Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 AĞUSTOS 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI / ekonomi(a cumhuriyetcom.tr 13
ŞtRKETLERDEN
• YATAŞ, oturma
gruplan ve kanepelerde
kampanya başlattı.
'Kampanyataş' üriinleri
peşin fiyatına 10 taksitle
ve nakit ahmlarda yüzde
18 indirimle satın
ahnabiliyor.
• ALGİDArun "Kendi
Dondurmanı Kendin
Yarat" konulu resim
yanşmasmda dereceye
giren 20 minik ressam,
Aqua Marine'de buluştu.
Dereceje giren eserlerin
sergikndiği günde
çocuklara başan
sertifikalan ve çeşitU
hediyeler verildL -
• ULUDAĞ'm
sponsorluğunda
düzenlenen 'Uluslararası
Gelibolu Sardalya
Festivali'nin
dokuzuncusu yapıldı.
Her yaştan kesimin
buluştuğu festıvalde,
Uludağ gazozlan
dağıtıldı.
• LİNK
MULTİMEDYA,
uluslararası konferans ve
video festivali
"MediaPürt 2000"de
ödül aldı. Link
Multimedva "En tyi
VVEB Yanşması 2000"de
de birincilik ödülü akh.
• HYUNDAI ASSAN,
HedefŞirketler
Grubu'na satışını
gerçekleştirdiği 179 adet
aracı teslim etti. Bu,
bugüne kadar
gerçekleştirilen en
yüksek tıcan araç fılo
satışlanndan biri oldu.
• PINAR en yeni ûrünü
"Pınar Gelişim Sütü"nü
piyasaya sundu. 1
yaşuıdan itibaren
çocuklara önerilen sütün
içeriğinde D, C
vitaminleri ve dcnıir
buhınuyor.
• UZEL HOLDÎNG,
Massey Ferguson
traktörlerinde 3 adet
yeşil kuşak teknolojisi
kullanarak toplam 7 ana
modelde ürün çeşidini
geliştirdi. AB
standartlanna uvumlu
"Gold Serisi"
Türkiye'de ilk kez
sürücü emniyetini ön
plana çıkanyor.
• tNTERBANK, kredi
kartında hediye puanı
bnieştirme uygulaması
başlatn. Kart sahipleri
topladıklan
interPara'lan bir başka
kart sahibinin
tnterPara'lanyla
birlestirebilecek.
• VERDE,
Tûrkiye'nin
ilk organik
sızma
zeytinyağını
üretti. Yüzde
100
hormonsuz
olan
zeytinyağı
Avrupa
Topluluğu
tarafından kabul edilen
SCAL tarafmdan
onaylandı.
• DERİSHOW,2000
koleksiyonunda ağustos
ayı boyunca indirime
gidecek.
• OSMANLI
BANKASI "Yöresel
Vizyon Toplantılan"
başlıyor. tlki 22
Ağustos'ta Gaziantep'te
yapılacak toplantıda,
ekonomik ve bölgesel
sorunlar tartışılacak.
Üçüncü dünyanın, gıda üretiminde BM'ye bağımlı hale getirildiği belirtiliyor
YoksuDara 'açhk' sflahı• 'Açlığa Karşı
Hareket' adlı Fransız
sivil toplum kuruluşu,
dünya gıda
dağılımındaki
düzensizliğe, mevsim
değişimleri ve doğal
afetlerden çok savaşlann
ve uygulanan
politikalann neden
olduğuna dikkat çekiyor.
Ekonomi Servisi - Açlığın
yoksul ülkelerin güçlenmesini
engellemek için bir silah ğibi
kullanıldığına dikkat çekilir-
ken kıthğın doğal felaket ol-
madığı vurgulanıyor. Özellik-
le üçüncü dünya ülkelerinın gı-
da üretiminde Birleşmış Millet-
ler'e bağımlı hale geldiği uya-
nsında bulunuluyor.
Fransız sivil toplum kurulu-
şu "Açhğa Karşı Hareket", po-
litik faktörlerin yoksul ülkele-
reyardımlann ulaşmasını engel-
lediğini belirtirken elmas, pet-
rol ve su gibi kaynaklar üzerin-
de süren çatışmalann, gıdanın
adil dağılımını önlediğine dik-
kat çekıyor.
Açlığa Karşı Hareket yetkili-
si Chris DanielL üçüncü dünya
ülkelerinde politik faktörlerin
açlığı nasıl körüklediğini şu çar-
pıcı örnekle anlatıyor: "SriLan-
ka'da hûkûmetülkedekitartalar-
da gübre kullaıumını engellivor.
Buna gerekçe olarak da Sri Lan-
Dünyadald besüı kaynaklan yeterii olmasına karşuı politik Eaktörler açnğı körüklûyor.
ka'nınkuzevindekiTamUbölge-
sinde bağunsızük için savaşan-
lann bomba yapmasını önlemek
olarak gösteriyor. Böylece böl-
gedeki halk gıda üretemeyerek
Biıieşmiş Mületler'e (BM) ba-
ğunta kahyorlarf
Ambargo ölûme yol açü
Daniell, Irak'ta da BM am-
borgosunun 500 bini çocuk ol-
mak üzere 1.4 milyon insa-
nın ölmesine neden olduğu-
nu hatırlatıyor.
Sadece savaşlann değil komü-
nizmin son kaleleri olan Küba,
Çin ve Kuzey Kore'nin politik
olarak izole edilmesinin de bu
ülkelerde açlığın boyutlannı
arttırdığını belirten Daniell,
"Çin'de sayılan büinmeven pek
çok insan beslenme >etersiztiği
çekiyor.Kuzey KoreveKüba'da
kişi başına yaklaşık olarak or-
talama 500 kalorilik gıda düşû-
yor" açıklamasında bulunuyor.
Daniell, Kuzey ve Güney
arasındaki uçurumun dizgin-
lenmesi için yoksul ülkelerin
borçlannın silinerek dengenin
sağlanması için politik karar-
lıhğın olması gerektiğine işa-
ret ediyor.
Kaynaklar yeterii
Öte yandan, hızla artan nüfiı-
sa karşın uzmanlar, kaynakla-
nn ve bilgi birikiminin dünya-
yı beslemeye yeteceğini ancak
yanm milyar insanın açhk sını-
nnda yaşayacağını ve milyon-
lann da açhktan öleceğini vur-
guluyorlar.
Dünya gıda dağılımındaki
düzensizliğe mevsim değişim-
leri, doğal afetlerden çok sa-
vaşlann ve uygulanan yanlış
politikalann neden olduğuna
dikkat çekiliyor. Dünya nüfiısu-
nun hızla artarak 2030 yılında
8 milyara ulaşacağı ve 2050 yı-
lında 9 milyarda dengelenece-
ği öngörülüyor.
Gûnde90kalori
Demografik baskılara kar-
şm, Birleşmiş Milletler Gıda
ve Tanm örgütü'ne (FAO) gö-
re gelişmekte olan ülkelerde
beslenme yetersizliği bulunan-
lann sayısı 960 milyondan 790
milyona düştü. FAO, sanayileş-
miş ülkelerde de yetersiz bes-
lenenlerin sayısı 8 milyon, ge-
çiş ülkelerinde de 26 milyon
olduğunu açıkladı.
FAO, tahıl üretiminin dünya
nüfusu artışından daha hızlı art-
tığını ifade ederken bu duru-
mun açlık çekenlerin sayısının
azalmasına neden olacağını vur-
guluyor.
Dünya Tanm Örgütü'nûn
verilerine göre dünyada kişi
başına günde 2200 kalori gıda
üretiliyor. Sahra Afrikası ül-
kelerinde ise kişi başına orta-
lama 90 kalori gıda düştüğü
vurgulanıyor
Petkim 'de işten
çıkarma başladı
petkjm
Ekonomi Servisi - Yılın son
çeyreğinde özelleştinlmesi plan-
lanan Tûrkiye'nin en büyük pet-
rokimya şirketi Petkim'de 227
personelin işine son verilirken ça-
lışanlar da tedırgin. Petrol-lş Sendikası Genel Baş-
kanı Mustafa Oztaşkın. hiçbir haklı neden göste-
rilmeden çalışanlann ışine son venlmesini sert bir
dılle eleştırerek "EkoDomikistiknu-adıalündayü-
rütülen bu politikalann alaturka uygulayıcılan, Pet-
kim'i özeUestirmeye, yağmalamaya açmaya hazır-
lanıyorlar" dedi. Petkim yönetimi ise bunun işten
çıkarma değil, emeklilik hakkı kazanan personelin
şirketle ilışkisinin kesilmesı olduğunu savundu.
Geçen yıl 37 trilyon lira net kâr elde eden Pet-
kim'in satış süreci hızlandınlmak istenirken fatu-
ra her zaman olduğu gibi yine çalışana çıkanlıyor.
Petkim Yanmca'dan 150 ve Aliağa'dan da 77 kışi-
nin iş akitleri 14 Ağustos itibanyla feshedildi. Pet-
rol-lş Sendikası Genel Başkanı Oztaşkın, bunun sı-
radan bir işten çıkarma olmadıgını belirterek "Bu-
na sessiz kalmayacağız. İşten çıkanlan üyeterimiz iş-
yerini terk etmeme eylemindedir. Hükûmet bu in-
sanhk dışı tutumundan vazgeçmetidir'" dedi.
Şirketin gerekçesi
Petkim Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıkla-
mada ise emeklilik hakkını kazanan personelin,
yasal haklan peşin ödenerek emekli olmak üze-
re şirketle üişkısinin kesildiği bildirildi. Petkim'den
yapılan yazılı açıklamada, Aliağa işyennde 5 bin
502, Yanmca işyerinde de 2 bin 473 kişi olmak
üzere toplam 7 bin 975 kişinin istihdam edildığı
belirtildi.
Açıklamada, Yanmca işyerinde yıllık işçilik gi-
derinin 30 trilyon, Aliağa işyerinde ise 66 trilyon
lira olmak üzere toplam 96 trilyon lirayı bulduğu
ifade edilerek şu görüşlere yer verildi: "Yanmca
işyerimizde 9 fabrikanın kapalı olması dolayısıy-
la üretim büyük ölçüde düşmüş olmasına karşın
1993 yıhndan beri her iki işyerimizde işçi çıkarma
yoluna gidilmemistir."
Türk Telekomun satısı
DünyaBankası da
ckvneyegirdi
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Türk Telekom'un
yüzde 20 hissesinin yabancı ortaklığa satılması
"hâkimiyetin devredileceğı'' kaygılanna yol açmasına
karşın, satılacak hısse oranının arttınlması gündeme
getırildi. Özelleştirme Idaresi'yle Türk Telekom
arasında, kurumun değenyle ilgili yaşanan
tartışmanm ardından satılacak hisse oranı ikinci
gerginlik noktasını oluşturdu. İdare, yabancı
yatınmcılann gelmeyeceğini belirterek, Türk
Telekom'un satılacak hisse payının yüzde 20'nin
üzerine çıkanlmasını isterken Türk Telekom buna
karşı çıkıyor. Satılacak payın arttınlmasımn yasal
düzenleme gerektirmesi ve IMF'ye verilen sözler
nedeniyle yabancı stratejik ortaklığın hisse oranının
yüzde 20'nin üzerine çıkanlması beklenmiyor.
Ancak, yüzde 20 hisseyi satın alacak yabancı
ortaklığın Telekom'un yönetimindekı yetkilenni
arttıracak düzenlemeler gündeme getiriliyor. Dünya
Bankası, Türkiye'ye verdiği ekonomik reform
kredısınin koşullanndan olan Telekom'un satışıyla
ilgili süreci yakından izlediği gibi, alınacak
kararlarda da etkinliğini ortaya koyuyor. Hazine'de
önceki gün yapılan toplanüya kaölan Dünya Bankası
yetkilılerinin, Türk Telekom'un satışı konusunda
dünyada değişen koşullann irdelenmesini istediği
öğrenildi. Askerlerin sözleşmeierde konulacak
maddeierle güvenliğin sağlanacağı ve olağanüstü hal
olması durumunda zaten el konulabileceği
gerekçeleriyle ikna edilmesinin ardından bu oranın
daha da yukanlara çekilmesi gündeme getirildi.
Hazine, yeni yatınmlann gelebılmesı için yüzde 20
ve üzerinde hissenin yabancıya saüşı gerektiğini
savunuyor. ölB'nin de yeterii yabancı teklifı
gelmeyeceği için oranın yukanya çekilmesi talebi
Telekom'un tepkisine yol açtı. Yabancı şirketlere
cazip koşullar sunuünası için satılacak oranın
arttınlması, buna orta yol olarak da yönetimde daha
etkin haklann veriİmesi gündeme getiriliyor.
llNIRLAMA GİRİŞÎMÎ TALEBİARTTIRDI
îthal otolarda kuyruk
BURSA (AA) - Otomobil it-
halatının sınırlandınlmasına
yönelik gırişimler sürerken ta-
lepler nedeniyle bayilerde olu-
şan kuyruklann arttığı belirti-
liyor. Firmalann ithal ettiği oto-
mobil sayısı talebin altındakal-
dığı için müşterilere, marka ve
modeline göre birkaç ayhk tes-
lim süreleri veriliyor.
Otomobilde ithalann sınırlan-
masına yönelik girişimler
talep patlamasma neden
oldu. İthal otomobil
bayileri, araçlann tes-
lim süresinin uzaması-
mu
Biz 100 otomobil is-
tiyorsak 30-40 tane veri-
liyor, mecburen bekliyoruz"
şeklinde açıklıyorlar. Seat ve
Audi marka otomobilleri pazar-
layan Doğuş Otomotiv'in ana
bayii Genoto AŞ'nin yetkilile-
ri, Bora, Passat marka otomo-
billerde müşterilere arahk ayı
sonuna kadar süre verildiğini,
teslimat süresinin satın alına-
cak otomobilın donanımına gö-
re değiştiğini söylediler. Seat
Toledo'ya en erken ekım ayı
için süre verilirken Audi A4'le-
ri almak için kasun ayını bek-
lemek gerektiğini kaydeden
yetküiler, Genoto'da 300 dola-
yında kişinin otomobil almak
için sırada beklediğini, en çok
talebin Bora ve Passat'a yö-
neldiği ifade edildi. Piyasaya
yeni giren Pabia'ya yoğun il-
gi olduğu ve en erken 2 aylık
süre verildiği belirtiliyor.
Bu arada, ikinci el oto-
mobil satıcılannın üye
olduğu OTOKOOP'un
yönetim kurulu başka-
nı Rasim Hazar, ikin-
ci el piyasada en çok
Opel, Renault, Volkswa-
gen marka otomobillerin is-
tendığını, ancak banka kredi-
lerinin, fıyatlan aşın yükselt-
tiğini bildirdi. Hazar, "Eski-
den yenisi 10milyarlira olan bir
arabayı 2-3 yaşuıda ise4-5 mü-
yar Braya alabttiyordunuz. Şim-
di bankalar4yaşma kadar oto-
mobillere kredi veriyor. Yenisi
15 milyar olan 2 yaşuıda bir
arabayı 12-13 milyar liraya
alamıyorsunuz'" diye konuştu.
Yurttaşzamla
cezalandırddı
Ekonomi Servisi-Hükümetin bu
ay başından itibaren tüketilecek
elektriğin 150 kilovatsaat üzerin-
de kalan kısmı için uygulayaca-
ğım duyurduğu yüzde 50'lik zam-
ma tepkiler büyürken söz konusu uy-
gulamamn tasarruf değil, yurttaşlan cezalandrr-
mak olduğu ifade edildi.
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Başkanı AB
Yiğit, hükümetin amacının TEAŞ ve TEDAŞ'm
özelleştırilme ve yap-işlet modelleri ile tüketilen
kaynaİdan sonucunda ortaya çıkan açığı bu yol-
la sağlamak olduğunu belirtirken DİSK de enf-
lasyonla mücadele ettiğini öne süren hükümetin
bir yandan da enflasyonu körüklediğini savundu.
TEAŞ'ın 2,2.5 sente elektnk üretirken özel sek-
törden 8-16 sente elektrik almak zorunda kaldığı-
nı anunsatan EMO Başkanı Ali Yiğit, "Bunlar da
TEAŞ'ın açık vermesine neden ofaıyor. Ancak enf-
lasyonhmücadekçerçevesİDdezamyapamadığıiçin
böyle bir formül bulunuyor. TEDAŞ da Aktaş ve
ÇEAŞ'tan para tahsfl edenüyor. Hükümetin bu
karan tamamen bu açıklan kapatmaya yönelik,
tasarruf sözü gercekleri yansıtmryor" dedi.
'Katlanarak yansır'
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Devrimci îş-
çi Sendikalan Konfedarasyonu (DİSK) da zam-
mm maliyet artışı gerekçesiyle tekelci sermaye ta-
rafından katlanarak halka yansıtılacağını savun-
du. Güneydoğu Anadolu Sanayici ve Işadamlan
Demeği (GÜNSİAD) Genel Sekreteri Mefamet Av-
a, karann 4 kişilik bir ailenın baz ahnarak veril-
diğini ancak Türkiye'deki çekirdek ailenin 6 ile 8
arasmda değişen bir nüfus yapısma sahip olduğu-
nu anımsattı. Bursa Tüketicileri Koruma Derne-
ği Yönetim Kurulu Üyesi Fikri Karagöz de aylık
150 kilovatsaati aşan elektrik tüketimine, yüzde
50 oranında zam yapılmasının vatandaşı cezalan-
dırma anlamına geldiğinı söyledi.
Robotteknobjm
suurtanmuyor
Japonlar robot geüstirme • .
konusunda sınır tanımryor.
Gelismis Telekomünikasyon
Araşürma Enstitüsü
laboratuvarlannda geüştirilen
prototip robot 'Robovie' 4
yasındaki Hitomi Tachimura'ya
sanlarak "Seni seviyonım" diyor.
Bu robot, 2001'de Osaka'da
düzenlenecek robot prototipleri
festivaKnde sergüenecek. Japon
çocuklan gezdiren robot Rkkshavv
(üstte) ise Daihatsu Motor
taraûndan üretildL
ÎŞÇMNEVRENtNDEN
ŞUKRAN SONER
Sindirememe Hakkı
Sindirememenin biyolojik bir sonuç olduğunu sa-
nırken ancak özel kişilerin kullanabileceği bir hak ve
ayncalık olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz.
Ecevrt ailesinin kullanımı ile siyaset dilimize yer-
leşti. Ecevit'lerden birinin "içine sinmeyen" bir geliş-
menin, onlann iradesi ile kabul edilmeyeceği anlamın-
da ifade edilmesinde, bir anlatım zarafeti, inceliği
vardı. Elbette Sayın Başbakan ve eşinin, ilke ve de-
ğer ölçülerine aykın gelen dayatmalara karşı çıkma,
bunu da kendilerinin yarattıklan bir söylemle "içleri-
ne sindirememe" haklan vardı.
Ancak Sayın Ecevit, şu ünlü karamameyi Köşk'e
aynen gönderirken "Cumhurbaşkanı imzalamakzo-
runda. Aksini düşünmek bile istemiyonım... Sindire-
mediyse yargıya gitsin." cümleleri için de kullandı-
ğında, incelikten eser kalmıyor. Ecevit'in, şair, aydın,
uygar kimliğinin arkasında gizli, demokrasinin (d)sin-
den yoksun karşı görüşü, çtkışı haklıysa kabullenme-
yi unutun, varlığına katlanamayan yapısını yansıtıyor.
Ecevit'in ikili kimliği bilinmeyen konu değil. De-
mokrasi simgesi," Karaoğlan" olarak halkın gönlün-
de, en yüksek oylarla iktidara geldiğinde bugün si-
ze çok aynnt gibi gelecek ilk iktidar uygulamalann-
dan biri, yasal yetkisi olmadan dönemin Türk-lş Baş-
kanı Halil Tunç ile gtda iş kolunda işkolu sözleşme-
si imzalamak oldu. Aynntısı sizi sıkabilir. Ûzetle,
DlSK'e bağlı Gıda-lş sendikasının o tarihe kadar sü-
ren yıllann kavgalan ile elde etmiş olduğu işyeri söz-
leşme yetkilen gasp edilmiş oluyor, işkolu yetkisi ol-
mayan sendika ile yasadışı işkolu sözleşmesi imza-
lanmış bulunuyordu.
Dönemin Çalışma Bakanı rahmetli Bahri Ersoy'u
aramış, yasadışı işkolu yetkisini nasıl vermiş olabile-
ceğini sormuştum. Vermediğini, yasal olmadığı uya-
nstnı yaptığı halde, Ecevit'in yetkisi olmadan hukuk
dışı metne imza attığını anlatmıştı. Tabii Ersoy'un ön-
ce brifing bile yapılmayan, istenmeyen bakan liste-
sine girdiği, sonra da dışlandığı ve siyaset dışına atıl-
dığını anlatmaya gerek yok.
Sonradan Halil Tunç'a, başkanı olduğu Tek Gıda-
iş adına armağan edilen sözleşmenin, Ekonomik
Sosyal Konsey sözü karşılığı olduğunu öğrendik. Bil-
diğiniz gibi daha sonraki tarihlerde seçimlerde Ece-
vit ve CHP'yi desteklemiş DİSK ve Başkanı Baştürk
"diyet borcum yok"diyerek yine Ekonomik ve Sos-
yal Konsey'e "Kurulmasına değil, ancak kurulması
koşullannın batı standartlanna uyması, demokratik
olması koşulu ile.." çıkışlanndan kara listeye alındı-
lar.
Ecevit'in can dostu, kavga arkadaşı Halil Tunç ile
de karşı karşıya gelmesini sonraki tarihlerde hep bir-
likte iztedik. Şimdilerde Ecevit Türk-lş Başkanı Bay-
ram Meral ile sıkı fıkı. DİSK yine, tamamen aynı il-
keler çerçevesinde, dayatma olarak gelen oluşum bi-
çimine karşı çıktığı, Ekonomik Sosyal Konseye ka-
tılmadığı için kara listede. Bu kez DlSK'e bağlı sen-
dikalar, yüzde on barajı ile cezalandınldılar. Sendikal
alandan verdiğim bu örnekleri, siyasal alanda ömek-
terie çoğaltmaya kalkarsam bu köşe değil, kimbilir
kaç köşe sığmaz.
lyisi mi Ecevit'in kendisine, kararlanna karşı çıkan-
lara tahammülsüzlüğünün ömeklerini bir yana bıra-
kjp gündemimize dönelim. Bahceli ve Yılmaz ken-
dilerini politik olarak rahatlatan Cumhurbaşkanı-Ece-
vit çatışması karşısında arka planda kalarak sorum-
luluktan iyice sıyırmış oluyoriar. Medya bazen sırf
reyting, sansasyon, bazen de çıkartan için kopara-
bileceklerinin hesabında, neredeyse kavgayı yaratı-
cı rolde. Bir gün "işte hukuk" ertesi gün "oldu mu sa-
yın Cumhurbaşkanı" başlıklan ile her iki tarafı kızış-
tınyoriar. Araya "28 Şubat karanydı" cümlesi fon mü-
ziği gibi sokuşturulduğunda, askerler de, her iki şık-
ta, sonuçta darbe almış oluyor.
Olayın boyutlan memurlara ilişkin KHK'nin içeriği-
ni, amacını çoktan aştı. Zaten amaç kamuya sızmış
siyasal Islamcılan ayıklamak olsaydı, hükümet ana-
yasantn apaçık hükümleri karşısında, KHK çıkarma
yetkisine aykın karamamede direnmez, yasa yolunu
denerdi. Gerçekten hükümet, arkasında 28 Şubat da-
yatması ile bu işe koyulmuş olsa, Cumhurbaşka-
nı'nın geri çevirmesinden sonra hükümet ortaklan ya-
sanın çıkması için üzerlerine düşeni yaparak sorum-
luluklannın gereğini yerine getirmış olurlardı.
Bir yandan Cumhurbaşkanı'nın gerekçesinde gös-
terilen bugünkü yasalar içinde siyasal Islamcılann
ayıklanması girişimi başlatılır, diğer yandan sonba-
hara kadar zaman kazanılarak aklı başında bir yasa
hazıriığına girişilirdi. Başanlamazsa da tyi niyet ko-
nusunda aklanmış, asker baskısından kurtulmuş bu-
lunurlardı.
Siz MHP, ANAP'ın hatta DSP'nin gerçekten suç iş-
leyen, laikliğe aykın işler yapan siyasal Islamcılan ka-
mu görevlerinden ayıklamak üzere yasa çıkarmayı gö-
ze alabileceklerine ya da isteyebileceklerine inanıyor
musunuz? Diretilen KHK, sorumluluğu askerlere atı-
larak" onlar istedi, suçlularayıklanacak" paravana-
sında hükümete, hele de MHP, ANAP'a yetkilerinde-
ki kamu işletmelerinde dilediklerini ayıklama, bugün-
künden çok daha keyfi kadrolaşma olanağı verecek.
Bir taşla kaç kuş birden vuruluyor?
sukransoner@yahoo.com
Enflasyonda kamu-özel kavgası
Fuat Miras'tan
hükümete tepki
BURSA (AA)-Türki-
ye Odalar ve Borsalar
Birliği (TOBB) Başkanı
Fuat Miras. ağustos ayı
enflasyon rakamlanmn
yüksek çıkmasından özel
sektörün sorumlu tutul-
masına tepki göstererek,
"Hükümet önce kendi
içjndetavankştenortadan
kaldırsm... Devlette sa-
vurganlık hâlâ devam
ediyor'' dedi.
Tıcaret ve Sanayi Oda-
lan Konsey Toplantı-
sı'na katumak üzere Bur-
sa'ya gelen TOBB Yö-
netim Kurulu üyeleri,
Fuat Miras başkanlığm-
dabirtoplantı yaptı. Mi-
ras, enflasyonla mücade-
le ve istikrar programı-
na en büyük desteğin
kendilerinden geldiğini,
dolayısıyla özel sektöre
yönelik eleştirilere işti-
rak etmelerinin müm-
kün olmadıgını bildirdi.
Miras, piyasa ekonomi-
sinin uygulandığı bir ül-
kede bu tür eleştirileri
doğru bulmadıklarmı
ifade ederek, şöyle ko-
nuştu: "Hûkûmet kola-
yuu bulmuş, program-
da sapma olduğu tak-
dirde, hemen akhna özel
sektörû suçlamak geü-
yor. Btzim buna iştiraket-
memiz mümkün değiL
Hükümet önce kendi
içindeki yantaşian orta-
dankaknrsın-Özelsek-
tör ürettiğini satamaz ise
yok ohır. Bu, bu kadar
basit"