Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7MART2000SALJ
HABERLER
Karctefi Ağca'yı
ziyaretetti
• ROMA(AA)-Papa2.
John Paul'a 13 Mayıs
1981'desuikast
teşebbüsünde bulunan ve
halen Ancona
Hapishanesi'nde müebbet
hapıs cezası çeken
terönst Mehmet Ali
Ağca'yı ziyaret eden
kardeşi Adnan Ağca,
Papa'nın Mehmet Ali
Ağca'yı 1983 yılında
hapishanede ziyareti
sırasında çekılmiş
fotoğrafı, kartpostal olarak
bastırdığını belirtti.
'Amaç eğttftnde
sağlamaK'
• tstanbul Haber Servisi -
Demokrat Halk Partisi
Genel Başkanı Prof. Dr.
Mahmut thsan Özgen, ilk
amaçlannın eğıtım
reformu ve eğitimde firsat
eşitliğini saglamak
olduğunu söyledi. DHP
Genel Başkanı M. thsan
Özgen, P e » Palas
Oteli'ndeki "Devlet
Adamhğı ve Devlet
Yönetimi" konulu birinci
basın konferansında,
eğitimde firsat eşitliğinin
değerli insan sayısını
arttıracağıru söyledi.
Bektrik
müesseselerf
• A1VKARA (Cumhurfyet
Börosu) - Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Cumhur
Ersümer, elektrik
müesseselerinin 2000 yılı
sonuna kadar işletme hakkı
devredilecek olanlanmn
devredilmesinin
hedeflendigtni, diğerleri
için de "kökten satış
uygulanması konusunda"
görüşmelerin sürdüğünü
söyledi. Ersümer, Orta
Asya Türk
cumhuriyetlerinde iş
yapacak ve yûzde 80'i özel
sektöre, yûzde 20'si
devlete ait olacak şirketin
kuruluş çalışmalannın
tartışıldığı toplantıda,
"Tican düşünmek
gerekiyor. Devletin
yapabilecegi işler bellidir"
dedi.
3. Görüntü
Yanşma»99
• ANKARA (Cumhuriyet
Bfirosu) - Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel, Haber
Kameramanlan
Derneği'nce düzenlenen
"3. Görüntû Yanşması 99"
ödül töreninde yaşam
hikâyesinin anlatüdığı
belgeseli izlerken "10
dakıkalık işin içerisine bir
ömrü sığdırmışlar. Acı tatlı
ne varsa oraya onu
koymuşlar. ama yine
şapkamı kimseye
vermediğimi de tespit
etmişler" dedi. Yanşmada
birincilik ödülünü Kanal
6'dan Koray Sesal,
ikinciiik ödülünü ÎHA'dan
Muhammet Kayyum,
üçüncülük ödülünü
TRT'den Murat Akkoç
kazandı.
Açrtlama
• Haber Mertazi-
TBMM Başkanlık Divanı
üyesı Van Milletvekiü
Hüseyin Çelik, yapüğı
açıklamada, gazetemızde 2
Mart tarihınde yayımlanan
"FP'liBülentAnnç,
partisinin hiçbir pazarlıkta
yer almadığını söyledi"
başlıklı haberimizde
konuşmasının yanlış
verildiğini söyledi. Çelik
yaptığı yazılı açıklamada,
"Demokrasilerde Nöbet
Değışimi panelinde
yaptığım konuşmada, '69
ve 86. maddelerin 5 artı 5
ile birlikte oylanması, her
türlü tartışmadan, şaibeden
uzak olması gereken
Cumhurbaşkanlığı
makamını tartışmalı hale
getirir. Sayrn
Cumhurbaşkanımız
Süleyman Demirel, bu
usulle yeniden seçilse bile
Cumhurbaşkanhğı makamı
etrafindaki tartışmalar
devam edecektir' dedim.
Söz konusu yanlışlığın
dûzeltılmesını rica
ederim" dedi.
Dünya ikibinli yıllara girerken politikada erkek egemenliği hâlâ devam ediyor
Kadmıtı yabnzca adı varAYHANŞtMŞEK
ANKARA - Dünya yeni bir
yüzyıla adım atarken birçok ülke-
de hâlâ siyasal haklardan yoksun
olan kadmlann parlamentoda
temsil oranı yüzde 13'lerde kal-
dı. Uluslararası Parlamenterler
Birliği'nin (IPU) 2000 yüı rapo-
runda Türkiye, parlamentoda ka-
dın milletvekillerinin oranına gö-
re yapılan sıralamada Uganda,
Kongo, Zambiya gibi ülkelenn
de gerisine düşerek 101. oldu.
Kadınparlamenterlerin oranı sos-
yal demokrasinin egemen olduğu
Kuzey Avrupa ülkelerinde yüzde
40'lara ulaşırken şeriatla yöneti-
len Arap ülkelerinde yüzde 3 'ler-
dekaldı.
IPU'nun raporuna göre, parla-
mentoda kadınlann yüksek oran-
da temsil edıldıkleri ülkelerde bi-
le önemli görev ve yetkiler hâlâ
erkeklerin elinde bulunuyor.
Dünya genelinde kadınlar 7 kü-
çük ülkede devlet başkanlığını
yürütüyor. Yalnızca 3 ülkede hü-
kümet haşkanhgıni kadınlar yapı-
• Türkiye, parlamentoda bulunan kadın milletvekillerinin oranına göre yapılan
sıralamada 118 ülke arasrnda 101. sırada yer aldı. Türkiye, kadın milletvekili
oranı bakımından Uganda, Kongo ve Zambiya gibi ülkelenn gerisinde kaldı.
yor. 145 ülke, hükümetinde en az
bir kadın bakana yer verirken
bunlann çoğu önemli yetkiler
içermeyen görevlerden oluşuyor.
Türkiye'nin 57. cumhuriyet hü-
kümetinde ise kadın bakan bu-
lunmuyor. IPU, dünyanın çeşitlı
ülkelennden 200 kadın polıtıka-
cı ile görüşerek gerçekleştirdiği
"Kadın Bakışı ile Politika" çalış-
masında dünya genelinde kadın-
lann politikaya bakışını, karşılaş-
tıklan engelleri, katılım ve katkı-
lannı inceledi. Kadınlann politi-
kaya sınırlı katılımınm hâlâ yay-
gnı olan toplumsal cinsiyet rolle-
rinden ve geleneksel değerlerden
kaynaklandığmın vurgulandığı
çalışmada, buna karşm sayılan
gün geçtiktçe artan kadın politi-
kacılann politikada yavaş ilerle-
yen bir dönüşüm gerçekleştirdik-
leri kaydedildi.
Araştırmamn ortaya koyduğu
sonuçlar şöyle:
Politikanın kadına ihtryacı var:
Kadınlann politikada yer alması
politik süreçleri daha olumlu,
zengin ve şeffaf hale getiriyor.
Kadmlarla birlikte politika, ka-
dınlara ve toplumun dezavantajh
gruplanna karşı daha duyarh du-
ruma geliyor. Kadm politikacılar,
halkın tekrar politikaya güven-
mesini sağlıyor.
Kadınsız demokrasi demokra-
si değil: Kadın politikacılar, kadı-
nın politik sürece katılımının bir
adalet ve eşitlik sorunu olduğunu
düşünüyorlar ve kadınlann çok
küçük oranda temsil edildiği de-
mokrasileri, gerçek demokrasi
olarak kabul etmiyorlar. Kadınla-
nn katılmadığı süreçlerde hazır-
Ianmış olan yasalar, doğal olarak
toplumsal cinsiyet aynmcılığnıı
içeriyor. Kadınlar, kendileri ile
birlikte siyasal yapı ve platform-
larda eşitlik düşüncesinin, top-
lumsal cinsiyet eşitligini de içe-
recek şekilde yeniden değerlendi-
rümeye başlandığuıa inanıyorlar.
Kadınlann parlamentolara girişi-
nin gelecekteki değişim için
anahtar rol oynayacağını düşünü-
yorlar.
Kadın kotas yayguılaşmalı:
Kadın politıkacılann yüzde 48' i-
ni partilerinin kadınlar için ayır-
dığı kota yoluyla seçilenler oluş-
turuyor. Kadınlar, hem politik
hem de sosyal alanda konumlan-
nın güçlendirümesinde kotalann
önemli rol oynadığına inanıyor-
lar. Kadınlar kotalara karşın par-
ti içinde erkeklerin engelleri ve
"yanholmayan kurallar" ile mü-
cadele etmek durumunda kalabi-
liyor.
Medya rezfl de eder vezir de:
Medya çoğu kez kadın politıka-
cılann etkınliklennın önemini
kavrayamıyor ve dikkatini daha
çok onlann görünüşleri, giyim ve
özel yaşamlan üzerine yoğunlaş-
tınyor. Kendilerini kadın, erkek
tüm yurttaşlara karşı sorumlu his-
seden kadın politikacılar, medya-
nın yalnızca kadmlarla ılgılı olay-
larda kendilerine ilgi gösterme-
sinden rahatsızhk duyuyor.
Hem potitikaa, hem anneler:
Kadın politikacılar, ev ve çocuk
bakımmı kadının görevi olarak
gören geleneksel düşünce ile mü-
cadele etme durumunda kalıyor-
lar. Kadm politikacılann yüzde
73 'ü aynı zamanda anne ve yüz-
de 34'ü evlerindeki yaşlı yakın-
lanna bakmakla da yükümlü. Ka-
dınlar, aile yaşamı ile politik ka-
riyerleri arasında seçim yapmaya
zorlanmalanndan yakmıyorlar.
Kadm politikacılann yüzde
60'ını evliler oluşturuyor.
Yüksek tahsüMer: Kadm poli-
tikacılann hemen hepsi iyi eği-
rim almış bireylerden oluşuyor.
Yüzde 7'si lise, yüzde 73'ü üni-
versitelerin lisans, yüzde 14*0
yüksek lisans programlanndan
mezun. Kadm politikacılann
yüzde 42'si de daha önce kamu-
da önemli görevler üstlenmişler.
8 Mart Dûnya Emekçi Kadınlar Günü'nde kadınlar
yürüyûşlerie kendilerini ifade etmeye çauşacaklar (Sol-
da üstte). KESK Kadm Sekreteri .Nevin Kaplan, dünya-
nın dört bir yanından kadmlann şiddef ve yoksuflıık te-
malanna dikkat çekmek için 8 Mart-17 Ekim 2000 tarih-
leri arasında bir dizi etkinlik gercekfcştirileceğini betirtti
(SoMa). Adana'da kadınlar8 Mart'ıaniatmakiçinbroşür
dağıttL (Üstte)
Kadınlar8Mart'aHaber Merkezi - 2000 Yılı Dünya Ka-
dm Yürüyüşü yann başlıyor. Dünyanm her
yanmdan yoksulluğa ve şiddete karşı ka-
dm gruplannm katılacağı yürüyüş, New
York'ta BM önünde sona erecek. Ülkemiz-
de de demokratik kitle örgütleri ve bazı
sendikalar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü
nedeniyle çeşitli etkinlikler düzenliyor.
Adana Kadın Platformu üyeleri, dün
Inönü Parkı'nda toplanarak basın açıkla-
ması yaptılar. Platform Sözcüsü Şengül
Yıkünm tarafindan okunan açıklamada.
"8 Mart'ı yaratan nedenler ortadan kalk-
madığı gibi daha da artarak sûrmektedir.
Yoksulluk, şiddet taciz ve tecavüz en belir-
gin biçünryiedoum etmektedir. Toplumun
değeryargdanndan,aile sorumluluğundan
sesini çıkaramayan kadmımızın artık çağ
dışı hareketlere maruz kaJmasını istemho-
ruz. Yoksulluğave tüm basküara hayır der-
ken eşh ve özgflr paylaşım isthoruz" denil-
di. Açıklamanm ardından platform üyele-
ri kentdn işlek caddelerinde bildiri dağıta-
rak, halkı yann Mimar Suıan Kültür Site-
si önünde başlayacak yürüyüşe ve Uğur
Mumcu Alanı'nda-
ki mitınge katılma-
ya çağırdı.
dün açıldı. Balçova Termal Tesisleri'nde-
ki serginin 20 Mart'a kadar açık olacağı
duyuruldu.
Karşıyaka Belediyesi'nin etkinlikleri
bugün saat 14.00'te Onur Mahallesi Ata-
tıirk Eğitim ve Kültür Merkezi'nde başla-
yacak. Bornova Belediyesi'nin haftalık et-
kinliklerinin bugünkü bölümü saat
14.00'te Bornova Kültür-Sanat ve Spor
Vakfi'nda başlıyor. Program, Ülkfl Eraka-
hn'm "Cahide Sonku Belgeseli'', Türk An-
neler Derneğı tzmır Şubesi'nin "tzmirH
Kadın Ressamlar Sergisi" ve Izmir Cüz-
zamJa Savaş Derneğı 'nce organize edilen
Grup Yontu'nun "Heykel ve Seramik Ser-
gisi''nden oluşuyor.
CHP Izmir îl Örgütü yann saat 11 00'de
Cumhuriyet Alanı'na çelenk koyacak. Kar-
şıyaka Belediyesi Nikâh Sarayı'nda yapı-
lacak "Kadın Artık Soroyor" konulu et-
kinlik saat 14.00'te başlayacak. Etkinlik,
Karşıyaka Belediyesi, Sosyal Hizmetler
Çocuk Esirgeme Kurumu Karşıyaka Top-
lum Merkezi'nce düzenledi. Etkinliğe ko-
nuşmacı olarak Sosyal Hizmet Uzmanj
Gölge Yakar. Avukat Nilgün Tortop, Doç.
Dr. Hayriye Elbi ve felsefeci yazar Abdul-
lah Cesur katılacak.
Bornova Belediyesi 'nin EKAM-EKAD
işbirliğiyle düzenlediğı "tğnem, İpKğim ve
Kimfipm" konulu konferans ve slayt gös-
terisi de saat 10.00'da başlayacak. Prof. Dr.
ŞerefErtaş'ın vereceği -Kadın haklanba-
kutundan Türk Medeni Kanunu'nun dü-
nû, bugünfl ve yaruu" konulu konferans
ise saat 14.00'te gerçekleştinlecek.
Atarürkçü Düşünce Derneğı Ortaklar
Şubesi'nin
u
Düny-a KadmlarGünü KuÜa-
ması" etkinliği yann saat 20.00'de Ortak-
lar Belediye Düğün Salonu'nda yapılacak.
tzlence kapsammdaki TSM konserinin so-
lıstleri Sami Mutlu ve Sema Nur Süzgen.
"Uyamş" adlı tiyatro oyununun da sahne-
leneceğı etkinlik için ADD Ortaklar Şube-
si'nden bilet almabileceği biJdirildi.
CHP tl Örgütü'nce 9 Mart'ta Aliağa'da
bir panel düzenlenecek. Atatürk Kültür
Merkezı'nde 14.30"da başlayacak panelde
Dr. Canan Antman "Kaduı Sağhğı ve So-
runlan" konusunu irdeleyecek. CHP'nin
12 Mart 2000'de Narhdere'deki etkinliği
14.00'te Nar-Bel Kafeterya'da yapılacak.
Izmlr
Dün Izmir'de
Bornova Belediye-
si'nce toplu nikâh
töreni, Anadolu
Kültür veSanat Eği-
tim Vakfı(AKSEV)
tarafindan "Kadın-
buimızuı siyasetteki
dûnü, bugünü ve ya-
ruu" adlı söyleşi
gerçekleştirildi.
Söyleşiye konuşma-
cı olarak Dr. Canat
Antman ile Ka-Der
Izmir Şube Başkam
Emel Denizaslanı
kaöldı. CHP Borno-
va örgütünün dün
gençlik lokalindeki
panelıne de konuş-
macı olarak Ayia Se-
hşık Tamar katıldı.
Türk Kadmlar Bırli-
ği Izmir II Merke-
zi'nin "Kadın Res-
samlar'' ödüllü ser-
gısının üçüncüsü
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Cünü, yann çeşitli etkinliklerle kutlanacak
'Haklar laik ortamda kazanılır'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhuriyet Kadınlan Derneğı (CKD)
Genel Başkam ŞenalSanhan, Türkiye'de-
ki kadınlann mücadeleci bir geçmişe sa-
hip olduklarmı, bu nedenle haklannın or-
tadan kaldınlmasma yönelik girişimlere,
özellikle gerici nrmanışaboyun eğmeye-
ceklerini söyledi. Sanhan, "Kr ülkede
kadmiannözgürohnası, o ülkededemok-
rasiningerçektenvarolmasıik mümkün-
dûr" dedi.
8 Mart Dünya Emekçi Kadmlar Günü,
Başbakanlık Kadının Statüsü ve Sorunla-
n Genel Müdürlüğü'nünkoordinatörlüğü
ve 30'a yakın kadm derneğinin katılımıy-
la yarm Sincan'da yapüacak "kadm yü-
rüyüşü" ile kutlanacak. Sanhan, 8 Mart
etkinlikleri ile ilgili olarak yaptığı açık-
lamada, aydınlanmadan. laiklikten ve de-
mokrasıdenyana Sincanh kadmlann, An-
karalı kadmlarla birleşerek var olduklan-
nı kanıtlamak istediklerini, bu nedenle
yürüyüşün Sincan'da yapılacağını bildir-
di. Türkiye'de kadınlann Kurtuluş Sava-
şı'na verdikleri katkıyla, cumhuriyetin
getireceği her türlü katılımda hak sahibi
olduklannı kabul ettirdıklenni anlatan
Sanhan, günlük yaşam içinde olumlu
olan her şeyi kendı emekleriyle, çabala-
nyla kazandıklannı vurguladı.
1945'ten bu yana cumhuriyetin kaza-
rumlanna karşı çıkan anlayışlann, kadın-
lann kazanımlannı da reddettiklerine dik-
kat çeken Sanhan, kadınlann yeniden ge-
rici baskılaria karşı karşıya kaldıklannı
söyledi.
Köktendinci gericiliğin, kadmlann ete-
ğine "gerçekten" sanlmış olduğunu ifa-
de eden Sanhan, "Bir ülkede kaduüarm
özgür olması, o ülkede demokrasinin ger-
çekten var ohnası De mümkündür" dedi.
Kadınlann bu nedenle demokrasi müca-
detesi verdiklerini anlatan Şenal Sanhan,
kadm haklannın özgür ve laik ortamda
kazanılacak haklar olduğunu vurguladı.
Türkiye'deki kadmlann yerinindünyada-
ki kadınlann yerinden daha geri olmadı-
ğmı anlatan Sanhan, tüm dünya kadınla-
nmn kadm olmaktan doğan Önemli so-
runlarla boğuştuğunu, ABD'deki, Kana-
da'daki, lran'daki kadmlar gibi Türki-
ye'deki kadmlann da benzer sorunlarla
karşı karşıya bulundukiannı kaydetti.
Kadm Adaylan Destekleme Derneği
QCADER) Genel Sekreteri Fffiz Erman
Orekl de, kadmlann siyasal yaşama ka-
nlmasını teşvik ettiklerini, üretici kadm
duyarhlığını siyasete taşımayı hedefle-
diklerini vurguladı. Meclis'te kadınlann
en az yüzde 33 oranında temsil edilmesi-
ni istediklerini vugulayan Örekli, son se-
çimlerde, TBMM'de yüzde 2.4 olan ka-
dm milletvekili oranınm 4.3'e çıkmasını
kadıma siyasetteki yenni alması bakımın-
dan önemli bir gösterge olarak gördükle-
rini ifade ettı.
Bornova Belediyesi, Çamdibi Kadm Da-
nışma Merkezi'nde 9 Mart günü saat
12.00'de düzenlenen etkinlikte THM Ka-
dmlar Korosu'nun konseri ve skeçlerin ar-
dmdan kumaş boyama sergisi açılacak.
'Yoksulluğa ve şiddete Karşı'
yOrüyû; ve mlting
2000 Yüı Dünya Kadm Yürüyüşü yann
başlıyor. IstanbuTda 20'yi aşkın kadm ku-
ruluşu tarafindan yann Okmeydanı ve Şiş-
li'den Abide-i Hürriyet Meydanı'na "Yok-
sulluğa ve Şiddete Karşı" yürüyüş ve mı-
ting düzenlendi. 2000 Yüı Dünya Kadm
Yürüyüşü Türkiye Koordinasyonu adına
Kamu Emekçüeri Sendikalan Konfederas-
yonu (KESK) Kadm Sekreten Nevin Kap-
lan tarafindan tstanbul'da yapılan basın
açıklamasında, dünyamn dört bir yanm-
dan kadınlann şiddet ve yoksulluk tema-
lanna dikkat çekmek için 8 Mart-17 Ekim
2000 tarihleri arasında bir dizi etkinlik ger-
çekleştirileceğini behrtti. Kaplan, 150'ye
yakın ülkeden 2600'ü aşkm kadm grubu-
nun katılacağı yürü-
yüşün "Yoksufluğu
Ortadan Kaldır-
mak İçin Uluslara-
rası Gün'" olan 17
Ekim'de ABD'nin
New York kentinde
Birleşmiş Milletler
önünde uluslararası
bir mitingle sona
ereceğini bildirdi.
KESK'in 2000 Yüı
Dünya Kadm Yürü-
yüşü Uluslararası b-
tibat Komitesi'ne
başvurduğunu ve
20'yi aşkm kadın
grubuyla Türkiye
Koordinasyonu 'nu
oluşturduklannı an-
latan Kaplan, "8
Mart'ta Dünya Ka-
dm Yürüyüşü 'nü
tüm dümada oldu-
ğu gibi ülkemizde de
başlatmak için Is-
tanbul Valiliği'ne
miting başvurusun-
da bulunduk. Gö-
rüşmelerimiz olum-
lu yönde" dedi.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
'İstikrar' Diye Diye
Son zamanlarda siyasal, toplumsal ve eko-
nomik gündemimizi belirleyen tek bir sözcük
var: İstikrar...
Fiyatlar iki ayda, yüzde 10 arttı ve enflasyon
beklentilerinin "fos" çıktığı belli oldu. Ama kim-
se bunu dile getirmiyor, getiremiyor. Hâlâ iyim-
ser görüntüler vermeye çabalıyorlar. Nedeni,
"Aman istikrar bozulmasın".
HADEP'li belediye başkanlanna reva görû-
len muamele, Gazi Mahallesi olaylan sonrası
yapılan yargılama, POAŞ yağması" öncest ve
sırasında işçi liderlerinin itilip kakılması vb. gi-
bi; olmaması gereken olaylar konusunda da
hiçbir "yorum" ve "isyan" yok. Zaten ne itiraz
edecek kimse kaldı, ne kimsede isyan edecek
güç kaldı... Tek sorun, "Aman istikrarbozulma-
sın".
Siyasetçilerimiz; Ankara'da belli "pazariık-
lar" yapılmadığını, hiç kimseye "siyasal rûş-
vet" verilmediğini, dile getiriyorlar. Aynca bu
söylendiği zaman, "haksızlığa uğradıklannı"
düşünüyorlar ve çok üzülüyorlar... Başka za-
man olsa, basın bunlan topa tutar. Ama şimdi;
"Aman istikrar bozulmasın".
Bu türden örnekleri çoğaltmak mümkün.
Hemangi bir gazeteyi açın, sayısız olay bulur-
sunuz. Ama biz de aynı lafı tekrarlayalım... "A-
man istikrar bozulmasın."
•••
Türkiye'nin bu durumu bana; bir üniversite-
nin bir fakültesinin, öğrenci bürosu hakkında
anlatılanlan anımsatıyor. (Bu üniversite katiyen
Istanbul Üniversitesi değil. Orada böyle şeyler
olmaz...)
Bu öğrenci bürosunda, bir memurvarmış. A-
man Allahım, evlere şenlik... Her işi altüst eder-
miş.
Tez verirsiniz, kaybolurmuş. "Benim teslim
ettiğim tezler kayboldu" derseniz, yanıt hazır
"Sen buraya ne kadar tezgeldiğini, biliyormu-
sun?"
"Pekişimdi ne olacak?" diye sorarsanız da;
eğer iyi tarafindan kalkmışsa, "Merak etmeyin
buluruz" dermiş. Ve sonra da, bir "iyilik" yapar
ve akşamüstü fazladan çalısarak, teslim etti-
ğiniz tezi bulurmuş. Tabii "büyük biryardımda
bulunarak..."
Not listesi teslim edermişsiniz, aynı şey. "Siz
liste getırmediniz..." Ya listeyi yeniden düzen-
leyerek teslim edeceksiniz; ya da yalvar-yakar
listeyi aratıp bulduracaksınız. Tabii, müthiş bir
minnet borcu altına girerek.
Evrak yollarmışsınız; aynı şey, program yol-
larmışsınız, aynı şey... Ne yollarsanız, önce kay-
bolur ve sonra da bazen lütfen bulunur, bazen
bulunmazmış.
Kimileri, "Yahu bu memurun yerini değişti-
re//m"dediklerindede "/Vnan'derlermiş, "Ka-
tiyen olmaz. Bu işleri başka biri düzenleye-
mez. Kaybolanlan ancak o bulabilir..." Ve ek-
lerlermiş, "Aman istikrar bozulmasın".
• • • • •
Bilmiyorum günümüz Türkiyesi'ndeki isW<rar
endişeleri, bu örneğe ne kadar benziyor? Fa-
kat bazı çevrelerin, bu konuyu "biraz abarttık-
lannı" düşünüyorum. Özellikle, Sayın Cumhur-
başkanımızın görev süresini uzatma konusun-
daki gayretlerin "haksızlık" düzeyine ulaştığını
düşünüyorum.
Aslında Sayın Süleyman Demirel başanlı
bir cumhurbaşkanlığı dönemi geçirdi. Bazı ka-
rarlanndan ötürü mutsuz olmuş olsam bile,
Türkiye'deki "dengeleri" gözettiğini, "gemisi-
ni" bu fırtınalı denizde başanyla yürüttüğünü ve
kimi zaman ortaya çıkan "karaya oturma" teh-
likelerinden koruduğunu görüyorum. Ve doğ-
rusu bu, az şey değil.
Fakat tüm ulusumuzun ve devletimizin istik-
rannın "birkişiye" bağlanması ve odaklanma-
sını, hem ulusumuza ve hem de devletimize
karşı ve hatta "kendime" karşı bir haksızlık ola-
rak değerlendiriyorum. Ve bu konuda söyle-
nenlere ve yapılanlara, müthiş içerliyorum. Ay-
nca benimle benzer duygulartaşıyan, kimi ka-
lem sahiplerinin suskunluğuna da çok şaşın-
yorum.
Ne biçim bir mantıktır bu?
AJIah uzun ve sağlıklı bir ömür versin. Ama
eğer Sayın Cumhurbaşkanımızın sağlığı bo-
zulsa ve görev yapamaz bir duruma gelse, ül-
kemiz batacak mıydı? İstikrar sona mı erecek-
ti?
Bir ulusun kaderi, bir "kişiye" bağlanır mı?
Inanın bu durumu, içime "sindiremiyorum".
Bazı siyasetçilerimizin, bu durumu içlerinesin-
dirmesine de çok şaşınyorum.
Sayın Cumhurbaşkanımızın çok inişli-çıkışlı
bir siyasal yaşamı oldu. Ve en sonunda zirve-
ye ulaşarak, bu zengin yaşamı taçlandırmıştı.
Bana sorarsanız; böylesi bir tartışma, (kendi-
leri taraf olmadığını ifade etse bile), kendisine
karşı da bir "haksızlık" oldu. Bu türden tartış-
malara konu olmamalıydı.
• • •
Allahım ben neleryazıyorum... "Aman istik-
rar bozulmasın."
Bolu'da toprağa verilecek
Baysal için
devlet töreniBOLU (Cumhuriyet)
- Istanbul Sanyer'deki
evindekalp krizi sonucu
vefat eden hayırsever
işadamı tzzetBaysal için
devlet töreni düzenlene-
ceği bildirildi. Baysal'ın
cenazesinin henüz ke-
sinleşmemekle birlikte,
yann Bolu'da toprağa
verilecegi ögrenildi.
Bolu Belediye Baş-
kam Yüksel Cevian'dan
alınan cenaze töreni
programma göre, San-
yer'de küınacak cenaze
namazı sonrası Bay-
sal'm cenazesi Bolu'ya
getirilerek, kendi admı
taşıyan IzzetBaysal Ka-
dm Doğum ve Çocuk
Hastanesi morguna kal-
dınlacak. Baysal için ilk
olarak 08.00'de Beledi-
ye Nikâh Salonu'nda tö-
ren düzenlenecek.Bele-
diye Meydam'nda Bay-
sal için yapüacak devlet
töreninin ardından, Bü-
yük Cami ya da Kadı
Camii'nde cenaze na-
mazı kılınacak. Karde-
len Sineması'na kadar
eller üzerinde taşınacak
cenaze, burada yapüa-
cak tören sonrası Abant
Izzet Baysal Üniversite-
si Kültür Merkezi'ne
götürülecek.
Baysal, botanik bah-
çesındekı anıt mezarda
toprağa verilecek.