Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 OCAK 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
noşgorusuzıUK
konferansı
• STOCKHOLM (AA)
- Isveç'in başkentinde
toplanan 'Uluslararası
Stockholm Forumu:
Hoşgörüsözlükle Savaş'
adlı toplantıda, Batı
toplumlannda daha çok
belirginlik kazanan
yabancı dûşmanlığı
kınandı. Foruma katılan
Birleşmiş Milletler
Genel Sekreteri Kofı
Annan, sanayileşmiş
Batı ûlkelerinin giderek
yaşlanan nüfuslannın,
kalkmmayı sûrdûrmek
için genç nesillere
muhtaç olduğunu
belirterek Avrupa
ûlkelerinin tnültecileri
ve göçmenleri kabul
yasalannın
sıkılaştınlmasına karşı
çıktı.
E-posta ile
• VARSOVA(AA)-
Polonya'da iki yıldir
kanundan kaçan bır kişi,
elektronik postayla
devlet başkanından af
istedi. Slupsk kentınde
okuduğu okulun
müdürûnü dövmekten
üçbuçuk yıl hapis
cezasına çarptınlan
Bartosz K. adlı genç,
interneti kullanarak
devlet başkanından e-
postayla af ısteminde
bulundu. Af isteminin
Devlet Başkanı
Aleksander
Kwasniewski'ye
iletüdiği ve başkanlık af
sûrecinin işlemeye
başladığı kaydedildi.
Iran'ds
kozmetfk tuan
• T A H R A N ( A A ) -
Iran'ın ilk kadın sağlık,
giyim ve kozmetik fuan,
3-10 Şubat arasında Kiş
adasında açılacak. Basra
Körfezi'ndeki Kiş
adasmda bulunan
Uluslararası Fuarlar
Merkezı Müdürü
Muhammed Burucerdi,
ÎRNA'ya yaptığı
açıklamada, "Modex
2001" adlı fuara Iran'ın
yanı sıra Çin, Rusya,
Güney Afrika,
Azerbaycan, Suriye ve
Birleşik Arap
Emirlikleri'nden
fırmalann katılacağını
söyledi.
halya'dadeO
dana protestosu
• ROMA(AA)-Delı
dana vakalanna
rastlanan sığır
sürülerinin imha
edilmesi karannı
protesto eden Italyan
çiftçiler, parlamentoyu
yumurta yağmuruna
tuttu. Görgü tanıklannın
ifadelerine göre,
yûzlerce çiftçi, meclisin
ana kapısına yumurta ve
portakal attılar ve
bahçeye kâğıt fişek
fırlattılar. Göstericilerin
binanın içine girme
girişimleri ise korumalar
tarafından engellendi.
IVtezarfık
turtzmf
• BRÜKSEL(AA)-
Belçika'daki
mezarlüdann daha iyi
korunması ve turizme
açılması için girişimler
başlaüldı. Federal yapılı
Belçika'daki bölgesel
parlamentolar düzeyinde
oluşturulan
komisyonlarla,
'mezarlıklann hayat
dolu yerler haline
getirilmesi', 'turizm
sektörünûn hizmetine
sunulması', 'gezinti ve
dinlenme alanlan haline
dönüştürülmesi' için
çalışmalar yapılıyor.
Dünya Ekonomik Forumu 'nda enternasyonalizm anlayışının getirilmesi istendi
Güney-Kuzey uçurumu
DUZYAZI
EMİNE KARAKİTAPOĞLU
DAVOS - Dünya Ekonomik
Forumu'nun (DEF) 31. Davos
toplantılan, dünyadaki eşitsiz-
liklerin ortadan kaldmlması
için yeni bir "enternasyona-
tizm" anlayışı geliştirilmesınin
gerekliliğıni vurgulayan otu-
rumlann ardından dün sona er-
di. "Dijital aynhğuT katkısıyla
büyüyen Güney-Kuzey uçuru-
muna çare bulunmasının zorun-
luluğuna dikkat çekilen toplan-
tılarda yaşanan önemli gelişme-
lerden birisini de küreselleşme
karşıtı gösterilerin meşruiyeti-
nin kabul edilmesi oluşturdu.
Sivü toplum örgütlerinin hedef-
lerinin başında gelen Dünya
Bankası'nın Başkanı James
VVolfensohn, «Seattfc, Prag, Ni-
ce ve Davostaki gösterilerin de-
vam eden sûreceçokpozhif kat-
küanokhrdedi.
Ana teması gelişmenin sür-
dürülmesı, farklılıklann orta-
dan kaldınlması olan forumda,
küresel geleceğimizin çerçeve-
si olan ve politikadan sanata bi-
limden ekonomiye onlarca de-
ğişik konu, 315 oturumda ele
alındı. Altı gün süren forumda
Afrika, Ortadoğu ve Balkan ül-
• Ana teması gelişmenin sürdürülmesi, farklılıklann
ortadan kaldınlması olan forumda, küresel
geleceğimizin çerçevesi olan ve politikadan sanata,
bilimden ekonomiye onlarca değişik konu,
315 oturumda ele ahndı.
kelerinin devlet temsilcilerine
büyük yer verildi.
Blll catesten baflış
Afrika ûlkelerinin dûnya pa-
zarlanna açılması ve kendileri-
ni tanıtabilmelenne olanak ve-
rihnesi için birçok oturum dü-
zenlendi, ancak borçlann silin-
mesi de dahil hemen hiçbir ko-
nuda somut gelişme yaşanmadı.
lstisnayı ise Microsoft'un sahi-
bi BiB Gates'in AIDS'le müca-
dele için bağışladığı 100 mil-
yon dolar oluşturdu.
Gen teknolojisi, dijital aynlık,
e-ticaret gibi konulann yanında
Amerika'daki yeni yönetimden
beklentiler de toplantılann
önemli konulanndan birisiydi.
ABD ekononrisinin yumuşak ya
da sert iniş yapmasından en çok
etkilenecek gelışmekte olan ül-
ke ekonomilerine "tedbiıü dav-
ranmalan" mesajlan verilirken
IMF Başkan Yardımcısı Stanley
Fischer, "Küresefleşme ülketeri
zayıflaüyor. Uluslararası finans
piyasalan kötü politika uygula-
yan ülkeleri cezalandmyor, bu-
nun için genşmekte olan ülkeler
finans sistemkrini rvileştinneli
ve dış borçlannı makul bir dü-
zeve çekmetidir" dedı.
Küreselleşme karşıtlannın
hedefı konumundaki diğer ku-
ruluş Dünya Bankası Başkanı
Wolfensohn ise gösterilerin ve
tepkilenn kûreselleşmeye karşı
değil, dünyada giderek artan
eşitsizük ve adaletsizliğe karşı
olduğunu söyledi. Wolfensohn,
şu anda dünya nüfusunun yüz-
de 80'inin toplam gelirlerin sa-
dece yûzde 25'inden yararlan-
dığına dikkat çekerek yirmi yıl
sonra kalkınmakta olan ülkeler-
deki nüfusun 6.2 milyar olaca-
ğını belirtti. Wolfensohn, "Kü-
reseUeşme karşrtlannın yapbğı
gösterilerin devam eden sûrece
yeni bir yön verilmesi için pozi-
tifkatkdanokhT dedi. ABD lş-
çi ve Endûstri Kuruluşlan Fede-
rasyonu Başkanı John Svveeney
ise IMF ve Dünya Bankası'na
yönelttiği sert eleştirilerinde,
TMF veDûnyaBankası kalkm-
mayı gerçekleştirecek ve fakiru-
ği ortadan kakhracak kuruhış-
lar olduklannı maalesef sadece
iki yıl önce anladılar" dedi.
Sweeney'nin yeni bir "enter-
nasyonalizm'' anlayışının yer-
leştirilmesi için gelişmiş ülke
politikalannnı, iş dûnyasmın,
DTÖ, IMF ve Dünya Banka-
sı'nın işleyışinin değıştınlmesi
gerektiği düşüncesı diğer bir-
çok kanlımcı tarafından da sık-
hkla dile getirildi.
Peres ve Arafat
Forum, 1992 yıhnda Ortado-
ğu banş sûrecini başlatan döne-
min Israil Başbakanı Simon Pe-
res ile Arafat ın el sıkışarak ba-
nş görüşmelerinde kararlı ol-
duklannı göstermelerine de sah-
ne oldu. AB'nın genişlemesi ko-
nusunda yapılan ve Mesut Yü-
maz'ın da katıldığı toplanülarda
AB'nin son dönemde sıkhkla
dile getirilen "ffigBang" politi-
kasıyla ani gelişmesinin söz ko-
nusu olamayacağı vurgulandı.
Binlerce potism abhıka atana akhğı Davos'taki DEF karşıtı gösterilere, pofisin şehre girişi kısıtlaması vetipinedeniyle fada katihm ofanadL An-
cakpoüsyinedeazsayıdakigosteridlere karşı gfiç kuttanırken eksi 10 dereceffiı soğukta basmçh su aknutktan çekinmedL (REUTERS)
Davos'ta sımfmücadelesiERGtN
Y1LDIZOĞLU
Kûreselleşmeye kar-
şı tepkileri tartışmak
ûzere düzenlenen bir
panelde Amerikan Işçi
Sendikalan Konfede-
rasyonu (AFL-CIO)
Başkanı John J. Svve-
eney, Güney Afrika
Devlet Başkanı Thabo
Mbeki, Du Pont'un
Yönetim Kurulu Baş-
kanı Charies O. Holn-
day Jr, Hindistan, Tek-
noloji, Ekoloji ve Bi-
limsel Araştırmalar
Vakfı Başkanı Vanda-
na Shiva ve Dûnya
Bankası Başkanı J. D.
VVolfensohn bir araya
geldiler.
Demofcrasi arayışı
Sv/eeney ve Vandana
Shiva, "Ortada bir tep-
ki yok, yeni bir enter-
nasyonalizm, şirket yö-
netim kurullannda de-
ğil, aşağıdan yukan şe-
killenen bir demokrasi
arayışı var" dediler, Se-
artle'dan sonra artık
gündemin değişmiş ol-
duğuna işaret ettiler.
Çünkü küreselleşme
verdiği sözleri tutma-
mış, aksine yoksullu-
ğu, istikrarsızlığı, eşit-
sizlığı arttırmış, aynca
devletin devreden çı-
kınca, piyasanm nasıl
bir gangster kapitaliz-
mine yol açtığım da
Rusya'da gözler önüne
sermişti. Vandana Shi-
va, "Demokratik hak-
kmıızı kuDanıp protes-
to ettiğünizde cop ve
kurşun yiyorui- Dev-
let halkma hizmet et-
mek yerine küreselleş-
menin uygulayıcısı ol-
du, bu yolda da poiis
devleti olmaya doğru
gidiyor" dedi. Svve-
eney, "Şimdi dünyanm
her tarafinda, bu kuşa-
ğm en ryi beyinkri in-
san haklan,demokrasi,
tşçi, kadın haklan ve
çevreyi korumak için
kiüeier halinde müca-
dekye katüryorlar. Bu
VVashington Consen-
sus'una bfiyûk bir sal-
dın, dûnya halklan için
büyuk bir umuttur...
IMF aniden gelişme
kavramnu,DünyaBan-
kası da yoksulluk soru-
nunu fark etti" dedi.
Krtz eslyor
Gûney Afrika Devlet
Başkanı Mbeki, söze
Sweeney'le aynı dü-
şüncede olduklannı
söyleyerek başladı ve
ekledi: "Endonezya
ekonomisi çöküyor,
yoksullar hiç suçlan
yokken krizin alünda
ezihyoriar. ne yapalım
küreselleşme deniyor.
Üçûncü Dûnyaperişan,
borçlan süin deniyor;
olmaz kûreseOeşme di-
ye cevap veriByor_ Yok-
sul ûlketerin beyinkri,
gelişmiş ûlkelere göç
edhür, kûreseDeşme de-
niyor™ Bu ortamda bi-
riİerinin baş kakhrma-
sı doğaL. Bir çare bul-
mak için göstericilerin
kaprya dayanmasnu mı
bekleyeceğiz."
BM Cenel Sekreteri'nden zenginlere çağri:
Ejıgelleri kaldırın
Ekonomi Servisi - Birleşmiş Mil-
letler (BM) Genel Sekreteri Kofî
Annan. zengin ûlkelere, yoksul ül-
kelere uyguladığı tüm ticari engel-
leri kaldırması çağnsında bulundu.
BM'nin, gelişen dünyanın yeni
fınansal ihtiyaçlan konusunda ha-
zırladığı yeni raporu açıklayan An-
nan, yoksul ülkelerin krizler sıra-
sında kısa sûreli sermaye hareketle-
rini düzenleme gücüne sahip olma-
sı gerekağini belirtti.
Rapprda, yoksul ülkelerin küre-
selleşmenin nimetlerinden fayda-
lanmalan için zengin ûlkelere, şir-
ketleren ve uluslararası kuruhışlara
önemli roller düştüğu ifade edildi.
Annan, zengin ülkelerin mevcut kü-
resel fınansal sistemden daha çok
faydalandıklannı belirterek "Zea-
gin ûlkelerde hayat standarüan da-
ha da yükseoyor ve yeni işfcr ortaya
çıkıyor. Aynca daha hızh büyüme
yaşamyor. Ancak wksul ülkeler, var
olan finansal sistemden yararlana-
mıyoriar" dedi.
AB'ye üye 15 ülkenin, yoksul ûl-
kelere gûmrük uygulamama planı-
nın tüm ülkeler için bir model ola-
bileceğini söyleyen Annan, geliş-
mekte olan ülkelerde de özel yaü-
nmlann artmasının gerekli olduğu-
nu belirtti. Annan, gelişmekte olan
ülkelerin dev şirketler kadar ülkele-
rindeki küçük ve orta büyüklükteki
işletmelere önem vermesinin gere-
ğine dikkat çekti. Annan, sanayileş-
miş ülkelerin. yoksul ülkelerin borç-
lannı sümesiyle dünyadaki eşitsiz-
liğin giderilebüecegini ifade etti.
Dünyanm en büyük
şirketlerinden Du-
pont'un Başkanı Halb-
day ve Dûnya Bankası
Başkanı VV'otfensohn
ise kûreselleşmeyi sa-
vundular.
Kûreselleşmenin
"serbest akış olduğu-
nu" vurgulayan Halli-
day sûreci bir nehre
benzerti: "Birçok ivuık
getiriyor, ama çevresine
de bir miktar zarar ve-
riyor. Bu zaran azalt-
mayaçahşmak,tüm za-
rarm engeöenemeyece-
ğmi kabul etmekgere-
kn-"dedi.
serbest atag
Her iki konuşmacı
hem bankamn hem de
büyük şirketlerin de tu-
tumlannı değiştirmeye
başladıklarmı vurgula-
dılar. Örnek olarak Bir-
leşmiş Milletler' in, kû-
resel akdini ve şirketi-
nin sivil toplum örgüt-
leriyle diyaloğuna de-
ğindiler. Vandana Shi-
va ise "Serbest akış yal-
nızca sermaye için, bfl-
gi ve teknoloji için ser-
best akış yok, insanlar
için ise hiç yok" dedi.
Ortak bir zemin buhna-
nm gereğinin vurgu-
landığı toplantıda, pa-
nelistler arasında, ade-
ta sınıf mücadelesi kav-
ramlanyla ifade edile-
bilecek derin, uzlaş-
maz farklıhklar olduğu
ortaya çıkb.
JaseBove
Bredhv'datı
suurdışı
edM
Ekooomi Servisi-
Küreselleşme karşıtı
hareketin yıldız
isimlerinden Franslz
çiftçi Jose Bove, Dünya
Sosyal Forumu için
geldiği Brezilya'dan,
'ToprakazÇiftçfler
HareketT ile bıriikte
düzenlediği eylemler
nedeniyle suur dışı
edildi. Topraksız
Çiftçiler Hareketi'ne
bağh çiftçilerle birükte,
Brezilya'da genetik
tanm yapan çokuluslu
şirket Monsanto'nun
tarlalannı işgaledip
ürünleri sökerek ateşe
veren Bove'nin "turist
vizesiyie bağdaşmayan
eylemleri nedeniyle
w
ûlkeden kovuknasına
karar verildiği
kaydedildi.
CĞzattına alındı
Porto Allegre'deki
oteline donerken
gözaltına abnan Bove,
polis merkezindeyken
Topraksız Çiftçiler
Hareketi üyeleri,
küreselleşme karşıtı
göstericinin serbest
bırakıhnası için slogan
atarak gösteri yaptılar.
Jose Bove ise serbest
bırakıldıktan sonra
yaptığı basın
açıklamasuıda,
gözaltındayken polisin
şiddet kullandığını
belirterek
"Monsanto'nun çiföigme
yapt^onıapoİs
merkesdnede
yapmabvdık. Böyle
yaparakBrezUyah
çtftçikri korkutmaya
çahşıyorlar. Bu hareketin
bûtün güney üUkderine
yayHmas gerekiyor"
dedi.
Cenettfctanın
Topraksız Çiftçiler
Hareketi liderleri ise
yahıız toprak sahiplerine
değil, ekonomik modele
de karşı olduklannı
vurguladılar.
Genetik tanm
Brezilya'da yasal değil
ancak Monsanto,
deneme çiftliğinin
hükümet tarafından
onaylandığmı ifade
ediyor. Bove ve l*J00
kadar eylemci, 2
hektarlik genetik tanm
ürününütahrip
etmişlerdi.
Bu arada Porto Ailegre
kentinde devam eden
Dünya Sosyal
Forumu'nda konuşan
Çolombiya Üniversitesi
Şehır Planlama Kürsûsû
Öğretim Üyesi Prof. Dt
Peter Marcuse,
kûreselleşmenin teknik
sürecine ya da
uluslararası ticarete karşı
ohnadıklarmı
kaydederek
a
Asüsonuı *
onunkapitafeüer
ORHAN BtRGtT
Sıra Şimdi Hangi Ulkede?
önce Rusya, daha sonra Yunanistan, Kanada,
Güney Kıbns ve Italya pariamentolannın sözde Er-
meni soykınmı ile ilgili karartan, önceki gün Chi-
rac'ın onayladığı, Fransız Meclisi'nin çıkarttığı tek
maddelik yasa ile yeni bir boyuta ulaştı.
Fransız Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin en üst dü-
zeyde dile getirdiği "llişkilerimiz bozulur" yollu uya-
nlara da önemli ihalelerin askıya alınmasına da sır-
tını çevirmeyi yeğledi. Hatta, perşembe gününe ka-
dar kendisine tanınan bekleme süresini de kullan-
madı, önceki gün böylesine sudan biryasaya onay
verdi ve dünkü Resmi Gazete ile' bu yasa yürürlüğe
girdi.
Olayın salt bir Ermeni diasporası uğraşı olmadtğı
ve doğu sınırianmızdaki Ermenistan hükümetinin
kendi dışındaki topraklarda yaşayan soydaşlan ile
paslaşarak bir yeriere doğru, yavaş ama kararlı
adımlarta yürümekte olduğunu acaba ne zaman
fark edecegiz?
Bunu fark edene kadar, öteki bazı önemli AB ül-
keleri de, hatta belkı de Bush yonetiminin ilk bala-
yı günlerinin geçmesini bekleyen ABD Temsilciler
Meclisi de bu kervanda yerini almak için zortana-
caktır?
Dolayısıyla sivrisineklerle uğraşmak için tek tek
onlan ortadan kaldtrmak yerine bataklığın kurutul-
masını söyleyenlerin her yerde ve her koşulda hak-
lı olduğunu unutmayarak, bu olayda da Fransa'ya
karşı ekonomik yaptınmlan yaygınlaştırmak, hele
ülkemizdeki en eski yabancı dil öğrenimini yasak-
lamak yerine başka yollar denemeliyiz.
Ekonomik yaptınmlar, ancak Fransa'ya karşı Tür-
kiye'nin güveninin sarsılması gerekçesi ile alınıp yü-
rütülebilir.
Fransa Türkiye'nin güvenini yitirmiştir.
Ama, bizim önümüzde sadece Fransa ömeği yok
ki. Biz, başka yollardan giderek bu bilınçlı muhasa-
rayı mutlaka yarmak zorundayız.
Bu yollardan birincisini çoğu kimse hep söylüyor
ve her "sözde soykınm sorunu" boy verdiği zaman
bu söytediklerini yineliyor. Yani Osmanlı arşivlerini
çok hızlı bir biçimde, dost, düşman her isteyenin in-
celemesine açmak ve bu bitip tükenmek bilmeyen
siyasi şantajı yapanlara karşı meydan okumak.
Dünkü 'Cumhuriyet\e, bence birinci sayfamızdan
girmesi gereken ve sadece bizim barolanmızın de-
ğil; uluslararası hukuk dünyasının da önemli ve say-
gın isimlerinden Av. Mordo Dinar ımzalı yazıyı oku-
muşsunuzdur. Sayın Dinar, birSafarat Musevisi ola-
rak, Fransa'nın bu son karan karşısındaki samimi is-
yanlannı dile getirirken kendi aile yaşamına giren Er-
meni delikanlılan ile ilgili anılardan örnekler veriyor
ve Osmanlı Imparatorluğu'nun ne Ermenilere, ne
de başka bir ulusa soykınm uygulamadığını anlatı-
yordu
1913-15 yıllan arasında çok sayıda Ermeni gen-
cinin Istanbul'agelip iş bularak padişahın burnunun
dibinde çalıştığını söylüyor ve şöyle diyordu:
"Madem, Fransa'dan bahsediyonız, orada Bay
Devectyan, Chirac'ın kurduğu partinin hukuk mü-
şaviri, o partiden milletvekili ve Bay Chirac'ın ezet-
den beri özel avukatıdır da. Böyle birşahsa söz ge~
çirmenin tek şekli vesikalara dayanan tarihi deliller-
dir... Ikna tarihi delıllerdır kı, hiç aceleci davranma-
mamız aleyhimizde işleyen bir faktördür.." Bir baş-
ka yol, tek tek Avrupa'da gözü kapalı Ermeni yan-
daşlığına soyunan ülkelerden daha çok ve öncelik-
le doğudaki yoksul komşuya dönerek "Sen ülkeler
arasında sınır kapılannın açılmasını gerçekten isü-
yor musun, yoksa?" sorusunu yöneltmek ve Eri-
van'da geveleme politikası sürdürülüyorsa, bu ül-
kenin sadece bızimle olan hava ulaşımını kapat-
makla yetinmeyerek, Ermeni uçaklannın Avrupa ve
Ortadoğu ülkelerine geçiş amacryla kullanmayı sür-
dürdüğü hava koridorlannı da yasaklamaktır.
Bugüne kadar, atalan birtakım haltlara kanşmış-
çasına, durumu günü gününe idare eden kimseler
gibi davrandık. Son olayda da fakülte ve enstitüle-
rinden Fransızca öğrenimi kaldırmak gibi, üniversi-
ter düşünceye taban tabana aykın yollar seçerek,
kalabalık yığınlar karşısında ucuz popülizmi tercih
eden kimi bilim kurumlanmız, sorunu araştınp bel-
geleri uluslararası arenaya götürecek çalışma kür-
sülerinin kurulmasını akıllanna bile getirmediler.
Hiç ayak sürtmeye, ağızlarda laf gevelemeye ge-
rek yoktur.
Bir kez daha yazdım. Birinci Dünya Savaşı sıra-
sında, baba tarafımdan sayılamayacak kadar çok
akrabamın Hasankale Telgrafhanesı'ne doldurulup
yakıldığını bile bile Ermenilere karşı hiçbir aldı ver-
di duymayan bir eğitim ile yetıştirildim.
Ama ülkemin de çevresinin böyle bahane gerek-
çelerie sanlmasına karşı bugün direnmemiz gerek-
tiğini görüyor ve bir gün bile geç kalmamak gerek-
tiğini söyleyenlere katıhyorum.
Faks: 0212-6770762
E-mail:obirgit(â e-kolay net.
Feridun Celik'i ziyaret etti
AP üyesiSwoboda: AB 9
ye
girmeniz için çalışacağız
bicimkiir" dedi. Prof.
Marcuse,
kûreselleşmenin kentler
üzerinde ciddi bir
olumsuz etkisi olduğunu
belirtti.
DrYARBAKlR
(AA) - Temaslarda bu-
lunmak üzere dün Di-
yarbakır'a gelen Avru-
pa Parlamentosu (AP)
üyesi ve Çerçeve Yö-
netmelik Raportörü
Hannes Swoboda, Tür-
kiye'nin Avrupa Birli-
ği'ne gkmesi için çalı-
şacaklannı söyledi.
Urfakapı semtindeki
semt pazannı dolaşan
Swoboda, daha sonra
Diyarbakır Ticaret ve
Sanayi Odası, Tabipler
Odası, Diyarbalar Ba-
rosu ve însan Haklan
VakfVnı ziyaret etti.
AB ile Türkiye'nin en
büyük işbirliklerinden
birinin de insan haklan
konusunda olduğunu
söyleyen Swoboda,
"Halkm sorunlannı bu
kadar açıkvenet olarak
dile getirmesinden etki-
lendim" diye konuştu.
Swoboda, Fransa
Meclisi'nin sözde Er-
meni soykınmı konu-
sunda aldığı karara da
tepkı gösterdi. Svvobo-
da, Türkiye'nin bu ko-
nuda Ermenistan ile
diğer ülke tarihçileri-
nin de içerisinde bu-
lunduğu bir komisyon
kurması gerektiğini
ifade ederek "Bunu
söylemek ve bulmak
Fransız Parlamento-
su'nun işi olmamab-
dır" dedi.
Swoboda, temaslan
çerçevesinde Diyarba-
kır Belediye Başkanı
Feridun ÇeBk'i maka-
mında ziyaret etti. Gö-
rüşmenin ardından so-
rulan yamtlayan Swo-
boda, Diyarbakır Em-
nıyet Müdürü Gaffar
Okkan'a düzenlenen
saldınya çok ûzüldü-
ğünü söyledi.