Katalog

'MART2000SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER cczaevîne giriyop • ANKARA(AA)-Yazar ve şair Yılmaz Odabaşı, Ankara 5. Aslıye Ceza Mahkemesı'nce hakkında verilen kesinleşmiş ve daba önce ertelenen 7 aylık hapis cezasını yatmak üzere bugün, Saray Kapalı Cezaevi'ne girecek. Yazar Odabaşı, yaptığı yazılı açıklamada, 1998 yılında "Oüş ve Yaşam" adlı kıtabından dolayı Terörle Mücadele Kanunu'nun 8. maddesi uyannca 1 yıl 6 ay hapis ve 933 milyon lira para cezasına mahkûm edildiğini açıklayan Ankara 1 No'lu DGM heyetine "Sizinle aynı çağda ve aynı ülkede yaşamaktan utanç duyuyorum" dediği için 7 ay hapis cezasına çarptınldığını kaydetti. Çlnkup'daki açlık grevi • KAYSERİ (AA) - Türk Metal Sendikası Kayseri Şube Başkanı Vedat Şahin, Çinkur'da dün 13'üncü gûnüne giren açhk grevini, Özelleştirme Idaresi BaşkanJığı'nın aldığı karardan sonra sona erdirmeye karar verdikierini bildirdi. Şahin, Özelleştirme Idaresı Başkanlığı'nın Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı'ndan "Çinkur personelinin mağdnriyetlerinin giderilmesi ve meydana gelebilecek sosyal huzursuzluklann önüne geçilebiimesi amacıyla, Kayseri'deki kamu kurum ve kuruluşlannda açılacak kadrolarda değerlendinlmesi" yolundaki talebinin, Çinkur işçisine umut verdiğini kaydetti. SES'in açılüiflltUt&l |ADANA(Cumhorfyet Bûrosn)-Sağlık Emekçileri Sendikası'ndan (SES) yapılan açıklamada, "Ülkemizde, yıllardır ısrarla uygulanan IMF patentlı polıtıkalar sonucunda kamu sağlık ve sosyal hizmet kurumlan hızla uçuruma sürüklenmiştir. 30 milyon kişıye hizmet veren SSK, siyasilerin partLzanca uygulamalanna manız kahruştır" denildi. Sorunlann çözümü için meslek örgütleri ile işçi sendikalan ve diğer hizmet alan kesimlerin dayanışma içerisine girmesi gerektiği belirtilen açıklamada, bu çerçevede ilki 10 Mart günü olmak üzere tüm olumsuz ve antidemokratik uygulamalara karşı bütün illerde öneri ve talepleri dile getiren yüriiyüş ve kıtlesel basın açıkJamalan ve çeşitli etkinükler yapüacağı behitildi. MSÜ117 tstanbul Haber Servisi- Mimar Sinan Cniversitesi'nin (MSÜ) 117. kuruluş yıldönümü, MSÜ Oditoryumu'nda yapılan törenle kutlandı. Törende, üniversitenin 50 ydlık mezunlan ile 25 yıhnı dolduran akademik \s idari elemanlanna şûkranplaketi verilirken Roma Universitesi emekh cğretün üyesi Prof. Dr. Anna Masala'nın Tûrkoloji alanındakı calışmalan nedeniyle ceğer bulunduğu teşekkür belgesi, Masala'ya iletilmek üzere Italyan Lültür Ataşesi Muavini Aldo Baldini'ye sunuldu. TBMM Uzlaşma Komisyonu, '3'lü paket' pazarlığmda anlaşamadı Köşk hesapları kanştıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TB- MM Uzlaşma Komısyonu'nun dünldi top- lantısında partı kapatmayla ilgili "69. mad- de" konusunda uzlaşmaya vanlamadı ve "31ü pakefte yer alan diğer maddelere ge- çilemeden görüşmelere son verildi. Bu ge- lişme üzerine hükümet ortaklan dün akşam saatlerinde bir saat süren bir zırvede bir ara- ya geldi. ANAP Genel Başkanı Mesırt Yıl- maz'ın "7+3" formülü önerisi kabul gör- medi. Başbakan Bülent Ecevit, 5+5 önerisi- nin 69 ve 86. maddelerle bırlikte getirilece- ğini söyledi. FP'nın pazarhğın ucunu açık tutan bir tavır izlemesi ve 3 'lü paketin Ana- yasa Komisyonu'nda gündeme gelmesi du- nımunda 69. madde konusunda bir kez da- ha şansını deneyeceği belirtıldi. TBMM Uzlaşma Komisyonu'nda "3'lü paket" konusunda başlayan pazarhklar, ana- yasarun partı kapatmayla ılgıli 69. madde- • Koalisyon ortağı partilerin liderleri dün akşam biraraya geldi. Görüşmede Mesut Yılmaz'ın '7+3' formülü önerisi kabul görmezken Başbakan Bülent Ecevit, '5+5' önerisinin 69 ve 86. maddelerle birlikte Meclis'e getirileceğini söyledi. sinde tıkandı. RP'nin devamı olduğu gerek- çesiyle kapatılma kaygısı taşıyan FP, 69. maddeye bu konuda kendilerine güvence sağlayacak SPY'nin 96. maddesinin eklen- mesi konusunda ısrarlı oldu. DSP ve MHP'nin buna yanaşmaması nedeniyle tı- kanıklık aşılamadı. TBMM Partilerarası Uzlaşma Komisyo- nu'nun dün yaklaşık 1.5 saat süren toplan- tısından sonra açıklama yapan Başkan Ne- jat Arscven. 69. madde değişikliği konusun- da oybırliğı sağlanamadığı için çalışmalara son verdikierini belirterek, görüşmelerde 69. madde dışındaki 86. ve 101. madde de- ğişikliği önenleri konusunda hıçbirçalışma yapılmadığuu söyledi. TBMM Uzlaşma Komısyonu'nun FP'lı üyeleri Cemil Çicek ve Mehmet AK Şahin toplantıdan sonra or- tak bir basın toplantısı düzenlediler. Çiçek, 69. maddenın 7. fıkrasıyla ilgili olarak ANAP ve DYP'nin uzlaşmaya dönük tavır- lanna karşın DSP ve MHP'nin karşı çıkma- lan nedeniyle anlaşma sağlanamadığııi] sa- vundu. FP'ningündeminde86ve 101. mad- delerin bulunmadığını belırten Çiçek, "As- hnda Tfirkiye'nin gündemindecumhurbaş- kanhğı sorunu yok, ctımhurbaşkanı sorunu var. Iktidar ortağı 3 parti Cumhurbaşka- nı'nın bir dönem daha görevde kalmasmı is- temişlerdir. tktidar ve DYP'nin o> toplamı Tunceli TİKKO üyesi 6 terörist öldürüldü FERİTDEMİR TUNCELİ - Tunceli'de başlatılan operasyonlarda Türkiye İşçi Köylü Kurtu- luş Ordusu (TKP-MI/TİK- KO) üyesi olduğu belirle- nen 6 terörist öldürüldü. Te- röristlerin 9 Ocak 2000 gü- nü bir binbaşının da arala- ruıda bulundugu 6 askeri şehit ettikleri belirlendi. Güvenlik yetkililerinden alınan bılgıye göre, Tunce- li'nin Hozat ve Ovacık ilçe- leri kırsalında önceki gece başlatılan operasyonlarda 15-20 kdşi olduğu belirle- nen terörist grubuna rast- landı. Buzlutepe mevkiinde güvenük güçlenyle terörist- ler arasuıda çıkan çatışma- da,TKP-ML/TtKKO üyesi olduklan belirlenen 6 kişi öldürüldü. Güvenlik güçleriyle ça- üşmaya giren TİKKO gru- bunun 9 Ocak 2000 günü Tunceli'de bir askeri heli- kopteri düşürerek. aralann- da bir binbaşuun da bulun- dugu 6 askerin şehit edil- mesi olayuıa kanştıklaruun belirlendiği açıklandı. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART l&YAKl&UL'PA KARAK FJÜST'/N 436. Keodi içfcrindeki sıkınnyı aşamadıkla- n için 69ve 86. maddeleri bu işin önüne kat- oJar" diye konuştu. Çiçek, ANAP ve MHP'nin tavnnı eleştirdi. Cemil Çiçek, 3'lü paketin Anayasa Ko- misyonu'nda gündeme gelmesi durumunda nasıl bir tavır ızleyeceklennın sorulması üzerine "69. maddenin kendi içinde tutarb- hğı var. 6.fikrageihor da 7. nkra neden ge- tirttmiyor. Belki verüecek izahattan sonra tatmin otursakyeni bir değerkndirmeyapa- nz" yanjtını verdı. Çiçek, FP Genel Başka- nı Recai Kutan'ın Cumhurbaşkanı Demi- rd'e desteğini açıkladığının anımsatılması üzerine de "Şahsi görüşüdür, seçimler girii oyiayapuacakür. Eğer69. madde\le ilgili bir mutabâkat sağianabilseydi o zaman arfca- daşlanmız bu mutabakaD da dikkate alarak bir değerlendirme yapabilirlerdi" dedı Uzlaşma Komisyonu'ndaki anlaşmazhk- tan sonra partisinın Başkan- lık Divanı'nı toplayan MHP lideri Devlet BahçeK. kur- maylanyla gelişmeleri de- ğerlendirdi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bölent Yahnki tavnnı "ya- ktşıksız ve çirknT olarak ni- telendirdiği FP'nin değişik- lik talebinin kabul edilmesi durumunda başka taleplerle de gelebıleceğini söyledi. Yahnıci, "Dün kapablma tehlikesi 0e vasayan FP"li dostlar bugün sanki kapabl- mamayı garanti alüna alnuş bir edayla konuyu bir siyasi taviz noktasına sûrûktemek istiyoriar" dedi. Uderier zirvesi PlŞKfMSÜr.. PfŞKİM VAÜL. Hükümeti oluşturan par- tılenn liderleri, dün akşam saatlerinde sürpriz bir bi- çimde bir araya geldi. Baş- bakan yardımcılan Hüsa- mettin Ozkan ve Cumhur Ersûmer'ın de katıldığı zır- vede, ANAP Genel Başkanı Yılmaz, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirerin görev süresinın 3 yıl daha uzatıl- masını önerdı. Ancak bu öneri, Ecevit ve Bahçeli ta- rafından kabul edilmedi. Ecevit, zirve sonrasında yaptığı açıklamada. "Bizda- ha önce acıkladığımız anaya- sa değişikliklerinin devamını sağlayacağız'" dedi. Ecevit, "Nasri bir orta yol buhma- cak" sorusunu da, "Orta yol evvefce ne karar ventiy- sek o. 69., 86. ve 101. madde- ler birlikte sunulacak" dedi. Ecevit, FP'nın bu üç mad- denin Meclis'e birlikte su- nulmasını kabul etmediği- nin anunsatılması üzerine, "Obbüir,olabilir''dedi. Mesut Yılmaz, Başbakan Bülent Ecevit'i eleştirerek 'Sıfır noktasına döndük' dedi ANAP'ta iiçlü paket isyanı AYŞESAYIN ANKARA - ANAP MKYK, Başbakan Bülent Ecevit' ın günde- me getirdiği üçlü anayasa değişik- liği paketine vıze vermedi. ANAP MKYK'de, 5 artı 5 modeline dö- nük 101. madde değişikliğine FP ve diğer milletvekillennin desteği- ni sağlamak için eklenen anayasa- nın 69 ve 86. madde değişikliğinin birükte oylanması önerisi sert tep- ki gördü. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, DYP'nin 5 artı 5'e kendilerinı zor durumda bırakmak için oy vermeyeceğini savunarak "Sıflr noktasına döndük" dedi. Yılmaz, 12 Eylül öncesindeki cumhurbaşanlıgı tartışmalannı anımsatarak "Eğer o zaman Ece- vit grubuna hâkim obsaydı; Fahri Korutürk değiL Muhsin Batur cumhurbaşkanı seçilirdi'" açıkla- masını yaptı. Toplantıda, çok sayı- da milletvekili ve bakan üye, üç maddenin birlikte oylanmasının siyasi etiğe uymadığını ifade ede- rek "Birlikte oylanırsa Meclis'e gehneviz" tehdidinde bulundu. ANAP Başkanlık Divanı ve ar- dından MKYK, aylık olağan top- lantısını yapmak üzere Mesut Yıl- maz'ın başkanhğında toplandı. Yaklaşık 3.5 saat süren topiantıda. Başbakan Ecevit'in gündeme ge- tirdiği 3 'lü paket tartışıldı. Toplan- tıda söz alan milletvekili ve bakan üyelerin büyük bölümü, üç öneri- nin bir arada oylanmasuıa karşı çıkü. Anayasanın, siyasi partile- rin kapatılinasına ilişkın 69, kıyak emekliliğe anayasa] güvence içe- ren 86. madde değişildikleri ile 5 artı 5 modeline ilişkın anayasa de- ğışıkiığının birlikte oylanmasınuı siyasi rüjvet anlamına geleceğinı belirten üyeler, bu maddelerin ay- n ayn oylanmasını istediler. Tu- rizm Bakanı Erkan Mumcu. üç değışıklığın tek başına oylamaya tabi tutulmasının kamuoyunda kendilerini zor duruma düşürece- ğını belirterek "Ben bir bakan ola- rak halktn karşısına çıkamam. Bu değişiknkkr ayn ayn oylanman- dır. Eğer bûükte oylanırsa içinde destek verdiğim düzenlemeler oJ- masına karşın Medis'e gefanem" dedi. Dev let Bakanı Yüksel Yalo- va, üçlü paketi etık açıdan doğru bulmadığuıı vurgularken Cengiz Aitmkaya ve Lutfullah Kayalar ın da aralannda bulundugu çok sayı- da MKYK üyesi bu görüşe destek verdi. ANAP lideri Yılmaz da ana- yasa değişikliğinin kolay olmadı- ğını beürtirken bu kaosu önceden tahmin ettiği için 7 artı 3 modeli- ni gündeme getırdiğini, ancak bu- nun kabul görmediğini aktardı. Ortaklann uzlaşmaya vardığı 5 artı 5 modelinde samimi olmadı- ğını vurgulayan Yılmaz, DYP'nin ANAP'ı kamuoyunda zor durum- da bırakmak için 5 arn 5 modeli- ne ret oyu kullanacağını ilen sür- dü. Yılmaz, "Akftğnnduyuma gö- re DYP, bize zor durumda bırak- mak için bu değişikliğe ret oyu kuJ- lanacak. O nedenle dikadi otahm, uziaşmayı bozan biz olnıayaiun" uyansında bulundu. Yılmaz, Ece- vit'in, grubuna hâkim olamadığı yönündeki eleştirilerine yanıt ve- rirken 12 Eylül öncesinden örnek gösterdi. ANAP Genel Başkanı Ydmaz, o dönemde Ecevit, grubuna hâ- kim olamadığı için, Muhsin Ba- tur' un değil, Fahri Korutürk'ün se- çildiğini savundu. Türkiye'nin darbeler görmüş bir ülke olduğu- nu kaydeden Yıhnaz, "Ben gru- buma hâkim ohınım, demelde bu işterohnuyor'' görüşünü savundu. IRMIKIAYDIN ENGİN aengin@doruk.net.tr. l-ıh, beklemek boşuna. Yetiş- meyecek. Tırmık'm yazıişlerine tesHmi için saatler değil, artık dakikalar kaldı. Beşinci kez Cumhuriyet Haber Merkezi'ne çıktım ve püskürtüldüm. Bekle- diğim haber gelmedi. Eli kula- ğında belki, ama şu ana kadar gelmedi. Susuriuk sanıklan, istanbul DGM'de, savcının "Esas hak- kında mütalaası"nı yanrtlıyoriar. Yani son savunmalannı yapı- yorlar. O savunmayı dehşetli merak ediycMum. Daha sabahtan, sa- vunmayı okuyup bir Tırmıkyaz- maya karar verip geldim gaze- teye. Ne çare, duruşma sürüyor, Yani bu yazı bu degerii vatan eviatlannın son savunmalannda neler söyledikleri bilinmeden yazılacak. N'apalım. Çaresiz, Susurlukçulann son savunmalannda ne dediklerini "bilmeden", onlann son savun- masını biz buraya yazalım; siz de yann sabah bu gazeteyi açınca önce onlann savunma- lannda gerçekten neler dedik- Susurluk Çetesinin Son Savunması lerini okuyun; ardından da bu Tırmık'\. Bakın bakalım, tutturabilmiş miyiz? • • • " '-" Sayın yargiçlar, sayın savcı, evvela heyetinizi ve savcılık ma- kamını hürmetle selamlıyoruz. Sayin savcı, esas hakkında- ki mütalaasında bizlerin, hak- kında gıyabi tutuklama karan bulunan Abdullah Çatlı önder- liğinde "çefe" tabir edilen bir suç örgütü oluşturduğumuz; fa- ili meçhul kalmış cinayetler iş- lediğimiz; yurtiçinde ve yurtdı- şında karanlık eylemlere katildı- ğımız; yeraltı dünyasının kilit ki- şileriyle ilişki kurduğumuz, de- netim dışına çıkanlan yok etti- ğimiz; denetimde kalanlara ya- kınlık gösterdiğimiz söyleniyor ve bunlar suç olarak nitelenip cezalandınlmamız isteniyor. Sayın Yargıçlar; Dikkat ettiyseniz neler yaptı- ğımız aynntılı olarak belirtiliyor ancak bunlan "neden" yaptığı- mız ve şimdi suç sayılan bu ey- lemlere "nezaman, nasıl ve ne- den" başladığımızüstündehiç durulmuyor. Kanımızca sayın savcının e- sas hakkındaki mütalaasının yumuşak kamı da işte tam bu noktadadır. Bizlerin "dün"ü açıklanma- danveanlaşılmadan "bugünü" anlaşılamaz. Satt bugünümüz ete alınarak bir suçlama yapıl- ması işte bu yüzden yanlıştır ve batıldır. Şu anda karşınızda bulunan biz sanıklardan, polislik mesle- ğine girenlerin yaşamlan ken- di akışına bırakılsa belki hepsi sıradan birer "karakol polisi" olarak kalabilirlerdi. Onlara yankesicilerin mahkemeye sevk evrakını hazırlamak yeri- ne Güneydoğu'da ve Istan- bul'da PKK'ye yardım ettiğin- den "şüphelenilen", ama ka- nıtlanamadığı için de yargıç karşısına çıkanlamayan bazı Kürt işadamtannı yok etme gö- revi verilince ve biz bu görevi başanyla yerine getirince, kar- şınıza sanık olarak dikildik. Sayın yargıçlar, bu bütün açıklığıyla böyîeyken bize bu görevleri ve emirleri verenleri yargılamadan bizleri mahkûm etme olanağınız ve hakkınız var mı? Şu anda karşınızda bulunan biz sanıklardan, bazılan 70'li yıl- larda ülkücü gençlik hareketi içinde sıradan birer militandı. Diğerferinden farkımız olsa olsa daha gözüpek, daha attığını vu- ran, daha soğukkanlı ve kumaz olmamızdan ibaretti. Ama gene de gencecik yaş- lanmızda bizleri "Asena" adı verdiğiniz gizli örgütlenmenin içine çekmeselerdi; orada "devleti konımak ve kollamak" üzere verilecek bütün görevle- rin üstesinden gelecek hüner ve ideolojiyle donatılmasaydık, belki bizler de bu gün ununu elemiş eleğini asmış dünün ül- kücü militanı, bugünün -öme- ğin- saygın işadamı, -ömegin- MHP listelerinden çıkmış say- gın bir milletvekili filan olurduk. Ama Asena örgütlenmesinin içine girdiğimiz, devletin çok derinlerindeki güçlerle tanışıp, sarmaşıp görevler üstlenmeye başladığımız andan itibaren ka- derlerimiz değişti ve bizi bugü- ne taşıyan süreçler işlemeye başladı. Bahçelievler'de 7 TlP'linin öl- dürülmesi bu süreç içinde bize verilen görevlerden sadece bi- ridir. PKK'ye destek veren Yu- nanistan'ı üri<ütmek için Mora yanmadasında ormanlık bölge- nin kundaklanması bize verilen görevlerden sadece bir başka- sıdır. ASALA liderierine karşı, dış ülkelerde suikast düzenle- mek üzere elde silah, belde bomba, cepte dinamit, cüzdan- da dolarlarta donanıp dört dön- memiz bızlere verilen görevler- den sadece biridir. Şimdi bizi eğiten, bizi Asena örgütlenmesinin içine alan, bizi görevlendiren kişi ve kurumlar cezalandınlmadan bizlerin ce- zalandınlması mümkün mü- dür? Karar yüce mahkemenizin- dir... Imza: Susurluk Sanıklan POLflİKA GÜNLÜĞÜ HtKMET ÇETtNKAYA Kar Altında Zaman Gökyüzü kurşuni bir örtüyle kaplı gibi... Önce dolu yağdı, ardından kar bastırdı... O yüzyıllık pembe ahşap konak kahverenginin griyfe buluştuğu noktada kendi yalnızlığı içindeydi... Tam karşımda yorgun ve umutsuzluğun simgesi yapılar, bir türlü bahan yakalayamayan çıplak ağaç- lann dallan, sararan gün ışığını anyordu sanki!.. Insan böyle havalarda hüzün yüklü oluyor, kimi zaman geçmişle hesaplaşıyor, sessizliğin kampa- nası içinde yeni düşler kuruyor... Güzel bir gelecek için seslere, küllere, zinciriere, ölümlere ve tüm acılara göğüs geren çocuklar, ha- pishanelerden gönderdıkleri mektuplarda kendi ge- leceklerini örüyorlar... Gökyüzünün gölgesinde bir genç kız coplara kar- şı kendisini korurken filistinaskısından geçen deli- kanlı, acımasızlığın dehlizlerinde yaşadığı günleri unutamıyor... Ve bir vali filistinaskısı' karşısında umursamaz bir tutum sergileyince, DSP'li Sema Pişkinsüt açıkla- ma yapma zorunluluğu duyuyor... Tüm bu olup bitenler karşısında toplum yine sus- kun, unutkanlığın adresinde topladığı inanılmaz vahşet sahnelerinden bile tepkisiz!.. Tetevizyon ekranlanna yansıyan görüntülerde Se- ma Hanım'ın yanında ANAP'lı Emre Kocaoğlu, DYP'li Kadir Bozkurt da bulunuyor... Sema Pişkinsüt konuşuyor: "Bu alet 2 veya 2.5 metre ooyufunda, 10x15 santim çapında kalastan oluşmaktadır. Uzerinde 8-10 metre uzunluğunda askı şeritleri ve koltuk alt- lanna yeheştirilmek üzere battaniyeler bulunmak- tadır. Bu alet tek kişi tarafından kullanılamaz. İstan- bul Valisi Erol Çakır, bulduğumuz işkence aleti ko- nusunda, 'Birileri bir sopa bulmuş büyütmeye ge- rek yok. Dış kaynaklı bu tür çalışmalan önemseme- mek lazım' diyor. Sayın valiyi biz ciddi bir bürokrat olarak biliriz. Ama kullandığı birileri ve dış kaynak- lı çalışmalargibi ifadeleri talihsizliktir. Şovyapılma- ya kalkışılırsa bu olaylardan sonuç alınamaz. Biz son derece vatansevenz ve şerefli bir görev yapı- yoruz. Polisin de gerçek dostuyuz. Bu tür çarpık uygulayıcılann polis teşkilatından ayıklanması po- lisimize olan güveni arttıracaktır." • • • Bir ülkede milletvekillennin karakollarda işkence aygrtı bulmalan ve bunu kamuoyuna açıklamalan, devlet erkince "Birileri bir sopa bulmuş, büyütme- ye gerekyok" deyip önemsenmiyor; hatta "şovya- pıyorlar, dış güçlerin oyununa geliyohar" açıkla- masını yapıyorlarsa hepimizin oturup düşünmesi gerekmez mi? Gerekir elbet!.. Ama biz toplum olarak hiçbir şeyi umursamıyo- ruz; Hizbullah adlı yasadışı dinci örgütün cinayet- lerini bile pek önemsemiyoruz... Eh, Uğur Mumcu, Çetin Emeç, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Turan Dursun, Musa Anter, Ahmet Taner Kışlalı cinayetlerini bile unutup git- tik!.. Her yıl yurtiçinde, yurtdışında 50-100 kişilik top- luluklara sesleniyor, ardından da ekliyoruz: "Onlar bizim yüreğimizde yaşıyor..." Dışanda hınzır bir soğuk ve kar var... Hizbullah'ın Mardin'de 3 örgüt evi polis karako- lundan tam 300 metre uzaklıktaymış, altı yıl boyun- ca güvenlik birimlerinin hiç dikkatini filan çekme- miş... Başkaca ne olmuş? Hizbullah 1992'den sonra Silvan, Batman, Ger- cüş ve Diyarbakır'da eylemlere başlamış, pek çok kişiyi öldümnüş!.. Canım bunlan bilmeyen var mı? Yüzlerce faili meçhul cinayet 1992-1996 yıllan arasında işlenmedi mi Güneydoğu'da? O tarihlerde Hizbullah'ın vahşeti yazılıp çızildı- ğinde, milletvekilleri açıklama yaptıklannda valiler, emniyet müdürleri ne diyordu: "Bunlar terör örgütünün iç hesaplaşması, dış güçlerin oyununa gelip şov yapmayın!.." • • • TBMM'nin Faili Meçhul Siyasi Cinayetleri Araş- tırma Komisyonu Raporu ile Susurluk Komisyonu Raporu'nu okuduğunuzda 1990-2000 arasındaki 10 yıllık süreci görebılirsiniz!.. Dün İstanbul 6 No'lu DGM'de Susurluk davası görüldü... Susurluk aydınlanmadan, o düğüm çözülmeden Türkiye'nin düzlüğe çıkması olanaksızdır!.. Ama Susuriuk aydınlanamayacak!.. Sanınm Hiz- bullah vahşeti de bir noktaya takılıp kalacak!.. Gökyüzünde ıslık çalan ses, hüznün keyfi olan yalnızlık, ölümün çığlığı, işkenceleri yaşam biçimi olarak gören toplum çiçekleri, kokulan, ışığı görür mü, duyar mı hiç? Kar beyaz bir kelebek gibi kanat çırpıyor, sonra toprağadüşüyor... Kulakîan sağır eden çığlıkları toplumun büyük bir kesimi duymuyor, duymak istemiyor; o gözü yaşlı annelerin, babalann, kardeşlerin başka zaman tü- nelindeki yolculuklarına bilerek ya da bilmeyerek destek vermiyor... hikmetcetinkayaığ cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 GOZLERIN POYRAZ Cumhuriyet k ı t a p I a r ı HikmetÇettokayı Gazetecı-Yazar Hikmet Çetınkaya'nuı içindeki firhnalı evrende geliştirdiğı. duygu denızinde damıttığı yazılan. Bir solukta okunacak. kımı zaman bir nısan yağmunı altında. bazan poyraz yelının soğuk savurganlığında ya da karanlık bir gecenın yalnızlığında yenıden okunacak, yer yer okunacak bir kıtap bu kıtap Cumhuriye* Çağ Pazarlama A.Ş Turkocağı Cad. No:39/41 . kitapkulObü |34334)Cağaloğlu-lstanbı.l Tel: (212)514 01 96