15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
•6 EYLÜL 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER UğurMumcu cinayeti davası : • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemız yazan Uğur Mumcu'nun "bombalı saldın sonucu tasarlanarak öldürülmesıne iştirak ettiğı ve bu amaçla oluşturulan çeteye mensup olduğu" gerekçesiyle idam istemiyle yargılanan Abdullah Argun Çetin'in davasına devam edıldi. Ankara 1 No'lu DGM'de görülen davanın dünkü oturumunda, Ankara 2 No'lu DGM'de görûlen * UMUT operasyonu' davası ile bu davanın birleştırilmesi ıçin aynı tnahkemeye gönderilen yazının yanıtuun geldiğı açıklandı. Ankara 2 No'lu DGM'nın yanıtında "birleştirmeye muvafakat talebi hakkında gelecek duruşmalarda değerlen<Jirme yapüktan sonra cevap venleceği" belırtıldi. Dava ekırn ayına ertelendı. ŞahHı'e sahhn • ADANA (Cumhuriyet Bûrosn) - Çukurovabirlik Genel Müdürü Yakup Şahın, makam aracında sılahlı saldınya uğradı. Kırmızı ışıkta durduklan bir anda yanlanna yaklaşan ve içınde iki kişi olduğu ileri sürülen araçtan açılan ateşten yara almadan kurtulan Şahın ve şoförii, saldırganlan tanıyamadıklannı söylediler. Şahin, geçen ay ücretsiz izne çıkanlan 2 binden fazla ışçiden 1100'ünüişten çıkaracaklannı sık sık söylemesi ve birliğın yemek ve alım-satım ihalelennde venlen fıyatlar nedeniyle tepki çekiyordu. Mahkûmlardan suç duyupusu • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bûrosu) - Bergama Özel Tip-Cezaevi'nden Buca Cezaevı'ne sevk edilen tutuklular sevk sırasında dövüldüklerinı öne sürürek Buca Cezaevi Müdürü Ali Koç ile birlikte 11 görevli hakkında suc duyurusunda bulundu. Yapılan suç duyurusuna lzmir Cumhunyet Savcılığı takipsizlik karan verdı. Tutuklular, savcılığın karanna, Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurarak itiıaz etti. Şekerezam • ANKARA (AA) - Şeker saüş fıyatları bugünden geçerli olmak üzere yüzde 2.1 oranında arttınldı. 50 kilogramlık torbada kristal şekerin fıyatı (KDV hariç) 348 bin 500 liradan 356 bin liraya yükseldi. Artış sonrası 50 kilogramlık torbada küp şekerin fıyatı (KDV hanç) 378 bin 500 liradan 386 bin 500 liraya çıktı. TCY taslağı biçimleniyor; töre cinayetlerine ilişkin hükümler yeniden düzenleniyor Töre cmayetine ağır ceza EMİNEKAPLAN ANKARA-AdaletBakanlığı'ncaha- zırlıklan sürdürülen "Tûrk Ceza Yasa- sı" taslağıyla töre cinayetlerine ilışkın hükümler yeniden düzenleniyor. Töre ci- nayetlerinde "namus" gerekçesinın ha- fifletici neden ohnaktan çıkanlarak ce- za indiriminin kaldmlması öngörülüyor. Yeni düzenlemede, sanıklara ömür boyu hapis cezasına kadar ağır cezalar veril- mesi hükme bağlanıyor. Devlet Bakanı Hasan Gemki'nin Başbakanlık'a sun- duğu yasa taslaklanyla, aile içinde şid- det uygulayan kayınpeder ve kardeşlere de ceza verilmesi ve "afle mahkemele- ri" kurulması tasarlanıyor. Adalet Bakanlığı'nca oluşturulan ko- misyon, Türk Ceza Yasası taslağı üzenn- deki çahşmalanm sürdüriiyor. Devlet Bakanı Hasan Gemici'nin önerisi üzeri- ne, taslakta yasanrn töre cinayetleriyle il- gili bölümlerinin yeniden düzenlenme- si benimsendi. Bu tür cinayetlerde "na- musun zedetenmesT gerekçe gösterile- rek çok büyûk ceza indirimine gıdıldiği dikkate alınarak, yeni düzenlemeyle "namus" kavramının hafifletici neden sayılmaması ve ceza indirimlennin kal- dınlması kararlaştınldı. Buna göre, töre cinayeti sanıklanna ömür boyu hapse kadar ağır cezalar ve- rilebilecek. Cinayetin küçük çocuklar ta- rafından işlenmesi durumunda da az- mettiren yetişkinlere verilen cezalann arttınlması planlanıyor. Bakanlık tarafından kamu kunım ve kuruluşlannın görüşlerine sunulan bir başka yasa taslağında da "afle mahkeme- leri" kurulması öngörülüyor. "AikMah- kemelerinin Kunıluşu, Görev ve Yargt- buna Usulleri Hakkında Yasa TasansT başhğım taşıyan taslağa göre getirilmek istenen düzenlemeler şöyle: - Her üde ve büyükşehir belediye smır- lan içinde kalan Bçeler hariç merkez nü- ftısu 100 binin üzerindeki her Uçede en az bir aile mahkemesi kurulacak ya da as- Irye hukuk mahkemelerinden en az biri aile mahkemesi olarak görevtendirüecek. - Aile mahkemelennde görev yapacak hâkimler adli yargı hâkimleri arasından atanacak; 30 yaşını birirmiş ve çocuk sa- hibi olanlar tercih edilecek. - Aile mahkemeleri bünyesinde görev yapmak üzere özel Oıtisas komisyonu ku- rulacak. Bu komisyon alanlarmda uzman olan birer psikolog, sosyal hizmet uzmat- ın, pedagog, hukukçuvepsikiyatrdan ohı- şacak. - Aile mahkemesi, gerektiğinde yetiş- kınler içın önlemler alabilecek. Yetişkin- lerin bu önlemler çerçevesınde tedavi ku- rumlanna yerleştinlerek biyolojik veya psikolojik tedavi yardımı alrnası sağlana- bilecek; bir meslek edinme kursuna ya da uygun bir eğitim kurumuna yerleş- tınlebilecek. MHP lideri Devlet Bahçeli, işadamlannı bölgeye çağırdı 'Bölgeyi yatırnn kurtanr' DÎYARBAKIR (Cum- huriyetBürosu)- Başbakan Yardımcısı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Güneydoğu Anadolu Böl- gesi'ndeki geri kalmışlığın giderilmesi için topyekûn yatınm seferberliğine gi- dilmesi gerektiğini söyle- di. Işadamlannı bölgeye yatınm yapmaya çağıran Bahçeli, Türkiye'nin 2010 yılmda bölgesel, 2020 yı- lında da küresel bir güç ha- line gehnesmi hedefledik- lerinı belirtti. "Bölgesel Kalkınma Top- lanüsı"nın ıkıncısı Erzu- rum'dan sonra Diyarba- kır'da gerçekleştirildi. Di- yarbakır Vahliği'nde yapı- lan toplantıya Devlet Bah- çeli, MHP'li bakanlar Enis Öksüz, Osman Durmuş, Ahmet Kenan Tannkulu, Koray Aydm, DPT Müste- şan Akm tzmirnoğhı, GAP Bölge Kalkınma Dairesi Başkanı Dr. Olcay Ünver, OHAL Bölge Valisı Gök- han Aydıner ile aralannda Diyarbakır Valisi Cemil Serfaadh'nın da bulunduğu. bölgedeki 12 ilin valisi ka- tıldı. Basına kapalı toplantıya başlamadan önce açıklama yapan Bahçeli, toplantının bölgelerarası dengesizliğin giderilmesi, ülkenın gele- ceğini yakından ilgilendi- Diyarbaku-'da MHPUler genel başkanlan DevletBahçeli için pankartaçü. (Fotoğraf: AA) ren ciddi sosyal ve ekono- mik sorunlara dikkat çekil- nîesi açısından yararlı ol- duğunu söyledi. Bahçeli, Türkiye'nin je- ostratejik konumu, tarihten gelen birikimi ve dinamik ınsan gücü olmasına karşın bu potansiyelini gerek mil- li gerekse bölgesel ölçekte tam olarak değerlendirdi- ğini söylemenin olanaksız olduğunu belirtti. Bahçeli, Türkiye'nin hem bölge hem de dünya ölçeğinde hak ettiği düze- ye ulaşması için makro- ekonomik düzenlemelerin yanında, bölgesel nitelikte kalkınma çabalanm da hız- landırması gerektiğini söy- ledi. Ekonomik ve sosyal yönden geri kalmışlığın ne- denlerine, son 15 yıldır ya- şanan terör ve göç olaylan- nm yarattığı olumsuz tab- lonun da eklendiğini anla- tan Bahçeli, bunun yeni sı- kmtılara yol açtığını belir- tti. Bahçeli, Doğu Anado- lu'nun kalkınması için öne- rilen DAP'ın bu yıl sonuna kadar hazırlanacağını da belirtti. Bahçeli, programınm öğleden sonraki bölümün- de ise Özel Idare II Genel Meclisi Toplantı Salo- nu'nda HADEP'li Diyar- bakır Büyükşehir Belediye Başkam Feridun Çeük, kentteki kamu kuruluşlan- nın müdürlen ile esnaf der- neklerinin yöneticilerini dinledi. Kuruluşlar aynca Bahçeli'ye sorunlanna iliş- kin raporlar sundular. Cetecilikle suçlanan Musavvat Dervişoğlu'nun adaylığı gündemde MHP'deyeni sıkıntılzmir seçimi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP'nin lzmir kongresinde yanşa- cak adaylar arasında. adı Kocaeli çe- tesıyle anılan Musavvat Dervişoğiu da bulunuyor. MHP lideri Devlet Bahçe- H'nin "en yakm adamlan" arasında gösterilen Dervişoğlu'nun genel mer- kez tarafından destekleneceği ileri sü- rüldü. Muhalefetin adayının da daha önce Ramiz Ongun'u destekleyen b- han Köymen olduğu belırtıldi. Kasım ayında yapılması planlanan büyük kongreye hazırlanan MHP'yi, Abdi tpekçi cinayeti saruklanndan Ya- vuz Cevian'ın kazandığı Istanbul kongresinin ardından Izmir'de de so- runlu bir kongre bekliyor. 17 Eylül'de yapılacak kongre için adaylar ortaya çıkmaya başladı. ll Başkanlığı için ha- len Izmir II Başkanhğı'nı yürüten Ha- san Ali Türkaslan, eski il başkanla- nndan Hasan ZekiÇetinkaya, il yöne- tım kurulu üyesı llhan Köymen ve 2. tl Başkanı Musavvat Dervişoğlu'nun adı geçiyor. Büyük kongrede Bahçe- li'nin sürekli yanında yer alan Dervi- şoğiu, Bahçeli'nin "enyakmadamla- n" arasında gösteriliyor. Dervişoğlu'nun adı ilk olarak Ko- caeli çetesiyle anıldı. Çetenin başı Mehmet Hadi Özcan'm 11 Temmuz 1996 yılmda poüse ve Susurluk Ko- misyonu'na verdiği ifade de adı geç- ti. Mustafa Dereh'nın damadı olan Dervişoğhı, lstanbul'dakı Dere Dö- viz'in de sahibi. Özcan. Dervişoğ- lu'nun kendisini tbrahim Şahin iie ko- nuşturduğunu, birlikte Abdullah Çat- h, Kûrşat Yümaz ve "YeşF kod adlı MahmutYıkhnm'ı öldürmek istedik- lerini, Dervişoğlu'nun kendisine "Bunlann yerierini tbrahim Şahin te- lefonlannı dinleyerek bize biktirecek" dediğini anlattı. Özcan, ifadesinde Dervişoğlu'nun önce Kürşat Yılmaz'ı öldürmek konusundaki ısranndan huYİandığmı belirtti. Chner Lütfû Topal cinayeti soruş- turmasında ise Topal'ın Çatlı'ya öde- diği ileri sürülen 535 bin dolann De- re Döviz'e ödendiği ileri sürüldü. Kürşat Yılmaz, Varna Cezaevi'nde yapüğı açıklamalarda da benzer bilgi- lerden söz etti ve HatisToprak'ı öldür- meyi reddettiği için kendisinin öldü- rülmek istendiğini söyledi. Dervişoğlu'nun Bahçeli'ye yakınlı- ğı nedeniyle genel merkez tarafindan destek göreceği ileri sürüldü. Dervi- şoğiu'na yakın çevreler ise hakkında- ki iddialar nedeniyle Bahçeli'nin adaylığını istemediğini ve bu neden- le aday olmayacağını savundular. Davetiye gönderildi Postacılar Erbakan'ı bulamadıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kesinleşen 1 yıllık hapis cezasını çek- mesi için Balgat ve Altınoluk'taki ko- nutuna Ankara Cumhuriyet Başsavcılı- ğı'nca çağn gönderilen RP'nin yasaklı lideri Necmettin Erbakan bu adresler- de bulunamaması durumunda polis ma- rifetiyle yakalanması için müzekkere çıkanlacak. Erbakan'a davetiye çıkanl- masının üzerinden 2 hafta geçmesüıe karşın hâlâ yerine ulaşmazken Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Bekir Sel- çuk, "işgüzaruk" yapan Posta tşletme- si görevlileri hakkında soruşturma baş- latılacağını bildirdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Er- bakan'ın kesinleşen 1 yıllık hapis ceza- sını çekmesı için 2 hafta önce davetiye gönderdi. Edinilen bilgiye göre, posta- cılar Erbakan'ın Balgat'takı konutuna gitti, kapıcı, Altmoluk'ta olduğunu be- lirterektebligau alamayacağını söyledi. Bunun üzerine postane yetküileri tesüm tebligatını Erbakan'uı Altınoluk'taki yazlığına gönderdi. Gecikmeden rahatsızlığını dile geti- ren Ankara Cumhuriyet Başsavcı Veki- li Bekir Selçuk, postacılann işgüzarlık yaptıklannı, aranan kişinin adreste bu- lunamaması durumunda tebligatın ken- dilerine iade edilmesi gerektiğini vur- guladı. Selçuk, postanenin hatası nede- niyle adaletin geciktirildiğini, sorum- lulanyla ilgili soruşturma başlatılacağı- nı bildirdi. Erbakan'ın Altınoluk'taki yazlığm- da da bulunamaması durumunda baş- savcılık polis marifetiyle yakalanması için müzekkere çıkaracak. Öteden beri kendisine tanınan yasal haklan belirlenmiş olan sürelerin so- nunda kullanan Erbakan, avukatlarına yine bu yolu izletiyor. Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin 1 yıllık cezayı onamasuım ardından yasal olarak gerekmediği hal- de Erbakan'ın avukatlannın, "Yargı- tay'm kendilerine henüz karantebtiğ et- mediği'' gerekçesiyle "karar düzdtme" başvurusunda bulunmadıklan belirtili- yor. Yargı çevreleri, yerel mahkemenin verdiği cezanın onanması durumunda, daire karannın davalıya tebliğinin ge- rekmediği, aynca karar düzeltme baş- vurusunun cezanm infazmı engel- lemediği yönünde görüş belirtiyorlar. Bu başvuruyu da cezanın onanması yönünde tebliğname hazırlayan Yar- gıtay Cumhuriyet Başsavcılığı in- celeyerek karara bağlayacağından, Er- bakan'ın lehinde bir karar çıkması düşük olasılık olarak görülüyor. Er- bakan, karar düzeltme isteminin ardın- dan cezasının 4 ay ertelenmesi istemin- de bulunacak. IFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Adalar sonbahara hazırianıyor. Geçen pazar, ada yazlıkçılarının bir kısmı şehre döndü.lkinci büyük top- luluk ise bu pazar terk edecek, çün- kü okullar açılıyor. Adaların en güzel mevsimi sonbahardır. Sonbaharda, önce kırmızıya, sonra sanya dönen yapraklar, bütün adaların rengini de- ' ğiştirir. Kuşlann sesi daha gür çıkar, kediler boşalan evlerden uzaklaşıp adanın yaşamaya devam eden mer- kezine toplanmaya başlar. Deniz da- vetkâr bir sakinliğe bürünür. Adanın incirieri daha yeni olgun- laştı. Kocayemişlerin meyveleri kı- zarmak üzere. Adalılar bu en güzel mevsimde adayı bırakıp giderler. ef- sanevi futbolcu Lefter, yaz kış Bü- yükada'da. En çok sonbahan sevdi- ğini söylüyor. Arkadaşlanyla her ak- şam üzeri saat 18.00'de yüksek kahvede buluşmaya devam ediyor. Lefter'in arkadaşı Yorgo, 85 ya- şında. Bütün çevikliğiyle Büyükada çevresinde her gün bisiklet turu at- maya devam ediyor. Çiçeklerle süs- lü bisikletiyle sabahlan onu tur atar- Bedia Muvahhit Salmcakta Sallanırken.... ken görmek insana umut aşılıyor. Yorgo, çocukluk ve ilk gençlik yılla- nnı yaz kış Büyükada'da geçirirmiş. Artık 29 Ekim'den sonra şehre dö- nüyor. Avustralya'da yıllarca çalıştıktan sonra emekli olup Büyükada'ya yer- leşen llhan Bey'i, sabahın erken sa- atlerinde koltuğunun altında bir Cumhuriyet gazetesi yürüyüşe çı- karken görebilirsiniz. Onunla karşı- laşırsanız, "memleket meseleleri üzerine" bir sohbete hazır olmanız gerekir. Merkez Eczanesi'nde Cûneyt ve eşi Nilgün, sonbahan iple çekerler. Yoğun bir yaz mesaisinin ardından onlar da Büyükada'nın yavaşlayan temposuna girerier. Yani dinlenirler. Çaycı Muharrem her zamanki gü- len yüzüyle, "Vaz kış benim için fark etmez be Oral Abi" diyerek çay da- ğrtmayı sürdürüyor. Adanın esnaflan Celal, Aziz, Ha- şim, "Bu yaz da böyle geçti, artık seneye" demenin hazırlığı içindeler. Arabacılar, bir mevsim sonunun te- laşı içindeler. Gelecek yaza kadar bu yaz kazandıklanyla idare edecekler. Dondurmacılar, pastaneler, sine- malar, fınnlar, bakkallar, sucularhep- sinde bir telaş ve hüzün y_aşanıyor. Splendid Otel'in müdürü Omer, ta- rihi otelin kışlık bakımının hazırlığını şimdiden planlıyor. Sonbaharda, adada güzellik ve hüzün bir aradadır. Yollar, sokaklar, evler ıssızlaşır. Çocuk sesleri, atların nal takırtılan yerini derin bir sessizli- ğe bırakır. Dükkânlar birer birer ka- panır ve ada kendi kaderiyle baş ba- şa kalır. Kışın adada kalanlar, eğer evleri uzaktaysa merkeze taşınırlar. Bir kı- sım dükkân da kışın kalanlara ve gü- nübirlik gelenlere hizmet için açıktu- tulur. Bu yaz Büyükada'da başka bir en- dişe daha yaşanıyor. Yeditepe Üni- versitesi'nin Güzel Sanatlar Fakülte- si Büyükada'dan şehre taşınıyor. Üniversite öğrencileri son yıllarda adaya canlılık getirmişlerdi, hareket getirmişlerdi. Birçok dükkân bu ög- rencilerin sayesinde kışları açık ka- labiliyordu. Deprem ve son yıllarda yaşanan ekonomik kriz yüzünden adalar, iki yıldır zaten sıkıntı içinde. Şimdi bir de ögrencilerin gkJiş hüz- nü sardı esnafı. ••• Adalar, yıllarca şiire, edebiyata ve siyasete mekân olmuş. Hüseyin Rahmi, Ahmet Rasim, Halid Fah- ri, Yakup Kadri, Abdülhak Şinasi, Yahya Kemal, Sait Faik adalar üze- rine, o günün adalan üzerine şiirler, yazılar kaleme almışlardı. Yakup Kadri, Yahya Kemal'in Bü- yükada'da yazdığı bir şiiri anımsatır: "Ben gün gibi yorgun o sebulargi- bi İnce/Birdenbire düştük gizli bir sevince/Gezdik, yürüdük yan yana rûzgâriar esince/ Sallandık o genç kızla salıncaklannızda." Yahya Kemal'in sallandık dediği genç kız, ünlü tiyatro yıldızımız Be- •dia Muvahhit'ten başkası değildi. Yakup Kadri o anı şöyle anlatır: "Yahya Kemal'le kadın arkadaş- lanmızın en genci Bedia Şekip (ilk evlenişinde Bedia Muvahhit adını alan ünlü sahne artistimiz) öylesine bir havalanmışlardı ki, bu sefer Be- dia 'nın başından yalnız örtüsü değil, sırtından meşlahı da sıynlıp uçmuş- tu. O anda her bakımdan başının döndüğü şüphe götürmeyen Yahya Kemal ise 'Aman meşlahınız uçtu' diyeceği yerde 'Aman cibinliğiniz uçtu!' diye haykınnca hepimiz Ho- merik bir kahkahayia gülmeye baş- lamıştık." Şimdi ne Yahya Kemal ne de ada salıncaklannda sallanan dünyalar güzeli Bedia Muvahhit var. Büyüka- da, eskisi kadar güzel mi bitemem. Ama adaların sonbahan hâlâ çok güzel. POIİTİKA GLONLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Hakkâri'nin Işıkları... Trafik polisi, iki yurttaşımızı yanına aimış, on- lan eğitiyor "Kırmızı ışıkta duracaksınız, yeşil ışıkta geçe- ceksiniz..." Uzun boylu olanı başını sallıyor: "Evet, geçeceğız!" . ^ . ^ Orta boylu olanı gülumsüyor ' ••>'&/? "Yaaa, geçeceğiz!" Polis gülumsüyor bu kez: •" * "' "Yeşil ışık yandığında geçeceğiz, kırmızı ışıkta duracağız!" Hakkâri'de kavşaklara trafik ışıklan konmuş... Yıl 2000... Ayiardan ağustos... Hakkâri Valisi, trafik ışıklarının konulduğu kav- şakta bir elinde makas, kurdele kesiyor. "Hayırlı olsun!" Haberi televizyon ekranlannda izlerken gülüm- süyorum!.. Acaba trafik ışıklannın konulduğu kavşağa bir ad konuldu mu? 2000 yılının Türkiyesi'nde 'su deposu'na Cevre Bakanı'nın adı konulmuştu. Çevreden sorumlu Ba- kan Fevzi Aytekin, hemşerilerinin bu 'jesti' karşı- sında ağlamaklı olmuştu... Her neyse!.. • • • Artık, Hakkâri ilimizde de kavşaklarda trafik ışık- lan bulunuyor. Hakkâri halkı mutluluktan uçu- yor... Ecevft, Bahçeli ve Yılmaz böyle önemli bir gün- de neden Hakkâri'de değillerdi? Birden yıllar öncesıne dönüyorum... 4 1983seçimleriöncesi... ' - Halkçı Parti Genel Başkanı Necdet Calp'le bir- likte Van'dan Yüksekova'ya doğru yol alıyoruz... Yüksekova'da bir meydan!.. Necdet Calp konuşuyor!.. Halk ilgisiz... Oradan Hakkâri'ye geçiyoruz... ; Yağmuryağıyor... Halk ilgili... Gençler bağınyor: ; • "Iş istiyoruz! Iş istiyoruz!" ^ Yaşlı bir yurttaşa soruyorum: "Baba, senin istediğin bir şey yok mu?" Başını sallıyor... Sonra, elini omzuma koyup şöyle diyor "Doktor istiyorum, doktor... Ama politikacılara güvenim yok benim!" Televizyon ekranlannda Hakkâri'deki trafik ışıklan'nın kurdelesinin törenle kesilmesini izler- ken birden 17 yıl önceyi anımsadım... Hakkâri, devlet elinin uzanmadığı bir ilimizdi... Işsizlik ve açlık, Hakkâri'nin alınyazısı mıydı? 1968 yılmda Hakkâri Devlet Hastanesi'nde üç doktor vardı... Aradan 32 yıl geçmiş!.. Peki bugün Hakkâri Devlet Hastanesi'nde kaç doktor bulunuyor? Sanınm yine üç doktor!.. Hakkâri'de oturan yurttaşlar tedavi olmak için Iran'a gidiyor bugün... Aylar önce bu köşede onlann öyküsünü yaz- dım!.. Niçin Iran'a gidiyorlar tedavi olmak için? Çünkü Iran'da sağlık hızmeti Türkiye'deki gibi ı pahalı değil!.. Günlerce sıra beklemiyorlar!.. Van'a, Diyarbakır'a, Erzurum'a, Ankara'ya git- mek ekonomik olarak onlan zoriuyor... • • • Elinde makasla Hakkâri'de bir kavşakta 'trafik ışıklan'nm kurdelesinı kesen devletin valisi, bil- mem içinde bir utanç duydu mu? Ben bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olarak u- tanç duydum!.. Trafik ışıklannın bile cumhuriyetin kurulmasından 77 yıl sonra Hakkâri'ye gittiği ülkemde devlet, ya- şamı sevgiyle kucaklayabilir mi? Güneydoğu'ya devletin eli uzanmıyor; işsizlik, açlık ve göç, on binlerce insanımızı topraklanndan bir çiçek, bitki, ağaç gibi kopanyor; gençler ayak- ta kalabilmek için direnıyor; kadınlar, çocuklar Ka- radeniz'de, Ege'de, Çukurova'da yaşam sava- şımı veriyor... Güneydoğu'da çoğu yerde okullar kapalı... Sağlık ocakları, hastaneler yetersiz!.. Güneydoğu yoksul, Güneydoğu acılı!.. Iş yok!.. Aylık yok!.. Ücret yok!.. Ekmek yokl.. Sadece bunlar değil!.. Güneydoğu'da hukuksuzluk, huzursuzluk, polis devleti göruntüsü, insan haklan ihlalleri, ça- resizlik, eğitimsizlik yaşamın bir parçası olmuş... Son sekiz-on yıldır binlerce faili meçhul cinayet, PKK'nin kanlt eylemleri, Hizbullah'ın katliamla- n, eroin kaçakçılığı, kanlı fotoğrafın karelerini oluş- turuyor... Biz bu insanlanmızı unutarak, yok sayarak, yad- sıyarak nereye varabiliriz? hikmetcetinkaya « cumhuriyet.com.to 1 Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 ^Cumhur ^ kitap kulübü ğfel lübü \K,\posn\M loztenn poyraz ÇAĞINIH TAHIĞI ÜÇ YAZAI 2 BASI KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT KAMPLARI 4 BASI SANCILIYILLAR KU$ATHMIf SOKAKLAR 4 BASI , . ;<-.' KI|Z|POSTUNDAKORT ZAMBAK SANA DA BULASTI KAM 2 BASI DİN BARONUNUN KAZLARI 2 BASI ASIK KADINLAR SOKAİI 2 BASI SERİAT PAZARI SEVDANIN ADRESİ BELÜ D t t t l TÜRKİYE'NİN JEYTAN ÜÇ6EMİ İZLERİN POYRAZ Cumhunyet Kıtap Kulubu Çağ Pazarlama A.Ş. Türkocajı Cad. No:39/41(34334)Cağak>ğlu-lstanbul Tel.514 01 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle