20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 1 TEMMUZ2000PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR [email protected] 15 Hollanda'da yaşayan Meral Uslu'nun 'Ross and Rana' filminde Füsun Demirel oynuyor Ekfilmindekeııcliıü anlaüyor • 'Büyük bir sinema filmi yapmaya karar verdiğimde de çok sevdiğim belgesel tarzını kullanmak istedim. Bu film benim gerçek yaşam hikâyemi anlatıyor aslında. Ben de 15yaşımda Hollanda'daki evimden Istanbul'a kaçmıştım.' Kûltür Servisi - Sinema ve tiyatro oyuncusu Füsun Demirel Hollanda'da yaşayan yönetmen Meral Uslu'nun ilk uzun metraj sinema filmı 'Ross and Rana' da rol alıyor. Uslu'nun kendi yaşamından yola çıkarak oluşfurdu- ğu filmde kadınlann toplumda yaşa- dığı sorunlar, özellikle erkek egemen kûltürün kadına getirdiği sıkıntılar konu ediliyor. Filmde, ailenin özellik- le de annenin (Füsun Demirel) tutu- cu ve geleneksel yapıdan kaynakla- nan baskılanna dayanamayan genç birkızın aıkadaşı ile birlikte istanbuTa kaçış serüveni ve iki farklı kültürden gelen annelerin kızlan kaçtıktan son- ra oluşan dostluklan anlatılıyor. Hol- landa'daki Oberon Pictures şirketi ta- rafından çekilen filmde Tûrkiye'den Füsun Demirel ve Nuretön Şen, Fran- sa'dan Gûlseren Yıldınm, Hollan- da'dan da Özlenı Solmaz, Sarah Jon- ker, Vefa Öcaü, Ria Marks, Deniz Me- dina Ue Sinan Cihangir rol alıyorlar. Filmde oyuncular Hollandaca, Füsun Demirel ise Almanca ve Türkçe ko- nuşuyor. Çekimleri Hollanda ile fstanbul'da gerçekleşen ve Hollanda televizyonu için yapılan 'Ross and Rana' nın yö- neüneni Uslu, sinema eğitimini Hol- landa'da tamamladıktan sonra 10 yıl- dır çeşitli televizyonlara belgeseller cekiyor. Bu filmler arasmda 'Küçük IstanbuT adlı 'Berlin Kreuzberg' bel- geseli, 'Amsterdam Kahveleri' ve ha- yat kadınlannın anlatıldığı 'Huuren Çekimleri HoDanda ve tstanbul'da yapılan 'Ross and Rana', Hollanda televizyonunda gösterilecek. BelgeseH'yer alıyor. - Bu filmde rol almaya nasıl karar verdiniz? FÜSUN DEMİREL - Meral Uslu benim yaşlanmda bir oyuncu anyor- muş. Kendisine birtakım oyuncular önermişler. Ben de bir nevi görücü- ye çıktım. Sonra senaryoyu okudum, anlaştık. Önce, birlikte masa başı ça- lışması ve bir tiyatro oyununda oldu- ğu gibi prova yaptık. Aynca, Nuret- tin Şen ile birlikte ilk işlerde bugüne dek çok çalışük ve bu çalışmalan des- tekleyen bir tavnrruz var. Bu film be- nim 5. yabancı prodüksiyon çalış- mam ama bizim için farklı bir dene- yim olduğundan teklif gelince heye- canlandık. Ancak, gözünüz kapalı gi- diyorsunuz, bilinmezlik de var. Senar- yoyu tngilizceden takip etmeme rağ- men sonuçtan çok memnun döndüm. Aynca, Meral Uslu'nun çalışma yön- temini görünce de çok keyifaJdım. Ne istediğini iyi bilen bir yönetmen. Ta- mamını görmeden konuşmak doğru oünaz belki ama iyi bir iş oldu. Tür- kiye'de de bu tür yaratıcı yönetmen- leri sahiplenmek gerektiğini düşünü- yorum ve bu filme ülkemizdeki da- ğıtımcılardan destek bekliyoruz. - Rolünüzü kısaca anlaor nusuuz? DEMİREL - Hollanda'da yaşayan bir Türk ailesinin geleneklerine bağ- Iı annesini oynuyorum. Muhafaza- kâr, beş vakit namazını kılan bir ka- dm. Ailenin maddı durumu iyi. Ba- ba ise tstanbuPda bir döviz bürosu iş- letiyor. Ailenin 5 çocuğu var. llişki- lerde bir kopukluk, mutsuzluk yaşa- nıyor. Aynca, babamn Istanbul 'da bir metresi var. Genç kız (Rana) annenin baskılanna dayanamayıp kız arkada- şı (Ross) ile birlikte kaçıyor. Bunun üzerine anne ve Ross'un annesi ile dostluklan başbyor. Muhafazakâr an- nenin kocasının da kendisini aldattı- ğını ögrenince hayatı değişiyor. - Uzun metrajû bir sinema filmi yapma fikri nasıl doğdu? MERAL USLU-HoUanda'da oku- lumu bitirdikten sonra uzun yıllar ka- meraman ve belgesel yönetmeni ola- rak çalıştım. Büyük bir sinema filmi yapmaya karar verdiğimde de çok sevdiğim belgesel tarzını kullanmak istedim. Bu film benim gerçek yaşam hikâyemi anlatıyor aslmda. Ben de 15 yaşımda Hollanda'daki evimden Is- tanbul'a kaçnuşhm. Bu konuyu bel- gesel yapmayı düşünmüştüm. Daha sonra okuldan arkadaşım senaryosu- nu yazdı. 'Çok tarüşma çıkabiür' -Film Hollanda'da sinemalarda da gösterilecek mi? USLU - Film, Hollanda televizyo- nu için çekiliyor. Hollanda televiz- yonu bu iş için aynca bir fon ayırdı. 'Ross and Rana'yı 1 Aralık'tateleviz- yona teslim edeceğim. Ama fılmin montajını yaptıktan sonra dağıtımcı firmalara da götüreceğiz. Türkiye'deki çekimler ile de Pan Film ilgileniyor. - Tûrldye'de izleyebOecek miyiz? USLU - Filmın bazı özellıklerin- den ötürii çok tartışma çıkabüir. Özel- likle din ve lezbiyenlikle ilgili bö- lümlerde sorun çıkabilir. Bilemiyo- rum. - Oyunculan nasıl seçtiniz? USLU - Genç kız rolü için birçok yerde araştırma yaphk. Hem 15 ya- şında olmalan, hem de oyunculuk ya- pabilmelen gerekiyordu. Kızlan bul- duktan sonra anne rolünü canlandı- racak kişiyi Türkiye'den seçmeyi dü- şündüm. Çünkü Hollanda'da pek faz- la Türk oyuncu yok. Aynca gençle- rin dışındaki rolleri oynayanlann ama- tör olmasuıı istemedim. Aüf Yılmaz ile görüştük ve kendisi Füsun Demi- rel'i önerdi. Pany Brillant, son albümünü kariyerlnln en başarılı çalışması olarak nltellyor Farklı kültürlere yolculukKültür Servisi - Fransız müziğinin başanlı isimlerinden Dany Brillant, Kemer Golf/Co- untry Club'da bir konser verdi. 1965, Tunus do- ğumlu sanatçı, her albümünün yaratılması sıra- smda farklı müzik ve kültürlerden etkileniyor. C'est Ça Qui Est Bon (1991), C'est Toi (1993), Havana(1996) ve son olarak NoveauJouralbüm- lerine ünza atan sanatçı, son albümüyle dokuz yıllık profesyonel müzik yaşamının en başanlı çalışmasını yaptığını söylüyor. Sanatçı, 'Nove- auJour' albümü hakkında şu yorumlarda bulun- du: "Herzamanki gibi bualbümdede farklı kül- türlere yokuluklar yaptim; bu sefer diğerierin- den farklı olarak Hint mûzüderinden esinlen- dbn. Fakat bu son çahşmamda özellikle sözleri ön planda tuttum. Eskiden müziğin üstüne söz yaâyordum ama arnk önce sözleri vazıp flefmek istediklerimi özellikle sözlerie ifadc etmeye çan- şryonım. Beni besleyen ve belki de bir anlamda bugünkü ben ohnamı sağtayan öç müzik rürüne bu sübümde geniş yer verdim: Caz, saisa ve La- tûı müziğinden çok etkikndim. Biraz da soul ö- nısı karhm. Bana göre kariyerimin dönüm nok- tası sayılabilecek bir çaksmaydL" Aynı zamanda başanlı birtiyatro oyuncusu da olan Brillant, bir sinemafilmindeyer ahp alma- yacağı sorusunu ise şöyle yanıtladı: "Fransa'da hem oyuncu hem şaıİacı ohnakoldukça zor. He- le sinema tamanuyla farklı bir dünya; birçok şe- ye bağh ohnak zorunda kalryorsunuz. Müzikte ise patron benim. hesap vermem gereken tek in- san kendimim. Sinemayla ilgili olarak bir film- de şarkı söylemiştim. Stüdyoda on beş kere tek- raıîadığnn şarkı,filmi izlediğimde kesUmişti. Bu da benim sinemaya olan hevesimi söndürdü, ce- saretim kınldı. Çok iyi bir senaryo ohnadığı sü- rece bir sinemafilminderolahnayı düsünmüyo- rum." Geçmişe ve geçmişte yapılanlara sıkı sıkıya bağh olan sanatçı, bir nostalji insanı olduğuna değindi: "Gecmişini bümeyen insan, geleceğin- den de çok şey ummamah bence. Kökenlerimi- zi iyi bellemefi ve bunlann üstüne giderek onla- ra yeni şeyler katmalıyız, diye düşünüyorum. Bunlan vaparken de kendimizi tekrar etmekten kaçınmalryız; çünküen tehliketişeykendiyarat- oğunz bir stüm içine hapsobnak ve kendini aşa- mamak. Ben degeçmişe sadık kalarak bugünün olanaklarrvla yeni projeler ürermeye çabşıyo- rum." Brillant, müziğe tesadüfen başladığını ve bu- nun uğruna tıp fakültesini bırakmaktan hiçbirza- man pişman ohnadığını söylüyor. Hâlâ amatör bir nîhla profesyonel çalışmalar yapıyor ve ilk günkü heyecanını koruyor. Son albümüyle dini inançlan sorgulayan ve çıkış parçası olarak Di- eu (Tann) adlı şarkısını seçen Brillant, hiçbir za- man kendisini dine yakın hissetmediğini söylü- yor ve kişisel bir Tann inancından yana:"tnsan- larmzihnindeyereöniş olan Tann kavraım,yap- tınma dayanan ve genel yargüardan oluşan bir kavranı. Kendime özel bir Tann ya inanryorum, şarlamda da bu inançlanmı betirttim." 'Geçmişimizi iyi bflmeli, onlarayenişeylerkatmahyız.' Yönetmen Lakis Papastathis'in çekeceği filmde Türk ve Yunan oyuncular rol alıyorlar Şair Vhinos'un İstanbuVdakimasalyolculuğu Kûltür Servisi - Yunan şair Vizinos'un yaşa- mı beyazperdede. Çekimlerine şu günlerde baş- lanan film, bir Türk-Yunan ortak yapımı olarak Türk ve Yunan sinemacılannı bir araya getiri- yor. Vizinos'un 'Hayaümn Tek Vblculuğu' adlı yapıtmdan yola çıkılarak çekilen fılmin yönet- meni ise Lakis Papastathis. Çekimlerinin büyük çoğunluğunun Türkiye'de gerçekleştirileceği filmde, şairin yapıtmdan yola çıkılarak çocuk- luk yıllanmn Istanbul'una yönelen yolculuk- laria dolu bir 'hayal- öykû' anlatılıyor. Vizinos, 19. yüzyılda Kırklareli'nin Vize il- çeande doğmuş ünlü bir Yunan şairi. Yaşamı- nıu bir bölümü öğrenimi için Avrupa'ya gide- ne dek Türkiye'de geçen şair, hayatıru, tıpkı ka- der ortaklığı yaptığı dedesi gibi bir akıl hasta- nesmde sonlandırmış. Yönetmen Papastathis, bir 'hayal-öykü' ola- rak tasarladığı fıhnde, Vizinos'un kaldığı akıl hastanesinden, çocuklugunun Istanbul'unayap- tığı fantastik öğelerle dolu bir hikâye anlatma çabasında. Bu hayal-öykü unsurunun şairin ya- pıtiannda da yer aldığını söyleyen yönetmen, 18^ yılında arkadaşlannm kapattığı Atina'da- ki bir akıl hastanesinde, sinema sanatımn doğu- muadan yahıızca birkaç ay önce ölen Vizinos'u bejazperdede yaşatrıklaruıı ve yapıtlanna yeni birbiçim vermeye çalıştıklannı belirtti. Küçuk bir;ocuk ve dedesinin Malanndaki onca yıla kar- şıa aynı tutkunun peşinden koştuklan filmde, 'saahatetmek' ısteğı, en büyük hayal olarak 'ol- nunuı yokruluklan' getıriyor. VLZUIOS, dedesinin anlattığı masallarla gün- 18. yüzyıl Osmanh döneminde geçen filmin büyük bölümü Mimar Sinan KülUyesi'nde çekjlecek. düz düşlerine kanşan yolculuklarda 'kendinin kahramam' oluyor. Papastathis, Vizınos'un bir şair ve yazar ola- rak yaşamım ve yaşamının hayal aynntılanru an- latmak için 18. yüzyıl Ûsmanlı ortamını yan- sıtmak gerektiğinin de büyük önem taşıdığını söyledi. Bir Yılmaz Gfiney hayram olan Papas- tathis, Türk edebiyatını da merak ediyor. Yaşanan depremin, iki ülke arasmdaki var olan ilişkiyi ön plana çıkardığını düşünen Pa- pastathis, sürekli dostluk ve kardeşlik mesajla- n verdi. Bundan sonra da Türkiye'de film çek- mek istediğini söyleyen Papastathis, tarihi me- kânlan kullanmalanna ızın veren Türk hüküme- tine de teşekkür etti. Bir Yunan-Türk ortak ya- pımı olarak, Yunan ve Türk oyunculardan olu- şan ve kalabalık bir oyuncu kadrosu olan fıhn- de EHas Logofhetis, Frangiski Moustaki, Laza- ros Andreou, Marina Psalti gıbı Yunan oyuncu- lar ve Metin Belgin ve Mustafa Avkıran'm ya- nı sıra Sun EKtaş, Selahattin Fırat rol ahyorlar. Metin Belgm fihnde, başta Vizinos'un dedesi- nin babası olmak üzere, çeşitli karakterleri can- landıracak. Bu rolünde Yunanca replikler bulun- duğunu söyleyen Belgin, filmde kılıktan kılığa bürünecek. Mustafa Avkıran ise Osmanlı padi- şahlannın çeşitli özelliklen ve komplekslerinin bir araya getirildiği grotesk bir rolde. Padişahın kim olduğu üzerinde duruhnamış. Şairin yolculuklan boyunca tarihi mekânlar, plato olarak kullanılacak. 1800'lerin Osmanlı or- tamında geçecek filmın büyük bir bölümü, Bü- yükçekmece'de bulunan 'Mimar Sinan KüDiye- si'nde geçiyor. Topkapı Sarayı, Yıldız Şale Köş- kü, Kervansaray, Süleymaniye, Eyüp ve şairin doğduğu topraİdar olan Trakya'mn çeşitli yö- releri, filmin çekıleceği diğer mekânlar arasın- da. 'Hayanmn Tek Yolculuğu', 1.500.000 Euro bütçeyle Eurimages, Yunan Film Merkezi ve T.C. Kültür Bakanlığı 'mn desteği ile çekilecek. Filmin Türk yapımcısı Biket Dhan, bu proje- nin 1997'de çektiği 'Kayıkçı filmiyle birlikte oluştuğunu söyledi. Filmın büyük bir bölümü- nün çekileceği Mimar Sinan yapıtı külliye, bü- yük bir pazar yeri ve şairin terzi atölyesi olarak kullanılacak. BUAŞAMADA ŞÜKRAJN KURDAKUL Yazanmızın rahatsızlığından dolayı bu haftaki yazısını yayımlayamıyoruz. Sellm Naşit Özcan'ın sağlık durumu • Kültür Servisi - Özel Kadıköy Şifa Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr.Alper Tunga Demirarslan, pankreas kanserine bağlı karacığer yetmezlıği nedeniyle tedavi gören tiyatro ve sınema sanatçısı Selım Naşit'e lokal bir cerrahi müdahalede bulunulduğunu söyledi. Buna rağmen Naşit'in tamamen iyileşmesinin mümkün olmadığını belirten Dr. Demirarslan, müdahalenin dışında ek bir patolojik durumun söz konusu olmadığını ekledi. Şuur bulanıklığı ohnayan sanatçının ruhsal olarak gayet iyi durumda olduğunu kaydeden Dr. Demirarslan, üç gün yoğun bakımda kalan ve halen dahıliye servisinde yatan 72 yaşındaki Selim Naşit'in hastaneden taburcu edileceği tarihin belli olmadığını ekledi. Tenor Cesare Valetti öldü • Kümlr Servisi - Ünlü tenor Cesare Valitti 77 yaşında yaşamım yitirdi. 1950'li yıllarda 'Italya'da bir Türk' ve 'Traviata' operalannda Callas'ın partnerliğini yapan sanatçı. Verdi'nin bu operasındaki Alfredo rolüyle geniş kitlelerce tanınmıştı. Mozart, Donizetti ve Massenet'in eserlerinde oynayan Valletti, 1967'de ses tellerinden geçirdiği rahatsızlık nedeniyle operayı bırakmıştı. Türkiye'de ilk defa on-line pesim müzayedesi • KüMr Servisi - Lebriz Sanat Galerisi, resim müzayedelerini Internet'e taşıyarak kendi alanında bir ilke imza attı. Galeri, Türkiye'nin ilk sanal resim müzayedesi sitesini www.lebnz.com adlı adreste ilgilenenlerin beğenisine sundu. Üikemizin değerli ressamlanna ait pek çok eski ve yeni yapıtın bulunacağı sitede yer alan resimler, aynı zamanlarda sanat galerisinde de sergilenecek. 10-20 gün müzayedede kalacak eserleri satın almak ısteyenler, üye olmak koşuluyla beğendığı yapıt için 24 saat arttınmda bulunabilecek. Ressam Faruk Cimok'un yapıtlan 27 Temmuz-LO Ekim tarihleri arasmda on-line sergi salonunda izlenebılır. Antik kent Şapinuva'da Hffit müzesi kuruluyop • Kültür Servisi - Çorum'un Ortaköy ilçesinde bulunan antik kent Şapinuva'da, yörede bulunan Hitıt uygarlığına ait tarihi eserlerin sergilenmesi amacıyla, 'Hitit Müzesi' kuruluyor. Ortaköy Parkı yakmmda temeli atılan müzenin, bsa zamanda bitinlerek ziyarete açılması planlanıyor. Kültür Bakanlığı'nın da desteğıni alan müze, aynı zamanda bilimsel çalışmalannda yapılacağı bir enstitü görevi yapacak. Aynca 2000 yılı arkeoloji çalışmalan çerçevesinde, Şapinuva'da iki yeni kazı daha yapılacak. Halıcı Midi'2000 bflgisayarla beste yanşması • Kültür Servisi - Bılışun 2000 etkınlikleri kapsamında 7 Eylül 2000'de gerçekleşecek Halıcı Midi'2000 yanşması, genç bestecilerin teknolojinin imkânlanndan yararlanarak yaptıklan bestelerle kendılerini kanıtlamalanna olanak sağlıyor. Seçici kurulunda Atilla Özdemiroğlu, Borga Parlar, Emrehan Hahcı, Faruk Eczacıbaşı, Garo Mafyan, Hakan Özer, Izzet Öz, Sedat Ergin, Şeref Oğuz gibi isimlerin bulunduğu yanşma, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleşecek. Türkiye'nin Yabancılapı' Cogito'da • Kültür Servisi- Yapı Kredi Yayınlan'nm kültür ve sanat dergisi Cogito, 23. sayısının dosyasını Türkiye'de yaşamış, yaşarken de Türkiye'nin kültürel ve toplumsal hayatında izler bırakrruş yabancılara ayuıyor. "Türkiye'nin Yabancılan" dosyası, Cumhuriyet'in ilk yıllannda Türkıye'ye gelıp buralan fotoğraflayanlar ve yazanlann yanı sıra restoran sahipleri, dansçılar, yabancı eşler, yani gündelik hayatımızın bir parçası olan yabancüardan oluşuyor. Bodpum'da ^ümüşlük Akademisi' • BODRUM (AA) - Yazar ve şaırler tarafından Bodrum'un Gümüşlük köyü Sarıca mevkiuıde 15 dönümlük bir arazı üzerine 3 yıl önce inşa edilmeye başlanan 'Gümüşlük Akademisi' destek bekliyor. 1995 yılında 30 üyenin katılımıyla kurulan Gümüşlük Akademisi Vakfı Başkanı Ahmet Filmer, antik Myndos Koyu'na bakan bir meşelikte kurulan akademinın tamamlanabılmesi için maddi ve manevı desteğe ihtiyaç duyduklannı söyledi. Sanat, bilim ve felsefeyi doğa ile buluşturmayı amaçlayan Gümüşlük Akademisi kapsamında. kütüphane, açık ve kapalı müze, sinema. tiyatro, toplantı. seminer, konferans ve sergi salonlan yer alıyor. tnşaatı gezen Kültür Bakanı Istemihan Talay, projenin tamamlanması için destek vereceklerini, aynca kütüphaneye kitap temin edeceklerini söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle