16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 ^UBAT 2000 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI 19 G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafil. Sayfada \er yer alıyor. Tutanak öncelikle birgerçeğin altını çiziyor. Ka- patılan RP'nin devamı niteliğindeki FP'de siya- s e * sürdürenlerin "eski alışkanlıklardan kurtula- madığtnı" gösteriyor. B u tutanak; amaca varmak için her yolu mu- b a l i sayanlann, Islam dinini toplum dışı etkinlik- lerde araç olarak kullanan örgütlerie ilişkilerini or- taya çıkanyor. Bir başka dikkat çekici nokta; polisin Adnan- ctlara baskınından sonra, Oğuzhan Asittürk'le Ib- raJiim Tuncer arasındakı görüşmede şöyle yer alıyor "O. A: Bu konuyu (polis baskınını) Cumhur- başkanı'na Recai Bey aktardı. L T.: Evet. 0. A.: Yani Cumhurbaşkanı da aslında, diyor ki Recai Bey 'Çok siniriendi, ben ilgileneceğim' dedi diyor. 1. T.:Hıhı. O. A: Sonra Hüsamettin Özkan'a da (Ece- vif in bir numaralı yardımcısı) yine bizzat Recai Bey kendisi konuyu (baskını) ulaştırdı. L T.: Hı hı, evet. O. A: llgilenmesini söyledi, o da Içişleri Baka- nı'na herhalde söylemiş olacak ki, Içışleri Baka- nı, Recai Bey'i anyor, diyor ki burada bizim bir şeyimizyok. DGM savcısı istiyor, aslında bu ye- terfi bir şey değil, çûnkü DGM savcısı bunlan is- tiyor, sabah 9'da, 10'da alırsın götürûrsün." Asittürk'le Tuncer arasındakı derin muhabbet daha başka aynntılarta sürüp gidiyor. Ama görülüyor ki, ana muhalefetin kışkırtma- sıyia devlet Adnancılar için seferber! BeJgeli kanrtlara karşın, Asiltürk'ün maşallahı var. "Bunlar boş şeyter" diyor, "ben böyte bir şey hatırlamıyorum". Tutanakta adı geçen iki kişinin susması kimi so- rulan akla getiriyor Resmi tutanağa göre; FP Genel Başkanı Ku- tan, polis baskınından ve Adnan Hoca'nın tutuk- lanmasından hemen sonra tez elden Çankaya Köşkü'nü aradığındayüreğini serinleten biryanrt buluyor. Ince noktalar Kendisine "ağabey" diyen Kutan'ın anlattıkla- nna Cumhurbaşkanı Demirel "çok sınirieniyor" ve.. "ilgileneceğini" söylüyor. Asittürk'ün görüşme sona ererken Cumhur- başkanı ile ilgili Ibrahim Tuncer'e söylediği bir cümle, Adnan Hocacılan rahatlatacak içerikte: "O. A: Yani şey, Cumhurbaşkanı da bu sözü verdiğine göre zannederim şey eder." Ortaya çıkan manzarayı özetlersek; FP, devle- trn bir numarasından başbakana kadar söz sahi- bi herkesten Adnan Hocacılar için "şefaat" dili- yor. Tutanaktaki Asiltürk'e göre, "yardım sözü" alryor. FP Genel Başkanı Kutan, önceki gün Çanka- ya Köşkü'ne çtktı. Uzun süren görüşmeden son- ra, basına görünmeden aynldı. Acaba tutanaktaki içeriği irdeleyecek sorular- dan mı çekindi? Kendisini ilgilendiren en ufak birdokundurma- yaderhal açıklama yapan Curnhurbajşfcfntodan; - da iki gün ses çıkmadı. FP Genel Başkanı ile DemireTin telefonla (he- le Cumhurbaşkanrnın görev süresıni uzatma ça- balannın yoğunluk kazandığı şu sıralarda) stk sık ilişki kurduklan, böylece kanıtlandı. "Şantaj ve sapıklık örgütü" kurmakla suçlanan Adnan Hoca konusunda iki gündür susan Köşk ve Kutan, şu sıralar bir açıklamayla tutanağın ka- muoyuna duyurduklannı yalanlayacak oluriarsa... Geç kalmış olmayacaklar mıydı? Nihayet fazla gecikmeden, aynntı vermeden; Kutan sadece Demirel'le görüşmeyi doğruladı, böylece topu Çankaya'ya attı. Ya; görev süresinin uzatılmasını bektediği şu sı- rada Demirel'e?.. Susmak, konuşmanın içeriğini açıklamamak... Bir gölge düşürmüyor mu? Enerpde amaç, pazan yabancılara hnrakmak • Boştarofi 1. Sayfada Bankası, özelleştirme yönteminin değiştirilmesinde değil, büyük öl- çüde medya kuruluşlan olmak üze- re ıhaleleri kazanan şırketlerin de- ğiştirilmesinde ısrar ediyor. Enerji sektönmü bütünüyle özel hukukkap- samına sokan düzenlemeler, Türk şirketlerinin yabancılardan kaynak sağlaması gerekçesiyle gerçekleşti- rildikten sonra yabancılar Türk ener- ji pazanna bütünüyle hâkim olmaya çalışıyorlar. IMF ve Dünya Banka- sı'nnı istememesi durumunda zaten Türk firmalarm dagıtım şebekeleri- ni devralabılmek için dış kaynak bul- malanna olanak yok. Dünya Bankası'nın 17 Aralık 1999 tarihinde Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanlığı'na sunduğu rapor- da, Türkiye Elektnk Üretim Iletiın AŞ'nin (TEAŞ) mah durumu şöyle anlatılıyor: "TEAŞ'm mali koşaDan kötû durmnunn devam etânnekte- dir. Bu yıl için zarar, nakit olmayan 400 müyon dolar tutanndaki döviz zaran hariç otanaküzere,250 müyon dolar olarak tahmin edilmektedir. Ana sonın TEAŞ'm 1999 yıhnda iş- letmeye giren 3 adet yap- işlet-devret termiksaotralmdan sannakhğıelekt- riğinyuksekfyaadır.CktanbıılEsen- yurt Doğa Enerji, Marmara-Ereğ- H'deki iki santral), TEAŞ ba santnd- hrdan satın akhğı ve tekrar satnğı efektriğin kiovatsaat başına 5 centten fazia zarar etmektedir. Bu santraflar ile iniMİan^n ririrtrik satnş anfayna- tan yıDık450 mflyoo dolarzarara ne- deo ohnaktadn-. Durumu daha da kö- tüleştiren ekbir sorun da mali neden- lerden dolayı TEDAŞ'ın TEAŞ'a borçlannı ödememesidir. TEDAŞ'ta yûksekkayıplarvekötütalısüatuzun süreden beri sorundur." Planlama modeli sonuçlanna gö- re 2004 yıhnda TEAŞ'ın işletme za- rarlannın 1 mılyar dolara ve dövız kuru zararlannı da kapsayan toplam zarannın 2.2 mılyar dolara çıkaca- ğını büdiren Dünya Bankası, banka- nın enerji misyonuyla Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanlığı ve TE- AŞ'ın mali toparlanma planı çerçe- vesinde anlaşhHan atüacak adımla- n şöyle sıraladı: "Rekabete açık ot- mayan hernangi bir yap-işlet-devret anh.ynasmın,özeflflderekabeteaçtk iluüe olunan yap-i^et projelerinin ÜTfyinfİp nlanlann hnyalşnn Mevcut pahah yap-işiet-devreder ve özeflilde yap-işlet-devret sahipleri- nin yeniden görüşmeyi teklif ettiği santnflaria gönülmyenifiyatgörûş- mdoinin teşvik edflmesi TEAŞ'm TEDAŞ tahsilatnun iyiIeştirflmesL Naldt akışını iyüeştinnek üzere TE- AŞ'm yaanm programında sert bir kısıntL TEAŞ ve TEDAŞ malhetfc- rinin ayahılması Gerekfi bir önlem olaraksabş fiyaüannın armnhnasL" Yani, elektrik satış fıyatlan arta- cak, özellikle yap-işlet-devret gibi özel sektörün TEAŞ'a yüksek fıyat- tan satnğı elektrik fıyatlan indiril- meye çahşüacak, TEAŞ'm yatmm- lan durdurulacak. Dünya Bankası, TEDAŞ'tan TE- AŞ'ın yaptığı tahsılatlann iyileşti- rilmesinin dağıtım şebekeleri işlet- me hakkı devirlerinin iptaliyle mümkün olabileceğini savunarak, "Muhtemelen bunlann finansmam herhangi bir şekikte sağlanamaya- caknr" diyor. Iptal edilen ihalelenn daha sonra dağıtım şirketlen satışı ya da "yeni özdişietnıecflerekayıpİanazaltmave tahsüaü iyüeştinne konusunda güçhl teşvikler içeren" işletme hakkı devır sözleşmeleri geuştinlerek özelleşti- rilebileceğini belirten Dünya Banka- sı, böylece mevcut ihaleleri kazanan- lann gerekli parayı sağlayamayacak- lannı, sözleşmelerin satın alacak ki- şi açısından daha da cazip hale geti- rilecek yenı kışılere dağıtım şebeke- lennin bırakümasını istiyor. Enerji sektöründen kamuyu ve 'Gönüflü çahşma' uygıdamasınaprotesto Çahşma Bakanhğı w SSK Gend Mudfirmğü'nce, SSK OkmeydamveEyüpBaftaaelerİBdebaflatian prDtestoedik&SSKOianeydamÖDundesaatl230tta toplaııanhastaiKçahfaıılan u \%kaekıvak,emekçiye mezar", >f vergi «oygumma »on», "Persoad açığı giderismVHerkese tjt, ficrefcfe ıagM" doganbuı aöLKESK'el»aSagldıveSo«yalHinnetEmekçfieri Sendiası (SES) %yeri Temtaosi Rabfaı lanco; burada yaptığıbasnaçridamasndaıagmcçahşanlarEnm hafiahk çahpna sürderiBİn yaadarda 45 saat olarak tammlanmasBia karşmk, gendgeyle 64 saate çıkaı^acağm^3gBıanıirinbtmu70Mateçıkanna hakkı okmgunu behrterek, "Bo dorum açıkça angaıyadKOynTüıidyeCıımmBİyetiAnayasas angaryayı kesin birşekfldeya«akfaHmjtır 7> dedi yaştnaakriznesas nedc^iaa^rapı ekâdiği, penoael yetenizSği ve kötü yöeemn okiağant! vurgıdadı. btanbol Ta«p Odaa Hafoue Temölcisi Dr. Osmanözmrkise,sryaatokiannSSK'*^sonmlan ç&mek yerme özdteştirmeyi tercm ettigfaıi söyiedL ulusal yargıyı bütünüyle dışlayan anayasa ve yasa değişiklikleri ya- pıldığı için artık yabancılann önün- de hiçbir engel kalmadı. Bu neden- le yabancılann, Türk şirketlen gibi aracüan kullanmasma da gerek kal- madı. Türk fîrmalann yabancılar- dan finansman bıümalan gerekçe- siyle yapılan uluslararası tahkim de- ğışüdığıyle enerji sektörü tamamen özel hukuk kapsamına sokuldu. Böylece yabancılara doğrudan saöş yapılabilecek. Dünya Bankası bu is- temini de TEDAŞ'ın TEAŞ'a borç- lannı ödeyebilmek için dağıtım iha- lelennden yeterli kazanç sağlaması görüntüsü alnnda gündeme getiri- yor. Ancak uluslararası tahkim de 30 milyar dolar yabancı kaynak ge- leceği ileri sürülerek yapılmıştı. Uluslararası tahkim çıktıktan sonra ise Dünya Bankası, 30 milyar dolar- lık projelere finansman bulma im- kânının çok az olduğunu bildirdi. Dünya Bankası'nın 24 Ocak ta- rihlı yazısı ise yabancılann dağıtım işini alacağım parantez içinde be- lırterek daha açık ifade ediyor. Yazıda, "Yeni modekle dağıtım şirketlerinin müUdyeti, bu sahada dahatecrübeüve uzun vadefi çıkar- lan oian özel firmalara (vabana fir- malara veyabana ortakhklar olabi- Kr) ait oiacaknr'' deniyor. Dünya Bankası'nm bu yazısında TEAŞ'ın 1999 zarannın 674 miryon dolar olduğu, 1994 yılındaki kayıp- lannyüzde 15'tenyüzde 19.7'yeçık- ması sonucunda TEDAŞ'ın yılhk za- rannın da 250 milyon dolan buldu- ğu kaydediliyor. Hazine'nin TE- AŞ 'ın milyarlarca dolara varan fıyat ve miktar garantisi veren anlaşmalar- dan dolayı yükümlülük altına girdi- ği, aym yükümlülüklerin BOTAŞ sözleşmelerinde de bulunduğunu an- latan Dünya Bankası, enerji sektö- ründe bir süre sonra kamunun tama- men devre dışı bırakıhnasuu öngö- ren modelim şöyle anlatıyor: "Dağrtmı finnalan, elektrikve ga- n doğrudan verK üretid veya top- tancıdan almak veya ithal etmek hakkma sahip olan büyük müşteri- lere gerektiğinde düşük voltajm/ba- sıoçh iletim hizmetkrini sağbunak- b yükümlü obcak. EnerH santrah inşa etmekserbestoiacak. tem operatörünün elektrik,gaz tfca- retiyle uğraşmaa vasaklanacak ve üretimvedağrtun tesisi sahibide ola- mayacak. Elektrik ve gaz borsala- nnda elektrik fıyaüan bdhienecek. Düzenleyid kurul ohışturulacak." Fazflet Paıüsi AdnâhJlÖtkcSâhnkonrvıieiıi^ıı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP Genel Başkanı Recai Kutan, "Adnan Hocaalar"a yönelik ope- rasyonun durduruhnası için Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel'le görüştüğünü doğruladı. FP'nın Ad- nan Hocacılara yönehk "koruyucu tavn" partıde rahatsızhk yaraörken, Grup Başkanvekılı Bülent Annç, operasyon sırasında Adnan Hoca müritlerinin Meclis'e gelerek gö- ruşmeler yaptıklannı, kendisinden de randevu istediklerini, ancak ka- bul etmediğini söyledi. FP'nin yet- kili kurullan ile Adnan Hocacılar arasında "doğrudan ya da dolayh bir rajki kuruhnadığmı, kuruhna- ması gerektiğuü" belirten Annç, "Hepmıize tekfonlar getebiür, ko- nuşma talepleri olabflir. Bunlan ka- buiedenlere,nekomıştunuz,niveko- nuştunuz, drye sorulabflir. Muhata- m ben değünn" diyerek üstü kapah bir şekilde Adnan Hocacılar ıçın devreye giren Kutan ile "gölgegenel başkan" Oğuzhan Asfltürk ü eleş- tirdi. Asiltürk'ün Adnan Oktar'ın müritlerinden İbrahim Tuncer'le yaptığı telefon konuşmasının mah- keme karanyla polis tarafından din- lenerek soruşturma dosyasına ek- lenmesi partiyi kanşttrdı. FP Genel Başkanı Kutan, gazetecilerin soru- lan üzenne, "Bu mesefede önemfi ofatn,yaymılanan belgenm içeriği de- gfl. Bu fevkalade önemsiz, ancak Türkiye'deki çarpık durumu göste- riyor. Telefon dinlenmesi haberieş- me özgürtüğüne aykni. Mahkeme- den izin ahnmış olsa da gizü olması gereken bir belge, gazete mansetie- rine nasılgeçiyor? Hangihaddini bO- mez veriyor? OnemU olan bu. Yok- sa söylenenler önemh' değfl" dedi. Kutan, operasyomm durduruhna- sı için Cumhurbaşkanı Demirel'den ricada bulunup bulunmadığunn so- rulması üzerine de "Ben Adnan Ho- ca'yı ne gördüm, ne tanıdım ne de yûz yüze gddim. Ama bu operas- yoniar srasmda büyük yumşhldar yapddı. BahçeHbir eve giriMyor. Bab- çedeki köpek öklürümyor. Vmanm kaptsı kınlanık doğru yatak odası- na çıkıhyor.Evin hanımı yorgamba- şına çekiyor. Sonra anlaşıhyor ki, yanhş eve girihniş. Bu ve buna ben- zer yanhş tatbikaüan Cumhurbaş- kanı'na intikal ettirdim. Biz, hukuk devktinin peşmdeviz" diye konuştu. Pekiyiler elzâen, \. hediyeniz bizden! G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştanfi 1. Sayfada Htzbullah'ın "boğarakadam öldürme" fllmi izledi. Ardtndan Tantan iki saati aşkın süreyle konuştu, sorulan yanrtladı. Brifing salonunun sahne bölümünün iki tarafın- da Atatûrk'ün sözleri yazılıydı. Biri şöyle: "Idareciler, Türk milletine, Türkcumhuhyetidev- letine karşı yapmağa mecbur olduğunuz ödevler bitmemiştir, bitmeyecektir." Hizbullah operasyonundan olağanüstü telaşla- nan radikal Isiamcı gazetelerin temsilcilerinin de çağnldığı brifingle ilgili gözlemlerimizi maddeleye- lim: 1- Tantan'ın genel olarak olumlu bir kamuoyu imajı var. Bir Içişleri Bakanı için büyük avantaj. Tan- tan'ı önceki gün, yeni atandığı bir semt karakolun- da hertüriü olumsuzluğu düzeltmeye karariı, ma- haJtedeki her türiü insanı kucaklamaya hazır, an- cak onlardan getebilecek tehlikelerin çok da ayır- dında olmayan bir karakol amiri havasında gördük. Çevresinde ne kadardonanımlı insan var henüz bil- miyoruz. Ancak bu iyi niyetin ve gözü kara cesa- retin mutiakadestekli, donanımlı olması gerekiyor. 2- Tantan iki saati aşan konuşmasında bir kez olsun laiklikten söz etmedi. Elbette böyle bir mec- buriyeti yok. Ancak bizde, laiklikten ödün verilme- sinin ülkeyi hangi noktaiara götürebileceğini yaşa- dtğımız şu günlerde, Hizbullah tehlikesinden kur- tulmak için okul egitiminin yanında cemaat eğiti- mini de önermesinin ucunun nerelere gideceğini görüp görmediği konusunda soru işareti oluştu. 3- Tantan'a sorduk: TeNikenin büyük olduğunu söylüyorsunuz. Bu- nun için yasal önlemler alınması gerektiğini vur- guluyorsunuz. Halen yürüriükte olan Devrim Ya- salan var. Bunlan uygulamayı düşünüyor musu- nuz?" Tantan bu soruyu yanrtlarken, yasaklaria bir ye- re vanlamayacağını, eğitime ağırlık verilmesi gerek- tiğini söyledi. Halkın inanç konusunda aç olduğu- nu, bunun giderilmesi gerektiğini belirttı. Birbiriy- le hiç ilgisi olmayan iki konu! Halkın dini bilgıleri öğ- renme gereksinimiyle Devrim Yasalan'nın uygu- lanmasının birbiriyle çelişebileceğini düşünmek çok da doğru olmasa gerek. Yasaklaria bir yere vanlamayacağını biz de ka- bul ediyoruz. Ancak yasalarla da biryere vanlama- yacaksa, neyle vanlacak? Olayın ve sorulann büyüklüğü 4- Tantan, brifingin birkaç yerinde Içişleri Ba- kanlığı'nı gazetecilere açacaklannı söyledi. Son derece yararlı bir girişim. Eğer karar değişmezse, 15 günde ya da ayda bir gazetecilerie bakanlık uz- manlan konferans salonunda bir araya gelecek, planlanan konuda açıklanabilecek her türiü bilgi verilecek. Dileriz bu açtlma, sadece bilgi dosyalannın ka- pağını gösterme şeklinde olmaz! 5- Brifingde verilen bilgilere göre 17 Ocak'tan bu yana 1073 kişi gözaltına alındı. Bunlardan 119'unu oluşturan devlet memurian içinde birinci sırayı 30 öğretmen airyor. Imamlar daha sonra geliyor. Fta- kam, eğitimin içinde bulunduğu durumu göster- mesi bakımından ilginç. Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, "11 milyon çocuğum var" dıyecek kadar içten, bakanlıöı benimsemiş bir kişi. AncaK budurumun fotoğrafını iyi çekemezse... Türkçe- mizde "bostan "\a başlayan tatsız deyimler vardır! 6- Brifingden aynlırken aklımızda, iğrenç boğma sahnesinin yani sıra bir soru vardı: - Bu operasyonun seyri nasıl olur? Tantan'ın kişiliğiyle ilgili olumlu değeriendirme- leri aktardık, kuşkulanmızı da vurguladık. Ancak böylesine büyük bir operasyon Tantan'ın da vur- guladığı gibi tek boyutlu düşünüiemez. Başta hükümet olmak üzere, tüm devlet organ- lannın ortak karariılıkta olması ve en azından bir- birine yakın bakış açısında durması gerekli. önceki günkü brifing, olayın büyüklüğünü gös- terirken, soru işaretlerinin çokluğunu da ortaya koydu. Kamuoyu da olayın büyüklüğünü gördü... Sıra soru işaretlerini azaltmakta... Trüyonlar K.Irak'ta Sömestr tatilinde bütün çocuklara Çocuklann televizyonu MAXI TV tatilc çrfr«8iz giriyorl En QÜze\ ç\zq\ dizi ve çizğl »inemalar MAXI TVde. Argo yok, flddet yok; düzgün Türkçe var. Aynca günde 1 eaat ingilizc« yayın. • Boştorafi 1. Sayfada Işık'a göre yapılan ope- rasyonlann ardından örgüt- sel faaliyetlerini sürdür- mek için "hicret'' eden ve yurdun batı bölgelerine ka- yan Hizbullah, deşifre ol- mamak için kıyafet deği- şiküği yapıyor. Ifadelerin- de örgütün militanlanna değişim talimatı verildiğini anlatan Işık şöyle dedi: "Bayan militan ve sem- patizanlann giyindiği kara çarşaf olarak adlandınlan peçe tepki topladığı için halk tarafindan örgüte sempati duyuhnuyordu. Halkmöcügözüylebakm»- a nedeniyle kara çarşaf ye- rine başörtüsü takümaa kararlaştınklı. Banya ka- yan militanlara Güneydo- ğu'dan geldiklerinin anla- şümaması için örgüt tara- findan bu Idşflerin top sakal bırakmalan ve şort giyin- meleri tanmaü verfldl Hiz- bullah, militanlanna, bu- hışmalann halkın yoğun olarakbulunduğu garajîar- da, plajlarda ve kalabahk yerlerde gerçekleştirihnesi tanmatmıverdi" Kablolu yayında, S bandı 5. kanalda Hemen arayın:(O212) 355 55 55 www.maxitv.com.tr TÜRKKALPVAKn "Çocuk Kardiyolojisi" TûrkKalpVakfi kalitesi ve titizliğiyle hizmetinizde. 19MayısCd.No:8 ŞişTı/ISTANBUL Tel: (0212) 212 07 07 (pbx)10Hat Faks:(0 212) 212 68 35
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle