17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 OCAK 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Borovets'teldkayak merkezinde Türkler otomobiüerini, turotobüsleriyle barikat kurarak korudu Buigar mafyası işbaşında• Bulgaristan'da hırsızlık olaylanna tanık olan Türkler, bu olaylann olağan hale geldiğini belirterek hırsızlıklann 'polis- mafya' işbirliğinde gerçekleştiğini anlatıyorlar. • Mafyanın silah dayayarak kırmızı ışıkta duran otomobilden adam indirdiğine, bağımsız garajlara ve lüks otellerin otoparklarına bırakılan otomobillerin de çalındığına dikkat çekiyorlar. CENGtZYILDIRIM BOROVETS/BULGARİSTAN - Türkiye'nin kapı komşusu Bulgaristan'da mafya kol gezıyor. Uzun Şeker Bayramı tatilini Bulgaristan'da geçirmek ıçin bu ülkeye giden Türklerin otomobilleri, kaldıklan lüks otellerin önûnden bile çalınıyor. Otel yönetimleri, hırsızlık olaylannı ve şikâyetlerini yalıuz dinlemekle yetinirken, raağdur vatandaşlar polise değil, mafya ile ilişki kurabilecek kışilere başvurarak araçlarını bulmaya çalışıyor. Türkıye'deki sıgorta şirketlennın otomobillen yurtdışında sigorta kapsamına almaması Türklerin yoğun tepkisine neden oluyor. Türkiye'deki dağlarda kar ormaması ve cazip fiyatlaciri,: • nedeniyle, Bulgaristan'uı " Kamokof kentine bağlı Borovets Kayak Merkezi'ni tercıh eden Türklerin tatili ışkenceye dönüştü. Yoğun hirsızlık olaylan nedeniyle kaldıklan otelleri zorunlu olmadıkça terk edemeyen Türkler, gündüz ve gece otomobillerinın çahnmaması için adeta nöbet tuttular. Türkler otomobillerini, Bulgaristan'a turist götüren tur otobüsleriyle barikat kurarak korumaya çahştılar. Yılda 2 bln otomobll çalınıyor Bulgaristan'da hırsızlık olaylanna tanık olan Türkler, bu olaylann olağan hale geldiğini belirterek hırsızlıklann "pofis-mafya'' işbirliğinde gerçekleştiğini anlatıyorlar. Mafyanın silah dayayarak kırmızı ışıkta duran otomobilden adam ındirdiğını, bağımsız garajlara ve lüks otellerin otoparklanna bırakılan otomobıllenn de çalındığına dikkat çekıyorlar. Türkler ve tur şoforleri, Bulgaristan'a gelen NATO'dan bır komutanın, resmi aracınm dahi çalındığını anımsatarak şunlan söylediler: "Vatandaşm arabası çalınıyor. 24 saat geçmeden mafya söz konusu Itişinin kaldığı oteli ya da bir yakınını arayarak pazartığa başuyor. Bu pazarük arabamn nitetigine göre, 20-30 bin marktan başlayıp 7-8 bine kadar düşüyor. Birkaç gûn geçtikten sonra arabaya müşteri çıkuğu istenilen pararun verilmemesi hatinde satüabüeceğini belirtiyorlar. Bulgaristan'a gezmeye gelecek Türklere önerimiz, kendi otomobüleriyle değiL, turtarla gehneleri. Ya da hırsızhk riskini göze ahnalan." Sofya'ya 72 kilometre uzaklıktaki Samokof kentinin Borovets Kayak Merkezi'ni tercih eden başta Türkler olmak üzere Alman ve Ingilizler, verilen hizmetten memnun kalmadılar. Yer kalmadığı için ikinci ve üçüncü sınıf otellerde konaklamak zorunda kalan turistler, "fîyatiann öne sürüldüğfi kadar cazip olmamasından ve damak zevklerine uygun yiyecek bulamamaktan" yakındılar. Krallık döneminin simgesiBtdgaristan'm başkenti Sofya'nm kent merkezindeki parlamento binasuun hemen yanıbaşmda yûkselen "Alexander Nevsky Katedrali" yalnızca dini bir yapı değil, kralhk döneminin gücünü de süngeleyen bir mimarhk müzesi gibi_ 1877-1878 Osmanh Rus Savaşı sırasmda, Bulgaristan'ın bağunsizuğı için hayaünı kaybeden 200 bin askerin antsına inşa edikn Akxander Nevsky Katedrati'nde Çarhk Rusyası'run görevlendirdiği mimarlar bütün hünerkrini göstermişler. Bir böiümünde onarını çahşmalan süren katedralin gjriş kaptsında, turistlerin zharct sırasmda uyması gereken kurallar dikkat çekiyor. C yanlarda, katedralin uygun kryafetk, sessiz gezilebfleceği, fotoğraf çekilemeyeceği beürtflryt»r. Bulgariann "Kurtancr adıyia andıklan Rus Çan Aksander Nevsky'e ait atfa beykd, 1908'deki Bulgaristan'm Rusya desteğifleOsmanh egemenliginden çıkmasının amsuıa pariamento binasnun tam karşısında yer ahyor. Aziz Seyrekoğlu Zürede/d Türk döneriYer: Bulgaristan'ın Samakof kentine bağlı Borovets Kayak merkezi. Rakım 3100 metre. Isı -3 derece. Güneş soğukla birlikte ısınyor insanuı yüzünü. Kayak sporu sevdahlan ise hepsi bir arada. Yeni ders alanlar, ders verenler, çocuğunu, eşini, sevgilisini bekleyenler. Ve karşuruzda bildığimiz Türk döneri... Başında ise bildik tanıdık bır sima. "Sen Tûrk müsün" sorumuzu sevinçle "Evet" diye yanıthyor ve gözlerinin içi gülüyor. "Biz de ekmeğimizi burada çıkanyoruz. Ne yapalun. Işsiztik bizi buralara kadar taşıdı. Bayram geldi, hiç kimse bayram nedir bihniyor. Bugûn bayramın 3. günü, hiç khnseyle bayramlaşmadım-'' diyor ve ağlıyor. Hemen oturduğum banktan kalkıyorum, Aziz'le dolu dolu bayramlaşıyoruz... Kılisli, Aziz Seyrekoğlu. Türk dönerini Bulgaristan'ın zirvesine taşımış. Hayatını, çok korkarak çıktığı 3100metrede döner satarak Seyrekoğlu kazanıyor. 1993 yılında iş bulmak umuduyla gittiği Bulganstan'da, Buigar Türk'ü Nedret'le evlenmiş. Sibel ve Simge adında iki kızı var. "Aziz, ne zaman geldin buralara-. Bulgarcayı öğrendin mi" sorumuza karşılık kısa j^şamjjyküsünü şöyle anlatıyor: 'i$ bulmaya geldlm' "Memlekette iş bulamayınca 1993 yıhnda geldim. Buigar Türk'üyle evlendim. İki kmm var. Sibel ve Simge. EUerinden öperler. Sibel anaokuluna gidiyor. Evde onlaıia Türkçe konuşuyoruz, okulda da Bulgarca öğreniyorlar. İşimizi burada bulduk. Buradayız. Ne zaman döneriz Allah biÜr. Memkkete gidip ne yapabüiriz kL iş olmayınca. Ne derim eşime, namusumla çahşıp gidiyorum. Memkketk de ara sıra telefon ederek habeıieşiyorum. Eşim de iyi insan, işte fotoğraflan." Ve Aziz cebinden çıkardığı cüzdandaki kızlan ve eşinin fotoğrafını göğsüne dayıyor.. fotoğrafmın öyle çekilmesini istiyor. Biz bu isteğini yerine getiriyoruz. Kayak tutkusu sınır tanımıyor Türkiye'deki kayak merkezfcrinde yeteıü kar ve yer ofanadığı için uzun tatflde Bulgaristan'ın Borovets Kayak Merkezi'ni, cazip fîyatian için tercih eden kayak sporu sevdahlan, firtma ve tipi nedenrvle iki gün pisdere çıkamaddar. Yılbaşını Borovets Kayak Merkezi'nde karşılayan Tûrk, tngiliz ve Bulgarlar. yeni vüa kendi gelenekkri ve ülkelerinden getirdikleri içkilerh le girdiler. Her uhıstan insanlar. yılbaşı gecesüıde kendi filkeierinin özgün müzikleriyle coştu, eğlendi, geç saatlere kadar dans etti. Yılbaşı gecesine özel kryafetieriyle kaolanlar. ülkelerini temsil ettOderini de düşünerek bütün hünerlerini sergüedikr. Buigar bir çift, başarüı illüzyon gösterileriyle ideyenİere keyifli anlar yaşaürken büyük alkış aku. Yılbaşmdan sonra kayak merkezinin 3100 metredeki pistierine teleferikle çıkan kayakseverler, kotü hava koşuDan yüzünden zaman zaman zor anlar yaşadılar. Kayak sporunu. "Riskli ve pahab bir spor" olarak nitelendiren profesyonel kayakçdar \e uymanlar, sporculara önerilerini şoyle özetJediler: "Her spor için eğrtim gereklidir. Ancak bütün spor dallannda olduğu gjbi tercih ettiguüz alanın size uygun olup olmadığını belirlemek için bir hekime mutiaka başvurmamz gerekir. Bunlardan kayak sporu, eğhim ahnadan hiç yapüamaz. Yüksek dağbuın doruklannda spor y^pmak güzeldir. Fakat bu dağlara çıkmavu, kalbiniz ve tansiyonunuzun uygun ohıp ohnadığmı mutiaka bilmeniz gerekir. Bu bilgilerden yoksun kayak sporu v^pmak, hajaunıza mal olabinr." DUZYAZI ORHAN BİRGtT Denizi Geçerken Derede Boğulmamak.. Başbakan Ecevit'in önceki günkü açıklama- sında "57. hükümetin yolsuzluklann ve rüşvetin ûzerine karariılıkla gittlğini" vurgulayan sözlerini, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün parti- . sinin grubunda bır kez daha yinelemekle kalma- dı; bu koalisyon döneminde büyük yolsuzluklara karşı düzenlenen operasyonlannın sayısının 12 olduğunu, bu operasyonlarla ekonomimize 3.5 katrilyon liralık bir kazanç sağlandığını hatırlattı. Dün de vurgulamıştım. Bugünkü hükümetin yolsuzluklarla savaşımını, toplumun bütün katmanları benımsiyor4 Öyle bir benimseme olmasaydı, uzun yıllardır aynı görev- lerde bulunan savcıları, hele güvenlik güçlerini böylesine arka arkaya harekete geçirmek, hangi babayiğidin harcı olurdu? Ama geçmişın birikimlerinden gelen ve adeta toplumda bir alışkanlık haline dönüşen hastalık- tan kurtulmak için sabırla üzerlerine yürürken ön- ceki gün gösterilen bir ölçüde yapay tepkilere de yol açmamalıyız. Yolsuzluğun üzerine giden kol- luk gücü ister polis, ister jandarma, isterse yerine göre gümrük muhafaza örgütü olsun; politikacı- ya, hele sorumlu politikacıya düşen, o örgütlerin şevkini kırmamak olmalıdır. O arada elbette, o örgütlerin operasyonlannı yönetenlenn de ayaklan yerden kesilmemeli, pe- şin suçlamaları bir anlık heyecanlar uğruna yap- maktan geri kalmahdırlar. Dün, bu köşede Cumhur Ersümer'e, bakanlı- ğındaki yolsuzluk söylentileri karşısındaki tavnnı sorarken varsa elindeki belgeleri açıklamasını da istemiştim. Kendisinden doğrudan bana yönelik bir yanrt gelmese de, TBMM kulislerinde söyle- diklenni özetleyerek de olsa yine aynı köşede ak- tarmayı meslek etiğinın bir geregi olarak görüyo- rum. Cumhur Ersümer, 57. hükümette Enerji Bakanı olmadan, Konya-Yeşilhisar ihalesi için bakanlık teftiş kurulunca hazırlanan raporu işleme koydurt- tuğunu ve sorumluların görevden alınmasını iste- diğini söylüyor. TEAŞ Genel Müdürü'nün bu iste- ğe direndiğini, kendisinin de bu direryşe karşın so- rumlu gördüğü kişileri hem görevden aldığını hem de hukuk davalan açtırdığını anlatıyor. Ersümer'in Talat Şalk'ı haklı çıkaran tutumu, öylesine bir rapor önünde iken ilgili kişiler için salt hukuk davası açtırmakia yetinmesi olmuş. Ceza kovuşturması ise Jandarma Genel Komutanlı- ğı'na yapılan suç duyurulan üzerine başlatılmış. Ama Ersümer, bence asıl önemli ipucunu kamu- oyunun çözmesi ıçin uzatırken son derecede bi- linçli davranıyor. O ipucu, partisinin bir üyesi, bir eski milletvekili, hatta bakanı da olan Birsel Sön- mez ile ilgilidır. Şu anda, "Beyaz Enerji Operasyonu"nun önde gelen isimleri arasında gözaltında tutulan Sön- mez'in TEAŞ'taki yönetim kurulu üyeliğinin ANA- YOL hükümetindeki atanma ile başladığını ve o günden bu yana sürdürüldüğünü; kendisinio sü- re bitince, partiden gelen bütün ısrarlara rağmen atamayı yenilemediğini söylüyor. Ve ekliyor: "Ben bu ısrariar karşısında rahatsızdım." Ersümer'in salt bu sözleri bile Beyaz Enerji ope- rasyonunun kilit isimlerinden binsine karşı duydu- gu alerjiyi ele veriyor. Niçin vermesin ki, Birsel Sönmez, Mesut Yıl- maz'ın ilk hükümetinde devlet bakanlığı yapmış. Daha sonraki seçimlerde Niğde'den yeniden par- lamentoya giremeyince, kımi eskı politikacılargi- bi, siyasi iktidardaki arkadaşlanna başvurup ken- disine bir KlT'te yönetim görevi istemiş ve almış. Yılmaz - Çiller hükümetinin bu ulufesini o gün- den bu yana sürdüren Sönmez'in hangi davrahış- lannın Brsümer'i tedirgin ettığini bilmiyorum. Ama, başka bildiklerimi okurlarımla paylaşmak isterim: Devlet, polıtikaya girmiş, milletvekilliği, bakan- lık yapmış kişilere, kamuoyunun önemli bir kesi- minin itirazına rağmen doyurucu bir emekli ma- aşı bağlıyor. Sağlık giderlerini de üstleniyor. Bu ki- şiler içinde, eli ayağı tuttuğu için kendi asıl mes- leğine dönmek isteyenlere kimsenin bir diyeceği olmamalıdır. Ama eskı bakan, eski milletvekilinin devlet kapısında yeni makamlar araması, öylece aldığı emekli maaşının önemli bir bölümünden de vazgeçmesinin altında acaba kimi işlerin takibi niyetleri mi yatmaktadır? O takıpler, ister parti ör- gütünün kartvizitlerinin uzantısı olsun, isterse bü- yük çıkar çevrelerinin amaçlarına yanrt versin, sa- dece yapanlann değil, onları oralara getirenlerin de ellerini kirletmektedir. Kimsenin günahını almayalım. Ama önceki gün- kü Star gazetesi, gözaltına alman eski TEAŞ Yö- netim Kurulu Üyesi Birsel Sönmez ile yine aynı operasyonun sanıklarından Barmek Holding'in sahibi Hüseyin Arabul arasında, bu ikinci ismin Hacettepe Ormanı dolaylarında bir köy arazisi üs- tünde kurulan Angora Evleri Kooperatifi'ndeki ya- kın ilişkilerıni ortaya çıkarmıştı. Tesadüf, birisi enerji yatırımlarından sorumlu devlet KlT'inin değişmez yönetim kurulu üyesi; öteki, enerji alanında büyük yatırımlara imza atan bir holdingin sahibi. Ve o kooperatifte kat karşılı- ğı villa yapımını üstlenen firmanın patronu. Yine, belki tesadüf, Birsel Sönmez'in mal envanteri de sıralanmış. Okurken tekstil fabrikası, et lokanta- sı, arazi, Bilkent'te lüks ev, Ataköy'de daire, Ka- rum ve Ankuva'da dükkânlar, işhanı, enerji nakil hattı ile vinç üretimı alanında faaliyet gösteren şir- ketler listesinden nasıl vakit bulup da TEAŞ Yö- netim Kurulu üyeliğini sürdürebildiğini merak edi- yorsunuz? Savcı Talat Şalk'ın medyaya yansıyan ve yalan- lanmayan sözleri, yani bu tür soruşturmalar ya- parken heyecanına niçin egemen olamadığını an- latması, kamuoyunda milyonlarca insan tarafın- dan elbette destek bulacaktır. O halde Sayın Mesut Yılmaz, siyasetin kirletil- mek ya dakirli gösterilmek istendiğini söylerken siyasetçilerin yandaşlarının, hele eski yol arka- daşlarının devlet musluklarının başında sebil işle- ri ile uğraşmak için görev istemelerinin yolunu ka- patmalı değil midir? Faks:0212-677 07 62 E-mail:obirgit(ı e-kolay net.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle