Katalog

2 EYLÜL 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Trttyonh* vergi iadesi vurgunu • A.NKARA(Cumhurm* Börosu) - Sarp gümrük kapısından gerçekleştirilen Hopa ve Arhavı merkezli hayalı ihracat vurgununun mali boyutunun 1.2 tnlyon lira olduğu bildirildi. Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler, '"yavru balüıa" olayının ardından ulaşılan somut bilgilen açıkladı. Sarp sınır kapısından yapılan hayali ihracat vurgununa kanşan fırma sayısının 14'ten 25'e, şüpheli şirketlerle de bu sayının 68'e çıktığuıı kaydeden Keçeciler, Hopa'da ortaya çıkan hayali ihracat skandahnın, tzmir'deki "balina operasyonuyla" bağlantısının kesinleştiğini kaydetti. CUKOBhLk'ten 1100 işçi J ADANA (Cumhuriyet Güney İlkri Bürosu) - ÇUKOBlRLtK Genel Müdürü Yakup Şahin, bır siire önce ücretsız izne çıkanlan 2 bin işçiden İlOO'ünün işten çıkanlacağını açıkladı. Yeni alım döneminde kooperatife bir yandan geçici işçi aldıklannı söyleyen Şahin, "Artık çalışmayana para yok. ÇUKOBlRLIK'i kurtarmak ıçın ne gerekiyorsa yapacağız. Once birlik, sonra da üretici ve ortaklanmız için buşaffdedi. <':"r,i,'{. Mexico Cfty'ye Atatür* heykef • ANKARA (AA)- Türkiye Işveren Sendikalan Konfederasyonu, Meksikanın başkentı Mexico City'deki bir parka konulmak üzere, Atatûrk'ün heykelini yapünyor. TÎSK Genel Sekreteri Bülent Pirler, tunçtan yapılan heykelin 1.5 ton ağûlığında ve kaidesiyle birlikte 4 metre yüksekliğinde olduğunu söyledi. Hartş hemen flndr • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Kadın ve Gençlik Kollan, dün Ankâra Güven Park'ta toplanarak ortak basın açıklaması yaptı. Açıklamada, "Banş hemen şimdi" diye seslenen CHP'liler, halkın öfkesinin patlama noktasına geldiğini belirterek "Toplumsal banş sağlanana kadar sloganlanmızı haykıracağız" dediler. Üyeler, daha sonra polislere ve yurttaşlara karanfü dağıttı. BağcanveTunç kazageçirdi • Haber Merkezi - Ses sanatçılan Selda Bağcan ve Ferhat Tunç trafik kazası geçirdi. Hatayda gerçekleştirilen halk konserine katılmak üzere dün yola çıkan Bağcan ve Tunç'un içinde bulunduğu minibüs, Iskenderun karayolunda bir otomobil ile çarpıştı. Kazada kimlikleri belirlenemeyen iki kişi hayatını kaybetti. Ağır yaralanan Bağcan Antaİcya Devlet Hastanesi'nde ameliyata abnırken Tunç Antakya SSK Hastanesi'ne götürüldü. DÜZELTME Gazetemizin dünkû sayısının 9. sayfasında yer alan 'Sezer'den teğmenlere dıploma' başlıkJı haberin resimaltında Deniz Tîğmen Özgür Gencer yerine Hava Pılot Teğmen Mesut Gümüş yazıhnıştır. Düzeltınz. Parti içindeki muhafazakârlar KHK ile getirilecek düzenlemeye karşı direnecek ANAP'ta4 memnr' böliînmesiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yıhnaz'ın, memurlann işten atılmasını kolaylaştıran düzenlemeye karşı çıkan mületvekillerini "grup karan" ile bağlayacaklannı açıklamasına karşın, parti içinden muhalif sesler yükselmeye devam ediyor. ANAP Diyarbakır Mılletv ekili Sebgetullah Seydaoğlu, tasannın Meclis'teki görüşmelen sırasında destek vermeyeceğini belirterek, • ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın, önemi nedeniyle grup karan alınacağını açıkladığı KHK için ANAP içinde muhalefet şimdiden başladı. ANAP'lı Seydaoğlu bayrak açarak düzenlemeyi desteklemeyeceklerini söyledi. "Benim jpbi düşünen onlarca ANAP'h milkrvckili var" dedi. Genelkunnay Başkanı Orgeneral Hüseyin Krvnkoğhı'nun 30 Ağustos resepsiyonunda "mudaka dûzenlemenin yapılnıasına" dönük açıklamalannın yankılan sürerken, hükümet ortağı ANAP'tan tepkiler yükselmeye başladı. Yılmaz, parti yöneticileri içinde düzenlemeye karşı çıkan isimlere "konuşma yasağT getirmesine karşın özellikle "muhafazakâr" milletvekilleri düzenlemeye tepki gösteriyorlar. Fire bekkaiyor Grup karan alınması durumunda oran olarak azalmasına karşın hükümet ortağı partiler içinde en fazla fireyi ANAP'ın vereceği dile getiriliyor. ANAP Diyarbakır Milletvekili ve TBMM Insan Haklannı Inceleme Komisyonu Başkanvekili Sebgetullah Seydaoğlu, dün düzenlediği basın toplantısında memurlarla ılgili düzenlemeye açıkça tavır koydu. Dünya Banş Günü nedeniyle basın toplantısı düzenlediğini kaydeden Seydaoğlu, Türkiye'nin birinci önceliğinin irtica değil, "açlık, işsizlik, toplumsal banş" olduğunu savundu. ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART OFAVA VüKSÜhd Cumhurbaşkaru Ahmet NecdetSezer'in,KHK'yi hükümete iadesini "demokratça" bulduğunu kaydeden Seydaoğlu, "Bu düzenkme yasa tasansı olarak Meclis'e gelirse desteklemeyeceğiz. Benim gibi düşünen onlarca ANAP'h mJBetvekili var" diye konuştu. Meclis'in önceliğinin "koşulsuz a P olması gerektiğini kaydeden Seydaoğlu, "Doğu ve Güneydoğu milletvekilleri olarak" memurlarla ılgılı düzenlemeye destek vermeyeceklerini vurguladı. AiHM'ye yeni başvuru Erbakan'dan oyalama taktiği ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Kapatılan RP'nin lideri Necmettin Erbakan, hakkındaki hapis cezasının kesınleşmesın- den sonra cezaevine girmemek için oyalama taktiklerini sürdü- rüyor. Yaz tatili nedeniyle Altı- noluk'ta bulunan Erbakan, ce- zanın infazı için Balgat'taki ko- nutuna gönderilen tebligahn tes- lim alınmasını önleyerek zaman kazanmaya çalıştı. Avrupa tnsan Haklan Mahkemesi'ne (AİHM) infazın durdurulması istemiyle yaptığı başvuru iki kez reddedi- İen Erbakan'ın gelecek günler- de ayru gerekçeyle yeniden baş- vuracağı bildirildi.Yasaya göre Erbakan'ın 4 ay süreyle cezamn ertelenmesini isteme hakkı bu- lunuyor. AIHM ile ilgili süreci yönlen- diren siyasi yasaklı Şevket Ka- zan, "Ashnda yüriirliiğün dur- durulması istemkmle ilgili ola- rak AİHM'ye iki kez itiraz hak- kı bulunuyor. Fransızavukatbir itiraz hakkı daha olduğunu be- lirterek bia uvardT dedi. Ecevit, Genelkurmay Başkanı Kıvrıkoğlu'nun uyanlanna ilişkin değerlendirme yapmıyor 4 Türidye'nin başka sorunLarı da var'ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Bülent Ecevit, Genelkunnay Başkanı Orgene- ral Hüseyin Krvnkoğhı'nun irti- ca konusundaki uyanlanna kar- şı, "Türkiye'nin başka konıüan da var" diyerek jorum yapma- mayı yeğledi. Dün bir açıklama yapan Ecevit, "Ben ısraıia ve inatia kamuoyunun Ugisini diğer bazı gelişınelere de çekmeye çab- şıyorum. Çünkü yaşam tek bo- yutlu değildir, çok boyutiudur" dedi. Ecevit, Kjvnkoğlunun sözlerinı anımsatan gazetecilere şu yanıtı verdi: "Bu konu üze- rinde kamuoyu yoğun biçimde dumyor. Oysa Türkiye'nin baş- ka sonınlan ve konuları da var- dır. Onun için ben bu konuda şûiMİilik bir şey söylemiyorum. Zaten aldığırruz önkmler bellL Türkiye son yülarda laikiik kar- şrtı akunlara karşı şimdiye kadar demokrafik yaşama geçtiğimiz- den beri görülrnemiş ölçüde et- kin tedbirler ahyor." Ecevit, irticacı memurlann meslekten ihracıyla ilgili tasan- ya ne ölçüde öncelik tanıyacak- lannın sonılması üzerine, "Bü- yük Millet MecBsi'ninflgisineön- cdflde ve rvediükk sunacağumz koBulardan biri de bu olacakür" dedi. Başbakan. Genelkurmay Başkanı'nın tasanyla ilgili bağ- layıcı grup karan alınmasını is- temesı konusunda "Her parti bunu kendisi takdir eder. DSP'nin laikiik karşıb akımlar karşısında bütün üyeleriyle bir- likte ne kadar rutariı da\randığı beüidir. Bunun için DSP'nin grup karan alması gerektigine inanmıyonım*" di>e konuştu. Ecevit, "Gülen iddianame- sinde tarikat okuOannı destekle- yenler Atatürkçü olamaz deni- yor. Sizce bu ifadeler neyi kaste- dıyor?" sorusuna şu >anıtı ver- di: "Yargıaşamasınageçilmiştir, bu aşamada başka bir şey söyle- Belçika Basbakanı Guy verhofstadt 'Erdarın iadesi söz konusu değil' BRÜKSEL / ANK4RA (AA) - Belçika Baş- bakanı Guy Verhofstadt, dün yapılan haftalık olağan Bakanlar Konseyi'nin ardından düzen- lediği basın toplantısında, Sabancı suikastı fa- illennden terörist Fehrije Erdal dosyasının ba- kanlar tarafından ele aknmadığını söyledi. Ver- hofstadt, Erdal'ın Türkiye'ye iadesinin söz ko- nusu olmadığını belirtti.Başbakan Bülent Ece- vit ise Belçika'nın bir terörist örgütün baskıla- nna boyun eğdiğini söyledi. Verhofstadt, Erdal'm Belçika'da işlediği suç- lar için yargılanacağını, Türkiye'deki suçlan konusunda yargılanıp yargılanmayacağmın he- nüz bilinmedigini, bir "adli savaşm" söz konu- su olduğunu belirtti. Basın toplantısında, Eıdal dosyasının bakanlar tarafından ele ahnmadığı- nı söyledikten sonra, Gent Mahkemesi'nin hü- kümete ilettiği gizli rapor ve adli görüş çeıçe- vesinde sanığın iade edilmemesinin kararlaştı- nldığını hatırlatan Verhofstadt, bir tavır deği- şikliğinin söz konusu olmayacağım söyledi. Başbakan Bülent Ecevit, Belçika'nın pek çok cana kıymış bir teröristörgütün baskılanna bo- yun eğmiş olduğunu vurgulayarak "Belçika, Erdal'ı ayncahkb bir konuk gibi ağuiıyor" de- di. Ecevit'in bu açıklamalanna Belçika'nın An- kara Büyükelçıliği karşılık verdi. **Erdal,Tür- knc'de de. Belçika'da da kesin olarak mahkûm olrnamıştır" denılen açıklamada, hükümetin yaklaşımınm tutarh olduğu iddia edildi. Belçika hükümetinin karannı değerlendiren Adalet Bakanı HikmetSamiTürk, Türkiye'nin konu hakkındaki asgari beklentisinin 'Erdal'a siyasi sığınnıa hakkı tanınmaması' olduğunu belirterek bu isteğin kabul gördüğünün anlaşıl- dığmı söyledi. ETdal'ın üçüncü bir ülkeye ia- desinin, Belçika'daki yargılamanın ardından verilecek cezanın infazından sonra mümkün olabileceğini ifade eden Türk, Türkiye'nin bu konuda yapması gereken bazı şeyler bulundu- ğunu belirterek idamın, suçlulann iadesi konu- sunda çoğu zaman engel çıkardığuu söyledi. mem doğrn oimaz." Ecevit, "Siz daha önce insani düşüncenizi açıkladığuuzı söyle- nuştiniz, şimdiki insanidüşünce- niz nedir" sorusu üzerine de "Ekleyeceğim bir şey yok" de- mekle yetındi. Ecevit, Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ın 'YüksekSKil Şûra' kurulmasına ılışkın önensının anımsatılama- sı üzerine şunlan söyledi: "Hükümetimiz döneminde alınan tedbuiere KHK'nin içeri- ği de eklenecek olursa, Medis'te bu yönde bir kanun çıkacakohır- sa ki çıkacağuu umuyoruro, laik- iik karşın akunlara en etkiti ön- lemler demokratik hukuk devle- ti içinde aunmaya başjanımştir.'* Ecevit, Başbakanlık Takip Kurulunun resmi kurumlara bir yazı göndererek irticacı memur- lann listesini istediği yönündeki iddialann anımsatılması üzeri- ne, "Konuyu takip eden kurulu- muzvar. Bu kunıl öteden beribu konuyla zaten ügUidir" dedi. Başbakan, gazetecılenn soru- lanndan önce de, 'Türktye'de iyi şeyler olduğunu' belirterek eko- nomik verilerde düzelme göz- lendiğini, faiz ve enflasyon oran- lanndaki düşüşün umut verici olduğunu söyledi. IRMIKI AYDIN ENGtN aengin(a doruk.nettr. Işim başımdan aşkın, başımı kaşımak için bana yardım edecek birini arayacak hallerdeyim. Telefon çaldı: - Aloooo... Satılmış Engin Bey'le ko- nuşmak istemiştim... Soyadı tutturdu da önadda yanıldı her- haJde: - Galiba yanlış çevirdiniz... Tınmadı bile. Cep telefonumun numa- rasını, Cumhuriyet'te çalıştığımı, Tırmık diye bir köşeyi işgal ettiğimi filan yinele- yip "yanlış numara çevirmediğinde" ısrar etti. Işim başımdan o kadar aşkın, gözlerim uykusuzluktan kapanma raddelerinde ol- masa itliği sezer, telefondaki dallamayı daha baştan terslerdim, ama bu kez yut- tum: - Yahu kardeşim saydıklannız doğnı da, o Satılmış dediğiniz... Kıkırtılar, kikirdemeler arasında yanıt geldi: - Sabancı'yla Iş Bankası'na satılmışsı- nızya... Şansı da var; sülatesiyle ilgili yüksek fi- kirlerimi ifade ettiğim "özlü sözteri" duy- madan telefonu kapatıverdi. ••• Cumhuriyet'le ikjisini salt yukanda ak- tardığım "eşek şakası" ile dile getiren he- rif değil; bugünlerde çok sayıda tanıdık, aztanıdık, hatta "tanımadık", Cumhuriyet SatılırsakNe Yapanz?..üstüne şakalar yapmaya bayılıyorlar. Ga- zetenin adının "CumSA"ya dönüştürül- mesini önerenlerden tutun da Iş Banka- srnın yeni açılan kulelerinde bizlere bırer oda aynlıp ayrılmadığını soranlara kadar bir dizi düzeyı ve kalitesi "epey yukanlar- da" şakalann hedefiyiz. Niye acaba? Haberciler için "Cumhunyef'm böyle- sine yoğun bir haber odağına dönüşme- si doğal mı? Anlaşılan doğalmış! Tümüne birden llrian Selçuk'un dün- kü yazısının son cümlesini aktarıp "Hay- di şimdi siz bunun yanıtını düşünedurun" deyip işimize bakmak en akıllıcası. Alın- tıyı, tadını çıkararak bir kez daha okuya- lım: "Hem medya nıye telaş ediyor canım" diye sordu llhan Ağabey, ardından ekte- di: "...satılırsak biz de onlar gibi oluruz." Şimdi "onlargibi" olunca ne olunur, ne yapılır, ne nasıl yazılır üstüne keyifli say- falar yazmak mümkün. Ama yazmayaca- ğım. Medya içi tartışmalardan hoşlanmı- yorum. Medyanın kendisinin haber olma- sını sağlıklı bulmuyorum. Ama "onlar"\ bir yana bırakıp alıntıda- kı "satılırsak" vurgusunun altını çizmek gerek. Satılır mıyız biz? Nedir satılmak? Örneğin bugüne dek savunduklanmız- dan vazgeçer miyiz? Cumhuriyet yeni ortaklaria mali yapısı- nı güçlendirdiğinde, yazıp çizdiklerimizde ortaklan koruyup kollamak gibi bir "sap- ma "yayönelir miyiz? Başka?.. Başka?.. Işe bakın, "satılırsak" diye başlayan bir paragrafa geçtim ve yazıyı örneklerle zen- ginleştirip "satılırsak şunlan, şunlan ve şunlan yapar mıyız" diye soracağım: gel gör ki örnek üretemiyorum; bilmediğim bir iklimde kalem yürümüyor, bilgisayar tıknefes, yazı kabızlık çekiyor... Karşı masada kendi yazısıyla boğuşan Oral Çalıştar a sordum: - Oğlum satılmak nasıl olur, satılırsak ne oluruz? Bilgiç bilgiç yanrtladı: - Şey oluruz... Eee, maaşlan zamanın- da alınz... Sonra maaşlan tam altnz... Sonra şey oluruz... Eee şey... Sonrası yok... Bön bön suratıma bakı- yor... Önc« bizim katta, ardından öteki kat- larda kısa bir "anket turu"na çıktım. Son- ra da umudumu kestim. Haberiniz olsun, Cumhuriyet amelesi "satılırsakne oluruz, mesleğimizi bundan böyle nasıl bir deği- şim ve sapmayla sürdürürûz" soaısunun yanıtını bilmiyor. Yani... Yani satılmak konusunda bu ka- dar karacahil adamlan ve kadıntan kimse satın almaz. Pazara çıksak müşterisiz ka- lınz. ••• Şimdi... Cumhuriyet'in mali yapısını güçlendir- mek, onu çağdaş bir işletmenin gerekle- ri ile donatmak üzere ortaklıklarkurarsak, büyük paylarla katılabilecek işadamlany- la yetinmez halka açılır, Cumhuriyet oku- yucusunun küçücük katkılannı bir araya getirir de güçlenirsek daha iyi bir Cumhu- riyet üretebileceğimızi, daha zengin bir yayın paleti ile görse), iş'ıtsel ve yazılı med- yadaki o kocaman boşluğu doldurabile- ceğimizi biliyorum. Yok, Cumhuriyet'e ortak olmak değil de Cumhuriyet'i satn almak isteyenler çı- karsa, korkanm kısa sürede bu sevdadan vazgeçerter. O konuda bu kadar karacahil adam ve kadınlabu işolmaz... POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETÎNKAYA Gülen'm Gücii... Gazetelenn habertenne baktım, bir de köşe yazı- lanna... Din baronu Fethullah Gülen imparatoıiuğunun çöküşüne gözyaşı dökenlenn sayısı o denli fazla ki... Yazıyorlar: "Tek kişilik örgüt olur mu?" Elbet olmaz!.. Vakrflar, okullar, yurtlar, finans kuruluşlan, şir- ketler... BaşimarnL. Mahalle imamlan!.. Semt imamlan!.. TSK ve poliste örgütlenme!.. Milli Eğitim kadrolan!.. örgütün öteki üyelerini ya da merkez kadrosu- nu mu arıyorsunuz? Canım, Susuriuk çetesinin örgüt şeması var mıy- dı ki onlann olsun!.. Hocanın çevresine bakın, göreceksiniz!.. Gazeteci dostlanmız Türkrye'nin öteki yûzünû görmek istemiyorlaıi.. Fethullahçılar 196O'lı yıllann sonundan itıbaren çok sıkı örgütleniyoriar; 12 Eylül 1980 sonrası Ke- nan Evren ve arkadaşlanyla pazaıiık yapıp 1982 Anayasası oylaması öncesi 'eveC kampanyasına katılıyorlar... Birileri Yeni Asya grubundan Mehmet Kutlular'a Fethullah Gülen'le aralannın neden açık olduğunu sorsun, o da açıklasın!.. , Fethullah Gülen'm tek amacı vardı: "Türk Silahlı Kuvvstleri'nde örgütlenip darbeyie iktidara gelmek!.." Din baronu bu düşle yaşadı yıllarca!.. 2000 yılında işi bitirecekti!.. :| 1995 yılında durumu fark edip Ankara'da güven- diği kişilere şöyle dedi: "Planı2010yılınakaydıralım!" 28 Şubat batyoz gibi kafalanna inince panikte^ diler... Binlerce 'Işıkevi' bır gecede boşaltıldı... • • • Askeri okullara sahte sağlık raporuyta öğrenci sokan Fethullahçılar değil mi? Yazar dostlanmız, saga-soicu yasadışı terör ör- gütlerinin 'şemalannı' anyorlar!.. Elbet vakrflar, yurtlar, okullar, şirketler yasadışı de- ğil, tıpkı YİMPAŞ ve Jet-Pa gibi!.. Müritlerini Meclis'e taşıyan, müsteşar, genel mü- dür, vali, kaymakam, polis müdürü yapan, Türk Si- lahlı Kuvvetlen'nde önemli görevlere getiren Fet- hullahçılar elbet korunup kollanacak!.. Fethullahçılara karşı ilk hareket eski Genelkur- may Başkanı emekli Orgeneral Ismail Hakkı Kara- dayı'dan geldi; Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Krvnkoğlu da 30 Ağustos Zafer Bayramı gecesi Fettiullahçılann devlet erkine sızdıklannı açık bir biçimde vurguladı... Bakın, (Izmır DGM, Esas: 1987/86-1988/72 dos- ya) Akyazılı Vakfı'nın Maltepe Asken üsesi'ndeki örgütlenme bıçımıne, şaşınp kalacaksınız!.. Ibrahim Belge ve Nihat Özdemir 'organize ör- güt kurup' askeri lise oğrencilenni egitıyori.. Deniyor ki: "Laik devleti yıkıp yerine şeriat devleti kuracağız. Sizler dininize bağlı subay olarak yetişip dinsiz su- baylan ordudan temizleyeceksiniz!" 1987 yılında Maltepe Askeri üsesi'nden atılan Fethullahçı öğrencıler, Başbakan Turgut Özal tara- fından yatay geçişle Anadolu liselenne alındı!.. O tarihte Fethullah Gülen'in askeri darbe planın- daki zamanlama 2000 yılıdır... • • • Yasadışı bır suç örgütü 'siyasi destek' alınma- dan çökertilmez!.. Türkiye bunu yaşadı ve yaşıyori AbduNah Çattı'dan Haluk Kırcıya, Alaattin Ça- kıcı'dan Erol Evcil'e dek uzayan zıncirın halkala- nnda bu gerçeâi görebiliriz!.. Zaten eski MIT'çi Mehmet Eymür de bu gerçe- ği sık sık vurguluyor... Hizbullah'ı yetiştiren kim? Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin güvenlik birimle- ri!.. Hizbullah'a 17 Ocak 2000'de son darbeyi vuran- lar kim? Devtetin güvenlik güçleri!.. Fethullahçılan 30 yıldtr koruyup kollayan, onla- nn bugünlere gelmesini sağlayan da devlet erkidir... Süleyman Demirel'den Kenan Evren'e, Turgut özal'danTansuÇiHer'e, MesutYOmaz'dan Bülent Ecevtt'e... Sovyetler Biriiği'nin yıkılmasından sonra ABD desteğinde olan Fethullahçılar Kuzey Irak'ın Erbil kentinde iki kolej kuımuşlar; ABD pasaportlu öğ- retmenler getırmişlerdir!.. Fethullahçılar ne İBDA-C'ye, ne Hizbullah'a ben- zerler, aralan çok kötüdürt.. CIAdesteğindeki Fethullahçılar hem 'Türk-lslam' hem de 'Kûrt-islam' sentezinin öncüleri değil midir? Unutmayın, kimi orgütler silahsızdır, çünkü hem orduda hem de poliste amaca ulaşacak silah var- dır!.. hikmetcetinkaya(a cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 ± jrtyat iüîûbu Hikrrmt . BASI MtRlYOUTIVİT/UrİMT SAJKIU Y1IİAI KU?AT1LJİİŞ SOMKUUt 4. BASI K|ZJ MSTUNDA KBtT ZJUŞAKSAMADAIUU$TIKAJI ^|JAJrOUUMWII KAILA11 2 BASI JERİAT PA1AU SEVDANIN AMSSİ MLÜ OCİİl nNHÜTE'NİN HTTAIIÜC6E1Iİ «ÖZMtJKPOYlAI Cumhuriyet Kitap Kulübü Çağ Pazartama A.Ş Tûri<ocaöı Cad. No:39M1 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: 514 0196