15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CumhuriyeC İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yonetmenr Orhan Erinç • Genel YavmKoordınatorü. Hikmet Çetinkava • Yazıışlen Mudünı tbra- him Yddız • SorumJu Mudür Fik- ret İlkiz • Haber Merkezı Müdürü Hakan Kara tstıhbarat Cengiz Yddırım • Ekoribmı. Özlem Yüzak # Rultur Handan Şenköken 0 Spor Abdülkadir V ücelman # Makaleler Sami karaören # Dü/eltme Abdullah Yazıcı • FotogTaf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen MehmetFaraç Yayın Kurulu tlhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Hikmet Çetinkava, Şükran Soner, tbrahim YİIdız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay. Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatürk BuK an No 125. Kat-t.Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7hat>, Faks 419502 7 » tzmırTemsılcısı Serdar Kızık. H Zıya Bl\ 1352S.23Tel 4411220, Faks 4419117*AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu, Inonu Cd 119 S No 1 Kafl. Tel 363 12 11. Faks 363 12 15 Müessese Müdürü Üstün Akmen 0 Koordınator: Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bülent Yener 0Idare Hüseyin Gürer 0 Satış Fazilet Kuza C: • Yönetım Kunılu Bj>kanı - Genel Mudur Gölbia Krduran • Koordınator Reba Işıtman # Genel MudurYardımcısı: Se\daÇoban Tel 514 07 53 - 513vs9).S|38460-6l.Faks 5138463 \a>ımla>an \e Basan: "1 enı Cjun Haber ^ıaj]*ı BaMn ^e'tasınu TûrimaLi l ad » 4 K agaloglu 34J34 Istânbul PK :4h - Sırieu ık ^ Ş ' 4 4 ^ Utanbul lel |ll 2121 51_ 05 05 (20 hat) Fakx 10212)5085 95 ww-w.cumhunvet.com.tr 20 EYLÜL 2000 lmsak:5.15 Güneş: 6.43 Öğle: 13.05 Ikindı: 16.29 Akşam: 19.13 Yatsı: 20.35 Sezen Aksu'yla 'Yaza Veda' • Haber Merkezi - Sezen Aksu'nun "Yaza Veda" konserı yann Boğaziçı Ünıversıtesı Mezunlan Derneğı'nin (BÜMED) Bebek'tekı Burc açık hava tesıslerinde gerçekleştınlecek. Yaklaşik bin kışilık ızleyıci kapasıtesine sahip tesıslerdeki gösterınin biletlen 9 mılyon lıradan satışa sunuldu. Biletlerin satışından elde edilecek gelır, masraflar çıktıktan sonra Boğaziçi Oniversıtesi'nde okuyan öğrencılere burs olarak dağıtılacak. BÜMED'in her ay düzenlediği organızasyonlarda daha önce de Cem Yılmaz, Mazhar-Fuat-Özkan üçlüsü. Grup Gündoğarken, Sertab Erener, Ali Poyrazoğlu gibı ünlüler sahne almıştı Prof. Yaşargil'e fatıri doktora • Haber Merkezi - Hacettepe Üniversitesi Senatosu, ABD"de Congress of Neurological Surgeons tarafından "asnn cerrahı" seçilen Prof. Dr. Gazi Yaşargil'e nöroşirürji alanındaki başanlan ve cerrahi yöntemlerin geliştirilmesinde sagladığı katkılardan dolayı •'fahri doktora" verilecek. Tören bugün Hacettepe Üniversitesi Merkez Kampus Kültür Merkezi'nde yapılacak. Prof. Dr. Yaşargil, mıkrocerrahı alanında kullanılan birçok cerrahi aletin de tasarımıru yaptı. Antalya bu yıl mutlu - Antalya'daki lüks oteller ve tatil köylerinin kış başına ka- dar dolu oiacağı bildirildi. Antalyadaki lüks otel ve tatil köylerinin, kasım ayuun son haftalanna kadar şimdiden odalannı doldurduklaruu bildiren Akdeniz Turistik Otelciler Birliği Başkanı Ahmet Barut, kente vılın 8.5 aylık döneminde 2.5 milyon ru- ristin geldiğini, kasım sonuna kadar bu rakanun 3.5 nıiryonu geçebileceğini söyledi Adalara vizesiz tur sevindirdi OLCAY AKDENİZ BODRUM - Bodrum'da 19 Hazıran'da başlayan Yunan adalanna vızesız günübır- e-posta : tan (a prizma. net. tr lık gıdebilme olanağının 15 Eylül'de sona ermesinden sonra Türk ve Yunan turizm- ciler bu uygulamanın yılbaşma dek uzatıl- masını istiyorlar. Vizesız adalara gidebil- me uygulamasının yapıldığı üç ay boyuncare Bodrum"dan Istan- köy, Rodos. Patmos, Kalimnos (Kilimlı) ve Symi (Sömbeki) gi- bi yakın Yunan adalanna toplam 4 buı 305 kişi gitti. 17 Ağustos depremi sonrasın- da Türkiye ve Yunanistan arasın- da başlayan yakınlaşma. Bodrum Ticaret Odası'nın yaklaşık üç yıl- dır sürdürdüğü Yunan adalanna karşılıklı olarak günübırlik vıze- sız gıdiş-geliş olanağını sağladı. Türk Ticaret Odalan ile Yunan Ticaret Odalan'nın ginşimleri Yu- nanistan'ın en zengın armatörle- nnden Micahle Mistillioğlunun Yunanistan Başbakanı ile görüş- mesı sonucu, Bodrum'dan 19 Ha- zıran günü ıtibanyla günübirlik vizesiz gidiş-gelişler başladı. ts- tanbul doğumlu olan Mısıtillioğ- lu, günübırlık turlar ıçın lüks bir katamaranını tahsis etti. Oldukça durgun bir tunzm sezonu yaşa- nan Bodrum'da vizesiz günübir- lik Yunan adalan gezisi turizm acentelerinin yüzünü güldürdü. Türk turistlenn adalarda Ingi- lız ve Alman turistlerden daha çok para harcamalan Yunanlı ru- rizmcıleri de memnun etti. SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN Lâfla ( Peynir Gemisi' Yürütmek! Yanılmıyorsam, Tan gazetesinde, imzasız olarak, dış politika- yı yorumlardı. Basın muhitiyle ülfetim olunca, kimdir dıye so- aışturdum. Bâbıâli'de o sabah, Meserret Kıraathanesi'ndeyiz: ben ve Hasan (Tannkut): camlarda, hırçın bıryağmurun, ince çız- gileri; etrafımızda, gazetelerine dalmış kederlı 'mütekaitler'; giz- liden giıliye, eski binalara mahsus nemli küf, eskimiş tömbeki ve demli çay kokusu! Hasan Tannkut, herkesin bildıği bir şeyi söy- lüyormuş, gülerek: "...Sadreta'n Celâl Bey'dir!" demiştı; ben, Tak- rir-i Sükûn Kanunu'ndan sonra, 'devnmcı otoriterliğin'gıttikçe 'faşizan bir totaliteriiğe' dönüştüğü dönemin çocuğu. Saf ve sa- mimi olarak soruyorum: "-...O da kim?1 ' Ne diyebilirdim ki? Törkiye'de her nesil, önceki nesıllerin 'ya- saklan' çerçevesinde büyür: 9O'lı yıllann çocuklanna sorunuz, 70'li yıllann ne ideallerini bilirter, ne de bu idealler için hayatlannı bile verenlerin isimlerini. Sadrettin Celâl Bey'i 'sosyalist sol'a uzaktan yakından hiçbir ilgisi ilişkisi olmayan, babam tanıyordu da, ben tanımıyordum; kim olduğundan haberim bile yoktu. Hasan (Tannkut) anlattıkça, ne kadar utandığımı hatırlarım. Sadrettin Bey'ln 'terclhl'... <K ^ütâreke'de, Avrupa'dan Dersaadet'e dönmüş olan, I V I 'Spartakistier'den sayılıyor; 'sıfat' genel, Alman Sosyal Demokratlan'nın bir 'fraksiyonu'nun adı! (ttihatçı yasaklannın kalkmasıyla bir, ardı ardınca prtrak gibi adeta yerden fışkıran, 'sosyalist' etiketi fırkalara giriyor, bunlar; ya da, onlan kuruyorlar. Içlerinden birisi, Sosyalizm Tarihi'mizin ilginç ve esrarengiz simâ- sı 'Iştirakçi' Hüseyin Hilmi Bey'in, 'Türkiye Sosyalist Fırka- sı'dır; Hilmi Bey'e 'Iştirakçi' denilmesi, 'muhterem'm, II. Meş- rûtiyet'in ilk gazetesini 'Iştirak' adıyla kurmasından ileri geliyor; bu defa, 'ftrka'run 'nâşir-i efkân' 'Idrak' adıyla çıkıyor, kör topal yayımlanabilen birgazete. Fırka, Vahidettin'in Mütâreke'deyap- tırdıgı Meclis-i Meb'ûsân seçımlerıne, Istanbul'da iki namzet- le katılmıştır; birisi, Paris Şubesi'nın önemli ısmi, Dr. Refik Nev- zat Bey, ötekisı Sadrettin Celâl Bey! Sadrettin Celâl, hiç oy alamamıştır; Dr. Refik Nevzat ise, sa- dece yedi oy alabilmiş! Kaderin cilvesine bakar mısınız: Sadret- tin Celâl'in adını bile bilmeyen, ben; Dr. Refik Nevzat'ı tanıyo- rum; Paris'teki 'İleri Jörrtürkler Birliği' maceramızda, o da var- dı; yanılmıyorsam, 'kunıcular'arasına katılmıştı: yâni, hâlâ Paris'te yaşıyoıi Yaşadığı, nasıl bir ömür? Sosyalizm uğruna, nelerden vazgeçmek zorunda kalmış, bunu kim yazacak? Seçım mağlu- biyetinden sonra, Sadrettin Celâl Bey, 'Fırkası'ndan aynlacak- tır; tercihi, daha 'Spartakist', çok daha 'alafranga' olan 'Kurtu- luş'çulann 'fırkası 'dır: başında, Hüsnü Paşazade Dr. Şefik Bey bulunuyor, Ethem Nejat, Vedat Nedim, ismail Hüsrev vd. ora- dalar; daha sonra, Bakû'dan, Mustafa Suphi Bey'in daveti üze- rine, oradaki 'fırka' ile birleşip müstakbel Türkiye Komünist Fır- kası'nı oluşturacak 'teşekkül' budur: Türkiye Sosyalist Işçi Köy- lü Fırkası! Meclis-i Meb'ûsân seçimlennde, hiçbir başarı gös- terememişlerdir; o sıra, Kurtuluş dergisınin 5. sayısını çıkarabil- mektelâşındalar; dillerinin ve kalemlennın ucunda, lâf bol, gel gör ki, lâfla peynir gemisi yürümüyor. "İştirakçl1 Hilmi Bey'in 'kabahati... Bizim nesil, Mütâreke yıllarındakı 'grev dalgası' ile, bilir bil- mez övünürdü; çünkü grev yasak, rttihatçılar'ca 'belâ-yı azîm' sayılıyor. 'Kudemâ'dan Lütfi Erişçi, TüneTdeki ünlü 'Elit Pastahanesi'nin, likör, konyak ve nikotin buğulu loşluğunda; on- • •• lann, Hürriyet'i ilânını müteâkip, Tatil-i Eşgal Kanunu'nu nasıl çıkardıklannı, kulağıma eğilerek, fısır fısır anlatmıştı. Grev daima önemlidir, neden, çünkü işçi sınrfının silâhı o, üreticinin elin- deki en etkili yaptanm ('müeyyide'); o tarihte bizim hiç yaşa- madığımız, daha da uzun yıllar yaşayamayacağımız, 'de- mokratik' bir olay. Mütareke'dedurum farklıdır daha 1919 Teşnn-i Evveti'nde (Ekim), Bahriye Nezâreti'ne bağlı Haliç Tersâne-i Âmiresi ve Gemi In- şâ Fabrikalan'nda, bin üç yüz amele işi bırakıyor. 1920 ilkbaha- rı, zincırteme grevler bahandır: Kazlıçeşme'deki debbağhane- ler'de (deri atölyeleri) seksen amele grev ilân eyleyip; 'Iştirakçi' Hilmi Bey'den ve Türkiye Sosyalist Fırkası'ndan yardım ister; Hilmi Bey, topladığı sekiz yüz altınla, ameleyi, Velifefendi Çayı- n'na yığıp davulla zurnayla eğler, pilâvla zerdeyle besler: grev, ba- şanyla sonuçlanmıştır. Daha da önemlisi, Vatman rttihadı Cemiyeti'nin grevi! Ame- leden Kenan, Türkiye Sosyalist Fırkası'na başvuruyor: 'ecne- bi' şirket, tramvay amelesini, en yükseği ellı kuruş olan yövmiye ile, tatilsiz on sekiz saat çalıştırmaktadır. Hüseyin Hilmi Bey, In- giliz Yüksek Komisertiği nezdinde, teşebbüse geçecektir; Mi- ralay McSoll'la görüşürler; ne var ki Şirket, bu arabuluculuğu kabul etmez, amele greve çıkar; ünlü tramvay grevi budur, o da TSF damgalıdır. O zaman soru şu: Sadrettin Celâl Bey, Mütâreke yıllannda- ki Dersaadette; 1/ Anadolu'ya, iltihak ve intikal etmeyip, Is- tanbul'da kalarak; 2/ Türkiye Sosyalist Fırkası'nın, çeşrtli amele gruplanyla iç içe yürüttüğü anti/ kapitalist ve anti/em- peryalist grevlere, uzak durarak; sosyalistJiğin gereğini mi yapmıştır; yoksa, peynir gemisini lâfla yürütmeye mi çalış- mıştır? Elbette, ikincisini! Yıllardan ben, kendı kendime soranm: 'Sosyalist Sol', acaba neden Mütareke'deki grevleri, hak et- tiği ciddiyetle inceteyip araştırmamış; 'Iştirakçi' Hüseyin Hil- mi Bey'i, yaşantısını ve eytemlerini, neden gerektiğince gün ışığına çıkarmamıştır. Divan-ı harb-i Örfi tarafından, bir ara, şiddetle arandığı; sonunda da, 'esrarengiz bir şekilde' öldü- rüldüğü için mi? Önemli sayılması, lâfla peynir gemisini yürüt- mesine, bağlı olabilir mi? Olur mu olur, hep öyle yapmıyorlar mı? Neyse konuşuruz. Meraklısı için NOT: 'Iştirakçi' Hilmi Bey, öteki sosyalistler ka- dar 'alafranga' değıldi; Osmanlı toplumunun 'farklılığını' biliyor; Doğu/ Islâm ümmet sentezıyle, 'ortak' noktalar anyor; yâni, hem 'lslâmiyet'\e, hem de 'lttihatçılar'\a birlikte ortaya çıkan 'milliyet- çilik'\e\ O yıllarda, Idrak'te yayımlanmış (10 Mayıs 1335/1919) şu yazıya bir göz atar mısınız? "...Sosyalizm, umumiyetle yanlış anlaşılan bir şeydir; bunda, sosyalistlerin de suçu olmakla birlikte, asıl günah Burjuvazi'nin kasıtlı tahnflerinde ve zenginlere yardakçıhk eden 'millfmütefek- kiher'dedir. Aslında sosyalistler görevlenni yapaıiarsa, 'milliyet- çıliğe' hızmetetmiş olurlar, 'milliyetçiler' de, 'halkçı'anlamıytaprog- ramlannı uygularlarsa, sosyalistlerin ışine gelir ama; 'milliyetçi- lik'te, Sosyalizm'e aykın düşen, bırchauvınisme'e kaymayöne- lımı vardır; fakat, yine de bu derdin çaresi Sosyalizm'dir..." (Me- te Tunçay, Türfciye'de Sol Akımlar, 3. Basım, s. 74, dipnot, 102.) Nasıl, Anadolu'da bu tespitler, bugün için de geçerli sayı- lamaz mı? httpy/www.prizma.net.tr/AILHAN hrtp://www.bilgiyayınevi.com.tr./ailhan Faks/0-212/26019 88 wvvw.vvv com.tr Suyla karşılaştığımızda kendimizi bu kadar rahat hissedebiliyoruz. Paslanmazlık garantisi. (yfA ' O L K S A A G E N T U R K ! Y E D I S T R I B U T O R U D O Ğ U S O T O M O T I V S E R V I 5 V E T İ C 4 K E T A 5 D I R D O Ğ U Ş O T O M O T İ V S E R V İ S V E T İ C A R E T * S 9 l » D O H A Ş D O Ğ U S O T O M O T İ V H O L P İ N G A S Ü U B U L U 5 U D U R
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle