Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
S ŞUBAT 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
yargrianmayacak
• ANKARA (AA)-
Danıştay Idari Işler Kurulu,
eski Emniyet Genel
Müdûrü Necati Bilican'ın
"telekulak" olayı ve
"Emniyet Genel
Müdûrlüğü'ne ait iki cep
telefonunu oğlu ile eşine
kullandırdığı ve faturasını
Tûrk Polis Teşkilatını
Güçlendirme Vakfi'na
ödettiği" gerekçesiyle
yargılanmasına karar veren
Danıştay 2. Dairesi'nin
karannı bozdu. Bilican, iki
ayn suçlamadan da beraat
etîi.
MNtetvekili
çocuUarma
kmuzı pasaport
• ANKARA (ANKA)-
ANAP Genel Başkan
Yardjmcısı ve Gaziantep
Milletvekili Mustafa Taşar,
milletvekıllerinin "bekâr ve
işsız reşıt çocuklanna" da
kınnızı pasaport verilmesi
için yasa önerisi hazırladı.
Mustafa Taşar ve
arlcadaşlanntn inızasıyla
TBMM BaşkanhğVna
sunulan yasa önerisinde,
kırmızı ve yeşil pasaport
sahiplerinin sıfat ve
görevleri devam ettiği
sürece, yanlannda yaşayıp
evli bulunmayan ve iş
sahibi olmayan çocuklanna
da diplomatik ve "hususi
damgalı pasaport"
verilmesi öngörüldû.
FP, persone&ıe
cimri
• ANKARA (Cumlmrrvtf
Bürosu) - FP Genel Merkez
pereoneline yüzde 15 zam
yapılmasına tepki gösteren
Grup Başkanvekili Bûlent
Annç parti yönetimini
eleştirdi. Annç, "Kamu
çalışanlan için yüzde 15
zamnu az görerek
meydanlarda nutuk atanlar
kendi çalışanlanna yüzde
15 zam venyoriarsa hata
ediyorlar, çifte standart
uyguluyorlar" dedi.
Asbtirk'ün
davası ertetendi
• LONDRA(AA)-Şişli
Belediyesi'nin eski Başkanı
Gülay Ashtürk'ün
Londra'da görülmekte olan
iade davası, mahkeme
tarafindan 'yoğun şekilde
görtişülmek' üzere 11 ve 12
Mayıs'a ertelendi.
Mahkemenin Aslıtürk'ün
Türkiye'ye iadesi yönünde
karar vermesi halınde
Aslıtürk'ün karan temyiz
etme hakkı bulunuyor.
Guluzar
BaysaCa dava
• ANKARA (Cmnhariyet
Bürosu)-Eski
Cumhurbaşkanlığı Idari ve
Mali Işler Daire Başkanı
Gülüzar Temel Baysal
Cumhurbaşkanlığj ile resmi
ahşveriş ilişkisi olan bir
firmanm spor tesislerinden
herhangi bir ücret
ödemeden yaradanarak
'görevini kötüye kullandığı"
iddiasıyla 3 yıla kadar hapis
istemiyle dava açıldı.
CHP'ye tepki
• ADANA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ulusal Güçler
Meclisi Adana Yürütme
Kurulu tarafindan
düzenlenen "Altıok
Kurultayr'na CHP'nin
kaolmama karanna tepki
gösteren İPII Başkanı
Ecdet Güvel, CHP Genel
Sekreteri Tarhan Erdem'in
"Altıok'u CHP'den başka
kimse ve hiçbir örgüt
tartışamaz" sözüne tepki
gösterdi.
Düzeltme
• Gazetemizin 8.
sayfasında dün yer alan
"Alemdaroğlu hakkındaki
iddıalar soruşturuluyor"
başhklı haberin üst başlığı,
yanlışkkla "YÖK inceleme
başlatn" şeklinde
yaynnlanmıştır. Üst başlığın
doğrusu, "YÖK hakkında
inceleme başlatıldı"
şeklinde olacaktır. Düzeltir,
âzürdileriz.
Yasadan PKK'nin yani sıra Hizbullah ile mücadelede de yararlanılmak isteniyor
'Pişmaıdık'ta siire ıızayacakANKARA (Cmnbariyet Bürosu) -
PKK'ye yönelik olarak örgütün lider kad-
rosunu dışanda tutarak çıkanlan Pişmaniık
Yasası'nın süresi Hizbullah ile mücadelede
de kullanılmak amacıyla uzatılıyor. Adalet
Bakanı Hikmet Sami Tûrk, yasanın sadece
süresinin uzanlacağını, içeriğine ilişkin bir
değışıklığın düşünülmediğinı kaydetii. Dev-
let Bakanı Şükrü Sina Gürel, yasanın süre-
sinin, her türlü terörle mücadelenin etkili
bir biçimde sürdürülmesi için uzatılacağını
söyledi.
Alınan bilgiye göre, dünkü Bakanlar Ku-
rulu toplanüsında bazı bakanlar uzatma sü-
resinin bir yıla çıkanlmasını isterken, Ada-
letBakanı Türk, devletin kararlılığının gös-
terilebilmesi açısından 6 aylık uzatmanın
yeteceğini söyledi. Bakanlar Kurulu toplan-
tısından sonra bilgi veren Devlet Bakanı
Gürel, Pişmaniık Yasası'nın süresinin uza-
tümasıyla ilgüi hazırlıklann Adalet Bakan-
hğı'nca yürütüleceğini ve bu ay sonuna ka-
dar TBMM'den geçirilmesinin hedeflendi-
ğini kaydetti. Gürel, "Amaç,her türlü terör
örgütüne ve terörist faalrv ete karşı etkili bir
biçimde mücadele edebimek. Hangi terör
faalryetivarsaonlaıia mücadelekmdebuya-
sa yine ^1
ıMat
"*}KH*'*ir" dedi.
Türk, yasanın 29 Şubat'ta yürürlükten
kalkacağını anımsatarak, 6 aylık uzatmanın
bundan sonra geçerli olacağını söyledi.
Türk, gelecek hafta yapüacak Bakanlar Ku-
rulu toplanüsında tasanmn imzaya açılaca-
ğım bildirdi. Yeni yasa tasansımn yalnız sü-
re uzatımını öngördüğünü kaydeden Türk,
içeriğinin değişmeyeceğini vurguladı.
Tûrk, Pişmaniık Yasası'nın çıkanldığı 29
Ağustos 1999 tarihinden bugüne kadar
DGM'lere pişmaniık için toplam 1073 baş-
vurunun yapıldığım, yasadan 359 kişinin
yararlandığını, 614 kişinin durumunun in-
celendiğini, 100'ününde kabul edilmediği-
ni anlattj. Adana DGM'ye yapılan 38 baş-
vurudan4'ü kabul edilirken 20'si kabul edil-
medi, 14'üinceleniyor. Ankara DGM'ye 33
başvuru yapıldı. Bunlar arasında yasadan 3
kişi yararlanırken 6 kişinin başvurusu kabul
edilmedi, 24 kişinin dosyası inceleme aşa-
masnıda. Diyarbakır DGM'ye yapılan 622
başvuru sonucunda yasadan 272 kişi yarar-
landı, 290 kişinin başvurusu incelenirken
60 başvuru kabul edilmedi. Erzurum
DGM'ye başvuran 109kişiden 11 'i pişman-
lıktan yararlanırken 14 başvuru kabul edil-
medi, 84 başvuru inceleniyor. Istanbul
DGM'ye başvuran 72 kişiden 2'si yasadan
yararlanırken 70 dosya inceleniyor. Izmir
DGM'ye 54 başvuru yapıldı, buniar arasın-
da yasadan yararlanan yok, tüm dosyalar
inceleniyor. Malatya DGM'ye yapılan 93
başvuru sonucu yasadan 54 kişi yararlandı,
39 dosya inceleniyor. Van DGM'ye de ya-
pılan 52 başvurudan 13'ü Pişmaniık Yasa-
sı'ndan yararlandı, 39 dosya inceleniyor.
Bakanlar Kurulu
Kamu
kurumlanna
yenidüzen
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Emekliltk yaşını
erkeklerde 60, kadınlarda 58
yapan düzenlemenin ardın-
dan SSK, Bağ-Kur, Iş ve tş-
çi Bulma Kurumu'nun yeni-
den yapılandınlması da Ba-
kanlar Kurulu'nda gündeme
geldi. Devlet Bakanı Şükrü
Sina Gürel, Futbol Federas-
yonu'nun kuruluş yasasında
değışiklik yapan tasanmn
hükümetçe benimsendiğini
ve kamu harcamalanna et-
kinlik kazaııdınlması için
düzenleme yapılacağuu bıl-
dirdı.
Gürel; SSK, Bağ-Kur, Iş
ve Isçi Bulma Kurumu'nun
yeniden yapılandınlması
hakkındaki yasa taslaklan
üzerinde çalışma yapmak
amacıyla ilgili bakanlardan
birkomisyon oluşturulduğu-
nu kaydetti.
Gürel, ocak ayına ilişkin
enfiasyon rakamlannın gün-
deme gelip gelmediğinin so-
rulması üzerine şöyle konuş-
tu: "Kaımıoyunda vanhş bir
beklenti ortaya çıknuşbr.
Sankienfiasyon hemenilkay-
dan başlavarak hıza düşüşe
geçecekmiş gibi. Biz hedefle-
rimize ulaşabileceğhnizden
emtBDLÖnğördiğâmâzM..
tfln önlemleri sonuna kadar
titizfikk uygulayacağız.''
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
B4KIIIINJ..
PÜM£N
&EMİM
&LIMPB!..
DSP ve DYP DemireTde uzlastı
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - DYP ve DSP, cumhurbaşka-
nının TBMM tarafindan 5'er yıl-
lığına iki dönem seçilebilmesine
olanak tamyacak anayasa değışık-
liğı metni üzerinde "Ükf anfrşm»-
sma" vardı. DYP'nin Cumhur-
başkanı Sukyman Demirei'e ko-
şulsuz adaylık yolunu açan geçi-
ci madde düzenlemesine DSP ta-
rafı "gmk kalmadiğT gerekçe-
siyle karşı çıktı. DSP tarafinm
DYP'ye, "Demirel aday gösterü-
mek istiyor. TBMM'de aday gös-
termek için 110 imza bulunur"
güvencesi verdiği ifade edildi.
DYP Grup Başkanvekili Tnr-
han Güven ve DSP tzmir milletve-
killeri Tayfim tçli ile Hayri Dtri
dün bir araya gelerek, cumhurbaş-
kanrnı seçim sistemini değiştinne-
ye 4önük anayasa değışikliği öne-
risi üzerinde çalıştılar. DYP'nin
hazırladıgı anayasa değişıklığı
önerisi üzerinde yapılan çalışma
sonucunda taraflar iîke olarak uz-
laşmaya vardı. Buna göre cumhur-
başkaîunm 5+5 fonnülûyle iki dö-
nem seçümesi üzerinde uzlaşma-
ya vanlflken, DYP'nin Demirel 'in
adayhğı için geçici madde düzen-
lemesine DSP karşı çıktı.
Edinilen bilgiye göre DSP ka-
nadı, "Demirel için geçici madde-
ye gerek >ok. Demirel de doğru-
dan aday olmaya sıcak bakmryor,
aday gösterilerek kendisinin bir
ölçüde onore edilmesini istiyor.
TBMM'de de aday göstermekiçm
110 imza bulunacağma inanıyo-
ruz" görüşünü iletti. Güven de il-
ke olarak bunun kendilerine çok
ters gelmediğini, ancak bu öneri-
böyle bir yorumun, anayasa deği-
şikliginin gerekçesinde kesın bir
ifadeyle vurgulanarak engellen-
mesi karannı alındı. Bu çerçeve-
de, anayasa değışikliği önerisinin
gerekçesinde, bir kişinin iki kere-
den fazla curnhurbaşkanı seçıle-
meyeceği kesin bir dille vurgula-
nacak.
Taraflar dün yapılan görüşme-
nin sonuçlan üzerinde Uderİerin
• DSP, DYP'nin önerisinde yer alan, Demirerin
koşulsuz adaylığına ilişkin düzenîemeye 'gerek
olmaidığı' görüşünü bildirirken, adaylık için gerekli
olan 110 imza garantisini verdi. DYP, bu öneriyi
Çiller'e götürme karan aldı.
yi DYP Genel Başkam Tansu pi-
ler'e ilettikten sonra anayasa de-
ğışiklıği metnine son biçimin ve-
rilmesini istedi. Görüşmede ayn-
ca, bu formülün 7+5+5 olmak
üzere Demirere 3. kez cumhur-
başkanlığı yolunu açıp açmaya-
cağı da tartışma konusu oldu. De-
mirerin, anayasa değişikliğinin
görev yapüğı ilk 7 yılı kapsama-
yacağı yönünde itirazı olabilece-
ği endişesini dile getiren taraflar,
görüşlerini aldıktan sonra pazar-
tesi günü yeniden bir araya gele-
cekler.
DYP ve FP ise cumhurbaşkam-
nın halk tarafindan seçilmesini
içeren anayasa değişikliği öneri-
sini TBMM Başkanlığı'na sunma
aşamasına geldi. FP Grup Baş-
kanvekili BülentAnnç, değışıklik
önerisinin cumhurbaşkanuun 2
turlu sistemle halk tarafindan
doğrudan seçilmesini öngördüğü-
nü bildjrdi. Annç, son seçimler-
deenaz yüzde lOoy alan parti ya
da partilenn de cumhurbaşkanı
gösterme olanağı tanındığmı,
Cumhurbaşkanı Demirei'e de ye-
niden adaylık yolunun yine açık
tutulduğunu ifade erti.
Cumhurbaşkammn halk tara-
findan seçılmesinin başkanlık ya
da yan başkanlık sıstemine geçil-
mesi anlamma gelmeyeceğini sa-
vunan Annç, FP'nin önceliğinin
seçimi halkın yapmasına ilişkin
anayasa değişikliği olduğunu
vurguladı.
Annç, ANAP'ta Mesut Yıl-
maz'ın cumhurbaşkanlığma iliş-
kin taleplerin ağrr bastığının
ammsatılması üzerine de "jfafan-
lerve kişikr üzerinde durmakis-
temiyoruz. Ama cumhurbaş-
kanhğı seçiıninin Demirei'e en-
deksii ohışoDU ve onun dışmda
bir «sim tebfifoz edilmemesini ya-
dırgryorum. DSP ve MHP nasd
oluyor da kendi partüerinden a-
day çıkaramıyoıiar. Aym şey
ANAPiçin de geçeriL Türkiye sa-
dece bir kişiye mecour değfldir.
TBMM jçinden Demirel kadar
başanlı olacak 20-25'ten fazla a-
dav çıkabaü-" dedi.
Fransaya mektup
Çakıa için
zamanaşımı
uyansı
tLHANTAŞÇI
ANKARA - Alaattin Çakı-
a'mn Fransa'dan iade dosya-
laraun "eksik, yetersiz, hatah"
olduğuna ilişkin iddialan in-
celeyen Adalet başmüfettişle-
ri ve bilirkişi heyeti, bu konu-
da gecikme, ıhmal ve usulsüz-
lük bulunmadığrna karar ver-
di. Adalet Bakanı ffikmet Sa-
mi Türk, Çakıcı'mn iade kap-
sartunda kalan suçlan için is-
tenilen izinle ilgili olarak
Fransız Adalet Bakanı'na
mektup yazdı. Türk mektu-
bunda, gecıkmenın üerde za-
manaşımı tehlikesi doğuraca-
ğına dikkat çekerek, Fransız
bakamn ilgisinı istedi.
Adalet BakanhğVnın iade
işlemlerinde başta zamanaşı-
mıyla ilgili yaşanan sıkınüla-
n aşmak için yasal düzenîe-
meye gidileceği öğrenildi.'
Ord. Prof. Sulhi Dönmezer,
Prof. Dr. Dunnuş Tezcan,
Prof. Dr. Feridun Yenisey ve
Prof. Dr. Duygun Yarsuvat'tan
oluşan bilirkişi heyeti, incele-
melerinınardjııdan 11 madde-
lik bir rapor hazırladı. Heyet,
gecikme, ihmal ve kusurun
bulunmadığı sonucuna vardı.
Raporun sonuç bölümünde,
"Gedkme bulunmadığı gibi
yazısmalann cereyanı konu-
sunda aynca çaba gösterUdiği
atılaolmtytır" denildi.
Destek istedi ~
Türk, 2 Şubat'ta Fransız
meslektaşına Fransa'dan iade
edilen Çakıcı'mn kapsam dı-
şmda kalan dosyalanyla ilgili
izin konusunda destek istedi.
Türk, Fransız meslektaşına
yazdığı mektupta, "gedkme-
nin üerdezamanaşnnıtehlike-
sidoğuracagına'' dikkat çeke-
rek, gerekli işlemlerin bir an
önce tamamlanması için des-
tek istedi. Türk, mektubunu
ivedilikle faksla gönderdikten
sonra mektubun asıl metnini
de diplomatik kanallardan
gönderdı.
Adalet Bakanlığı'rnn iade
işlemlerinde yaşanan sıkmti-
lan aşmak için yabancı ülke-
lerde karşılaştırmalı hukuktan
"derleme ve değeriendirme"
çalışması yapılarak, bu konu-
da yasal düzenîemeye gidile-
ceği öğrenildi. Bu çerçevede
iade işlemlerinde kimin neyi,
nasıl yapacağı konusunun ıç
hukuk açısından netleştınle-
ceği belırtildi. Bu çalışmarun
tamamlanarak yasalaşması
durumunda "tereddüt" konu-
lannm ortadan kalkacağına
işaret edildi.
TlRMIKI AYDIN ENGÎN aengin(a doruk.nettr
Istanbul'da ardı arkası kesilmeyen
panel furyalanndan birine beni de "pa-
nelist" (ne demekse) olarak çağırdılar.
Paneli yönetecek (ve en çok konuşacak)
adamcağız dinleyicilere çaktırmadan
sordu:
- Engin Bey, sizi ne olarak tanıtalım?
Gazeteci-yazarmıdemeliyiz, anaşürma-
cı-gazeteci mi?
Gülmemi tutup yanıtladım:
- Sadece gazeteci deseniz...
Adamcağız olmazlanıp başını saJladı:
- EstağAırullah!..
Bu gez gülmemi tutamadım. Demek
bizim meslekte salt "gazeteci" olmanın
itiban mitiban kalmamış. Adamdan sa-
yılmak için ya "gazeteci-yazar" dacak-
sın, ya "araştırmacı-gazeteci".
işte bugün bu duygularla ve kararlı-
lıkla bilgisayann başına çöktüm.
Ne zamandır kafayı takmıştım zaten:
Hani Hizbullah çukurlan kazılmaya
başlayıp, ülke çapında Hizbullahçı en-
seleme operasyonlan başladığı günler-
de yakalananlar arasında birAbrt Taşan
vardı. Taaa 1993'teki "Batman gûnle-
ri"mden belleğime kazınmış bir ad bu.
Batman'da Hizbullah izi sürerken kula-
ğıma fısıldanan üç-beş addan biriydi.
Çok daha sonra Elazığ'da Insan Hakla-
n Demeği Başkanı Dr. Metin Can'la ar-
kadaşı genç avukatın kaçınlıp, Tunceli
Araştır(ma)macı Gazetecilik
yakınlannda, Dinar Suyu köprüsünün
altında elleri telle bağlı ve kafataslannın
içinde birer mermiyle bulunduklan gün-
lerde, yine iz sürerken, birileri yine Abit
Taşan'dan söz etmiş, sonra da korkuy-
la susmuşlardı.
Hizbullah operasyonu çerçevesinde
Abit Taşan, 3 Ocak Pazartesi günü gö-
zaltına alındı. Içimden "Hûseyinı Veiioğ-
lu öldürüldüğüne göre, eldeki en de-
ğerii bülbül, bu Abit Taşan. Bir öterse
seyreyle sen gümbürtüyû" diye geçir-
dim...
Gümbürtü dediğim...
Hizbullah'ın bir dönem Batman ve yö-
resinde PKK etkinliğini kırmak amacıy-
la "resmi görevli ve yetkililerce" kulla-
nılıp kullanılmadığı.
Tam dananın kuyruğunun kopacağı-
nı umarken haber geldi: Abit Taşan,
DGM'ce serbest bırakıldı!
Ardından Hizbullah, "taşeron örgüt"
olarak kullanılıp, korunup kollandıysa
bunu en iyi ve dolaysız bilebilecek ku-
rum ve kişilerden art arda "yalanlama-
lar" geldi. Çankaya'dan geten soru nok-
tayı koydu:
- Hiç devlet adaıp öldürûr mû?
Ne yanıt verirsiniz böyle bir soruya?
"Haklısınız efendim. Ne münasebet,
hiç olur mu öyle şey" deseniz, dönüp
aynada kendinizle hesaplaşmak zorun-
dasınız:
- Peki Batman'da birinci elden (dik-
kataltı çizilidir birinci elden) duyup din-
lediklehm yalan mıydı? Peki Elazığ'da
korkudan sapsarı kesilmiş berbehn an-
lattıklan bir düş müydü? Peki Tunce-
li'de, o salaş kahvehanede sana anlatı-
lan...
Yok, itiraz edip, Çankaya'ya dönüp
"Evetöldürtür, çûnkü öldürttû" deseniz
"Koy bakalım kanıtlan ortaya gazeteci.
öyle kuru iddialaria ortalığı bulandır-
makyok" derier adama.
İşte, "Al sanakanıt!"diyebiieceğin bir
yakalama; ama ardından "nah sana ka-
nıt!" dercesine bir ikinci karar: Abrt Ta-
şan serbest!
Derken üç hafta sonra, 24 Ocak Pa-
zartesi günü Abit Taşan bir kez daha
gözaltına alındı. Ertesi gün de belli baş-
lı gazetelere, emnıyetten sızdınlan o can
alıcı bilgi geldi: Hizbullah vahşetinin ele-
başısı Hüseyin Velioğlu ile bir başka
vahşetin elebaşısı Yeşil nam Mahmut
Yıldınm arasında ilişki vardı ve bu iliş-
kiAbit Taşan tarafindan kurulmuştu.
"Hah be, oh be!" demeye kalmadı,
Abit Taşan yeniden serbest bırakıldı.
Şimdiiii...
Bu gelişmelere bakarak olasılıklan sı-
ralayalım:
Bir: Batman-Diyarbakır-Silvan-Ela-
zığ-Tunceli beşgeninde 1993 kışında,
yeteneği "araştırmacı-gazeteciliğe el-
vermeyen bu "salt" gazeteciyi birtakjm
adamlar kandıımışlar, ona palavralar
yutturmuşlardı.
İki: Abit Taşan kirii ve karanlık bağla-
nnı çok ustaca örtmüştü ve bu "vaka-
\ar"\ Türk polisi yakalayamamıştı.
Üç: Abit Taşan, kendisini gözaltına
alan poJislere ya da sorgusunu yapan-
lara tatlı tatlı gülümsemiş, "Tamarn abi,
herşeyi anlatıyorum... Birgün, benBat-
man'da iken yanıma gelen..." diye sö-
ze başlamış ve sorgucular "Tamam lan
tamam! Sus. Haydi serbestsin. Toz ol
çabuk. Ortalıkta görünme, ayağımıza
dolanma" demişlerdi.
Bu olasılıklan arttırrnak kolay. Zor
olan, hangisinin gerçek olduğunu bulup
çıkarmak. Bunun içinse bikjiginiz gibi
sıkı bir "araştırmacı-gazeteci" olmak
gerekiyor.
Bense masa başında kuru iddialar
üreten, ona buna sataşan sıradan bir
gazeteciyim...
Şansınıza küsün...
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Etnik-Dinsel...
Tüm dünyada etnik ve dinsel kimlik ikibin yılın-
da öne çıkarken Avrupa, Avusturya'daki aşın sağcı
özgürlükçü Parti (FPÖ) lideri Jörg Haider'e karşı
nasıl bir tutum izleyecek?
Bugünlerde Avrupa, Avusturya'yı hizaya çekme-
ye çalışıyor...
Peki, Türkiye bu konuda ne düşünüyor?
FPÖ'nün benzeri hatta daha ilkeli bir aşın sağcı
parti Türkiye'de iktidann büyük ortağıdır. Türkiye'nin
199O'lı yıllannın yarattığı ortamda son seçimlerde i-
ki siyasi oluşum boy vermiştir...
1- Milliyetçi şol. 2- Milliyetçi sağ.
Her iki parti lideri Bûlent Ecevtt ile Devlet Bah-
çeii Türkiye'nin ikibin yılına açılan dünya pencere-
sinden dışanya bakan siyasilerdir...
Avusturya'da aşın sağcı FPÖ'yü iktidara taşıyan
güç neydi?
Jörg Haider, Nazi bir babanın oğluydu...
Irkçı kimliği olan Özgürtükçü Parrj'yi iktidara taşı-
mak için şu yolu seçti:
"Yabancı düşmanlığı..."
Irkçı kimlik, genç işsizleri yabancı düşmanlığıyla
kendine bağladı, Avrupa'nın genişlememesi için uy-
gun yolu seçti:
"Insanca, hakça yaşam!"
Işsizlik günümüzde etnik ve dinsel kimlikleri öne
çıkaran siyasi oluşumlara prim getiriyor...
Çeçenistan ve Kuzey Kafkasya'da yaşananlar,
özbekistan'dan Dağıstan'a dek uzanan coğrafya-
da dinsel motiflerin öne çıkması, ümmetçiliğin gi-
derek ivme kazanması 'şeriat devleti' özlemini ge-
tirmedi mi?
• • •
Irkçılık ve ümmetçilik kimi siyasi kadrolar için en
büyük silah...
Bu silah yoksul ülkelerde de gelişmiş ülkelerde de
siyasi yatınm aracı...
Çeçenistan 'daki 'şeriatçı yapılanmayı' eleştirdi-
ğinizde sözde demokrat geçinen Islamcı yazariar si-
ze aynen şöyle sesleniyor
"Bırakın Moskova ağzını..."
Fransa'da yasaklı faşist politikacı Jean Marie Le
Pen, Haider'i eleştiren Avrupa sosyalistlerinı de şöy-
le eleştiriyor
"Avrupa Biriiği'nin milliyetçiAvusturya'ya taham-
mülü yok.. ama, Mao'nun, Stalin'/n, hatta Pol
Pofun arkadaşlannın koalisyonlarda boygösterdi-
ği Ispanya'yı, ftalya'yı, Fransa'yı bağnna basıyor..."
Etnik ve dinsel kimlikler Türkiye'de 'Milliyetçi
Sağ- Milliyetçi SoT kavramlannı öne çıkanrken, si-
yasal Islamın bir kolu olan 'ümmetçiliği' siyasal bir
zemine oturttu...
Ümmetçiliğin siyasal yapısını bugün Fazilet Par-
tisi'nin içinde görebilir; diğer uçlannı ise tarikat-ce-
maat ilişkilerinde bulabiliriz...
Türkiye 1980'lerde Türk Islam Sentezi'ni Kenan
Evren ve arkadaşlan sayesinde devlet erkine taşı-
dı, Rabrta'yla da 'ümmetçiliği' sola karşı silah ola-
rak kullandı...
100 bin Kuran kursuyia ve Imam Hatip liseleriyle
başlayan kuşatmanın laik demokratik cumhfurjyete
karşı olduğunu kimse neden düşünmedP?'
Bakın, bugün Özbekistan'da ilginç gelişmeler
î
6İŞ-
yor, Hizb-ut Tahrir bu ülkede 'şeriat devleti' kur-
mak için CIA desteğinde yayılryor...
• • •
Hizb-ut Tahrir 1953 yılında Kudüste Takıyyûd-
dün en- Nehbani tarafindan kurulmuştur; tıpkı Hiz-
bullah gibi üç aşamalı amacı vardır:
1- Tebliğ. 2- Cemaat. 3-Cihat.
Hizb-ut Tahrir, özbekistan'da cihat aşamasında-
dır...
Nedir Hizb-ut Tahrir'in amacı?.. • -
"Islam beldeleri üzerinde nüfuzu ve hâkimiyeti
bulunan sömürgeci kâfir devtetlerle mücadele
yapmak. Fikrî, siyasî, ekonomik veaskensömürge-
cilerin bütün şekilleriyle mücadele etmek; ümmeti
onlann hâkimiyetlerinden kurtarmak, hangisi olur-
sa olsun nüfuzlannın izlerinden kurtuluşa kavuştur-
mak için onlann gizli faaliyetlerinin sımnı açığa çı-
karmak.
Arap ve Islam beldelerindekıyöneticilerle çarpış-
mak. Ommetin haklannı her ne zaman çiğnerter-
se, ûmmetin işlerinden herhangi birini ihmal eder-
lerse ve Islam hükümlerine her ne zaman muhale-
fet ederlerse, onlan değiştirmek, muhasebe etmek
ve onlann içyüzünü ortaya koymak. Onlann hâkimi-
yetlerinin yerine, Islam hâkimiyetini kurmak için
yok etmeye çalışmak."
Avusturya'da faşist lider Haider diyor ki:
"Ben demokratım..."
Bizim ümmetçiler ve ırkçılar ne diyor
"Biz de demokratız..."
önümüzdeki günlerde Türkiye'de örgütlenme
aşamasında olan Hizb-ut Tahrir'den geniş biçim-
de söz edeceğim...
Acaba istihbarat örgütferinin Istanbul'da yerleşik
düzene geçen bu dinci örgütten haberieri var mı?
[email protected]
Faks numaramız: 0212/513 90 98
GOZLERIN POYRAZ
Cumhuriyet
k ı l ı p l ı t ı •tamtçelfetaai
Gazeteci-Yazar Hikmet Çetinkaya'nın içindeki firtınalı
e\Tende geliştirdiği, duygu deniziııde damıttığı yazılan.
Bir solukta okunacak, kımı zaman bir nisan yagmuru
altında. bazan po\Taz yelinın soğuk savurganlığında ya da
karanlık bir gecenın yalnızlığında yeniden okunacak, yer
yer okunacak bir kitap bu kıtap
Çağ Pazarlama A.Ş Tûrkocağı Cad. No:39M1
(34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel: (212)514 01 96. kitap h