17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 ARALIK 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / [email protected] 13 ŞİRKETLERDEN • MV NET, internet kullamcüanna Şeker Bayramı ve yeni yd jçin birbirinden ilginç ve hareketli kartlar hazniadı. • LCWAÎKlKİ'den31 Aralık tarihine kadar yapılan 50 milyon ûzeri alışverişlere LCW ya da LC Waikiki parfiim hediye ediliyor. Italya'da özel olarak üretilen parfümler dört ayn ambalajda ve kokuda sunuluyor. • MERLONI ELETTODOMESTICI, internete bağlanabilen ilk digital beyaz eşya üretimini gerçekleştirdL Üretilen mutfak monHörü sayesinde internetten yemek tarifleri, pişirme ve yıkama programlan yüklenebühor ve su. elektrik, deterjan tûketimi kontrol altına alınabiliyor. • HEVVLETT- PACKARD,6-12yaş ilköğretim öğrencilerine yönelik düzenlediği, kûçük mucıtler yanşmasmın başvuru tarihini 2 Ocak 2001 tarihine kadar uzattı. Yanşma hakkında detayh bilgi almak isteyenlerin www.hp.com.tr adresine tıklamalan yeterli olacak. • ELF, oluşturduğu sistem ile kuruluşlara akaryakıt aumlannı otomatikolarak yapma olanağı sunuyor. Ocak ayında pilot bölge olarak belirlenen 14 benzin istasyonunda başlayacak uygulama, en kısa sûre içinde tûm yurtta yaygmlaşünlacak. • NETWORK ALTINYILDIZ mağazalanndan, 15 Aralık'tan itibaren 100 milyon liralık alışveriş yapanlar 20 milyonl TL'lik ödül çekıne sahip olabilecek. Aynca 30, 50, 100 milyon değerinde hediye çekleri satın alarak yeni yıl hediyesi olarak sevdiklerine sunulabilecek. Cr ,,; • PEUGEOT, müşterilerine yol yardımı hizmeti vermeye başladı. Kurulan Peugeot Assistance servisine anza haünde0 212 292 2626 numaradan ulaşdabüir. 00 90 212 52 24 numarayı arayarak tûm Avrupa'da da Peugeot Assistance hizmetlerinden yararianmak mümkün. • TURK.INTERNET.COM artık Türkiye'de de internetin gündemini belirleyecek. Dûnyadaki son gelişmeleri, Türkiye'deki internet profesyonellerine sunan sitede finans, internet hukuku ve internet reklamcılığı gibi bilgilere ve haberlere de ulaşılabiliyor. • MILLER, yeni bir uygulamayla biralannı 12 şişelik yeni ambalajında piyasaya sundu. Efes içecek grubu tarafmdan üretilen Milller, 33 cl'lik şeffaf cam şişelerde satılıyor. ABD'de yavaşlama, Asya'da hızlı büyüme, Japonya ve Rusya'da iyileşme öngörülüyor 2001'de küresel ekonomiNEW YORK(AA) -Ulusla- rarası petrol fiyatlanndaki yûkselme eğilimine karşın kü- resel ekonornide gelecek yıl büyüme öngörülürken ABD ekonomisinde görülen büyü- menin de azalması bekleniyor. 1997 yılında yaşanan mali krizden olumsuz yönde etkile- nen Asya'da görülen büyüme- nin, dünyanın diğer bölgeleri- ne oranla daha hızlı olacağı, birçok Latin Amerika ülkesin- de de ekonomik büyümenin devam edeceği tahmini yapılı- yor. OECD tarafından geçen ay yayımlanan yılın son raporun- da, küresel düzeyde ekonomik • Küresel ekonomide büyümenin devam edeceği belirtilen OECD raporunda, yüksek petrol fîyatlannın küresel düzeyde bir endişe olarak kalmaya devam ettiğine de dikkat çekildi. koşullann büyüme için görece- li olarak uygun olduğu ifade edildi. Küresel ekonominin bu yıl, son 10 yılın en yüksek rakamı olan yüzde 4.2 düzeyinde bü- yümesi öngörülürken, 2001 için bu oran yüzde 3.2 olarak belirlendi. Raporda, yüksek petrol fîyatlannın destekledi- ği enflasyondaki artış bekleti- lerinin, küresel düzeyde bir en- dişe olarak kalmaya devam et- tiğine de dikkat çekildi. Ulus- lararası Para Fonu da (IMF) küresel ekonominin 2000 yı- lında yüzde 4.7, 2001' de ise yüzde 4.2 oranında büyüyece- ği tahmininde bulundu. ABD'de yavaşlama ABD ekonomisinde son 10 yıldır yaşanan büyüme eğilimi ile işsizlik düzeyinde gerileme bu yıl da devam etti. 2000 yılı için yüzde 5.2 olarak öngörü- len ABD ekonomisinde yaşa- nan büyümenin 2001 yılında azalarak yüzde 3.3 olacağı tah- min ediliyor. Asya'da hızlı büyüme Asya ekonomilerinin bu yıl yüzde 7.1,2001 yılında da yüz- ABpamsının 2001-2002 de 90 sent civannda seyredeceği tahmin ediliyor Euro'nunyönü ABD'yebağhLONDRA (AA) - Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, bölgesinin en büyük ekonomilerinin büyüme hızının giderek yükseldiği konjonktürde, euro'nun dolar karşısındaki değerinin 2001 ve 2002 yıllannda 90 sent civannda seyredeceğini tahmin ediyor. AB Komisyonu'na göre, Amerikan ekonomisinin büyüme hızı aniden ve büyük ölçüde yavaşlarsa, Avrupa ülkeleri de bunun olumsuz yansımalanndan kaçamayacaklanndan doiayı, euro'nun da 90 sent civanndaki istikrarlı seyri bozulacak ve pariteler değişebilecek. Frankfurt'takı Dresdner Bank'ın ekonomisti Petra Köhler'e göre, euro için işler iyiye gidiyor, Avrupa ekonomisi ABD'yi tedricen yakaladıkça. euro yaz ortasında 1 dolara kadar yükselebilir. Alman Merkez Bankası Bundesbank'ın Başkanı ve Avrupa Merkez Bankası Idari Kurulu üyesı Enıst VVefteke, "Amerikan ekonomisinin gûcünü koruması, hatta daha beteri, ABD ekonomisinin sert inişi, yani hızla yavaşlaması, istikrariı euro'yu sabote edebüir" diye uyanyor. Barclays Capital'in ekonomisti Thorsten Poüeit'e göre, Amenkan ekonomisinin yine beklentileri aşıp Avrupa'yı geçmesi halinde, yatınmcılar ABD'ye yöneleceğinden euro, altı ay içinde 80 sente kadar düşebilecek. de 6.4 oranında büyümesi ön- görülüyor. Hong Kong ve Sin- gapur'da 2000 yılında ekono- mik büyümenin yüzde 9.5'e ulaşması bekleniyor. Latln Amerika Brezilya, Meksika ve Şi- li'nin öncülüğünü yaptığı La- tin Amerika ekonomilerinin bu yıl yüzde 4.2,2001'de de yüz- de 4.5 oranında büyümesi bek- leniyor. ABD ekonomisinde bir ya- vaşlamanın bölgenin ekono- mik büyümesine olumsuz yönde etkileyebilecegi ifade ediliyor. Japonya'da lytieşme Japonya'da 2001 yılında da ekonomik iyileşmeye devam edilmesi bekleniyor. Japon- ya'nın gayrisafı yurtiçi hasılası- nın 2000 yılında yüzde 2 oranın- da artması bekleniyor. AB'de durum Avrupa Birliği (AB) ülkele- rinin bu yıl 1989 yıhndan bu yana yaşanan en yüksek rakam olan yüzde 3.4 oramnda büyü- mesi öngörülüyor. Avrupa Ko- misyonu, yüksek petrol fıyatla- nna karşın güçlü ekonomik bü- yümenin 2001 yılında da de- vam edeceği tahminini yapıyor. Rusya lylmser Petrol fıyatlannda yaşanan yûkselme eğilimi Rusya ekono- misini olumlu yönde etkıledi. Rusya ekonomisinde görülen iyileşme 2000 yılında da devam etti ve GSYÎH, SSCB'nin dağıl- masından bu yana ilk kez arttı. Doğu Avrupa ve Orta Asya ülke- lerinde 2001 yılında, Berlin Du- van'nnı yıkılmasından bu yana en yüksek büyüme bekleniyor. GÖZDE AKGÜNGÖR Rusya kriziyle sarsılan, ancak son iki yıldır topar- lanmaya çalışan ayakkabı yan sanayii sektöründe ih- racata destek beklentisi var. Sektörün kurumsal- laşhğını ve sağlıklı bir gı- diş izlediğini belirten sa- nayici Uzakdogu'da ticari partner anyor. " Yan sanayün de bir sa- nayi olduğu çok geç farke- dildi" diyen ASM Ayak- kabı Sanayii Genel Müdü- rü OğuzKaan Sahcı, kışlık bir botta 100 çeşıt malze- me kullanıldığını, her ayakkabı için 100 tane ol- masa bile 50 yan sanayi firmasının faaliyet göster- diğıni belirterek sektörün önemine işaret ediyor. • Türkiye'ye Avrupa'dan moda ve teknoloji, Uzakdoğu'dan da işçilik ithal edildiğini söyleyen ASM Genel Müdürü Oğuz Kaan Salıcı, yakında dengelerin değişeceğini ve Çin'e ihracat yapmaya hazırlıklı olmak gerektiğini belirtiyor. Rusya'daki krizden en çok etkilenen sektörlerin ayakkabı, çanta ve deri ol- duğuna değinen Salıcı, "Şu anda ayakkabıyan sa- nayiidahasağlam temeüer ûzerindedunıyor. Bu gkliş sağbldı bir gidiş" diyor. Çünkü sektörde her üreti- leni alacak hazır müşteri yok, bu da yan sanayii ye- nilik arayışma itiyor. Salı- cı, özellikle 1998 yılından sonra ayakkabı sektörün- de markalaşmaya, yan sa- nayide de farklılaşmaya gidildiğini vurguluyor. Sahcı'ya göre sektörün birincil sorunu pek çok sektörde olduğu gibi ihra- catın desteklenmemesi. Salıcı, "Üretim iç pazan aşryor, arzm talebin üstün- de ohnası fiyatlan düşürü- yor. Buna bağh olarak fır- malann marjı düşerken yeni yabrnn olaoaklan da azalıyor. Böyle bir kısır döngü var" ifadesiyle ih- racatın neden destek gör- mesi gerektiğini açıklıyor. Kalrfıye işgücü yetersizli- ği de sektörün başka bir sorununu oluşturuyor. Sa- lıcı, buradaki okuilu- alay- lı çatışmasını aşmak için koordinasyona ve kurum- sallaşmaya ihtiyaç duyul- duğunu dile getiriyor. Uzakdoğu'ya ihracat Salıcı, belki Avrupa'nın değil ama Ortadoğu, Bal- kanlar, BDT ve Kuzey Af- rika'nın Türkiye için iyi bir pazar olabileceğini söylü- yor. "Türkjye şu anda Av- rupa'dan moda ve teknolo- ji, Uzakdoğu'dan da işçilik ithal eden bir ülke duru- muna düşmüştür" diyen Salıcı, Uzakdoğu'dan ge- len mallann sektörü yara- ladığmı belirterek Çin'in uluslararası sözleşmelere imza atmaya başladığuıı, bu nedenle insan haklan faktörünün devreye girece- ğinive işgücü maliyetinin artacağmı bildiriyor. ASM Ayakkabı Sanayü Müdürfi Oğuz Kaan Sataa. İLGİTOPLUMUNA DOĞRU/ÖZLEM YÜZAK [email protected] Eğitime Açılan Yeni Pencere ve Jamaika Bilgi çağı ve bilişim teknolo- jilerindeki gelişmeler dünyada eğitim sistemlerine açılan yeni bir pencere gibi... Artık, bilgiye sahip olmak ye- rine bilgiye nasıl ulaşacağını öğrenmek giderek önem kaza- nıyor. Yalnızca bilgisayar ve in- ternet erişimi yeterli olmuyor. Önümüze sunulan bilgi okya- nusu arasında ilgimizi çekenle- re ulaşmak, onlan ayırmayı bil- mek ve bikjiyi işimize yarar ha- le getirmek de gerekiyor. İnter- net, propaganda açısından da rahat bir ortam sağladığı için bilgiyi ezberlemek yerine ona eleştirel bir gözle de bakmayı zorunlu kılıyor. Bu da, tüm dün- yada ülkelerin eğitim sistemle- rine yönelik birtakım sorulan beraberinde getiriyor "Biz doğnı adam yetiştiriyor mu- yuz?" "Gelecekte nasıl bir insan ti- pi yaratmak istiyoruz?" Verecegimiz örnek eğitim politikalannı yeniden şekillen- dirmek için büyük kaynaklar ayırabilme lüksüne sahip olan ABD'ye ya da Avrupa Birliği ül- kelerine ait değil. Bat Hint ada- lanndaki küçük bir ülkede, Kü- ba'nın güneyindeki Jama- ika'daki gelişmelere değinmek istiyoruz. Bu ülkede okullarda öğretim teknikleri büyük bir sü- ratle değişiyor ve Jamaika'nın gelecekteki işgücü bu doğrul- tuda eğitimle yeni- den şekillendiriliyor. Peki, nasıl gerçekle- şiyor bu değişim? Öncelikle bu doğ- rultuda ulusal bir bi- lincin yaratılmasıyla ve özel sektörün de bu bilince dahil edilmesiyle. 10 yıl önce otuşturulan Jamaika Bilgisayar Toplumu Eğitim Kurumu, ülke- deki okullara yavaş yavaş bilgi laboratuvarlan kurmaya, yazı- lım alımlan yapmaya ve öğret- menlere yönelik eğitim prog- ramlan gerçekleştirmeye baş- ladı. Bu arada eğitim bakanlığı bünyesinde bir kamu ve özel sektör ortak gi- rişimi olan "Yüreğine Güven" isimli bir eği- tim teknolojileri birimi oluşturuldu. Bir yandan Amerika Kalkınma Bankası ve Dünya Bankası gibi uluslararası finans kurumlanndan kaynak sağlan- maya çalışılırken öte yandan fon yaratma projesine yurtdı- Türkiye'de Eğitim Değişime Ayak Uyduramıyor Türkiye'de bugün eğitim sisteminin içinde bulunduğu konumu, intemet üze- rinde bir eğitim portalı kuran Dr. Haluk Bingöi ilekonuştuk. www. meraklisina.com'un yaratıcıst Dr. Bingöi, tşgücünde ihtiyaçlann da hızlı bir değişim gösterdiğini, ancak Türki- ye'de eğitim sisteminin daima aynı kal- dığını belirterek şunlan vurguladı: "Bun- dan 10yıl önce gazetelerin insan kaynak- lan sayfalarındaki iş ilanlannda ODTÛ, Boğaziçi Üniversitesi gibi belli başlı üni- versitelerin mezunlan tercih edilirdi. Baş- ka bir kriterfazla ön plana çıkmazdı. Şirn- di iseyapı yavaş yavaş değişiyor, Artokişi bilen adam aranıyor. Hangi üniverstte- den mezun olduğunuz çok da önemli ol- muyor. Hatta sertifıkasyon programlan giderek ön plana çıkıyor. Bu çok ciddi bir değişim." •Hıçbir değişiklik yapılmryor' Peki bu değişen yapıda Milli Eğitim Ba- kanlığı (MEB) ne yapryor? Haluk Bingöl'e göre "Türkiye'de, başa- nlı bir şekilde, hiçbir değişiklik yapılmı- yor. Hatta 1980 öncesi ve sonrası diye aynm yapılacak olursa bir gerileme dahi var. Adeta beyin göçünü teşvik eder bir tavır hâkim. Oğrenci kalitesi sûrekli ge- riliyor." MEB'nin teknoloji kullanma doğ- rultusunda da beJIİ birstratejisi olmadığı- nı belirten Bingöi, bu tavnn sonucu ola- rak Heri dönemlerde Türkiye'de işgücü konusunda çok daha büyük sorunlar ya- şanacağını şu sözlerle dile getirdi: "Bu- gün Türkiye'nin yan nüfusu 25 yaş altı. Bundan sonraki 30 yıllık bir dönem zar- fında 30 milyon kişiye iş bulmak zorun- dasınız. Halbuki bütün dünya yazılımcı anyor. Yazılım ise emek yoğun. Bir taşla iki kuş vurulabilir. Hem istihdama katkı sağlanır hem de teknoloji üretip belli bir yerden sıçramayapma olanağı e/cte edil- miş ofur.' şında yaşayan Jamaikalılann dahil edilmesi için çabalar sar- fedildi. Türkiye, bilgi bakanlığı kurutsun mu kurulmasın mı gi- bi artk kısır döngüye giren tar- tışmalar ile oyalanırken, 2 mil- yon 700 bin nüfuslu bu küçük ülke tüm projelerini tek çatı al- tına toplayan Jamaika Bilim ve Teknoloji Ulusal Komisyonu'nu kuruverdi ve çalışmalanna hız kazandırdı. Bugün, Jamaika'da birçok li- se, merkezi Hollanda'da bulu- nan Uluslararası lletişim ve Ge- lişim Enstitüsü'nün uzaktan eğitim programlanna katılıyor. Güney Afrika, Zîmbabve, Rc- manya, Uganda, Gana, Slo- venya, Kenya, Hollanda, Isveç ve Latvia ile birlikte Jamaika'da da sınrf eğitimi intemet ve e- posta aracılığı ile daha da zen- ginleştirilmeye çalışılryor. Üste- lik Jamaika kendi bölgesinde bu programa katılan tek ülke. Tüm bunlar yapılırken bir yandan da okul yöneticileri ve öğretmenler için eğitim prog- ramlan düzenleniyor. Eski mo- del bilgisayarlan en verimli şe- kilde kullanabilmenin yollan öğretiliyor. Jamaika'daki geliş- meler bunlarla sınıriı değil. Ül- kede bugün tanm sektörünün de bilişim teknolojilerinden ya- rarlanması için hızlı bir sefer- berlik yürütülmekte. ÇIFTÇIDOSTU SADULLAH USUMİ Kaçak Etler Zehir Saçıyop Halkımızın sağlığı ciddi bir tehlike ile karşı karşı- ya. Istanbul'da yaşayan 10 milyondan fazla insanı- mızın yediği etlerin yüzde 75'i kaçak. Hiçbir dene- time tabi tutulmadan satışa çıkanlan bu etler ade- ta zehir saçıyor... Ne sağlık raporu soran var, ne de izin belgesi... Tünkiye'nin en büyük ve en gözde kenti "yol geçen hanı" gibi... Ülkemizin birçok böl- gesinde de durum, Istanbul'dan farksız... Ancak Anadolu ve Trakya'da denetlenemeyen etlerin tam olarak tesprti mümkün olamıyor. Zira, her önüne ge- len, hayvanını veya etini kamyona yüklüyor ve iste- diöi yere taşıyor... Tstanbul Ticaret Odası'nın kurduğu "Tanm ve Hayvancılık Komitesi" önceki gün "kaçak et" ko- nusunu ve "alınması gereken önlemlen" görüştü... Komite üyelerinin verdiği bılgıler dehşet verici... 1996 rakamlanna göre Istanbul'da bir günde tü- ketilen et miktan 486 bin kilo... Önümüzdeki yıla ka- dar bu rakamın 500 bin kiloya ulaşması bekleniyor. Demek ki Istanbul halkının bir günde yediği 500 bin kilo etin en azından 375 bin kilosu denetimden yoksun. Yurtdtşından da kaçâk et getiriliyor Aynca ithalat yasak olmasına rağmen, Bulgaris- tan'dan ve Romanya'dan kalitesinin ne olduğu be- lirsiz etlerin otobüs ve bagajlannda veya çeşitli yol- la yurda sokulduğu ve Istanbul'un kenar bölgele- rinde halka satıldığı iddia ediliyor. Iran'dan sınır ti- careti yolu ile veya kaçak giren sığıriann da Istan- bul'a kadar getirildikleri ve bir kısmının da hastalık- lı olabileceği ileri sürülüyor. Gene verilen bilgilere göre Istanbul'da 120'yeya- kın et deposu var. Bir kısmının sağlıksız koşullar al- tında çalıştığı belirtilen bu depolardan da çürük ça- nk etler piyasaya sürülüyor. Bu arada bazı semtler- de nerede ve hangi koşullar altında kesıldıği bilin- meyen etleri, Istanbul halkı birazda ucuz olduğu için kapış kapış alıyor... Hele Anadolu'nun çeşıtlı bolge- lerinden getirilen, bir kısmı da Istanbul'da imal edi- len sucuklar için söylenenler oldukça ürkutücü. Ba- zı sucuklann sığır etinden mi yoksa eşek etinden mi yapıldığı belli değil. Denetimler azaldı ' Işin en üzücü yanı, denetimlerin giderek daha da azalması. Zira 1980 ytlına kadar denetim mekaniz- ması ciddi biçimde işletiliyordu. Kesilen hayvanla- nn ve tüketilen etlerin yuzde 95'i denetlenebiliyor- du. 1985 yılında denetlenemeyen etlerin oranı yüz- de 19'a çıktı. Daha sonraki yıllarda kontrol meka- nizması tamamen çöktü. 1996 yılında sağlık kont- rolleri yapılamayan etlerin oranı yüzde 61 'i, 1997 yı- lında da yüzde 75'i buldu. Önümüzdeki yıllann he- sabını ise kimse yapamryor... Bu gidişle belki de denetimler tamamen sıfırianacak. Sağlık kontrolle- ri yapılmış et bulamayacağız!.. Istanbul Ticaret Odası kaçak ve sağlıksız et sa- tışlan konusunda çok hassas. Nitekim odanın gö- revlendirdiği "Tanm ve Hayvancılık Komitesi" bir süreden beri başlattığı çalışmalannı karar aşaması- na getirdi. Önceki gün Ali Kopuz'un başkanlığında toplanan komite, bu konuda hazıriadığı raporiarı Cumhurbaşkanı'na, Başbakan'a ve ilgili bakanlık- lara sunacak. Türkiye çapında ciddi ve acil önlem- ler alınmasını isteyecek. Aynca Türkiye'de bulunan bütün ticaret odalanna, borsalara, ziraat odalanna, çiftçi ve hayvan yetiştirici biriiklerine de işbiriiği çağ- nsında bulunacak... Kasaplara göre halkımız zehirieniyor Istanbul Ticaret Odası Meclis Üyesi ve Komite Başkanı Ali Kopuz bu konuda şöyle diyor: "Halkımız sağlıksız etlerle zehiheniyor. Etpiyasa- lannda hiçbir denetim yok. Eskiden fabrikalar ay- da iki veya üç kez kontrol edilirdi. Şimdi 6 ayda bir bile bakan yok. Alman numunelerden de 75 ile 20 günden önce sonuç alınamıyor. Bu yüzden de et- lerelden çıkanlmış oluyor. Eskiden belediyelercid- di kontroller yapariardı. Bozuk mallar imha edilirdi. Şimdi ise birçok kombina belgesiz ve faturasız mal alıyor, satıyor. Üstelik trilyonlarca lira da vergi kay- bıvar..." Yanm asıriık tüccarkasaplardan AhmetYüzey de piyasada kaçak faturalann bulunduğunu söylüyor "Denetim olmadığı için sadece ıstanbul'da üç trilyona yakın KDV kaybı var. Üstelik halkımıza ne olduğu bilinmeyen etler yediriliyor. Bunlan önle- mek için yapılacak iş, iller arasında hayvan trans- ferieri yapılın\en belediyelerin denetim yapmasını sağlamaktır." Hertüriü kötülüğün, vurgunun, sömürünün köke- ni araştınldığı zaman, altından 12 Eylül darbesi çı- kıyor... Türkiye'de yaşanan sıkıntılann başlangıç ta- rihi de hep 1980yılınadayanıyor... Bu nedenle, Tür- kiye'yi düzlüğe çıkarabilmek için, öncelikle 12 Ey- lül kınntılanndan kurtulmak gerekecektir. NOT: YukandaM köşeyazısı tam 2.5 yıl önce gaze- temizdeyayımlandı. O günden buyana değişen bir şey olmadı. Halh- mız kaçak ve hastahklı etleriyemeye devam etti. Ge- lişmelere bahlırsa gene de yemeye devam edecek. S.V. Japon NTT ve Amerikan HP Gözler 4. nesil cepte TOKYÖ(AA)- Japon sermayeli NTT DoCo- Mo şirketi ile Amerikan sermayeli Hewlett-Pac- kard (HP) şirketi, dör- düncü nesil cep telefon- larının teknolojisinin ge- liştirilmesi araştnmala- nnda işbirliğine gidiyor. DoCoMo şirketinin telsizli geniş bant tekno- loji birimi ile HP'nin şe- beke altyapısı ve bilgisa- yar sunuculan bölümü, telsiz teknolojisine daya- lı dördüncü nesil cep ve mobil telefonlannın ge- liştirilmesi konusunda araştırmalar yürütecek. Şirket, MOTO-Media adı verilen bir platform ûzerinde çalışacak ve ye- ni teknolojiyi 2007 yılın- da ticari amaçlı kullanı- ma hazırhale getirilecek. Japon NTT DoCoMo şirketinin internet modlu denilen platformunun Japonya'daki abone sayı- sı 14 milyon kişiye ulaş- tı ve her gün ortalama 50 bin yeni abone kaydı ya- pılıyor. Oyun oynanıyor internet modlu plat- formun aboneleri, cep telefonlanndan konuş- ma, bilgisayar oyunlan oynama, haberleri oku- ma, elektronik posta me- sajlannı gönderme ve al- ma işlemlerini yapabili- yor, ancak video gibi mültimedya hizmetleri- ni veremiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle