madıklannı vurgu- ladı.îngiltere'deya- yımlanan Indepen- dentgazetesine gö- re Brahimi şu gö- rüşleri iletti: "Afganlarçokoaurfubir halknr. Yabancıbr tarafin- dantaKmafflhnavisevmez- ler. Buradayabanolan gör- mekistemiyorlar, özellikle de askeri üniformah olan- ton." Brahimi, BM'nin Af- ganistan'da geleneksel ba- nş gücü operasyonlannı sürdürebileceğinin "akıl- dan bife geçirilmemesi ge- rektiğmi" vurguladı. Afganistan'da savaş son- rası dönemin planlanması kapsamında Bosna ve Ko- sova'da olduğu gibi bir ba- nş gücünün oluşturulma- sı konusu tartışüıyor. Was- hington'da bazı stratejist- ler, olası bir banş gücünün Türkiye, Bangladeş gibi Müslüman ülkelerce oluş- turulmasının daha yararh olabileceği tezini günde- me getirmişlerdi. Ancak bölgeyi yakından bilen kaynaklar, Afganistan'da- ki savaşın zaten Müslü- manlar arasında olduğu- nu, Afgan halkının Müslü- man bir banş gücünü mem- nuniyetle karşılayacağrna dair hiçbir öngörü bulun- madığını bildiriyorlar. Cem'in statü önerisi Türkiye ıse banş gücü tezinin ortaya anlmasının ardından yapılan açıkla- malarda konuya "ilkesel" olarak olumlu baktığım açıklamıştı. Daha önce de Somali, Bosna ve Koso- va 'daki banş gücü operas- yonlannda gorev alan Türkiye, olay- lann gelişimine gö- re tavır alma doğ- rultusunu seçmişti. Ancak Dışişleri Ba- kanı tsmaflCem, tn- giltere Dışişleri Bakanı Jack Straw ile yaptığı gö- rüşmede Afganistan 'da as- keri bir banş gücü yerine "gözJemci gnıbu" starü- sünde bir oluşuma gidil- mesi tavsiyesinde bulun- muştu. tsmail Cem, basın top- lantısı sırasında da Afga- nistan'da bazı bölgelerin çatışma alanı dışuıda bu- lunduğunu belirterek "Şimdi bu bölgelerde ba- nşı konıma faafiyetkrini başlatarak destek ve yar- dunlar üzerinde yoğunla- şabihnz. Böylece bu böl- geler, banş geküğmde Af- ganistan'm nasıl hal ala- cağmmörnelderi olabflir" görüşünü dile getirmişti. tsrail ordusu Cenin kentine giriş-çıkışlan yasakladve Israil tankian Baü Şeria'nın Beytüllahim kentine girdi Dün çıkan çafjşmalarda 2 Fıüstinh' öldü. (Fotoğraf: REUTERS) Arap Birliğişiddetin artmasından Israil'i sorumlu tuttu: Suikastpolitikasına son verin Dış Haberler Servisi - Filistin güvenlik güçleri, Israilli Turizm Bakanı Rehavam Zeevi'nin öldürülmesini üstlenen FUistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin (FHKC) çok sayıda üyesini gözaltına alırken Arap Birliği, Israil'i "suikast politikasuu" durdurmaya çağırdı. Israil tankian, dün Batı Şeria'nın Beytüllahim kentine girdi.Filistin güvenlik güçleri, Batı Şeria, Gazze ve Kudüs'te FHKC üye ve yöneticilerine yönelik büyük bir kampanya başlattı ve çok sayıda FHKC üyesini gözaltına aldı. Önceki gün bir Filistinli yetkili, FHKC'nin silahlı kanadının temel hedefleri olduğunu bildirmişti. Şiddetin yoğunlaşmasını Israil'ın "suikastpoBtikasrna bağlayan Arap Birliği yetkilisi Emir Musa da uluslararası toplumu Israil'in bu politikalannın engellenmesi için baskı yapmaya çağırdı. Diğer yandan Israil tankian dün • Filistin güvenlik güçleri, son gelişmelerin ardından çok sayıda Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) üyesini gözaltına aldı. Bir yetkili, asıl hedeflerinin FHKC'nin silahlı kanadı olduğunu söyledi. Batı Şeria'daki Beytüllahim kentine girdi. Filistinli güvenlik yetkilileri, tanklann, binalara ateş açarak iki yönden kente yaklaşık 100 metre girdiğini belirttiler. Filistin'in Sesi Radyosu, açılan ateş sonucu, 2 Filistinlinin öldüğünü, 5'i ağır 16 Filistinlinin de yaralandığını kaydetti. Israil Savunma Bakanhğı'ndan yapılan açıklamada, ordunun görevini tamamlayana kadar bölgede kalacağı bildirildi. Ramallah'ta da Israil askerleriyle Filistinliler arasında çıkan çatışmada, Filistinli bir polisin öldüğü bildirildi. Filistin güvenlik kaynaklan ise Gazze Şeridi'nin güneyinde, bir havan topu mermisiyle oynayan 13 yaşındaki Filistinli bir çocuğun, merminin patlaması sonucu öldügünü belirtri. Revaham Zeevi'nin karillerinin Israil makamlannca verilen kimlik kartı taşıdıklan ileri sürüldü. Adını gizli tutan Filistinli bir yetkili, Adını gizli tutan Filistinli bir yetkili, Gazze'de yaptığı açıklamada, ellerinde Zeevi'nin atillerinin Israil kimlik kartı taşıdıklan yönünde bilgi bulunduğunu söyledi ve "Zeevi'nin karillerinde, yalnızca tsrail'în denerimindeki Doğu Kudüs'te yaşayan Filistinlilere tsrail makamlan tarafından verilen kimlik kartlanndan var" dedi. Ingiltere Başbakanı Tony Blair, Filistin lideri Yaser Arafat'tan, Israilli bakanın katillerinin yargı önüne çıkanlmasını istedi. Birliğin Belçika'nın Gand kentindeki zirvesinde Afganistan ve terör ele alındı AB'den kara operasyonuna destek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Belçika'nın Gand kentinde dün bir ara- ya gelen Avrupa Birliği (AB) ülkeleri- nin devlet ve hükümet başkanlannın ana gündemini terorizm ve Afganistan oluştururken Dönem Başkanı Belçika, ABD'nin Afganistan'a özel birlik ko- nuşlandırmasına destek verdiğini bil- dirdi. Dışişleri Bakanı tsmaflCem, ulus- lararası terörle mücadele konulu Avru- pa Konferansı'na katılmak için dün Brüksel'egitti. Belçika Dışişleri Bakanı Louis Mic- hel, zirveden önce yaptığı açıklamada birliğin. ABD'nin askeri harekâtına desteğini yineledi. Operasyonun uy- gun adımı olarak komandolann konuş- landığını ifade eden Michel, terörün kökünün bulundugu her yerde yok edil- • Dışişleri Bakanı îsmail Cem, bugün yapılacak terörle mücadele konferasında teröre karşı etkin mücadele için önerilerde bulunacak. mesi gerektiğini kaydetti. Michel, Ame- rikan özel birliğinin varlığının, teroriz- me karşı harekâtın bir sonraki mantıkı adımı olduğunu söyledi. Ingiltere, Fransa ve Almanya arasında mini zirve yapıldı AB ülkelerinin devlet ve hükümet başkanlannı bir araya getiren zirve, ge- niş kapsamh önlemler alnnda, dün Gand kentinde yapıldı. Zirvede, terorizmle Af- ganistan konulanna öncelik verildi. Gand zirvesinin başlamasından önce Ingiltere, Fransa ve Almanya arasında yapılan "nnnizirve''de, Afganistan ko- nusu ele alındı. Zirvede Michel, liderlere, ABD ile In- giltere'nin Afganistan'daki askeri hare- kâtının değerlendirmesini ve AB Kon- seyi'nin görüşlerini içeren bir rapor sun- du. Raporda, AB'nin terorizme karşı al- dığı önlemler üzerinde duruldu. AB dev- let başkanlan, 21 Eylül'deki zirvede, ABD'ye, terorizme karşı mücadele he- defli askeri girişimlerinde, "her ülkenin kendiohnaktançerçevesindeT ' destek ve- receğini belirtmişlerdi. Öte yandan, AB ülkeleri ile adayla- nn dışişleri bakanlan bugün Briiksel'de terorizm konusunu ele alacaklar. Avru- pa ülkeleri, Rusya ve Ukrayna dışişle- ri bakanlannı bir araya getirecek kon- feransta konuşma yapacak olan Isma- il Cem, terorizmin sınırlan aşan küre- sel bir olgu olduğuna işaret ederek mü- cadele için etkin bir uluslararası işbir- liğinin önemini vurgulayacak. 'Terorizm dinle özdeşleştirilemez' Konferansta Dışişleri Bakanı Cem, te- röre karşı "etkin mücadele" için öne- rilerde bulunacak. Cem, Batı'da bazı çevrelerin teroriz- mi Islam ile özdeşleştirilmek isteme- sine karşı "teroriznıiıı herhangi bir din- le özdeşleştirümesinin tüm dinlere ha- karet olduğu'' mesa]inı verecek. MERHABA NECATt DOĞRU Dönüm Noktası Bütçesi! Hayatımız boyunca "Bu düzen değişsin sesleri" duyduk. Düzen ke- mikleşti. Yanlış yanlışa kaynadı. Uçu- rum uçurumu çekti. Avantacılık avan- tacılığa vidalandı. Çapsızlık kalitesiz- liğe düğümlendi. Düzen değişsin sesleri söndü. Düzen değişmedi. Kriz bu yüzden geldi. Yerli komünistlerin istediği sınıf hegemonyasına dayalı devrimci dü- zen değişikliği de olmadı. Yerli sos- yal demokratların tercih ettiği yavaş, ılımlı, az sancısız, reforumcu düzen değişikliği bile yapılamadı. Birikti... Çoğaldı... Soaınlar dağ oldu. Kavurucu, iflas ettirici, işsiz bıra- kıcı, fakiri daha çok fakirieştirid, zen- ginin havasını, tafrasını, neşesini bo- zucu, 9 şiddetinde depreme benzer büyük kriz sonunda patladı. Kaderin intikamı! Ecevit'in elinde patladı! Kaderin ihaneti! Henüz 40'ını bile aşmamış çok genç yaşta "Bu düzen değişmeli- dir..." buluşunu yaparak politika sah- nesinde kutup yıldızı gibi pariayan Bü- lent Ecevit, 76 yaşına geldiğinde ku- cağında; "kemikleşmiş, kötü, kara düzen" buldu! • • • Talihsiz Ecevit! Kırk yaşındayken: Halk ona... "Karaoğlan" diyordu. Yaş yetmiş altıyı buldu. Şimdi halk ona... "Uğursuz Ecevit" diyor. Bizim Sultanahmet ile Kumkapı arasındaki işsiz, güçsüz kahvele- rinde toplaşanlar, maç yayını ol- madığı günlerde; "Ecevit, ne zaman başa gelse kıtlık olur, kriz olur, zam olur, savaş olur, halk sefil olur" di- ye yorum yapıyorlar. Zavallı cahil halk! Hafızasız! Aklını tatile çıkartmış! Bu kemikleşmiş düzenin, önce Celal Bayar, Adnan Menderes sonra Süleyman Demirel, Nec- metbn Erbakan, AJparslan Türkeş, sonra 12 Mart, 12 Eylül darbelerini yapan generaller, sonra Turgut Özal, daha sonra da yine Süleyman De- mirel ile Erdal Inönü'nün düzeni değiştirmek yerine "Düzeni devam ettiren, halkı yetehnce üretmeden daha çok tüketmeye alıştıran, dış borç bulupyiyen, borcu borçla ka- patan, milli geliriçinde üretimin pa- yını düşürüp, faizin payını artıran ve 50 yıldırbüyük açıklar veren büt- çeler yapmalanndan" kaynaklan- dığını kestiremiyor. Kaderin kelekliği! Karaoğlan Ecevit idi... Uğursuz Ecevit oldu... Analizleri dürüst yapalım, yorum- lar vicdan filtresinden geçmiş taraf- sız yazılar olsun. Ecevit'in başkan- lığındaki hükümetin son yaptığı 2002 bütçesi için neler yazıyoriar: Bir iflasın bütçesi! Kara yalan bütçesi! Sefalet bütçesi! Diye yakıştırmalar... Tamam! Anhyorum! Bu yakıştır- malarla yazılar heyecanlı oluyor ama gerçekte bu bütçe "dönüm nokta- sı bütçesi" değil mi? Ecevit adını koyamıyor! Çıkıp anlatamıyor! Esasen ister IMF'nin zoruyla, is- ter Kemal Derviş'ın telkiniyle olsun Ecevit'in yapılmasına onay verdiği tam bir "Düzen DeğişikliğiBütçesi"... Tutar ya da tutmaz... Ayn konu... Gerçek ya da değil... Ayn tartışma... Türkiye'nin ve dünyanın gerçek- leri, hazırlanan 2002 bütçesini uygu- lanamaz hale getirebilir, yılın ikinci ya- nsından sonra "ek bütçe" yapmak zorunda kalabilirler. Bu da ayn fasıl... Fakat tarafsız olalım... Yeni bütçe değişimci... • • • 50 yıllık düzeni değiştirmek isti- yor. Hastalanarak yatağa düşmüş ekonomik yapıyı iyileştirmek istiyor. Türkiye bir daha krize düşmesin di- ye, kötüye gidişı durdurmak istiyor. KİT işçileri, memurlar, SSK emekli- leri, Bağ-Kuremeklileri, Emekli San- dığı emeklileri, dullar, yetimler, gazi- ler, şehit aileleri dahil 6 milyon kişi- ye aylık ödeyen devlet, bu bütçey- le onlann gelirlerini tırpanlıyor. Ecevit'i onlann gözünde ''uğur- suz adam" durumuna düşürüyor. Böyle bir bütçe, vatandaş için tam bir "sık dişini bütçesi"... Bütçe devleti de daraltıyor. Deviete de kemer sıktınyor. Geçen yılın bütçesinde 40 katril- yon lira olan faiz dışı harcamalan bu kadar yüksek enflasyona rağmen (defilatör yüzde 46) 37 katrilyona in- dirmeyi hedefliyor. Yani bütün bakan- lıklann harcamalannı da büyük ölçü- de kısıyor. Dönüm noktası bütçesi! Fakat Ecevit bunu anlatamıyor. Çünkü bakanlık sayısını 35'ten 12'ye indirip, kaldırdığı bakanlıklara bağlı bütün daıreleri de feshettiğini ilan edemiyor. Düzen değişmeli demişti. Düzeni değiştiremiyor. Niçin? Düzenden geçinenler, düzeni de- ğiştiremeyecekleri için! E-posta: [email protected] Faks:02125139098 Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Phil Reeker: Türkiye ile ABD'nin ilişkileri çok güçlü VVASHINGTOiN (AA) - ABD, tero- rizme karşı oluşturulan uluslararası koalisyonda Türkiye'nin önemli or- tak olmayı sürdüreceğine güvenin tam olduğunu bildirdi. ABD Dışişleri Ba- kanlığı Sözcüsü Phil Reeker, dün ya- bancı basuı için düzenlediği basın top- lantısuıda bir soru üzeri- sonrakiadnnhakkmdaspekübsyon ya- pacağnusanmryorum.Aynca bu sava- şuı, askeri operasyonun dısmda pek çok aşaması oiacak. Finansman açı- sından. istihbarat paylaşımı ve yasal işbiıüği bakumndan koafisyonun ça- balan önemK" diye konuştu. ne, "Tûrldye sadeceNA- TO içinde değü, bölgede deönemlibir ortak. Tür- kiye çok önemli bir rol oynuyor ve bu çerçevede düzenMolarak Türkrv'e'ye danışryonız. Bizim en ya- kın müttefîklerimizden biri olarak Türkiye'nin koafisyonda önemfi ortak ofrnaya devam edeceğine güvenim tam" dedi. Re- eker, Türkiye'nin ABD için daima "seçkm" bir ortak olduğunu belirte- rek "Çok uzun bir süre- dir bizi destekleyen, NA- TO'nun 5. maddesine onay veren Tûrldye ile ABD arasında olağanüs- tü güçlü bir Uişkivar.Bir- Hkte,güçlü,önemB bir ta- rihimizvar"dedi. Phil Reeker, ABD'nin, Afganistan 'dan başka bir ülkeye operasyon düzen- leme olasılığına ilişkin bir soruya karşılık, ope- rasyonda bir sonraki aşa- maya ihşkin spekülasyon yapmanın doğru olma- yacağını belirtti. Reeker, "Amerikan hükümeti icinden ya da uluslarara- sı koaiisyondan hiç kim- senin terorizme karşı bir Ankara da suclanıyor Sırp televizyonunun bombalanması AlHM'de STRASBOURG/ANKARA (Ajansfar) - NATO'mın 1999 yılında Yugoslavya'ya gerçekleştirdiği askeri operasyon sırasında Sırp televizyonu RTS'nin bombalanmasından zarar gören Yugoslav vatandaşlannın Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'ne (AlHM) yaptığı başvuru, 24 Ekim'de ele alınacak. Başvuruda, aralannda Türkiye'nin de bulundugu 17 NATO ülkesi suclanıyor. Avrupa Konseyi tarafından yapıîan açıklamaya göre Kosova harekâtı sırasında RTS televizyonunun 23 Nisan 1999'da bombalanmasmda öleo çalışanlann akrabalannın ve bombardımandan sağ çıkan bir çalışanın yapöğı başvuruda, Avrupa Insan Haklan Sözieşmesi'ne (AlHS) taraf olan 17 NATO ülkesi, sözleşmeyi ihlal etmekle suclanıyor. Davacılar, Sırp televizyonunun bombalanmasınm. 1950 tarihli sözleşmenin "insan haklanna sajr gı" ve "ifade özgürlüğü" maddelerini ihlal etrığinı öne sürüyorlar. Operasyonlarda yer alan diğer iki NATO üyesi ABD ve Kanada, sözleşmeye taraf olmadıkian için davalı devletler arasuıda yer abıuyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle