Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3C .ARAUK 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Farelerin
zekâsı artüpıldı
• CHICAGO(AA)-Bilim
adaaılan sinir büyütme
fakörii olarak bilinen
Nferve Growth Factor
(NC-F) kullanarak farelerin
zeki seviyesini yükseltti.
ABD'dekı Rochester
Üniversitesi tarafindan
açıJdanan araştırma
rapcruna göre, sinir
büyütme faktörü verilen
farelerin, bu faktör
uygulaması yapılmayan
farelere göre zor
labirentlerin içinde
yollanru kolayca
bulabüdikleri gözlendi.
EmeKli
öğretmenlepe
ziyaret
• tstanbul Haber Servisi -
tstanbul î] Milli Eğitim
Müdürü Ömer Balıbey,
Üsküdar'da bulunan
Validebağ Mustafa
Necaribey Huzurevi'nde
kalan 42 emekli öğretmeni
ziyaret ederek
bayramlannı kutladı.
BİİPO
acıklama
• lstanbuJ Haber Servisi -
Büro Emekçileri Sendikası
tstanbul 1-2-3 No'lu
Şubeleri adına yapılan
açıklamada, 1 Aralık 2000
tarihınde emekçilerin
istemlerini haykırmasına
karşın hükümetin,
emekçilen ve işçileri
görmezden geldiği
savunuldu. Açıklamada,
emniyet bırimlerinin
eyleminin sonrasuıa denk
gelen soruşturmalann
tesadüf olup olmadığı
soruldu.
Tekstfl
işçilerinden
protesto
• tstanbul Haber Servisi -
DİSK'e bağlı Tekstil
İşçileri Sendikası Istanbul
1 No'lu Şube Başkanı
Muharrem Kıhç tarafindan
yapılan açıklamada,
Esenyurt'ta çalışmalannı
yürüten Cengiz Tekstil 'in
patronu Bayram
Cengiz'in, işçilerin iki
aylık ücretlerini, ikramiye,
mesai paralannı ve
farklannı ödemekten
kaçtığını savunarak Kıhç'ı
. protesto ettikkrini bildirdi.
ISKt'den suya
yenlyıl zammı
H tstanbul Haber Servisi -
Istanbul Su ve
Kanalizasyon tdaresi'nin
(tSKf) su tarifelerine
yaptığı ortalama yiizde
16.5 ile yüzde 31 arasında
değişen zam 1 Ocak
200 l'de yürûrlüğe girecek.
1 Aralık tarihinde Istanbul
Büyükşehir Belediye
Meclisi'nde onaylanarak 1
Ocak tanhinde yürûrlüğe
girecek yeni tarifeye göre
birinci tip konutlarda daha
önce ayda 10 metreküpe
kadar uygulanan 177 bin
liralık fiyat tarifesi, 12
metreküpe çıkanlarak 220
bin liradan uygulanacak.
Yeni tarifede daha önce
10-100 metreküp arası
uygulanan 292 bin liralık
su bedeli de yeni tarifede
12-100 metreküp arası
370 bin lira olarak
belirlendi.
Karayollapı'nda
'donüş' uyapısı
• ANKARA(Cumhuriyet
Bûrosu) - Karayollan
Genel Müdürü Dinçer
Yiğit, dün yaptığı yazılı
acıklama ile uzun tatilden
yararlanarak şehir dışına
gidenlerin dönüşü öncesi
tüm sürücüleri uyardı.
Yiğit, kazalann
yinelenmemesi için
dönüşlerin tatilin son
gününe bırakılmamasını
istedi. Yiğit, 31 Aralık ve
1 Ocak günlerinde yoğun
kar yağışının
beklenmediğini
kaydederken yine de tüm
önlemlerin almması
gerektiğini vurguladı.
UNEP, dünyanm en tehlikeli kimyasal maddeleri hakkında küresel bir taslak hazırladı
PVC üretimi yasaldaınyor
ÖZLEMGÜVEMLt
Birleşmiş Milletler Çevre Programı
(UNEP), dünyanın en tehlikeli kimya-
sal maddelerinin yasaklanması için ha-
rekete geçti. Yasaklanması planlanan
öncelikli 12 adet Kalıcı Organık Kirle-
ticiler (KOK) arasında klorlu tanm ilaç-
lan, trafolarda kullanılan PCB'ler ve
PVC üretimi gibı klorlu üretımler sıra-
sında ortaya çıkan dioksinler bulunu-
yor.
UNEP, Güney Afrika'nın başkentı Jo-
hannesburg'da aralık ayında yapılan
toplantıda, içinde Petkim'in PVC tesis-
lerinden ve Izmit Atık Yakma Tesı-
si'nden çevreye yayılan kanserojen di-
oksinlerin de bulunduğu dünyanın en
tehlikeli kimyasal maddelerini yasak-
layan küresel bir antlaşmanın taslağını
hazırladı. Greenpeace Toksik Maddeler
• Birleşmiş Milletler Çevre Programı tarafindan yasaklanması
planlanan öncelikli 12 adet Kalıcı Organik Kirleticiler (KOK) arasında
klorlu tanm ilaçlan, trafolarda kullanılan PCB'ler ve PVC üretimi gibi
klorlu üretimler sırasında ortaya çıkan dioksinler bulunuyor.
Kampanyası Sorumlusu Tolga Temuge, kiye'de bilinen en büyük dioksin kayna-
bu antlaşmanın PVC üretimi gibi tehli-
keli atıklan çevreye yayan üretim tarz-
laruun ve atık yakma tesisleri gibi kir-
letıci atıklan yok etme yöntemlerinin
ortadan kaldmlmasma yönelik küresel
birçağn olduğunu belirtti. Temuge, ant-
laşmanın yasaklamayı hedefledıği kim-
yasal maddellerin birçoğunun klor içer-
diğinı ammsatarak "Genelolarak KOK
adı verilen bu maddeler doğada bozul-
madan birikiyor ve besin zinciri yotuy-
la insanlan zehirliyor" dedı. Antlaşma-
da yasaklanması hedeflenen 12
KOK'tan 2 tanesinin dioksin ve furan-
lar olduğunu vurgulayan Temuge, Tür-
ğının da Izmit'teki gibi atık yakma te-
sisleri ve yanan çöp alanlan olduğunu
söyledi. Temuge, Petkim Aliağa ve Ya-
nmca tesıslerindeki gibi PVC üretimi
sırasında da yüksek mıktarda dioksin
oluştuğunu belirterek "Bu antlaşnıa hü-
kümetkre, çevreyedioksinleri yayan aük
yakma tesisleri gibi kirletici teknotojile-
ri kullanmama mesajı vermektedir.
Türkrye gibi geHşmekte olan ülkeler, Ba-
n'nın geçmiş hatalanndan ders alarak
kaynaklannı temiz teknolojilere yaûr-
mak durumundadırlar" dıye konuştu.
Bu antlaşmanın, zehirli kimyasallar ile
üretim yapan endüstrilerin, eskimiş
yöntemlerin sonunun geldiğini göster-
diğini ifade eden Temuge, KOK'larm
çeşitli kanser türlerine, öğrenme bozuk-
luklanna, endometriosis ve hormon sis-
teminin tahrip olmasına neden olduğu-
nu söyledi. Temuge, KOK'larm özel-
likle anne sütü yoluyla bebeklere geç-
tiğini, anne rahmindeki bebeklerde ge-
lişim bozukluklarma neden olduğunu
ve 0-3 yaş arasındaki çocuklann sağh-
ğını tehdit ettiğini anlattı.
Antlaşmamn insan ve çevre sağlığı-
na potansiyel tehdit uyandıran madde-
leri de içeren "TedbirH Yaşam Yaklaşım
PrensibiT
'ne dayandığını ifade eden Te-
muge, şöyle devam etti:
"Antiaşmada, geüşmekte olan ülke-
lerin KOK'lan ortadan kaldırmalan
için gerekH olan finansal desteğin de ve-
rürnesi konusunda bir taahhütte buhı-
nulmuştur."
bayranunkeyfiniçi
Türkrye'yi yollara döken Şeker Bayramı'nda herkese
tatilin keyfini çıkaramadL Doktorlar, hemşireler, polisler,
itfaiyecüer, bekçiler, gazetecüer her günkü çakşma
temposuna devam ederken esnaf da işinin başuıdaydL
Esnaf yübaşıyla birieşen 10 günlük bayram tatinnde
saüşlannın artişından memnundu. Devlet memurlan ve
işçilerin bir kısmı ise bayramı gorevlerinin başuıda ancak
buruk geçirdiler. Hastanelerdeki yurttaşlar ise bayramı
eski sağnklanna kavuşma dileğivle karşıladılar. Bayram,
hastanelerdeki doluhığu etkilemedi. Hastalar bayramı
"beyaz odalannda" geçirmeyi "şanssızhk" ve "kader"
diye nitelediler. Ziyaretçileri ise bayramı burada
geçirmekten yakınmadılar. (GAMZE DEMtRDAĞ)
2001 'e evindegirmek istemeyenler, 25 ile 120 mifyon lira arasında ücretödeyerekeğlenebilir
Eğlence yerleri yeni yıla hazırtstanbul Haber Servisi - Bar-
lar, oteller, restoranlar hazırladık-
lan zengın programlarla 2001 yı-
lına eğlenerek girmek isteyenle-
ri bekliyor. Yeni yıla sakinbir şe-
kilde evinde girmek istemeyen-
ler, 25 milyon lira ile 120 milyon
lira arasında ücret ödeyerek saba-
ha kadar eğlenebilirler. Eğlence
yerlerinin, barlann, otellerin or-
yantal şovlardan, konserlerden,
özel mönülerden oluşan yılbaşı
programlan şöyle:
Hayal Kahvesl: Çubuklu'da-
ki mekânda yılbaşı gecesi Teoman
sahne alacak. Ortalama bin 500 kı-
şinin ağırlanabileceğı parti
22.0O"den 07.00'ye kadar devam
edecek. Demir ve Soul StufF'un da
sahneye çıkacağı gecede hmitsiz
yerlı ıçkı, sucuk ekmek, kızarmış.
peynir ve sıcak şarabın fıyan kişi
başına 25 milyon ura. Aynntılı bil-
giıçın: (0212)413 68 80
Spica*. Yılbaşı gecesi Sipica
Lıve'da tzeL HalukLevent,Athe-
na sahne alacak. Giriş ücreti 25-
30 milyon lira arasında değişiyor.
(0212)24142 08
ESCO: Canlı Latin müziği,
perküsyon gösterisinin karşılığı
50-100 dolar arasında değişiyor.
Tel: (0212)281 91 50
Kaflka: Yılbaşı gecesını sa-
kin geçirmek ısteyenler 25 mil-
yon lira karşdığında özel fdm pa-
keti izleyebilırler. Yılbaşı gecesi
için hazırlanan özel film pake-
tinde bir şışe şarap, peynir taba-
ğı ve bir film bulunuyor. Tel:
(0212)244 5167
VOgite: Restoran ve bar kıs-
mrnda iki farklı programı bulu-
nuyor. Restoran ücreti 80 milyon
lira. (0212) 227 44 04
Taksim Sanat Evl: özel
Yüksek,Grup Terminal oryantal
göstensı ve stnptız şovun ücreti
60 ile 90 dolar arasında değişi-
yor. Tel:(0212)243 58 23
Antiue Cafe Resta-
lirant: Fasıl grubu. oryantal şov
ve aralarda CD'den sevılen parça-
lardan oluşan programın ücreti 45
mılyon lira. Tel: (0212)512 42 62
The Piaza HOtel: Pryano-
da Bakrt Momunkul ve solıst Şe-
na\ Lambagoğlu ile orkestra eş-
liğınde Nfl Özerkan sahneye çı-
kacak. Kişi başı 50 milyon lira.
Tel: (0212)274 13 13
Four seasons Hotel:
Canlı müzik eşlığinde yeni yıla
girmek isteyenler 175 dolar kar-
şılığında limitsiz Safann şarabı
ve iki bardak şampanya da içebi-
lirler. Tel: (0212)638 82 00
The Marmara istanbul:
Atakan Ünûvar, Seda Ünüvar,
Menmet Horoz ve Tahsin Ünü-
var sahneye çıkacak. Yeni yıla
The Marmara Oteli'nde ginnek
isteyenler kişi başına 175 dolar
ödeyerek limitsiz içki içebilirler.
(0212)25146 96
Istanbul Üniversitesi'nden kültür etkiııliği
ATAOL BEHRAMOĞLU
2000 yılının son aylannda Istanbul Üni-
versitesi Yayınlan arasında Istanbul Üni-
versitesi Araştırma Fonu desteği ile. Prof.
Dr. Oktay Befli'nin editörlüğünde çok
önerrüibiryapıtyayımlandı. "TûrkiyeAr-
keolojisi ve Istanbul Üniversitesi (1932-
1999)" adını taşıyan büyük oylumlu yapı-
tı 18-23 Aralık tarihleri arasında Atatürk
Kültür Merkezi Sanat Galerisi'nde tanıtım
amaçh bır fotoğraf sergisi izledi. Serginin
beş gün gibi çok kısa bir süre için açık kal-
ması ülkemizin kültürel zenginliklerini da-
ha çok sayıda izleyicinin bilgisine sunabil-
mek bakımından bir kayıp olmuştur. (Bu
satırlan yazdığım sırada fotoğraf sergisı-
nin açık kalma süresinin uzatıhp uzatıl-
madığı ya da yenilenip yenilenmeyeceği
konusunda bilgi edinmek olanağından
yoksunum.) Fakat "Tûrkiye Arkeolojisi ve
Istanbul Üniversitesi'' adlı dev yapıt, kül-
tür yaşamımız bakımından çok önemli bır
kazanım olmuştur.
"Arkeolojik Kazdar" bölümünde 53,
"Arkeolojik Yüze> Araşürmalan'' bölü-
münde 30 bilimsel makalenin ve hemen
her makaleden sonra zengin bir kaynak-
çanm yer aldığı yapıt, çok sayıda belge-
sel fotoğraf. kroki ve harita içeriyor. Prof.
Dr. Oktay Belli'ningenişkapsamlısunuş
yazısından ise Türkiyedeki arkeoloji ça-
lışmalarının, "kaa bilim"ın tarihçesini
öğreniyoruz.
Prof. Bellı'nin sunuş yazısındaki sözle-
riyle "Bu çabşma, Edebjyat Fakültesi'ne
bağh Prebistoriya, Eski Onasya DiDeri ve
Kûitürleri (Protohistori>a), Klasik Arke-
oloji, Klasik Füoloji (Eskiçağ DiDeri), Sa-
Sınurla
Şanburfa'nın Ceylanpınar
Oçesindeyaşayan
yurttaşlar Suriye'den
gefcn yakınlanyla
bayramlaşmannı
coşkusunu v'aşjryor.
Ceyianpmar Kaymakamı
Ahmet Ümit, kurduklan
bflgi işlem merkezi
sayesinde, Suriye
smınndan geçişteriı» daha
hciı yapıkbğmı söyledi
Ceyîanptnar'da her >ıl
Şeker ve Kurban
bayranüannda Tûrkiye ve
Suriye'de bulunan
akrabalann. tel örgüler
arkasmda yapbğı
bayramlasma, geçen yıl
ŞanhurfaValü^lik
HasekiValiliği arasında
yapdan anlaşmayla tarihe
gömühnüştü.
nat Tarihive Eskiçağ Tarihi Bötümû Kûr-
süsü /Anabttim Dab'na bağh öğrethn üye-
leri tarafindan 1932-1999 yıllan arasında
yapılanarkeolojik kaaveyüzej araşörma-
larnunyalnızcabirbölûmûnûkapsaınak-
tadır. Ban hocalanmızın vefat ederekara-
mtzdan aynhnalan veya emekli obnalan
nedeniykyapdan kan veyüzeyaraşnrma-
larryiaflgflimakalelerinancakyansına ya-
lan bir kısmı topianabumiştirn
. Bununla
birlikte, sunuş yazısını izleyen "kronolo-
jiküste" 1932-1999 yıllan arasında Istan-
bul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğre-
tim üyelerinin kazı ve yû-
zey araştırmalan alanında-
ki çalışmalannın kapsamı
bakımından gerçekten de
gurur vericidir.
Arkeoloji bfliminin
geHşimsüreci
"Türkiye Arkeolojisi ve
Istanbul Urüversftesi" baş-
hklı yapıt ülkemizde arke-
oloji biliminin modern an-
lamıyla doğup ulaştığı
aşamalan gösteren çok
saygın bir çalışmadır. Bu
yapıt aynı zamanda bilrm
insanlanmızın Cumhuri-
yetimizin kuruluşundan
bugünlere süren ve sür-
mekte olan sessiz, göste-
rişsiz, ama giderek derin-
leşen ve kinü alanlarda
uluslararası düzeye ulaşan
çalışmalannın da kendi
alanında ilginç bir belgesi-
dir. Hazırlanıp yayımlan-
masında katkısı olan tüm
kişi ve kunımlan yürekten
kutlamak gerekir.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
MilenyumaGirerkend)
Geçen sene kandınldık. "Yeni binyıl", 2000 değil,
2001 'de başlayacaktı. Fakat sürekli "yenibinyıl" kav-
ramı kullanıldı. Neyse, yann 2001 'e giriyoruz ve artık
bu işin tartışılacak yanı kalmadı.
Yeni yıl "arifesinde" ve yeni yılın ilk günlerinde, ge-
çen yılın muhasebesi yapılır ve gelen yılı nelerin bek-
lediğinin ipuçlan araştınlır. Geçen yılın muhasebesini
yaparken "insaflı", gelen yılın tahminlenni yaparken
"iyimser" olmaktan yanayım. Fakat bu işler, her za-
man kolay olmuyor.
Gerçekten; "iyimserlik" söz konusu olduğunda, in-
sanın kalemini engelleyen çok şey var. Fakat her ne
olursa olsun, iyimser olmamız gerektiğini düşünüyo-
rum. Zıra "kötümseriık" ya da "karamsarfık", bizi bek-
leyen dağ gibi sorunlann altında kalmamıza neden
olur. Oysaki sorunlanmızı çözmekten başka çaremiz
yok. Kimse o sorunlan bizim adımıza çözecek değil...
•••
Birkaç hafta önce toplanan TÜSİAD Yüksek Istişa-
re Konseyi Toplantısı'nda yapılan konuşmalar, beni
çok düşündündü. Değerii meslektaşım Şükrü Sina
Gürel'in "çıkışı" olmasaydı; herhalde "karnımın şişi"
hiç inmeyecekti. Telefon ederek hem kutlayacak hem
de teşekkür edecektim. Ama sıcağı sıcağına telefon
edemeyince vazgeçtım. Bu satırlan, teşekkür ve kut-
lama olarak kabul etsin. Zaten atalanmız ne demiş;
"Söz uçar, yazı kalır"...
Bu toplantıda TÜSlAD üyelerinin, yakın geçmişle
ilgili hertüriü kararlan eleştirmelerini ve kendilerini bu
kararsürecinin dışında görmelerini ve başkalannı suç-
lamalannı hayretle ve ibretle izledim ve dinledim.
Çogu Türkiye'nin ve hatta dünyanın en lyi okulla-
nndan diplomalı genç işadamlanmızın, "egemen sı-
nıf" gerçeğıni hıç akıllarına getirmeden, uygulanan
ekonomik polıtıkalan "kıyasıya" eleştirmelerini, ciddi
bir şaşkınlıkla karşıladım.
Evet, 1980 sonrası ve özellikle 1995 sonrası uygu-
lanan ekonomi politikalan, "tufeylı"birişadamıtipi or-
taya çıkarrnış ve bir yandan devleti soyanlar ve bir
yandan da faiz politikalanyla servetine servet katan-
lar, farklı bir tip oluşturmuştu. Vergi toplayamayan
devletimiz, yıllarca ve yıllarca, anormal faizlerle borç
almıştı (Ve bu borçlan mutlaka ödemişti). Savaş vb.
gibisinden bir neden yokken ve sözde bir demokra-
sı yaşanırken yüzde 200 faızle borç alan bir devlet,
herhalde duyulmamıştır. Hele 20 yıl, ortalama yüzde
60'ın üzerinde bir enfiasyona "dayanabilen" ve "da-
yanabilecek olan" bir başka mıllet tanımıyorum. Ne
duydurn, ne okudum...
Aynı devlet, emekçinin alacaklan söz konusu oldu-
ğu zaman (hemen her zaman), hep erteleme yollan
aradı ve çoğu kez "hamasi" bazı yaklaşımlarta bu er-
tetemeyi bâşardı. Dış borç ya da "sermayedarlara"
verilen borcun odenmesi, "devletin namusu"; emek-
çinin borcunun ödenmemesi, "devletin namusunu
zedelemiyor""...
Artık bu nasıl bir namus anlayışı ise...
• • •
Konsey toplantısında sürekli olarak bir "uçunım"
ve bu uçurumdan "çıkış" söz konusu ediliyordu. Şü-
kürler olsun ki bir uçuruma yuvarlanmakta olduğumu-
zu onlar da fark etmişlerdi (Her ne kadar aynı uçu-
rumdan söz ettiğimizden emin olmasam bile). Fakat
bu uçurumdan çıkış için ortak bir anlayışa sahip oi-
dugumuzu hlç sanmryorum.
Sevgili Besim Tıbuk, "Bizden başka bü işin altın-
dan kalkabiiecek kimseyok" dıye şişinip duruyor. Ben
zaten "bütun kara parçalanndaki" (Afrika dahil), "//-
bera//ere"çokşaşınyorum. Liberalizmin "olmazsaol-
maz koşulu" tam rekabet piyasasının, dünyanm hiç-
bir yerinde mevcut olmadığını ve olamayacağını bi-
lirler. Ama gene de "piyasa efconom/sv"nden söz eder-
ler..,
TÜSİAD'ın sayın üyelerinin, uçurumdan çıkış için
önerdikleri bir başka politika var mı?
Sayın Şükrü Sina Gürel'in özellikle vurguladığı üze-
re, son yıllarda kâriannın çoğunu bu insafsız faiz dü-
zeninden sağlamadılar mı? Şimdi deniz tükenince
eleştirmeye başlamaya ne haklan var?
Başta "dönek solcular" olmak üzere, kitle iletişim
araçlannda köşeleri tutmuş olan "kalemşoriar" ve °/a-
fazanlar", gece ve gündüz "so/"un bittiğini anlatıyor-
lar. Acaba mı?..
Bunca emek boşuna mı harcandı? Boşuna mı akı-
tıldı bunca kan? Eğer bugün en muhafazakâr siya-
setçilerimiz, laf arasına Nâzım'dan birkaç mısra so-
kuşturmaktan mutlu olabiliyorlarsa; eğer bugün sağ
partilerin liderieri, "so/s/ogan/aria"oytoplamayaça-
balıyoriarsa; bunlarsolun tükendiğini değil, "zaferini"
gösterir.
19. yüzyıl, "Aydınlanma Yüzyıir idi.
20. yüzyıl, tüm utanç verici gelişmelere, savaşlara,
sömürüye ve haksızlıklara rağmen bir "Gelişme Yüzr
yılı" oldu.
21. yüzyıl, hem "Bilinçlenme Yüzyılı" ve hem de
"Paylaşm Yüzyıir olacak. "Dengeli ve adil paylaşım
yüzyılı..."
Zaten insanlığın başka çaresi de yok.
Depremde ölen Er Orsakın ailesi
Milli Savunma
Bakanlığı'na dava
DtYARBAKIR (Cum-
huriyet Bûrosu) - Marma-
ra deprerrunde Gölcük'te
er olarak görev yaparken
yaşamını yitıren Şeyhmus
Orsak'ın ailesi, can kayıp-
lanndan sorumlu olduğu
gerekçesıyle Milli Savun-
ma Bakanhğı aleyhine 50
milyar lira rutannda mad-
di ve manevi tazminat is-
temiyle dava açtı. Dava di-
lekçesinde, "Malzemesi
eksik, standartlara uygun
olmavan. depreme dava-
nıkstz yapılarda gerekli in-
cetemeteryaponlmayarak
müdahaiede bulunuhna-
ması başh başına bir ku-
surdur" denıldı.
Depremde KDcaeli'nin
Gölcük ilçesinde yaşamı-
nı yıtıren denizci er Şeyh-
mus Orsak'ın babası Ra-
mazan Orsak ve annesı
Fikriye Orsak, Milli Sa-
vunma Bakanhğı aleyhi-
ne 30 miryan manevi ol-
mak üzere toplam 50 mil-
yarlık tazminat istemryle
dava açtı. Orsak ailesi adı-
na Dıyarbakır Idare Mah-
kemesi aracılığıyla Aske-
ri Yüksek Idare Mahke-
mesi'ne dilekçe veren Di-
yarbakır Barosu avukatla-
nndan Muharrem Erbey
ve Serdar Talav. daha ön-
ce 6 Hazıran'da Milli Sa-
vunma Bakanlığı'na 100
milyar liralık tazminat is-
temiyle başvurduklarını
ancak bakanlığın bu di-
lekçe karşısında yanıt ver-
medığını belirttıler. Mü-
vekkillerinin işsız oldu-
ğunu, bu nedenle dava
harcını ödemekte güçlük
çektikleriru anlatan avu-
katlar, yanıt verilmemesi
üzenne tazminat tutannı
50 milyara ındirdıklerini
ifade ettiler.
Erbey ve Talay, mahke-
meye sunduklan dava di-
lekçelesınde, idarenın öle-
nın yakınlanna tazminat
ödemesının "hukuk dev-
leti niteliğinin doğal sonu-
cu oktuğunu" belirttiler.