Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14OCAK2001 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
DIZI
Filibe'de ressamların toplandığı antik meydan, kentin 'her çağını'kucaJdıyor
Önümüzde 'Roma'
karşımızda'Osmanh'
O k t a v E k i n
tanhınde yaşanan hemen tüm
dönemlere aıt kültürel mırasın bır
açık hava müzesı gıbı sergılendığı
Fılıbe'de, bu dokuyu yûrüyerek
gezebılmek ıçın de çok geniş bır alan
"polıs arabasının bıle geçmedığı"
gerçeklıkte yaya bölgesı olarak
düzenlenmış..
lçınden otomobdler, oto-
büsler geçmeyen, ınsanla-
nn ezılmeden yurumek ıçın
kaldınmlara uklım tıkış sı-
ğınmadıklan, ahş venş yap-
mak ya da bır yakadan kar-
şı koşeye ulaşabılmek ıçın
yeraltı geçıtlenne doluşma-
dıklan gerçek bır "kent
meydanTndayız
Bulgarlann "Ptovdiv'' de-
dıklen, bızım "Fffibe" ola-
rak tanıdığımız ve Bulgans-
tan'ın başkent Sofya'dan
sonra ıkıncı buyük kentı ol-
mak ıçın Varna'yla sureklı
bır yanş ıçınde olan tanhı
yerleşmenın "Ressamlar
Meydanı"nda
Bu ısmı aslında bız koy-
duk Hem tanhı kent doku-
larını ve kulturel mırası ın-
celemek, hem "komşu" ül-
kenın mımarlık kuruluşla-
nyla tanışmak ve ılışkılen
guçlendırmek, hem de bu
yakınlaşma ıçın tatıl gunle-
nnı değerlendırmek ûzere
geçen Şeker Bayramı'nı Fı-
lıbe'de geçırdığımızde,
"kenti yaşamak" ıçın alıp
başını gıdenlenmızle bu-
luşma yen olarak Ressam-
lar Meydanı'nı belırledık
Daha dogrusu, hemen her
yaştan sayısız ressamın. sa-
yısız guzel tablosunu, tan-
hı bınalarla çevnh bu buyuk
"açıksaıutgaferismde" hem
sergıleyıp, hem sattıklan,
üstelık bunu yaparken tab-
lolannı seyredenlere uzun
uzun "hangı teknikte çahş-
aktannT da anlattıklan, ya-
nı en sıkılgan kışı ıçın bıle
zamanın nasıl geçtığı bellı
olmayan kultur ve sanat
meydanını
Tarlh gözler önünde
Hoş, buranın adını yıne
kendı aramızda "AntikRo-
ma MeydanT ya da "Os-
manlı MeydanT koysak da
yıne çok yakışırdı
Çünku, meydanın orta-
sında yeraltı çarşısı yok,
"yeralü müzesT var Uste-
lık, uzen tumüyle açık ve o
müzeye ınsemz de ınmese-
nız de, Fıhbe'nın antık "Ro-
ma Çağı"nı belgeleyen en
önemlı arkeolojık kalıntı-
lardan "menneranfi-tiyat-
royu" butünüyle seyrede-
bılıyorsunuz, görebılıyor-
sunuz Ressamlar, kent ha-
ntasında da "Roma TTyat-
rosu" olarak gostenlen ış-
te bu antık yapının çevresı-
ne sıralanmışlar Meydanı
kuşatan ve her bın 19 yuz-
yü Avrupa sıvıl mımansının
"kentsoylu" orneklennı
oluşturan etkıleyıcı bınalar-
la ortadakı Roma Tıyatro-
su'nun arasında kalan yaya
alanlarını ıse adeta "açık
sanat koridorianna" dönuş-
turmuşler
Pekı, neden "Osmanlı
Meydanı" da dıyebüırdık9
Çûnku, böylesıne güzel
ve görkemlı bır meydanın
en buyuk ve en "baskm'T)i-
nası ıse Füıbe'dekı Osman-
lı dönemı kultur mırası ör-
neklennden en önemhle-
nnden bın olan "CmnaCa-
misr Ya da yıne kent ha-
ntasındakı adıyla "Cunuı
Mescidi" Meydana açı-
lan tanhı arterlerden Mak-
sın Gorkı Caddesı ıle Knyaz
Aleksandre Caddesrmn ke-
sıştığı köşedekı duvannda
yıne Osmanlı donemınden
kalma "güneşsaati" ıle ha-
la zamaru da doğru goster-
meye devam eden Cuma
Camısı, aynı meydanın do-
ğu yakasını olduğu gıbı kap-
lıyor, böylece alanı adeta
"mtayor."
Yıne aynı ressamlar, açık
sanat galensıne bu güzel
camıyı de "fon" olarak ka-
tıyorlar ve önlennde antık
Roma kûltürû, karşılannda
Avrupa kent mımansı, arka-
lannda klasık Osmanlı ya-
lınlığı ve zanfbğıyle ıkıbın
ydlık Fılıbe tanhının en gör-
kemlı tanıklanna tablola-
nyla eşlık edıyorlar
Cerçek yaya bMgesl
Işte böylesı bır meydan-
da, gunde kımbılır kaç kez
bır "bahaae" uydurup bu-
luştuktan sonra, yıne gün-
de kımbılır kaç kez daha
güneydekı "PastanevePas-
tane MeydanTna yuruyo-
ruz Tahırun ettığınız gıbı
bu ısmı de yıne bız koyduk
Aslında resrru adı "Merkez
MeydanT Kent hantasın-
da "Centrd Square" ola-
rak geçıyor Bulgarlar da
"Bnyük Meydan" dıyor-
lar Ne var kı Fıhbe 'nın
merkez "Pastane BinasT
ıle en güzel pastanelen bu-
rada olduğu ıçın, oyle kım-
lıksız, düz ısımJerle anmak
pek ıçmıızden gelmıyor Us-
telık, hem pastane bınası da
kenttekı görkemlı tanhı ya-
pılardan bınsı, hem de tam
köşede bulunan "Dreams"
(ruyalar) adlı pastanedekı
tatlılar, dondurmalar, kup-
lar, borekler, çorekler, tur-
talar ınanılmaz güzellıkte
ve lezzette
Ancak bızım asıl dıkka-
ümızı çeken (özelhkle Istan-
bullular ıçuı) özellık ıse ku-
zeyde Menç'ın uzenndekı
"Çarjılı KöyriTden başla-
yan, yukarda anlattığım
Ressarnlar Meydanı'na ula-
şıp oradan ışte bu ayn gü-
zellıktekı Merkez Meyda-
nı'nadekuzananu
\waböl-
gesi" ıçınde saatler ve gun-
lerce tek bır "motortu ara-
ca" dahı (nıotosıklet dahıl)
rastlamamış olmamız
Yanı, şu bızım Beyog-
lu'ndakı "İstildalCaddesT
gıbı ve Ferhan Şensoy un
deyuruyle "sözdeyayacad-
desT durumu yok Ne bır
*g&revfi"(<) beledıye aracı,
ne "devriye" gezen polıs
otomobıh, ne "ayncahUı''
olduğu havası veren lüks sı-
yah otomobıller, ne üzenne
"qddak" takmıs sıvıl pla-
kalı "parti" gorevlılen, ne
zabıta, ne de başkası Kent
merkezını neredeyse bır uç-
tan öbur uca bağlayan bu 3
kmiık yaya bölgesınde bı-
sıkletebıle rasüamadan. tam
bır özgurluk ve güvenlık
ıçınde, sabahın alacakaran-
hk saatlennden gece yansı-
nı geçınceye kadar dolaşa-
bıldığınız kadardolasın. Bul-
var kahvelennde çay ıçıp
dınlenın, sonra muzelen,
galenlen gezın Sonra yıne
gezın, tozun, eğlenın.
Ustelık, en büyük mağa-
zalar, en kalabalık lokanta-
lar, hatta bırçok resrru daıre,
okul, kılıse, camı, hızmet
bınalan da bu bölgede ol-
masuıa rağmen
Fiübe'de Urihi kentin yaya aksıru oluşturan Knyaz Aleksandr caddesini kımlik veren yapüar»
SUNUS B
* sizlere aktaracağım
Filibe (Plovdiv) ve Sofya
izlenimlerini, 27-31 Aralık 2000
günlerindeki Mimarlar Odası 'nın
Bulganstan gezisi ve ziyaretinde
edindik. Kültür Bakanhğı 'nın
desteği ve katılımıyla gerçekleşen ve
Bulganstan Mimarlar Birliği ile iki
ülke arasında mesleki ve kültürel
yakınlaşma sürecini başlatacak
"işbirliği protokolü " görüşmelerinin
de yapıldığı ziyarete, ünlü
edebiyatçımız Şükran Kurdakul,
yazanmız Sönmez Targan ve
ÇEKÜL Vakfi Başkanı Prof. Dr.
Metin Sözen 'le birlikte Mimarlar
Odası'nın merkez veşubelerinden 30
kişi katıldu Bulgaristan 'ın
Istanbul 'daki Başkonsolosu
Branimir Mladenov da özel bir ilgi
veyakınlık göstererek organizasyona
yardımcı oldu... Dizide sizlerle
paylasacağım gözlemler ise bu tür
bir
u
teknik"ve "kültür"ağırlıklı
programın doğalsonucu olarak
"mimari ağırlıklı" olacak. Ancak,
okuduğunuzda da göreceğiniz gibi,
bir toplumun ve ülkenin kentlerine
ve mimari değerlerine verdiği önem,
onlann "uygarlık düzeyinin" de
temel göstergelerinden birini
oluşturuyor. Belkı yazının sonunda
söylenmesi gerekeni de şimdiden
belirtirsem, gerek Filibe, gerekse
Sofya, Bulgaristan 'ın ve halkının
"kimlikli bir gelecek " için kentlerine
ve tarihsel mirasa "uygarca sahip
çıktüdannın " en açık kanttlan
olarak 21. yûzydı karşılıyor.
"Komşumuzun " kühürlere ve
mimari değerlere olan bu bağlUığını
ovgüyle anıyor, tatillerini "gezerek"
değerlendiren herkesi de ilk
programlan için Bulgaristan 'ı
yeğlemeye davet ediyorum.
Traklardan günümüze Bulgaristan
Antik Romatiyatrosununortada yer aldığı meydanın bir yanı Osmanh dönemine ait Cuma Mescidi'yle sınırlanryor»
Uygarlık ve sanat tanhçılen,
Akdenız ve çevresınde her
yönüyle "imparatorluk" denebı-
lecek baslıca ıkı devlet olduğunu
soylerler Bın Roma, dığen ıse
Osmanlı
Bulganstan topraklan ve kent-
len de bu saptamanın "doğrulu-
ğunu" kanıtlıyor Gezımızde ın-
celeme olanağı bulduğumuz Fı-
lıbe'de ve Sofya'da antık kent ka-
lıntılan arasındakı "Roma döne-
mi" yapılan bası çekerken, 15
yuzyıldan 20 yüzyıl başlanna
dek atılan "Osmanlı İmzası"da
500 yıl sûren donemın "uhısfamıs-
tû" bırkulturmırası yarattığını bel-
gelıyor
Daha eskı zamanlara gıdıldı-
ğınde ıse Roma'dan ve Makedon-
ya Krallığı'ndan önce bolgenın
ılk çaglardakı kavımı "Traklar"
İlk Trak Krallığı î Ö 5 yy 'da ku-
rulmuş Bır çok kaynakta "Orta
• FiKbe'de ve Sofya'da antik kent kahnblan arasındaki
'Roma dönerai' yapılan başı çekerken, 15. yüzyddan 20.
yüzyıl başlanna dek atüan 'Osmanlı tmzası' da
500 yıl süren dönemin 'uluslarüstü' bir kültûr
mirası yarattığını belgeüyor.
Asya kökenli" olduklan belırtı- birlikte "500 yıl" Osmanlı done-
len Bulgarlar ıse t S 4 yy'deVol-
ga Irmağı'nın batısına geçtıkten
sonra, 1 S 7 yy da da Balkanla-
ra yerleşıp bugunku Bulgar hal-
kının "tarihsel onculeri" oldular
Tanh kıtaplan, ılk Bulgar Kral-
lığırun kuruluşunu 1 S 680'lere
takvımlıyorlar Kral I. Boris'ın
dönemınde(9 yy) ortadoksluk ka-
bul edıhyor, 1014-1185 yıllan
arası ıse Bızans'ın egemenlığı al-
tında geçıyor
Izleyen donemde 1393 'e kadar
yıne bağımsız krallık olarak sıya-
sal varhğını sürdüren Bulgans-
tan, bu tanhte başkent Tımo^'nın
Osmanlı devletınce alınmasıyla
mınıyaşadı
1908'de Rusya'nın desteğıyle
Prens Ferdınand'm lıderlığınde
ayn bır devlet olduğunu ılan eden
Bulganstan, çok geçmeden
1912 'de dığer devletlerle birlikte
Osmanlı'ya savas açtı
Ancak Bırıncı Dunya Sava-
şı'nda tttıfak Devletlen'nın sa-
finda bulunduğu ıçın de toprak-
lanmn bazı bolümlennı Sırbıs-
tan'a ve Yunanıstan 'a terk etmek
zoranda kaldı
Sosyalıst Bulganstan'ın kurul-
ması ıse Ikıncı Dunya Savaşı son-
rasınarastlar SavaştaAhnanlar'la
ıttıfak yapan Bulgar Kralı IIL Bo-
ris 1943'te ölûnce, o tanhlerde
önemlı oranda guçlenen ve halk
desteğım de kazanan konumıstler
Georgi Dimitrov lıderlığmde ık-
tıdara geldıler Bulganstan'mAl-
man faşızmmın egemenlığınden
kurtulmasında Sovyet desteğımn
de önemlı payı vardı ve aym ya-
kın üışkı 1980'lenn sonuna kadar
da Todor JKkov yonetımıyle de-
vam ettı
Bulganstan, Sovyetlenn dağıl-
ma sürecıyle bırlıkte, 1990 'lar-
dan bu yana da "SerbestFazareko-
nomisine geçişi'' temel alan lıbe-
ral bır polıtıka ıçınde Nüfusu
yaklaşık 10 mılyon, başkent Sof-
ya dışındakı buyuk kentlen ıse
Fıhbe, (Plovdiv), Varna, Burgaz
\ e Rusçuk
Yarın: 'Eskf Filibe
Nasıl Korunuyor
PAZAR
ORHAN BURSALI
hsan Haklam Gerekli mi?
Ulkemızde ınsan haklan konusu yaygın ve ege-
men çevrelerce "netamelı" bır alan olarak kabul
edılır Insan haklarını savunmak = teronst ve ay-
nlıkçı haklannı savunmak gıbı, yanlış bır denklem
kurulmuştur Bu yuzeysel denklem de toplumca
sorgusuz genel kabul gormektedır
Bunun nedenlen oldukça fazla tabıı
• Ulkemızde ınsan haklarını bır genel kavram
olarak savunan, tarafsız, ıtıbarlı bır sıvıl toplum ku-
rumunun oluşamamış olması
• Varolan bazı kuruluşlann etkınlıklerının, uç
noktadakı orgutlen ıle mensuplannın haklannı sa-
vunmak ıle sınırlı bır goruntu yaratmalan (veya
bazılannın gerçekten oyle olmalan)
• Toplumun, yıllarca suren bır bınkım sonucu,
artık sılahlı ve şıddet eylemlennde bulunanlann sa-
vunulacak bır haklan olmadığı goruşune gelme-
sı ve getınlmış olması
• Basında "yaygın" olarak okunan, her bakım-
dan "ortalama ınsanın sesı" bırkaç kalemın de,
ınsan "haklan= teronst savunması" olduğunatop-
lumu ınandırma çabaları
Benzer nedenler, ınsan haklannı savunmanın te-
ronstlen desteklemek anlamına geldığı yanlış du-
şuncesıne, neredeyse toplumsal bırgerçeklık ka-
zandıracak noktaya getırdı
• • •
DSP Mılletvekılı Sema Pışkinsüt. bu yanlış
denkleme bayrak açan ve çok da başanlı çalış-
rnalar yapan bır ınsan Pışkınsut, kendı alanlann-
da seçkın bılım ınsanlannı çatısı altında toplayan
Türkiye Bilımler Akademisı'nın (TUBA) Insan
Haklan Komrtesı'nın etkınlıklen çerçevesınde bır
konferans verdı ve ıkı donem başkanlığını yaptı-
ğı Meclıs Insan Haklan Komısyonu'nun çalışma-
lannı anlattı
Pışkınsut, ınsan haklannın "devlet düşmanı"
gruplann haklannı savunmanın çok otesınde Tur-
kıye'nın temel sorunlanndan bın olduğu goruşun-
den hareket ettıklennı belırttı ve "devletın toplu-
ma onculuk etmesı" gerektığının ınsan haklan-
nın aynı zamanda bır demokrası ve sosyal dev-
let sorunu olduğunun altını çızdı
1991 yılında yasayla kurulan Insan Haklan Ko-
mısyonu, en cıddı çalışmasını 1998'de ve 2000
yılında gerçekleştırdı 1998'de 15 ıldekı butun
sorgulama, yargılama ve ınfaz sıstemlennın nasıl
çalıştığını sahada araştırdı Bu amaçla, komıs-
yon olarak, hapıshanelere gınldı ve 4500 kadar
mahkûmla goruşuldu Nasıl yakalandıklan, sor-
gulandıkları, yargılandıkları oykulerınden yola çı-
kılarak, anlatılanların karakol ve emnıyet mudur-
luklenndekı ızlen suruldu Kayıtlar, tanf edılen ve
kımsenın o gune kadar gıremedığı sorgulama yer-
len vb ıncelendı Mahkeme sureçlerı ızlendı vb
Aynı çalışma ıkı yıl sonra, 2000 yılında bır kez da-
ha yıne aynı yontemle yapıldı ve boylece hem
durum saptaması yapıldı hem de sonuçlar karşı-
laştınldı
Bulgulann ve vanlan sonuçlann ne olduğunu an-
latmaya gerek var mı?
• Yaygın bır ışkence, şıddete dayalı sorgulama
• Ifadeye dayalı yargılama ve mahkûmıyet
• Faılı meçhul dosya sayısının toplam ıçınde yuz-
de 23'e ulaşması
• Yargılanma surelennın uzunluğu
• Ağır ceza ve DGM'dekı yargılamalann yansı-
nın beraatle sonuçlanması ve ınsanların aylarca
ve yıllarca hapıste boşuna tutuklu kalmaları
• Yoğunluk nedenıyle davaların yuzde 13'unun
zamanaşımından duşmesı
• 24 saatlık gozaltı suresıne uymama, sanıkla-
ra avukat tutmama olaylannın yaygınlığı
Istanbul emnıyet mudurlerınden bın "Sema Ha-
nım, bır emır versek polıste butun kotü muame-
le, ışkence vb durur, ama toplumda tfa suç pat-
laması olur" dıyor
• • •
Bu konu bıryazıya sığdınlabılecek gıbı değıl ta-
bıı Ancak, savcılığa bağlı bır yakalama sorgula-
ma sıstemı kuımak, rfadeye değıl delıllere dayalı
bır sısteme geçmek ve Adalet Bakanhğı sıstemı-
nı butunuyle ve çağdaş bır anlayışla yenıden ya-
pılandırmak ıle ınsan haklannı gozeten uygulama-
lann yaygınlaşabıleceğı ınancında Pışkınsut
Insan haklan, butun halkın haklannı kapsar In-
san haklan, ancak, sosyal bır devlet kavramı ıçın-
de ele alındığı zaman anlam kazanır Yıllarca ış-
sız kalan ve aılesını geçındıremeyen yuz bınlerce
yurttaşın sorunu da ozunde ınsan haklan sorunu-
dur
Insan haklan = devlet duşmanlarını savunmak-
tır, zıhnıyetının yıkılması gerekır
Şuphesız, "devlet duşmanlan"nın da yasalar-
ca belırlenmış butun haklardan yararlanmalannı
savunmak da ınsan haklarını savunmanın çok
önemlı bır parçasıdır
Bu, yasaları savunmaktır
Herkese gerekli olan, yasalann
obursalı" bilimmerkezi.org.tr
'1. Perde
1
operasyonu
Ttyotro çakşanlarının
sorgulan sürüyor
BURSA(AA)-Bursa
Emnıyet Mudurlu-
ğu'nun, Cumhunyet Baş-
savcıhğı 'nın tahmatı uze-
nne Bursa Dev let Tıyat-
rosu'nda (BDT) başlattı-
ğı "1. Perde" operasyo-
nu suruyor Operasyon
çerçevesınde, Ambar
Müduru Nejla Bayra-
moğlu ve terzı Cemil
Benzeş'ın de gözaltına
almdığı, oncekı gun go-
zaltına alınan BDT Mu-
duru Emin Gümüşka-
jB'nın ıse 'tespitiçin' ıkı
kez ti)atro bınasma ge-
tınldığı oğrenıldı
Operasyon kapsamm-
da gozaltma alınan Gu-
muşkaya'nın da aralann-
da bulunduğu tı> atro ça-
lışanlarının sorgulama-
lan surerken, dun 5 çu-
val ıçınde emnıyet mü-
durluğune getınlen ev-
rak da tek tek ıncelenıy or
Özelhkle faturalar uzenn-
de ıncelemelennı surdu-
ren ekıpler, tıvatroya fa-
tura kestıklen belırlenen
Çakar Kereste, Karade-
nız Kereste, Yalı Nalbu-
nye, Enmtur'un da ara-
lannda bulunduğu çok
sa> ıda fırmanın sahıbının
bılgısınedebaşvurdu
Bursa Emnıvet Mudu-
ru \jdmGenç,operas\on
kapsamında gozaltma alı-
nanlann tı> atro çalışan-
lanndan oluştuğunu ve
sa>ılannın 12 olduğunu
belırttı