25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 EYLÜL 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA J C i J v U l l U İ T J J . / ekonomi@cumhuriyetcom.tr 13 Petroi fiyatında artışsürüyor • LONDRA (AA) - Petroi thraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) üyelenne ait 7 tür petrolden oluşan OPEC sepetinin varil fiyatı son yükselişini sürdürüyor. Sepetin çarşamba günü 31.70 dolara çıkan-varil fiyatı, perşembe günü 1 sentlik bir artış göstererek dün 31.71 dolaroldu. Böylece, fiyat, kesıntısız olarak 14 işgünü boyunca OPECnin belirledığı üst sınır olan vanl baştna 28 dolar sınınnın üzerinde gerçekleşti. BAGFAŞ, TÜGSAŞ GemlüCe talip • BANDIRMA(AA)- Bahkesir'de kurulu Bandırma Gübre Fabnkalan AŞ'nin (BAGFAŞ), özelleştirme kapsamındaki TÜGSAŞ'a ait Gemlik Gübre Sanayi AŞ'ye talip olduğu bildirildi. Yaklaşık bin dekar arazı üzennde kurulu, Türkıye'nin en büyük amonyak, nitrit asit ve amonyakİı gübre üretim tesisı olan Gemlik Gübre Fabnkasfnda 900 kişi çalışıyor. K. Kore, sisteme adım atıyor • MANtLA(AA)- Kuzey Kore, Asya Kalkınma Bankasf na (ADB) üyelik başvurusunda bulundu. Bankanın 58 hıssedan arasında en büyük paya sahip ülkeler olan ABD ve Japonya, Kuzey Kore'nin terorizme destek verdığıni iddia ederek üyelıği onaylamayacağını bildirmişlerdı. Ekonomık güçlükler ıçindekı Kuzey Kore, ADB'ye üye olmakla ıhtiyaç duyduğu düşük faizlı borçlanma olanağından yararlanmayı amaçlıyor. Büere teknolojik destek • KJVIARAŞ(AA)- Kahramanmaraş 'ta üretüen toz ve pul biber, tüketimın yüzde 45'inı karşılıyor Eğer kentteki işletmeler teknolojiye tyı bir adaptasyonla geçış yapabilırse, hem uluslararası kriterlere uygun imalat yapılacak, hem de ihracat önemli boyutlara ulaşacak. tstihdam kapasitesi de önemli ölçüde artacak. Hükümet, bürokrasi ve Uluslararası Para Fonu üçgeninden çatlak sesler çıkıyor Ince ayâr tarbşması sürayor / DevletBakam Önal: Önlem gerekiyorsa alınır, henüz karar vermedik. / IMF Türkiye Masası Şefi Cottarelli: 2001 bütçesiyle ince ayan görüşeceğiz. / Devlet Bakanı Toskay: İnce çizgide hassas ayarlara devam etmeliyiz. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Dışalımdaki artışla cari işlemler dengesinde yıhn ilk 6 ayında 5.6 mılyar dolara kadar ulaşan açık ve yüzde 25 'lik enf- lasyon hedefınin tutmayacağuun ortaya çıkması, özellikle 2001 yı- lına ilişkın yenı önlemleri gün- deme getırdı. Ancak yaklaşık 2 aydır tartı- şılan bu önlemler konusunda "hükümet bürokrasi ve IMF" üçgeninde "çatiaksesler" oluş- tu. Cari açıktaki gelışmelertt de- valüasyon" tartışmasının yayıl- masına neden olurken yeni ver- gilerden tüketici kredileri ve oto- mobil dışalımının önünün ke- silmesine kadar uzanan bir dizi önlem planlanıyor. Devlet Bakanı Recep Önal, hedeflerde hıçbirdeğişıkliğe gi- Işçi sendikalan EMFyi protesto etti Istanbul Haber Servisi - Istanbul Işçi Sendikalan Şubeler Platformu, IMF'nin ve iktidann işçi ve emekçiler üzerindeki sindirme politikalannı protesto etti. KESK Şubeler Platformu Sözcüsü Aiunet Korkmaz, bütün dünya halklannın IMF'nin politikalanyla acı çektiğini belirterek "İnsanhk tarihi, IMF'yi ve acı reçetelerini unutmayacak ve IMF'yi taribin karanhk çöplüğûne atacak" dedı. Işçi Sendikalan ve KESK lstanbul Şubeler Platformu ve Teksif Sendikası da Bakırköy Özgürlük Meydanı'nda protesto gösterisi düzenledı. dilmeyeceğini ve ince ayar ya- pılmayacağını daha önce açık- lamasına karşın önceki gün Dev- let Bakanı Tunca Toskay, "tn- ce çizgide hassas ayarlara de- vam etmeByiz" dedi. Toskay, dışalımuı azaltılması, dışsatı- mın desteklenmesi ve ekonomi- nin soğutulması için önlemler ahnacağını söyledi. Devlet Bakanı Recep Önal da dün IMF heyetiyle yaklaşık 1.5 saat sü- ren görüşmeden sonra "Tedbir gerekiyorsa alınacaktir. Ancak bu konuda karar vermiş deği- fiz" açıklamasını yaptı. IMF Türkiye Masası Şefi Carlo Cottarelli ise "Uygula- nan ekonomik programda ber zaman için ince ayara ihtiyaç var. Biz de bu ince ayar konu- sunu, 2001 bütçesi çerçevesinde ete alacagE" dedi. IMF heye- tinin, gelecek dönemde ne ya- pılması gerektiğını "teknisven'' düzeyinde görüşeceğini, daha sonra "sryasüerin'' karar verece- ğmi vurgulayan Önal, "2001 büt- çesidisiptinii bir bûtçe oiacaknr. Ozeüikle harcama kalemlerinde öoemiibirdisipttnisağlamakzo- runda>Tz" dıye konustu. Cazi Erçel açıkladı 200 l'e yeni kur politikası ANKARA (CumhuriyetBürosu)- Mer- kez Bankası Başkanı Gazi Erçel, 2001 yılından itibarenyeni bırdövızkurupo- İitikasına geçileceğinı bildirdi. Erçel'in aeıklaması, ekonomik çevrelerde "soru işarerterine" neden oldu. Prof. Dr. Onur Kumbaracıbaşı, dış ticaret ve cari açık- taki gehşmelenn kaygı verici oldugunu, ancak hükümetın devalüasyon gibi radi- kal ve klasik bir yöntem kullanacagını zannetmediğinı söyledi. Merkez Bankası Başkanı Erçel, Hazi- ne Müsteşan SelçukDemiralp, IMF Tür- kiyeMasası Şefi Carİö Cottarelli ve DPT yetkililen Merkez Bankası'ndabiraraya geldiler. Merkez Bankası Başkanı Erçel, yeni dö\ ız kuru politikası üzerindeki ça- llşnıalann devam ettiğini söyledi. 'Dünyada tartışıhyor' Gazı Erçel, gelecek yıl uygulanacak dövız kuru politikası konusunda hazır- lık yaptıklannı belirtirek şunlan söyle- di "Geçen hafta ABD'de Amerikan Merkez Bankası Başkanı Alan Greens- pan Ue IMF Başkan Yardımcısı Stanley F ıscher ile geu'şmekte olan ülkelerin merkez bankası başkanlannın katddığı bir konferansta bulundum. Burada kur rejimi konulannı ele akhk. Biz, bu kur rejinıinin en i> isini uyguluyoruz. Ama da- ha iyisistenıler olabflîr mi konusunda bü- tün dünya kafa yoruyor." Prof. Dr. Onur Kumbaracıbaşı, dış ticaret ve cari işlemler açığının çok cıddi boyutlarda oldugunu, bu neden- le kur polıtikasında yeniden değerlen- dirme yapma gereğinin duyulmuş ola- bileceğinı söyledi. Kumbaracıbaşı, de- valüasyon için de henüz koşullann tam olarak oluşmadığını, böyle radi- kal bir karar alınmasının bu aşamada çok yanlış olacagını bildirdi. Emekçiler, fıyat artışlan karşısında ezilmeye devam etti Zam yağmuru dinmedi Son üç ayda fiyat artışlan Urûnler Tarih ZamOram % Bektrik 06 Hazıran 2.1 Isdem» Ürûnleri 05 Hazıran 1.97-5.04 05 Haziran 1-2.4 Tûpgaz 08 Hazıran 1-1.3 Universite Harçlan 16Hazıran 25 Dera Kitaplan 28 Haziran 25 Özel Muayene Ücrtfteri 29 Haziran 15 Şeker 29Hazran Etektrik 30 Hazıran 2.1 Külçe AJümnyum 03Temmuz 1.3 Yabaocı Sigara 13Temmuz 5.9-9.1 öriinhsf / ? *: Vapur Tarih ^ ZamOrani f 24 Temmuz 25 AKkninyum / 24Temmu2 1.4 26 Temmuz 5 Etektrik 01 Ağustos 2.1 Hashaş Kapsülû 04 Ağustos 42 tsdemtrÛTÛnteri 15Aâustos 1.5 Şefcer 21 Aflustos 2.1 Seka 23 Ağustos 2.3 23Aftustos Defl. Oran. Ofcul ServisleriflST.) 28 Ağustos 25 Etektrik 31 Ağustos 2.1 İETT Taşrnıa Ücretleri 31 Ağustos 33 Ekonomi Servisi - Uluslararası Para Fo- nu"nun (IMF) güdümünde hareket eden hü- kümet arka arkaya zam yapmayı sürdürü- yor. Yaz aylan olmasına karşın son üç ay- da fiyat artışlan dinmezken zamlar ait ve orta gelir grubunu zorlamaya devam ediyor. Sendikalarca hesaplanan yoksulluk sı- run temmuz ayının sonunda, bir önceki yılm aym dönemine göre yüzde 58.7 ora- nında artarak 543 milyon liraya ulaşır- ken sürekli enflasyon artışımn altında kalan maaşlarla geçinmeye çalışanlar mağdur ediliyor. Başta elektrik olmak üzere pek çokürün- de zamlar yaz aylannda da durmazken ka- mu çahşanlan yılın ikinci yansında yapı- lan yüzde 10'luk zamla hayal kınkhğına uğ- radılar. Son üç ayda elektriğe 4 defa zam yapıhrken ilaç fiyatı temmuz ayında yüz- de 5 oranında arttınldı. Okullann açıhnası için hazırhklar sürer- ken velileri ve öğrencüeri zor durumda bı- rakacak pek çok fiyat artışı yaz aylannda gerçekleştırildi. Üniversite harçlanna ve ders kitaplanna haziran ayında yüzde 25 ora- nında zam yapıhrken ağustosun sonunda da okul servis ücretleri yüzde 25 oranında art- tınldı. Ders kitaplanna yapılan zammın egıtimın bütün zorunlu giderlerine yansı- dığı behrtıluicen kitap fıyatlanmn 720 bin 775 ile 2 milyon 321 bin 250 lira arasında değiştiği söyleniyor. Eğitim masraflan d yakryor Reel ücretlerin düştüğü bir dönemde okul servislerine yüzde 25 oranında zam yapı- larak velilere bir darbe daha vurulurken yılbaşından sonra servis ücretlerine tekrar zam yapılması bekleniyor. Okul servis ücretleri tarifesi en kısa me- safe 24 milyon 687 bin 500,15-20 kilomet- re arası da 57.5 milyon lira olarak belirlen- di. İETT taşıma ücretlerine gelen yüzde 33'lük zamla yurttaşlar bir tam bilete 400 bin lira ödemek zorunda kalacaklar. Yurt- taşlar, aylık sivil mavi akbil için de ayda 20 milyon, indirimli mavi akbil için ise 10 milyon lira ödeyecekler. Geçen üç ay için- de doktor muayene ücretlerine de yüzde 15 oranında zam yapıldı. . . ,, Ferroli'den klima doğruları; - Soğutulan mekana gelen güneş ışığı perde ve panjur ile azaltılmalı. - Klima kullanılan mekanlarda kapı ve pencereler mümkün olduğunca kapalı tutulmalı. | FERROLI | Isıtma ve Klima Sistemleri TeL: 10216) 416 54 93 www.ferroli.net Sanayici 'ileriyVhâlâ göremiyor ANKARA (ANKA) - Özel sektör imalat sanayiinin uzun vadeli sipariş- ler alamaması nedeniyle kısa vadeh planlamalara gittiği belirlendı. Merkez Bankasrnın iktısadi yönelim anketi, imalat sanayii işyerlerinin yüzde 29"ununmevcutsiparişkayıtlanna gö- re yaptıklan üretim programının vade- sinin bir ay oldugunu ortaya koydu. İşyerlerinin yüzde 42'sinin üretim programlannın 1 -3 ay arasında oldu- gunu gösterdi. Buna göre sanayi işyer- lerinin yüzde 71 'inin üretim programı- nın süresi 3 ayı geçemiyor. Bir yıldan uzun bir dönem için üretim programı ya- pan işyerlerinin oranının ise yalnızcayüz- de 3 düzeyinde oldugunu gösteriyor. Merkez Bankası'nın her ay yaptığı anketle, sanayideki genel gidişat ko- nusunda bir ay önceye göre daha iyim- ser olanlann haziran aymda yüzde 37 olan oranın temmüzda yüzde 26'ya gerilediği belirlendi. Genel gidişatı aynı bulanlann oranı yüzde 58'den yüzde 66'ya yükselirken, kötümserle- rin oranı da yüzde 5'ten 8'e çıktı. Gelecek üç aylık dönemde üretimi kısabilecek faktörlerin başında sipariş- satış faktörü sayıldı. Buna göre işgücü, tesıs- kapasite, kredı-finansman ve girdi maliyetleri gibi unsurlar, üretimi kısabilecek fakîörler olarak sıralandı. Otomoûv tekstilisolladı BURSA (AA) - Bursa'da 1999 yılı faalıyetleri üzerinden "En bûyük 250 fırma" belli oldu. Listenin başmda 518.181 milyar lira ciroyla OYAK Renault Otomobil Fabrikalan AŞ yer aldı. BP Petrolleri 312.854 milyar liralık ciro ile ikinci sırada. TOFAŞ AŞ 273.128 milyar lirayla üçüncü olurken onu Yeşim Tekstil AŞ 146.287 milyar lirayla takip etti. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nm araştırmasına göre, 250 firma geçen yıl toplam 3 katriryon 501 trilyon lira ciro, 664 trilyon lira karma değer elde etti. Verilerde dikkat çeken bir başka gelişme ise tekstil ve otomotiv sektörlen arasındaki yer değiştirme oldu. 1970'lerden itibaren başlayan otomotiv sektörü hızla gelişirken bin yıldan fazla geçmişi bulunan tekstil ve konfeksiyonda son yıllarda yaşanan gerileme devam etti. Bursa'daki en büyük 250 fırma içinde 1997-1999 döneminde tekstil ve konfeksiyonun payı yüzde 46'lardan yüzde 37'lere gerilerken otomotıvin payı yüzde 19'lardan yüzde 28'lere yükseldi. TOBB TOPLANTISI ^Ekonomi duvara dayandı 9 Ekonomi Servisi - Hükü- metın enflasyonla mücadele programınm 3 yıl içinde ba- şanya ulaşacağım savunan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Fu- at Miras, "Ekonomi duvara dayanmışör; ya bu duvar üs- tûmûze yüahr ya da biz özel sektör olarak buduvandete- rek biraz nefes ahnz" dedi. TOBB bünyesindeki Tica- ret Borsalan Konseyi, eko- nomideki son gelişmeleri de- ğerlendirmek ve ticaret bor- salannm sorunlannı görüş- mek amacıyla düzenlediği toplantıda konuşan Miras, "OzeDeştirmekayıtnz şartsız ülkenin sorunu halinegebnek- tençıksm" dedı. Enflasyonla mücadele eder- ken iç talebi daraltmak ge- rektiğini söyleyen Miras, dev- lete hitaben, "Üretmekve is- tihdamı korumakiçin maliyet- leri düşürmek gerekmekte- dir. Dolajisıyla karamsarhğa düşmeden enflasyonla müca- deleye destek vennekgerekir. Aksitakdirdeekonomi batar, o batarsa biz de batanz" di- ye konuştu. TOMiras, hükümetin ihra- cata yöneük tedbirler abna- sının uygun oldugunu ve tü- ketici kredilerinin arttığı bir dönemde ithalatm artmış ol- masının endişe yarattığını di- le getirerek hükümetin ihra- catı arttıncı unsurlan devre- ye sokması gerektigıni söyledi. Mitsubishi 'temiz' patron artyor EkonomiServisi-Hatah üretım- le ilgiü şikâyetlerin üzerini örterek binlerce kaza ve ölüme neden ol- duğu için geçen ay kamuoyundan özür dileyen Mitsubishi Motors, ye- ni ve temiz bir patron anyor. Ja- pon otomotiv üreticisi şirket, iş or- tağı DaimlerChrysler'den skanda- hn başmdaki isim olan Mitsubis- hi'nin şu andaki patronu Katsuhi- ko Kawasoe'nin yerini alacak bir genel müdür önermelenni istedi. 1977 yıluıdan beri gelen müşte- ri şikâyetlerini gizleyerek üretim hatalannm düzeltilmesini önleyen Mitsubishi Motors'un yönetici eki- binin başındabulunan Kavvasoe'nin istifaya hazırlandığı bıldirilmişti. Alman-Amerikan DaimlerChrys- ler'in Mitsubishi'nin yüzde 34 or- tağı olması dolayısıylaböyle bir ata- ma yapabileceği belirtiliyor. Japon Ulaştırma Bakanlığı'nın resmi bir ceza vermeye hazu-lan- dığı Mitsubishi şirketinin sözcü- sü, bubüginin doğru olmadığını ve Kavvasoe'nin müdürlük görevini sürdüreceğinı söyledi. Şirketin da- ha önce de Mitsubishi Heavy In- dustries'den "patron" talebinde bu- lundugu, ancak "uygun birisi ot- ' yanıünı aldığı kaydediliyor. İŞÇİMN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Alay Eder Gibi Evet, alay eder gibi her gün bir başka televizyon kanalına bir başka Milli Eğitim Bakanlığı yetkilisi, ba- kan, müdür çıkıp, uzun uzun zorunlu bağış olmadı- ğından söz ediyorlar. Zorunlu bağış alan okul yöne- timleri hakkında kovuşturma açılacağını bildiriyorlar. Kendilerine ulaşmış hiçbir şikâyetin olmadığınt açık- lıyorlar. Çocuğunu göreceli iyi okullardan birine kaydetti- rebilmek için, zorunlu milyonları yatırmış anne baba- lar, bu açıklamalan dinlerken, kendilerini ne yerine ko- nulmuş hıssediyoriar? Hangi anne-baba çocuğunu kabul ettirebılmek için çırpındığı okul yönetimi hak- kında yazılı şikâyette bulunabilir? O çocuğun o okul- daki geleceği ne olabilir? Hesap-kitap meydanda... Dünyanın eğitime en dü- Şük pay ayıran ülkesi olma rekorunu kırıyoruz. Bütçe içinde eğitimin payı yüzde 7.2. Bu yılın bütçesine gö- re yaklaşık 2.5-3 katrityon ile 15 milyar öğrenci, 650 bin eğitim çalışanı, 64 bin ilk, orta, yaygın eğitim ku- rumu, 72 üniversitenin tüm harcamalannı karşılama- ya çalışıyoruz. Üniversiteleri de içine alan ortalamada, öğrenci ba- şına 50 milyonluk yıllık harcama ile eğitim sorunu na- sıl çözülür? Çözülmediği için de "tavşana kaç, tan- ya tut" politikası izlenmekte. Eğitimde sadece zo- runlu katkı payı olarak ailelerden alınan para, okul ba- şına 3-5 milyarlık bir rakama ulaşıyor. Okulların birtek kömürgiderleri bakanlık bütçesin- den karşılanıyor. Doğalgaz ise zorunlu bağışlara ka- lıyor. Bakım, onanm, su, elektrik giderieri bıle, her tür araç gereç donanımı, hatta pek çok okulda çalıştın- lan kimi personel, açıktan sağlanan öğretmen gider- ieri dahi gönüllü bağış adı altında toplanan zorunlu bağıştan sağlanıyor. 12 Eylül'ün "Kendi okulunu kendinyap" kampan- yası, varsıllann eğitime katkısı olarak değil, geliri ol- sun olmasın, çocuğunu okutmaya çabalayan herke- sin zorunlu katkısına dönüşmüş bulunuyor. Her ders yılı başında sorumlu eğitımcılerin "Zonınlu bağışyok" söylemlen, bir eğitımcinin dediği gibi "Kazı bağırtma- dan yolun" uyansını içeriyor. Herhalde kazı bağırtma- dan yolmanın yolu da zorunlu bağışı yapan ailenin ya- zılı şikâyette bulunamaması oluyor. Yoksa kimileri özel okul havasına girmiş bakanlık okullannda zorla toplanan büyük bağışlar karşısında canı yanan yüzlerce değil, binlerce, onbinlerce veli- nin çaresizlik içinde kıvrandıklan ortada. Bir kere yüz kızarmasın. Okulun konumu, konfonj- nu toplayacağı bağışa bağlayan eğitimci de, düşük ücretinin her geçen gün hızla yitirilen toplumsal say- gınlığın acısını, öğrenci ailesinden sağlayacağı zorun- lu bağışın yükseltilmesinden çıkanyor. Toplanan ba- ğışlann yükseklıği ile, okulayaratılanolanaklarveeği- timciye sağlanan konum, konfor arasında doğrudan ilişki kurulduğunda da iş çileden çıkıyor. Her tür eğitime ilişkin değer yıkılıyor. Yüz-göz olu- nan ilişkilerde aıleden eğitimin her aşamasında yeni- den para toplamanın yollan bulunuyor. İş, derste öğ- retilemeyen bilgilerın ders dışı aynı öğretmenlertara- fından aynca para alınarak verilmesine uzanıyor. Okul başansı tek ölçü olunca da, başarılı olan okul için zorunlu bağış rakamları katlanıyor. Başanyı yük- sek tutmak üzere de iyilerte paralı özel derslere ağır- lık verip, diğerleri için olağan eğitim zahmetine kat- lanmamak gibi acıklı sonuçlar bile çıkıyor. Eğitim-eğitimci-para-aile- öğrenci ilişkileri utanç verici boyutlara ulaşıyor. Sonuçta bağırtmadan yolu- nacak kazın bulunamadığı yoksul yörelerde, bakımı- nı, onanmını yapamayan, araçsız, gereçsiz, dökülen binalarda çok elverişsiz koşullarda eğitimin yapıldı- ğı, öğretmen ve personel açığı yüksekokul olgusu kar- şımıza çıkıyor. Daha varsıl bölgelerde ise aileleri, ba- ğırtmadan daha iyi yolabilen okullar ile yolamayanlar arasında büyuk farklılıklar oluşuyor. Aynı bölgede, iki- sı de bakanlığa bağlı, birisi her tür lüks donanım için- de, diğeri dökülen iki okul olgusu ortaya çıkıyor. Sonra aileler, çocuklannı daha iyi eğitim verildiği, yükseköğrenime geçişte avantajlı düşündükleri okul- lara kaydedebilmek için aralannda yarışa giriyor. Ay- nı semtlerde daha ilkokullardan biri gizli kolej hava- sında, diğeri gariban ckul farklılıkları oluştuğunda, ai- leler rakam ne kadar büyürse büyüsün çocuklarını en iyi bikjiklenne kaydedebilmek için zorunlu bağışa tes- lim oluyor. Bir kaostur gidiyor, her geçen yıl çocuk okutmak zorunda olan ailelerin yaşamını daha ağır bir karaba- sana çeviriyor. öğrenci donanımlan, özel formalar, araç gereçler de işin içine gırince, bir gencın ailesine öğ- rencilik maliyeti ne yazık ki milyarlaria ölçülür oluyor. Işte tam da bu can alıcı noktada çaresiz ailelere, öğrencilere çare dağrtan rolünde işin içine siyasal Is- lam ginyor. Savcılık iddianamesıne göre en tehlikeli irticai örgüt ilan edilen Fethullah Gülen'in örgütlen- rnesinde odak eğitim değil mı? Şımdı büyuk bir teh- drt oluşturduktan sonra 8 yıllık kesıntısiz eğitim ile önü kesilrneye çalışılan siyasal Islamın okullara sızması ha- reketinin güçlenmesi çaresiz aileyi sarmalamadan geçmiyor mu? Imam hatip okullarına çocuklarını verenler hem yükseköğrenim garantisi, hem de çocuklannın hertür eğitim gereksiniminin karşılanmasını sağlamış oluyor- lardı. Şimdi 8 yıllık kesintisiz eğitimde okuyacak ço- cuklan okutabilme koşullannı, hem eğitim kalitesi, hem de aile açısından sağlamak gerekiyor. Bunu yaptık mı? Ne yazık ki çok azı ile evet, ama bütünü ile kocaman bir HAYIR. sukransoner@yahoo.com < | Rüşvet veren kara listede \ BERLtN(AA)-Ulus- lararası Şeffafiık Örgü- tü (Transparency Inter- national), ihalelerde rüş- vet veren şirketlerin mer- kezi kaydının tutulma- sını ve bu şirketlerin ka- ra listeye alınmasını öner- di. Orgütün başkanı Pe- ter Eigen, uluslararası ekonomik yolsuzluklar ve rüşvetle mücadelede Dünya Bankası'nın mer- kezi rol oynamasını ve di- ğer kuruluşlarla işbirli- ği yapmasmı istedi. Eigen, Uluslararası Pa- ra Fonu-Dünya Banka- sı'nın Prag'da 26-28 Ey- lül'deki yanyıl toplantı- lannda, küreselleşme, borç silme, yoksullukla mücadele ve AIDS so- runlannm, yolsuzlukla- n ve rüşvet sorununu ge- ri plana atmamasım di- ledi. Birçok ülkede dev- let memurlan ve kamu çalışanlannm, maaş ve ücretlerinin yaşamlanm sürdürmede yetersiz kal- dığına dikkat çeken Ei- gen, Dünya Bankası'nın, bütçesinin daha büyük kısmını, yolsuzlukla mü- cadele tedbirlerine ayır- masının gerekli oldugu- nu belirtti. Dünya Bankası ise 1998- 2000 döneminde yolsuzlukla mücadele tedbirlen için her yıl 4 milyon dolar kaynak ayır- dı ve üye ülkelere "sevk- idare" ve kamu sektörü kurumsal reformlan için yılda 5 milyar dolar kre- di kullandınyor. ı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle