17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
I OCAK 2001 ÇARŞAMBA CUMHURtYET SAYFA HABERLER 3 mam hatiplilerin Fatih Sultan Mehmet'i, devlet ve özel okul öğrencilerinin ise Atatürk'ü beğendiği ortaya çıktı Oğrencileri okul yöıûendîriyor FİGENATALAY tmam-hatip liseli kızlar, Fatih Sultan Mehmet'i, Recep Tayyip Erdogan'ı, Sfibel Can'ı ve Halide Edip Adıvar'ı beğeniyor. Meslek lisesi, yabancı okul ve devlet lise- si öğrencisı kızlann sevdikleri ise Atatörk, MesotYılmaz, Sezen Aksu ve İpekOngun. Istanbul Üniversitesi Kadın Çahşmalan Anabilim Dalı araştırma görevlisi Berrin Oktay Yıhnaz, "Farkh öğretim kurumla- nndaöğrnümgörenkızöğrencflerveaıuıe- lerinindeğeryargdannnı karşdaştmlmasr başlığı altında bir araştırma yaptı. Yılmaz, bu araştırma için kız meslek, imam-hatip, yabancı okul ve devlet kız lisesinde öğre- nim gören kız öğrenciler ve anneleriyle gö- rüştü. Amaç, özellilde 1980 sonrasmda hız kazanan toplumsal değişmenin söz konusu değerlerde farklı okullarda öğrenim gören kız öğrencılerin ve annelerinin değer yar- gılannı nasıl etkilediğini araştırmaktı. Araştırma sonucunda, kızlann değer yargı- larınm oluşmasında öğrenim gördükleri li- selerin etkili olduğu ortaya çıktı. Anneler- de ise belirleyıci olan sosyo-ekonomik dü- zeydi. Yılmaz, özellilde sosyo-ekonomik düzeyi dûşük imam-hatip lisesi ve kız mes- lek lisesinde hem anneler hem de kızlann geleneksel değerleri daha kolay benimse- diklerini ve bu okullarda annelerin ve kız- lann değerlere bakış açılannda büyûk bir farka rastlanmadığmı söyledi. Yıbnaz' a gö- re, devlet kız lisesinde annelerle kızlar ara- sındabirçok konudafarka rastlanırken, ya- bancı okulda iki kuşak için de çoğu zaman geleneksel değerler öneminiyitiriyor. Araş- trnna sonucunda elde edilen bulgulardan bazılan: Kadınlann siyasal yaşama katılı- mı, bütün'okul gruplannda gerek anneler gerekse kızlar tarafindan benimseniyor. BeğenOen ve umut bağbnan hder konu- sundaimam-hatip lisesinde anneler ve kız- lar Recep Tayyip Erdoğan'ı, diğer okullar- • îmam-hatip liseli kızlar, Recep Tayyip Erdoğan'ı, Sibel Can'ı ve Halide Edip Adıvar'ı beğeniyor. Meslek lisesi, yabancı okul ve devlet lisesi öğrencisi kızlann sevdikleri ise Mesut Yılmaz, Sezen Aksu ve Ipek Ongun. da ise sırasıyla Mesut Yılmaz ve Bflknt Ecevifi beğeniyor. Beğenilenkadınveer- kek edebiyatçı söz konusu olduğunda an- nelerde 'khap oknmuyorum' ve Ş-azar adı bümiyorum' diyenlerin oranı yüzde 60'la- n buluyor. Yalnızca yabancı okul grubun- da annelerde okumuyorum diyenlerin ora- nı yüzde 15. Bu okullarda annelerin yansı- nın üniversite mezunu olması, kitap okuma orarunı biraz olsunyükseltiyor. Kız meslek ve imam-hatip liselerinde annelerde ve kız- lardaen çokokunanyazar Halide Edip Adı- var. imam-hatip lisesinde Şnk YüksdŞen- ler, Emine Işmsu gibi diğer okullarda rast- lanmayan, dıni değerleri ön plana çıkaran yazarlann okunduğu görûlüyor. Devlet kız lisesi ve yabancı okullarda, kızlarda ilk sı- rada İpek Ongun yer alırken, ikinci sırada yine Halide Edip Adıvar bulunuyor. Anne- lerde her iki okulda Kerime Nadir, ikinci sırada Halide Edip Adıvar yer alıyor. Atatûrkve Fatih SuttanMehmet "En beğendiğuüz tarihi kahraman kim- <fir" sorusuna,kız meslek, devlet ve yaban- cı okulda, gerek annelergerekse kızlar Ata- türkyanıtını verirken, imam-hatip liseli kız- lar ve annelerinin bu soruya yanıtı Fatih Sultan Mehmet. . Aflede kadmın rriû Kız meslek ve imam-hatip lisesinde kız- lara ve annelere göre kadmınen önemli ro- lü, "çocuklaıia ve eşiyle UgUenmek, ev işle- ri yapmak", ikinci srrada ise "aileyi temsil etmek" yer alıyor. Kadımn en önemli rolü, devlet kız lisesinde de aynı. tkinci sırada ise "çahşarak aüe bütçesine katkıda bulun- mak* geliyor. Yabancı okuldaki anneler de kadının birincil rolü konusunda diğer okul tûrlerindeki annelerle aynı görûşte, ama bu okuldaki kızlara göre kadın, öncelikle "ça- hşarak aik bütçesine katkıda bulunmah". Okular Kız meslek lisesi imamhattpBsesi Oevtettafisesi Yabanootai OkuDar Özeflikler Öğrenciter 67.0 Dörüstveçahşkanotmak KemestekBsesi 59.0 ty bir eprnivemesteği olmak Devtetkafeesi 52.0 ' Ysfcanaokul 69.7 Ofcuflarda oinseJ eğitim ve doğurganbkia iigili dere verîimesi O t a * > r Öğrenciler Kız meslek fisesi 97.0 İmam hatip lisesi 53.6 Devlet kcfeesi 97.0 Yabancı okul 97.0 ÜAK toplantısına katılmadılar Rektörlerin YÖK'e tepkisi artıyor EBRUTOKIAR ANKARA -Yûkseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Kemal Güröz'ün telkiniyle yenıden seçime gitme yerine YÖK üyesi ûtemalarını Cumhurbaşkam AhmetTSecdet Se«r'intakdirinebırakaradtrestçeken • Ünrversitelerarası Kurul (ÜAK), rektörler arasmdaki görûş aynlıklannı da ortaya koydu. Kurul'un önceki gûnkü toplantısma 44 rektör ve yardımcısı, örtülü tepki göstererek katumadı. ————————— Muhalif oy kullanan F r _ YıldızTeknik OK üyesi Üniversitesi Rektörü aamalannı Prof. Dr. Ayhan ABaş, Cumhurbaşkam "ÜAKtte Sezer'in takdirine Cumhurbaşkanı'oa bırakarak rest çeken hak eünedigigizn tepki Üniversitelerarası SrgöÖcndLBenbuoa Kurul, rektörler karçıçıkiBnaına arasmdaki görûş diğerfcrHBflaıa aynhklaruu ortaya edemedto" soztenyle kayau.Kurul'un d temsdcm, çeşttti mazerederöne sürerek katümaat temsilcisi, çeşitli mazeretler öne sürerek, YÖK'e yönelik l l YÖKe y tepkilerini dile getirmek amacıyla toplanuya katılmadı. Cumhurbaşkam Sezer'in onaylamadığı Prof. Dr. İsnaü Tbsun ve ProfJDr. Mustafa Kuru'nun yerine yeni YÖK ûyesi seçimi yaptp yapmama konusunda karar vermek için toptanan ÜAK, tartışmaiı geçti. Pek çok rektör, söz alarak eleştirilerinı anlattı. Ancak bir bölüm rektör YÖK Başkanı Prof.Dr. Gürüz'ûn üniversite atamalannda kendilerine baskı yapmaması için "sessiz kahnayı* yeğledi. Oylama sonunda sadece 2 ÜAK temsilcisi karşı yönde oy kullandı. Hazırlanan taslak metinde, Cumhurbaşkanı'na yönelik sert ifadeler birçok rektörün araya girmesiyle yumuşatıldı. Sınav 17 Hazirandayapılacak ÖSS'ye 1 milyon 474 bin kişi giriyor ANKARA (CumhuriyetBürosu)- öğrenci Seçme Suıavı'na (ÖSS) bu yd 1 milyon 474 bin 288 aday giriyor. Bu yıl ÖSS'ye geçen yıla göre 59 bin 416 aday daha giriyor. 17 Haziran 2001 tarihinde yapılacak sınav öncesinde başvuru formlannın okunması işlemlerini tamamlayan ÖSYM, şu açıklamayı yaptı: "Bflgi Konlrol açıklamalar, buftMrmlannaıta vûzönde yer afanaktadır. Adayiar tarafindan fiz«tode dözdtme yapılanfonnlar,2 Mart 2001 tarihine kadar ÖSYM'ye ulaşönhnış <^aö*tff. Uzeraıde düzeitme yaptfmayan fbrmlar, ÖSVM'ye gai Sah gûnü saat 10.00'dan itibaraJ in*«w«e verflecektir. Aym bagfler WAP ujTimlu c«p adresi: 2001AFETLERLE BAŞLADI Dış Haberier Servisi - 2000 yılını felaketlerle uğurlayan dünya, 2001 yıhna da bir dizi afetle girdi. Hindistan'ı geçen cuma vuran Rıchter ölçeğine göre 7.9 büyüklügündeki depremde ölü sayısunn 100 bine ulaştığı tahmin ediliyor. El Salvador'da 13 Ocak'ta meydana gelen Richter ölçeğine göre 7.6 büyüklügündeki depremde resmi rakamlara göre 736 kışi öldü. Ancak, yüzlerce kişinin kayıp olduğu bildirilirken ölü sayısının yaklaşık 2 bin olduğu tahmin ediliyor. Depremin yol açtığı toprak kaymasında da yüzlerce İcişi kaybolmuştu. Deprem yüzünden yaklaşık 1 milyon kişi ise evsiz kalmıştı. Doğa hankası olarak nitelendirilen Ekvador'a bağlı Galapagos Adalan'nda da geçen hafta bir çevre felaketi meydana geldi. Dev kaplumbağalar, deniz aslanlan. iguanalar ve pek çok kuş türünûn yaşadığı koruma altındaki Galapagos Adalan açıklannda karaya oturan Ekvador bandmılı Jessica tankerinden tonlarca petrol denize yayıldı. Sızan yakıt karaya vururken petrole bulanan çok sayıda hayvan öhnüştü. Güney Afrika ülkelerinden Mozambik'te ise önceki gün şiddetli yağışlann yol açtığı sellerde 4 kişi öldü, 8 bin kişi de evsiz kaldı. Afganistan da kuraklıktan kaynaklanan yıyecek sıkıntısıyla boğuşuyor. BM'ye bağlı Dünya Gıda Programı (WFP) sanayileşmiş ülkelere, kuraklıktan etkilenen bölgelerdeki 2.4 milyon kişi için 87 milyon dolar tutannda 177 bin ton yiyecek yardımı çağnsı yaptı. WFP, yeni yiyecek yardımı yapılmazsa, yiyecek stoklannın nisan ayında biteceğini bildirdi. Geçen cumartesi günü de Karadeniz'de bir deniz kazası meydana geldi. Istanbul'dan yola çıkan ve Ukrayna'ya bağlı Konm'a giden Pamyat Merkuria gemisi Karadeniz'de battı. Kazada 14 kişi öldü. Çoğunluğu bavul ticareti yapan 20 yolcu ve 31 mürettebat taşıyan Ukrayna banduah geminin aşm yükleme sonucu battığı belirtiliyor. Önceki gün de Portekiz açıklannda, Barbados bandıralı bir yük gemisi battı. Gübre yüklü yük gemisi Holly Trader, fırtına yüzünden dalgalann 7 metreyi bulduğu denizde makine dairesinin su alması nedeniyle battı. Kurakbk göçe neden oluyor tstanbolHaberServisi -Büyük acılannyaşanmasma neden olan kitlesel insan göçleri, çoğunluk- la kurak coğrafyalardan gerçek- leşiyor. îklim, insan topluluklannm hareketlerindebehrleyici rol oy- nuyor. Yeditepe Üniversitesi Sosyal Antropoloji Anabilim Dah Başkam Prof. Dr. Akik Görsoy, göçlerin önemli ölcüde kuraklık, iklim değişiklikleri ve sellerden kaynaklandığını beür- terek ekonomik ve siyasal ne- denlerin de insan göçlerinde be- lirleyici rolü bulunduğunu söy- ledi. Gürsoy, göçlerin temelinde yer alan umut arayışlanrun ço- ğunlukla acıklı sonuçlarayol aç- tığını ammsattı. Gürsoy, Ameri- ka başta olmak üzere, gelişmiş Batılı ülkelerin son yıllarda 'ik- lim değişiknkleri konosondaki araş&rmalara' büyük bütçeler ayırdığım ve hız verdiğini anım- • Doç. Dr. Miktad Kadıoğlu, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği verilerine göre, tüm dûnyada 100 milyon kadar insanın vatanmdan ayn yaşadığım, 1978'den önce 5 milyon olan mülteci sayısunn 1986'da 26.4 milyona ulaştığmı belirtti. satarak günümüzde insan toplu- luklannın araştınlmasında ikli- min vazgeçümez bir ölçüt oldu- ğunun altvm çizdi. Gürsoy sözle- rini şöyle sürdürdü: "Sadeceku- ruplannveçöfleriniklinısdduru- munun araşünlması dönemi so- naerdLtnsantophıhıklarmmha- reketkrini, psikolojik, sos\al, ekonomik açdardan ikUmin na- sıl etkDediğinin, çevre etmenleri- nin değerlendirilmesi dönemi başladL Jeopolitikvecoğrafi açı- dan bir 'geçıt yolu" olan Türid- ye de başta kuraklık olmak üze- re, tûm çevreve iklim araşürma- lannıgerekenönemdegerçeldeş- tirmelidir,onlemlerini abnatadnf Meteoroloji Mühendisleri Odası Marmara Bölgesi Başka- nı Doç. Dr. Miktad Kadtoğlu da Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği verilerine göre, tüm dünyada 100 milyon kadar insanın vatanından ayn ya- şadığmı, 1978'den önce 5 mil- yon olan mülteci sayısımn 1986'da 26.4 milyona ulaştığını belirtti. Kadıoğlu, ekolojik bo- zulma ve çevre tahribannın ne- den olduğu iklim değişikliğinin kendisıni belli ettiğine dikkat çe- kerek göçmen-sığuımacı sayısı- nın, genel nüfus artışı oranının üzerinde arttığmı vurguladı. Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Sosyolog Doç. Dr. Tuğrul Tanyol ise göç hareketlerinin asıl nedeninin ekonomik olduğunu savunarak "tklim her zaman göçleri zorlamıştır. tkfimin uy- gunolduğuyerlere,elverişsizyer- lerdengöçgerçekkşir. Ancak,bu- nun nedeni de ekonomiktir" di- ye konuştu. Tanyol, 11. yüzyıl tanm devrimininbaşlamasuıa da Kuzey Avrupa bataklıklannın kuruması sonucunda tanma ge- çümesiyle elverişsizbölgelerden göç edilmesinin yol açtığmı anımsattı. Kuraklığı ve iklim ko- şullanru "göçün en önemli ildn- cflnedeni" olarak niteleyen Tan- yol, göçün, ulusal sınrrlann ge- lişmesiyle hız kaybetriğini sa- vundu. Tanyol, kitlesel göçlere de güçlü, refah bölgelerinin çekim; ekonomisi, iklimi bozuk bölge- lerinse itim merkezi olduğunu ifade ederekbeyin göçü gibi top- lumsal önemi büyük, ancak kit- leselliği düşük göçlerin genellik- le doğrudan ekonomiknedenler- den kaynaklandığma işaret etti. GENİŞ AÇI HtKMETBtLA Fransamn Savaş hanı Biliyorum kimileri "O kadar da abartma" diyecek- ler. "Savaş mavaş yok..." Ama... Beklenen oldu. Fransa Cumhurbaşkanı Chirac, "Emneni Soykınm Yasası'rv onayladı. Imzaladı, ne oldu? Tarihin yazması gereken bir gerçek, Fransa'da si- yasete kurban edildı. Koskoca Fransa Parlamento- su ve Devlet Başkanı, ileride bir biçimde ama mut- laka ortaya çıkacak bir sahtekârlıgın utancını göz göre göre üstlenmiş oldular. Batı ülkelerinde yayılmış Ermeniler'le Ermenis- tan'daki ırkçı yönetimin sevinç çığlıklan göklereyük- " setiyor. Onlann tuzu kuru. Peki bu kararlann Emne- ntstan'da yaşayan zavallı Ermeni'ye ne yaran var? Türklerin 85 yıl önceki bir tarih olayı yüzünden hü- küm giymesi, her gün kamını doyurmak ve gelece- ğe umutla bakmak isteyen Ermenistan Ermenileri için ne ifade ediyor? Bütent Akarcalı'nın bir gözlemi var. Diyor ki, Filistin'de bir Israil devleti kurulduğu za- man, dünyanın dört bir yanında yaşayan Museviler, mallannı mülkierini satıp buraya geldiler. Akın akın. Ve bugünkü güçlü Israil devfeti böyle dogdu. Avru- pa'da, Amerika'da zengin ve lüks yaşamı bırakıp zahmetli Filisrin topraklannı yeğledıler. Ermenistan'da ne otdu? Ermenistan, Sovyetler'in dağılmasıyia 1991 'de bağımsızlığını kazandı ama o gün bugündür bir tek Ermeni ülkesine gelmedi. Ak- sine Ermenistan'ın nüfusu azaldı. Demek ki?.. Demek ki, Avrupa ve Amerika'daki varlıklı Ermeniler ile Ermenıstan'daki zavallı Ermeni arasında öyie goründüğü gibi net bir çıkar birîıği yok. Çıkar nerede? Her ikisini de kullanan sevgili "mûrfefikierimizde... • • • Soru şu: Kanada'sından Italya'sına, Betçika'sından Yunantstan'ına, Ingiltere'sinden Fransa'sına kadar Batılı "dost"lanmızın ayranı neden kabardı? Neden tşi gücü bırakıp, kendilerinin bile inanmadığı 85 yılık bir soykınm savına böylesine sahip çıktılar? Bu ülkelerdeki seçimlerde Ermeni azınlığın oylan- nı alma çabası, böyle geniş kapsamlı ve adeta ko- ordineli bir kampanyayı açıklamaya yeter mi? Kendi soykınmlanna Türkiye'yi de ortak etme ça- bası da herhalde bu "taarruzu" açıklamaya yetmez. Yoksa daha somut, daha büyük bir hedef mi var? Sakın bu Ermeni kararlan, Türkiye'yi cezalandır- mak ve böylece "diz çöktürmek" için alıntyor olma- sın? ömeğin, kurulmak üzere olan Avrupa ordusunu, karar sürecine katılma hakkı verilmediği için onay- lamayan ve NATO'da veto hakkını kullanan Türki- ye'yi "yola getirmek" için..? 1980 öncesinde Yunanistan'ın NATO'ya dönüşü- nü veto eden Türkiye, "vetoyu kaldır" diyen "mût- tefiklerin baskısına direnmişti. Ne zamana kadar? 12 Eylül darbesıne kadar. Ancak 12 Eylül darbesi- nin liderleri, hiçbir karşılık almadan bu vetoyu kaldır- mışlardı. Acaba bugün Batı, Avrupa ordusuna pürüz çıkar- mayacak yeni bir "72 Eylül yönetimi" bulamayaca- ğını bildiği için mi, "Ermeni kıskacrm sıkmaya baş- lamıştır? PKK örgütünü kullanarak 1984'te başlatılan silah- lı saldınnın 15 yılılk silahlı mücadele ile püskurtülme- sinden sonra şimdi de Ermenileri kullanarak yeni bir saldınya yeşıl ışık yakılıyor olmasın? Bir soru da, Türkıye'ye hep Batı'nın gözlügüyle ba- kan, kraldan çok krala, "oryantalist" büyük Türk-dü- şünürlerine: Türkiye'nin Batı'yla bütünleşmek için gerekli ko- şullan yerine getirmediğini söyteyip duruyorsunuz. Yerden göğe kadar haklısınız. Avrupa Birliği'ne gir- sin girmesin, çağdaş uygarlık için evrensel degerte- re sahip olmanın kaçınılmazlığı da ortada. Ama aca- ba... Türkiye, Kopenhang kriteıierini lamamen yeri- ne getirse bileTürkıye'ye "gözün üstünde kaşın var" denmeyeceginden emin misinlz? Konunun bu yö- nünü de dikkate almak, Avrupa Birliği'ne karşı olmak mıdır? Bir anımsatma: Ermenistan, Türkiye ite sınır anlaş- masını tek taraflı feshetti. Fransa'nın aldığı karar, sının tanımadığını ilan e- den Ermenistan'ı Türkiye'den toprak talebinde bu- lunmaya kışkırtmak anlamına gelmez mi? Bu bir anlamda "savaş ilanı" değil mi? hikmetbntv.com.tr Sendikalı çalışana baskı sürüyor Oğretmenlere sürgün iddiası \^ırtHaberleri Servi- si-Kamu kurum ve ku- ruluşlannda sendikalı çalışanlara yöneljk bas- İular devam ediyor. Tunceli'de Eğitim-Sen üyesi 5 öğretmen "kentte huzur ve güve- ni bozdukları" gerek- çesiyle sürgün edildi. Tunceli'de "huzur ve güven ortanum boza- cakfaaliyetler içindeol- duklan" gerekçesiyle valiliğin teklifı ve O- HALValiliği'ninkara- nyla öğretmenler Ke- mal Ateş, Süleyman Gülen, An Makaİ Ka- zun Ünlü ve Ühami Şahbaz sürgün edildi. Gülen Bayburt'ta, Ma- kal ve Ünlü Çorum'da, Şahbaz Kocaeli'de gö- revlendirildi. Öğretmenlerin sür- gün edilmesi, Eğitım- Sen tarafindan yaklaşık bin kişinin katıldığı bir basm açıklamasıyla protesto edildi. Tunceli Milli Eğitim Müdürlü- ğü önünde yapılmak is- tenenbasın açıklaması- m, izinsiz olduğu ge- rekçesiyle pohs engel- lemek istedi. Bunun üzerine kitle Tunceli Devlet Hastanesi'nin önünde toplandı. Yo- ğun güvenlik önlemle- ri altında yapılan basın açıklamasını okuyan Eğıtim-SenTunceli Şu- be Başkanı Kemal To- mar, kentte yıllardır öğretmen sıkıntısı ya- şandığına dikkat çekti. Tomar, daha iyi bir yaşam için hak müca- delesi veren öğretmen- lerin sürgün edildiğini belirterek "Sonunaka- dar hakkunızı arayaca- ğız.Busürgünler öğret- menlerin hak mûcade- lesini engellemek için yapıbyor, sürgün edi- İenler Eğitim-Sen üye- si ve yönetkisidir. Aİdı- ğumz duyumlara göre losa süre içinde birçok arkadaşımız daha sür- gün edilecek. Acikn bu duruma son verilmeB- dir"dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle