Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 3 EYLÜL 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Tantan
Gürctetan'da
• TtFlİS (Cumhuriyet) -
Gürcistan'da resmı
temaslarda bulunan tçişleri
Bakanı Sadettın Tantan,
"irtica tehdidi"
söylemleriyle bir yere
gelinmesi şansınm
olmadığını belirterek
"Yolsuzluk ekonomisi
tehlikesi gündeme
getınlmedıği sürece, irtica
adı altındaki söylemler,
safsata kalır" dedi. Tantan,
MlT'in Dış Istihbarat
Teşkilah olarak yeniden
örgütlendırilmesi ve
nitelikli olarak
geliştinlmesı gerektiğini
söyledi.
Sendftacıya
staMsattrı
• TRABZON
(Cumhuriyet)-FP'li
Trabzon Belediyesi'nde
Türk-lş'e bağlı Belediye-Iş
Sendikası ile Hak-lş'e
bağlı Hızmet-lş Sendikası
arasında süren yetki
mücadelesi giderek
sertleşiyor. Belediye-lş
Sendikası yöneticilerinin
Başbakanlık ve tçişleri
Bakanlığı'na, kendilerine
saldın olabileceği
uyanlannın ardından, dün
FP'li Başkan Asım
Aykan'ın yeğeni Lokman
Aykan, Belediye-Iş
Sendikası'nın işyeri
temsilcisi Hamza
Bayraktar'ı yaylım ateşine
tuttu. Bayraİctar saldmdan
yara almadan kurtuldu.
"Eytemimiz
başanr
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Enerji-Yapı Yol
Sendikası'nın "ücretlerde
iyüeştırme yapılması,
toplusözleşme ve grev
hakkımn verilmesi,
sürgünlerin ve
kadrolaşmanın
durdurulınasr' için
başlattığı ve ülkenin büyük
bir kısmında etkili olan 3
günlûk ışbırakma eylemi
dün başanyla tamamlandı.
Hükûmetın gündeminin
emekçilerin sorunlan
olmadiğına dikkat çeken
Enerji-Yapı Yol Sendikası
Genel Başkanı Cengız
Faydalı, haksızlıklara karşı
mücadelelerinin dığer
sendikalan ve KESK'i de
kapsayacak şekilde devam
edeceğini söyledi.
Gülen muhafifine
lı*aç
IBURSA (Cumhuriyet) -
Bursa'nın en değerli kamu
gayrimenkullerinden eski
Santral Garaj'ın alışveriş
merkezi yapılmasına karşı
çıkan ve Başbakan Bülent
Ecevit'in Fethullah Gûlen'i
desteklemesıni eleştiren
DSPTi Osmangazi
Belediye Meclisi üyesi
ZülfıkârYüksel,
partısınden ihraç edildi.
Bursa Büyükşehir Belediye
Başkanı Erdoğan Bilenser
ile 11 Başkanı Erdem
Baydaroğlu'nun
uygulamalannı açıkça
eleştiren YükselTe ilgili
ihraç karannın DSP
Merkez Disiplin Kurulu
tarafından alındığı
öğrenildi.
Dtey baştekim'
makamnda
• TRABZON (AA)-
Saglık Bakanı Osman
Durmuş'u karşılamadığı
için kendisiyle
gazetecilerin ve
kameralann önünde
tartışmasıyla gündeme
gelen Trabzon Numune
Hastanesı Başhekimi
Mehmet Usta, Sağlık
Bakanı ile yaşadığı olayın
her gün gözünün önüne
geldiğini söyledi. Usta,
Kocaeli'ndeki iki aylık
geçici görevini
tamamlayarak dün
Trabzon'daki görevine
döndü.
Kurultayda çekişmelerin bir yana bırakılarak parti programının tartışılması istenildi
CHP'de yön tarbşmasıIŞIKKANSU
ANKARA -
İCHP kurultayı
öncesi görüşle-
I rini açıklayan
eski DlSK Baş-
kanı Kemal Nebioğtu, partıde-
ki disiplin eksikliğinin CHP'de
egolann tatminine yönelik ça-
tışmalara yol açtığını savundu.
CHP eski Başhukuk Müşaviri
EmİD Değer de, kurultaylann
belirlı bir program, strateji ve
kadroların varlığı halinde "iş-
Liste pazarlığı
Hurşit
Güneşde
adayhğını
açıkhyor
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP'nin 30 Eylül
kurultayına bir hafta kala
adaylar tek tek ortaya çıkma-
ya başlarken liste pazarlıkla-
n da yoğunlaştı. Çeşitli grup-
larla ittifak yapan CHP Ge-
nel Başkanı Altan Öymen'in
liste konusunda zorlanacağı
vurgulandı. Öymen'in çev-
resinde genel sekreterlik için
Tarhan Erdem, Mehmet Mo-
ğultay ve Fikri Sağlar'ın adı
geçerken eski CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal'ın a-
day olması durumunda bu
görev için ilk akla gelen ki-
şinin Önder Sav olacağı vur-
gulandı.
CHP kurultayı yaklaşırken
saflar da netleşmeye başladı.
Genel Başkan Altan Öy-
men'in yanı sıra sol kanattan
HasanFehmiGüneş, Kocaeli
Belediye Başkanı Sefa Sir-
men adaylık yanşına katıla-
caklannı açıkladılar. 22 Ma-
yıs 1999 kurultayına liderlik
için aday olarak İcatılan Hur-
şit Güneş, bu kurultayda da
genel başkan adayı olacağı-
nı açıkladı.
Baykal ise, henüz kararını
kesinleştirmedi.
CHP'de genel başkan
adaybğı kulislerinin yanı sı-
ra liste pazarhklan da yoğun-
laştı. Murat Karayalçın'ın
yaru sıra sol kanattan Fikri
Sağlar'ın desteğini aldığı be-
lirtilen Öymen'in Istanbul
delegesi üzerinde etkili olan
Mehmet Moğultay'la da an-
laştığı kaydedildi. Ancak,
geçmişte birbinne karşı poli-
tika yapmış bu kişı ve ekip-
lenn aynı liste içinde yer al-
masının kolay olmayacağına
dikkat çekildı.
Kulislerde, Öymen'e des-
tek vereceği belirtilen Mo-
ğultay'ın genel sekreterlik
beklediği vurgulandı. Fikri
Sağlar'ın da "mesafeü" dur-
ması ve herhangi bir isteği
olmadığını vurgulamasına
karşın, bu görev için adı ge-
çiyor.
Sol kanadm adayı Hasan
Fehmi Güneş'i ise ekipten
kopmalar sılontıya soktu.
•Eski DÎSK Başkanı Nebioğiu: Disiplin eksikliği, CHP'de egolann tatminine
yönelik çatışmaya yol açıyor.
•Eski CHP Başhukuk Müşaviri Emin Değer: Kurultaylar, belirli bir program,
strateji ve kadroların varlığı halinde işlevseldir. Kurultaylarda program tartışılır.
levsel" olacağını belirterek
"Her gün değişen dünya kon-
jonktürü karşısında partinin
yeni strateji» ve taktikleri haJ-
kın önünde tartışdacak ise ku-
ruhaya gidihY" dedi.
CHP üyesi Kemal Nebioğiu,
parti programının emeğe daya-
b bir dünya görüşünü kalın çiz-
gilerle dile getirdığıne dikkat
çekerek "Ama, bu dünya görü-
şünü destekleyecek içerikzayıf.
Bu içeriğin zayülığı, parti üye-
si kişiler arasında farklan do-
ğunıyor. Gerçekte nüanslar bir
parti için zengüüik olmah. A-
ma, CHP'de kişisel çaüşmayı
doğruyor" diye konuştu.
CHP'de sol partilerde bulun-
ması gereken disiplinin eksik
olduğuna değinen Nebioğiu,
şu görüşlere yer verdi:
"Disiplin eksikliğinin etkfle-
ri, parti içinde kişisel egolann
tatminine vönelik çatışmalar
meydanını oluşturuyor.
CHP'nin sadece beyin kadrosu
İĞNELÎ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN
Be değiL genel merkeziyle, par-
ti meclisi ile il ve ilçe yönetimle-
ri ve tüm kadro ve organlany-
la örgütlenmeje dönük çahş-
ması lazun. Seçim geldiği vakit
değil, seçim bittiği gün gelecek
seçime hazuianması lazun.
Parti kadrolan böyle bir çahş-
ma yöntemi içine girerlerse ki-
şisel çabşma ve mücadeleye va-
Idt bulamazlar."
Eski Cumhuriyet Halk Par-
tisi Başhukuk Müşaviri Emin
Değer, kurultaya gidilmesinin
amaç ve zamanlamasma yöne-
lik eleştirilerini şöyle sıra-
ladı:
"Daha yenidenyapdan-
ma aşamasmda ve neyin
nasıl yapüacağı beu'rlen-
memiş, tarihsel ideoJojinin
nasıl algılanacağı beürlen-
memiş, dahası partiyi geç-
mişüıden koparma giri-
şimleri, Kemalizm'e da-
yanmamn doğruluk ve
yanlışlığı tartışılır iken,
hangi nedenle kurultaya
gidildiğini anlayabUmiş
değflim. Çünkü, kurultay-
lar belirü bir program,
strateji ve kadroların var-
lığı halinde işlevseldir. Ku-
rultaylarda program tar-
nşılır. Her gün değişen
dünya konjonktürü karşı-
smda partinin yeni strate-
jisi ve taktikleri halkın
önünde tartışüacaksa ku-
rultaya gidilir. Cumhuri-
yet Halk Partisi, son genel
seçimlerdeki başansızhğı
nedeniyle bu sonuçta so-
rumluluğu bulunan kad-
ronun istifası nedeniyle bir
yeniden yapuanma içinde-
dir ve neyin ne oMuğu; Id-
min, neyi, nasıl yapüacağı
belirlenmeden, samrun
yenilgmin sorumlusu kad-
ronun dürtüsüyle yeni bir
maceraya sürüklenmek-
tedir."
Öymen, kurultay sürecini değerlendirdi
'Delegeningöstereceği
sağduyuya güveniyorum'
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) -
CHP Genel Başkanı
Altan Öyraen, kurul-
taya yönelik olarak
hiçbir hesap yapma-
dığını belirterek
"BendeJegelermsağ-
duyusuna güveniyo-
rum'' dedi. Göreve
geldiği 22 Mayıs 1999 kurulta-
yuıda, parti içindeki bütün ar-
kadaş gruplannı kucaklamak
için elinden geleni yaptığını be-
lirten Öymen, "Yeniden Bste
yapüğunda da kucaklamaya ça-
hşacağun. Ama benimle kııcak-
laşmaya nryeti ohnayanlar için
yapacak birşeyhn yok" diye ko-
nuştu. Öymen, kendisinı "başa-
nsıztıkla" eleştirenlerin de "ba-
şan konusunda uzman olma-
dıkknnı" kaydetti. Oymen, 30
Eylül'deki 11. olağanüstü ku-
rultaya 1 hafta kala, Cumhuri-
yet'in kurultay süreciyle ilgili
sorulannı yanıtladı. Ne kadar
potansiyel genel başkan adayı
varsa hepsini kurultayda yarış-
maya çağıran Oymen,
"Zaten bir adayhk ya-
nşıbaşlanuşb. Böylece,
buna en aandan birsü-
re ara verUmiş olur.
Olağan kurultayın ma-
vista olmasına karşın
vanş fazla erken başla-
mıştı. Bunun partiye
zaran ohıyor" diye ko-
nuştu. Öymen, bu süreçte po-
tansiyel adaylann birbirlerini
eleştirdiğini, tüm enerjilerini bu
yarışa yönelttiklerini belirterek
"Halbuki, bizim bütün enerji-
mizi dışa dönükmücadeleye yö-
neltmemiz gerekiyor. Bu yanşa
en azınrian bir süre ara verilme-
si dışa dönükçauşmalara yöne-
lebttmesi açısından önemlidir"
dedi. Partinin güç bir dönem-
den geçtiğini belirten Öymen,
göreve geldiği 1.5 yıl içinde ye-
niden yapılanma çalışmalannın
büyük bÖlümünü tamamladık-
lannı anlath. Öymen, "Bu çahş-
malann ışığuıda. partimiz için
yararh kararlar verikceğine i-
nanryorum" dedi.
Sağlar, Bursa îl Merkezi 'ni ziyaret etti
Baykal'ı koltuktan halk
indirdi, halkla inaûaşümaz'
BURSA (Cumhu-
riyet) - CHP Parti
Meclisi üyesi Fikri
Sağlar, Deniz Bay-
kal'ın yeniden genel
başkanlığa aday ola-
cağına iuşkin iddiala-
ra değinerek "Kendi-
sini o koltuktan indi-
ren Türkiye Cumhu-
riyetinin vatandaşlandır, halk-
la inatiaşmak ohnaz" diye ko-
nuştu. Inegöl ilçe gençlik kolu-
nun düzenlediğı şenliğe katıl-
mak için geldiği Bursa'da CHP
il merkezini de ziyaret eden
Fikri Sağlar, burada gazetecile-
rin sorulannı yanıtladı. Kurul-
tay karannın son derece haklı
nedenlerle ahndığını savunan
Sağlar, Içel örgütündeki naylon
üyeler konusundaki tepkisiyle
Altan Öymen'in ciddi bir ah-
laksızlığı dile getirdiğini söyle-
di. "Ben kurultayda Altan Öy-
men'e oy vermedim, ancak Öy-
men genel başkan olarak çok
önemli bir ahlaksızhğı ortaya çı-
kanh" diyen Sağlar, kurultayla
ilgili de Bursa örgütü-
ne şu mesajı verdi:
"Ben bu kurultayda
kimsenüı karşısmda
ya da yarunda değilim.
Ahlaki değerleri, ilke-
si ve ideolojisi olanlar-
la buiiktevim. Kurul-
ta\ delegelerishasieti-
ğe ve ahlaki değerlere
sahip kişileri secmelidir. Çünkü
ahlaksız adanun ilkesi veideolo-
jisi olmuyor." 18 Nisan öncesi
zihniyetin CHP'nin başuıa ye-
niden geçmesinin mümkün ol-
madığını savunan Sağlar, Bay-
kal'ın yeniden genel başkanlı-
ğa aday olacağına ilişkin iddi-
alan şöyle yorumladı: "Kendi-
sini o koltuktan indiren Türid-
ye Cumhuriyeti'nin vatandaş-
landır, halkla inatiaşmak ol-
maz. Aksi halde halkı tanımı-
yorsunuz." Sağlar, bir soru üze-
nne de ülkede enerji darboğazı
olmadığını, 7.5 milyar dolara
ulaşacak bazı yannmlann pay-
laştınlması için darboğaz yala-
runın ortaya atıldığını savundu.
IRMIKIAYDEV ENGİN aengin@doruk.net tr
Ey benim spor yazan meslektaşla-
nm,
Yardımınıza ihtiyacım var ve insafını-
za sığınıyorum. Son dört haftadır peri-
şanım. Milli hislenm allak bullak. Bir
iniyor, bir çıkıyor. Gün oluyor büyüklük
duygusuyla (=megalomani) cihana
meydan okurcasına kostaklanarakyü-
rüyorum; demeye kalmıyor boynum
bükük, başım önde, süklüm püklüm
dolanıyorum.
Anlamışsınızdır. Şu Avrupa kupala-
nndan söz etmekteyim. Spor sayfala-
nnda Antalyaspor, Gazıantepspor, Ga-
latasaray, Beşiktaş maçlanndan söz
edildi mi ürkerek, ürpererek, "Kiminle"
diye soruyorum. Bizimkiler, bizimkiler-
den bir takımla oynuyorlarsa sorun
yok; ama küffar takımlanndan biriyle
maç varsa, yatıştıncı ilaç kürüne daha
o günden başlıyorum.
Haklıyım da.
Gaziantepspor, o adını ilk kez duy-
duğum Ispanyol takımıyla deplasman-
da golsüz berabere kalınca, hele An-
talyaspor, VVerden Bremen'i Antal-
ya'da hacamat edince yazdıklarınızı
okudum ve sayenizde "milli hislerim"
şaha kalktı.
Ben şaha kalkmış milli hislerie dola-
nırken Beşiktaş gitti.. Milano'da in-
ter'den dört gol yedi. Yazdıklarınızı
okudum ve çöktüm; milli hislerim yine
dibe vurdu.
Sonra Galatasaray Monaco'yu da-
Milli Hislerim Allak Bullak
ğıttı. Haydiiii, bendeki dibe vurmuş mil-
li hisleryine şahlandı. Birde Beşiktaş,
koskoca Barcelona'ya Inönü Stad'ın-
da çim yoldurmasın mı? Şaha kalkmış
milli hislerim, artık nereye kalkacağını,
şaşırdı.
Zavallı milli hislerim nasıl şaşırma-
sın? Hürriyet'te "Türk dayağı" diye
başlık attınız; Abdi Ipekçi'nin gazete-
si Milliyet'te, "Barça'ya Türk tokadı"
diye yazdınız. Sabah'ta hem "Destan
işte böyle yazılır" diyerek Gılgamış, Kö-
roğlu, Dede Korkut destanlanmıza bir
yenisini eklediniz, hem de "Barça'yı
kafesledik" diyerek yalnız güçlü, kuv-
vetli değil, aynı zamandatilki gibi kur-
naz olduğumuzun altını çizip milli nite-
liklerimizi çeşitlendirdiniz.
Tabıi artık çığnndan çıkmış milli his-
lerimi dizginlemekolanaksızlaştı. Gün-
lerce, ilkokuldan beri öğrendiğim "Bir
Türk on düşmana bedeldir", "Türk gi-
bi kuvvetli" özdeyişlerini anımsadım.
Hafif ıslak gözlerle yürürken, içimden
Tüüüüürk önde, Tüüüüürk ileriii" di-
ye marş dizeleri mınldandım. Gazete-
ye uğrayan Alman meslektaşlara, elle-
rimi yumruk yapıp iki yana açtığım kol-
larımı ilen geri hareket ettirerek "Avru-
pa, Avrupa duy sesimizi I duyduğun
Türklerin ayak sesleri" diye kükredim.
Gel gör ki şaha kalkan milli hislerim,
ertesi gün Avusturya kâfirinin Graz
nam kentinden yolladığınızyazılarlafe-
ci bir fırtınaya (=Sturm) yakalandı ve
çöktü.
Değerli meslektaşlanm,
N'oluryapmayın, etmeyin. Sizlerde
iyi bilirsiniz, örneğin tansiyonun inip
çıkması çok tehlikelidir. Adamı perişan
eder ve düzene kavuşmazsa mazallah
kalpten götürür.
Keza geminin inip çıkması da pek
berbattır. Insanın içi dışınaçıkar, mide-
si bulanır.
Benim durumum da aynen öyle. Mil-
li hislerim bir iniyor, bir çıkıyor; bir şa-
ha kalkıyor, bir dibe çöküyor.
Perişanım ve yazdıklannızı okuduk-
ça midem bulanıyor.
Tamam, biliyorum, sahaya çıkan 22
gencin neşe içinde "top oynadıktan"n\
söylemek saçma. Onlarfutbol sirkinin
profesyonel oyuncuları ve bizleri eg-
iendirmekle görevliler.
Tamam, biliyorum.. futbol maçı sey-
retmek, genlerimizde var olan ve uygar
insanlar olduğumuz için bastırdığımız,
rakibi (düşmanı) yenme, parçalama,
diz çökertme, perişan etme güdüleri-
mizin tatminine hizmet edıyor. Tuttuğu-
muz, harta kimilerinin endazeyi kaçırıp
bütünleştiği, kimliğinin öğesi haline
gelmiş takım, rakibi yenince, hele he-
le kovaya çevirince; bizim takımdan bir
oyuncu rakip (düşman) takımın oyun-
cusuna çimenleri öptürünce keyifleni-
yoruz, sevinç çığlıklan atıyoruz. Yeni-
lince üzülüyor, kinleniyor, gerekirse
hakkımızı döner bıçaklannın adaletin-
de aramaya başlıyoruz.
Bunlann hepsi kabul. Ama n'olur şu
milli hislerimizle oynamayın.
Zaten milli hisleri çok zayıf bir ada-
mım. Bu iniş çıkışlara dayanamıyorum.
Perişanım ve yazdıklannızı okudukça
midem bulanıyor.
Biliyorum, Orta Asya'dan göç eden
ırkdaşlanmız arasında Hagi'nin, Po-
pescu'nun, Münch'ün ata-dedeleri
vardı. Jardel'in ve Capone'nin çekik
gözleri zaten onlann Asyalı kökenleri-
nin birer kanıtı. Nouma, kızgın Gobi
Çölü'nü geçerken karardı, biliyorum.
Taffarel'in kafatasının ölçüsünü alın,
Türk olduğu hemen ortaya çıkacak.
Futbol sirkinde bizim Galatasaray'ın,
Beşiktaş'ın, Gaziantepspor'un, Antal-
yaspor'un, Allah nasip ederse, gele-
cek yıl Fenerbahçe'nin, Siirt Jetpas-
por ve Yimpaş Yozgatspor'un da ya-
nşmasından ben olsa oisa mutlu olur,
keyiflenirim.
Ama işin içine n'olur milli hisleri kat-
mayın. Dayanamıyorum. Midem bu-
lanıyor.
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HtKMET ÇETtNKAYA
İciyüzlülük!
Bu ülke ne çekiyorsa, ikiyüzlü sahtekâriardan ve
özellikle de sahte Atatürkçülerden çekiyor!..
Nereye baksanız onlar!..
Hangi taşı kaldırsanız altından çıkan onlar!..
Din bezirgânlanyla öpüşüp koklaşan, tarikat
şeyhleriyle güle oynaya, el ele tutuşup fotoğraf
çektiren onlar!..
Adnan Hocacılar için görüş bildirip "BunlarAta-
türkçü, iyi çocuklar" diyen yine onlar!..
Gazete köşelerinde, sapla samanı kanştınp "di-
yalog" köprüsü kuran, "hoşgörü" adı altında her
türiü numarayı çeviren yine onlar!..
Suratlan manda gönünden!..
Fethullah Gülen, Adnan Hoca, gazeteler ve
CHP...
Gazetede arkadaşlaria konuşuyoruz:
"Din pazariamactlannı, tarikat şeyhlerini öve öve
bitiremeyen kafalardan toplum nasıl kurtulacak?"
Gülüyorlar!..
Bir ilişkiler yumağı içinde ki bu sahte Atatürkçü-
ler, sormayın gitsin!..
Yazdıklanna bakın, hepsinin "katıksız Atatürkçü"
olduklannı, hatta "solculuk" tasladıklannı bile gö-
rürsünüz!..
Her gazete köşesinde, televizyon ekranında "La-
ik, demokratik cumhuriyet' diye söze başlayıp ar-
dından Fethullahçılara övgüler düzerler!
Artjk ok yaydan çıkmıştır!..
On kez Atatürk'ün, on kez de Fethullah'ın admı
anariar!..
Kimileri "Prof"tur özellikle; kendi çıkariannı önde
tutarlar, Atatürkçülük, laiklik, demokrasi, diya-
log, hoşgörü, Fethullah kelımeleriyle oyunu bir gü-
zel kurarlar!..
Attıkça atarlar!..
Yedikçe yerler!..
Siz tarikat şeyhini eleştirirsiniz, ertesi gün onlar
göklere çıkanriar; CHP'ye, DYP'ye, ANAP'a, D-
SP'ye, FP'ye dokunursunuz "onlar, o partilere oy
vermediler" deyip karşı koyarlar!..
Ben bunlardan bıktım!..
Neredeyse tası tarağı toplayıp, çekıp gitmek ge-
Iryor içimden!..
• • •
Bu kafalan çok yakından tanryoruz biz!..
Eleştiriye tahammülleri yoktur!..
Yaptıklan iş yazarlık bile olsa kendi çıkarian hep
önde gelir!..
Fethullah Gülen ve Nurculara toz kondurmazlar!..
Neden ve niçin?
Yazdıklanna bakıyorum, Nurculara o denli sem-
pati duyuyoriar ki, insanın aklına başka şeyler geli-
yor!..
Efendim Nurculartn kendi içlerinde çok katı kural-
lan varmış, dışanya karşı ise çok hoşgörü sahip-
teriymiş!..
Nasıl yani?
Işıkevlerinde olup bitenler, askeri okullarda ve po-
lis kolejlenndeki örgütlenmeler DGM tutanaklann-
da, savcılık ıddıanamesınde açık seçik yazılı!..
Fethullahçı okullarda öğrencilere 'katı baskı' uy-
guluyorlarmış, o çocuklar ileride hoşgörüden uzak-
laşıriarmış!..
Mış, mış, mış!..
Fethullah Gülen neden ABD'ye kaçtı; askeri
okullarda, polis kolejlerinde neden örgütlendi?
Bunlan bilmıyor mu bizim sahte Atatürkçüler?
Fethullahçı okullann kuruluş amacı ortadadır; Fet-
hullah Gülen'in ABD'de 'yeşH kart' aldığı bir ger-
çektir!..
ABD adama kolay kolay 'yeşil kart' verir mi? ABD,
adama Kuzey Irak'ta iki kotej açma izni verir mi?
Sen sabah akşam Fethullah'a övgüler yaz, ardın-
dan tarikat şeyhleriyle sıkı ilişkiye gir, bunlann
hepsini unutup bir de bilim insanı kimliğiyle laikliği,
demokrasiyi savun, CHP'nin neden oy kaybetti-
ğini yaz!..
Canım sıkılryor, böylesi ikr/üzlülüğe!..
Tası tarağı toplayıp, çekip gidesim geliyor!..
•••
Bir tarikat şeyhınin önlenemez yükselişini görmek
istemeyen sahte Atatürkçüler, CHP'yi eleştirenler
için "Onlar CHP'nin dostu değil" diyoriar...
Gazete yazarlığı eş-dost yani ahbap-çavuş iliş-
kisi değildir...
Gazeteci, toplumu bilgilendirirken eleştiri hak-
kını da kullanııi..
Neymiş efendim; Fethullah Gülen'le, yani Fethul-
lahçılarla ilişkileri 'sevgi ve sempati üzerine' değil
'diyalog ve hoşgörü' üzerineymiş!..
Kalemlerinden 'A/urcu/ar'çıkmıyor 'Fethullah Gü-
len cemaati' çıkıyor!..
Medine Sözleşmesi'nin içeriği kadar yürüriükten
kalkışı da ilginçtir. Bizim sahte Atatürkçüler, Fethul-
lahçılan Medine Sözleşmesi'yle özdeşleştirirken, bi-
raz tanh okuyup Hendek Savaşı'ndan sonraki kan-
lı olaylan öğrenmelıdirier...
Laik demokratik cumhuriyeti yıkmayı hedefle-
yenleri bu denli koruyup kollayanlar, işin ilginci bir
de 'laik demokratik cumhuriyeti' savunuyoıiar!..
O yüzden canım sıkılryor benim!..
Tası tarağı toplayıp gidesim geliyor...
Bıktım!..
hikmetcetinkayacg cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Cumhurryet
kitaD kulübü^ kttap kulübü
Klbstpi&n
ÇAİININ TANIĞI ÜÇ YAZAR
2. BASI
KUIİLAY OLAYI VE TARİKAT
SANCILI YILIAR KU$ATILMI$
SOKAKLAR
4 BASI
KUZU POSTUNDA KÜRT
2.BASI
ZAMBAK SANA DA BULAJTI KAN
2. BASI
DİNBARONUNUN KAZLARI
A$IK KADINUR SOKAİI
2 BASI
JERİAT PAZARI
SEVDANIN ADRESİ BEL1İ DEĞİL
TÜRKİYE'NİN JEYTAM JK6ENİ
6ÖZLERİN POYRAZ
Cumhunyel Kıtap Kulübü Çağ Pazarıama A.Ş. Turkocağı Cad
No:39/41 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel" 514 01 96