25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16 EKİM 2001 SALt HABERLER Eyüp Aşık vd Burhan Kara'nın ardından partiden aynlan Ali Er'in AKP'ye katılacağı söyleniyor ANAP'tan 5'inci istifa Ali Er: Ulke ve millet bu durumdayken daha fazla seyirci kalamazdım. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM'nin açıhşından bu yana koalis- yonun küçük ortağı ANAP'tan istifa edenlerin sayısı 5'i buldu. Eyüp Aşık ve Burhan Kara'nın ardından dün de tçel Milletvekili Ali Er partisinden istifa et- tı. Er, "Ülke, millet bu durumdayken milletvekili olarak daha fazla seyirci kalamazdım" diye konuştu. Er'in AKP'ye katılabüeceği kulislerde dile getirüdi. Er'in istifasının ardından mer- kez sağdaki iki partinin milletvekili sa- yısı da eşitlendi. ANAP'taki muhaliflerin istifası sürü- yor. TBMM'nin açılmasından bu yana Eyüp Aşık, Süha Tanık, Mehmet Ali İrtemçelik, Burhan Kara ve Ali Er ile birlikte ANAP'tan kopan milletvekili sayısı 5'e yükseldi. Er, istifasıyla ilgili sorulara karşı, "Ülke millet bu durum- dayken milletvekili olarak daha fazla seyirci kalamazdım'' değerlendırmesı- ni yaptı. Herhangi bir partiye kanlıp ka- nlmayacağı yönündekı soruyu ise Er, "Bir siire bağımsız kalacağım" şek- linde yanıtladı. Aynı seçim bölgesinden olan Içişleri Bakanı Rüştü Kâzım Yücelen ın önce Devlet Bakanlığı'na ardından Içişleri Bakanlığı'na getirilmesinin Er'de rahat- sızhk yarattığı biliniyordu. ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın, geçen cu- ma günü görüştüğü ve partide kalması ricasında bulunduğu Er'i ikna edemedi- ği öğrenildi. AKP ile görüştü Er'in Recep Tayyip Erdoğan'ın par- tisi AKP'ye katılmak için daha önce te- masta bulunduğu kaydedildi. AKP"ye kaülmakta acele etmeyeceği belirtüen Er'in, Erdoğan hakkında Anayasa Mah- kemesi'nden çıkacak karan bekleyebı- leceği de bildirildi. Er'in ardından mu- haliflerden Yıldınm Akbulut, Yücel Seçkiner ve Veysel Atasoy'un da istifa edebileceği dile getirildi. Muhaliflerden Seçkiner, şu anda istifayı düşünmedik- lerini, önceliklilerinin ülke sorunlan ol- dugunu kaydetti. Sorunlan yaptıklan toplantılarda değerlendirdiklerini kay- deden Seçkiner, seçmenlerinin yüzüne bakamaz hale getirildiklerini söyledi. ANAP lideri Yılmaz, Er'in istifasıyla ilgili sorular üzerine "Bizim için sürp- riz değil. Kişisel sorunlan çözmek eli- mizde değil" dedi. Er'in istifasıyla ANAP ve DYP'nin milletvekili sayısı eşitlendi. Er'in istifa- sıyla TBMM'deld yeni sandalye dağılı- mı şöyle oldu: DSP: 131, MHP: 126, ANAP: 81, DYP: 81, AKP: 52, SP: 48, Bağımsız: 22, Boş: 9. CHP LİDERİ DENİZ BAYKAL: Kürt sorununu çözecek insana ihtiyaç var • Doğu Anadolu gezisinin üçüncü gününde Hakkâri ve Yüksekova ilçesini ziyaret eden Baykal "Türkiye'yi bu noktaya halk getirmedi, Ankara'nın çürümüş politikacılan getirdi" dedi. ALİ SEVMİŞ HAKKÂRİ/YÜKSE- KOVA-CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal, Tür- kiye'nin işsizhîc sorunu- nun çözülmesi, batık ban- kalann ve vurgunculann önüne geçmek için kal- kınmaya gereksinim ol- duğunu belirterek "Tür- kiye'nin adalete, de- mokrasiye ve Kürt soru- nunu çözecek insanlara ihtiyacı var" dedi. Baykal, Doğu Anadolu gezisinin üçüncü günün- de dün Hakkâri ve Yükse- kova ilçesini ziyaret etti. Baykal, Hakkâri'de halka hitaben yaptığı konuşma- da, Türkiye'nin son gün- lerde umutsuz günler ya- şadığı görüşünü savundu. Bölge halkının terörün ardından ekonomik krizle baş etmeye çalıştığını be- lirten Baykal, " Yöre hal- kının geçimini saglaya- cağı hayvancılık dahi yok olmuş durumda. Türkiye'yi bu noktaya halk getirmedi, Anka- ra'nın çürümüş politi- kacılan getirdi" dedi. "Türkiye'nin düzel- mesi için sağdan soldan toplanan dolarlara de- ğil, namuslu devlet adamlanna ihtiyaç var" diyen Baykal, şöyle ko- nuştu: u Biz namuslu si- yaset yaptığımız için halkın içerisindeyiz. Türkiye'deki medyanm halkın sonınlanna eğil- mesi gerekirken haber bültenlerinin büyük bir bölümü tbrahim Tatlıses ile Mehmet Ali Erbil'e yönelmektedir. Türkiye sıkıntılı dönemden ge- çerken medyanın bunla- n sürekli gündeme ge- tirmesine bir anlam ve- remiyonım." Sezer'le görfişecek Daha sonra Yükseko- va'ya geçen Baykal, bu- rada Esnaf ve Sanatkârlar Odası'nı ziyaret ederek esnafın sorunlannı dinle- di. Bölge halkı için sınır ve hayvan ticaretinin öne- mine dikkat çeken Bay- kal, önümüzdeki hafta Cumhurbaşkanı Ahnıet Necdet Sezer'le bu ticari ilişkilerin serbest bırakıl- ması için görüşeceğini bildirdi. Baykal, daha sonra Van'ageçti. TÜRKİYE GENELtNDE ARAŞTIRMA CHP'nin seçim raporu tamam ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - CHP yöne- timinin, örgütlerin duru- munu görmek ve seçmen profıli çıkarmak amacıy- la Türkiye çapında başlat- nğı geziler sona erdi. tki haftadır Türkiye'nin çeşit- li yerlerinde bulunan par- ti denetmenleri inceleme- lerini tamamladılar. De- netmenlerin gittikleri yer- lerde elde ettikleri izlenim ve tespitler raporlaştınla- cak ve bu raporlardan se- çim hazırhklannda yarar- lanılacak. CHP, 2002'de gündeme gelebilecek erken bir se- çim için hazırlıklara baş- ladı. Parti denetmenleri- nin büyük bölümü incele- melerde bulunduklan ü- lerden geri dönerken, bir bölümünün de bugün dö- necekleri beliruldi. Parti denetmenleri, gittikleri yerlerde CHP örgütlerinin durumunun yanı sıra, son seçimlerdeki oy dağıhmı- nı, diğer partilerin duru- munu, yeni oluşumlann beklenti yaraüp yaratma- dığmı, sivil toplum örgüt- leri ve sendikalar ile yerel basının dunımunu da in- celediler. Gezilerde iki açıdan de- ğerlendirmelerde bulu- nuldu. Yurttaşlann CHP'ye ilişkin görüşleri- nin yanı sıra, artan ekono- mik krizden gördükleri zarar ve 11 Eyîül saldın- lannın ardından gelişen sürece ilişkin yaklaşımla- n da değerlendirildi. Anketler olumlu CHP Genel Başkan Yar- dımcısı tnal Batu, kendi- sınin Trabzon, Edirne, Bursa veYalova'da incele- melerde bulunduğunu be- lirterek, CHP'nin anket- lerde çok olumlu gittiğini, gezilerinde de bunun doğ- ruluğunu gördüklerini söyledi. Yeni oluşuma haİktan ilgi olmadığını ileri süren Batu, yurttaşın durumunun ise son dere- ce kötü olduğunun altını çizdi. "Bunakm" sözcü- ğünün yurttaşuı içinde bu- lunduğu ruh halini ifade etmekte yetersiz kaldıgını vurgulayan Batu, borçlan- nı ödeyemeyen çok sayıda yurttaşın tutuklandığına tamk olduklarmı anlattı. Batu, "Hapishanelerden katilleri, hırsızları bı- raktılar: şimdi borcunu ödemeyen yurttaşı dol- duruyoriar" dedi. />aşbakan Yardımcısı ve ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, AB üyesi ülkelerin büyükelçileri ile görüştü.Yümaz elçilere, uyum yasalan ve Ulusal Program sürecinde vanlan noktayı içeren iki bilgi notu verdi. (Fotoğraf: AA) Anayasa değişikliklerini AB büyükelçilerine anlatan Mesut Yılmaz: Reform için para gerekANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP Genel Başkanı ve BaşbakanYardımcısı Mesut Yıl- maz, Türkiye'nin anayasa deği- şikliklerini yerine getirerek Av- rupa Birliği'ne (AB) tam uyum konusunda önemli bir adım atıl- dığuıı, ancak reformların isteni- len hızda gerçekleşebilmesi için AB'nin de mali işbirliğini yeri- ne getirmesi gerektiği mesajını verdi. Yıhnaz, AB büyükelçile- rine, uyum yasalan ve ulusal program sürecinde vanlan nok- tayı içeren iki bilgi notu sundu. Türkiye, AB Komisyonu'nun tlerleme Raporu'nu açıklaması- na kısa bir süre kala, anayasa değişikliği kapsamında Ulusal Program'ın uygulanmasında ge- linen nokta hakkındaAB'ye bil- • Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, büyükelçilere, reform programına devam edilebilmesi için AB'nin diğer ülkelere yaptığı mali yardımı Türkiye'ye de yapması gerektiğini belirtti. gı verdi. Başbakan Yardımcısı Yılmaz, AB ülkelerinin büyükel- çileri ve AB Komisyonu Türki- ye Temsilcisı Karen Fogg ile dün bir araya geldi. İki bilgi notu verdi Edinilen bilgiye göre Mesut Yümaz, büyükelçilere iki bilgi notu dağıttı. Bu notlardan birin- de anayasa değişikliği ile Ulusal Program arasındaki bağlantı açıklanırken diğerinde de çıka- nlması öngöriilen uyum yasala- n hakkında bilgi sunuldu. Türki- ye'nin AB'ye tam üyelik konu- sunda elinden gelen çabayı gös- terdiğini belirten Yıhnaz, AB Komisyonu'nun hazırlayacağı llerleme Raporu nun da bu gö- rüşte ohnasunn önemli olacagı- nı vurguladı. Türkiye'nin kısa vadede yerine getirmesi gereken reformlann birçoğunu yaphğını anlatan Yıhnaz, bu kapsamda mali işbirliğinin de işletilmesi gerektiğini yineledi. Yıhnaz'ın, Türkiye'nin reformlannın ger- çekleşmesi için AB'den de diğer adaylara yapmış olduğu mali yardımlar ölçütünde bir para akı- şının sağlanması gerektiğini söy- VVanted by Interpol BIN LADEN. Usama "Bay Ladin, çok zenginsiniz cana dağlarda yaşıyorsunuz. Amerikalılar için hu çok garip. Amacınız ne?" John Miller / ABC Televizyonu muhabiri (Ropörtajda Ladin'e ilk sorusu) Bir PBS/FRONTLİNE belgeseli: Hunting Bin Laden 2. Bölüm BUAKŞAM 20:15 GARİP AMA GERÇEK Kendi sözleri, adamlarının ifadeleri, CIA belgeleri ile Usame Bin Ladin'in hayatı, hedefleri, eylemleri... www.ntvmsnbc.com lediği öğrenildi. AB, aday ülkelere katdım ön- cesi kolayhğı sağlayabümek açı- sından 17.2 milyar dolarhk bir mah işbirhği programı uygulu- yor. Ancak Avrupa Yahnm Ban- kası'nuı bu mali işbirliğinden Türkiye yararlanamıyor. Avrupa Yatınm Bankası, programdan yararlanmak isteyen özel kuru- luşlardan "A +", hükümet kuru- luşlanndan da "BBB" kredi no- tunun bulunmasuıı istiyor. Tür- kiye'nin bu kredı notunu en son 1994'te gördüğü kaydediliyor. AB büyükelçilerinin de genel olarak anayasa değişikliklerin- den memnun olduklan, ancak uyum yasalan ve bu yasalann uygulanmasının büyük önem ka- zandığını söyledikleri öğrenildi. SP'den suclama Yüriimekten aciz, titrek hükümet ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - SP Grup Başkanvekili Ömer Veh- bi Hatipoğlu, verdikleri son gensoruyu hüküme- tin "kurruluş reçetesi" olarak değerlendirmesini isterken "Konuşmaktan, yüriimekten, düşün- mekten aciz bir titrek hükümet savaş dönemi- nin şartlanm idrak ede- mez" dedi. Hatipoğlu, düzenlediği basm toplantısında, aciz- ükle suçladığı iktidann is- rifasını istedi. Hatipoğlu, "titreklik" suçlamasm- dan kimi kastettiginin so- ruhnası üzerine "Kimi kastettiğim çok açık ve net 7 yaşındaki çocuğa da sorsanız bunun ceva- bını verecektir. Yeni bir dünya kuruluyor ve sa- yın Başbakan 'Irak'a müdahale ihtimalini bile düşünmek istemiyorum' diyor. Düşünmekten a- ciz olduğunu, düşün- mekten korktuğunu ifa- de ediyor" dedi. Anayasa değişikliğine ilişkin yeni paket konu- sundaki sorular üzerine Hatipoğlu, Necmettin Erbakan'ın siyaset yasa- ğını kaldırmaya dönük gi- rişimlerinin devam ede- ceğini söyledi. Hatipoğlu, "Her anayasa değişikli- ğinde yasaklann kaldı- rüması için ne gereki- yorsa yapacağız" dedi. SALI ORHAN BURSALI Neden Böyleyiz? Dünyaca ünlü yerbilimcimiz, keskin ve bazen de patavatsız dillı Celal Şengör, geçen Nisan ayından beri, ABD'nin birkaç mükemmeliyet merkezinden bırı olan Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nde (CaJtech) bulunuyor bir yıllığına. Ders verme zorunluluğu yok. Çağrılmasının ne- deni, enstitüde tartışma ortamını zenginleştirece- ği varsayımına dayanıyor. Şengör bunu şüphesiz fazlasıyla başarır; hatta komşu eyalet üniversite- lerinden bile konuşma yapması için çağrılıyor. Zamanının önemli bir kısmını da Türkiye'de baş- ladığı kitabını bitirmeye ayırıyor. Caltech, orada sürekli kalması için kur yapa- dursun, Şengör, Cumhuriyet Bilim Teknik'teki haftalık yazılarını aksatmadan sürdürüyor; son yazılannda gördüğümüz gibi yurt özlemi de gide- rek artıyor. Son gittiği Indiana Üniversitesi'nin Başkanı, üniversiteyi tanıttıktan sonra Celal Şengör'e, okulun kalitesini arttırabilmek için fikirlehni sor- muş... Bunu söyleyince güldüm, buradaki kendi okulu dahil, Türkiye'deki üniversiteler ve yönetim anlayışları gözümün önüne geldi... IÜ Rektorünün örneğin, üniversitesinin seçkin bir üyesine, Bülent Tanör'e "takmasmı" anımsa- dım. Yine Şengör'ün kendi üniversitesinde örne- ğin elektronik bölümünün seçkin bilim insanlann- dan önemli bir kısmının dağılmasını anımsadım. Veya, tek tek iyi niteliklere sahıp olmalanna rağ- men, bir bölümdeki bilim insanlarının neden önemli bir sinerji ve bilim düzeyi çok yüksek bir ortam-bölüm yaratamadıklarının ve durmadan birbirleriyle dalaşmalannın nedenlerini tartıştık bi- raz. Neden bu böyle? Genelleme yaparak, yaşadığımız örneklerden yola çıkarak, yine bilinen bir sonuca ulaşmak zor değil. ••• Rektörlerimiz, tabii istisnaları olsa bile, tek yö- neticidir, ne yazık ki hiçbiri "kurtarıcı" olamamak- tadır. Şirket sahiplerimiz, bir kısmı en azından yakın zamana kadar, tek karar verici ve uygulayıcıdır. Partilerimizin hepsi lider partisidir. Devletimiz gelenek olarak, baba (ve sopa)'dır. Tek adam, tek lider, tek şef, tek yönetici... Os- manh'dan devraldığımız yazılan çizilen bu model ve anlayış, zorunlu olarak Cumhuriyet'in ilk dö- meminde uygulanmış, Atatürk'ün istisna kişili- ğinde belki de tek iyı meyvesini vermiş ve toplum kelimenin tam anlamıyla çağ atlamıştı: Orta- çağ'dan modern zamanlara! Parlamenter demokrası dönemınden itibaren, düşük yoğunluklu siyasi kişiliklerın tek lideriiğinın ve tek adamlığının Türkiye'yi bir yere taşıyamaya- cağı belliydi. Menderes'in, odunu bile milletvekili seçtiririm, sözleri yapımızı çok güzel anlatır. Menderes'in bu bakışı, az veya çok, parti lider- lerinde vardır. Lider, hemen çevresine kendini onaylayanlar toplulugu oluşturur, "özgün tavır, düşünce ve kişi- likler" hemen dışlanır. Tek liderlik ve adamlık, toplumun mayasıyla da uyuşur aslında. Çünkü, bu mayanın hamurunun özelliklerini, nüfusun sadece 3.5-4 yıllık eği- tim/ögretim süreci belirlemektedir. Bu maya, tek lidere, tek adama alışıktır. Hep kendi adına birisınin bunu başarmasını bekler, arar... Kendisi çevresel olarak yaratıcı degildir, savaşkan da degildir. • • • Ne yazık ki bu genel yapı kırılamıyor. Toplumda gözlenen dınamizm, degişım isteğı de bu siyasal yapının üstesınden gelebilecek yolları, araçlan bulamıyor. Siyasi partiler kendilerini nasıl yenileyebilecek- tir? Politikayı kişisel yararlar için bir alet olarak değil, kamusal bir toplum ve ülke mühendisliği ve yönetimi olarak gören, çağını kavramış yeni ve dinamik kişilere siyasal yapılarında nasıl daha fazla yer verecektir? Eğer siyasal yapı bunu başaramazsa, siyasal yönetimdeki tıkanmışlığı aşmak olanaksız gibi görünüyor. Devleti ve siyasi hayatı neredeyse bütün kade- meleriyle, kısmen mi yoksa bütünüyle mi desek, ahlaksızlaştırmış ve yarı köleleştirmiş siyasal kadroların bu değişimi başlatacak düzenlemelere gidebilmesi mümkün mü, eşyanın tabiatına aykı- rı değil mi? Eğer öyleyse, biz bu işi nasıl başaracağız? obursali@cumhuriyet.com.tr MHP Ordu Milletvekili Enginyurt'tan müdüre tehditORDU - MHP Ordu Milletvekili CemalEn- gjnyurt, Ordu çevreyo- lu ile ügüi kendi görüşü- nün aksine açıklamalar- da bulunduğu iddiasıyla Karayollan Bölge Mü- dürü Turhan Ceylan'a sert tepki gösterdi. En- ginyurt, "O adam bu- nun bedelini o kolruk- ta oturmayarak ödeye- cek" dedi." Karadeniz Otoyolu kapsamında Ordu'da çevTeyolu yapılması için 1997 yıhnda eylemler gerçekleştirildi. Bölge- de yol çahşmalan dur- duruldu, ancak Karayol- lan, yolun devamı için kent geçişini 8.5 metre genişletme karan aldı. Kentteki sivil toplum örgütleri de bu kararla sahil kesiminin bozula- cağını savunarak önceki gün Ticaret ve Sanayi Odasfnda bir araya gel- di. MHP Milletvekili Enginyurt'un da karıldı- ğı toplanüda yol yapımı sırasında kent geçişine dokunulmaması istendi. Enginyurt ise yol ge- nişletme karannın Ka- rayollan Bölge Müdürü Turhan Ceylan'ın açıklamalanyla günde- me geldiğini behrtti. Or- du Çevre Yolu'nun 280 trilyon hraya mal olaca- ğuıı behrten Enginyurt, "Bu yol yapılamıyor diye Ordu'nun sahUini bozma hakkını kimse kendinde bulamaz. Bölge müdürüne 'Bu- na senin de gücün yet- mez ve bunun bedelini deağırödeyeceksin' de- dim. Ve önümüzdeki haftalarda da görecek- siniz, bu bedeli ağır ödeyecek. Bu ifadesi- nin bedelini müdürlük koltuğunda oturmaya- rak ödeyecek" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle