Katalog

20ŞUBAT2000PAZAB CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çakmur'a beraat • İZMİR (Cumhuriyet Bürosu) - Izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura'nın şikâyeti ûzerine eski başkan Yüksel Çakmur ve iki bürokratı hakkında görevlerini kötüye kullandıklan suçlamasıyla açılan dava beraatla sonuçlandı. Çakmur, "Türkiye'de hukuka, hukukun üstünlüğüne ve Türkiye'de cumhuriyet savcılanna ve yargıçlara bütün kötülükler karşısında güvenmek ve inanmak gerek. Adaletin verdiği bütün kararlan bir altın madalya gibi göğsümde taşıyorum ve taşıyacağım" dedi. Belediyelerin personele borcu • ANKARA (AA)- Türkiye'dekı 80 il belediyesinin çalışanlanna 108 trilyon 921 milyar lira borcu bulunuyor. Içişleri Bakanı Sadettın Tantan'ın ANAP Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır'ın yazılı soru önergesine verdiği yanıtta yer alan bilgilere göre, personeline en fazla borçlu belediye sıralamasında Ankara Büyükşehir Beledıyesi 9.3 trilyon lira ile ilk sırayı alıyor. Borçlu belediyeler sıralamasında Ankara'yı, Istanbul Büyükşehir Belediyesi (7.7 trilyon lira), Mardin Beledıyesi (7.69 trilyon lira) ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi (7.64 trilyon lira) izliyor. Türkiye'nin tüm il belediyelerinin işçilerine borçlu olduğu sıralamada en az borcu olan il ise Yalova. Yalova Belediyesi'nin personeline .4J,.,1 milyar lira borcu bulunuyor. Sabit ücrete ledbir' yağıyop • Ekonomi Servisi - Cep telefonlanndan "sabit ücret" adı altında alınan paralann iadesi ve bundan böyle alınmaması için ülke çapında gınşimler sürerken Bursa'da ilk "tedbir" karan verildi. Tüketicıleri Koruma Demeği Başkanı Necati Yentürk, rüketici mahkemesi sıfaüyla görev yapan Bursa Asliye Ticaret Mahkemesi'ne başvuran Ayşen Güven'in isteminin kabul edilerek sabit ücretle ilgili "ihtiyati tedir karan" almdığıru duyurdu. Yentürk, tüketicilere, Tüketici Sorunlan Hakem Heyetleri'ne başvurmalannı önererek, "4077 Sayüı Yasa ile hak aramak tamamen masrafsızdır. Dernek olarak pilot davalar açılmasına önayak oluyoruz" dedi. Bektrik kesintisi • Istanbul Haber Servisi - Ümraniye Trafo Merkezi'ndeki çalışmalar nedeniyle bugün kentin Anadolu yakasında saat 07.00 ile "lO.OO arasında elektrik kesintisi uygulanacak. Üsküdar ilçesi; tcadiye, Kuzguncuk, Tabaklar, thsaniye, Salacak, Sultantepe, Nakkaştepe, Selamsız, Selimiye, Arakiyeci, Hacı Cafer ve Harem mahalleleri, Üsküdar Merkez, Altunizade ve Acıbadem'in bir kısmı, Selimiye 1. Ordu, Koşuyolu Marmara Üniversitesi Hastanesi, Çamlıca Gazoz Fabrikası, Ümraniye ilçesi; Kazım Karabekir ve Yavuztürk Mahalleleri. MEV kutlamaları • tstanbul Haber Servisi - Milli Eğitim Vakfı'nm (MEV) kuruluşunun 20. yılı dolayısıyla vakıf yöneticileri Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk bıraktı. Törende konuşan Istanbul tl Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey, vakfin kurulduğu yüdan bu yana tstanbul'da eğitime 2 katrilyon lirahk katkı sağladığını belirtti. 'Medeni Yasa'nın Dünü, Bugünü, Yannı' toplantısmda yasa koyucunun çağa ayak uyduramadığı belirtildi 'Şarlacı için değişiklik yapddı'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Medeni Yasa ön tasansını hazırlayan komisyonun üyesi Prof. Dr. Lale Sir- men, Medeni Yasa'nın değil, yasa koyucunun çağa ayak uyduramadığı- nı belirterek "Bir şarkıcunız istediği için yasada cinsiyet değişikliğine iliş- ldn düzenleme hiç düşünülnıeden ya- pılmıştu*. Böyle şey olmaz" dedi. Çağdaş Yaşamı Destekleme Der- negi (ÇYDD) Ankara Şubesi'nce dü- zenlenen "Medeni Yasa'nın Dünü, Bugünü, Yannı" konulu toplantıda konuşan Prof. Dr. Sirmen, yasarnn çıkanldığı dönemde çağın gereklen- ne uygun, devrimci bir yasa olduğu- nu söyledi. Sirmen, "hukuk devTİminin sim- • Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeği (ÇYDD) Ankara Şubesi'nce düzenlenen "Medeni Yasa'nın Dünü, Bugünü, Yannı" konulu toplantıda konuşan Prof. Dr. Lale Sirmen, yasanın çıkanldığı dönemde çağın gereklerine uygun, devrimci bir yasa olduğunu söyledi. Sirmen, "hukuk devriminin simgesi" diye nitelediği Medeni Yasa'nın kadına aile içi görevler verdiğini, erkekleri ise aileyi geçindirmekle yükümlü kıldığını kaydetti. Bunun kadını geri plana itmek değil, "koruma" amacını taşıdığını anlatan Sirmen, "Yasa, erkeğe yüklediği sorumluluk dolayısıyla bazı üstün yetkiler vermiştir" dedi. gesi" diye nitelediği Medeni Ya- sa'nın kadına aile içi görevler verdi- ğini, erkekleri ise aileyi geçindir- mekle yükümlü kıldığını kaydetti. Bunun kadını geri plana itmek değil, "koruma" amacını taşıdığını anla- tan Sirmen, "Yasa, erkeğe yüklediği sorumluluk doiayısıyla bazı üstün yetkiler vennistir" dedi. Yasanın eleştirilirken o günkü şart- lann değerlendirilmesi gerektığıne işaret eden Sirmen, "Yani çocukbü- yüdü. palto küçük kakh Bundan do- layı da yasanın değiştirümesi ihtryacı ortaya çıkn" diye konuştu. Hazırlanan ön tasarının kadm-er- kek eşitliğim mutlak olarak sağlama yönünde büyük bir adım olduğunu belirten Sirmen, "korumanın" değil, "eşitliğin" sağlanmaya çalışıldığını bıldırdi Sirmen, "Hukukta koruma, zayıf hukuk süjeleri içindir. Kadın, zayıfdeğüdir. Yeter Id ona eşit haklar, firsatlar tanınsın" dedi. Medeni Yasa'nın çağa ayak uydu- ramadığı yönündeki görüşü kabul et- mediğini belirten Sirmen şunlan söyledi: "Medeni Kanun değil, yasa koyu- cu çağa ayak uyduramamıştır. Çün- kü yasa koyucu, toplumun genşimini izleyememiştir. Türkiye'de yasa ko- yucular, tepkteeL, özel ricalaria hare- ket etmiştir. Yasamayla bazı flişkfleri olan birisi evlat edinmek istemiş, ev- lat edinme yaşı 35'e indirihnişrir. Yi- ne devlet büyüklerine yakın bir şar- kıcunız istediği, bazı sıkinülar yaşadı- ğı için kanunda cinsiyet değişikliğine ilişkin düzenleme yapdmışûr. Toplu- mun gerçeklerine, übbi gerçeklere u- yar mı diye hiç düşünülmeden bu dü- zenleme gerçekJeştirilmiştir." Ankara Ünrversıtesi Hukuk Fakül- tesi öğretim üyesi Dr. Şebnem Ald- pek de Medeni Yasa'mn en önemli rollerinden birinin toplumsal banşı sağlamak olduğunu kaydetti. Yasarun ön tasansının önemli bir aşama olduğunu belirten Akipek, "Medeni Kanun'da kadın-erkek eşit- liği tam olarak sağlanmah, aile reisli- ği kurumu kaldırdmah, evlat edinme konusunda düzenleme yapümah ve basitieştirilmeudir" dedi. A\-ukat Tahir Büyüktanır da ön ta- sannın büyük bir adım olduğuna dik- kat çekerek "Ön tasanda Medeni Yasa'mn sistematiği ve temel yapısı bozulmamış, eşrtlikçi. sosyal adaletçi yapısıdaha da ileriye götürülmüşrür" diye konuştu. Atasü Ecevit'i elestirdi 'Kıvanç duyan başbakan'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yazar ErendizAtasü, yenı dünya düze- ninin en belirleyici özelliğinin sosyal devletin terk edilmesi olduğunu belir- tirken değişimin çokuluslu sermaye içinyapıldığını söyledi. Gazeteci-yazar Şule Perinçek, sosyal demokrat bir li- derin Hizbullah'ı öven FethuDah Gü- len'den "krvanç duyduğuna" işaret ederken "Bu nasıl olur. aklım ahnıyor, demem gerekrvor. Ama hayır. Akhm ah- yor. Zincir yeni dünya düzeniyle birbi- rine eklemkniyor" diye konuştu. Cumhuriyet Kadınlan Deraeği'nce Medeni Yasa'nın kabulünün 74. yılı ne- deniyle düzenlenen "Yeni Dünya Düze- ni Kadm ve trtka" konulu uluslararası konferans Milli Kütüphane Salonu'nda bugün sona erecek. Yazar Erendiz Atasü, konferansın "Kadm ve trtfca" başlıklı bölümünde sunduğubildinde, sosyal devleri "kapi- taüst dünya Ue sosyaitst dünyanın buîu- şabiküğiortak bir alan" diye nıtelerken yeni dünya düzeninin (YDD) en belir- leyici özelliğinin sosyal devletin terk edilmesî olduğunu kaydetti: Değişimin çokuluslu sermaye içm yapıldığıru an- latan Atasü, "Peki sosyal devletin göre- vini khn üsttenecek? Sanayileşme önce- si toplumsal dayanış.malann. günümüz koşullannca yumuşanbnıs, gevşetihniş olanı. Bizim koşuDannuzda ıhmh tslam denilen şey. Ihmh tslamdan kasteduen de ümmet dayaıuşmasr dedi. Hiçbir köklü ekonomık, toplumsal değişimin ideolojik hazrrlıksız olama- yacağına işaret eden Atasü şunlan söy- ledi: "YDD'nin unuttuğu bir şey vardır. Anavatanlaruıda laikleşme süreçlerini yüzydlardır yaşamış olan YDD yöneti- cileri dünyanın geri kalanında dinin bi- reysel kalamayacağuu, toplumsal yüz- lerinin başka toplumsal etkinUklerle dengelenmesinin zoriuğunu \ e bu den- geleme olmadıkça toplumda büyük bir kayma oiacağmı unutmaktadırtar. Din- dar ouna>aıuarın dine. dindarlarm din- cihge \e giderek irticaya kayacaldannı göz ardı etmektedirter." Şule Perinçek de konuşmasuıın ba- şında, sempozyumun açılışında göste- rilen Kültür Bakanlığı'nca hazırlanan fıhnde, cumhuriyet devrimleri ve 27 Mayıs devriminin olmadığına işaret ederek fıhnin yeniden gözden geçiril- mesini önerdi. "Türkive'de farkh değer yargılannın iç içe geçmişhginL empen alizm tutka- hyb YDD içinde yoğrubnuşluğunu >a- şıyoruz" diyen Perinçek. "Onun için Merve Kavakçı'nın bu- ajağı ABD va- tandaşhğmda, bir a>ağı TBMM de tür- ban krizmin içindedir. \ersace marka- h kravatlarla şeriatçıhk \ apılmaktadır. Yenidünya düzeni uygun koşullannı ve fldhniniyaratmaktadn-" diye konuştu. Cumhuriyet devrimlerine sahip çık- manın önemine işaret eden Perinçek, "Asla affetmeyeceğmıiz bir abJaksızhk vanhr. Bedeli ne ohırsa olsun yurdu- muzu satnnnayız. Hele bir kadm ola- rak" diye konuştu. 1 ergamalı köylüıer, dün sabah saatlerinde Karşıyaka çarşısında yaptıklan eylemde, Avrupa 'daki nehirlerde siyanürden kaynaklanan toplu balık ölümlerini ammsatan bir gösteri düzenlediler. köylüler, çarşının ortasına tezgâh açarak mangalda "siyanürsüz balık " pisirdiler ve ekmek arasına koyarak çocuklara dağıttılar. Balıkların "siyanürsüz " olduğunu vurgulayan eylemci köylüler, "Gel, gel, siyanürsüz balığa gel" çağrısında bulundular. Almanya Çevre-Bakanı, Avrupa'dasiyanür madenlerinin kapatılmaşıtıı istedi Ba-gaımılısiyaniimizbcıhksattı ASUMAN ABACIOĞLU İZMÎR - Bergamah köylüler, Romanya'dakı altın madeni ka- zasının ardından eylemlerini sürdürüyor. Karşıyaka çarşısın- da dün sabah saatlerinde "siya- nürsüzbahk-ekmek" eylemı ya- pan Bergamah köylüler, öğle- den sonra da Çamlıhemşin ve Akkuyu köylüleriyle Akkuyu santrahna karşı dayamşmalanm göstermek amacıyla ortak bir et- kinük gerçekleştirdiler. Bu ara- da siyanürcü şirketlerin ulusla- rarası borsalarda hisse senetleri düşüşe geçti. AvTupa'daki çevre faciasının bir kere daha haklılıklannı ka- mtladığı Bergamah köylüler, Ovacık altın madeninin önün- den Bergama kent merkezıne kadar yürüyerek gerçekleştir- dikleri protesto eyleminden son- ra seslerinı duyunna girişimle- rini sürdürüyorlar. Köylüler, dün sabah saatlerinde Karşıyaka çar- şısında yapüklan eylemde, Av- rupa'daki nehirlerde siyanürden kaynaklanan toplu balık ölümle- rini ammsatan bir gösteri düzen- lediler. Köylüler, çarşının orta- sına tezgâh açarak, mangalda "siyanürsüz bahk" pişirdiler ve ekmek arasına koyarak çocuk- lara dağıttılar. Bahkknn "siyjuıarjBz" ol- duklanm vurgulayan eylemci köylüler, "Gd,gel,siyanürsüz ba- hğa gel" cağnsında bulundular. Bergama Çevre Yürütme Ku- rulu Başkanı Oktay Konjar. ba- lık-ekmek dağıtırken, "Biz ba- hkianmızm, ürünlerimizin, hay- vanlanmızın siyanürte zehhien- mesini istemhoruz. Buna izin wrmeyeceğiz" diye konuştu. Bergamalı köylüler, sık sık "Susma sustukça sıra sana gde- cek", "Bergama Afrika olmaya- cak". "Siyanürcü şirket Türki- ye'yi terk et" sloganlan attılar. Bergamalılar, öğleden sonra da Izrnir Barosu Konferans Sa- lonu'nda Çamlıhemşinli ve Ak- kuyulu köylülerle, dayamşma- lanm göstermek amacıyla bir basın toplantısı düzenlediler. Toplantıya yöresel kıyafetleriy- le gelen köylüler, Türkiye'de nükleer santral istemediklerini söylediler. Köylüler, basın açık- lamasından sonra 'Git' dergısi yayın yönetmeni, 'Öküz' dergi- si yazan gazeteci Thnur Da- nış'ın dia gösterisini ve Oktay Konyar'ın Danış'la yapüğı söy- leşiyi izlediler. Öte yandan Pergamon Çevre Koruma Derneğı Başkanı Sefa Taşkın. Avrupa basınında sıya- nürlü altın madenciliğıne ilişkin yer alan haberlere ilişkin bilgi verdi. Taşkın'ın verdiği bilgiye göre Ahnanya'da yayımlanan 18 Şubat tarihli gazetelerde, Al- manya Çevre Bakanı Jürgen Trktin'in bir açıklamasına yer verildi. Alman Çevre Bakanı Trittin'in, siyanürlü altm ma- denlerinin Avnıpa'da yasaklan- masını istediği belrrtilen haber- de, bakanın, mart ayında Avru- Siyanür Ukrayna'ya ulaştı MOSKÖVÂ(AA)-Çemobü"den sonrakienbüyük "çevreka- HBI'' olarak değerlendirilen Doğu Avrupa'daki siyanür kazası her geçen gün daha da tehlikeli boyuta ulaşıyor. Romanya'da Tuna'nın bir kolu olan Tisa ırmağı kenanndaki "Aurul" adlı al- ün madeninde meydana gelen kaza sonucu ırmak suyuna sızan siyanür. Ukrayna'ya ulaştı. ITAR-Tass ajansı, Ekolojik Güven- lik Bakanlığı'nın Odessa bürosundaJa yetkılilere dayanarak, Ukrayna'daki yerleşim birimleri yakınından geçen Tuna Neh- ri'nde siyanür saptandığını aktardı. Haberde, yetkiülerin, si- yanürün Macaristan'daki gibi geniş ölçekli bir khienmeye yol açmayacağını düşündükleri bildirildı. Yetkililer, siyanürle kir- lenmiş suyun Ukrayna"da 1 hafta kalacağuu belirterek, 5 Mart'a kadar bahkçılıktan kaçımhnasmı tavsiye ettiler. pa çevre bakanlannın toplantı- smda bu konuyu gündeme geti- receği bildirildi. Haberde, Romanya'dakı siya- nürlü altın madeni çevresinde yaşayanlann bir yıldır kötü ha- va ve su kalitesinden yakındık- lan kaydediUrken, halkın, kötü koku yüzünden pencerelerini açamaz duruma geldikleri. bu nedenle de çevre faciasmdan üç hafta önce madenin bir süre için kapatıldığı bildirildi. Maden çevresindeki insanla- nn, sürekli baş ağnsı ve ağızla- nnda oluşan yaralar nedeniyle sağhk sorunlan yaşadıklan da vurgulanan haberde, maden ya- kınlannda otlayan büyükbaş hayvanlarda da ölümlerin göz- lendiği kaydedildi. Münih'te ya- yunlanan 16 Şubat tarihli bir başka gazetede ise Romanya'da- kı kazadan sonra madeni işleten Esmeralda şirketinin hisseleri- nin, dünya piyasalarmda yüzde 40 değer kaybettiği haberine yer verildi. Uzmanlann bunun daha da düşeceği sözlerine yer veren haberde, aynı düşüşlerin Euro- gold'un sahıbı Normandy şirke- td hisse senetlerinde de gözlendi- ği belirtildi. Haberde Normandy şirketinin, Bergama-Ovacıkma- denı ile Yunanistan'daki Perama Hill madeninin yüzde 44'üne, Gümüşhane'deki Mastra made- ninin de yüzde 67'sine sahip ol- duğu vurgulandı. Emniyet araştırması Teror orgütu üyeleri eğitimsiz İSTANBUL (AA) - Emniyet Genel Müdürlüğü, ya- kalanan örgüt üyeleri ve sempatizanlannın verdiği ifa- deler ile operasyr onlar sonucu ele geçen örgütsel do- kümanlardan, Türkiye'deki sağ ve sol böiücü terör ör- gütlerinin insani unsurlanna ilişkin bir araştırma ger- çekleştirdı. AA muhabirinin elde ettiği araştırmarun sonucuna göre, PKK terör örgütü üyelennin yüzde 5 'i- ni 19 ve daha küçük yaş, yüzde 39 unu 20-29. yüzde 29'unu 30-39 yaş ve yüzde 27'sini de 40 yaş üzerin- deki kışiler oiuşturuyor. Aynı araşttrmada, sol örgüt üyelerinin yüzde 34.7'sini 15-20, yüzde 37.6'sım 20- 30, yüzde 27.7'sini 30 yaş ve üzeri, sağ terör örgüt üyelerinin yüzde 89.5'ini 15-29 ve yüzde 8'ini de 30 yaş üzerindeki kişilerin oluşturduğu görülüyor. Diğer örgütlerde rastlanmamasına rağmen sağ terör örgütünün içinde II ile 14 yaş grubunun da >-üzde 2.5'luk bir paya sahip olduğu anlaşılıyor.Yine aym araştırmada, terör örgütü üyelerinin eğiüm dunımlan da irdeleniyor. Buna göre, PKK terör örgütü üyeleri- nin yüzde 38'inin ilkokul, yüzde 9'unun ortaokul, yüz- de 16'sının lise, yüzde 9'unun üniversite, yüzde 7'si- nin yüksekokul mezunu olduğu, yüzde 8'inin sadece okuryazar, yüzde 13'ünün de okuryazarlığı bulunma- dığı görülüyor. Sol terör örgütü üyelerinin yüzde 29.9'unun ilkokul, yüzde 14'ünün ortaokul, yüzde 33.5'inin lise, yüzde 20.7'sinin yüksekokul mezunu ol- duğu görülürken yüzde 1.9*unun ise okuryazar olma- dığı anlaşüıyor. Sağ terör örgütlerınde ise okuryazar- lıgi olmayan üye bulunmuyor. Bu örgütteki üyelerin yüzde 19'unun îlkokıüTyüzde 14'ünün ortaokul.yüz-^ de 40.5'inin lise ve yüzde 22.5'inin da }iiksej^pkui* mezunu olduğu görülüyor. Sol terör örgütü mensuplannm yüzde 56*sı işsiz- serbest, yüzde 26.9'ununöğrenci, yüzde 13.3'ününiş- çi, yüzde 3.8'inin ise memur olduğu belirtildi. istatistik Alkollü sürücüler birayı tercih ediyor tSTANBUL (AA) - Yapüan bir araşOrmaya göre, araç sürücülerinin yüzde 63'ünün sürekli veya ara sı- ra alkol kullandığı beürlenirken sürücülerin içki türü olarak da yüzde 38'lik bir oranla birayı tercih ettikle- ri beürlendi. Süleyman Demirel Üniversitesi öğretim üyesi Dr. FıgenKalyoncu'nun, Emniyet Genel Müdür- hlgu'nün de katkılanyla. 30 ilde toplam 5520 sürücü üzerinde yapttğı araşnrmanın sonuçlanna göre, bun- lann yüzde 20'sinin sürekli alkollü araç kullandığı be- hrlerurken yüzde 43 'ünün de ara sıra alkol aldığı tes- pitedildi. Diplomasız sürücülerin yüzde 52'si, ilkokul mezunlanrun yüzde 43.3'ü, ortaokul mezunlarının 43.2'si, hse mezunlannm yüzde 40.8'i ve üniversite mezunlanrun da yüzde 40.1'inin alkollü araç kullan- dığı belirlendı. En çok kullamlan içki türleri arasında yüzde 38 ile bira ilk sırada yer alırken bunu yüzde 27 üe rakı, yüz- de 17 ile şarap, yüzde 7 ile viski ve yüzde 11 ile die di- ğer içki türleri izledi. Bira kullanan sürücülerin yüz- de 80'i bir şışenın kendilerini etkilemediğini ileri sü- rerken 2-4 şişenin etkilemediğini beürtenlerin oranı yüzde 16,4 şiseden yukan diyenlerin oram ise yüzde 4 oldu. Rakı kullanan sürücülerde ise, bir dublenin kendilerini etkilemeyeceğini söyleyenlerin oranı yüz- de 22, iki duble diyenlerin oram da yüzde 46. Araştınnaya katüan TIR sürücülerinin yüzde 33.5'inin alkollü araç kullandığı belirlenirkenbu gru- bu yüzde 31.5'le kamyon, yüzde 23.5'le otobüs, yüz- de 16.8'le otomobü, yüzde 15J'te de mınıbus şofor- len izledi. "...Medicine isfor the people... ... We can not rest until the way has been found ıvith our help to bring our finest achievernents to everyone..." George W. Merck-1950 MERCK SHARP& DOHME Merck& Co., Inc. is an infernationalresearch-intensivehealth products company focusing on the discovery, development, manufacturing and marketing innovative products to improve human healtrı. The company is based in VVhitehouse, Nevvjersey, USA and employing 58,000 people in its wortdwide operations. Merck Sharp Dohme İlaçları Ltd. ŞH., established in 1993 in Turkey as a subsidiary of Merck & Co., Inc. is now looking for a; MEDICAL SCIENCE SPECIALIST The candidate, reporting to Marketing Manager, must have the following qualifications; • bea graduate ofa Medical Faculty, preferably being a specialist • have a minimum of fwo years experience as a clinician • have in depth knowleclge preferably in cardiology/internal diseases • be fluent in written and spoken, both English and Turkish • be willing to travel inside Turkey and abroad • have completed military service (for male candidates) ' Please send your resume witn references and a day-time contact number until February 29, 2000 " MERCK SHARP DOHME İLAÇLARI LTD. ŞTİ. İnsan Kaynakları Departmanı/MSS-1-00 . Gazeteciler Mh. Yazarlar Sok. No:30 80300 Esentepe-ISTANBUL All applications v/ill be kept strictly confidential. Tabip Odası'ndan yeni protokole elestiri 'Ust arama uygulaması ilkellik' tstanbul Haber Servisi - Ceza ve tutukev- leri ile ilgili hızmetlerin nasıl yürütüleceğini karara bağlayan protokol, ilgili taraflann gö- rüşleri alınmadan ve yaşanan sorunlann te- mel nedenlerinin yeterince irdelenmeden ha- zırlanması nedeniyle eleştirildi. Adalet, Içiş- leri ve Sağhk bakanhklan arasında 6 Ocak'ta imzalanan protokolün. uygulanması pratık- te mümkün olmayan çözümler önerdiği için, yeniden gözden geçirilmesi istendi. Istanbul Tabip Odası'run yaptığı yazıh açıklamada. protokolün "Açhk grevi veya öhlm orucu adı ahmda yürütulen eylemier- de_ açhk grevme kaülanlann sağhk durum- b n krhHdeştiğmde, bu kişilere uzman tabip karan Be derhal müdahale edilerek übbi te- davi uygufauıacaknr'' dıyen 19. maddesinin, açhk grevini sona erdirmek ve grev yapan ki- şiyi yaşama döndürmek amacıyla, zorla te- daviye başvurulmasını öngördüğu belirtildi. Bu uygulamanın, tam tersi sonuçlar verme riski taşıdığına dikkat çekilen açıklamada, "Bu kooudaki denevimimizi daha geniş oto- rakyetkOflere sunabİtiriz.Zorlatedavi üeoki- şinin açhk grevini sona erdirmesini önlemiş oluyorsunuz. Grevlerin uzamasuıa ve insan vücudunda geri dönülemez tahriplere yol aç- mış oluyorsunuz. tnsanı zorla tedavi etmek, besJemek ahkki değiL Hekim. açhk grevmm sonuçlaruu ve bunun kişinin kendisine vere- ceği zararlan anlarmakla. yani kişryi bilinç- lendirmekle yükümlü. Hekimlerimizin etik kurallar dışmda davranışa zorlanmasını da yanhş buluyoruz" denildı. Açıklamada protokolün, hekimler de da- hil olmak üzere görevli olarak ceza ve tutu- kevine girenlenn "üzerleri, çanta veeşyasıel- le kontrol edümek suretiyle ilanci bir fizüd aramadan geçirilecektir'' dıyen 4, 5 ve 6. maddelen de eleştirildi. Açıklamada. "Bugü- ne kadar alınan öniemlerekarşuı yasaklanan her türhı madde ve hatta süahlann cezaevle- rine nasıl girdiği ortaya çıkanhrsa çözüm de bulunulabüir. Gelişmişteknik yöntemler var- ken, arayan kişinin değerlendirUmesine bıra- kıhnış bir 'elle üst araması' yönteminin uy- gulanmasmı onur kına ve iİkel bir yöntem olarak kabul ediyoruz" görüşüne yer verildi.