17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14OCAK2001PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI G U N C E L c t NE\T ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Operasyona jandarmanın el koymasını birtüriü içi- ne sindıremeyen Başbakan Ecevit, daha ilkgün ope- rasyonla ilişkisi olmayan bir yol tuttu. Askerlere de dokundurarak gızli görevlilerin, demokratik rejim ye- rine askeri bir rejim getirmeye çalıştıklannı söyledi. Başbakan böyle konuşunca -nedense yolsuzluk savianndan alınan- yardımcı Yılmaz'ı tutana aşk ol- sun; bir fırtına gibi esti. "Karanlık günlerde" sivilleri kat be kat aşan yolsuzluklar olacağını söylerken geçmiş günlerindeki askeri dönemleri suçlayan bir iklim yarattı. Tabii, Başbakan'la yardımcı Yılmaz, Genelkurmay açıklamasından aldıklan dersle günlerdir söyledik- lerinden öyle çark eylediler ki... Dogrusu bir gaze- tedeki 'Geri dön-marş marş' başlığını hak ettiler. Öylesine bir geri dönüş ki, siyaset hesabına insa- nı hem güldüren hem ağlatan trajikomik bir oyunun sanki son sahnesi. Berlin'de, Avrupa Demokratik Birliği Parti Baş- kanlannın Toplantısı'nda bulunan Mesut Yilmaz'a, açıklamadan payına düşene 'ne diyeceği' soruldu- ğunda ağzına kilit vurmuş, konuşmadı. O konuşmadı, ama Ankara'da ANAP grup baş- kanvekillerinden Beyhan Arslan konuştu ya da ko- nuşturuldu. Öyle şeyler söyledi ki, Genelkurmay da- hil hemen her çevrenin ağzı açık kaldı. Mesut Yılmaz, iki gün üst üste gelen söylemterin- de meğerTürkiye'deki askerlerden söz etrniyormuş da "Saddam yönetimi gibi yönetrm/eri kastediyor- muş!" Bu kadarta kalsa hadi neyse, dahası var, meğer Yılmaz, askerlerin AB'ye karşı olduğunu anımsatan ifadelerde bulunmamışmış! ANAP lideri, -dili yandığından mıdır nedir- Berlin dönüşü de sustu. Sorulara yanrt vermedi. Genelkurmay açıklamastnda payına düşen hayli ilginç notlar olan Başbakan Ecevit'in son konuşma- sı, kim ne derse desin, son günün en fraklı davranı- fl: Meraka ne gerek! Açıklama günü 'konuşmayacağını' söyleyerek evi- nin yolunu tutan Başbakan'ın nasıl bir yanıt verece- ği merakla beklenirken, siyasetçilerimizi tanımanın verdiği olanakla Güncel'de (12 Ocak 2001) ya Ge- nelkurmay'ın söylemlerini 'görmezlikten gelecekle- rini' ya da 'yeriı biryanardönertık örneği olacak söy- tem bulacakfannı' yazdık. Yazının yayımlandığı gün, Allah'a şükürler oisun, Başbakan Ecevit bizi yalancı çıkarmadı. Genelkurmay açıklamasını -13 Ocak 2001 'de- ga- zetelerde yayımlanan yanıtıyla degerlendirirken: "Bu konuyu kapatahm" demez mi? Konuyu kapatma gerekçesi de şöyle: "Herkes söyleyeceğini söyledi. Sonışturma devam ediyor. Soruşturmanın üzerıne de gölge düşmesin. Onun için o konuda artık başka bir şey söylemeyeyim." Bu hazin kabullenişin içinde tek bir cümle ve Ece- vit'e özgü bir sözcük eksik: "Genelkurmay'ın açıklamasının tümünü ve o açık- lamadaki bana yönelik bölümleri sin-dir-dim!" Böylece, üç gündür darbe tartışmalan ile yoğru- lan kamuoyu için sorun, eskilerin deyişiyle 'favaz- zuh etmiş' (aydınlanmış) bulunuyor. Milliyet'teki Açık Pencere köşesindeki tanıma gö- re "Yemez yedirir, ça/maz çaldınr, dürûst mü dürüst Başbakan Ecevit" ile kimi yolsuzluklann ANAP'ayö- nelmesinden sonra can havliyle olmadık demeçler veren yardımcı Mesut Yılmaz; hesapsız bir çıkışla as- kerle başlattıklan tartışmayı uzatmanın -ama her açt- dan- anlamsız, hatta yararsız olduğunu kavradılar. Açıklamadaki sert ifadeleri de sineye çektiler. Sonra... Partilerin haikın gözünde değerini ancak yüzde 13 gösteren anketleri ve kamuoyu araştırma- lannda haikın TBMM'ye güvenmediğini saptayan verileri yadsıyorlar. Oysa birçok kez benzerlerini izlediğimiz son ör- nekle mal meydanda degil mi? Üstelik aynaya bakmalan yeterli! Türkiye y de iş aslanın ağzmda • Baştarafı 1. Sayfada kaynaklan bölümlerinın kullanımına açık, ortak bir veri tabanında tutuluyor "Aday havuzu' 1 olarak ad- landınlan bu sistem. toplu- luktaki olası pozisyon açık- lanna aday olabilecek ele- manlara ulaşabilmeyi sağ- lamanın yanı sıra i$e alım sürecinde topluluk şirketle- ri arasında sinerji yaratıyor. Koç Holding'e bağlı şirket- ler, kendi kaynaklanndan ve aday havuzundan ihti- yaçlan doğrultusunda ara- dıklan nitelikli adaylan se- çerken bu kişilerle gerekli görüşmeleri yapıyor ve iş profıline uygun kişilerin işe alımını gerçekleştiriyor. Her sene Türkiye 'nin belli başh üniversitelerin- de, nitelikli gençlere ulaşa- bilmek amacıyla, yönetici- lerin de katılımıyla toplan- hlar yapıhyor. Bu toplantı- larda, Koç Topluluğu de- taylı tanıtıluken katüımcı- lann sorulan cevaplandın- hyor. Amaç, toplulugun ge- lecekteki yönetim ve uz- man kadrolannda görev alabilecek gençleri seçerek topluluğa kazandırmak. Koç Topluluğu'nda yeni işe başlayan kişilerin toplulu- ğu, bırbirlerini tarnmalan ve iş hayatına kısa sürede uyum sağlamalan amacıy- la 2 haftahk oryantasyon programı düzenleniyor. Sabancı Topluluğu'nda her şirketin kendine bas bir- takım işe alım yöntemleri var. Gazete ilanına yapılan başvurulara mutlaka yanıt veriliyor. întemet ya da di- rekt yapılan başvuru ise an- cak işin olması veya ıhtiyaç halinde neticelendiriliyor. Eczacıbaşı Topluluğu'na bağh kuruluşlarda ise sek- reter, güvenlik görevlısi, de- po memuru gibi görevlerde çalışacak kişilerin en az en- düstn meslek lisesi mezunu olmalan gerekiyor. Alarko Holding de işe alımlarda asgan mezuniyet derecesini, beyaz yakalı personelde üniversite, ma- vi yakalı personelde ise li- se olarak behrledi. 'Sevgüi Dostum Ara'ya. • Baştarafı 1. Sayfada Fotoğraf dünyasının bü- yük isimleri Henri Cartier- Bresson, Sebastiano Salga- do, Josef Koudelka, Marc Ribaud, Robert Cappa, EdouardBoubat, EtiottEli- sofonun yanı su"a sergide Ara Güler'in çağına yetişe- mediği için isimsiz olan Da- guerreotypeTer. Eugene At- get'ler, Puyo, Demachy. Stekhen gibi fotoğrafçıla- ruı yapıtlan yer alıyor. Eşine az rastlanır zengin- Hkteki bu koleksiyonun bü- yük bölümü Türkiye'de ilk kez sergileniyor. Ara Güler, foto muhabir- liği yaşanu süresınce tanış- tığı Bresson, Salgado, Ko- udelka gibi fotoğrafçılaruı büyiik bölümüyle dost ol- muş. Observer, Tımes, Tî- me-Life, Paris-Match gibi gazete ve dergilerde çalışan Ara Güler, Magnum'un şiı- ket-ajans yapılaşması içine girmeyi gereksiz gördügü için bu şirkete hiçbir zaman üye olmamış. Ama Mag- num'un fotoğrafçı-yönetici- leri. kendüerine bunca ya- kın üslupta bir fotoğrafçıyı her zaman 'fahri' üyeleri saymışlar. Dünya fotoğraf tarihınde iz bırakmış pek çok fotoğrafin yer aldığı ser- gı. 10 Şubat'a kadar Yapı Kredı Kültür Merkezi Ser- met Çıfter Kütüphanesi Ser- gi Salonu'nda gezilebilir. KAMYON DOLUSU KANIT• Baştarafı 1. Sayfada rekırse Enerji ve TabiiKaynaklar Ba- kanı Cumhur Ersümerhakkmda fez- leke hazırlanıp hazırlanmayacağına ilişkın soruya. "Bu konuda neyse ge- reği, dahasonrstkisafhalanla yapüff" yanıünı verdi. Jandarma Genel Komutanhğı Ka- çakçıbk ve Organize Suçlarla Müca- dele Daıre Başkanhğı ekipleri tara- fından önceki gece geç saatlerde Ke- çiören'dekiadlitabiplikte sağhktara- masındangeçirilen eddDevlet Baka- nı Birsel Sönmez, görevden alman TEAŞ Genel Müdürü Muzaffer Sel- vi, Genel Müdür Yardımcısı ÜnalPe- ker, TEAŞ Yük Tevzi Başkanı Mus- tafa Arslan ve Karadeniz Elektrik'in sahibi Doğan Karadeniz daha sonra DGM'ye getirüdi. Zanhlann ifadesi- ni, soruşturmayı yürüten savcı Talat ŞaDcile ŞemsettmÖzcanve ÜnalHa- ne> alddar Şalk, sorgulanan kişüeri "çıkar amaçtısuç orgütüotuşturmak, örgüt üyesi olmak ve örgüte yardım- a ohnak, rüş\«t atmak ve rûşvet ver- roek" suçlanndan tutuklanmalan is- temiyle yedek yargıçlığa sevk etti. Sevkedilen 5 kişinin ifadesiniNö- betçi 2 No'lu DGM'ninyedek yargı- cı Ramazan Aksan aldı. Aksan, eski Bakan Sönmez, TEAŞ Genel Müdü- rü Selvi, Genel Müdür Yardımcısı Pekerve Karadeniz'i tutuklarken TE- AŞ Yük Tevzi BaşkaıuArslan'ı ser- best bıraktı.Bürokratlann DGM'ye ahnmasvnuı ardından askeri birkam- yon dolusu belge ve kanrtlann geti- rilmesi dikkat çekti. Jandarma tara- findan sorgulanmalanna de\-am edi- len Enerjı Bakanlığı Müsteşar Yar- dımcısı Mustafa MendikioğJu iletüm ihale ışlemlerinin yürütüldüğü Ener- ji tşlen Genel Müdür Vekıli Osman llhan'ın da bugün mahkemeye çıka- nlmalan bekleniyor. DGM CumhuriyetBassavcısı Cev- det Volkan, DGM'den aynhrken ga- zetecılere yazıh açıklamasını dağıttı. Volkan, gözaltındayken salıverilen HüseyinArabul ile Hanifi Baş'ın. ka- nıt yetersizliğinden savcılığa sevk edilmediklerini bildirdi. Sorulan da yanıtlayan Volkan, "Açıklamalan bundan boyle benyapaca^nn. Sizfcr- den özel olarak rica edi\-orum, sav a arkadaşlan güç durumda bırakacak haberkrden kaçuun. Gelişmelcr ota- büir, ama bu konularda sa\cdann kendi görüşlcrini açridarsak zor du- nımdakalabifiriz"' dedi. Soruşturma- lar hakkında gerekli gördüğü zaman açıklama yapacağıru belirten Volkan, "Sonışturmayı bundan sonra siz mi \ürüteceksiniz* sorusuna "Ben An- kara DGMBaşsavahğı'nıtemsiledi- yorum.Hersavakendisinegöreaçık- lama yaparsa ofanazn yanıtını verdi. Başsavcı Volkan, "ZaoUann ifadeJe- rinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba- kanı Cumhur Ersümer'in tsnünin geçtiği konusunda ne dheceksiniz" sorusu üzerine, "Havir, o konuda bir şe> dnemem. Bilsem bfle acıklamam doğru olmaz" dedi. Gazetecilerin, "Böyle bir şey söz konusu otursa Er- sümer hakkında fedeke haznianma- sı gündemegelebîlirnri" sorusuna da "Gereği ne>se, daha sonraki safha- tarda \-apihr" yanıtını verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji ve Tabii Kaynaklar BakankğYnda ye- ni usulsüzlük ve yolsuzluklar ortaya çıkıyor. Özelleştirilen elektrik dağıtım şirketleri ile ımzalanan sözleşmelerde ka- yıp kaçak oranlannın bakan- lıktaki rakamlann üzerinde olduğu belirlendı. Bakanhk, Şanburfa bölgesi için imza- ladığı sözleşmede, kendi ka- yıtlannda kayıp kaçak oranı yüzde 38 gözükürken fırma için bu oranı yüzde 60'a çı- kardı. Bakanlık sözleşme ile bölgede kullamlan elektnğin yüzde 60'ının bedelinin tah- sil edilmemesini göze aldı. Firmalara 30 yılhk işletme hakkı karşüığında verilen bölgelerde devir bedelinin geri ödenmesi 10yüa yayıUr- ken, fırmalann sözleşme sü- resince tahmıru ortalama ge- lirlerinin 500 miryon dolar olacağı bildirildi. "Beyaz Enerji* operasyonu kapsa- mında sorgulanan bürokrat- lardan bazılannın, kamu ya- rannın gözetihnediği bu söz- leşmelerde de imzalaruun bulunduğu kaydedildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanhğı ile bazı bölgeler- dekielektrik dağınm şirketle- ri arasında ımzalanan sözleş- melerde kamu yararının ko- nmmadığı ortaya çıktı. Söz- leşmelerde, bakanlık kayıtla- nndaki kayıp kaçak oranlan- nın çok üzerine çıkıldığı les- pitedildi. Jandarma tarafın- dan yürütülen operasyonda gözaltma alınan bazı bürok- ratlannbu sözleşmelerde ak- tifrol aldıklan ve imzalannın bulunduğu bildirildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nca sözleşme ım- zalanan fırmalar, devir be- dellen. devir bedelinin gen ödenmesi, 30 yılbk tahmini kârlan ve kayıp kaçak oran- lanndakı farklar şöyle: Samsun-Sinop-Ordu Elektrik Dağrtim Bölgesi: Dağıtım hakkını Parkur Elektnk Dağıtım ve Ticaret AŞ 50 miryon dolar bedelle aldı. Firmanm ATV ve Baf- raRadyosu'ndahissesi bulu- nuyor. İşletme hakkı devir bedeli 10yüda 67 miryon do- lar olarak devlete ödenecek. Kayıp kaçak oranı 1998 yıh itibanylabakanbkkayıtlann- da yüzde 16.6 iken, bu oran sözleşmede yüzde 19 olarak yer aldı. Elaağ-Malana-lünceS- Bmgöt: GAP Elektrik Dağı- nm Sanayi ve Ticaret AŞ da- ğıtun hakkını aldı. Dağınm fırmasının sahibi aynı za- manda ER Radyo ve TV AŞ'nicn sahibi. Firma, işlet- me devir hakkı bedeli olan 60 mılyon dolan 10 yüda 83 miryon dolar olarak devlete ödeyecek. Bu dağıtım bölge- sinde kayıp kaçak oranı 1998 rakamlan ileyüzde 13.4 iken sözleşmeye 5.7'bkbir farkla yüzde 19.1 olarak yansıtüdı. ŞanhurfaDağmmBötgesi: SUREDAŞ ElektnkDağmm Sanayi ve Ticaret AŞ işletme hakkını 45 miryon dolara al- dı. Firma bu bedeli 10 yılda 80.5 milyon dolar olarak devlete ödeyecek. Eneıji ve Tabii Kaynaklar Bakanhğı rakamlan ile sözleşmedeki kayıp kaçak oranlanndaki farkın en yükseği bu fırma için öngörüldü. Bakanlık ra- kamlanndakayıp kaçak ora- nı yüzde 38 iken, bu sözleş- meye yüzde 22 farkla yüzde 60 olarak yansıtüdı. Zonguldak-Cankın-Bar- ûn-Karabûk Dağrtım Bölge- si: Batı Karadeniz Dağınm Sanayi ve Ticaret AŞ, işlet- me hakkını 10 yılda geri öde- tnekkoşuluyla60milyondo- lara aldı. Bu bölge için ba- kanlık kayıtlanndâ kayıp ka- çakoranıyüzde 14 iken, söz- leşmeye yüzde 16 olarak kondu. Adryaman-Kahrarnan- maraş Dağrtım Bölgesi. AKEDAŞ Adıyaman-Kah- ramanmaraş Elekrrik Dağı- nm Sanayi ve Ticaret AŞ 60 milyon dolarlaaldı. Fırmabu bedeh 10 yüda 91.5 miryon dolar olarak devlete ödeye- cek. Bu bölge için kayıp ka- çak oranı bakanlık kayıtla- nndâyüzde 14 ikenfirmaüe imzalanan sözleşmeye yüz- de 15.7 olarak yansmldı. ANKARA (Cumhuri\et Bürosu)- FP, enerji alarnndakı yolsuzluk ıddi- alanyla ügili bılgı ve belge toplamak ve ihbarlan değerlendirmek üzereha- rekete geçti. *Be>'azEnerji" operasyo- nuyla gündeme gelen yolsuzluk iddi- alannın yanı sıra Mavi Akun proje- siyle ügilı olarak da bir araştırma önergesi hazırhğı içinde olan FP, Ge- nel Idare Kurulu (GÎK)karanyla ' y * suzhıldui Edeme masası' oluşturdu. FP GtK'in önceki akşam yapüan toplannsında ağırlıklı olarak 'Beyaz Enerji' operasyonuylabaşlayan tarnş- malann değerlendnildiği öğrenil- di.Toplanüda özellıkle eneıji alanın- daki yolsuzluk iddıalannın önümüz- deki günlerde gündemin en önemli konulan arasında yer alacağı ve ANAP açısındansıkmb yaratacakge- lişmelerin yaşanabileceği görüşleri dıle getirüdi. GtK karanyla hazıria- nanve dünyayımlananbüdiride,"Ya- şanan ohnnsuzhddardan kurtuhn»- nm yolu, ortaya çıkan her tardşmayı birrejimkrizihalinedönûştürmekde- ğpL, aksine, bir daha böytesi ohunsuz- lukian yaşamamak için şefiaf bir ka- nMiyoaetimini,ahla)dıbfl-tophıro>-a- pemı ve kıırumsallasıms bir demok- rasrtiinşaetmektir" görüşüneyer ve- rüdi. Bıldıride, 'asker-srvil' gerihmi- ne de üstü kapalı değinilerek "De- ınolaTOvehuk^devtetinitartışanıa- ya. Bütün siyasi partfler, shü tophım kuruloslan. basm yaym organlan ile diğer kurum ve kuruîuşlar busoruro- lulukbilUKİ)iehareketetmdidir" de- tnldi. Toplantıda 'yolsuzhudanizlenıe masaa' oluşnırubnası da kararlaştı- nldı. 5 kışıden oluşacak olan masaya ulaşacak bılgı ve belgelerin, ihbarla- nn değerlendınleceği belırtilirken bü- gı akışını sağlamak üzere faks ve te- lefon numaralan ile intemetadresının önümüzdeki günlerde kamuoyuna açıklanacağı bildirildi. FP'nift, önümüzdeki hafta Mec- lis'e 'Beyaz Enerji' operasyonuyla gündeme genrilen yolsuzluk iddiala- nnınyanı sua Mavi Akım prpjesini de kapsayacak bir araştırma önergesi vermesı bekleniyor. Enerji dağıttm tesislerinin işletme hakkının devriyle ilgüi şartname ile sözleşmeler arasm- dakiçelişküere dikkat çekerek bu ko- nuyla ilgih raporlan açıklayan FP Is- tanbul MilleKekili Nazh Ibcak. Mavi Akım projesiyle ügili kuşkulann da- ha önce pek çok kez dile getirildiğj- ni, ancak gözardı edıldıgını söyle- di. Uıcak, önümüzdeki günlerde bu- nun, gündemin en önemli konulan arasında yer alacağım kaydetn. Naz- h Ilıcak, Mavı Akım projesı>le ılgili ıddıalarla ilgüi şu arumsatmayı yapn. • MaviAlam, Türiaye'yı doğalgaz alamnda Rusya'ya bağımh hak geti- rirken Kafkasya ve Orta Asya ülke- leriyle üişküerimizi de olumsuz etki- ledı. Rusya ileyapüan anlaşmaya alı- şılmışın dışında bir uygulamayla bir madde eklenerek projenin bütün ko- ordinasyonu Gazprom fumasma ve- rildi. • Yine ilk kez yapüan bir uygula- maylaprojenin Türkiye ayağını oluş- turan Sarnsun-Ankaıa boru hattının hangi nrmatara verileceğine Gazp- rom şirketi karar verdi. Boru hattmın inşası için ANAPve MesatYılmaz a yakınlığıylabüinenHaznedaroğhı ve Öztaş fırmalan ıhalesiz olarak belir- lendi. Firmalar beln-lenmeden kısa bir süre önce Mesut Yılmaz ve Cum- hurErsümer'ın özelbir gezı ile Mos- kova'ya gıtmeleri dikkat çekmişti." • Projenin Türkiye ayağıyla ilgüi olaraktekbir çivi dahıçakılmadan a- vans olarak Haznedaroğlu-Öztaş or- takhğma 52 müyon dolaravans öden- mesi de tartışma yaramnştı. DENETDE'den hiikümete tepld ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Devlet Denetım Elemanlan Demeği (DE- NETDE) Başkanı Aühç Er- güven. yolsuzluk ve rüşvet olaylannı önlemenin yolu- nun etkin ve bağunsız dene- timden geçtiğini belirterek yapılan çalışmalann ise de- netleme elemanlarıru ceza- landınnaya yönelik olduğu- nu söyledi. Ergüven, 4615 sayüı yetkı yasasına dayanı- larak yapüacak değışıklıkle- nn, denetim sistemıni için- den çökerteceğini vurgulaya- rak bu düzerüemelerin ana- yasaya da aykın olduğunu kaydetti. DENETDE Başkanı Er- güven, dün düzenlediği basuı toplanüsı ile hükümetin de- netim elemanlanna yönelik çalışmalannı eleştirdi. Yol- suzluğun önüne geçmenin tek ve alternatıfsiz yolunun etkin ve bağımsız denetım olduğunu belnten Ergüven, mevcut yapıda ise denetun elemanlannınüzennde sıya- si baskının bulunduğunu söyledi. Denetimelemanlan- nın raporlannın çoğu kez iş- leme konulmadığını vurgu- layan Ergüven, bununson ör- neklennin de "Bej-az Enerji" ve "Bankalar" operasyonla- nnda görüldüğünü belirtti. Ergüven şöyle devam etti: "4615sayık\-etki>«saa Oede- netnn demanlan cezalandj- nbnayaçahşumaktadır.Şhn- dhekadar hiçbirhükümetin akhndanbflegeçinnediği dü- zenlemderle bir ksun dene- timekmanıntn diğerkrinden »TKahkb dununagetir&ne- si, denetim sistetnini içinden çökerteceknT." Ergüven, tef- tış \e denetun binmlerinin etkin ve bağunsız hale geti- rihnesi için yapılması gere- kenleri şöyle özeüedi: • Mal bildınmınde bulu- nulması. "Rüşvet ve Yokuz- luklartaMücaddeYasası" ile "Kamu Görevterinden Ayn- laniann\apama\^caklantş- ler H a k^P^>^' Yasa" hü- kümlen etkin bir şeküde uy- gulanmalı. • Adeta suçlulan koruyan hükümler ıçeren 4483 sayılı "Memuriar ve Diğer Kamu Görevtueriıün Yargılanması Hakkmdaki Yasa" en kısa sürede değiştirilmelt. • Denetim elemanlannın statü ve mali durumlan dü- zeltilmeli. rCROYUNTEK ALMANYA'NIN ÖYKÜSÜ Peter Ustinpy Udo Samel Jean François Balmer "Bu film tümüyle gerçek kişiler ve olaytara dayanmaktadır." Kamerakır sadece duvar yıkılırken oradaydı. Şimdi görülmeyenleri öğrenme zamanı! •• _ G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada mış muntazaman... Ybzlaşmada dünya çapında derece elde edil- miş. Her gelen parti öncekini geçmeyi iş edinm'ış. tktidara ulaşmak için kullamlan malzeme ba2en dürüstlük, bazen dinmiş... Fazla uzatmayalım sözü... Biraz yozlaşma, biraz hırsızlık masalın özü... Işi neresinden tutmalı? Gelen 'Hazine benim'demtş, Tutmalı'\ Masalımızı ders diye herkese okutmalı... Efendim, zamanla çok partili yaşam olmuş çok parsalı... Iktidara züğürt gelen olmuş hem katlı hem arsa- lı... Yöntemlerden yöntem seçin, her biri çok de- mokratik... Hazine'yi soymak için ne muhasebe gerekir ne aritmetik... Efendim, yöntemlerden biri ıktidara gelen parti- nin 'dönem zenginleri' yaratmasıymış. Gelen ikti- dann öncekini aratmasıymış... Iktidardaki parti ihale vereceği işadamlannı ken- disi seçermiş... İhale bedelinin bir kısmı partidaşlara geçermiş... Ülkenin başkentinde dönen bu dolap adım adım öteki illere de yayılmış. Gözü kapalı tek partiyi tu- tan miiteahhitler ayılmış. 3-4 ortaklı şirketler kur- muşlar, her iktidarda ihaleyi gözünden vurmuşlar. Zira her ortak ayn partide öndenrıiş. Hangi parti iktidara gelirse biri, 'Biz sendeniz, yönünü bana dön' dermiş... Bazen de, 'Ben en dûnıstûm, çalmam çaldır- mam' diyen parti iktidara gelirmiş. Hırsızlar onun da hakkından gelirmiş. Deıiermiş ki: Tamam devletlim, sen hiç çalma... s . Ama icraatsız da kalma... Bırak ihaleleri biz yapalım... Ne sen küs ne biz başka yöne sapalım... Sen dürüst görünmeye devam etmiş olursun böylece... Biz götürmeyi sürdürürüz öylece...' Hırsıza, yoisuza, arsıza... Dedik ya, memlekette yöntem çok. Bürokratlar da devreye girmiş usul usul. Demişler ki: "Bizim partililerden neyimiz eksik? Biz de kendimize gö- re bir çark kuralım. Laf eden otursa çıksşınz; 'Bu- dur benim kuralım'..." Zaten nedir kurall Düzenini 'kur 1 , istediğini 'a/'. Kimi bürokratlar şöyle bir düzen kurmuşlar Özel- leştirilecek kurumu yönetirken satın almak iste- yenlerle temas kurmuşlar. Her şeyi onlann istedi- ği düzene sokup kenarda durmuşlar. İş bağlanıp kurum satılınca onlar dayaptıklan işin karşılığını al- mışlar. Zamanla tek vuruşlu' işler yetersiz gelmeye baş- lamış. Ülkenin her kesiminden meslek erbabı işin içine hile kanştırmaya başlamış. özel sürücü kursları bakmışlar ki hiç okula git- memiş cahiller ehliyet alamıyor, hemen demok- ratik bir yöntem geliştirmişter. Bir diploma maf- yası kurup birkaç dakikada lise mezunu yetiştir- mişler. • Ülkenin mermi fabrikasında çalışan yöneticiler, bakniışlar ki tek kuruma mermi satmak para ge- tiımiyor, üretimin çoğunu kaçınp önüne gelene sat- mışlar. Kömür işletmesini yönetenler bakmışlar ki iha- leyi alan şirketler milyarlarta oynuyor, satlan her kö- mürün yüzde 10'u bizim, demişler. Hani bir söz vardır ya, balık baştan kokar... Ma- sallar ülkesinde balığın tümü kokmuş, koku baş- tan çıkıyormuş. Anlatacağımız daha çok yöntem var. Hırsızlara değme sütun dar. Gökten üç parsa düştü; biri hırsıza, biri yolsuza, biri arsıza"... [email protected] TÜBAKKOM'dan Tantana tepki 'Uygulama anayasaya aykın' ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Türkiye Barolar Birliği Kadın Komisyonlan (TÜBAKKOM). îçişlen Ba- kanı Sadettin Tantan ın. ts- tanbul'dabu-restoranda çah- şan 8 genç kızın polis tarafin- dan Zührevi Hastalıklar Has- tanesi'ne sevkedilmek ısten- mesiyle ilgili olarak yaptığı açıklamalara tepki gösterdı TÜBAKKOM Dönem Söz- cüsü Şenal Sanhan, mevcut uygulamanın anayasaya ve uluslararası sözleşmelere ay- kuı olduğunu belirtti. TÜBAKKOM, tçışleri Bakanı Sadettin Tantan'ın, "Ben yasa ve yöoetmetikkri uyguhıyorum. Defjşmesi ge- reknorsa tüm bakanhklar arası bir cahşma>1adeğiştiri- ttr. Sorun sadece içişJeri Ba- kannğı'ndan kaynaklanmı- yor. Sorunun düzehümesi için iş, önce Sağnk Bakanh- ^"na düşüyor. Neden onlar susuwrlar? Çahşan kadınb- rmhaklandhonız.Hanine- redekadmhaklannısanıuıan bakanhldar?Nedenhakara- mrvortar, şimdi susujDriar" sözlenne tepki gösterdi. Cumhuriyet'in sorulannı yamtlayan ' TÜBAKKOM Dönem Sözcüsü Şenal San- han, bir restoranda çahşan 8 genç tazm ZühreviHastahk- lar Hastanesi'ne sevk edil- mesiyle yeniden gündeme gelen uygulamanın Polis Va- zife ve Selahiyet Yasası ile bu yasaya dayalı olarak yü- rürlükte bulunan yönetme- lücten kaynaklandığuu söy- ledi. Söz konusu yasa ve yö- netmelığın anayasaya ve uluslararası sözleşmelere ay- kın olduğunu vurguiayan Sanhan şunlan söyledi: "Anayasanm cmsler arasnt- da eşid^i güvenceye alan 10. maddesi, herkesin dOediği alanda çafaşma ve sözleşme bürmetine sahip olduğunu hükme bagla>an 4H. madde- si ve çahşmayı ana\asal bir hakkabul eden 49. maddesi- ne dayanarak bu yasa ve yö- netmeüğe âayak uygulama- tann anay-asava avkın oldu- ğunu söykvebüiriz. Bu dü- zentemeieruhıslararasısuan daTürkive'nin de kabul etti ğÜLOsözkşmeleriieBirle; mişMiBetkrKadnüara Kar şı Her Türlü \>nrocıhğii Onlenmesi Sozfeşmesi'ae d a>kın düşüyor.* Sanhan. >asave yönetmt likten kaynaklanan tüm b aksaklıklann giderilme için Türkiye Bırolar Birli; Kaduı Komisyanlan, Kad nuı Statüsü ve Sorunlan G nel Müdüriüğüve Ankara'ı merkezi bulunan Kadın K misyonlan Hukık Komisy nu'nunçalışmalannın sürd ğünü de belirtt. SAYISAL LOTO DEVRETTİ ANKARA (AA) - Sayısal Loto'nun dün yapüan 2 hafta çekilışinde kazanan numaralar 12,19,30,31,45 47 olarak belirlendi. Çekilişte 6 tutturan çumadığıiK 499 milyar 276 milyon 706 bin lira gelecek haftaya d retti. Çekilişte 5 tutturanlar 1 milyar 366 milvon 705 'er lira, 4 tutturanlar 11 milyon 520'şer bin lira. 3 tutturaı ise 430 bin 995'er lira ikramıye kazandılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle