08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 «AART2000 SALJ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Mehmet Akff Internerte • KONYA (AA)-Isuklal Marşf nın yazıhşının 79. yüdönûmü nedeniyle Konya merkez Meram ilçe Belediyesi'nce, Internet'te "Mehmet Akif Ersoy" sayfası açıldı. Belediye Başkanı Mustafa Özkan, kültürel ve sosyal etkinliklere büyük önem verdiklerini belirterek "Istiklal Marşrnın yazılışının 79. yüdönûmü nedeniyle belediye olarak lntemet'te Mehmet Akif Ersoy ile ilgili bir sayfa oluşturduk. www.meram- bld.gov.tr adresinden Mehmet Akif Ersoy'a ait her türlü bilgiye ulaşılabilecek" dedi. Orman Mühendisleri Odası seçimleri • İstanbul Haber Servisi - Orman Mühendisleri Odası 38. Olağan Genel Kurulu seçimleri sonucunda yönetim kurulu belirlendi. Yönetim kuruluna Salih Sönmezışık, Halıt Babalık, N. Ilhan Öztürk, Orhan Çelik, M.Sedat Ay, Prof. Dr. Melih Boydak ve Prof. Dr. Tuncay Neyişçi seçildi. btanbırda dohnuş ücretlerine zam • tstanbul Haber Servisi - tstanbul'da zamlı dolmuş tarifesi yürürlüğe girdi. . Çeşrtu hadardadolmuy *•••< T-\{-< .- ücietien yüzde 16.6 ve yüzde 30 arasında degışen oranlarda arttınldı. 28 Şubat'ta uygulamaya başlayan yeni tarifeye göre dolmuş ücreti en yakın mesafede 215 bin, en uzak mesafede 1 rrülyon 540 bin liraya yükseldi. btanbul, Konya ve Adana sanandı• Haber Merkeri - Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi tarafmdan yapılan açıklamada Marmara Denizi Kartal açıklannda 3 büyüklüğünde bır deprem meydana geldi.Konya'da önceki gece ve dün sabaha karşı, 2 ayn deprem oldu. Saat 00.46'da aletsel büyüklügü 3.6, saat 06.35'te de 4.1 olan sarsıntılann bağımsız depremler olduğu ve merkezlerinin, Konya'nın 20 kilometre kuzeybatısı olarak kaydedildiği bildirildi. Adana'da da dün saat 12.28'de meydana gelen 4 büyüklüğündeki sarsıntı kent merkezinde korku yarattı. Sarsıntının merkezinin Seyhan ilçe merkezi olduğu belirlendi. CemevM kundaMama İstanbul Haber Servisi - Alıbeyköy Cemevi'ni kundaklamak isteyen bir kiş: ile ona yardım eden 2 kiş gözaltına alındı. Soıgulamalan sonucu bu kişJerin, kundaklama girşinıi olayını kabul ettiğı bekrtıldi. Scvcan13yıl sınra yakatendı • tstanbul Haber Servisi - Avısturya'ya 300 kilogram ertm götürülmesiyle ilgili 13yıldır gıyabi tutuklu oLrak aranan Zaza Hikmet lajaplı Hikmet Sevcan dün •Yfeüköy'de yakalandı. Pcus, Savcan'a ait olan "E- 5~ve "Sevcan" otellerinde arma yaptı. Bektrik kesintisi •tstanbul Haber Servisi - Btğaziçi Elektrik Dağıtrm A.'den yapılan açıklamaya gcre Kumburgaz tşletme rvûdürlüğü bölgesinde trafo trrrkezlerinde yapılacak ç- aşmalar nedeniyle yann &at 09.00 ile 16.00 arasında b»bölgeye elektrik volemeyecek. Akkuyu'da nükleer santrala karşı ilk köylü direnişi 25 yıl önce başlamıştı Uygariddar iükesi kan aghyor OKIAYEKİNCİ Yöre halkının Akkuyu'da kurulması planlanan nükleer santrala karşı ilk tepki eylemlerini yaptığı yıllar 1970'lerdi... Ya- nılmıyorsam ilk kez 1976'da, şimdiki Ber- gama Köylüleri'nın gösterdikleri duyarlı- bğı Akkuyulular ülkemize armağan etti- ler ve kamuoyunda yıllarca iz bırakacak şekilde "dtranşe" geçerek yaşamlannı ve çevrelerini koruma savasımına giriştiler. Çernobil'deki ölümcûl kazadan bile yıl- larca önce yükseltilen bu direnişin nere- deyse 25. yüındayız. Yine Akkuyu için ilk kez 1974'te yapılan, ancak "yürütülenıe- yen" nükleer santral ihalesinin de öyle... Peki bu aradan geçen "çeyrek yüzyıT ıçensinde, özellikle "kalkınına ve çevre" bağlamlı politikalarda hiç mi değişiklik olmadı? Bugün Türkiye'nin, diğer çok sa- yıda ülkeyle birlikte altında imzası bulun- duğu son 25 yılın uluslararası sözleşme- leri, Akkuyu'da ve diğer yörelerimizde bir nükleer santral projesine nasıl yaklaşıl- ması gerektiği konusunda hiç mi "yeni ba- laş acriarT getirmiyorlar? Yine son çey- rek yüzyılda, başta bugünkü iktidar parti- lerinin olmak üzere, siyasi partilerin prog- ramlannda çevre ve kalkınma konusunda hiç mi yeni bir yaklaşım ve politika bulun- • 57. hükümet, çeyrek yüzyıl öncesinin artık çağdışı kalmış düşüncesini gerçekleştirmek için Türkiye'nin bu sürede imza attığı sayısız sözleşmeyi de bir kenara iterek, "tarihin en büyük talihsizliğini" bu uygarlıklar ülkesine yaşatmak üzere. Üstelik "ilkel bir uygarlık" anlayışında direterek... 6- Atom bombası üretmek isteyen ülke- lere bu olanağın da sağlanması; 7- Örgütlenmemiş kamuoyunun bulun- duğu ülkelerde fırsatın değerlendirilme- sı... Sonun başlangıcı muyor? Bu sorulann yanıtlanna baktığı- mızda, "kâğıt ûzerindekffler" ile şimdiki uygulama arasında tam bir çelişki gözle- niyor. Türkiye'nin de imza attığı sayısız sözleşme, siyasi parti programlaruıa 1970'lerden bu yana giren "çevred" söy- lem ve hedefler ve şimdiki siyasal iktida- nn yine çevreyle ilgili hükümet progra- mındakı vurgulamalar, temel ilke ve he- defler açısından nükleer santralı dışlıyor. Ne var ki 57. hükümet, 1974'teki ilk iha- leden 26 yıl sonra, yine Akkuyu'ya "çey- rek asn- öncesinin çağdışı kalmış projesT için onay veriyor... Peki ama neden?.. Evet. Öylesi bir "inadm" ardında aca- ba ne var? Ülkedeki aklı başında hemen tüm kesimler "nükleere hayır" derken, dahası hükümeti oluşturan partilerin "ta- banlannda" bile cıddı bır huzursuzluk varken, Ecevit'in, BahçeB'nın ve Yıl- maz'ın bu "kararnağT nereden kaynak- lanıyor? Hani demokrasi, "nüHet iradesry- di?" Milletin ezici çoğunluğunun ısteme- diği bir "risknT ve "çirkin bağbuolarm" içine bu güzel ülkeyi neden böylesine "gö- zn kara" itiveriyorlar?.. Bu sorulann yanıtı da arkadaşımız Me- tin Erten'in îzmir Nükleer Karşıtı Platfor- mu için derlediği "Neden NüJdeer Ener- jiye Hayır" adlı broşürde çok çarpıcı bir şekilde sıralanmış. "Neden Nükleer Sant- ral Yapıfanak tsteniyor" sorusunun altın- da bakın neler yer alıyor: 1- Gelişmiş ülke kamuoylannın kendi ülkelerinde santrala izin vermemesi, olan santrallann sökülmesi; 2- Yapımcı şirkete bağımlılık nedeniy- le sürekli kâr etme olanağı; 3- Santralcı (yapuncı) şirketlerin geliş- miş ülkelerden artık sipariş alamamalan; 4- Bu şirketlerin batmamalan için yeni müşteri bulmak zorunda olmalan; 5- Son 20 yılda işsiz kalan 78.000 nük- leer mühendlse iş bulmak; Gerek bu broşürde, gerekse nükleer santrallarla ilgili diğer tüm bilimsel ve in- sanlıktan yana duyarlı yayınlarda ortak bir görüş var: Bu santrallar "sonun başlangı- adır." 57. hükümet, işte bu başlangıca "evet" diyebilen bir hükümet olarak tarihe geçi- yor. Bazılannı yakından tanıdığım sayın bakanlar da bu büyük "günaha" hayret edilecek bir şekilde ortak olabiliyorlar. Dünyanın terk ettiği bir ölüm makınesini ülkemize dayatabiliyorlar... "Nükleer santral yapdmazsa karanhk- takalacağn" diyenlere de artık sadece şu- nu söylemek düşüyor: "Siz hiç aydınlan- madmız Id, zaten hep karanhk kaldımz_" Evet. Türkiye 'nın tüm aydınlık ınsanla- n, 25 yıldır "nükleere hayn"" diyor. Bu ül- keyi "demokrasiyler> (!) yönetenler ise şimdi ihale pazarlıklannı noktalıyor. Koca bir ülke, binlerce yıllık uygarlık- lar ülkesi 3. binyılın başında, adeta kan ağhyor. Üstelik "uygarhk" (!) aduıa... Akkuyu santralı îhalede geri sayım başladı ANKARA (Cumhuri- yet Bûrosu) - Akkuyu Nükleer Santral thale- si'nde tüm yetkinin Tür- kiye Elektrik Üretim lle- tim AŞ'ye bırakılması- nın ardından, Kanadalı AECL, Fransız-Alman NPI ve ABD'li Westing- house konsorsiyumlan, 10 Mart'a kadar uzatılan öneri değerlendirme sü- resini kabul ettiklerini belirten yazıyı kuruma iletuler. Bakanlar Kurulu kara- nyla ihale sürecinin 10 Mart'a uzatılmasıyla başlayan geri sayımda son-4 güne gınldı. thale- yi kazanacak konsorsi- yumu belirleyecek TE- AŞ'ın Akkuyu'da Prof. Dr. Mustafa Erdikveya- bancı uzmanlardan olu- şan bir heyete sismolojik inceleme yapüracağı kaydedildi. Erdik tarafin- dan mali cetveli çıkanla- cak araştırmada, geliş- miş ülkelerden sağlana- cak sismik incelemeler yapan bir geminin kulla- nılacağı da kaydedildi. thalenin sonuçlandınl- masının ardından yapıla- cak araştırmanın, kon- sorsiyumlann ek maliyet çıkarmasına neden ola- cağı, bunun da Türki- ye'ninaleyhine işleyece- ği kaydedildi. Nükleer santral proje- sinin yapımı için açılan ihaleye kanlan konsorsi- yumlardan NPI ve Wes- tinghouse konsorsiyum- lan 3 Mart günü, AECL de dün TEAŞ'a süre uza- umma ilişkin teknik ya- zılannı iletti. Çevre Mühendisleri Odası, Türkiye'nin 10 bin ton civannda uran- yum kaynaklan olduğu- nu, ancak bunun işlen- mesi için yurtdışına git- mesi gerektığıni bildirdi. Oda tarafından yapılan yazılı açıklamada, U İİJ\- kemizin 400 bin ton crva- rmda2engjn toryumka>•- nakbn da buhınmakta- dır. Ancak tonnnı atom çekirdekleri, bir nükleer reaktörde enerji üreti- minde doğrudan kuBanı- faunaz" denıldı. Şeyta Bedreddin'in mezarmm yapüması için dü- zenknen kamparrvalar başansn oldu. Şeyh Bedreddin'in mezan sahipsiz tstanbul Haber Servi- si-Adına, şurler, destan- lar yazıldı, türküler okundu. tiyatrolar oy- nandı ama mezanna kimse sahip çıkmadı. Şeyh Bedreddin'in Di- vanyolu'nda bulunan 2. Mahmut Türbesi avlu- sundaki mezan, yıllardır sahipsiz. Nâzım Hikmet'in adı- na destan yazdığı Si- mavna Kadısıoğlu Şeyh Bedreddin, 15. yüzyılda, dinler ve mezhepler ara- sında fark gözetmemek gerektiğini ileri sürüyor- du. Ona göre Tann her şeydeydi ve her insan "Ben Tann'yım" diye- bilirdi. Bedreddin, kısa zamanda, aralannda gö- çebe Türkmenlerin, Hı- ristiyanlann, Musevile- rin bulunduğu pek çok yandaş topladı. Gönül- daşlanndan Börklüce Mustafa. Aydın'da. Tor- lak Kemal de Manisa dolaylannda ayaklandı. Osmanlı uleması bu du- rumdan rahatsız oldu ve onu tutuklattı. Mevlana Haydar Acemi'nin "Mahharanvkamhelal- dir" şeklındekı fervası üzerine idam edildı ve Serez'de gömüldü. Bed- reddin'in naaşı, 1924'te Türk-Yunan mübadele- si sırasında Serezli ay- dınlar tarafından kaçın- lıp bir sanduka içinde ts- tanbul'a getirildi. Bir dönem Sultan Ahmet Camii'nde saklandı. Çinko bir sandık içeri- sinde muhafaza edılen kemikler daha sonra Topkapı Sarayı'nagötü- rüldü. Buradan da Nev- şehirli Damat tbrahim Paşa Külliyesi'nin ya- nındaki depoya kaldınl- dı. Simavna Kadısıoğlu Şeyh Bedreddin, Türki- ye'ye getirildikten niha- yet 37 yıl sonra toprağa kavuştu. Bakanlar Kurulu ka- ranyla 29 Kasun 1961'de CağaloğluDi- vanyolu'ndaki 2. Mah- mut Türbesi'nin avlusu- na gömüldü. Ama Bed- reddin burada da rahat edemedi. 1970'li yılla- nn gergin ortamında mezan, onun görüşleri- ne tahammül edemeyen- lerce "Bu komünisttir" denilerek tahrip edildi. Bedreddin'in mezan- nın yapüması için bugü- ne dek kimi vakıf, der- nekler çeşitli kampanya- lar düzenledi, ama hiçbir kampanya başanlı ol- madı. Şeyh Bedred- din'in mezannda bugün tarihsel misyonuna ya- kışmayan basit bir mer- mer taşı bulunuyor. BOLU'DA ÇADIR DERSLİK YANDI - Bolu'nun Sağhk Mahalksi'ndeki Izzet Baysal tlköğretim Okulu'nun bahçe- sinde kurulu 7-D sınıfına ait çadır dersükte, öğrencüerin derse başlamalarmdan yaklaşık 20 dakika sonra katalitik so- ba anden paıiadL Öğrenciler çadırdan dışarrva çıkanhrken parlama sonucu alevler çadın tutuşturdu. Olay yerine kj- sa sürede gelen itfarye ekipferi, önce katalitik sobayı çadırdan çıkanfa, sonra da yangını kontrol altma akk - : Balkanîardan gelen soğuk hava tüm yurdu etkisi altına aldı Yollarulaşıma kapandıHaber Merkeri - Balkan- lar'dan gelen soğuk ve yağış- h hava yurdun büyük bölü- münü etkisi altına aldı. önceki akşamdan itibaren tstanbul'u etkisi altına alan kar yağışı ve tipi nedeniyle hava sıcak- lığı sıfıra yaklaşırken arahklarla yağan kar, kentiçi kara ve deniz trafığini olum- suz etkiledi. Galata Köprüsü'nün ona- nm nedeniyle kapalı olması ise yoğun- lugu artnrarak Haliç cıvanndakı trafığin kilitlenmesıne yol açtı. Meteoroloji Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, Balkanlar'dan gelen soğuk ve yağışh hava, önceki akşam saatlerin- den itibaren Trakya ve Marmara Bölge- si'nin doğusunda etkili oldu, özellikle Marmara'nın doğusunda yüksek kesim- lerde kar yağışı görüldü. tstanbul'da metrekareye dün öğle saatleri itibanyla 32 kilogram yağış düştügü belirlendi. tstanbul'da 5 derece olarak saptanan en yüksek hava sıcakJığının bugün 6-7 de- rece olması bekleniyor. Sıcaklığın gece saatlerinde eksi 1 dereceye kadar düşe- ceğini ifade eden yetkililer sürücüleri don olayına karşı uyardı. tstanbul'daki kar yağışı özellikle sabah ve akşam sa- atlerinde ulaşmu olumsuz etkiledi. Ga- • Soğuk ve yağışlı hava ile Galata Köprüsü'nde sürdürülen onanm çalışmalan yüzünden istanbul trafiği dün uzun süre kilitli kaldı. lata Köprüsü'nün kapalı olmasmın da etkisiyık Eminönü, Unkapanı, Aksaray, Şişhane arasındaki trafık uzun süre ki- litlendı. Şehir Hatlan tşletmesi'nin va- pur seferlerinde 07.30-08.00 saatleri arasında kuvvetli rüzgâr nedeniyle kısa süreli gecikme meydana geldi. Vapur seferleri daha sonra zaman zaman ge- cıkmeli olarak yapılabildi. tstanbul De- niz Otobüsü (tDO) seferlerinde ise açık denizdeki kuvvetli rüzgâr nedeniyle ba- zı aksamalar oldu. Sabah 07.00'de yapü- ması gereken Yenıkapı-Bandırma deniz otobüsü seferi yapılamazken 12.30'da yapılması gereken sefer de iptal edildi. Marmara Denizi'ndeki şiddetli rüzgâr ve dalga nedeniyle saat 17./ 30'da ya- pılması gereken Armutlu-Mudanya ve saat 18.30'da yapüması gereken Yenika- pı-Bandırma deniz otobüs seferleri de yapılamadı. 12 Kasun depreminde büyük zarar gören Bolu'da, hava sıcakhğı eksi 1 de- receye kadar düşerken depremzedeler kar nedeniyle çadırlanndan çıkamadılar. Kar yağışı ve tipı nedeniyle karayollannın bazı kesimlerinin ulaşıma kapandığı açıklandı. Bir haf- tadır güneşli ve ılık havanın yaşandığı Bolu'dakı çadırkentlerde ön- ceki akşam başlayan kar yağışı yasam koşullannı yeniden ağırlaştu-dı. Dep- remzede kadınlarla çocuklann, soğuk hava ve kar nedeniyle çadırlanndan dı- şanya çıkmadıklan gözlendi. Hava sı- caklığının eksi 1 dereceye kadar düştü- gü Bolu kent merkezinde kar kalmlığı- nın 4 santimetreye ulaştığı öğrenildi. Bolu Dağı'nda da kar kalınlığuıın 35 santimetreye ulaşması nedeniyle Düzce çıkışından itibaren kamyon trafiği ta- mamen küitlendi. Kış tatıl merkezlenn- den olan Kartalkaya'da da kar kalınlığı- nın 3 metreye ulaşmasının bayram tati- li rezervasyonlanna olumlu yansıyaca- ğı tahmin ediliyor. KarayoUan Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, tyidere-tkiz- dere-tspir yolunun Ovit Dağı mevkii, Bayburt-Çaykara yolunun Soğanh Da- ğı mevkii, Kağızman-Tuzluca aynmı- Ağn ü sının yollan kar ve tipi nedeniy- le ulaşıma kapandı. Karşıyaka CUMOK'un düzenlediği yanşmaya 260 şair katıldı Mınııcıı, şibierde de yaşıyor lZMtR (Cumhurryet Ege Bürosu) - Cumhuriyet Okurlan (CUMOK) Kar- şıyaka Orgütü'nün bu yıl 3. kez gerçek- leştirdiği, "UğurMumcuŞiirYanşma- a"nda dereceye girenler düzenlenen törenle ödüllerini aldı. 260 şairin yak- laşıkbin şiirle katıldığı yanşmada, Öı- lem Tezcanın "Ay BattT adlı şiiri bi- rinciliğe değer görülürken ikincUiği Al- tan Doğan'ın ^Güz Halta" şiiri ve üçüncülüğü de Ozden Ürial'ın "O Ço- cuk" adlı şiiri kazandı. Muzaffer tzgü, Hidayet Karakuş, HüseymYurttaşveBekirYiırdakul'dan oluşan seçici kurulun değerlendirmesi sonucu ödül kazanan şairler, önceki- gün Karşıyaka Ziya Gökalp Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen etkinlik- te ödüllerini aldı. Etkinliğe çok sayıda Cumhuriyet okurunun yanı sıra gaze- temiz Ege Bölge Temsilcısi Serdar Kı- zık, Karşıyaka Belediye Başkanı Şeb- nem Tabak. İZÇAKSED Başkanı Prof. Dr. Aydm Bıçakçu ADD tzmir Merkez Şube Başkanı Sadettin Dikkaya da ka- üldı. Törende konuşan Serdar Kızık, "Mumcuyaşıyor" söylemine bazı çev- relerin dudak büktüğünü anımsatırken "Butavn,toplunısaldeğerlerimizieroz- yona uğratançevreter gösteriyor. Mum- cu'nun ölümüyk çok önemK bir değeri yitirdik, ancak onu katiedenkrin he- saplan tutmadı. Mumcu'nun üretüni sürüyor. Bu yanşma bir yanıyla Mum- cu'nun üretiinidir.Dudakbûkenlere en iyi yamtnr" dedi. Yanşmaya Kastamonu'dan katılan Özlem Tezcan'm birinciliği kazanan "Ay Batb" adlı şiiri şu dizelerden olu- şuyor: "Ay batn anne,çoculdar ağhyor/Sar- hoşkenttophryorçekmecelerini/Panto- lonu \iruk uçurtmalar firarda/Kim so- beler devler ülkesinde Guffiver'i? Kirli bir mnak akrvor gönlümün or- tasmdan/Kırmızı bir turnayım göç ko- kan gözlerinde/Aşktan düştüm anne gözkrim lank/Nasıl söz anlannm kal- bimin ney sesine? Deniz de kesti saçlannı rüzgâra uyup/Böyie ohnazdışarta söyleseydikül çJçeJderi/Optümdünyayıanne,yüzüıne bakmadı/Yanhş vadflere akıttık günah- aznehbieri Ay batb anne, her şey kanryor" DUZYAZI ORHAN BİRGİT Diplomasiye Sığmayan İlişkiler Özgürlük ve Dayanışma Partisi'nin geçen hafta- nın sonunda Ankara'da yapılan 2. Büyük Kongresi nedeniyle, sanınm sadece 'Cumhuriyet'm yer ver- diği bir haber çoğu kimsenin dikkatinden kaçti. Haberde, paıtinin kuaıcu üyelerinden Akın Birdal ile Yavuz Önen'in, ileride yeni bir Kürt partısine dö- nüştürülmesi beklenen "Yeni Demokrasi Hareke- ö'nin çalışmalanna katılmalan nedeniyle Ankara ll Di- siplin Kurulu'na sevk edildikleri bildirilıyordu. En bağnaz karşıtlan bile, ÖDP'nin ülkemizdeki sosyalist görüşlerin sözcülüğünü yaptığını, bu ara- da insan haklan ve özgürlükler için uğraş verdiğini inkâr edemez. Öyle bir oluşum, kendi kuruluşunda görev ve sorumluluk üstlenmiş iki üyesi ile bağlannı kesme girişiminde bulunurken, örgütüne bir de ge- nelge gönderiyor ve Yeni Demokrasi Hareketi ile ÖDP arasında herhangi bir ilişki olmadığının altını çi- ziyor. Doğrusu, yıllardan beri çeşitli toplumsal örgütler- de sorumluluk taşımış bu iki insanın, yani Birdal ve önen'in, Ahmet Türk, Sırn Sakık, Osman Özçe- lik gibı şu anda politık bağımsızlıklannı koruyan es- kj HEP milletvekilleriyle birlikte yeni bir parti kurulu- şu için yola çıkma karan almadan önce, ÖDP'li yol arkadaşlanna allahasmarladık demeleri beklenirdi. • • • Ama bugünkü yazının konusu, gövdesini bir siya- si partinin çatısı altında tutup, başını veellerini bir ye- ni oluşuma çevırmek gibi aslında siyasi etik alanına giren bir konuyu irdelemek değil. Ben bugün, son günlerde Türi^iye'ye resmı ziyaretler yapan Isveçf Lüksemburg ve Danimarka Dışişleri Bakanlan'nın, e^ sahiplerinden önce Türkiye İnsan Haklan Vakfı ve İn-, san Haklan Demeği türünden sivil toplum örgütlerK nin kapısını aşındırmalannın neden olduğu haklı tep-î kileri ele almak istiyorum. Ülkemizin Avrupa Birliğı adaylığına kabul edilme- si ile sonuçlanan Helsinkı toplantısından sonra, ki- mi üye ülkelerin hükümetlerinde "Gidip şu Türki-, ye'ye bir bakalım. AB'ye üye olabilmek için yaptık-, lan hazırlıklar ne durumda?" türünden bır merak kendisini gösterdi. > Geliyorlar. Ev sahibi konumundaki Dışişleri Baka- nı kendilerini elbette ağırlama görevini üstleniyor. O arada geleneksel konukseverlığimiz nedeniyle Baş- bakan ve Cumhurbaşkanı gibi en üst düzey devlet temsilcileri de ziyaret ediliyor ve hep birlikte, bizirr» AB sınavı için ev ödevlerimize ne ölçüde hazıriandı- ğımız araştınlryor. j Yalnız bu görüşmelerin tümünden önce, hem LüW sembura hem de Danimarka bakanlan, özellikle Bir. dal ve Onen'in de görüşmeciler arasında bulundu- ğu, insan haklanyla ilgili sivil toplum örgütlerine git- meyi, olmazsa olmaz bir koşul halinde görüp değer- lendiriyoriar. Mesela, Isviçre Dışişlen Bakanı Joseph Deiss'in görünürdeki asıl ziyaretlerine başlamadan önce, 22 Şubat sabahı Akın Birdal ve Yavuz önen ile kahvaltı masası etrafında buluştuğu, medyanın il- gisini çeken haber olurken, 24 Şubatta 1 Arikara'yâ gelen Lüksemburg Dışişleri BaJ^anı tycfie'Pöifer'ir» görüşme listesinde ilk sıraya Birdal - Önen ikilisini al- ması, Başbakan Ecevit'in sitemine neden oluyor. Gazeteler, Başbakan'ın başbaşa görüşme sırasında Potfer'e "Ssivil toplum kumluşlan dahil olmak üze- re Türkiye'nin kapısı herkese açıkür. İnsan haklan ku- ruluşlan ile görüşmenize bir şey dediğimiz yok. An- cak bir de ilk tercihiniz, şehit ailetenni, hastaneler- de yatan binlerce gazimizi ziyaret etmek olsa, fena mı olur? Onlar insan değil mi? Onlann yaşama hak- kı yok mu?" dediğini yazıyor. Ve, Mart'ın hemen başında Ankara'yı "onurlandı- ran" Danimarka Dışişleri Bakanı Niels Helveg Pe- terson da programının ilk sırasına Birdal ve Onen'i aldığı için, ev sahibi ülkenin Dışişleri Bakanlığı'nın protokol ilgiljleri, satt bu sıra nedeniyle nazik bir uya- nda bulunduğu için, tepkisini Anrtkabir ziyaretini ip- tal ederek göstermiş. Düşünebiliyor musunuz? Hemen her ülkede ya "Kahramanlar Anıtı" gibi, ya "Meçhul AskerAbide- s/" gibi, o ülkenin saygı simgesi olan ve bir resmi zj- yaret için öncelikle gidilen yerier vardır. Bu yeriere, ziyaret edilen ülkelerin bir tür giriş kapısı gibi önce- likle uğranıhr. Türkiye, cumhuriyetinin kurucusu Atatürk'ün Anrt- kabrini kendi vatanının saygı simgesi olarak belirie- diğini tam 62 yıldır {bir süre geçici olarak Etnoğraf- ya Müzesi) dünya âleme ilan etmişti. Ancak Suudi Arabtstan gibi, Iran gibi bağnaz rejimlerin temsilci- leri bin dereden su getirerek o ziyaretten kaçıyoriar- dı. Şimdi bu iki bağnaz ülke temsilcılerinin yer aldığı listeye, bir de Danimarka Dışişleri Bakanı eklendi. Niçin? Acaba Isveç, Isviçre, Lüksemburg ve Danimar- ka'dan gelen bu meraklı kişiler, gerçekte bizim insan haklan kuruluşlanmız gibi sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle mi görüşmek istiyoriar? Yoksa onla- nn asıl ilgileri, ÖDP'in 2. Büyük Kongresı'nde de gö- rüşme konusu yapılarak gün ışığına çıkartılan ve "... yeni bir Kürt partisine dönüştürülmesi beklenilen Yeni Demokrasi Hareketi'nin" gelecekteki liderieri ile şimdiden sıcak temas kurma isteğinden mi geliyor? Molla iktidannı kurmak için, sırtını Humeyni'ye se- mer yapmaya bile razı olan sözüm ona Avrupa kim- likli, Anrtkabir ziyaretinde de Tahran yöntemini taklit ediyorsa, buna ne şaşalım; ne de alınalım. Faks:0212 677 07 62 E-Mail:orhan.birgit(V' do.rtet.tr. Adam kayırma' iddiası Okul müdürleri atama bekliyor Yaklaşık bin eserin kaüldığı Uğur Mumcu Şiir Yanşması'nda derece- ye giren şairlere ödülleri verikü. tstanbul Haber Servisi - tstanbul Milli Eğitim Mü- dürlüğü'nün, şubat ayında yapılması gereken okul müdürü atamalannı, adam kayırma amacıyla sürekli ertelediği öne sürüldü. tstanbul tl Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey, kayırma iddialannın ger- çeği yansıtmadığını belir- terek, müdür adaylannın devam eden değerlendir- melerinin sürdüğünü bil- dirdi. Milli Eğitim BaJ kanlığı'nca, "adam ka-1 yırmayı" önleyeceği ge- rekçesiyle geçen yıl ekim ayında yapılan okul mü- dürlüğü sınavım kazan- malanna karşın atanma- dıklannı belirten müdür adaylan, sınavın ardından alındıklan kursu da ta- mamlamalarına karşın atamalannın hâlâ gerçek- leştirilmediğini ileri sür- düler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle