17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 OCAK 2001 SALJ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / ekonomicg cumhuriyet.com.tr 11 İşsizJik Sigortası Fonu • ANKARA (AA)- Kesintilerine 1 Haziran 2000 tarihinde başlanan 'tşsizlik Sigortası Fonu'nda, 269 trilyon 339 milyar lira birikti. Fonda, 181 trilyon 924 milyar 41 milyon lirası işçi ve işveren payı, 72 trilyon 766 milyar 49 milyon lirası devlet katkısı, 14 trilyon 648 milyar 97 milyon lirası faiz gelirleri olmak üzere, toplam 269 trilyon 339 milyar 90 milyon lira bulunuyor. tşsizlik Sigortası Fonu'na temmuz aymda 886 milyar 23 milyon, ağıistos ayında 44 trilyon 199 milyar 13 milyon, eylül ayında 65 trilyon 369 milyar 27 milyon, ekim ayında 68 trilyon 527 milyar 89 milyon, kasım ayında ise 90 trilyon 357 milyar 39 milyon lira giriş oldu. Ahnan turistler güMürdü • ANKARA (AA)- Tûrkiye'ye 2000 yılınm 10 ayında en fazla ziyaretçi gönderen ülkelerin başında Almanya, tngiltere ve Rusya Federasyonu geldi. Devlet Istatistik Enstitûsü (DtE) verilerinden yapılan hesaplamaya göre, geçen yılın ocak- ekim döneminde Almanya, 2 milyon 51 bin271 kişiile Tûrkiye'ye en fazla ziyaretçi gönderen ûlke olurken Almanya'yı 871 bin 882 kişi ile Ingiltere, 620 bin 739 kişı ile Rusya Federasyonu izledı. Banka Ikterleri gençleşiyor • İSTANBUL(AA)- Bankacılık sektöründe teknolojik değişim hızlanırken ve hizmetler çeşitlenirken Türkiye'de banka genel müdürlerinin yaş ortalaması 40'ın altına iniyor. 28 bankayı kapsayan araştırmaya göre, en genç bankacılar sıfatını 38 yaşındaki Dışbank Genel Müdürü Faik Açıkahn, Toprakbank Genel Müdürü Zafer Ataman, Finansbank Genel Müdürü Onur Umut ve Osmanlı Bankası Genel Müdürü Turgay Gönensin alıyor. Tarımdauzay teknoioiisi • tZMİR(AA)-tzmir Ticaret Borsası Başkanı Hasan Özmen, 2000- 2001 sezonundailk kez Ege pamuğuna uygulanan uzay teknolojisinin başanlı sonuçlar verdiğini belirterek bunu ülke genelinde başta pamuk olmak üzere diğer ürünlere de yayacaklannı kaydetti. Özmen, Ege pamuğuna uygulanan teknolojiyle sıfira yakın hata payıyla sonuçlar alındığını, uydu fotoğraflanyla rekolte ve ekim alanlan saptamasında başan sağlandığını söyledi. Kayseri üvacatta iddîalı • KAYSERİ (AA)- Kayseri'nin lncesu ilçesi yakınlannda kurulu bulunan, özelleştirme kapsammdaki Taksan Takım Tezgâhlan Sanayi ve Ticaret AŞ, geçen yıl Almanya'ya 272 adet takım tezgâhı ihraç etti. Taksan Genel Müdürü Aşır Iman, Taksan'ın, Ortadogu ve Balkanlar'ın en büyük takım tezgâhı üreten fabrikalanndan biri olduğunu, geçen yıl yaklaşık 5 milyon mark döviz girdisi sağladıklannı ve Almanya'ya yaptıklan ihracatı iki kat arttırmayı hedeflediklerini kaydetti. EMO, ihale, ÖYK ve Bakanlar Kurulu karannm iptali için yargıya başvuruyor Telekom iptalBANUSALMAN ANKARA - Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), Telekom'un yüzde 33.5'lik hissesinin, yönetim haklannı da devredecek bıçimde yabancı ağırlıklı stratejık ortaklığa satışma ilişkin ihale ilanı, Bakanlar Kıırulu ve Özelleştirme Yüksek Kurulu kararlannın iptali istemiyle yargıya başvuracak. Yürütmenin durdurulmasını da talep edecek olan EMO, ihaleyle ilgili pek çok hukuksuzluk saptadı. Öncelıkle yüzde 33.5 hissesinin stratejik ortağa satışının kamu yaranna aykın olduğunu savunan EMO, ÖYK ve Bakanlar Kurulu kararlannın yasaya, anayasaya aykın olduğunu ortaya • Yüzde 33.5 hissesinin stratejik ortağa satışının kamu yaranna aykın olduğunu savunan EMO, ÖYK ve Bakanlar Kurulu kararlannın yasaya, anayasaya aykın olduğunu ortaya koyuyor. Dünya Bankası temsilcisinin îhale Komisyonu'nun karar toplantılanna katılmasından değer tespiti yapılmamasına kadar uzanan bir dizi hukuksuzluk üzerinde duruluyor. koyuyor. Dünya Bankası temsilcisinin îhale Komisyonu'nun karar toplantılanna katılmasından değer tespiti yapılmamasına kadar uzanan bir dizi hukuksuzluk üzerinde duruluyor. Elektnk Mühendisleri Odası'nın, yürütmeyi durdurma ve iptal istemiyle yeni yıhn başında dava açmaya hazn-landığı Telekom'un ihale süreciyle ilgili saptadığı bazı hukuka aykın durumlar şöyle: - Yüzde 33.5 hisse saöşı kamu yaranna aykın: Bakanlar Kurulu'nun ilk önce yüzde 20 olarak belirlediği yabancı ağırlıklı stratejik ortaklığa blok satış oranı yüzde 33.5'e çıkanldı. Telekom'un hisse satışının tamamının halka arz şeklinde olması, kuruluşun stratejik kamu hizmeti görmesi nedeniyle önceliğin ülke insanlanna verilmesi kamu yaran gereğidir. Değer tespiti olmadan özelleştirmeninyasaya ayhrı olduğunda ısnaiı Oksüz, Telekom \Uı direniyor KJlaştırma Bakanı Enis Öksüz 'ün değer tespiti yapılmadan satışına karşı çıktığı Türk Telekom için bakanhkta değer tespiti ve hukuki durumla ilgili çalışmalar yapıldığı öğrenildi. J. ürk Telekom 'un bu çahşmada ortaya çıkan değeri açıklanmazken rakamın daha önce belitienen 10 milyar doların kat kat üzerinde olduğu ifade ediliyor. dikkat çekiyor. Ulaştırma Bakanı Enis Oksüz'ün, ya- kın çevresine "Değer tespi- ti olmadan özeüeştinne ol- maz" dediği belirtüdi. Ulaştırma Bakanlığı'nın, Telekom'un değer tespiti için çahştırma yapüğı öğ- renildi. Telekom'un bu çalışma- da ortaya çıkan değerini açıklamaktan kaçınan yet- kililer, bu rakanun Tele- kom ile ilgili olarak ortaya atılan 10 milyar dolann kat kat üzerinde olduğunu söylediler. Ulaştırma Ba- kanlığı'nın Telekom ile il- MUTLUSERELİ ANKARA - Hükümetin IMF'ye verdiği sözler doğ- rultusunda 14 Aralık'tan itibaren ihale sürecine giri- len Telekom'da, hukuka aykınlıklann yanında de- ğer tespitinin yenilenme- mesi nedeniyle de tartışma yaşanıyor. Özelleştirmeden sorum- lu Devlet Bakanı Yüksel Yalova, yeniden değer tes- pitine karşı çıkarken, Ulaş- tırma Bakanhğı Tele- kom'undeğertespıti yapıl- madan satılamayacağına gili değer tespiti çalışması- nın yanı sıra hukuki durum konusunda da ayn bir ça- lışma yürüttüğü belirtildi. Bakanlığın bu çalışmayı, yeniden değer tespiti ya- pılmadan özelleştirme ya- pılmasının yasalara aykın olmasına dayandırdığı kaydedildi. 'Dtinya şjrketi' Ulaştırma Bakanı Ök- süz'ün, Telekom'un dünya şirketi olabilecek kapasite- ye sahip olmasına karşın hükümetin bazı bakanlık- lan tarafmdan "ayak altına düşürülmeye çauşıldığuu" söylerken özeüeştirmeden sorumlu devlet bakanhğı ve IMF ise, yeniden değer tespitine, ihale sürecini ge- ciktireceği gerekçesiyle karşı çıkıyorlar. Özelleştir- me Idaresi ve Bakan Yalo- va'nın, yeniden değer tes- pitiyle Telekom'un değeri- nin 10 milyar dolann da al- tına düşürüleceğini ileri sürüyorlar. Telekom'un değer tespi- ti 1997 yılı değerleri üze- rinden 1998 yılmda yapıl- mıştı. Aradan geçen 3 yıl içerisinde Telekom'un de- ğerinin arttığı, 10 milyar dolarlık değer tespitinin de o dönerh için gerçek değe- ri yansıtmadığı, özellikle yalmzca işletim bedeli 3 milyar dolar olan GSM şe- bekesinin de dikkate alın- dığında Telekom'un değe- rinin azalması değil, art- mış olması gerektiğine dikkat çekiliyor. - Değer tespiti: Telekom'un özelleştınlmesine ilişkin değer tespiti 1997 yılı değerlerine göre yapıhnış olup 10 milyar dolardn-. Öksüz ve Telekom Genel Müdürü, değerin 20- 30 milyar dolar olduğunu ifade ederek yeniden değer tespiti istemişlerdir. Uzmanlann ifadelerine göre ise değeri 40 milyar dolann üzerindedir. 1997 değerleri üzerinden 2001 yılında özelleştirme yapıhnası mümkün değildir. - Stratejik ortağm yönetimde egemennği: ÖYK, anayasal dayanağı ohnayan idari sistem içinde yeri belirsiz bir kuruldur. 406 sayılı Telekom'a ilişkin yasada 4046 sayıh Özelleştirme Yasası'na hiçbir atıfta bulunuhnamaktadır. ÖYK'nin Telekom'un özelleştirilmesiyle ilgili higbir görevi de yoktur. -O\K karar içeriği hukuki değü: 406 sayılı yasa ve değişiklik yapan yasalarda, yasa koyucu, Telekom'un yönetim ve denetiminin devlette kalmasına özen göstermiştir. "Telekom'un hisselerinin en çok yüzde 49'u devredilebiHr'' hükmüyle yüzde 51 hissesinin devlette kalarak şirketin yönetim ve denetiminin devlet elinden çıkması engellenmiştir. Yasaya karşı hile yoluyla, Telekom'un denetim ve yönetim hakkı tamamen yabancılann elinde olacak kararlar alınmıştır. - Kamu yaranna aykm: 7. Beş Yıllık Kalkınma Planı'nda, "Stratejik ötıem taşıyan Kfrierin özeDeştirflmesmde, teknolojik yenüemenin «agnj y g yabancı tekeUerin oluşturutanaması ve kamunun kritik kararlarda kontrolünü sağjayacak aran hisseyi elinde buhındurması esas olacakür" denılmektedır. - Yöneümin olusturulması: ÖYK karannda ve ihale ılanında, genel müdür olarak, stratejik yatuımcı tarafından gösterilecek adayın atanması, lcra Komitesi'nde çoğunluğun stratejik yatınmcılara verilecek olması 4502 sayılı son çıkanlan yasanın Ek 22. Maddesi'ne aykın. - Dünya Bankası temsilcisinin katrimn: Dünya Bankası temsilcisinin îhale Komisyonu'nun toplantılanna katılması yasaya aykın. thale Komisyonu'nun kımlerden oluştugu yasada belirtiliyor. tv.».%.-:* Kaçak kömür ocaklarında çalışan binlerce işçinin yaşamı pamuk ipliğine bağlı 'Veraltından ölüme davetiye• Günde 2 milyon liralık kazanç umuduyla hiçe sayılan yaşamlar, yalmzca ölüm veya yaralanmaya neden olan kazalarla anımsandığı için, devletin kaçak kömür ocaklanna karşı takındığı tavır duyarsızlık olarak nitelendiriliyor. GÖZDE AKGÜNGÖR Özel kömür ocaklanndaki verimsizliği, kâra dönüştür- mek amacıyla işçilerin "daha ve en derine'' inmek zorunda kalması kaza riskini armnrken kömür açığı ve özelleştirme politikalan nedeniyle "flkel ve sağhksız" çalışma koşullanna müdahale edilmediğine dikkat çekiliyor. Günde 2 milyon lira- lık kazanç umuduyla hiçe sayı- lan yaşamlar, yalmzca ölüm veya yaralanmaya neden olan kazalarla anımsandığı için, devletin kaçak kömür ocakla- Maden Ocağı < Ait Olduğu Yıl 2000 1999 1996 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 TOPLAM Olay Sayısı . 3 11 7 10 3 4 2 - - 2 42 Kaçak Olü 4 3 11 4 6 3 2 2 - - 2 37 Yaralı - - 2 7 7 1 2 - - - - 19 Can Pazarı Sanık . 3 12 8 10 3 3 1 - - - 40 Ocağın Cinsl Rödövansit Olay Sayısı - 4 5 2 5 1 1 1 - - 19 ölü 1 - 4 5 4 5 V 1 1 - - 22 Yaralı - - 2 7 1 - - - - - - 10 Sanık - - 15 12 2 1 . 1 2 - - 33 i 1 TTK [_ Olay iayısı . 3 10 6 3 7 9 7 5 10 11 71 ölü 7 3 9 9 5 7 ;7 10 267 14 10 348 n 1 Yaralı 3000 3 2 1 1 - 3 I 2 - 1 2 3015 r? 1 j Sanık - 5 18 5 - - 1 - - - 29 nna karşı takındığı tavır "du- yarsızuk" olarak niteleniyor. Maden Münendisleri Ödası Zonguldak Şubesi Başkanı Er- doğan Kaymakçı. "ÜretUmesi Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) açısından ekonomik ol- mayan kömür damarlannın bir süre için Idra yoluyla üçün- cü şahıslara verilmesi anlamına gekn redevanslı sahalarda, üre- tim yapmayauygunkömür kat madı" dedi. Iş güvenliğinin ye- tersiz olduğunu, yüzeye yakın kömür bulunmadığı için çalı- şanlann derine inmek zorunda kaldığını ve derine inildikçe tehlikenin arttığını belirten Kaymakçı, TTK'nin bile za- man zaman bu noktalarda zor- landığını dile getirdi. Kaymak- çı, TTK'nin 150 yıllık geçmi- şine karşın, zorluklar yaşadığı bu alanda uzmanlaşmış kişile- Atyanşlan kazandırdıTürkiye'de son ydlarâa büyük ilgi gören at yanşlannda oynanan müşterek bahislerden, 2000 yıh içinde ülke ekonomisme 606 trilyon 936 mil>ar 294 mil>'on lira aktarüdL TürkKe Jokej Kuhıbü (TJK) 1 Ocak-17 Arahk 2000 tarinleri arasmda müşterek bahislerden ekte edüen gelirleri, verp ve müessese payının dışında, çeşitii kunım ve kuruhışlar ile yanşseveriere dağrtü. TJK'nin organize ettiği müşterek bahislerden yanşseverier, 305 trilyon 982 mflyar 69 milyon 347 bin 120 lirahk ikramiye kazamhlar. Kurum. 84 trflyon 957 mfljar 19 milyon 585 bin 86 lira da Katına Değer Vergisi ödedL rin çahştığına, yine de kazalar- la karşılaşıldığına dikkat çekti. Kaymakçı, TTK'nin neden redevanslı alanlarda çalışma- dığını da şöyle anlattı: "tş güverdiği açısından bizim önerdiğimiz önlemler alımrsa çahşüabilir. Bu önlemlerin de manyeti yüksek. Üretimden el- de edikn kâr, maliyetten düşük olacağı için kömür ocağı isjet- mek pek makul gözükmüyor. Ama redevans işjetmedleri için durum farkh, onlar fazla para vermeden işçi çahşörabilryor.'' 4 6 binden fazla işçi' Emekli maden işçisi ve araş- tmnacı Kadir Tuncer, rede- vanslı sahalann kapatılması- nın, devletin özelleştirme poli- tikalanna uymayacağını vur- guluyor. Zonguldak'ta işlenen kömür rezervinde son yıllarda bir düşüş olmadığmı belirten Tuncer, "TTK'nin kömür üre- timi 10 yıl önce ydda 4 milyon tondu. Bugüne gelindiğinde devletin yrink üretimi 2S mil- yon ton,redevanssahalannda da yılda 15 milyon ton üretim yapılryor. Bir düşüş mejdana geİmemiş" diyor. Tuncer, rede- vans sahalannda üretimin sınır- lı olmadığına, ancak çalışma koşullanmn ilkel ve sağlıksız olduğuna dikkat çekerek "Altı binden fazla işçi, redevansh sa- halarda ve aile işlermelerinde çahşıyor. tşçink ücretieri gün- lük 2 ile 4 müyon lira arasmda değjşiyor" diyor. Bölgeden bir yılda elde edi- len 4 milyon ton kömüre ülke- nin ihtiyacı olduğunu ifade eden Kadir Tuncer, "Tennik santraliçin 2 milyonton kömür gerekiyor. Yahuz TTK üretim yaparsa yanm milyon ton kö- mür kalacak, bu çok yetersiz, Redevans sahalanna zorunlu olarak ihtiyacmıız var, çünkü ya bu sahalardan kömür çıka- nlmayacak ya da açığa çıkan ihtiyacı karşîlamak için TTK 8 bin yeni işçi alacak. Bu da dev- letin özelleştirme politikasına uymuyor" sözlenyle gorüşle- rini destekliyor. İŞÇMN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Kaymaklı Kadayıf Zamanim elverdiği ölçüde, işveren örgütlerinin yayınlanndan satır aralannı okumaya çalışırım. 35 yıllık gazetecilik deneyimimle, işveren örgütlerinin gündeme getirdikleri istemlerinin önemli bir ağır- lıkla yaşama geçirildiğini bilirim. İşçi örgütlerinin ise 70'li yıllar sonrasında istem- leri, düşleri olmuyor bile. Sürekli kazanılmış hak- lann budanmaması için savunmadalar. "kazanılmış ... haklanmızdan ödün vermeyiz" çıkışlan da ço- ğunlukla sonuçta blöf olarak kalır. İşveren istem- leri doğrultusunda haklar uçup gider. Bu nedenle TlSK'in dün gazetemizde özeti ha- ber olarak yayımlanan 1999 yılı çalışma istatistik- leri bağlantılı değerlendirmesini son derece ciddi- ye alıyorum... Türkiye'de TİSK üyesi işyerlerinde çalışan top- lam 150 bin üzerindeki işçiden, sözleşmelerinden gelen ücret artışlannı veri alarak yapılmış ücret, maliyet analizlerinden yola çıkılarak, Türkiye'de iş- çi ücreti ve maliyetleri sonuçlannın çıkanlmasının doğrulan yansrtmadığı gerçeği bir yana. 1999'damilligelirküçülüpüretimde%4.2, istih- damda %9.7 gerileme yaşanırken, reel ücretlerde %11.9'luk bir artış olduğu sonucuna varılması inandıncılıktan uzak kalıyor. Milyonlarla kayıt dışı ve 5 milyon sigortalı çalışa- nın yanında sadece 150 bin civanrtdaki sözleşme- den yararlanan işçilerin sözleşme ücret artışlan ve- ri alınarak yapılan istatistiklerden, sanayi işçileri ücretieri ve de "yüksek" sonucunu çıkartmak, ser- maye açısından propogandaya yönelik beyaz ya- lan oluyor. Işletmelerde sözleşmelerden gelen üc- ret artışı yükünden çok yoğun işçi çıkarması, sir- külasyonu ile kurtulunduğu, sonuçta işçilerin kay- maktabakası sayılan 150 bin civanndaki sendika- lı ve sozleşmeli işçilerin ücret ortalamalarının dahi asgari ücretten çok fazla uzaklaşamadığı biliniyor. Ancak yazı konumuz, TlSK'in Türkiye'nin 1986- 99 döneminde OECD'de reel işçi kazancında en yüksek artış kaydeden ülke olduğu gibi inandırıcı- lıktan çok uzak bir sonuca varmış olması değil. Bu- nun, yüksek işçi ücretlerinin (!) Türk ekonomisinin rekabette en önemli dezavantajı olduğu sonucu- na vanlarak çalışma yaşamında öngörülen düzen- Ulusal düzeyde ücret anlaşmaları, çalışma sü- relerinin uzatılması, esnek çalışma, çalışma karşı- lığı olmayan ödemelerin (fazla mesai, bayram, haf- tasonu gibi) kaldınlması isteniyor. Tabii işverenle- rin kıdem tazminatından kurtulma istemleri de at- lanmıyor. Ulusal düzeyde ücret anlaşmalannın başka ül- kelerde olduğu savından yola çıkılıyor. Adı geçen ülkelerde bütün işletmelerde her türiü karar aşa- masında söz sahibi işçi temsilcileri, sendika yöne- timleri gerçeği yok sayılıyor. 12 Eylül'ün sendikal yasaklan ile sendikacılığın tüketilişi atlanıyor. 5 mil- yon sigortalı 12 milyona yakın işçi niteliğinde çalı- şan gerçeğinde özel sektörde sadece 250 bin ci- vannda işçi için geçerli olan yasaklarla donatılmış toplusözleşme düzeni içinde, ulusal düzeyde söz- leşmenin nasıl yapılabileceği gibi bir küçücük ay- nntı (!) atlanıyor. İşçilerin en alt düzeydeki haklannı düzenleyen iş yasasının baştan sona değiştirilmesı, çalışma sa- atleri, fazia mesai gibi temel haklann tümden kal- dınlması isteniyor. Işçiliğin maliyetlerinin üretim içindeki paylannın en düşük olduğu ülkelerden biri olduğumuz hal- de, ucuz işçi, daha daha ucuz işçi isteminde so- na, doyuma bir türiü ulaşılamıyor. Tatil bitti. Sendikacılann tatilsiz de yıllardır süren rehavetleri, sendikacılıkta teslim olmuş, havlu at- mış halleri işverenlerin yeni dönem işçi-işveren iliş- kilerinde belirleyici olacak yeni dayatmalan karşı- sında sona erer mi dersiniz? Yoksa 12 Eylül'den bu yana her yeni dönem sözleşme ile devam eden hakedilmiş, kazanılmış haklardan ödün verme sü- reci hızlanmış olarak yeni sözieşmelere de dam- gasını mı vuracak? Ne yazık ki gelecek için umut dolu yeni yılın ilk günlerinde bile emekçiler, işçi haklan için çizilen tablo, eldekini de kaybettirme gündemli, iç karar- tan içerikte. 2001 yılına bir yandan siyasi iktidann IMF reçeteleri doğrultusundaki dayatmalan, diğer yandan işverenlerin kazanılmış en sıradan yasal haklan bile geri alma saldırılan ile giriliyor. Işçiler, emekçiler için bu durumu kader olmak- tan çıkarmanın tek yolu mu? Elbette çok zorlu, uzun soluklu bir savaşımı, işçi üyesi, lideri ile gö- ze almış, sil baştan silkinip, sendikal değerfere sa- nlacak bir sendikacılık hareketi. Yoksa siyasi irade, sermaye bugünkü teslim ol- muş, yozlaşmış sendikal yapılanmadan cesaret almış, sonu gelmez bir hırsla, işçinin "bu kadarı da olamaz" denilen haklannı bir bir almaya devam ediyor. [email protected] iTOnun fiyat artış araştırması Salatalık aralıkta zam şampiyonu Ekonomi Servisi - Aralık ayı içinde salata- lığın fiyatı yüzde 42.9 oranında artarak 504 bin liraya yükseldi. Istanbul Ticaret Oda- sı (ÎTO) aralık ayında en çok zam gören ürünleri açıkladı. Aralık aymda bir önceki aya göre pe- rakende fiyatı en fazla artış gösteren gıda mad- desi yüzde 42.9 ile sala- talık oldu. Kilosu kasım ayında 352 bin lira olan salatahğın fiyatı bir ay sonra 504 bin lira oldu. Zam şampiyonu salata- lığm ardından ilk üçe giren ürünler yüzde 38.7 ile biber, yüzde 34 ile yaş üzüm oldu. Listeyi yüzde 25.6 ile kabak, yüzde 25.5 ile balık, yüzde 21.3 ile ta- ze fasulye, yüzde 20 ile dini harcamalar, yüzde 19.7 ile muz, yüzde 17.6 ile ekmek, yüzde 16.7 ile domates oluş- turdu. Bir ay içinde fi- yatı en az artan ürün ise yüzde 3.4 ile çikolata oldu. Kasım ayında kilosu 8 milyon 121 bin lira olan çikolata aralık ayı sonunda 8 milyon 395 bin liradan satıldı. Yılın rekortmeni Tiyatro biletleri ise önceki yılın aynı döne- mine göre yüzde 175 ar- tarak yılın zam rekort- meni sayıldı. Bir yıl ön- ce 1 milyon liradan sa- tın alınan Devlet Tiyat- rosu bileti, geçen ayın sonunda 2 milyon 750 bin lira karşılığında alındı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle