Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 EYLÜL 2000 PAZAR
10 P A Z A R YAZELARI dishab(« cumhuriy«tcom.tr
Geriye kalan tek
şey dostluklar...
82 yaşında ikinci
delikanlıhğının keyfıni
çıkarmakta olan Ingmar
Bergman, kamerayı bıraktı
ama ne fîlm setinden
aynhyor ne de
Stockholm'deki "Babaevi"
Dram Tiyatrosu'ndan. "Bu
son!" diyerek Farö
Adalan'ndaki evine çekilip
gidiyor ama, bir
bakıyorsunuz, yine devrede.
Şimdi de hem bir piyesi
sahneye koydu hem de şu
sıralar gösterime giren
"Inançsıziar" adlı fllmin
senaryosunu yazdı. Senaryo,
Bergman'ın bir yûzyıla
yakındır hesaplaşamadığı
yaşamının yeni bir bölümûnü
yansıtıyor. Yönetmen Iiv
UDmann. Hani siz "yaşı
kemale enniş'' dostlann
arumsayacağı Bergman
fîlmlerinden "Persona" ve
"FBdülar ve Çjğhklar"ın
gözde oyuncusu. O sıralar,
bu Norveçli sanatçı ile
Öergman'ın set dışında da
bir beraberliği oldu. Sonra
özel ilişki bakımından yollan
aynldı ama sanat yolunda
hep beraber oldular. özel
hiçbir kırgınlık bu dostluğu
bozmadı. (Hoş,
bu beraberlik
gûnümüzdeki
'medyatik
düzende' olsaydı
belki de bu kez
pek o kadar
kolay olmazdı.)
Düşünüyorum.
«Feraona»
1966'da sinemalara ulaştı.
Yani diyebiliriz ki, Bergman
ile Ullmann'ın 40 yıl kadar
bir dostluğu var; farklı
şekillerde olsa da. örnek bir
dostluk; saygının
tükenmediği ve kimsenin
kimseyi malı sanmadığı bir
birliktelik. Şimdi, yeni
binyılın ilk yılında,
"lnançşzlar" fılmi hakkında
Livtfflrrıann'ın sözlerini
STOCKHOLM
GÜRHAN
UÇKAN
y . Tek çocuğu,
yazar Lm Uümann'ın babası
Bergman konusunda nasıl
içtenlik ve sevecenlikle
konuşuyor. Oysa daha sonra
bir başkasvyla evlendi,
K>şandı ve halen 15 yıldır
Irinci evlıliğıni sürdürüyor...
^sil bir sevecenlikle;
muruna dûşkün, ama değer
-erdiği insanı bir tûrlü
»itmeyen iç hesaplaşmalar
üzünden hor görmeye
alışmayacak kadar olgunca.
Jüyûk bir erdem bu.
ten bunun, yani bu
rdemin yalnızca belirli
işilere özgûn olmadığını
üşünüyorurn. Tanınmış
işiler, yaratıcılığı kamuoyu
dına sürekli izlenen insanlar
gözle görülûr örnekler
oluşturuyorlar, böyük
çoğunluğu ise "skandal
basuuna" konu. Yine de
bakıyorum çevreme,
dostlanma. O pek medyatik
olmayan güzel insanlara.
öylesine gûzel dostluklar
fîlizlenmeyi tamamlayıp
çiçek açmış ki... Ve bazı bir
zamankı dostlar, kendi
kendilerini tanıyamaz hale
gelmişler, şu ya da bu
nedenle yeni dünya düzenine
uyduktan sonra.
Zaman geçiyor ama, gerçek
dostluklar kalıyor. Aslında
gerçek dostlarûnızın sayısı
fazla degıl. Zaman zaman
bunu düşünmek gerek. Bir
an için, bir gûnbatımında
veya sabah çayından ilk
yudumu alırken şöyle ruhsal
olarak bir kenara çekilip
düşünmek gerek. "Bftmeyen
işkr vûzûnden" (Sevgili
Necatigil) epeydir sesini
duymadığımız bir dosru
aramak, bir telefonluk da
olsa, o anda bızım için tatlı
bir görev olmalı. Zaman
yoksa yaratılmalı ya da ilk
zaman olduğu anı o dosta
ayırmalı.. Hep ama, hep bir
başka "fimta"
ertelemeden.
Dostlann önemli
bir lasmı geçici
ama, gerçek
dostluklar kalıcı.
Aradabir o
çiçeğe biraz
— ^ _ _ _ _ sevgisuyu
vermck gerek.
Insanoğlu, var olan her şeyi
doğal kabul eder.
Bir zaaftır bu. Olmayınca
yoklugunu duyar ama,
olunca... Buyanlış
değerlendirmeye
bırakmamalı dostluklan.
Dostluk bitmeyebilir ama,
yaşam sınırlı. Yaşam belki de
geride bırakılanlan yeniden
değerlendiremeden alap ,, .,
geçen bir sel. Sevgili bir
dostumun geçen yaz öncesı
dediği gibi, "Birömürgeçti,
hayretiik bir şey_" Kalıcı
olan dostluklar. Gerçek
dostluklar. lnsanbirşeye
kaüidı mı yüreğini ortaya
koymalı. Daha önce ne
kadar örselenmiş olsa da.
Küçük hesaplar, küçûk
zamanlara aittir, geriye bir
şey kalmaz onlardan.
Sevgiyle bitebilir büyûk
aşklar, ne kadar zor da olsa,
geriye dostluk kalabilir. Hem
bunlann hem de araya "aşk"
girmeden yaşanan
dostluklann değerini
bilmeliyiz diyorum. Bir
bakarsınız, her şey geçmiş,
geriye o kalmışnr. Son anda
bakacak haliniz olursa.
Farklı kültürlerin kesiştiği kent"Kdin merheml oba kendi başına sûrer"
sözümûzü yıllarca yalanladı Brüksel. Kendi
tanınmında şimdiye kadar yetersiz kalan
kent, başka şehir ve ûlkelerin kültûrel ve
ticari zenginliklerini sergilemede oldukça
başanlı oldu. 2000 yılında, tanıtım
açısından şansı açılan Brüksel, "Avnıpa
kamuoyunun, kenti ya da ülkeyi değişik
boyudanyU tammag amaayia", AB kültür
bakanlan tarafindan, 1985 yıhndan beri,
her yıl bir kente verilen "Avrupa Kûltür
Kenti" unvanına layık görûldü. Her yıl,
sadece bir kentte tanınan bu unvan, yeni
binyıla giriş nedeniyle 2000 yılında Brüksel
dışında 8 kente daha (Avignon, Bergen,
Bologna, Helsinki, Krakow, Prag,
Reykjavik ve Santiago de Compostela)
verildi. "Brüksd 2000" başlığı altında
toplanan, Avnıpa Kültür Kenti
programının, odak noktası, "kent" kavramı
olarak seçildi. Brüksel'in özgün
gerçekliğinden yola çıkılarak oluşturulan
program, 2000 yılı boyunca düzenlenen
kültûrel etkinliklerle Brüksel'in olağanüstü
yaratıcı enerjisini, titreşimini,
çokboyutluluğunu ve kültûrel
karmaşıklığını gösterdi. ilk kez 1969'da
Italya'nın kültûrel tanıtımıyla başlayan
Europalia Festivali, Brüksel'in
başka ülkeleri tanıtmadaki en
önemli başansı. 1996'da
Türkiye'ye ayrılması
düşünülen ancak ülkemizdeki
insan haklan ihlalleri öne
sürülerek, alelacele
düzenlenmiş Victor Horta
sergisine adanan bu kültûrel mtm^w^mm^
etkinliğe Türk kamuoyu pek
uzak sayılmaz. Geçen yıllardaki, başka
kentleri ve ülkeleri tanıtma geleneğinin
aksine, bu yıl Europalia 2000 tamamen
Brüksel'e adandı. "Brüksel: Kültürierin
Kesiştiii Yer" adlı sergi, "Brûksel 2000" ile
de çakışması nedeniyle Europalia'nın
BRÜKSEL
dûzenledigi tek ama büyûk bir etkinlik.
Resim, fotograf, poster vb. her tûrlü tarihi,
edebi, mimari ve müzikle ilgili belgeden
(örneğin Karl Man'ın oğlunun doğum
kâğıdı gibi) oluşan 728 eserin yer aldığı
sergi, Palais des Beaux-Arts'da (Gûzel
Sanatlar Mûzesi) 8 Eylül'de
açıldı. Tarihsel bir çerçeveye
oturtulmuş bu sanatsal sergi,
1800-2000 yıllannı kapsıyor ve
21. yüzyıla geçişi simgeliyor.
1800 yılına kadar diğer
kentlerden bir farkı olmayan
Brüksel'in, bu tarihten sonra
- _ _ _ ^ i « . Fransa'yla ilintili olmasına
karşın bağtmsız bir kültûrel
yaşamı oldu. NapoJyoa'un Water!oo'da
yenilgisinden sonra Brûksel, Fransa'daki
yeni rejimin tutuklama tehdidi altındaki
yazarlann ve sanatçılann sığınağı ve farklı
kültürlerin buluştugu bir kent haline geldi.
Kronolojik olarak dört ayn bölfime aynlan
ERDtNÇı
UTKÜ
Sabra ve Şatila 'da
katledilenler anıldı
Gazze Şeridi'nde binkrce Filistinü.
Sabra ve Şatila kamplannda
öklûriUen Fffistinlfler için önceki gûn
ve dün anma törenleri yapü. Torende,
ölenlerin amsma mumlar yakıkü.
tsnfl'in, 1982'nin 16-17 Eylülünde
Lübnan'ı işgıfi srasında, kendikrine
destek veren Hıristiyan Falanjist
müisier Sabra ve Şatila ağınmacı
kamplanna baskın düzenkyip binden
fazla FDisdıılrvi karJetmişti.
(Fotoğraf: REUTERS)
Cermenlere yıkanmayı kimler öğretti
Yıkanmayı, temiz olmayı
Cermenlere kim öğretmiş
dersiniz? Romalılar tabii.
tmparatorluğun sınırlanm
kuzeye doğru genişletirlerken
beraberlerinde yıkanma
kûltürûnü de getirmişler.
Hamamlar, banyolar, ıhcalar
inşa etmişler. Orta Avrupa'nın
Cermeni, temiz olmak için yıkan
manın önemini ilk kez Romalı
işgaüd'lerden öğrenmiş.
Şu sıralar Stuttgart
yakınlanndaki Bietigheim
Mûzesi'nde gezilen bir sergide
"Almanya'da vûcut temiziiği"
ûzerine ilginç şeyler öğrenmek
mümkûn. Roma
Imparatorluğu'nun çökûşü ve
antik çağın bitirruyle toplum
yıkanmayı da unutuyor. Ta ki
ortaçağda Haçlı Seferleri
başlayana dek. "Kutsal
topraklar" uğruna Doğu'nun
yollanna düşen, Türklerle
karşılaşan Avrupalı, oralarda
yıkanmanın önemini yeniden
öğreniyor. Örneğin o güne kadar
bilmediği sabunla tanışıyor. Ta
18. yüzyıla dek Avrupa sabunu
Şam'dan ithal
ediyor. Ortaçağda
Almanya'da da
açılmaya başlayan
büyük banyolarda
insanlar sadece
yıkanmıyor, bir j
araya geliyor, müzik |
eşliğinde sohbet — * — —
ediyor, iş konuşmalan yapıyor.
En çok cumartcsileri banyolara
gidiliyor. Ertesi gün kilisede
papazın karşısında tertemiz
oturmak için. Ancak Katolik
kilisesi dindarlardan paskalya
öncesi tutulaıı oruç süresince ve
STUTTCART
AHMET
ARPAD
tüm dini bayramlarda
yıkanmaktan kaçınmalannı
istiyor. DOğünler, büyük
eğlenceler öncesinde ise
banyolara mutlaka gidiliyor.
Asalet unvanı alanlara da
törenden önce banyoda yıkanmış
olmalan şart
koşuluyor! Veba ve
frengi gibi büyük
salgınlar 15. ve 16.
yûzyıllarda umumi
banyolann sonunu
getiriyor. Su ve
sabun vûcut
- ^ — — — temızliğindekı
önemini<a 18. yüzyıla dek
yitiriyor. insanlar vücutiannı
alkollü, parfumlü, pudralı
bezlerle temizlemeye uğraşıyor
tam iki yüz yıl boyunca. Bit ve
pirelerden, vûcudun belli
yerlerinde taşıdıklan yapışkanlı
bantlarla korunmaya çalışıyoriar.
Vücut temizliğinin sağlıklı,
suyun ve sabunun kaçuıılmaz
olduğunu 18. yüzyılda yeniden
öğreniyorlar. önce ılıcalara
gidiyorlar. Sonra umumi
banyolar da kapılarını açıyor.
Sabunun artık Almanya'da
yapılması, parfum ve kolonya
çeşitlerinin artması, 20. yüzyılda
da kanalizasyon sisteminin
geliştirilmesi büyûk salgınlann
sonunu getiriyor. Günümüz
Almanyası'nda köylerde bile
açık ve kapalı yüzme havuzlan
var. Stuttgart, Budapeşte'den
sonra şifalı yeraltı sulannın
zenginliği ile Avrupa'da ikinci
sırada geliyor. Kent çevresi ve
Karaormanlar ılıca dolu. Çoluk
çocuk, genç yaşlı, kış yaz sıcak
sulan dolduruyor. Cermenler
yıkanıyor.
serginin, 1800-1880 kısmında,
Napolyon'un yenilmesinden bir yıl sonra,
1816'da Paris'ten kaçıp Brüksel'e yerleşen
ve ölûnceye kadar burada yaşayan ve
zamanında Belçikah genç ressamları
oldukça etkileyen ressam Jacques-Louis
D«vid ile birlikte, Karl Marx, Friedrich
Engeb, Victor Hugo ve Alesandre Dumas
gibi sürgünler de yer alıyor. Bahsi geçen
sanatçı ve yazarlar, bulduklan bu geçici
cenneti beğendikleri halde, diğer ûnlü bir
ziyaretçi, 1864'te Brüksel'e gelen Charles
Bandelaire hiç de sevmedi Brüksel 'i.
Yazdığı "Pauvre Belgique" adlı kltabında,
başkentin polemiksel bir portresini çizdi ve
Brüksel, Belçika ve Belçikalılara olan
nefretiûi defalarca dile getirdi. 1880-1914
"fonde-sfcde" dönemini kapsayan ikinci
bölûmde ise yenilikçiliğin "Les XX" diye
anılan, en pariak döneminden James Ensor
ve Fernand KhnopfTın da aralannda
bulunduğu ressamlar yer alıyor. 1918-1980
dönemini kapsayan üçûncü
bölümde, sürrealizm ustalan Rene
Magritte, Max Ernst, Paul Eluard,
Jean Arp ve Joan Miro gibi
sanatçılar temsil ediliyor. Bu
dönemin diğer önemli gelişmeleri,
resim ve heykeldeki Cobra hareketi
vel958'deBrükserde
gerçekleştirilen dünya sergisi
(Expol 1958). Brüksel'deki sanat
iklimi 1980'den sonra büyûk ölçüde
yabancı sanatçılann, sergi
dûzenleyenlerin ve eleştirmenlerin
etkisi altında kaldı. Bu nedenle olsa
gerek, 1980-2000 yıllannı kapsayan
son bölûmde, Alman Marin
Kasimir ve lspanyol Angel Vergara
gibi Brüksel'de yetişmiş sanatçılann
yapıtlan sergileniyor. Sergide yer
alan göçmen mahallelerinde AB ve
NATO toplantılannda çekilen
fotoğraflarla da Brüksel'in
çokkültürlü yapısı vurgulanıyor.
Brûksel artık kendini de tanıtmayı
öğreniyor. Kentte yaşayanlara da
Brüksel'i sevdirmeye yönelik
etkinlikler düzenleniyor. Brüksel
Bölgesi Kültür Organı "CocoP,
"Retine de Plateau" sanat gnıbu ile
birlikte "Metro Âşddan" adı
altında, bir aşk mektuplan
yanşması dûzenledi. 14 yaşmdan
büyük herkesin, Ingilizce,
Fransızca, Flamanca ve Italyanca
olarak yazabileceği, içinde en az bir
kez "Brüksel" veya "bir melro
istasvonunun adnun" geçmesi '
v
•
koşulu aranan mektuplardan,
Belçikah romancı Ameiie Nothomb
başkanhğındaki jürinin
belirleyeceği en iyi aşk mektubu,
metro trenlerinde, tramvaylarda ve
otobüslerde, yolculann
okuyabileceği bir yere asılacak.
Federal hükümet de kenrin
simgesi haline gelen, ama artık
teknik ömrünü tamamlamış bulunan
Atomium anıtında yapılması
gereken büyûk onanm için, 40
milyon Belçika Frankı ayırdı.
Ancak maüyetin 1 milyar frankı
bulacağı tahmin ediliyor. 1958 yılı
dünya ruan için inşa edilen ve
içinde bilim mûzesi bulunan anıt,
aşuı derecede paslanmış cıvataları
nedeniyle tehlikeli hale geldiği içın
bir süre önce zıyarete kapatılmıştı.
BILGISAYAR OGRENMEK ŞART!.
AMA NASIL ?..i-2 p.ırmakln k'jH^^acnksmrz on'enmek qorı-Wr • .• ^
Bakar bakar yazarsımz '
OnparnidKİa * Bakmadan kui
(
;jnnıaya<:jk';,'ifn^ tvc oqfi'"neyın '..
Bıigısayart vgiVmstz de kullanabılırsmt/
Zamanınızın ve gozlennızin değen yoksa 5 riıkık,!' k ı.-.ı ;-r
• - • • v
;jparsın ?
BAKAR BAKAR YAZARSINIZ!.
' ' ; 11 Duııya Rekoru
//// ?B Dunya
S.impıyonlugu
www. • kurslarl.
Beyazıt : 517 9<^'5 Bakırkoy l'-ı <
:
i i^ Sışlı : ^ •: : • K.idıkoy: ' v ^ :
5179258 5/13131 234 30 •'. • •'16)338 08 4?
ONPARMAKLA
BİLGİSAYAR KULLANIMI
İSLETMENLİK + MUHASEBE
DAKTİLO + YABANCI DiL
MERSİN 2. ASIİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN
Esas No: 999/408
Davacı Mehmet Cem Karakoç ile davalı Maıia Terese arasındaki boşanma davasının ya-
pılan yargılaması sonunda davalı Maria Terese'ye daha evvel dava dilekçesi ve duruşma
günü ilanen tebliğ edilmiş olup bu kerre adı geçen davalıya mahkememizden verilen ka-
rann tebliğ ile ilgili tebligatın da ilanen yapılmasına karar venlmiş olup karar gereğince
Mahkememizden verilen 1.6.2000 tarih ve 1999/408- 2000/439 sayılı kararda davanın ka-
bulü ile İçel-Merkez Nusratiye niahallesi 0020 cilt, 0337 kütük sıra numarasında nüfusa
kayıtlı davacı Kemal ve Fatma oğlu 19.7.1969 d.lu Mehmet Cem Karakoç ile aynı hanede
nüfusa kayıtlı Hılario Gunay ve Çandau Molına'dan olma 1968 d.lu Maria Tetesa V.Mon-
tefrio Karakoç'un boşanmalanna, davacı tarafindan yapılan 13.900.000 lıra yargılama gi-
deri ile davacı vekili için takdir olunan 20.250.000 lira maktu vekalet ücretının davahdan
alınarak davacıya verilmesine, yasa yollan açık olmak üzere davacı ve vekilinin yüzûne
karşı, davalının yoklugunda karar verilmiş olup adı geçen davalının ışbu karan 15 gün için-
de temyiz etmesı, aksi takdirde karann kendisı yönünden kesinleşecegı hususu karann teb-
liğı yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basm: 50688
MERHABA DOSTLAR...
"OTELLERE ÖZEL,
DUVARDAN DUVARA HALI"
arkadcış Ltd. şti. 02122596611
RİZE-PAZAR SULH HUKUK
(TEREKE) MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1998/102
Pazar Noterliği'nin 10.09.1991 tarih ve 4943 sayılı ya-
zısı ile Cumhunyet Başsavcıhğf na sunulan Emine Kıbç'a
ait vasiyetnamenın mahkememizde açılan davasında veri-
len ara karan uyannca: Mirasçılar Rıze ıli, Pazar ilçesi,
Cumhuriyet mahallesi nüfiısuna kayıtlı, A. Ziya oğlu,
1314 dğ.lu, Hayri Kıüç, A.Ziya kızı, 1314 dğ.lu, Ayşe Kı-
üç, A.Ziya kızı, 1318 dğ lu, Hatçe Kılıç, Mehmet kızı,
1337 dğlu, Meyrem Kılıç, Mehmet kızı. 1929 dğ lu, Ma-
like Kılıç, Mehmet kızı 1933 dğ lu, Melek Kılıç, Mehmet
kızı, 1934 dğ.lu, Zekiye Kılıç, Muhammet kızı. 1933
dğ.lu, Ayşe Sifoğlu, Yus'uf Zeki oğlu. 1955 dğ.lu, Ziya Sı-
foğlu, Yusuf Zekı oğlu, 1957 dğ lu. M Anf Sifoğlu, Yusuf
Zeki oğlu, 1963 dğ.lu, A Değer Sifoğlu, Mehmet oğlu,
1930 dğ.lu, N. Cemal Sifoğlu, 1. Hakkı kızı, 1936 dğ.lu,
Nurhayat Kılıç, Halil kızı, 1945 dğ lu. Türkan Kılıç. Halil
oğlu, 1947 dğ.lu, Imdat Kılıç, Halil kızı. 1952 dğ.lu, Nec-
la Küıç, Rize ili, Pazar ilçesi Dağdıbi köyü nüfusuna kayıt-
h Cemal oğlu, 1971 dğ.lu Şafak Hatınıaz, Cemal oğlu,
1959 dğ.lu, Kemal Hatırnaz, Cemal kızı, 1976 dğ.lu. Nur-
can Habrnaz, Cemal oğlu, 195 7 doğumlu, Sinan Hatırnaz,
Cemal kızı, 1978 doğumlu, Havva Hatırnaz, Cemal oğlu,
1963 dğ.lu, Ö. Adnan Hatırnaz, Cemal kızı, 1974 dğ lu.
Gültezer Hatımaz, Cemal oğlu, 1969 dğ.lu, Suat Hatırnaz,
Burdur ili, Meıkez Üçdibek mahallesi nüftısuna kayıtıl
Halil oğlu, 1936 dğ.lu, Ata Diker, Ata kızı, 1957 doğum-
lu, Nilgün Diker, Ata kızı, 1960 doğumlu, Gülgün Diker,
Ata oğlu, 1961 dğ.lu, Ergün Diker, Ata kızı, 1968 dğ.lu,
Aygün Diker ve Ata oğlu, 1969 dğ.lu, Akgün Dıker'e tüm
anunalara rağmen vasıyetname tebliğ edilemediğinden,
vasiyetnamenin tebliğinin ilanen yapılmasına karar verile-
rek, vasıyetname ıçeriğine göre vasiyetçı Emıne Kılıç'ın
murisinden kendısine ıntikal eden him gayrımenkulleri ve
adına kayıtlı tüm gayrimenkullerindeki hak ve hısselerini
yeğenleri olan Özer Kılıç, Şener Kılıç ve Yener Kılıç'a eşit
olarak vasiyet ettiğini beyan etmiş olmakla ışbu vasiyetna-
menin ilanen tebliğinden sonra 15 günlük yasal süre zar-
finda itirazlannızı yapmadığınızda vasiyetnamenın kesın-
leşeceği hususu ilanen tebliğ yerine geçmek üzere ılan olu-
nur. Basm 50404
BANU NEBİOĞLU
Üe MUZAFFER ÇAKIROĞLU
evlendiler.
Bakırköy 16 Eylül 2000
İSTANBUL DEFTERDARUCl
GAYRİMENKUL SAIIŞİLANI
1- Satış yapılacak gayrimenkul, Istanbul ili, Bahçeli-
evler ilçesi, Yenibosna Mah., Sok..., No..., kat atbesin-
dedir.
2- Gayrimenkul B.Evler 2 Tapu Sicil Müdürlü|ü'nde;
4 pafta, ...ada, 1290 parselde 1969 metrektre yüzölçüm-
lü 8/40 hısseli arsa olarak kayıtlıdır.
3- Satışa çıkanlan gayrimenkuk 40.000.000.000 TL.
rayiç değer biçilmiştir.
4- Arttırmaya iştirak edeceklerden gayrimenkulûn
değerinin yüzde 7.5'i nispetinde teminat alınması ge-
rekmektedir. Teminat olarak banka teminat mektubu,
Hazine tahvil ve bonolan kabul edilecektır.
5- Gayrimenkulün birinci artnrması 03.10.2000 tari-
hinde saat 11 OO'de açık arttınna suretı ile Bahçelievler
Malmüdürlügû Sanş Komısyonu Başkanhgı'nda yapı-
lacaktır.
6- llgilenenJer gayrimenkul ile ilgili satış şartnamesi-
nı Istanbul Defterdarlıgı Yenibosna Vergi Dairesi Mü-
dürlüğü'nden alabileceklerdir.
7- Gayrimenkul temınatı satış saati olan 11.00'den 1
saat evvel, saat 10.00'a kadar Bahçelievler Malmüdûr-
lûğü'ne yatınlacak, karşıhğında aJınacak emanet mak-
buzunu aynı saate kadar Malmüdürlügû Satış Komısyo-
nu Başkanlığı'na ibraz edeceklerdir.
Gayrimenkul malın satışında verilen bedel gayrimen-
kule biçilen rayiç değerin yüzde 75'ini bulmadıgı veya
arttınlan bedel amme alacagına rüçhanı olan alacaklann
tutanndan fazlaya çıkmadığı ve yapılmış veya yapılacak
masraflan karşılamadığı takdirde en çok arttıranın taah-
hüdü baki kalmak şartı ile artünmın 7 gûn daha uzatıla-
rak 7 gün sonra aynı mahalde 10.10.2000 gün ve saatte
(11.00) tekrar 2. artttrana ihale edilecektir.
Ancak ihale bedelinin rüçhanlı alacakla birlikte mas-
raflan da aşması gerekmektedir. Aksi takdirde satış ya-
pılmayacaktır
Yukanda yazılı olan hususlann dışmda başkaca ma-
lumat ısteyen 5770004074 sicil numarası ile tahsil da-
iresıne müracaat edebilir. Basm: 50447
Baytar Mekteb-i Alisi müderrislerinden
Cafer Fahri Dikmen ile
Halide Dikmen'in kızlan,
Tiraje Dikmen'in ablası
Ressam
ŞÜKRİYE
DtKMEN
vefat etmiştir. Naaşı 17 Eylül 2000 Pazar
günü Teşvikiye Camii'nden
öğle namazını müteakiben
Büyükada mezarhğında
toprağa verilecektir.
AİLESt
7 Fyinı ?nnn
depremin
.günü
Profesyonel
hâlâ
depremredelerln
BAĞCILARASLİYE HUKUK
MAHKEMESt'NDEN
EsasNo: 1999/140
Davacı Muzaffer Tekin tarafindan davalı Gülizar Te-
kin aleyhine açılan boşanma davasmın ara karan gere-
ğince;
Davalı Gülizar Tekin'in Kayaönü mah, 64. sk. No: 36
Gaziantep adresine tebligat çıkanlmış, tebligat bila ik-
mal iade edilmiş, yapılan C. Bassavcılığının adres araş-
tumasından ve Nüfus müd, belediye, Sivil savunma
müd, tapu sicil müd'ne yazılan adres arasürmalanndan
bir sonuç alınamamıştır. ilanen tebliğ yapılmasına karar
venlmiştir. Duruşma günü 03.10.2000 günü saat
09.40'a bırakılnustır. Duruşma günü ve dava dilekçesi
yerine kaim olunur.13.09.2000 Basm: 51071
Deprem projelerimize katkıda bulunan
sorumluluk sahibt insanlanmıza
taşekkür ecNyoruz.
Prof.Dr. Mehmet Pala, Hayri Tokay,
JacK Enright. Nermin Koçum,
Ayhan Şentürk. Hamdiye Yıldırım.
Ahmflt Seiim Kaynak. Doğan Sekmeç,
DlleK Solen. Mehmet AN Alabora
Clhan Kateli.
IB21Z) 2*2 87 27 - 292 OS O1
<tf günl#n »aat 1O OO/17 OO arası)