27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8ARAUK2000CUMA CUMHURİYET SAYFA KULTUR kultur@cumhuriyet.com.tr 15 SerdarAkar'ın 2. uzun metrajlı 'DarAlanda Kısa Paslaşmalar'filmibugün gösterimde Top dayuvarlak, yaşamda...CUMHURCANBAZOĞLU Tam bu kez bir yerli film ka- zasız belasız gösterime girecek diye umutlanııken son dakika- da yine ortalık kanştı ve gündem bir kez daha saptı. Serdar Akar'ın ikinci uzun metrajlı fil- mi Dar Alanda Kısa Paslaşma- lar kültûr-sanat sayfalan yerine 3. sayfa haberi şeklinde değer- lendirildi ve sokaklarda yaşa- mak zorunda kalmış bir gencin, galanın törensel havasını sabo- te eden davranışını takiben ba- sının değerlendirmesi bir sürü polemiğe neden oldu. Konu hâlâ duyurularla, protes- to fakslanyla sıcaklığını koru- yor... Gelelim fılme; Gemide'yle önemli işleryapmış Serdar Akar ile Onder Çakar'ın yine nıte- likli işleri hedefleyen Umut Sa- nat Ürünleri'nin desteğiyle ve daha bol olanakla neleri, nasıl an- latacağını merakla bekliyorduk. Amerikan fılmlerinin kötü ben- zerlerini yaparak yerli sinema- yı patlanp çatlatnğüıı iddia eden- İere, niteliği unutup niceliğe tes- lim olmuşlara Gemide'den son- ra gelecek ikinci yanıt önemliy- di... Dar Alanda Kısa Paslaşma- Dar Alanda Kısa Paslaşmalar/ Yönetmen: Serdar Akar/Senaryo: Önder Çakar, S. Akar / Görüntü: MehmetAksın/ Müzik: Fahir Atakoğlu / Oyunculan Müjde Ar, Savaş Dinçel, Erkan Can, Rafet El Roman, Şahnaz Çakıral, Uğur Polat, Sezai Aydın, Ismail Incekara, Kemal Kocatürk / 2000, Türkiye yapımı/117 dakika. lar,fiıtbolaracılığıyla çizilen bir dönemin fotoğrafı. Öyle bir dönemki, darbenin ar- dından politika rafa kaldınlmış; varsa yoksa futbol tnsanlar da- ha bir temiz ve ilışkiler daha bir sıcak. Köşe dönme ise henüz icat edilmemış. Bugün şarkılar- da kalmış ımkânsız aşklar da son nefesinde. Içlerindeki gızli UderUk tutku- suyla mahallenin ağabeyleri for- ma aşkıyla bir sezon boyu zım- para gibı sahalarda meşin yu- variağın peşınden koşmaya ha- zır bir avuç gencin başında; genç kızlar ise evlerde iyi bir kısmet beklentisınde . Herkese bir anı var fılmde; kramponlanyla çime basmak nasip olmadan orta yaşlanna ge- len ve şu anda halı sahalarda ga- zozuna ter atan, mahalle raco- nu nedır bılen, komşuluğun ta- dını gerçekten yaşamışlann geç- mişlerinden çok şeyler bulabı- leceklen, sıcacık bir öykü anla- tıyor Dar Alanda Kısa Paslaşma- lar. Teknik açıdan mobil kame- ralarla, steadycamlarla futbolun seriliğinin getirdiği sorunlan çö- zen, diyaloglardaki birkaç di- daktik sahne dışında doğal ola- nı yansıtabilen Akar'ın filmi- nın tüm sırn, seyirciyi yakala- yacak detaylarda ve karakterle- ri fazla sivriltmeden başrole in- san'ı yerleştirmesinde saklı. Detay konusunda ekibi ayn- ca kutlamak gerekiyor; dönem- sel özellikJere azami dikkat çok etkileyici. DamahtaksidenBlen- dax kutusuna, santrala yazdın- lan 'acek' telefon konuşmala- rından 'kas yapûran' sürahileri- ne, mavi berelilerine kadar her- şey yerli yerinde. Bir de aynı dönemde futbol- dan para kazanmaya başlamış, Rıdvan Dümea, Rıza Çahmbay, Tanju Çolak, Metin Tekin, Aü Gûttiken,CüneytTanınan'ı, hat- ta hakem Sadık Deda'yı birkaç pozısyonluğuna da olsa bir ara- da görmek filmin hoş sürpriz- lerindenbiri... Sabahtan akşama gökten ba- şımıza milyonlarca görüntünün yağdığı, modernleşme adına et- rafimızın elektronık bir ağla ku- şatıldığı bir ortamda bu film, yasarken farkına varamadığı- mız bir dolu güzelliği, yürek bu- rarak, gözleri doldurarak anım- satıyor. Son bölümde Ermenilerle Türklerin kadim dostluğuyla il- gilı satır arasında aktanlan öy- le bir mesaj var kı konuyla ilgi- li polemiğin tam ortasına 'cuk' diye oturuyor. Lvıke kurukafalar diyannda ölü Ozanlar Derneği mi desek, yoksa Scream mi; belki de ikisinin arası bir şey. Gençlik fıbnlerinden bir adım öteye gidip bir kampus fil- mi şeklinde de tanımlanabılir Sak- lı Seçilmişler. öykü, Amerikan üniversitelerine 'smnış', oradan beslenen gızli ce- miyetleri anlatmaya soyunuyor ve bunlann toplumda ne derece güç- lü, yaygın oİduğunu söylüyor. Hat- ta bu mekanizmanın evlatlann- dan üçünün ABD başkanlığına kadar yukseldiğinı iddia edıyor fılmın başında yönetmen Rob Cohen (Dragonhead). Sistem şöyle: Bu elit cemiyet- lerbaşanlı öğrencilen bir süre ız- ledikten sonra lüks ve para va- at ederek aglanna düşürüyor; okul sonrasında idari kademe- de yükselmelerine önayakola- rak siyasal ve sosyal erki el- lerinde tutmayı dem'yorlar. Üniversitenin son sınıfında okuyan ve kafeteryada çalışa- rak okul parasını çıkarmaya ça- hşan Luke McNamara (Jackson) kürek sporunda başanlı, lider yaradılışlı bir genç. Maddi zorluklar, hukuk dalında akademik bir kariyer yapmasını zorlaş- tınyor. Bir gecede yaşamı değişiyor; okulun en güçlü gizli cemiyeti Kuruka- falardan (Skulls) teklifahnca en yakın ar- kadaşını ve aşkını feda edip organızas- yona katıhyor. Ancak bol paranın neye mal olduğunu, örgütün işleyışını öğrenın- ce ne pahasına olursa olsun 'özgüriüğünü' kazanmak için muhalefete başlıyor. Filmin girişi iyi, önce üniversite camiası ile ortamı, ardından paralı okulda ezilmek isteme- yen proleter öğrenci Luke'u (genç kızlann ye- ni sevgilisi Jackson, baştan sona aynı suratla oynuyor) tanıyoruz. Sonrası ise ucuz bir gerilim İZLEYİCİ CÖZÜYLE filmi; sihir, proletarya, gizli güç, 1800'lerden kal- ma gizemli ortamı yoğurup bir aksiyon yaratmaya çalışan senarist adeta uçuyor ve birçok hatayı es ge- çıp paldır küldür öyküyü bitiriyor. Saklı Seçilmişler'i izleyenler birçok mantık dışı sahneyle karşılaşacaklar; örneğin, polise teslim edilmeden kopyalanmaya gerek duyulmayan video kaset, ayakişlerine bakan üniversite müdürü, her şeyini gizlilik ve dikkat üzerine kurmuş bir ce- miyete kabul edilen 'sorumsuz' üyeler gibi on- larca oturmayan şey anlatıyor film. O kadar kahramanlıktan sonra kelleyi kur- taran Luke, kötülere sırtmı çevirip bölgeden acilen aynlırken gençlere, "Bundan sonrası size kalmış, kardeşlerim" diyor ve yeni bir hayata doğru kürek sallıyor... Peki, bu cemiyetler var mı, varsa güç- leri nedir? Saklı Seçilmişler gösterime gir- dikten sonra Batı basınında bu soruyla, masonlukla ya da diğer gizli oluşumla- nyla ilgili birçok yazı çıktı. Bunlara gö- re, Yale Universitesi'nde böyle bir cemi- yet var ve fılmde iddia edilen 'Kurukafa', ABD başkanlanndan birisi, büyük olasılık- la GeorgeBush; diğerleri de Truman ile Ro- oseveftolabilir. Üzerinde fikir yürütülen di- ğer isimler arasında başkan yardımcılanndan Schutz ile CIA Başkanı AÛen Dulles de bu- lumıyor. Öğrenci fılmlerini sevenlere... Saklı Seçilmişler -The Skulls/ Yönetmen: Rob Cohen / Senaryo: John Pogue / Görüntü: Shane Hurlbut / Müzik: Randy Edleman / Oyuncular: Joshua Jackson, Paul VValker, Leslie Bibb, Hill Harper, Christopher McDonald 2000, ABD yapımı/106 dakika. YENİ BAŞLAYANLAR Melekler çetesl / Honest Dünyanm en sevilen pop grupları arasında yer alan Eurythmics'ın başanh gitaris- tı David A. Stewart Melekler Çetesı'nde hem yazar hem yö- netmen olarak karşımıza çıkı- yor. Hareketli, beklenmedik ve çarpıcı olaylannyaşandığı füm- de AI1 Saints grubunun üyelen Nicole Appleton, Natalie App- leton, MeJanie Blatt ile 'Super Nova' ve 'The BigKahuna'nın yıldızı Peter FadneOi rol alıyor. Üç kız kardeş Gerry, Mandy ve Jo 1960'lann dünya banşı, aşk ve mutluluk yaşam tarzını benimserler. Yaşadıklan eko- nomik zorluklar sonunda hır- sızlık yapan bir haydut çetesı oluştururlar ve erkek kılığına girerek kadın olduklannı gizler- ler. Yaptıklan ışlerle yalnızca kanuna karşı gelmekle kalma- yıp aynı zamanda 'OW Boy' ad- lı gangsterlere de gözdağı ver- meye çalışırlar. Kızlar gözlenne kestirdikle- ri bir mücevher dükkânını soy- maya karar verirler. Dükkâna girmenın en kolay yolu, Lond- ra'nm önemli gazetelerinden Zero'nun içinden geçmektir. Bunun için gazeteye iş başvu- rusu bahanesiyle giden Gerry, Cbcford'da öğrenim gören Ame- rikalı öğrenci Daniel'in aklını başından alır. Kızlar gece gaze- teye gırerler, fakat Daniel o ge- ce çalışmak için ofıstedir. Er- kek kılığındaki Gerry ve Dani- el bir süre boğuştuktan sonra her şey ortaya çıkar. Çalan alarm yüzünden polis gelmek üzere- dir. Daniel, Gerry'yi kaçınr ve kendi dairesine götürür. Gerry, çaldığı mücevherleri Damel'in lambasının ıçine bırakır, Danı- el'in bundan haberi yoktur. Polis'in yanı sıra artık Old Boy çetesi de kızlann ve mücev- herlenn peşindedir. ERDAL ATABEK 'Sen hayatında hiç ldmseyi mutlu ettin mi?' Mkfaad Haneke'nin yönettığı "Bümmeyen Kod" (Code Inconnu) "içinde insanlar olan bir fihn". Birçok filmin içinde ınsanlar gerçek olmaktan çok aksesuvar olarak yer alıyor. Fümin özünü oluştu- raa ise teknoloji, görüntüler ve tempo. Ama bu flknde "insanlar var, fihn insanlar için yapılmış." Öıemli bir özellik olduğunu düşünüyorum. Fihn, çocuklar arasındaki bir sağır-dilsiz oyunuy- labaşlıyor Bir pandomim. Sahnedeki çocuk, bir *^ısan hah'"ni anlatıyor, işaretlerle. Seyreden ço- cüdar gene işaretlerle "ne anladıklannT anlatı- ytrlar. Üzgün mü? Hayır. Hapiste mi? Hayır. Bi- riıinı mi Özlüyor? Hayır. Bir yere mi gidiyor? Ha- yr. Sembolik birbaşlangıç, ama çok anlamlı. Tıp- lohaj'ann kendısı gibi. Kimin ne anlatüğını hiç kim- »anlamıyor. Duygularbuluşmuyor, düşüncelerbu- lışmuyor, hayatlar buluşmuyor. Birbırine sağu- ve dısiz insanlann dünyası bu. Bilinmeyen kod. Filmin mıgmanlar gibi algılanan dokusu ashn- ci birbiriyle bağlantılı öyküler anlatacaktır. Bir gnç kadının (Juüette Binoche) çevresinde halka- laanhayatın genışleyen dalgalan. Genç kadın ha- >tta yennı ahnaya çalışan bir tıyatro-sınema oyun- csudur. Sevgilisi Bosna savaşına katıhnış bir fo- «^rafçıdır. Onun babası Paris dışmda yaşayan bir ç t ç i küçük kardeşi de bu çiftlikte yaşamaktan ka- çn bir gençtir. Bu küçük kardeş çiftlikten kaçıp Ins'e gelmış, ağabeyınin evıne uğramış. kapı şıf- •sinı bikmediğı ıçın (bu da bıhnmeyen bir 'kod'dur) « e gırememiş, sokaklarda dolaşırken genç kadı- 3i rastlar. Anne, genç kadının adı budur, küçük kar- Fflmin her bölümü. kendi içinde 'bflinmeyen kod'u anlatan bir öykücük taşır gibi görûnmektedir. deşe evin anahtannı verir. Yolda yüriiyen genç, kö- şede dılenen bu- Rumen kadının kucağına elınde- ki kâğıdı atar, Malih bir genç de bunu görerek ge- lir ve çocuğun dilenci kadından özür dilemesini is- ter. Burada çıkan tartışma ve kavga bırçok mesajı birden içermektedir. Hepsinin birbirinden ayn ha- yat öykülen vardır. Fransız gencı, çıftlik hayahn- dan kaçıp kentte yasamak istemektedir, ama ne yapacağı belirsizdir. Rumen kadın Paris'te dilen- mektedir, Romanya'da bıtirmek istedıkleri bır ev- leri vardır; evlidir, kocası ve kızlanyla çevrelerin- de düzgün bir hayat sürmektedir. Ama Paris'e ge- lip dilencilik yapmakta, hem utanmakta hem de memleketteki evlerinınbıtmesi için çalışmaktadır. Malili genç delıkanlı sıyahrengiylebeyazlann ara- smda hep kuşkulu görünecektir, ama aslında dü- rüst, kibar ve hayata müdahale eden kaühmcı bir davranış yapısı vardır. Genç kadın, fotoğrafçı sev- giüsini çok sevmektedır, ama bir yandan da kendi bağımsız kişiliğiyle hayata tutunmak için çalış- maktadn - . Sevgilisi Bosna savaşına gittiği zaman hamıle olduğunu anlamış ve kürtaj yapnrmıştır. Bir markette alışveriş yaparlarken bunlan sevgilisine anlatır ve fihnin sözü olan sorusunu sorar: "Sen ha\aünda hiç kimseyi mutlu ettin mi?" Genç adam bu soruya dürüst bır yanıt verecektır: "Hayır." Ha- yır, o kimseyi mutlu etmemiştir, çünkü insan ha- yatlan aslında "bihnmeyen kodbr"dır Fibnin her bölümü, kendi içinde "büinmeyen kod"u anlatan bir öykücük taşır gibı görûnmekte- dir. Ama herbölümün birbınyle bağlantısı vardu-; insanlar hem birbırleriyle yaşamakta hem de ken- di içlerinde birbırlenndenbağımsızhayatlannı sür- dürmektedir. Genç kızın ve sevgihsinin metro yol- culuklan kendilerine özgü çarpıcı olaylan anlata- caktır, ama birbirlerinin bunlardan haberleri olma- yacaktır. Çocuklann trompet ve davulla yaptıklan göste- ri bütün bu iletişimsizlik içinde bir "Beni duyuyor musun" çığlığı gibidir. Fihnin son bölümü de bu seslerle ve artık insanlann ne konuştuklannın du- yuhnadığı görüntülerle anlarılmaktadır. Filmde konu süreklilığinin bulunmadığı izleni- mi, anlaşıhnasını güçleştırmekte, bu da ızlemeye bir ölçüde çaba harcanmasmı gerektirmektedir. Ancak, fihn mutlaka görühnesı gereken bir yapıt olarak "çağumzm birbirine yabancılaşardmış in- sanlan"nın gerçek öyküleri olarak değerlendirıl- melıdır. Görüldüğü sırada akılda kahnayan pek çokbölümün sonradan anlamla anımsanması da şa- şırtıcıdır. •Çıör Kızlar' televizyon dizilerinden seçilmişkr. Hayal et ki başarasın... Bir lolıta komedısı olan Çıtır Kızlar, Flash- dance ile Kokteyl ara- sı fihn diye allanıp pul- lamp vitrine konulmuş, yetmemesi halinde işi kurtarması için 'femi- nist temalarla yüklü' di- ye alt başlık atıhnış bir sabun köpüğü yapım.. Oysa, tam anlamıyla adlanna yakışır güzel- likteki beş kızm harala gürele gelişen, inandın- cı yanı hayli düşük, çok kolay tüketilecek, ro- mantizm tadı bol tutul- muş, olmazsa olmaz malzemc 'aile bağla- n'ndan da azami ölçüde yararlanılmış sıradan bir serüven Çıtır Kızlar. Hepsinin öyküsü fark- lı; evlennden çeşıtli ne- denlerle aynlıp daha iyi ve parlak bir yaşam için, 'Amerikan rüyası'mn ne derece doğru olduğunu denemek için New York'a gelmişler. Kader ağlannı ördükçe onlar bir şekılde paçayı sıyınp mutluluğa doğru ilerli- yorlar.İşleri ise birbar- da masalar arasında dans edip ıçkı tüketiminı art- tırmak. Coyote Ugly ad- lı barın (New York'ta böyle bir bann var oldu- ğu belirtihyor tanıtım- larda). Manhattarn'ın en gözde mekânlanndan bi- n haline gelmesinde bü- tün payonlann... Filmi, kartvizit yapa- cak oyunculann tramp- lenı diye de nitelendir- mek olası; çılgm tempo, danslar, müzikler ve sek- si giysiler içinde, tele- vizyon dizilerindeki kü- Çıtır Kızlar Coyote Ugly/ Yönetmen: David McNally/ Senaryo: Gina VVendkos/ Görüntü: Amîr Mokri / Müzik: Trevor Hom / Oyuncular: Piper Perabo, Adam Garcia, John Goodman, Maria Belio, Izabella Miko, Tyra Banks, Bridget Moynahan / 2000, ABD yapımı/100 dakika. çük rollerinden seçilmiş adaylar tam anlamıyla şöhret anyor. Aralannda daha birprofesyonel olan Piper Perabo ise inandı- ncı bır tip çizerken sev- gılisini oynayan Adam Garcia ise çok yetersiz... Hafta sonunu eğlenerek, ilginç mekânlarda hoş kızlan izleyerek geçir- rnek ısteyenler için ide- al bir seçim olacak Çıtır Kızlar. Filmin müzikle- rini aynca incelemek ge- rekiyor; yapıtın ritminin şekillenmesinde müzik başrolde, her şeyi o ayar- hyor. Listede LrânyCra- vhz'den BOI Idol'e dek birçok dev isim var; da- ha önce ısmine Gon Air ve Armageddon'da da rastladığımız ozan Di- ane Warren, aynca kalk- mış Çıtır Kızlar için dört parlak parça daha yaz- mış. Ankana'da yeni bir küttür mekâfiı: Diaposon • Kültür Servisi - Sevda Cenap And Müzik Vakfı tarafından 'Diaposon' adlı yeni bir mekân açıldı. Tunah Hılmi Caddesi 114/17 Kavaklıdere'de müzikseverlere hizmet verecek olan mekânda 9 Aralık günü gazeteci yazar Zeynep Oral, devlet sanatçısı Şefıka Kutluer ve Edip Akbayram hayranlanyla buluşacak. Küba, John Lennon'ı anıyor • HAVANA (AFP) - Havana'da şehrin merkezindeki küçük bir parkta John Lennon'm amsına bronz bir heykel dikildi. Heykeli yapan Kübalı heykeltıraş Jose Villa Soberon, uzun saçlan, ünlü yuvarlak camlı gözlükleri ve blucınıyle tasvir ettığı heykelin resmi bir çalışma olmadığmı söyledi. Daha önce hiç Küba'ya gelmemiş olan Lennon'm anısına, Amerika karşıtı gösterilerin yapıldığı 'Jose Marti' meydamnda bir konser verilmesı planlamyor. Kirk Douglas'a ödiü • Kühür Servisi - Amerikalı aktör Kirk Douglas, şubat aymda gerçekleşecek 51. Berlin Film Festivali'nde 'Yaşam Boyu Başan' dalında 'Altın Ayı' ödülüyle onurlandınlacak. 9 Arahk'ta 85 yaşına basacak olan Douglas, 16 Şubat'ta yapılacak olan gala gecesinin onur konuğu olacak. Festivalde, Douglas'm başrolünde oynadığı bazı fihnleri de gösterilecek. BUGÜN • ADAM KÎTABE\l'nde saat 11.00-18.00 arasında Server TaniUi kitaplannı ımzalayacak. (516 08 26) • İSTANBUL SANAT MERKEZİ2. KAT'ta saat 20.30'da İBŞT Tiyatro Araştırma Laboratuvan Modern Dans Grubu'nun 'Uyumlama' adlı gösterisi izlenebilir. (254 96 96) • BABYLON'da saat 23.00'te Cold House 2.0'ın konsen izlenebilır. (292 73 68)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle