Katalog

22 ARALJK 2000 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 TURKIYE istanbul K 4 Sinop 6 Adana PB 12 Edime Kocaelı Çanakkale İzmir Manisa .Aycfın Denizlı PB K PB Y PB Y Y 4 4 5 9 6 9 7 Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas K K K PB PB PB PB 5 6 5 1 0 1 -1 Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van PB A A A A PB PB 13 5 4 2 2 -2 -1 Zonguldak K 4 Antalya Y 13 Kars PB -5 Marmara'ntn doğusu ve Karademz kıyılan ıle Gu- ney E9e ve Balı Akdenız yaûışlı, dığer yerter par- çalîbulutlugeçecek Ya- ğışlar Guney Ege ve Ba- tı Akdenız kiyılannda sa- ğanak, öteki yerierde kar şeklinde olacak. Hava sı- caklığı azalmaya devam edecek Ruzgâr kuzey ve doğu yonlerden haflf ara sıra orta, guney kesımlerde yer yer kuv- vetli olarak esecek. Oslo Helsinki Stockholm Londra Amstefdam Brüksel Paris Bonn Münih PB K PB PB A A A A A -2 0 2 8 2 5 6 2 -1 J3 -1_ Bışkek PB 10 Trflis Zürih B 4 Şam Cv f*\ Parçalı bulutlu : Sıslı k Çok bulutiu ı Yagmuriu \tfjm? Kart , Gök gürûttülü C r U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada yoksun insanlara karşı Türk güvenlik gûçlerinin dav- ranışı acımasız". Avrupa basını aynı havada, karşımızda. Batılı gaze- telerin cezaevlerinde ne olanbitenden haberteri var ne de cezaevlerine güvenlik güçleriyle müdahalenin han- gi nedenlerle gerçekleştiğinden bilgililer. Genelde "kanlıpolis baskını" edebiyatı yapryoriar. Batı'daki yayınlan önleyecek önlemler alınabilir miy- di? Günü değerlendirirken geleceği düşünen hükümet- lerie evet! Ne var ki; Adalet Bakanı HST (Hikmet Sami Türk) her TV ekranına mutlaka bir şeyler söyleme telaşından, her- halde dış basındaki olası olumsuz yankjlan düşünme- ye vakit bulamadı. Yabancı basın temsilcilerini kısa aralaria bakanlığa çağınp operasyonun dününü, bugününü doyurucu ve- rilerle anlatmayı aklının ucundan geçirmedi. AB yolunda olumsuz çıkışlan daha ilk anda engelle- meyi görev bilen Dışişleri ise yabancı basını ya da tem- silciliklerini aydınlatmayi öngören bir hareket yapmadı. Operasyonun ilk günü AB komisyon sözcüsünün "ta- raflann bir an önce çatışmayı durdurmasını" salık ve- ren açıklaması medyamızda doğru dürüst yer bile alma- dı. Sözcü "taraflar"dan söz etmeye niçin özen gösteri- yor? Bir yanda devleti, öte yanda her türlü terör hare- ketinden sorumlu tutuklulan "taraflar" diye mi anıyor acaba? Neredeyse bir adım daha atacak; ömeğin Bayram- paşa'nın 14 numaralı koğuşunda yaşayanlan savaş tut- sağı görecek ve terörist kişiliklere uluslararası kurallar uygulanmasını isteyecekler. Bizimkiler, haklılığımız nasılsa dışanda da anlayışla karşılanacağı varsayımıyla mışıl mışıl uyudu. Ve sonra... Bir sabah dış basında müdahalenin "kat- liama dönüştü-vahşet yaşanıyor-ölümcül müdahale" gibi yargılarla karşılanmasını hayretle izlediler. Gerçek niyet Içerde kimi kişiler aynı doğrultuda. Ama "denge kur- ma "telaşında: Solculuğu kabul edilemez kimi terör örgütlerinin ka- muoyunu yitirdiğini, ancak devtetin de sorunu silah gü- cüyle çözerek yıllann ihmalinden kaynaklanan faturayı ödediğini öne sürüyorlar. Ana muhalefet, Başbakan Ecevit'in "Cezaevlerinde yönetimi ete geçirdik" diye özetlediği sözlerini "hükü- metin acizliğine" veriyor. Muhalefetin sesi, adeta dış basının içerdeki yankısı. Hükümetin, af sorununu doğurduktan sonra cezaev- leriyle ılgili iki yıllık inişli çıkışlı tutumunu onaylamak e\- bette olanaksız. Hatalara hatalar katarak yol aldığı or- tada. Ama insaf ile söylemek gerekir: Bir zamanlar sür- giti olduklan Refah da hükümet değil miydi? On yıldır gelip geçen hangi hükümet cezaevlerinde kaiıcı önlem- ler aldı? Enis Berberoğlu, on yıllık serüvende görev alan baş- bakanlarla bakanlann listesini yayımladı. Başbakanlık- ta Mesut Yılmaz, Demirel, Çiller, Erbakan, Ecevit... 12 Adalet Bakanı gelip geçmiş, HST 13. bakan. Tabii, HST'nin sürekli açıklamalan bir soruda özetle- nen önemli noktayı aydınlığa kavuşturmadı. Operasyon; ölüm orucuna yatanlan "yaşama dön- dürmek" amacıyla mı yoksa koğuşlan boşaltmak, F ti- pi cezaevlerini açmak için mi yapıldı? Operasyon öncesi tutuklulara F tipindeki uygulama- lann ertetendiğini duyuran Bakan HST'nin operasyon sı- rasında bu sözünden vazgeçmesi haklı olarak eleştiri- liyor. Oysa: HST, koğuşlardan alınanlan koyacak yer sıkın- tısı çekildiğini, çadırda banndırma olanağından yoksun olduklannı söyteyebilir ve eski koguşlarda yeni düzen- lemeler yapılana kadar "geçici olarak" F tipi cezaevte- rini yeğlediklerinı duyurabilirdi. Tabii hükümetin gerçek niyeti buysal yerıne 2 tane! İĞİNİYILBAŞINDA SİZ SEVDİĞİNİZE BIZ DE SIZE CINE5 HEDİYE EDİYORUZ! CINES'e üye olduğunuzda bir iiyelik fiyatına iki üyeliğiniz olacak. Biri sevdigınize hediye etmeniz için diğerî de sizin için • Yeni yılda sevdiklerinizle birlikte her sey gönlünüzce olsun! Hemen üye olun: 0212 355 55 55 www.cine5.com.tr Kampanya 16-31 A'alık 2000 arasında, 12 aylık bireysel CINES üyeliklerinde geçerltdir. Ikrnci üyelik için ayrı bir deccde verilmekte olup, ayrıca üyelik sürelerine eklenemez. Bakan Türk: Kayıp beldediğiınin altında • Baştarafı 1. Sayfada denle bütün tutukhı ve hü- kümlü yakınlannın ya da insan haklan adına hare- ket ettiklerini düşünen in- sanlann bu müdahaleye karşı çıkması değil, destek vermesi gerekir. Uşak'ta 16 Idşinln bulunduğu bir koğuşta Ud bayan, saçlan- m tutuştunnak suretiyle kendisini yakmaya teşeb- büs etmiştir. Bu iki bayan yüzde 80 oranında yarab- dır. Tedavileri için hasta- neye gönderümiştir. diğer- leri de kontrol için hasta- neye götürülmüşlerdir. a- ma durumlan ağır değfl- dir. Bu da bu örgüte kao- lanlann ne kadar bir fa- natizm içinde olduklannı gösteren ibretverici bir ör- nektir." Türk, Sincan'a 259, Edirne'ye 246 ve Koca- eli'ne 19 olmak üzere top- lam 524 tutuklu ve hü- kümlünün F tipi cezaevle- rine nakledildiklerini bil- dirdi. Bunlann en kısa sü- rede avukatlan ve yakuı- lanyla görüşmeleri için önlem ahndığını anlatan Türk, bugünden itibaren tutuklu ve hükümlülerin avukatlanyla görüşebile- ceklerini söyledi. Türk, bayram öncesinde de tu- tuklu ve hükümlülerin ai- leleri ve yakınlanyla kapa- h görüş yapabileceklerini belirtti. Hem F tipi hem de diğer cezaevleri için yeni bir hukuki altyapı oluştu- racaklannı anımsatan Türk, bu konudakı yasa taslaklannın en kısa süre- de Bakanlar Kurulu'na ge- tirileceğini söyledi. Ttipi cezaevlerine yap»- lan nakiller kaiıcı mı" so- rusu üzenne de Türk, nak- lin, operasyon bitene ka- dar, üç gün için yapılmadı- ğına dikkat çekerek şunla- n söyledi: "Bu belirti bir süreli olacaknr. Ancak ge- çici olarakdüşünülmüştür, çûnkü şu anda cezaevlerin- de kapasiteyoktur. Bu ope- rasyonlar sonucunda, ör- neğin Çanakkale Ceza- evi'nin duvarları çeşitü yerlerden yıkümışor. Aynı şey Ümraniye ve Bajram- paşa için de geçerüdir. Bu cezaevlerinin kullanılması olanağı yoktur. F tipi ceza- evlerinde yerleşim devam edecektir. F tipi cezaevleri elbette kuUanılmak için ya- pılnuşür. Y'alnız bizim söy- İediğÜTiiz; biz toplumsal bir mutabakat anyonız." Türk, operasyonlardaki sonucun tahminlerinin al- tında olduğunu, az kayıp- la gerçekleştiğini öne süre- rek "Büyük bir başan. Da- ha fazla zayiat olabileceği endişesiyle uyku uyuyanu- yorum" dedi. Olüm orucunda olanlarvar Türk, Sağlık Bakanı Os- man Durmuş'un "Ölüm orucunda kbnseyok 4 ' şek- lindeki sözlerinin aımsa- tılması üzerine de her ba- kanın kendisine gelen bil- giye göre konuştuğunu, öyle bilgilerin de bulundu- ğunu belirtti. Türk, şu ana kadar açhk grevi veya ölüm orucu nedeniyle ölen bulunmadığını söyledi. Bir gazetecinin, "Bay- rampaşa ve Barnn cezaev- leri arasında iki mahkû- mun telefon görüşmesi ba- sına yansıdı. Ancak, Bar- tm'dan telefon çıkmadı" şeklinde soru yöneltmek ıstemesi üzerine, açıklama sırasmda Türk'ün yanında bulunan Ceza ve Tevkifev- leri Genel Müdürü AB Su- at Ertosun, Bartın Ceza- evi'nde telefon bulundu- ğunu söyledi. Gazeteciyi azarladı Türk, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün ilerleyen günlerde bu konuşmalann yapıldığı telefonlann nu- maralannı açıklayıp açık- lamayacağının sorulması- na karşılık da "Yapabitir. Devlete karşı şüpheci ifa- deler taşıyan sonılar sor- mayınız. Bazılan da diyor ki 'Bayıampaşa'da dışany- la konuşma olanağı yok- tur. Cep telefonu ile konu- şamazsm'. Ama Bayram- paşa'dan dışarıyla konu- şulmaktadır. Chardaki bazı binalarda role istas- yonlan kunılmuşturvçtel- siz telefonlaria konuşul- maktadu"" dedi. Çanakkale'de operasyon bitti • Baştarafı 1. Sayfada madan gaz verildi. Burada toplanan 158 tutuklu ve hükümlü kadın-erkek eylem- ci gazın etkisinden korunabilmek için kendi yaptıklan maskelerle bir süre di- rendiler. Bu arada eylemciler, yanlannda getir- dikleri battaniyelere örtünerek gazdan et- kilenmemeye çahştılar. Havalandırma ba- casmdan gaz verme işleminin arahksız sürmesi üzerine terör suçlusu iki hüküm- lü sürünerek dışanya çıkmaya çalıştı. Bu sırada açılan ateşle eylemciler başından ve sutından yaralandı. Ancak güvenlik güç- leri tim komutanı ateşin içeriden eylem- ciler tarafindan açıldığım ileri sürdü. Da- ha sonra bir eylemci daha yaralanarak Ça- nakkale Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Güvenlik gûçlerinin arahksız baskılan sonucu eylemciler beraberlerinde yaralı arkadaşlannı da getirerek önce teker teker daha sonra gruplar halinde teslim obnaya başladılar. Teslim olma sırasında tim ko- mutanuıın verdiği bir emirle ellerini hava- ya kaldıranlara ateş açılmamasını bildir- di. 158 tutuklu ve hükümlünün teslim alm- masuun ardmdan operasyonun sona erdi- gi öğrenildi. Çanakkale Devlet Hastane- si'ne operasyonun ardından 5'i ağu" 26 ya- ralı getirildi. Ağır yaralılann ameliyata alındığı öğrenildi. Hastaneye kaldınlan 4 mahkûmun tedaviyi kabul etmediği bildi- rildi.Operasyonun ilk gününde kendini yakarak intihar eden Fıdan Kalşen'in ce- sedi bulundu. FahriSan, SultanSan ve Ü- kerBabacan adlı tutuklu ve hükümlüler de operasyon suasında yaşamını kaybettiler. Türkiye genelinde ölüm orucu ve açhk grevi eylemi yapılan 20 cezaevine düzen- lenen operasyon 19 cezaevinde sona erer- ken Ümraniye Cezaevi'ndeki direniş sü- rüyor. tstanbul Haber Servfai'nin haberi- ne göre, tutuklu ve hükümlü yaklaşık 500 kişi eylemlerini sürdürürken cezaevi dı- şmda kar yağışı altında iş makineleri ile dün de duvarlar delindi. Cezaevi duvarla- nnın çok kalın ohnası nedeniyle çalışma- lann yavaş bir şekilde ilerlediği belirtildi. Cezaevinin 3 bloğunun çan ve pencerele- rinden yoğun bir duman tabakası yûkse- lirken 3 itfaiye aracı daha cezaevine gire- rek yangına müdahale etti. Operasyonun başladığı günden bu ya- na polis noktasına gelerek sonucu bekle- yen tutuklu ve hükümlü yakınlan, dün de cezaevinin iki kilometre uzağmdaki polis barikatmda toplandılar. Ancak aileler, po- lisın uyansıyla buradan uzaklaştı. Polis noktasmın bulunduğu yoldan gidilen Ko- catepe Mezarhğı'na gelenlerin üstleri ara- narak girmelerine izin verildi. Ümraniye Cezaevi'nde akşam saatlerinden itibaren hareketlilik devam ederken bloklardan du- manlar yükselmeye başladı. Bir bloktan zaman zaman alevlerin yükseldiği görü- lürken cezaevi, saat 19.00 sualannda yo- ğun dumanla kaplandı. Ümraniye Cezaevi'nde başlayan yan- gınla ilgili olarak Içişleri Bakaîüığı'nca yapılan yazılı açıklamada, müdahale sua- sında iki noktada toplanan tutuklu ve hü- kümlülerin, ellerine geçirdikleri malze- meleri yaktıklan bildirildi. istanbul Vali- si Erol Çakn- akşam saatlerinde yapüğı açıklamada, Ümraniye Cezaevi'nde sür- dürülen operasyonun bitme noktasına gel- diğini söyledi. Güvenlik gûçlerinin 1 yıl- dan bu yana maket cezaevleri üzerinde yaptıklan operasyonun Ümraniye'de ba- şanya ulaşamamasımn nedeninin cezaevi yapısının tutuklu ve hükümlülerce içer- den değiştirilmesi olduğu beürtildi. Içişleri Bakanı Tantan, Ümraniye Ceza- evi'ndeki müdahalenin 3 gün sürmesinin nedeninin tutuklu ve hükümlülerin bina- nın yapısını içerden değiştirmiş olmalan- na bağladı. Uzun zamandır bu cezaevle- rine girilmediği için kendilerindeki plan- lara göre farklı ilavelerle karşılaştıklanna dikkat çeken Tantan, güvenlik gûçlerinin üzerinde çalıştığı planm farklı olduğunu bildirdi. Öte yandan, Haydarpaşa Numune Has- tanesi Intaniye Servisi, operasyonun sür- düğü Ümraniye Cezaevi'nden getirilme- si beklenen yaralılar için hazırlandı. Has- talar için 30 yataklı servis aynlırken sağ- lık personeli de hazır tutuluyor. 'Müdahale etmemek etik dışı' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu)- Sağlık Baka- nı Osman Durmuş'un başkanlığında toplanan Yüksek Sağlık Şûrası, öhom orucunun, eylemci- lerinyaşamınıtehdit ed- er duruma geldiği anda müdahale etmeyen heki- min "meslek etigine uygun davranmamış olacağı" yö- nünde tavsiye karan aldı. Durmuş, ölüm oruçlann- da gerekli koşullann oluş- ması durumunda müdaha- le etmenin meslek etiğine uygun olacağı görüşünü dile getirdi. Durmuş, dün Hekime- vi'nde sağlık muhabirleri- ne iftar yemeği verdi. Bakan Durmuş. "Hayata Dönüş" operasyonu sonu- cunda 2 güvenlik görevli- si ile 139 tutuklu ve hü- kümlünün halen hastane- lerde yattığını bildirdi. Durmuş, hastanelerdeki tutuklu ve hükümlülerden 13'ünün öldüğünü, 79'u- nun da tedaviyi reddetti- ğini belirtti. Durmuş, Yüksek Sağlık Şûrası 'nın dün sona eren toplantısına ilişkin yaptığı toplantıda 15 adli dosya- nın görüşüldüğünü söyle- di. Toplantıda gündem dı- şı olarak ölüm oruçlannın da görüşüldüğünü ifade e- den Sağlık Bakanı Dur- muş, şûra'da, eylemlerin ölümcül zararlar vermeye başladığı ve kişinin yaşa- mım tehdit etmeye başla- dığı andan itibaren, ana- yasa uyannca müdahale etmeyen hekimin meslek etiğine uygun davranma- mış olacağı yönünde tav- siye karan alındığını bil- dirdi. Durmuş, "Öhım onıç- larmda koşullar oiuşmuş- sa müdahale etik ımdir" sorusuna "Etiktir" yanıtı- nı verdi. G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada "Çokşûkür, korkulan olmadı!" Batışı gösterip tökezlemeye razı olmak! Bir hafta sonra geride bırakacağımız yıl, ekonomi programının yükünün eşit dağıtılmadığı bir dönem oldu. Toplumun kimi kesimleri gıdişe karşı çıktı, ol- madı. Bağır bağır, hükümet sağır! Tabii çalışanlara karşı sağır... Oysa Başbakan Bülent Ecevit, hükümeti kur- duktan hemen sonra, şu değerlendirmeyi yapmıştı: "Ekonomik ve Sosyal Konsey kuruyoruz. Burada ekonominin ve sosyal yaşamın tüm taraflan birara- ya gelecek, sorunlara karşılıklı uzlaşma zemini için- de çözüm bulacağız..." Konsey birkaç keztoplandı, isteneni vermedi. Ki- mi kuruluşlar, demokratik biryapıda olmadığı gerek- çesiyle protesto ettiler. Zaten hükümetin de gelinen noktada taraflara diyecegi fazla bir şey yoktu... Yukandaki değerlendirmeye bakıp Ekonomik ve Sosyal Konsey'in (ESK) ölü doğduğunu düşünme- yin. ESK, son derece güçlü, etkili biçimde yaşamı- nı sürdürüyor. Ama biraz biçim-içerik değiştirmiş olarak. Fiili ESK'nin yeni yapısını ve üyelerini akta- ralım: Hükümet, IMF, Dünya Bankası, Merkez Bankası, İstanbul Malum Kıyametler Borsası dMKB), Hazine, özelleştimneden Yürütsek Kurulu (OYK), bilumum işveren kuruluşlan... Büyük bir uyum içinde çalışan bu kurul, alınması gereken kararlan bir çırpıda yaşama geçiriyor. Her biri ötekinden etkilenıyor, güç alış-verişinde bulunu- yor. İMKB zora mı girdi, hemen IMF yetişiyor. OYK'nin kapısı çalınıyor "Arkadaş satacak neyin varsa hemen birliste yap. Bir an önce açıklama yapalım. özelleştinvesek bi- le söz verelim..." Derken Merkez Bankası devreye giriyor. "Bende bir miktar döviz var, bunu satalım, çıktş yolunu bu- lalım" diyor. Bizi bu yola kim itti: IMF... Kimden medet umuyoruz: IMFden... IMF, "iştepusula" diyor, "ben, senidûzlûğe çıka- nnm demedim ki, düzlüğe çıkış yolunu gösteririm, dedim." Hükümet elde pusula, çevreye bakıyor. Her taraf sis... Pus-ula babam pusu-la... Yıldinm'la Kavi-lleşme! Pusula, pus 1u mu 'pusu'lu mu bilinmez, ama da- ha çıkışın olup olmadığı belli olmadan iş âlemi ka- nştı. , İstanbul TJcaret Odası (İTO) Başkanı Mehmet Yıl- dınm veciz bir öneride bulundu: "Her şeye bumunu sokan MGK, ekonomiye de el atsın. Başbakan 'a da eziyet edip zoria bu koltuk- ta tutmayalım..." Yıldınm'ın sözleri tüm Oda üyeleri tarafindan ha- raretle alkışlandı. Bu durumun yarattığı hava içinde doğal gaza gelen Yıldınm, derin önerilerine devam etti. Herkes Yıldınm'ı "ara rejim" özlemcisi diye suç- larken, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Hüsa- mettin Kavi'den Yıldınm'a destek geldi: "Sayın Yıldınm, irticalen konuşurken kullandığı üslubun maksadını aştığının kendisi de farkındadır. Ancak, işsizliğin, üretimin durmasının yaratacağı sorunlann MGK gündemine alınması düşünülebi- lir." Tablo, yeni ESK'nin de hükümete olan güveninin azaldığını, Kavi-lleşmenin zor olduğunu gösteriyor. Yazıyı, Yıldınm'ın konuşmasının ardından yaşa- nan kara mizahla noktalayalım. İstanbul DGM, Yıl- dınm'ın sözleri hakkında yıldınm soruşturma başla- tıyor. Dosya açılıyor. Yıldınm da hemen yıldınm hızıyla çark edip yan- lış anlaşıldığını söylüyor, devam ediyor: "Ben, demokrasilerde çare tükenmez şeklindeki inancımı dile getirmiştim!" Inancın bu kadan demokrasiye zarar! ankcum@ttnetnet.tr 11.4 milyar dolar kredi Dünya Bankası ve IMF'den onay WASHINGTON (Cumhuriyet) - Dünya Bankası ve IMF, Türki- ye'nin taahhütlerini içe- ren mektuplan görüşerek kredi verihnesini onayla- dı. Dünya Bankası, Tür- kiye'ye 1 milyar 28 mil- yon dolar tutannda iki kredi açıimasını onaylar- ken önümüzdeki üç yılda Türkiye'ye açılacak kre- dilerin tavanı da Dünya Bankası tcra Direktörle- ri Kurulu toplantısmda 5 milyar dolara yükseltildi. IMF îcra Kurulu da Tür- kiye'ye 7.5 milyar dolan ek kaynak, 2.9 milyar do- lan da geçen yılki stand- by anlaşmasından kalan bölüm ohnak üzere top- lam 10.4 milyar dolardan oluşan destek programı- m onayladı. Bu çerçeve- de, paketin 2.8 milyar do- larlık ilk bölümü hemen serbest bırakıldı. IMF ve Dünya Bankası, Türki- ye'nin geleceğini şekil- lendirecek kararlann yer aldığı 3. ek niyet mektu- bunu dün görüştû. Ek ni- yet mektubunda, ücretle- rin hedef enflasyonla sı- mrlandınlması, Tele- kom, THY, enerji, PET- KJM, TÜPRAŞ. TE- KEL, Eti Holding başta ohnak üzere yoğun özel- leştirme programı yer al- dı. IMF lcra Kurulu top- lantısuıdan sonra konu- şan bir yetkili, Türki- ye'de geçen haftalarda yaşanan mali sıkmtılann aşıhnası için 10.4 milyar dolarhk destek paketin- de anlaşmaya vanldığmı anımsattı ve paketin IMF lcra Kurulu'nca onay- landığını söyledi. Öte yandan, stand-by düzenlemesi kapsamın- da önceki gece IMF'ye gönderilen 3 'üncü ek ni- yet mektubu da IMF lc- ra Kurulu'nun dünkü toplantısmda tartışıldı ve onaylandı. Ek niyet mek- tubunun onaylanmasıyla bugünden itibaren Tür- kiye'ye yaklaşık 2.8 mil- yar dolarlık kredi girişi gerçekleşecek.