23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 OCAK 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER noşgorusuzıUK konferansı • STOCKHOLM (AA) - Isveç'in başkentinde toplanan 'Uluslararası Stockholm Forumu: Hoşgörüsözlükle Savaş' adlı toplantıda, Batı toplumlannda daha çok belirginlik kazanan yabancı dûşmanlığı kınandı. Foruma katılan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofı Annan, sanayileşmiş Batı ûlkelerinin giderek yaşlanan nüfuslannın, kalkmmayı sûrdûrmek için genç nesillere muhtaç olduğunu belirterek Avrupa ûlkelerinin tnültecileri ve göçmenleri kabul yasalannın sıkılaştınlmasına karşı çıktı. E-posta ile • VARSOVA(AA)- Polonya'da iki yıldir kanundan kaçan bır kişi, elektronik postayla devlet başkanından af istedi. Slupsk kentınde okuduğu okulun müdürûnü dövmekten üçbuçuk yıl hapis cezasına çarptınlan Bartosz K. adlı genç, interneti kullanarak devlet başkanından e- postayla af ısteminde bulundu. Af isteminin Devlet Başkanı Aleksander Kwasniewski'ye iletüdiği ve başkanlık af sûrecinin işlemeye başladığı kaydedildi. Iran'ds kozmetfk tuan • T A H R A N ( A A ) - Iran'ın ilk kadın sağlık, giyim ve kozmetik fuan, 3-10 Şubat arasında Kiş adasında açılacak. Basra Körfezi'ndeki Kiş adasmda bulunan Uluslararası Fuarlar Merkezı Müdürü Muhammed Burucerdi, ÎRNA'ya yaptığı açıklamada, "Modex 2001" adlı fuara Iran'ın yanı sıra Çin, Rusya, Güney Afrika, Azerbaycan, Suriye ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden fırmalann katılacağını söyledi. halya'dadeO dana protestosu • ROMA(AA)-Delı dana vakalanna rastlanan sığır sürülerinin imha edilmesi karannı protesto eden Italyan çiftçiler, parlamentoyu yumurta yağmuruna tuttu. Görgü tanıklannın ifadelerine göre, yûzlerce çiftçi, meclisin ana kapısına yumurta ve portakal attılar ve bahçeye kâğıt fişek fırlattılar. Göstericilerin binanın içine girme girişimleri ise korumalar tarafından engellendi. IVtezarfık turtzmf • BRÜKSEL(AA)- Belçika'daki mezarlüdann daha iyi korunması ve turizme açılması için girişimler başlaüldı. Federal yapılı Belçika'daki bölgesel parlamentolar düzeyinde oluşturulan komisyonlarla, 'mezarlıklann hayat dolu yerler haline getirilmesi', 'turizm sektörünûn hizmetine sunulması', 'gezinti ve dinlenme alanlan haline dönüştürülmesi' için çalışmalar yapılıyor. Dünya Ekonomik Forumu 'nda enternasyonalizm anlayışının getirilmesi istendi Güney-Kuzey uçurumu DUZYAZI EMİNE KARAKİTAPOĞLU DAVOS - Dünya Ekonomik Forumu'nun (DEF) 31. Davos toplantılan, dünyadaki eşitsiz- liklerin ortadan kaldmlması için yeni bir "enternasyona- tizm" anlayışı geliştirilmesınin gerekliliğıni vurgulayan otu- rumlann ardından dün sona er- di. "Dijital aynhğuT katkısıyla büyüyen Güney-Kuzey uçuru- muna çare bulunmasının zorun- luluğuna dikkat çekilen toplan- tılarda yaşanan önemli gelişme- lerden birisini de küreselleşme karşıtı gösterilerin meşruiyeti- nin kabul edilmesi oluşturdu. Sivü toplum örgütlerinin hedef- lerinin başında gelen Dünya Bankası'nın Başkanı James VVolfensohn, «Seattfc, Prag, Ni- ce ve Davostaki gösterilerin de- vam eden sûreceçokpozhif kat- küanokhrdedi. Ana teması gelişmenin sür- dürülmesı, farklılıklann orta- dan kaldınlması olan forumda, küresel geleceğimizin çerçeve- si olan ve politikadan sanata bi- limden ekonomiye onlarca de- ğişik konu, 315 oturumda ele alındı. Altı gün süren forumda Afrika, Ortadoğu ve Balkan ül- • Ana teması gelişmenin sürdürülmesi, farklılıklann ortadan kaldınlması olan forumda, küresel geleceğimizin çerçevesi olan ve politikadan sanata, bilimden ekonomiye onlarca değişik konu, 315 oturumda ele ahndı. kelerinin devlet temsilcilerine büyük yer verildi. Blll catesten baflış Afrika ûlkelerinin dûnya pa- zarlanna açılması ve kendileri- ni tanıtabilmelenne olanak ve- rihnesi için birçok oturum dü- zenlendi, ancak borçlann silin- mesi de dahil hemen hiçbir ko- nuda somut gelişme yaşanmadı. lstisnayı ise Microsoft'un sahi- bi BiB Gates'in AIDS'le müca- dele için bağışladığı 100 mil- yon dolar oluşturdu. Gen teknolojisi, dijital aynlık, e-ticaret gibi konulann yanında Amerika'daki yeni yönetimden beklentiler de toplantılann önemli konulanndan birisiydi. ABD ekononrisinin yumuşak ya da sert iniş yapmasından en çok etkilenecek gelışmekte olan ül- ke ekonomilerine "tedbiıü dav- ranmalan" mesajlan verilirken IMF Başkan Yardımcısı Stanley Fischer, "Küresefleşme ülketeri zayıflaüyor. Uluslararası finans piyasalan kötü politika uygula- yan ülkeleri cezalandmyor, bu- nun için genşmekte olan ülkeler finans sistemkrini rvileştinneli ve dış borçlannı makul bir dü- zeve çekmetidir" dedı. Küreselleşme karşıtlannın hedefı konumundaki diğer ku- ruluş Dünya Bankası Başkanı Wolfensohn ise gösterilerin ve tepkilenn kûreselleşmeye karşı değil, dünyada giderek artan eşitsizük ve adaletsizliğe karşı olduğunu söyledi. Wolfensohn, şu anda dünya nüfusunun yüz- de 80'inin toplam gelirlerin sa- dece yûzde 25'inden yararlan- dığına dikkat çekerek yirmi yıl sonra kalkınmakta olan ülkeler- deki nüfusun 6.2 milyar olaca- ğını belirtti. Wolfensohn, "Kü- reseUeşme karşrtlannın yapbğı gösterilerin devam eden sûrece yeni bir yön verilmesi için pozi- tifkatkdanokhT dedi. ABD lş- çi ve Endûstri Kuruluşlan Fede- rasyonu Başkanı John Svveeney ise IMF ve Dünya Bankası'na yönelttiği sert eleştirilerinde, TMF veDûnyaBankası kalkm- mayı gerçekleştirecek ve fakiru- ği ortadan kakhracak kuruhış- lar olduklannı maalesef sadece iki yıl önce anladılar" dedi. Sweeney'nin yeni bir "enter- nasyonalizm'' anlayışının yer- leştirilmesi için gelişmiş ülke politikalannnı, iş dûnyasmın, DTÖ, IMF ve Dünya Banka- sı'nın işleyışinin değıştınlmesi gerektiği düşüncesı diğer bir- çok kanlımcı tarafından da sık- hkla dile getirildi. Peres ve Arafat Forum, 1992 yıhnda Ortado- ğu banş sûrecini başlatan döne- min Israil Başbakanı Simon Pe- res ile Arafat ın el sıkışarak ba- nş görüşmelerinde kararlı ol- duklannı göstermelerine de sah- ne oldu. AB'nın genişlemesi ko- nusunda yapılan ve Mesut Yü- maz'ın da katıldığı toplanülarda AB'nin son dönemde sıkhkla dile getirilen "ffigBang" politi- kasıyla ani gelişmesinin söz ko- nusu olamayacağı vurgulandı. Binlerce potism abhıka atana akhğı Davos'taki DEF karşıtı gösterilere, pofisin şehre girişi kısıtlaması vetipinedeniyle fada katihm ofanadL An- cakpoüsyinedeazsayıdakigosteridlere karşı gfiç kuttanırken eksi 10 dereceffiı soğukta basmçh su aknutktan çekinmedL (REUTERS) Davos'ta sımfmücadelesiERGtN Y1LDIZOĞLU Kûreselleşmeye kar- şı tepkileri tartışmak ûzere düzenlenen bir panelde Amerikan Işçi Sendikalan Konfede- rasyonu (AFL-CIO) Başkanı John J. Svve- eney, Güney Afrika Devlet Başkanı Thabo Mbeki, Du Pont'un Yönetim Kurulu Baş- kanı Charies O. Holn- day Jr, Hindistan, Tek- noloji, Ekoloji ve Bi- limsel Araştırmalar Vakfı Başkanı Vanda- na Shiva ve Dûnya Bankası Başkanı J. D. VVolfensohn bir araya geldiler. Demofcrasi arayışı Sv/eeney ve Vandana Shiva, "Ortada bir tep- ki yok, yeni bir enter- nasyonalizm, şirket yö- netim kurullannda de- ğil, aşağıdan yukan şe- killenen bir demokrasi arayışı var" dediler, Se- artle'dan sonra artık gündemin değişmiş ol- duğuna işaret ettiler. Çünkü küreselleşme verdiği sözleri tutma- mış, aksine yoksullu- ğu, istikrarsızlığı, eşit- sizlığı arttırmış, aynca devletin devreden çı- kınca, piyasanm nasıl bir gangster kapitaliz- mine yol açtığım da Rusya'da gözler önüne sermişti. Vandana Shi- va, "Demokratik hak- kmıızı kuDanıp protes- to ettiğünizde cop ve kurşun yiyorui- Dev- let halkma hizmet et- mek yerine küreselleş- menin uygulayıcısı ol- du, bu yolda da poiis devleti olmaya doğru gidiyor" dedi. Svve- eney, "Şimdi dünyanm her tarafinda, bu kuşa- ğm en ryi beyinkri in- san haklan,demokrasi, tşçi, kadın haklan ve çevreyi korumak için kiüeier halinde müca- dekye katüryorlar. Bu VVashington Consen- sus'una bfiyûk bir sal- dın, dûnya halklan için büyuk bir umuttur... IMF aniden gelişme kavramnu,DünyaBan- kası da yoksulluk soru- nunu fark etti" dedi. Krtz eslyor Gûney Afrika Devlet Başkanı Mbeki, söze Sweeney'le aynı dü- şüncede olduklannı söyleyerek başladı ve ekledi: "Endonezya ekonomisi çöküyor, yoksullar hiç suçlan yokken krizin alünda ezihyoriar. ne yapalım küreselleşme deniyor. Üçûncü Dûnyaperişan, borçlan süin deniyor; olmaz kûreseOeşme di- ye cevap veriByor_ Yok- sul ûlketerin beyinkri, gelişmiş ûlkelere göç edhür, kûreseDeşme de- niyor™ Bu ortamda bi- riİerinin baş kakhrma- sı doğaL. Bir çare bul- mak için göstericilerin kaprya dayanmasnu mı bekleyeceğiz." BM Cenel Sekreteri'nden zenginlere çağri: Ejıgelleri kaldırın Ekonomi Servisi - Birleşmiş Mil- letler (BM) Genel Sekreteri Kofî Annan. zengin ûlkelere, yoksul ül- kelere uyguladığı tüm ticari engel- leri kaldırması çağnsında bulundu. BM'nin, gelişen dünyanın yeni fınansal ihtiyaçlan konusunda ha- zırladığı yeni raporu açıklayan An- nan, yoksul ülkelerin krizler sıra- sında kısa sûreli sermaye hareketle- rini düzenleme gücüne sahip olma- sı gerekağini belirtti. Rapprda, yoksul ülkelerin küre- selleşmenin nimetlerinden fayda- lanmalan için zengin ûlkelere, şir- ketleren ve uluslararası kuruhışlara önemli roller düştüğu ifade edildi. Annan, zengin ülkelerin mevcut kü- resel fınansal sistemden daha çok faydalandıklannı belirterek "Zea- gin ûlkelerde hayat standarüan da- ha da yükseoyor ve yeni işfcr ortaya çıkıyor. Aynca daha hızh büyüme yaşamyor. Ancak wksul ülkeler, var olan finansal sistemden yararlana- mıyoriar" dedi. AB'ye üye 15 ülkenin, yoksul ûl- kelere gûmrük uygulamama planı- nın tüm ülkeler için bir model ola- bileceğini söyleyen Annan, geliş- mekte olan ülkelerde de özel yaü- nmlann artmasının gerekli olduğu- nu belirtti. Annan, gelişmekte olan ülkelerin dev şirketler kadar ülkele- rindeki küçük ve orta büyüklükteki işletmelere önem vermesinin gere- ğine dikkat çekti. Annan, sanayileş- miş ülkelerin. yoksul ülkelerin borç- lannı sümesiyle dünyadaki eşitsiz- liğin giderilebüecegini ifade etti. Dünyanm en büyük şirketlerinden Du- pont'un Başkanı Halb- day ve Dûnya Bankası Başkanı VV'otfensohn ise kûreselleşmeyi sa- vundular. Kûreselleşmenin "serbest akış olduğu- nu" vurgulayan Halli- day sûreci bir nehre benzerti: "Birçok ivuık getiriyor, ama çevresine de bir miktar zarar ve- riyor. Bu zaran azalt- mayaçahşmak,tüm za- rarm engeöenemeyece- ğmi kabul etmekgere- kn-"dedi. serbest atag Her iki konuşmacı hem bankamn hem de büyük şirketlerin de tu- tumlannı değiştirmeye başladıklarmı vurgula- dılar. Örnek olarak Bir- leşmiş Milletler' in, kû- resel akdini ve şirketi- nin sivil toplum örgüt- leriyle diyaloğuna de- ğindiler. Vandana Shi- va ise "Serbest akış yal- nızca sermaye için, bfl- gi ve teknoloji için ser- best akış yok, insanlar için ise hiç yok" dedi. Ortak bir zemin buhna- nm gereğinin vurgu- landığı toplantıda, pa- nelistler arasında, ade- ta sınıf mücadelesi kav- ramlanyla ifade edile- bilecek derin, uzlaş- maz farklıhklar olduğu ortaya çıkb. JaseBove Bredhv'datı suurdışı edM Ekooomi Servisi- Küreselleşme karşıtı hareketin yıldız isimlerinden Franslz çiftçi Jose Bove, Dünya Sosyal Forumu için geldiği Brezilya'dan, 'ToprakazÇiftçfler HareketT ile bıriikte düzenlediği eylemler nedeniyle suur dışı edildi. Topraksız Çiftçiler Hareketi'ne bağh çiftçilerle birükte, Brezilya'da genetik tanm yapan çokuluslu şirket Monsanto'nun tarlalannı işgaledip ürünleri sökerek ateşe veren Bove'nin "turist vizesiyie bağdaşmayan eylemleri nedeniyle w ûlkeden kovuknasına karar verildiği kaydedildi. CĞzattına alındı Porto Allegre'deki oteline donerken gözaltına abnan Bove, polis merkezindeyken Topraksız Çiftçiler Hareketi üyeleri, küreselleşme karşıtı göstericinin serbest bırakıhnası için slogan atarak gösteri yaptılar. Jose Bove ise serbest bırakıldıktan sonra yaptığı basın açıklamasuıda, gözaltındayken polisin şiddet kullandığını belirterek "Monsanto'nun çiföigme yapt^onıapoİs merkesdnede yapmabvdık. Böyle yaparakBrezUyah çtftçikri korkutmaya çahşıyorlar. Bu hareketin bûtün güney üUkderine yayHmas gerekiyor" dedi. Cenettfctanın Topraksız Çiftçiler Hareketi liderleri ise yahıız toprak sahiplerine değil, ekonomik modele de karşı olduklannı vurguladılar. Genetik tanm Brezilya'da yasal değil ancak Monsanto, deneme çiftliğinin hükümet tarafından onaylandığmı ifade ediyor. Bove ve l*J00 kadar eylemci, 2 hektarlik genetik tanm ürününütahrip etmişlerdi. Bu arada Porto Ailegre kentinde devam eden Dünya Sosyal Forumu'nda konuşan Çolombiya Üniversitesi Şehır Planlama Kürsûsû Öğretim Üyesi Prof. Dt Peter Marcuse, kûreselleşmenin teknik sürecine ya da uluslararası ticarete karşı ohnadıklarmı kaydederek a Asüsonuı * onunkapitafeüer ORHAN BtRGtT Sıra Şimdi Hangi Ulkede? önce Rusya, daha sonra Yunanistan, Kanada, Güney Kıbns ve Italya pariamentolannın sözde Er- meni soykınmı ile ilgili karartan, önceki gün Chi- rac'ın onayladığı, Fransız Meclisi'nin çıkarttığı tek maddelik yasa ile yeni bir boyuta ulaştı. Fransız Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin en üst dü- zeyde dile getirdiği "llişkilerimiz bozulur" yollu uya- nlara da önemli ihalelerin askıya alınmasına da sır- tını çevirmeyi yeğledi. Hatta, perşembe gününe ka- dar kendisine tanınan bekleme süresini de kullan- madı, önceki gün böylesine sudan biryasaya onay verdi ve dünkü Resmi Gazete ile' bu yasa yürürlüğe girdi. Olayın salt bir Ermeni diasporası uğraşı olmadtğı ve doğu sınırianmızdaki Ermenistan hükümetinin kendi dışındaki topraklarda yaşayan soydaşlan ile paslaşarak bir yeriere doğru, yavaş ama kararlı adımlarta yürümekte olduğunu acaba ne zaman fark edecegiz? Bunu fark edene kadar, öteki bazı önemli AB ül- keleri de, hatta belkı de Bush yonetiminin ilk bala- yı günlerinin geçmesini bekleyen ABD Temsilciler Meclisi de bu kervanda yerini almak için zortana- caktır? Dolayısıyla sivrisineklerle uğraşmak için tek tek onlan ortadan kaldtrmak yerine bataklığın kurutul- masını söyleyenlerin her yerde ve her koşulda hak- lı olduğunu unutmayarak, bu olayda da Fransa'ya karşı ekonomik yaptınmlan yaygınlaştırmak, hele ülkemizdeki en eski yabancı dil öğrenimini yasak- lamak yerine başka yollar denemeliyiz. Ekonomik yaptınmlar, ancak Fransa'ya karşı Tür- kiye'nin güveninin sarsılması gerekçesi ile alınıp yü- rütülebilir. Fransa Türkiye'nin güvenini yitirmiştir. Ama, bizim önümüzde sadece Fransa ömeği yok ki. Biz, başka yollardan giderek bu bilınçlı muhasa- rayı mutlaka yarmak zorundayız. Bu yollardan birincisini çoğu kimse hep söylüyor ve her "sözde soykınm sorunu" boy verdiği zaman bu söytediklerini yineliyor. Yani Osmanlı arşivlerini çok hızlı bir biçimde, dost, düşman her isteyenin in- celemesine açmak ve bu bitip tükenmek bilmeyen siyasi şantajı yapanlara karşı meydan okumak. Dünkü 'Cumhuriyet\e, bence birinci sayfamızdan girmesi gereken ve sadece bizim barolanmızın de- ğil; uluslararası hukuk dünyasının da önemli ve say- gın isimlerinden Av. Mordo Dinar ımzalı yazıyı oku- muşsunuzdur. Sayın Dinar, birSafarat Musevisi ola- rak, Fransa'nın bu son karan karşısındaki samimi is- yanlannı dile getirirken kendi aile yaşamına giren Er- meni delikanlılan ile ilgili anılardan örnekler veriyor ve Osmanlı Imparatorluğu'nun ne Ermenilere, ne de başka bir ulusa soykınm uygulamadığını anlatı- yordu 1913-15 yıllan arasında çok sayıda Ermeni gen- cinin Istanbul'agelip iş bularak padişahın burnunun dibinde çalıştığını söylüyor ve şöyle diyordu: "Madem, Fransa'dan bahsediyonız, orada Bay Devectyan, Chirac'ın kurduğu partinin hukuk mü- şaviri, o partiden milletvekili ve Bay Chirac'ın ezet- den beri özel avukatıdır da. Böyle birşahsa söz ge~ çirmenin tek şekli vesikalara dayanan tarihi deliller- dir... Ikna tarihi delıllerdır kı, hiç aceleci davranma- mamız aleyhimizde işleyen bir faktördür.." Bir baş- ka yol, tek tek Avrupa'da gözü kapalı Ermeni yan- daşlığına soyunan ülkelerden daha çok ve öncelik- le doğudaki yoksul komşuya dönerek "Sen ülkeler arasında sınır kapılannın açılmasını gerçekten isü- yor musun, yoksa?" sorusunu yöneltmek ve Eri- van'da geveleme politikası sürdürülüyorsa, bu ül- kenin sadece bızimle olan hava ulaşımını kapat- makla yetinmeyerek, Ermeni uçaklannın Avrupa ve Ortadoğu ülkelerine geçiş amacryla kullanmayı sür- dürdüğü hava koridorlannı da yasaklamaktır. Bugüne kadar, atalan birtakım haltlara kanşmış- çasına, durumu günü gününe idare eden kimseler gibi davrandık. Son olayda da fakülte ve enstitüle- rinden Fransızca öğrenimi kaldırmak gibi, üniversi- ter düşünceye taban tabana aykın yollar seçerek, kalabalık yığınlar karşısında ucuz popülizmi tercih eden kimi bilim kurumlanmız, sorunu araştınp bel- geleri uluslararası arenaya götürecek çalışma kür- sülerinin kurulmasını akıllanna bile getirmediler. Hiç ayak sürtmeye, ağızlarda laf gevelemeye ge- rek yoktur. Bir kez daha yazdım. Birinci Dünya Savaşı sıra- sında, baba tarafımdan sayılamayacak kadar çok akrabamın Hasankale Telgrafhanesı'ne doldurulup yakıldığını bile bile Ermenilere karşı hiçbir aldı ver- di duymayan bir eğitim ile yetıştirildim. Ama ülkemin de çevresinin böyle bahane gerek- çelerie sanlmasına karşı bugün direnmemiz gerek- tiğini görüyor ve bir gün bile geç kalmamak gerek- tiğini söyleyenlere katıhyorum. Faks: 0212-6770762 E-mail:obirgit(â e-kolay net. Feridun Celik'i ziyaret etti AP üyesiSwoboda: AB 9 ye girmeniz için çalışacağız bicimkiir" dedi. Prof. Marcuse, kûreselleşmenin kentler üzerinde ciddi bir olumsuz etkisi olduğunu belirtti. DrYARBAKlR (AA) - Temaslarda bu- lunmak üzere dün Di- yarbakır'a gelen Avru- pa Parlamentosu (AP) üyesi ve Çerçeve Yö- netmelik Raportörü Hannes Swoboda, Tür- kiye'nin Avrupa Birli- ği'ne gkmesi için çalı- şacaklannı söyledi. Urfakapı semtindeki semt pazannı dolaşan Swoboda, daha sonra Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Tabipler Odası, Diyarbalar Ba- rosu ve însan Haklan VakfVnı ziyaret etti. AB ile Türkiye'nin en büyük işbirliklerinden birinin de insan haklan konusunda olduğunu söyleyen Swoboda, "Halkm sorunlannı bu kadar açıkvenet olarak dile getirmesinden etki- lendim" diye konuştu. Swoboda, Fransa Meclisi'nin sözde Er- meni soykınmı konu- sunda aldığı karara da tepkı gösterdi. Svvobo- da, Türkiye'nin bu ko- nuda Ermenistan ile diğer ülke tarihçileri- nin de içerisinde bu- lunduğu bir komisyon kurması gerektiğini ifade ederek "Bunu söylemek ve bulmak Fransız Parlamento- su'nun işi olmamab- dır" dedi. Swoboda, temaslan çerçevesinde Diyarba- kır Belediye Başkanı Feridun ÇeBk'i maka- mında ziyaret etti. Gö- rüşmenin ardından so- rulan yamtlayan Swo- boda, Diyarbakır Em- nıyet Müdürü Gaffar Okkan'a düzenlenen saldınya çok ûzüldü- ğünü söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle