Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 MAYIS 2000 CUMARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada yımsı bir gülümseme... Oysa, yaşrtlanmla ben, cumhuriyetin ilk yedi yı- lı içinde doğan, ölümüne değin Atatürk'ün bir mil- leti uyandıran eşsiz altın çağını çocuk yaşlarda sin- dirme şansını yakalayan nesildeniz. Üç, en çok dört yaşındaydım. Annemin çalıştığı Ankara Kız Lisesi öğrencilerini Atatürk, her yıl ba- harda artık eski adıyla bile anılmayan Gazi Çiftli- ği'ndeki Marmara Köşkü bahçesinde pikniğe ça- ğınrdı. öğleden sonra bir saatte Köşk'e gelir, bir sıra di- zilmiş öğretmen ve öğrencilerin önünden geçerdi. Annem Mesrure Hanım'ın yanında duran ben, yaklaşmakta olan Atatürk önümüzde durduğu za- man uzattığı eli öper, başıma koyardım, O pamuk gibi eller, uzun parmaklar başımı kaJ- dınr, yüzüne bakamayan beni okşar ve aynlırdı. Beni bugünkü nesillerden ayıran bu ayncalığımı seviyorum. Bugün öyle bir gün. Izlediğim cumhurbaşkanı seçimlerini, tanık olduğum cumhurbaşkanı dö- nemlerini anımsatıyor. Çankaya üzerinden geçmişin derinliklerinden bugüne uzanan bir ufuk turu yaptınyor ınsana. 10. cumhurbaşkanımızı seçtiğimiz bugüne ka- dar sürekli sorulan bir soru var Bugüne değin Çan- kaya'da devir teslim töreni yapıldı mı? Cumhuriyet tarihinde geten-giden cumhurbaş- kanlan arasında devir teslim törenine pek rastlan- mıyor. Çoğu kez var olması gereken geleneği ölümler engellemiş. Bazılannda da gerek görül- memiş. Atatürk'ün ölümüyle Inönü cumhurbaşkanı se- çilmiş. 27 Mayıs ihtilaliyle Bayar görevden alındık- tan sonra cumhurbaşkanı seçilen Cemal Gür- sel'in ölümüyle Cevdet Sunay Çankaya'da göre- ve başlamış. Sunay, Korutürk'e Batılı anlamda görev devret- medi. Korutürk'ün 7 yılından sonra yerine yetkin bir kişi seçilemedi; 12 Eylül darbesı, Kenan Evren'i tam 9 yıl başımızdan eksik etmedi. Evren'den karşılıklı nutuklarla Çankaya'yı devra- lanÖzal, 1993'teöldü. Kuraldışı tek olay özal'ın ANAP grubu oylanyla seçilmesini aman- . sız biçimde eleştiren, ama özel bir söyleşimizde tam tersi bir anlayış sergileyerek "Ben de Turgut Bey'in yehnde olsam, cumhurbaşkanı olmak için aynı şekilde hareket ederdim" diyen Demirel, na- zik Erdal Inönü'nün desteğiyle Çankaya'ya çıktı. Devir teslimi, gidenin geleni devletin çok önem- li, ama çok gizli olan işleripden bilgilendirmesi di- ye algılıyorsak, yazılı olmayan böyle bir işleme, Türkiye bir kez tanık oldu. 14 Mayıs 1950 Pazar gü- nü CHP'nin iktidan DP'ye bıraktığı günlerde. Cumhurbaşkanı Inönü; (1)- 16 Mayıs Salı günü DP lideri Bayar'a hükümeti hemen devretmeye ha- zır olduklannı bildırdı. Zaman ısteyen Bayar, 22 Mayıs günü cumhurbaşkanı seçildi. (2)- 23 Mayıs gecesi; Inönü'nün seçimden he- men sonra taşındığı Pembe Köşk'e, Cumhurbaş- kanı Bayar geldi ve eski Cumhurbaşkanı ile uzun bir konuşma yaptı. Gizliligi hâlâ saklı kalan bir görüşme. 1950'de devlete egemen olan siyaset adamla- nndaki bu davranışa daha sonrakı yıllarda tanık olunmadı. Çankaya'daki on cumhurbaşkanı arasında ola- ğanüstü tek insan Atatürk'tü. Olağandışı insan 2. cumhurbaşkanı Inönü idi. Bayar, Gürsel, Sunay, Korutürk, Evren, özal, De- mirel olağan insanlar. Konumlarını olağandışına taşımaya, Çanka- ya'dan başkanlık sistemi çıkarmaya çabalayan olağan iki insan Özal ile Demirel oldu. Yeni Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, günlerdir aleyhine sürdürülen propagandanın ne kadar değersiz ve dayanaksız olduğunu seçim tu- tanağını aldıktan sonraki kısa konuşmasında ka- nıtladı. Sözcüklerin üzerine basa basa; cumhuriyetin te- mel öğeleri olan laiklikten ve ülkenin bütünlüğün- den asla vazgeçilemeyeceğının altını çizdi. Ve artık bir hukuk devletınde demokratik rejimin olağandışı ınsanlarla değil, kurum ve kurallanyla iş- leyeceğini özenle belırtti. Şimdi: Olağan bir insan olmanın kıvancıyla 10. Cumhurbaşkanı seçilen Ahmet Necdet Sezer, 16 Mayıs'ta Çankaya'ya çıkmaya... Olağan günler yaşamaya ve yaşatmaya hazır- lanıyor. Danıştay 10. Dairesi Elektrik dağıtımında iptalkararı verildi ANKARA (Cumhuri- yetBnrosu)-Danıştay 10. Dairesi, Doğan Hol- ding'in ortak olduğu Zi- gana Elektnk AŞ ile Erol Aksoy'un ortak olduğu TEKAŞ AŞ'yi elektrik dağıtımıyla görevlendi- ren Bakanlar Kurulu ka- rarlannı iptal etti. Daire karannı, RTÜK Yasa- sı'nın bir radyo ve tele- vizyon kuruluşunda yüz- de lO'dan fazla hissesi olanlann devletle iş ya- pamayacaklan hükmüne dayandırdı Danıştay 10. Dairesi; Tekirdağ, KırkJarelı, Edirne illerini kapsayan 3. görev bölgesınde TE- KAŞ Elektrik Dağıtım AŞ ile; Trabzon, Rize, Artvin, Gümüşhane ve Giresun illerini kapsayan 20. görev bölgesinde Zi- gana Elektrik AŞ'nın elektrik dağıtım ve tıca- retiyle gorevlendırrfme- sine ilişkin Bakanlar Ku- rulu kararlarının iptali ıs- temiyle açılan davayı so- nuçlandırdı. Daire, Doğan Medya Grubu'nun sahıbı Aydın Doğan'ın Yönetim Kuru- lu Başkanlığı'nı yürüttü- ğü Doğan Holding'in or- tak olduğu Zigana firma- sı ile Cine-5'in sahibi Erol Aksoy'un ortak ol- duğu TEKAŞ'ın elektrik dağıtım işını üstlenmesi- ni RTÜK Yasası'na aykı- n buldu. İptal karannm temyiz istemini Danıştay Idari Dava Dairelen Ge- nel Kurulu karara bağla- yacak. Danıştay 10. Dairesi, daha önce de aynı gerek- çeyle söz konusu Bakan- lar Kurulu kararlannın yürütmesini durdurmuş- tu. Bu kararlara yapılan itirazı görüşen Danıştay Idari Dava Daireleri Ge- nel Kurulu, dairenin ver- diği yürürlüğü durdurma karannı kaldırmış ve elekrik dağıtımıyla gö- revlendirilen şirketin "tüzel kişüiğinin'' öze! radyo ve televizyonlarda- kı payının yüzde lO*u aşıp aşmadığına bakıl- ması gerektiğini savun- muştu. Danıştay Idari Dava Daireleri Genel Kurulu bu görüşünü korursa Da- nıştay 10. Dairesi'nin ip- tal karan bozulacak. Ortak mücadele çağrısı• Baştarafi 1. sayfada lan RaisonD'Agjr (Davranmamn Mantığı) adlı kuruluşun inisiya- tifıyle, Fransa'da 1 Mayıs'ta im- zaya açılan bir manifesto, ulusla- rarası bir dayanışma ağının ku- rulmasını amaçhyor. Manifesto imzaya açılır açılmaz büyük ilgi gördü ve başta Fransa olmak üzere Avnıpa'nın hemen tüm ülkelerinden, ABD, Kanada, Uruguay, Arjantin ve Avustralya gibi ülkelerden yüzlerce aydın, sendika ve dernek temsilcisi tara- findan imzalandı. Imzacılar arasın- da, Alman yazar Günter Grass, Fransız ekonomist Atoin Leipietz, Köylü Konfederasyonlannın söz- cüsü Jose Bove, tngiltere'den Prof. Alex CaDinicos gibi isimler de var. En yoğun katüımın Fransa, tngü- tere, Almanya ve Yunanistan'dan olduğu da dıkkati çekiyor. Henûz Türkiye'den kimse yok. WWWA- ison.orgsitesıne gıdılerek manifes- to imzalanabilir. Mayıs ayınuı son- lanna doğru Fransız imzacılarm kendı toplantılannı düzenlemeleri bekleniyor. Pierre Bourdieu ve arkadaşlan tarafından hazırlanan manifesto, uluslararası toplumsal hareketlen, aralanndaki tüm farklılıklara, ken- di içlenndekı çelışkilere karşın, neo-liberalizme karşı bırleştirmeye yönelik. Manifesto, neo-liberalpo- litikalann kendi kaderine terk ettı- ği insanlann tümünün çıkariannın savunulmasım ve görmezden ge- lindiği sorunlannın gündeme geri- rilerek çözümünün talep edılmesi- ni istıyor. Manifesto, bu sorunlann, her şeyden önce ekonomik ve siyasi ik- tidan koruma endişesi taşıyan, top- lumsal sorunlara duyarsızlaşan SosyaJ Demokrat partiJer tarafın- dan görmezden gelindiğini vurgu- luyor. Seattle'da da sesını yüksel- ten yurttaşlann özlemlennı dıle ge- tiren manifesto, bunlan sürekli gündemde tutacak, savunacak kar- şıt bir iktidann oluşmasının yaşam- sal önemine işaret ediyor. Manifestoya göre, "bukarşrt ik- tidann" uluslararası güçleri, çoku- luslu kurum ve şirketleri karşısına almak ve başlangıçta Avrupalı da olsa giderek uluslararası bir nitelik kazanması, başanlı olabilmesi için zorunludur. Manifesto, eşitsizliğe karşı, zenginliğin ulusal sınırlar içinde ve uluslar arasında daha adil bir dağılımının sağlanması için mücadele etmek, uluslararası mali piyasalan denetieyecek ve ulusla- rarası kurumlara alternatif seçe- nekler üretecek bir güce gelmeyi amaçhyor. Manifesto neo-liberal politika- lara karşı mücadelenin, var olan parti ve hükümetlerden tümüyle bağımsız, ama mücadeleye hazır tüm entelektüel ve kurumsal bi- çımlerin bir araya getirilerek ulus- lararası bir yapılanma şeklinde in- şa edilmesi gerektiğini söylüyor.. Bu amaçla oluşacak uluslararası toplumsal hareketüı anayasasını hazırlamak için bir genel meclisin kurulmasını öneriyor. Manifesto- yu hazırlayanlara göre bu meclis (Etat Generaux) kendine üç ana he- def koyacak. Birintisi: Bugün yürürlükte olan polıtıkalann yol açtığı esnekleşme, dışlanma ve sürekli yoksullaşma- nın sonuçlanna karşı devletlerce geliştirilen baskıcı tedbirlere karşı direnmek, bunlan tartışmaya aç- mak. Ikincisi: Harekete katılan güçle- rin, hiçbirinin özgün amaçlarından bir şey yitirmelerine yol açacak merkezileştirici baskı biçimlerine başvurmadan harekete geçirilmesı- ni sağlayacak iletişim ve eşgüdüm ağlannı kurmak. Üçüncüsü: Yaşam koşullanmn iyileştirilmesine, standardının yük- seltilmesine yönelik, ulusal ve uluslararası etkınlıkler için ortak hedefler belirlemek. DYF, Yıhııaz savları üzerine harekedendi ANKARA (Cmnhuriyrt Bûrosn) - ANAP Genel Başkanı Mesut Vümaz'ın çetelerle bağlantısı olduğu- na ilişkin savlan incelemek üzere oluşturulan TBMM Soruşturma Komisyonu'na ifade veren ülkücü mafya elebaşısı Alaattin Çaİa- a'nm aniatüklan DYP'yi harekete geçirdi. DYP Ge- nel Başkan Yardımcısı Hayri Kozakçıoğla, Çakı- cı'nın öne sürdüğü savlar- la ilgıli olarak savcılann harekete geçmesini isteye- rek, basında çıkan haberle- rin dikkate ahnmaması du- rumunda kendilerinin suç duyurusunda bulunacakla- nm söyledi. Yılmaz hak- kında kurulan TBMM So- ruşturma Komisyonu'nun MHP'lı Başkanı AIi Gön- gör ise basında Çakıcı ile ilgdı yer alan haberlerin bir bölümünü yalanlarken "bu tûr haberlerin tanık olarak dmlenen Idşiyede haksızhk olduğunu" söyledi. Hayri Kozakçıoğlu, dü- zenJediği basın toplantısın- da Çakıcı'mn komisyona verdiği ifadelerle ilgili ola- rak basına yansıyan haber- lere dikkat çekti. Çakı- cı'nm iki kez Yılmaz'la yüz yüze görüştüğünü, Eyüp A^dc ile de 200'e ya- kın telefon konuşması yap- tığını anlattığını vurgula- yan Kozakçıoğlu, "POAŞ ihaiesinde söz verüen 60 milyon dolar verilmediği için Budapeşte'de Yılmaz'a yönetik sakünyı kendisinin planladığını söylemiş. Ayn- ca REFAHYOL'un yüal- masıiçin de kendisinin dev- reye girdiğmi öne sürmüş. Temiz toplum, temiz siya- set diye ortaya çıkaniarm s>- yaseti Idriettiİderi, siyasi etik dışı yöntemleri kullan- dıklan açıkça ortaya çık- maktadır. Yasadtşı örgüt mensuplan ile shasiler 200 kez ne konuşur, bunun açıklanması bann" dedi. Kozakçıoğlu, basında çı- kan haberlerle ilgili olarak cumhuriyet savcılıklannı göreve çağırdı. Soruşturma açilmaması durumunda kendilerinin suç duyuru- sunda bulunacaklannı be- lirten Hayri Kozakçıoğlu, bir soru üzerine Yılmaz'm daha önce hakkındaki so- ruşturmalar sonuçlanma- dan hükümete girmeyece- ğini açıkladığına dikkat çekti. Kozakçıoğlu, "So- nısturma komisjonlan ça- hşmalannıtamamladıktan sonra rapoıiannı haarla- yacaklar. Komisyonlar ka- rar vermeden hükümet or- takian kendi aralannda aklama karan verdilerse bu çok vanhşör" dedi. ANAP lideri Yılmaz, es- ki Bayındırlık Bakanı Ya- şar Topçu, eski Devlet Ba- kanı Eyüp Aşık hakkında yasadışı örgütlerle ilişki içinde olduklan savıyla ku- rulan TBMM Soruşturma Komisyonu'nun MHP'li Başkanı Ali Güngör, dün basın toplanhsıyla, önceki gün gazetelerde yer alan ve Çakıcı'ya atfen verilen "Yıhnaz'ı ben yumnıklat- tun" yönündeki sözlerin doğru olmadığını ifade et- ti. Güngör, Çakıcı'nın "Bu hadisede, Mehmet Ey- mür'ün başrolde olduğuna yönelik bir ifadesi olmuş- tur" dediğini aktardı. Gün- gör, "GazeteJerde dûn (ön- ceki gün) yer alan haberie- ri yalanhyorsunuz, bu, bu- gün (dün) yer alan haberle- rin doğru olduğu şeklinde degertendirikbinr mi" so- rusuna ise "O haberleri henüz inceJemedim" kar- şılığını verdı. Cortuk ifade verdi 'Yılmaz baskı olup olmadığını testetti' ANKARA (CumhuriyetBû- rosu) - Işadamı Kâmuran Çör- tûk; ANAP Genel Başkanı Me- sut Yıbnaz, eski Bayındırlık Bakanı Yaşar Topçu ve eski Devlet Bakanı Eyüp Aşık hak- kında, "çetelerle işbirtiği yapa- rak, görevini kötûye kullan- mak" suçlamasıyla kurulan TBMM Soruşturma Komisyo- nu'na bilgi verdi. Çörtük'ün, ANAP lideri Yılmaz'ın Türk- bank ihalesiyle ilgili Korkmaz Yiğit'ı kastederek, kendisine "Neden ortakhğı kabul etini- yorsun" dediğini aktardığı bil- dirildi. Komisyon üyelerinin, "Bir Başbakan'm bunu sonna- sı sizce normal mi" sorusu üze- rine de Çörtük'ün, "thaleyleB- giti birtakun basküann ohıp ol- madığnutestetmekiçin sordu" karşılığıru verdığı öğrenildi. TBMM Soruşturma Komis- yonu, MTT görevlisi Yavuz Ataç'a çagn yapılmasını karar- laştırdı. Öıale öncesi bir gece yansı Yılmaz'la görüştüğünü de ak- taran Çörtük, "Yılmaz bana 'Yîğit'esöyle, birileri ilealaka- sı varsa sıkmnya girer' deyhv ce, ghtim Yiğit'le görüstüm" bilgisini verdi. Çörtük'ün, bu oiaydaki rolünün sorulması üzerine de "Sadeceyannmcıol- mak" dediği belirtıldı. Komisyon, Evcil'in koru- ması Esat Kaya'ya ise Yıl- maz'a BMW marka otomobil alınıp alınmadığını sordu. Ka- ya'nm ise şarkıcı Güiben Er- gen'i kastederek, "Onun birar- tist sevginsi vanh, ona ahndL Sonra bir BMW daha ahndığı söytendi ama, ben böyle bir şe- yi görmedhn, bümivorum'' de- diği öğrenildi. ANAP Millervekili Eyüp Aşık ve ANAP Grup Başkan- vekili Murat Başesgioğlu da "Eski İçişkri Bakanı" sıfatıyla Yılmaz hakkındaki Türkbank soruşturma komisyonuna bilgi verdi. Başesgioğlu, "Türk- bank ihafestne fesat kanşünt- dığuıa inşkin bir raporun ken- disine geünediğini, Hazine'yi uyarmasuun söz konusu ohna- dtgpm" söylediğı öğrenildi. Asıkda "Benim Çakıa ik görüşmem 3^4'ü geçmez. Bun- lan maksath olarak söylöyor. Erol Evcfl'le de sadece bir kez grup başkanvekilliğim döne- minde görüsrûm" dedi. Yıl- maz'm Çakıcı ile görüşmedi- ğıne "emin olduğunu'' da belır- ten Aşık, iddialan gazetelerden okuduğunu ılerı sürdü. Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin înan için tören yapılacak ' 3 fidan' andıvorİSTANBUL / ANKARA (Cum- huriyet) -12 Mart cuntasımn tali- maüyla idam edilen 1968 kuşağı- nın önderien DenizGezmiş, Vüsuf Aslan ve Hüseyin tnan, öldürül- melerinin 28. yıldönümünde anı- hyor. 68'liler Biriiği Vakfi Ankara Şu- besi'nce "Bağunsızhk ve Demok- rasi Haftaa" kapsamında düzenle- nen anma töreni ÖDP, EMEP, StP, tP gibi siyasi partiler ve demokra- tik kitle örgütlerinin de katdımıy- la bugün 12.30'da Karşıyaka Me- zarhğı'nda yapılacak. 3 gencin mezan başmdaki törende, mahke- mede avukatlıklannı yapan Hafit ÇeJenk de bu- konuşma yapacak. Çankaya Belediyesi Dikmen Semt Sahası'nda saat 17.00'de ya- pılacak anma etkinliklerine de sa- natçı An Ekber Eren, Ufuk Kara- koç, Güz ve Sevdalı Bulut grupla- n ile Çankaya Belediyesi Hoytur Folklor Grubu ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Ankara Şubesi Se- mah Topluluğu katılacak. Bildiride, 3 genç önderin 6 Ma- yıs 1972'de dönenun genci, işbir- İikçi burjuvazisi tarafından katle- dildiğibelirtildı.Bildiride, 12 Mart askeri müdahalesiyle yönetime el koyanlann, Denizler'in idamı ile işçi ve emekçi halka gözdağı ver- meye çalıştığı vurgulandı. Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin tnan, dün tÜ Fen Fakül- tesi'nde düzenlenen törenle anıldı. liriı&iVa68'liler Birpği Vakfı ve Istanbul Üniversitesı Öğrencı Kültür Mer- kezı Atatürkçü Duşünce Kulübü tarafından düzenlenen etkinlikte, Ergin Konuksever arşivinden alı- nan 78 fotoğraftan oluşan bir ser- giaçıldı. Atatürkçü Düşünce Ku- lübü'nden yapılan yazılı açıkla- mada, "Ashndayargüananve hak- kında idam hükmü verilen yalnız- ca Denizlerdeğil,onlann şahsında tüm 68 kuşağı ve gençlik hareketi >ı arguanryordu" denıldi. insan Haklan Derneği îstanbul Şubesı'nden yapılan yazılı açıkla- mada da 6 Mayıs'ın "hesabı hiç verOemeyecek bir ölüm cezasının uygulanışmın yTİdönümü" olduğu belirtildi. Eski ii Başkanı Özbülten'in öldürülmesiyle ilgili araştırma sürüyor Cinayette Ankara bağlantısı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu)-Eski MHP Diyarbakır II Başkam Seyfettin Özbültenin öl- dürülmesı olayında An- kara bağlantısı ortaya çıktı. MHP Genel Baş- kan Yardımcısı Şevkat Çetin, kendilerine gelen ilk bilgilere göre cinaye- tin Hilton Oteli'nde^ ^suyla çalışan motor pa- tenti nedeniyle çıkan ça- tışmada Ali Tibukoğ- lu'nun öldürülmesiyle bağlantılı olduğunu bil- dirdi. Cinayetin şenatçı te- rör örgütü Hizbullah'm yöntemiyle işlendiğine işaret edilirken, MHP Genel Başkan Yardımcı- sı Çetin, Hizbullah bağ- lantısı olduğunu sanma- dığını söyledi. Çetin, "Hizbullah, Takarof marka silah kullanıyor. Ancak burada kullanı- lan silah 7.65 nun. çapu> da" dedi. Emniyetten Özbülten toprağa verildi DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Evinin önünde önceki akşam uğradığı silahlı saldın sonucu —öldürâteB€skiMHP Diyarbakır\\ Başkam Seyfi*-- —tm özbülten. dün toprağa verildi. Geçen y& Van'da, bu yıl içinde de Diyarbakır'da bazı MHP yöneticilerinin öldüriiknesinm ardında Hizbullah olduğu belirlendi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bülent Yahnki, yaptığı açıklamada, ''Özbütten'inkanşıküişkikrnunokluğunu.buy'üz- den genel merkezce ahnaa karar doğrutaıssBda Diyarbakır örgûtünün feshedfldigini" söyledi kendilerine ilk gelen bil- gilere göre gözaltına alı- nan kişilerin soıgusunun sürdüğünü kaydeden Çetin, olayın Ankara kaynaklı bir işle bağlan- tılı olduğunu söyledi. Çetin, "Ankara bağ- lantısı Hilton Oteh'nde öldürülün An* Tibukoğ- İB'yla mı ilgili'' sorusu üzerine, "Evet, emniyet gerekli inceiemeieri yapı- yor" dedi. Çetm, cinaye- tin ideolojik biryönünün olmadığını behrtirken, Doğu ve Güneydoğu Bölgesi'ndeki bütün yö- netimlerin değiştinl- diğini bildırdı. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada - öne çıkmış bir kişi değil! •? - üderfer, "Çok öne çıktığıiçin DemireT/ seçellm. Onun yerini dolduramayız" diye yola çıktılar. Ar- dından da "Çok öne çıkmadığı için Sezer"i seçe- lim. Pariamenter sistem içinde güzel bir uyum ku- ranz" diye devam ettiler... Yanıtı aranan soru şu: - Sezer Çankaya'da ne yapar? Bu soruya şöyle bir genel yanrt verebiliriz: - Çankaya 'nın koşullan neyi gerektiriyorsa onul Yeri geldikçe vurguluyoruz: Çankaya'ya kendi düşüncelerinizle çıkarsınız, Çankaya'nın gerçekleriyfe cumhurbaşkanlığı ya- parsınız. Yakın geçmişte o kottukta oturanlann Çanka- ya'ya çıkmadan önceki ve çıktıktan sonraki tavır- lanbunun somut göstergesi. Özal ve Demirel dönemi için şunu söyleyebili- riz: Siyasal cumhurbaşkanlık! Sezer'le şöyle bir süreç bekleniyor Anayasal cumhurbaşkanlık! Sezer için en büyük artı, kamuoyu desteği. Yurt- taşlanmız belki de siyasileri çok tanıdığı için, tanı- madıklan bir hukukçuyu hemen benimsediler. Te- levizyonlardan sokaklara, aile sohbetlerinden gençlik forumlanna kadar geniş bir yelpazede Se- zer'le ilgili degerlendirmeler şöyle başlıyor "AB'ye giriş sürecinde... " Bu sihirli sözcük siyasiler için de önemli bir ve- ri. öyle görünüyor ki, 2000'li yıllarda bu yönde adımlar atan, Türkiye'yi uygar dünyaya taşıma yo- lunda umut veren harekettere toplum e) verecek. Köşk'ün işlevi Sözümüz kişilerden öte, Çankaya Köşkü'nün iş- levine ilişkin gözlemlerimizi maddeleyelim: 1- Köşk'e Başbakan, Genelkurmay Başkanı, MİT Müsteşan haftada bir kez konuk oluyor. Cum- hurbaşkanı'nın önüne kurumun değertendinnele- rini koyuyor. Cumhurbaşkanlığı bir bakıma kav- şak. Düzenli işlemesi halinde önemi pek ortaya çıkmıyor. Aksama çıktı mı, sıntıyor! 2- Cumhurbaşkanına verilen yetkiter yıllardır tar- tışma konusu. Kimi az buluyor kimi çok. Bir türlü tam bulanına rastlamadık. 1982 Anayasası, paria- menter sistemi öngörürken Kenan Evren'in de göz ardı edilmesini istemedi. Böylece cumhurbaş- kanliğına Evren-sel yetkiler verildi! Hukukçu Sezer şu tümceyi sanınz çok kullanmıştır: Çok iyi bir yasa kötü uygulayıcının elinde olum- suz sonuçlar verebilir. Kötü bir yasa iyi uygulayıcı sayesinde hukuksal sonuçlar verebilir! Bu tümcede "yasa" sözcüğünün yerine "yetki- ler"\ koyabilıriz! 3- Köşk'e çıkacak bir kişinin geçmişi elbette çok önemli. Sezer'in olağanüstü bir olumsuzluğu ol- saydı, 27 Nisan-5 Mayıs arasındaki uzuuun za- man diliminde ortaya dökülürdü. Bu elbette geç- mişi için referans değildir. Ancak, yıpratma meka- nizmasının güçlü olduğu bir ülkede, Sezer için "dosya" çıkmaması "haber" değeri taşıyor! 4- Cumhurbaşkanı, Milli Güvenlik Kurulu'na baş- kanlık ediyor. ABD, Almanya dahil pek çok ülkede buna benzer kurumlar var. Burada siyaset üstü ka- rartar alınıyor. Ancak bu karariann başlıca uygula- yıcısı siyasiler. Sezer'in bu bağlamda oluşturaca- ğı kadro büyük önem taşıyor. 5- Demirel Köşk'e çıkarken, siyasetten elini ete- ğini çekmişti, ama devlet kadrolanndan çekme- mişti. ömeğin kimi genel müdürlüklerde, hastane başhekimliklerinde üst düzey görev yapanlar şu tür garanti belgeleri sunuyoriardı: "Demirel bana sen ömür boyu buradasın, de- di!" Yeni Cumhurbaşkanı'nın devlet içinde "kişiye özel kadrolar" oluşturmamasını diliyoruz... Soşyolgüvenlik tosansında anlaşmadık ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Bakanlar Kurulu, bu yılki yaş çay alım fıyatuıı teke indire- rek 162 bin 500 lira ola- rak belirledi. Bakanlar Kurulu'nun imzasına açı- lan Bağ-Kur, SSK'nin ye- niden yapılandınlması, sosyal güvenlik kurumla- nnın bir çatı altında bir- leştirilmesi, bireysel emeklilik tasanlan, D- SP'li Devlet Bakam Şük- rü Sina Gürel ile Orman Bakanı NamiÇağan tara- fından henüz imzalanma- dı. Cumhurbaşkanlığı se- çimleri nedeniyle birkaç aydan beri geri plana dü- şen Bakanlar Kurulu, Başbakan Bülent Ece- vh'in başkanJığında dün toplandı. Toplantıya, cumhurbaskanlığma a- day olmak istemesi nede- niyle kendi partililerinin salduısma uğrayan Dev- let Bakam Sadi Somun- cuoğhı, Devlet Bakanı Mehmet Ah trtemçeük, Dışişleri Bakanı tsmail Cem ve Çevre Bakanı Fevzi Aytekin katılmadı. Sosyal güvenlik ile il- gili Bakanlar Kurulu'nun imzasına açılan 5 tasan ANAP ve DSP'li bakan- lar arasında anlaşmazlığa neden oldu. Bağ-Kur ve SSK'nin yeniden yapılandınlma- lannı, sosyal güvenlik kurumlannm btf çatı al- tında birleştirilmesinirbi- reysel emekliliği öngören tasanlar Gürel ve Çağan tarafından imzalanmadı. Önceki kabinede Çalış- ma ve Sosyal Güvenlik Bakam olarak görev alan Çağan, "tasanlara itirazı oMuğunu" dıle getirdi. Aynı yöndeki soruyu ya- mtlayan Gürel de, tasan- lan yalnız Çağan'm de- ğil, kendisinin de imzala- madığını kaydetti. Gürel, tasanlan ıncelediğinı di- le getirdi. ANAP'lı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakam Yaşar Okuyan da sosyal güvenlikle ilgili yasa ta- sanlanmn hükümet or- taklan arasında sorun ya- ratacağına inanmadığını savunarak "Önümüzdeki haftaya kadar unzalann tamamlanacağma inanı- jWTim" dedi. Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı Gürel, top- lantıda Devlet Bakanı Abdnlhahık Çay'ın Pa- kistan, Türkmenistan ve Kazakistan'a, Adalet Ba- kam HikmetSamiTürk- ün de Moğolıstan'a yap- tıklan ziyaretle ilgili bil- gi verdiklerini söyledi. Gürel, Devlet Bakanı Rüştü Kâzım Yücelen'in de çay sektörü ile ilgili bilgi verdiğini kaydetti. Gürel, 2000 yılı yaş çay alım fiyatlan konusunda "Her vıl 2 va da 3 fryat saptanıyordu. Bunun uy- gulanan enflasyon politi- kalanna etkisi açısından sakmcah ounası nedeniy- le bu yıl tek fiyat beürien- di.Bıifiyatl62bin500E- radır" dedi. Gürel, yaş çay alım fi- yatında yapılan artışın da öngörülen enflasyon doğ- rultusunda yüzde 25 ola- rak belirlendiğini bildir- di. Gürel, "Nükleer sant- ral konusn gündeme gel- di mi" sorusuna, "Başka bir topfauıtıda ele ahnma- sı benimsendi'' diye yanıt verdi.