Katalog

ARALIK 2000 PERŞEMBE Sayın başbakanımızın olaylan değer- leidırmesi, beni çıldırtıyor. Koalisyon ü\esi partilerin mılletvekilleri, birbirleri- nive diğer parti liderierini her türlü ter- bi/e sınırlannı aşarak eleştirirken, kimi bikanlar birtoırierine dolaylı yollarta, "şsrefsız, ahlaksız" vb. gibisinden ha- ka-etler yağdırırken sayın başbakan, "lyum" ve "istikrar" konusunda "gö- rümedik" bir deneyim sergilediklerini ileri sürebiliyor. Burada ikj olasılık söz konusu. Ya sa- yın başbakanımız söylediklerine inanı- ycr ve bundan dolayı dile getiriyor, ki; bu durumda vaziyet çok "vahim" de- mektir. Ya da sayın başbakan istikran kurabilmek adına ve insanlan kandıra- bileceğini umarak, böyle bir söylem içınde bulunuyor, ki; bu durumda, vazi- yet çok "daha vahim "... • • • SaJı günkü televizyon haber program- lan, inanın, kanımı kuruttu. Istanbul ve Bursa'daki çevik kuvvet polislerinin govde gösterileri ve Ankara'da polisle "ülkücülerin", çok da aykın gelmeyen bir işbirliği içinde "düzen sağlamala- n"(!); eskiden çok gördüğümüz ve acıy- la anımsadığımız bir senaryoyu, yeni- den gündeme getirdi. "Ağabey ben ül- kücüyüm" diyen serbest kalıyordu. Utanmazlar, bıkmadılar bu senaryo- dan... Istanbul'da çevik kuvvet polisle- rinin otobüsune yapılan saldınyı nefret- le kınamamak mümkün değil. (Fakat bu ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Buyrun Bakalım... saldırganlann orada nasıl konuşlanabil- dikleri konusunda, kafamda binbir so- ru olduğunu da ifade etmek istiyorum.) Evet, bu saldınyı nefretle kınamamak mümkün değil. Fakat bu saldın, görev- leri düzeni sağlamak oian emniyet güç- lerimize, ızinsız gosteri yüruyuşleri yap- ma hakkını vermez. Yapılan gösteri, tam bir "kazan devinve" hareketi idi. Hele atılan kimi sloganlar, MHP'nin bile ülkü- cülere yasakladığı sloganlar idi. ("Ya Al- lah, Bismillah..." diye başlayan slogan gibi). Ve binlerce polis, yasalan hiçe saya- rak ve sağa sola bayrak astırmaya ça- balayarak vılayete kadar yürüyüp aynı pervasızlık içinde emniyet müdürlüğü- ne döndükten sonra, şehtt olan arka- daşlan için burada kısa bir tören yaptı- lar. Sonra da Bayrampaşa'daki çevik kuvvet merkezine gidip birtören de ora- da yaptılar. (Vatan Caddesi'ndeki emniyet mü- dürtuğünde yapılan törene katılanlar arasından birini, Istanbul Üniversıte- si'nin Sayın Rektörü Kemal Alemda- roğiu'na benzettım. Umanm yanılmı- şımdır. Zira böyle bir kazan kaldırma gösterisinin ardından yapılan birtören- de, "üniversite"n\n işi yoktur. Yapılan saldınya ne kadar karşı olsak ve ne de- recede nefretle kınasak bile...) ••• "Kazan kaldırma"; Osmanlı dönemin- de, yeniçerilerte ilgili bir kavramdır. Şu ya da bu nedenle ayaklanmaya niyet- lenen yeniçerilen yemek kazanlannı de- virerek yemek yemeyi reddeder ve sa- raya yürüyerek (çoğu kez) "kelle ister- lerdi". Buna, 'kazan kaldırma' ya da "kazan devirme" denirdi ve bu eylemin ardında, bambaşka "provokasyonlar" olurdu... Begensek de, begenmesek de nispe- ten demokratik bir süreç sonrasında or- taya çıkan bir hükümeti, emniyet men- suplannın bu türden bir gösteriyle isti- • faya davet etmesini çok yadırgadım. El- bette, vatandaş olarak emniyet görev- lilerinin de sıyasal kanaatleri vardır ve saygıya deger. Hükumetin istifasını da isteyebilirler, alaşağı edilmesini de. Fa- kat böyle toplu bir kazan kaldırma tö- reni yapmamalan ve eğer yapılırsa, bu- nun sorumlulannın saptanması gerekir. ••• Nicedir yazıp çiziyoruz. Çalıp çırpma düzenini sürdüren ve "Aman düzeni- miz bozulmasın"telaşı içindeki kimiso- rumlular, varolan ";sf;/crann"aldatıcı bir istikrar olduğunu görmezden geldiler. Duruma "hâkim olduktannı've hep hâ- kim olacaklannı sandılar. Salı günkü gösterilerde, tabancalan- nı göstererek slogan atan emniyet gö- revlilerinin görüntüsü, umanm akıllannı başlanna getirmiştir. Zira ok yaydan çık- mak üzeredir, iş işten geçmek üzeredir. • • • Aslında, çevik kuvvet üyelerinin üzün- tü ve isyanlannı da anlıyor ve duygula- nna saygı duyuyorum. Inanılmaz bir tü- ketimin pompalandığı bir düzen içinde ve bu düzenin "nimetlerinin" onda bi- rinden bileyararlanamazken, üzerierine düşen görevlerin ağırlığı altında ezili- yorlar. Bunlar da genç insanlar ve "bi- rilerinin" nasıl yaşadığını görüyorlar. De- vamlı bir "can pazanndalar" ve buna karşılık hiçbir garanti ve güvenceleri yok. Şehit düştükleri zaman, ailelerine devtet bile sahip çıkmıyor. O devlet ki, batık bankalardan birini kurtarmak ıçin yaptığı harcama ile, tüm şehit polislerin ailelerine tam anlamıyla sahip çıkabılirdi. Ve sonunda kazan kaldırdılar... Ama acaba doğru hedeflere mi yö- neldiler? Ben biraz kuşkuluyum... Türkiye'nin güvenliği açısından kritik NATO toplantısı bugün Brüksel'de başlıyor Ankara: Ne vetoriegeri adrnıANKARA/BRUKSEL (Cum- huriyet - Türkıye, güvenliği aç> sından kntık öneme sahip NATO toplantısı öncesınde gelen ABD baskılanna karşı kararlı bir tu- tum ızleyerek geri adım atmaya- cağı ancak veto kehmesini de kullanmayacağı mesajını verdı. Avrupa Güvenlik ve Savunma Kimlıği'nin (AGSK) ittifakın harekât planlama sisteminı kul- lanması sûrecinde karar alma mekanizmalannda yer alması gerektiğını belırten Türkiye, "Bi- ziın poasyonumuz sağlam. Bu pozisyondan geri adım atama- VE" görüşünü savundu. AGSK konusunda AB'ye gûvenmeyen Genelkurmay Başkanlığı'nın, karar alma mekanızmalanna ka- tılmaması durumunda Türki- çıkarlannın bü- • NATO dışişleri bakanlan toplantısı gündeminin ilk sırasında, Türkiye gibi AB üyesi olmayan müttefiklerin AGSK'ye katılımı ve bu kapsamda NATO-AB ilişkileri yer alıyor. Toplantıda Türkiye'yi Dışişleri Bakanı îsmail Cem temsil edecek. yük ölçüde etkileneceğı, olum- suz gelişmelerin yansımalaruun Kıbns'ta bile gönİleceğı kaygısı- nı dile getirdıler. NATO ıle AB arasındakı gergınlığin de bugûn yapılacak toplantıda günyüzüne çıkması verestleşmelennyaşan- ması bekleniyor. Kritik toplanü AB'nin 2003 yılına kadar 60 bın kişilik acil müdahale gücü oluşturulmasına yönelık çabala- n kapsamında yaşanan tartışma- lar bugün Brüksel'de yapılacak NATO dışişlen bakanlan toplan- tısında yeniden gündeme gele- ,cek, Türkiye'yi Dışişleri Bakanı Îsmail Cem'ın temsil edeceğı toplantılarda gündemin ilk sıra- sında, AB üyesi olmayan mütte- fiklerin AGSK'ye katılımı ve NATO- AB ilişkileri yer alıyor. NATO Doruğu'nda izlenecek polıtıkalarla ilgili olarak bilgı ve- ren bir yetkilı, Türkiye 'nın AGSK'ye karşı olmadığuu, an- cak Avrupa savunmasında NA- TO'nun temel olduğunu bildırdı. Yetkilı, "veto" kelımesıni telaf- fuz etmenın doğru olmayacağı- nı belirtırken "Ancak ulusaJ ç»- karlannuzın zarar görroemesini de sağiamaya çattşacağE" dedı. Cfinton'ın mektubu ve Ecevit'in yanıtı üzenne yaşanan gelişme- ler üzenne aynı yetkili, u Bayun eğmeüyiz, diye bir dunun yok. Biz de her ittifak üyesi gibi gü- venlik çıkarlarunızın gerektirdi- ğişeküde pozisyonumuzu dile ge- tireceğiz. Pozisyonumuzda geri adımatmamıagerektiren bir du- rum yok" dedı. Ancak Türki- ye'nin NATO-AB ilişkilerinin ne yönde gelışeceğine göre tam tav- nnı oluşturması beklenıyor. AB, Avrupa'nın çeşıtli bölge- lerinde krizlere müdahale etmek amacıyla oluşturduğu silahlı kuvvetlerin. istediğı zaman ve koşulsuz olarak NATO olanak ve yeteneklerinden yararianmasını istiyor. Buna karşılık, NA- TO'nun AB üyesi olmayan Av- rupalı müttefiklennı karar ve planlama mekanizması dışında bırakıyor. Robertson'dan uyan Brüksel'de, bugün başlayacak olan Kuzey Atlantik Konseyi toplantılan öncesınde gazeteci- lerle görüşen NATO Genel Sek- reteri George Robertson, AB'nin, NATO olanak ve yete- neklerinden yararlanmadan hiç- bir asken operasyon yapacak du- rumda olmadığuu söyledı. Ro- bertson, askeri kimlüc arayışnı- daki AB üyelerine uyancı me- sajlar verdi ve "Eğer AB'Ifler NATO olanak ve yeteneklerini kullanmak istiyoıİarsa İttifak planlamasuıdan geçmek duru- ımındaiar" dedı. ABSÜRECİ Türkiye zorlu idöneme girdi ANKARA(CumhııriyetBün)su)-Tür- kiye. hükümet ortaklannın Ulusal Prog- ram konusunda önceki gün yaptıklan doruk toplantısıyla zorlu bir sürece gir- di. Dışişlen yetkilıleri Program'la ilgili çalışmalann ocak sonuna kadar AB Ko- misyonu'na sunulmasının beklendiğini bildirdiler. Çerçeve Yönetmelik ile Ulu- sal Program arasında paralellik kurma- nın da yanlış olacağını belirten yetkili- ler, "Gerçekçi bir yaklaşım gerekü Bu belgesadecehükümet konsensüsüyie de- P ulusal konsensüsle çıkacak.Çünkü bir kere yazılacak" dedıler. , AB Genel Sekreteri Büyükelçi \bflian 1 Vtoral'a bir sonraki toplantıda görüşül- ' mek üzere siyası koşullarla ilgili seçe- nekji metinler hazırlaması görevi veril- di. Özellikle ana dilde yayın ve eğitim gi- bi konulann dığer ülkelerdeki uygula- malannı araştıran Genel Sekreterlik, bu anlamda Türkiye'ye en yakın ülkenin Fransa olduğunu belirledi. Fransa'nın da "hak \e özgürtiiklerin bireyseUiği'' anla- yışından yola çıkarak hıçbu: etnik köke- ne ayncalık vennediğini belirleyen Ge- nel Sekreterlik, Türk azuüığın bulundu- ğu ülkelerdekı uygulamalan da sıraladı. Türkiye'nin Ulusal Programı'na yansı- tacağı düzenlemelenn de bu şekilde ola- cağı kaydedıliyor. Mesut Yılmaz: 2008 Olimpiyatları'na ha&rız Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Istanbul'a, 2008 Olimpiyatlan'nuı organizasyonunun verilmesi durumunda, oyunlann en iyi biçünde yapılacağmı beürtti. Mesut Yılmaz'uı başkanhğmı yapûğı ve aralannda Devlet Bakanı Fikret İ nlü. tstanbul Büyükjehir Belediye Başkanı Ali Müfıt Gürtuna, Türkiye Milli Olimpiy^t Komitesi (TMOK) Başkanı Sinan Erdem ve genel sekreter Togay Bayatb'nın da bulunduğu Türk hejeti, dün Istanbul - 2008'in adaylık tarutjnınu, Uluslararası Oümpiyat Komitesi'nin (IOQ tsviçre'nin Lozan kentindeki merkezinde, komitenin icra kurulu üyelerine yapülar. IOC Başkanı Juan Antonio Samarancb'm da aralannda bulunduğu icra kurulu üyelerine brifıngsunan Başbakan Yardımcısı Yılmaz, yaptığı konuşmada, dünyada tek örnek olan Türk Olimpiyat Yasası'nın «ığladığı olanaklarla 1992'den bu yana birçok spor yaünnunın yapıldığmı vurguladı. Avrupa'nuı en genç nüfusuna sahip olan Türidye'de sporun, gençük eğitimi için çok önemli bir araç olduğunu vurgulayan Yılmaz, tstanbul'un ev sabibi seçilmesinin. TMOK'nin bu alanda yürütmekte okhığu eddnliklere çok önemli bir ivme kazandıracağını söyledL Toplanüdan sonra çahşmalanyla ilgili bir basm toplantısı düzenleyen Yılmaz, burada da tstanbul'un 3. kez oyunlar için başvurusunu yapbğuu vurgulayarak "Bu kez daha iyi hazuiandık. tstanbul'un adayhğma tüm siyasal partilerin yanı sıra halk ve devlet de destek veriyor" diye konuştu. ( Fotoğraf: AA) Müsteşar Logoğlu ulusal Programı değerlendirdi 'Gecikme olmayacak' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Faruk Loğoğhı. Türiaye'nin AB'ye taahhütlerini ileteceği Ulusal Program'da bir gecikme olmayacağmı bildirdi. Ulusal Program'ın tamamlanması konusunda ne AB ne de Türkiye tarafindan önceden bir tarih belirlendiğini kaydeden Loğoğlu, "Türkrye'ninbdgEyi geciktirmesi söz konusu değü" diye konuştu. Loğoğlu, Mülkiyeliler Birliği'nce düzenlenen söyleşide Türkiye-Avrupa Birliği ilişküerini değerlendirdi. Kaülım ortaklığı belgesı konusunda her kurumun görüşlerini dile getirmesinın zenginlik olduğunu kaydeden Loğoğlu, "Taröşüğunız konular kolay değiL Herkesin görûşlerine saygı duyühnası gerekir. Önemli olan doğru bedefler koymaktn-" diye konuştu. Ulusal Program'm geciktirilmesinin söz konusu olmadığını belırten Loğoğlu, belgenin AB'den çok Türkiye için önemli olduğunu söyledi. Türkiye'nin AB'ye üyeh'ğinin AB'ye de önemli katkılar getireceğini kaydeden Loğoğlu, bunlar arasında güvenlik boyutunun ön plana çıktığını vurguladı. Avrupa Güvenlik ve Savunma Kimliği (AGSK) konusunda bazı sıkıntılar yaşandığını belirten Loğoğlu, "Uzun vadede ne Avrupa güvenuk konulannda Türkiye'yi dışanda birakabiar ne de Türkiye dışanda kahnak ister" diye konuştu. Abdullah Ocalan'ın AİHM'ye başvurusu Karar yann açıklanıyor STRASBOURG (AA) - Avrupa însan Haklan Mahkemesi (AÎHM) 1. Dairesi'nin, Abdullah Ocalan'ın avukatlannnı yaptığı başvurunun incelenmeye alınıp alınmamasına ilişkin karannı yann açıklaması bekleniyor. AlHM'nin 1. Dairesi'nde, 21 Kasım'da yapılan duruşmalarda, Ocalan'ın avukatlannın ve Türk hükümetınin görüşleri dinlenmış, ardından başvurunun incelenmeye alınıp alınmamasına ilişkin karann yazımı başlamıştı. Avrupa Konseyi kaynaklan, karann yazım aşamasının sona erdığinı, yann yapılacak toplantıda, yargıçlann ortaya çıkan metni son kez gözden geçirerek onay vereceklerini belirtiyor. Mahkeme kaynaklan, AİHM 1. Dairesi'nin, Ocalan'ın avukatlannın, Avrupa Insan Haklan Sözleşmesi'nin gözaltı süresi ve koşullanyla ilgili 5. maddesi ve adil yargılanmayla ilgili 6. maddesinin Türkiye tarafindan ihlal edıldiğı yolundaki ıddialannı incelemeye ahna ihtımalinin yüksek olduğunu bildıriyorlar. AİHS'nin yaşama hakkıyla ügilı 2. maddesinin ihlal edıldiğı yolundaki ıddianın ıse AÎHM 1. Dairesi'nin, karar verirken en fazla zorlandığı maddelerden biri olduğu belirtıliyor. AİHM'dekı 8 yargıçtan oluşan 1. Daire, davanın siyasi ve kendıni aşan zor bu" dava olduğu görüşüne varması halinde, başvuruyu 17 yargıçtan oluşan büyük mahkemeye gönderme hakkına sahip. IMDITAJM ZAMAN I Yılın en kârlı yatırım fırsatı Ister Astra 1.3 milyar TL'ye varan avantajlarla Ister Vectra 1.5 milyar TL'ye varan avantajlarla İster Combo 585 milyon TL'ye varan avantajlarla İster Tüm Opel'ler Opel Yetkili Satıcıları'nda. ÇOK KISA BİR SÜRE İÇİN KAÇIRMAYIN! assistance | wwW.opel.COIT1 • '- t I AOANA Arpel (0322) 441 16 00 ADAPAZARI Ekın (0264) 276 12 62 ANKARA Opal (Balgal) (0312) 284 47 47. Opan (Macunköy) (0312) 397 24 40. Opis (Iskitler) (0312) 342 10 20 ANTALYA Hedef (0242) 340 35 35 ALANYA Hedef (0242) 512 56 28. MANAVGAT Hedef (0242) 747 63 00 AYDIN Kopel (0256) 214 29 29 SOKE Kopel (0256) 518 26 26 BALIKESIR Tınaz (0266) 221 53 60 BOLU Kervan (0374) 217 74 51 DUZCE Kervan (0380) 549 75 17 BURSA Yuce Hlinkar (0224) 256 73 00 CANAKKALE Eksi (0286) 263 08 21 ÇORLU Inan (0282) 673 30 74 CORUM Giray (0364) 225 10 10 DENIZLI Funoto (0258) 371 72 74 DIYARBAKIR Canlar (0412) 251 88 20 ELAZIG Karalar (0424) 247 02 38 ERZURUM Erdemir (0442) 233 37 32 ESKIŞEHIR Alpata (0222) 228 03 30 GAZIANTEP Teymur (0342) 339 55 00 tSKENDERUN Anrl (0326) 618 77 00 ANTAKYA Anıl (0326) 285 58 70 ISTANBUL Aks (Haramidere) (0212) 422 08 04. Alakby (Havaalanı) (0212) 654 74 50. Balkan (Zeytinburnu) (0212) 665 26 65. Bogazici (Altunizade) (0216) 308 56 30. Erpas (Maltepe) (0216) 441 58 37. Gedizler (Cekmekoy) (0216) 466 43 43. Gerçek (Balmumcu) (0212) 227 47 62. Maslak (Maslak) (0212) 286 46 48. Odak (Topkapı) (0212) 613 97 40. Saglam (Gaziosmanpasa) (0212) 616 45 45 IZMIR Egem (Çınarlı) (0232) 461 10 00. Opaz (Gaziemir) (0232) 264 98 98 K MARAS Sarpel (0344) 221 10 01 KAYSERİ Demirel (0352) 326 38 38 KOCAELI Ekcan {0262) 343 33 03 KONYA Ozkaymak (0332) 236 55 46 MALATYA Kavuklar (0422) 336 46 82 MANISA lııcım (0236) 233 28 26 MERSIN Gedizler (0324) 359 90 00. TARSUS Gedizler (0324) 613 58 81 MUGLA Gurbek (0252) 223 86 00 ORDU Ates (0452) 233 51 88 RIZE Vardallar (0464) 223 55 72 SAMSUN Reıs (0362) 266 96 00 SIVAS Taştanlar (0346) 218 12 60 Ş URFA Gapel (0414) 315 63 01 TOKAT lce (0356) 212 42 38 TRABZON Vardallar (0462) 325 79 32 UŞAK Hitit (02761 266 73 02 VAN Oogu (0432) 217 72 77 ZONGULDAK Tumar (0372) 31808 08