Katalog

23 EYLÜL 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYfeA HABERLER a Sezen Aksu 'dan konserle burs Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Denıeği'nin (BÜMED), BURC Açık Hava Tesisleri'nde düzenlediği etkinlikle Boğaziçi Universitesi'nde okuyan öğrencilere burs olanağı sağlandı. Önceki akşam sanatçı Sezen Aksu'nun sahne aldığı "Yaza Veda" konserini izleyen yaklaşık 1500 kişu keyifli anlar yaşadı. Her ay farkh bir etkinlik gerçekleştiren BÜMED, ejde ettiği geliri Boğaziçi Universitesi'nde okuyan öğrencilere burs olarak dağıüyor. (Fotoğraf: ALPER İZBUL) d\ w • (* O 9 • 1 tstanbul MiIK Eğföm Uerencı sayısı 5 o e mecek Bahbey,«BÜ-Ja Müdürü Ömer =,renti"habe- rimiz üzerine Ikiteüı'deki Tahsin Ban- guoğhı tlköğretim Okulu'nda incelemelerde bulundu. Bahbey, 25 Eyhıl Pazartesi gününden itibaren sunf mevcuüaruıı 58 öğrenciye indireceklerini söylediÖmer Bahbey, ilk aşamada okulun içerisindeki boş bir alanda iki derslik oluşturulacağmı ve 25 Eylül Pazartesi gününden itibaren dört şubenin burada öğrenim göreceğmi belirtti. Böylece sınıf mevcudunun 130 öğrenciden 58'e ineceğini vurgulayan Bahbey, ikinci aşa- mada ise okulun bahçesinin yarundaki dört dönümlük araziye hayırsever bir yurttaş tarafindan okul yapd- magnın planlandığun kaydetti. Milli Eğitim Bakanı, ders kitaplanndan objektif olmayan yaklaşımlann çıkanlmasını istedi Balkaıı dosthığu için eğitim admuistanbulHaberServisi-Mılli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, Balkan ül- kelerinın tanh ders kjtaplannm dostça olmayan ifadelerden anndınlarak ta- rih kitaplannda objektif yaklaşımlann benimsenmesi gerektigini, bu yaklaşı- mın Balkan ülkelerince benimsendiği- ni söyledi. Balkan Ülkeleri Eğitımciler Derne- ğj, Türk Eğitim Derneği ve îstanbul Üniversitesi'nin (fÜ) ortaklaşa düzen- lediği Balkan Ülkeleri Eğitim Sistem- leri: Sorunlar ve Eğilimler" konulu uluslararası eğitim konferansı başladı. tÜ Fen Fakültesi Konferans Salo- nu'nda gerçekleştirilen konferansın açılışında, toplantıya katılamayan Mil- li Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğ- hı'nun konuşnia metnîMEB Müsteşâr • Balkan Ülkeleri Eğitimciler Derneği, Türk Eğitim Derneği ve îstanbul Üniversitesi'nin ortaklaşa düzenlediği uluslararası konferansta Balkan ülkeleri arasındaki dostluk ve kardeşlik sürecinin eğitim katkısıyla hızlandınlabileceği vurgulandı. Bostancıoğlu, tarih ders kitaplarınm dostça olmayan ifadelerden anndınlması gerektigini, bunun Balkan ülkelerince de benimsendiğini söyledi. Yardımcısı tbrahim Barbaros tarafin- dan okundu. Bostancıoğlu, 2-3 Aralık 1999 tarih- lerinde Strasbourg'da düzenlenen Av- rupa Konseyi Güneydoğu Avrupa Eği- tim Bakanlan Konferansı'nda eğıti- min, banş, istikrar ve demokrasi için seferber edilmesinin kararlaştınldığını anımsath. Türkiye'nın İstikrar Paktı kapsamın- daki uluslararası etkinlikleri izleyerek bölge ülkeleriyle ıkili üişkileri geuştir- mekte olduğunu vurgulayan Bostancı- oğlu, bu kapsamda Bulganstan, Ama- vutluk, Bosna-Hersek ve Romanya ile ortak çalışma başlattıklannı kaydetti. Bostancıoğlu, ilişkılerin geliştiril- mesi amacıyla Balkan ülkeleri öğren- ci ve öğretmenlerinin de folklor, spor ve festival etkinlikleriyle bir araya ge- tirilmesine çalışıldığını belirtti. Balkan ülkeleri arasındaki dostluk ve kardeşlik sürecinin, eğitimin hız- landınlabileceğini kaydeden Bakan Bostancıoğlu, bölge üÜcelerinin bılim adamlannın yapacaklan kuramsal ça- lışmalann banş, kardeşlik ve demok- rasi yolunda değişıme katkıda buluna- cağıîu ifade etti. Konferansta konuşan Balkan Peda- goji ve Eğitim Topluluğu Başkan Yar- dımcısı ve Hacettepe Üniversitesi öğ- retim üyesı Prof. Dr. Ozcan Demirel de eğitimin, "değjşme" demek olduğunu vurgulayarak "Biz, Balkanlar'ı eğitim araayta çok daha iyi yerlere taşımayı amaçhyoruz" diye konuştu. Prof. De- mırel, eğitim projeleri aracılığıyla Bal- kan ülkeleri halklannın anlayışlannı değiştirerek Balkan ülkelerine mutlu- luk ve refah getirmek istediklerini söy- ledi. Prof. Dr. Özcan Demirel, Yunanis- tan, Türkiye ve Bulganstan'ın ders ki- taplanndaki düşmanca ifadelerin ann- dınlması, anlayış geliştirilmesı, öğret- men eğitimi, ülkeler arası öğretmen, öğrenci ve teknoloji değişimi sağlaya- rak birbirini daha iyi tanımaya olanak sağlanması konulannın ele alınacağı- nı kaydetti. Demirel, Türkiye'nin eğitim konu- sundaki deneyimlerinin Balkan ülkele- ri eğitımcilenne aktararak eğitim sis- temini AB standartlanna getirmek is- tediklerini vurguladı. Konferans, bugün yapılacak oturum- larla sona erecek. - - - " " ' , Dokuz Eylül'le barısıldı YÖK, dekanlık atamalannı yaptı ANKARA(Cumhııri- yet Bürosu) - Yüksek Öğretım Kurulu (YÖK), ünıversıtede en çok oyu almasına karşın Cum- hurbaşkanlığVna sundu- ğu listede aday göster- mediği için Cumhurbaş- kanlığı iie arasında kriz yaratan Prof. Dr. Emin Aha ile uzlaştı. YÖK, Alıcı'mn rektör olması- nın ardından boşalan Tıp Fakültesi Dekanlı- ğı'na, üniversitenin bi- rinci sıradan aday gös- terdiği Dermatoloji Anabilim Dah Başkanı Prof. Dr. Ayşe Şebnem Özkan'ı atadı. YÖK Genel Kurulu dün toplanarak, 22 üni- versiteye yapılan rektör atamalanmn ardından boşalan dekanlıklara atama yapn. Merkez Va- iisi Recep Yazrcıoğ- hı'nun kardeşi Prof. Dr. Sait Yaztcıoğhı Ankara Üniversitesı Ilahıyat Fa- kültesi'ne yeniden ata- nırken Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakül- tesi'ne yapılan atamada üniversitenin istemine uyuldu. Yeni dekan olan pro- fesörler şöyle: "Akdeniz Üniversitesi Burdur Vfe- teriner Fakültesi Büient Mutluer; Ankara Üni- versitesi Dahiyat Fakül- tesi Sait Yanaoğlu, Tıp Fakültesi Tümer £o- rapcıoğlu; Atatürk Üni- versitesi Erzincan Hu- kuk Fakültesi Eran Kandemir. Fen Edebi- yat Fakültesi Sebahattin Tüzemen, tktisadi ve tdari BiKmler Fakültesi Uğur Güllühl: Boğaziçi Üniversitesi Mühendis- iik Fakültesi Ali Rıza Kaylan; ÇanakkaleOn- sekiz Mart Üniversitesi Eğitim Fakültesi Hasan Kühınk,Ziraat Fakülte- si Kenan Kaynaş; Dfcle Üniversitesi Fen Edebi- yat Fakültesi Zeki Tez; Dokuz Eylül Üniversite- si Tıp Fakültesi Ayşe Şebnem Özkan; Ege Üniversitesi DişHekim- liği Fakültesi Sdda Er- türk, Eczacıhk Fakülte- si Erçin Erciyas, Edebi- yat Fakültesi Altan Çi- üngiroğlu. tktisadi ve Jdari BSlmkr Fakültesi Erhan Ada, Mühendis- lik Fakültesi Erden Al- pay, Tıp Fakültesi Ata Erdener, Ziraat Fakül- tesi Semih Erkan; Erci- yes Üniversitesi Fen- Edebhat Fakültesi Coş- kun Önem, Ilahiyat Fa- kültesi Celal Kırca,Mü- hendislikFakültesiBaki Karanuş, Tıp Fakültesi Cengiz Utaş; Yozgat İk- tisadi ve tdari Bihmkr Fakültesi Osman Unu- tulmaz; Yozgat Mühen- disük-Mimarlık Fakül- tesi Recep Kıhk; Gazi Üniversitesi Eczacıhk Fakültesi Mustafa Fethi Şahin, Fen-EdebiyatFa- kültesi Metin Aktaş; Kırşebir Fen-Edebiyat Fakültesi trfan Akgün; Gaziantep Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tokay Gedikoğlo; Ka- radeniz Teknik Üniver- sitesi Ordu Ziraat Fa- kültesi Yusuf Nurettin tsmailçelebioğlu; Mi- mar Sinan Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Bilgin Akdemir, Mi- marlık Fakültesi Mete Ünal; Sakarya Üniver- sitesi Teknik Eğitim Fa- kültesi Ahmet Oğur; Süleyman Demirel Üni- versitesi Orman Fakül- tesi Koray Sönmez; Trakya Ünh'ersitesi Fen-Edebiyat Fakültesi ÜlküOvman." cVağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin kırsal alan projesi kapsamında Pfeizer tlaçlan AŞ Toplum Takımı tarafindan, Hasankeyf ilçesi Atatürk llköğretim Okulu'nda yapılan yeni derslikler önceki gün düzenlenen törenle açıldı. Hasankeyf'te mutlu öğrencilerin günü ZEYCANGÜL HASANKEYF-Güneydoğu Anadolu Proje- si (GAP) kapsamında yapılacak Ilısu Barajı'nın sulan altında kalacak Batman'ın tarihi ilçesi Hasankeyf'te yaptınlan yeni ek derslikler açıl- dı. Terör nedeniyle okullann kapatıldığı, öğret- men açığının yaşandığı bölgede yeni derslıkle- rine kavuşmanın sevıncıni yaşayan minik öğ- renciler bilgisayarlı eğitimle tanışmak istedik- lerini söylediler. Çağdaş Yaşamı Destekleme Deraeği'nin (ÇYDD) kırsal alan projesi kapsamında Pfeizer tlaçlan AŞ Toplum Takımı tarafindan, Hasan- keyf ilçesi Atatürk flköğretim Okulu'nda yapı- lan yeni derslikler önceki gün düzenlenen tö- renle açıldı. ÇYDD Kırsal Alan Koordınatörü ve Küçükçekmece Şube Başkanı Doç. Dr. Ay- şe YükseL ÇYDD olarak Atatürk ilke ve dev- rimlerini tüm yurda yaymak istediklerini söy- ledi. Türkiye'dekızlannyüzde25'inin, erkek- lerin yüzde 20'sinin okula gıdemediği vurgula- yan Yüksel, eğitim ve parasal olanaksızlıklar nedeniyle okula gidemeyen kimsenin kalma- ması gerektigini belirterek ^Ordu-shüdavamş- masıyla bunu gerçekkştireceğiz'' dedi. 6. sınıf öğrencisı Caner Tekin, sınıf mevcudunun azal- ması nedeniyle daha rahat ders dinleyecekleri- ni söyledi. lleride uzman hekim olmak isteyen 7. sınıf öğrencisi Ramazan Soner Tekin daha genış sınıflar isterken, yine 7. smıf öğrencisi Ü- han Yavuz ise spor faaliyetlerinde bulunacak- lan tesislerin yapdması gerektigini ifade etri.Ya- pımına ağustos ayında başlanıp 1.5 aylık süre- de tamamlanan ve 150 öğrencinin eğitim göreceği derslikler 50 bin dolara mal oldu. EĞİTİM-SEN^DEN NORM KADRO YÖNETMELİĞİNt PROTESTO Partizanca atama uyansıANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Eğitim, Bilım ve Kültür Emekçileri Sendikası (Eğitim- Sen), Kızılay'da düzenlediği mi- tingle Norm Kadro Yönetmeli- ği'ni (NKY) ve hükümetın eği- tim politikalarmı eleştirdi. Ziya Gökalp Caddesi'nde bu- lunan Eğitim-Sen Ankara 1 No'lu Şubesı'nden Kızılay Mey- danı'na doğru yürüyüşe geçen eğitimciler, "Silahadeğileğitime bütçe", "Norm KadroYönetme- Hği'ne hayu-" pankart ve döviz- lerini taşıyıp slogan atarak Gü- venpark'a geldiler. Mitingde ko- nuşan Eğitim-Sen Genel Başka- m Alaaddin Dinçer, yeni yönet- melik ile öğretmen kadrolann- dakı dengesizliğin giderileme- yeceğini söyledi. Türkiye'de yıllardu- uygulanan yanlış eğitim politikalaruun fa- turasının öğretmen ve öğrencile- re çıkanlmak istendiğini vurgu- layan Dinçer,"YeterB sayıda öf- retmen yetiştiribnemiş, atama ve tayinlerde torpil, partizanhk ve kayırmayla dengesiz bir öğret- men dağıhmı yapünuşnr. Şimdi bu dengesizliği düzeltmekiçin çı- kanlan NKY ileyeni sürgünlerin yolu açınyor'' diye konuştu. Mevcut sosyal haklannm elle- rinden almmak istendiğine de- ğinen Dinçer, sözleşmeli öğret- men uygulamasıyla eğitimin personel boyutuyla da özelleşti- rilmeye çalışıldığmı ifade etti. Hükümetin, çalışanlardan ke- silerek oluşturulan Tasarrufu Teşvik Fonu'ndaki toplam 6 kat- rilyon liraya çok düşük faiz uy- guladığım belirten Dinçer, fon- da biriken tasarruflann ve nema- lann gerçek değerleri üzerinden bu yıl içinde ödenmesini bekle- diklenni söyledi. Konuşması zaman zaman "Hükümet, normunu aL başma çal!" sloganlanyla kesilen Din- çer, amaçlanmn demokratik ve bilimsel bir eğitim olduğunu, an- cak öğretmenlerin sürgünler ve düşük maaşlarla mağdur edildi- ğini kaydetti. Dinçer'in konuş- masından sonra alandaki Eği- tim-Sen ve çeşitli sendika üyesi göstenciler, oturma eylemi yap- tılar. Bir konuşma yapan Eğitim- Sen Basın Yayın Sekreteri Na- zan Alkaya, hükümetin,bir avuç rantçımn temsilcisi haline geldi- ğini söyledi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Gülen Cemaati ve Hoşgörü On sene kadar önce mezun olmasına ve ı ni akademık yaşam dışında kazanmaya çabalaması- na karşın iletişimimizin sürdüğü eskı bir öğrencim, ge- çenlerde bir kitap getirdi. Kitap, Fethullah Gülen o6r maatinin denetlemekte olduğu bir öğrenci yurdunda kalan ve daha sonra yolunu ayıran ıkı öğrencinin, b^ı yurtlar ve bu cemaat hakkındakı görüşlerini, dajjp doğrusu eleştirilerini içeriyordu. ,, "Bakın ne kadar baskıcı insanlar bunlar" diye ka- nuştu eski öğrencim, "Siz bunlara hâlâ sempati du: yuyorsunuz, ama bunlar içende başka tüıiü davrahi- yor, dışanya bambaşka bir görüntü vehyorlar". r l l Bazı şeyleri, en yakınlarıma bile anlatamıyorurri. Benim Fethullah Gülen cemaatindekı ınsanlarla iffiy- kim asla "sempati" ya da "sevgi" ilişkisı değıl, "diya- log" ve "hoşgörü" ilişkisi. Ve bunlann olabilmesı içm de "karşılıklı saygı" gereğı var. Bu dün de böyleydı, bugün de böyle. ıstesek de istemesek de bırlikte ya- şıyoruz, aynı gemide gidiyoruz. Eğer gemı batarsa tyfr likte batanz. .,» Fethullah Hoca cemaati ıçındeki ve dışındaki ^üV tumlanndaki farklılık, aslında "Medine Sözleşmesi" " günümüze ve konumlanna uyarlanmış bir biçimi ı rüntüsünü sergiliyor. Bunu açıklayabilmek için M€ ne Sözleşmesi'ni bir kez daha anımsatmakta yar&r görürüm. l i ? Bilindiği üzere; Hz. Peygamber Medine'de iken otik farklı dinlerden ve anlayışlardan insanlar varmış. M66- lümanlann, Hıristiyanlar, Museviler ve hatta putperesfr- lerie bir arada yaşamalan, kımı zaman ortaya sorun- lar çıkanyormuş. Bu sorunlann "nasıl aşılabıleceği' kendisıne sorulduğu zaman Hz. Peygamber'ın tavşj- ye ettiği çözüm, "Medine Sözleşmesi" olarak ısım- lendirilir ve tartışmalan günümüze dek sürmüştür.,^ Bu sözleşmeye göre; her "cemaat", kendi kurarta- n çerçevesinde yaşayacak ve özellikle kendi huku- kunu uygulayacaktır. Hıristıyan, Hıristiyan şeriatına göre; Musevi, Musevi şeriatına göre vs. Müslüman- larda Müslüman şeriatına göre yaşayacaklardır Çağımızın bazı "Islamcılan" Medine SözlesmesıJnt, Müslümanlığın özgüriükçülüğüne örnek olarak gös- termek isterler ve Medine Sözleşmesı'ne egemen olan anlayışın, günümüze de taşınabıleceğını ve gu- nümüzde de bu anlayış çerçevesinde yaşanabılece- ğini ileri sürerter. Yani günümüzde de "çok hukuklu" bir toplumsal yapının oluşturulabıleceğını ve insanla- nn uyumunun sağlanabıleceğını duşünürler. :« Bu anlayış, ilk bakışta doğru gibi görünür. Fakat bi- raz aynntılı düşünüldüğü zaman; günümüzun koşal- lan içinde, çok hukuklu bir toplumsal yapı oluştunl- lamayacağı görüleceği gibi, her cemaat üyesinın sgtt kendi cemaatinin kurallanyla bağlı olmasının, ınsarj- lan özgürieştirmeyeceği anlaşılır. , ~ Hıristiyan, Hıristiyan gibi; Musevi, Musevi gibi ya- şayacak ve Müslüman da Müslüman gibi yaşaya- cak... Peki, kendini Müslüman olarak tanımlayan t>ır insanın, yaşayacağı "Müslümanlığın" çerçevesını kjm çizecek? Kimın Müslümanlıkyorumunagöreyaşaya,- cak? Hz. Peygamber yaşarken sorun yoktu. Kurallar ve bu kurallan yorumlayan bellıydi. Peki bugün "yoçu- mu" kim yapacak? örneğin kımılenne göre; eğer pjr insan kendini Müslüman olarak tanımlarsa, örtünm'e- si gerek. Kımıleri, buna gerek yok diyor. K'ımHeri orbj; tutmayanı cezalandırmaktan yana, kimileri "olriıaz öyle saçmalık" diyor. Peki, bu ış nasıl çözütecek? Aslında bu işin çözümü yok. Istedikleri düzende eğer kendinizi Müslüman olarak tanımlamışsarifz; Müslümanlığı, "baştakilehn" yorumladığı gibi yaşa- mak zorundasınız. "Ben bu işten vazgeçiyorum, âr- tık Müslüman değilim" derseniz, o zaman da kendi idam hükmünüzü kendınız imzalamış olursunuz. Re- şit bir insan Islamiyetten aynlamaz. Yanı Medine Söz- leşmesi, kendini Müslüman olarak tanımlayarHara 62- güriük getinyor, ama eğer Müslümansanız hıçbır oz- güriüğünüz yok (Bektaşinin güzel bir oruç öyküçj vardır, fakat anlatacak yerim yok). ,.? Fetnullahçılann özgüriük anlayışlan da Medine Söja- leşmesi'ne benziyor. Başkalanna karşı hoşgörü ve diyalog arayışı, fakat kendi cemaatleri içinde oldul^- çakatı... ^ Gerçekten; okuduklarımız ve duyduklarımız, ozçj- likle öğrenci yurtlannda çok katı kurallar ve ağır yap- tınmlar uygulandığını gösterıyor. Fakat kendi cema- atleri dışındaki dünyaya karşı sevecen ve hoşgönjlü yaklaşıyorlar. ' Aynı şeyi okullannda da görüyoruz. Türkiye içind^- ki okullarda esen rüzgâria yurtdışındakı okullarındalb- sen rüzgâr ve gerek eğitim ve gerekse toplumsal ilfş- ki anlayışlan bambaşka. Dışanya karşı, ıçeriye karşı olduklanndan çok daha fazla özgüriükçüler. Ve taBii bunu kimilen, "takıyye" olarak değeriendiriyor. Belki dehakhlar... 3 l Bu saptamalanmı, Gülen cemaatine yakın bazı a?- kadaşlanmla tartıştım. Pek gönüllü olmasalar da hâk vermek zorunda kaldılar. Cemaat üyelerinın yapt«ğı büyük fedakâriıklann karşılığını vermek gerektığıbt, ülke ıçindeki ve özellikle yurtlardakı öğrencilerin &J konuda ağır sorumluluklan olduğunu dıle getırdıler, Doğrusu bu, kendi bileceklen bir iş ve kendi poMt- kalan. Ancak eğer bazı gençler baskıcı bir bıçımde eğitiliyorsa, ileri yaşlannda hoşgörü ve uzlaşmaya pek yanaşmayacaklannın endişesini duyanm. ! Benden söylemesi... Profilo İlköğretim Okulu Zehirlenen 170 öğrenci hastaneye kaldırıldı j Îstanbul Haber Servi- si -Kâğıthane'deki Pro- filo Etüt ve Beslenme ll- köğretim Okulu'nda öğ- le yemeğınin ardından 15-20 kadar öğrencide zehirlenme belirtisı gö- rühnesi üzerine çeşitli hastanelere kaldınlan yaklaşık 170 öğrencinin kontrol ve tedavısi sürü- yor. Hastanelere kalduı- lan öğrencilerden bazı- lannda gıda zehirlenme- sine rastlandığı, ancak hayati tehlikelennin ol- madığı öğrenildi Profilo llköğretim Okulu'nun ana smıfı ile 1 ve 2'nci sınıflarda oku- yan 15-20 öğrencide öğ- le yemeğınin ardından zehirlenme belirtilerinin ortaya çıkması üzerine yaklaşık 170 öğrenci, okul yetkilileri tarafin- dan çeşitli hastanelere kaldınldı. "" j Özel Levent Hastane- si'ne gönderilen 56 öş- rencıden 44'ü ayakta te- davi edilırken dığer 12 öğrenciye ise serum v^- nldığı bıldirildı Taksım Eğitim ve Araştırm|a Hastanesi'ne gönderilen 25 öğrenci ise bu hasta- nede servıs bulunmadığı gerekçesıyle Haseki, Cerrahpaşa ve IÜ Tıp Fakültelen hastanelerir^e sevk edildiler. Şişlı Etf^l Hastanesrne getırilen ]8 öğTenciye yataklı müd4- hale edılırken 40 öğreıt- cinın de tedavılerı dö- vam edıyor. SSK Ok- meydanı Hastanesı dok- toru Erdoğan Ağaç. göz- lem altındakı 15 çocuk- tan 2'sının durumunun bıraz cıddi olduğunu an- cak hayati tehlıkesı bıj- lunmadığını açıkladı.