17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 ARAUK 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / ekonomi(ğ cumhuriyet.com.tr 13 Doğubank'tan internet sitesi • tSTANBUL(AA)- Doğubank'ın intemetteki sitesi faalıyete geçti. Ithal ev araçlanndan gözlüğe, cep telefonundan oyuncağa kadar pek çok ürünün satıldığı Doğubank'ın müşterileri, www.dogubank- ishani.gen.tr sitesıyle artık Doğubank'a gelmeden ıntemerten de ahşveriş yapabilecekler. Memur zammı bekJiyop • ANKARA(AA)- Devlet memurlan, kasım ayı enflasyonuna göre kendilerine ödenecek ek zammı beklıyorlar. Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdûrlüğü'nün, kasım ayı sonunda enilasyon rakamlannın yüzde 35.7'ye ulaşması, memura ise 2000 yılı için toplam yüzde 31 zam yapılması nedenıyle başlattığı çalısmada, yıllık zammın 2 puanlık refah payı artışı ile birlikte kümülatif yüzde 37.7'ye yükseltilmesi öngörüldü. Çin-ABD tekstil savaşt • PEKtN(AA)- ABD'nin Çin'den ithal edilen tekstil ürünlerinde kotayı düşürmesi, Çin'in tepkisine yol açtı. Çin Dış Tıcaret ve Ekonomik tşbirliği Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada, ABD'nin bu gınşıminın tekstil ürünleri konusundakı ıkılı anlaşmalan ihlal ettiğı öne sürüldü. Amerikan makamlan, kısa süre önce bazı firmalann usulsüz yükleme yaptıklan gerekçesiyle Çin'den ıthal edilen tekstil ürünlerine yönelik kotayı 9 milyon dolar indirmişti. Beko vardiya sayısım arttırdı • İSTANBUL(AA)- Beko Elektronik, siparişleri karşılayabilmek ıçın bazı bölümlerde vardiya sayısım 3'e çıkardı. Beko Elektronik tarafindan, hem iç hem de dış piyasalardan gelen siparişleri yetiştırmeye çalıştıklanndan dolayı vardiya sayısım arttırdıklan açıklandı. hlas Finans'ta haneket • Ekonomi Servisi - thlas Fmans'ın Elazığ'daki şubelerinin önünde insanlann yığınlar oluşturduğu bildirildi. Öılas Finans'ın basınla ilişkifer sorumlusu Ahmet Tokdemir, şirketin mali yapısında herhangi bir sorun olmadığını belırterek şubelerdeki yoğunluğun yaklaşan bayram tatili öncesinde insanlann paralannı değerlendirmek için işlem yapmalarından kaynaİdandığını söyledi. ME'den istatistik tarihi • ANKARA(AA)- Devlet tstatıstik Enstitüsü (DÎE) Başkanhğı, tarihi istatistikler dizisinin altıncı cildi olan "Tanzimattan Cumhunyete • Modernleşme Sürecinde Eğitim Istatistikleri, 1839-1924" konulu çalışmayı yayımladı. Zarar ettirilen THY'de yabancılara verilecek hisse yüzde 24'le sınırlandı İhale süreci başlıyor • Bakan Yüksel Yalova, satış işleminin Nisan 2001 'de gerçekleşeceğini açıkladı. THY ana sözleşmesinde şirketin misyonunun yeniden belirlendiği ve imtiyazh hisse oluşturulduğu kaydedildi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - IMF ve Dünya Banka- sı'nm istemleri doğrultusunda Telekom'un yüzde 33.5 hisse- sinin satış ihalesi ile birlikte Türk Hava Yollan'nm yüzde 51 ihalesine de bugün çıkılıyor. THY'de teklif verme süresi- nin 28 Şubat 2001 'de sona ere- ceği, satış işleminin de Nisan 200İ'de gerçekleşece|i açık- landı. Devlet Bakanı Yüksel Yalova, THY'de yabancılara verilecek hissenin yüzde 24'le sınırlanmasının sağlandığını bildirdi. İmtiyazh hisse Yalova, ana sözleşme deği- şikliği, sermaye arttınmı, THY'nin başka şirketlerle bir- leşmesi, feshi ve tasfiyesi, uçuş hattını kapatma, sefer sayısım azaltma ve önemli ıînansal ka- rarlarda devletin nıhaı onay hakkına sahip olmasına yöne- lik 1 adet imtiyazh hisse oluş- turulduğunu açıkladı. Devlet Bakanı Yalova, dün düzenlediği basın toplantısıyla THY'nin satış koşullannı açık- ladı. Yalova, THY'nin ÎMK B' de işlem gören hisse senetleri bulunduğunu, halen hisseleri- nin yüzde 98.17'sinin kamuya ait olduğunu anımsatırken EW YORK TIMES ' Sorun: ABD ekonomisine bağımlılık' • Ekonomi Servisi -ABD'de yayımlanan New York Tîmes gazetesinde yer alan bir makalede, Türkiye'de yaşanan mali dal- galanmalar, ABD ekonomisinin yavaşla- masına bağlandı. Uluslararası Para Fonu (IMF) destekli ekonomik programlan uygulayan Türki- ye ve Arjantin'de yaşananlann ele alındı- ğı makalede, Latin Amerika, Asya ve Or- tadoğu'daki ihracat merkezli gelişmekte olan ülkelenn Amenkan ekonomisine ba- ğımlılıklan ele alındı. Başta Merkez Ban- • kası Başkanı Gazi Erçel olmak üzere eko- nomi bürokratlan, New York'ta ulusla- rarası finans çevreleriyle bir araya gelir- ken ABD basınında fürkiye'deki geliş- meler yankı buldu. Nevv York Times'ta Joseph Kahn tara- findan kaleme alınan makalede, gerek Arjantin gerekse Türkiye mali pıyasala- nnda yaşanan krızın, ABD ekonomısın- deki büyüme oranının keskin bir şekilde düşmesıyle ve ABD hisse senedi piyasa- lanndakı satışlarla ılgılı olduğu belirtil- di. Makalede, Türkiye'de ve Arjantin'de yaşananlar Asya knzmden sonra IMF ve ABD için en büyük "hayal kınklığı'' ola- rak nitelendirildı. Yabancı yatınmcılann Türk bankacılık sistemiyle ilgili korkulanndan dolayı pi- yasadan çıktıklan belirtilen makalede, Ar- janhn'de ıse daha farklı bir sorunun yaşan- "dığı belırtildi. Hem Türkiye'nin hem de Arjantin'in bu ayın sonunda alacaklan kredilerin, IMF 'nin 1998 'de Brezilya eko- nomısi için verdiğı krediden sonraki en büyük miktar olduğu belırtildi. Makalede, Türkiye'nin Avrupa banka- lanndan destek gördüğü ifade edilerek bankacılar arasında uygulanan ekonomik planın akılcı bulunduğu belirtildi. Ancak makalede, Türkiye'nin bir yıl içinde 25 milyar dolarlık borç ödemesi gerektiği, Türkiye'deki bankalann da yabancı kre- di desteğı oknadan önemli sorunlar yaşa- yabilecekleri belirtildı. Bankaçahşanlmmüdürü hapsetti Ekonomi Servisi - Güney Kore'de bir başka bankayla birleşeceğini duyuran Ko- okmin Bankası'nın çalışanlan, dün banka müdürünü ofısıne hapsettiler. Hükümetin bu konuda başlattığı uygulama doğrultu- sunda, ülkenin en sağlıklı bankalanndan biri olan Kookmin Bankası, zor durumda- ki bankalardan Emlak ve Ticaret Bankası ile birleşeceğini açıklamıştı. Banka çalı- şanlan ve sendikalar ise kitlesel işten çı- karmalara yol açacağı gerekçesiyle banka bırleştırmelerine karşı çıkıyoriar. Sendikah yaklaşık 200 çahşan, Kook- min Bankası Genel Müdürü Kim Sang- Hoon'ın odasmın bulunduğu bankanın 7. katına yerleşıp müdürün çıkmasına engel oldu. Sendıka üyeleri, müdürün ofisine girmek isteyenleri ve gelen evrakı da sıkı bu- kontrolden geçirdıler. Öfkelı banka ça- lışanlan bir ara müdürün odasına saldır- mak ıstedilerse de sendıka üyelen tarafin- dan engellendıler. '10 bin jşsiz ohışacak' Hükümet, zayıf bankalan daha güçlü bankalarla birleştirileceğinı açıklamıştı. Sendikalar, uyguiamanın ıptali için greve gidecekleri uyanstnda bulunmuşlardı. 80 bankada 80 bin üyesi bulunan Kore Finans Çalışanlan Sendikası. 4 bankanın birleş- mesı sonucu 10 bin kadarmın ışsiz kala- cagını tahmın ediyor. Telekom'da luıkııksıızhık diz boyu BANUSALMAN ANKARA-Hükümet, Tele- kom'un yüzde 33.5 hıssesinin blok satışmda yabancı ağırlık- lı ortaklığa azınlık hissesine karşın yönetimde egemenlik tamyan düzenlemeyı yapabil- mek için "hukuk dişı" yollara başvurdu. Telekom yasasına göre, yö- netim kurulu yetkıleri, üye sa- yısı ve seçimi. genel müdür ve yardımcılannın ataması ancak genel kurulda ana sözleşme değışiklığıyle yapılabılir. Ana sözleşme değişikliği de ancak Ulastırma Bakanı'nın onayıy- la yürürlüğe girebiliyor. Hü- kümet, istediği düzenlemeleri gerçekleştirebilmek için genel • Hükümet yabancı ağırhklı ortaklığı yönetimde egemen kılmaya yönelik düzenlemeyi Bakanlar Kurulu karanyla gerçekleştirmeye çalıştı, ancak Curnhurbaşkanı'nın itirazı üzerine ÖYK karanna konuldu. Hükümet, hukuksuzluğun ortaya çıkmasını önlemek için ne kararnameyi ne de Özelleştinne Yüksek Kurulu karannı Resmi Gazete'de yayımladı. kurulu ve Ulaştırma Bakam'nı devre dışı bıraktı. Cumhurbaş- kam'nın itirazı üzerine Bakan- lar Kurulu karanndan çıkan- lan yabancı ağırhklı ortakhğın egemenliğini sağlayacak hü- kümler, Özelleştirme Yüksek Kurulu karanyla almdı, fakat ÖYK'nin Telekom'a ilişkin hiçbir yetkisı bulunmuyor. Ancak hükümet, yapılan hukuksuzluklann ortaya çık- masmı önlemek amacıyla ne Bakanlar Kurulu karannı ne de ÖYK kararmı Resmi Gaze- te'de yayımladı. Hükümet, hangı düzenlemenin hangi ka- rarla aundığmı da açıklamadı. Başbakan Bülent Ecevh, "Yapdan düzenlemeler arasm- da, personeL, yannm, mali işler ve ana sözleşme değjşikagi gflbi stratejik konularailişkin karar- larfleüstdüzey yöneticilerinbe- nrienmesinde stratejik ortağm söz sahibi olması ve yine strate- jik ortağın çoğunluğa sahipola- cağı bir stratejik hizmetier ko- mitesi kuruiması yer almakta- <nr" açıklamasım yaptı. ÖYK karan geçersiz Anayasa Mahkemesi, Tele- kom'la ilgili hisse satışlannda hangi yöntemin uygulanaca- ğma Bakanlar Kurulu'nun ka- rar verebıleceğine dikkat çek- mişti. ÖYK'nin yetkisizliği- nin yanında yüzde 33.5'lik hisse satılırken yönetim hak- kının devredilmesimn Tele- kom yasasının "temeüne'' ay- kınhk oluşturduğu belirtiliyor. THY'nin iç hatlarda yüzde 97, dış hatlarda yüzde 30 paya sa- hip olduğuna dikkat çekti. Ya- lova, THY ana sözleşmesinde şirketin misyonunun yeniden belirlendiğini ve imtiyazh his- se oluşturulduğunu açıkladı. Yalova'nin verdiği bilgiler, THY'nin yüzde 51 hissesini al- mak için kurulacak şırket or- taklıklannda yabancı ortağın payımn yüzde 40'la sınırlandı- ğını, böylece kurumun en faz- la yüzde 24 hıssesinin yabancı- lara devredilebileceğini ortaya koydu. Yalova, 31 Aralık 2003 tari- hine kadar Türk Silahlı Kuv- vetleri'nin olası bir kriz ve ger- gınlık durumunda gereksinim duyacağı hizmetin aksatılma- ması için şırket tarafindan tah- sis yapılması konusunun da ihale şartnamesiyle güvenceye alındığuıı belirtti. Yüksel Ya- lova, 3 yıllık süre içinde ulusal güvenliğe yönelik olarak yasal düzenlemenin yapılabileceğini söyledi. KıbnsTHYâynkh Bakan Yalova, Kıbns Türk Hava Yollan'nm THY'den ay- nlarak özelleştirme kapsamın- daki TURBAN'a bağlandığmı açıkladı. Yalova, THY'nin Ha- zine garantili 1.9 milyar dolar- lık borçlannın teminat altına ahnması için Hazine ile çalış- malann sürdürüldüğünü, bu düzenlemenin satış sözleşme- sinde yer alacağını bildirdi. Yalova, Telekom için yaban- cı ağırhklı ortaklığa yönetim hakkı verilmesi gerektiğini sa- vunurken THY'de yabancı pa- yına smırlama ve imtiyazlı his- se oluşturuhnasuım satışı etki- leyip etkilemeyeceğine ilişkin soru üzerine, "THY'nin bu şartiarda özeikştirilebileceğine inandtgımi7 için bu şartlarda kamuoyu önüne çıktik" dedi. Yalova, TÜPRAŞ'ta çalışanla- ra yönelik halka arzda olduğu gibi THY'de de 2001 yılı son- lanna doğru belli indirimlerle çalışanlara hisse vermeyi dü- şündüklerini söyledi. Özelleştirme tdaresı Başka- m Uğur Bayar, dünyamn önde gelen havayolu şirketlerinin THY'yle ilgilendiklerini, Uzakdoğu ve Avrupa'dan bir firmayla görüştüklerini, ilan- dan sonra bunlann değerlendir- me yapacaklanm bildirdi. Zam tarüşması Devlet Bakanı Yalova, THY'nin fiyatlara zam yapma konusuyla ilgili olarak Hazi- ne'nin düzenlemeleri bulundu- ğunu belirterek "Deyim yerin- deyse, enflasyonla mücadelede THY'ye tanınmıs bir muafryet söz konusu" dedi. Yalova, Ha- zıran 2000'e kadar THY'nin yüzde 23.8 zam yaptığım, Ulaşürma Bakanlığı'mn hazi- ran aymdan bu yana yeni yüz- de 1.4'lük zammı uygun gördü- ğünü, böylece 1999 yıhnın son iki ayı da dahil Aralık 2000 ta- rihine kadar THY'nin yüzde 25.2 oramnda fiyatlara zam yaptığım bildirdi. Uçak yakıtı için 1999 yılın- da 177 milyon dolar ödeme ya- pıldığmı, bu yıl ise 290 milyon dolar olacağını, buna rağmen yüzde 25'lik zamla THY'nin yetinmek zorunda kaldığuıı söyleyen Yalova, bundan dola- yı 8 milyon dolar zarar oluştu- ğunu söyledi. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Ey Sağduyu Neredesin? Bu günlerde yaralı polislerin bulunduğu hasta- nelerçevresindedolaşmaktayım. Acıları var, can- lan yanmış kabul, ama o tafra, o kural tanımaz üslup neyin nesi? İki polisin öldürülmesi, 12'si- nin yaralanmasına yol açan terörü kınayan sade vatandaş, polislerin estirdikleri havanın kaygısı içinde. Kural tanımaz, insanlann sırasına, hakkı- na saygısız üsluplan karşısında, zaten sorunları olduğu için hastane kapılarında sürünen, çile çe- ken vatandaş, büyük gruplar halinde girip çıkan polislerin arkasından ürküntü içinde söyleniyor: "Böyle polislik olur mu? Bunlar devleti temsil ediyor. Allah ellerine düşürmesin.." Bir kişiden, önyargılı bir tek gruptan değil, iki gün boyunca benzer cümleleri o kadar çok in- sandan duydum ki. Hele her kuyruğun önünden geçişlerinde, olayın üzerinde, geceekranlardan, gündüz gazetelerden gördüklerine gelince: "Devletin polisi, tabancalannı çekerek kimle- re öyle meydan okuyor? Bu işin sonu nereye va- nr? Bu kadarpartizan, militan kadrolaşma olur- sa böyle olur. Devletin polisi mi, ülkücü militan mı belli değil.." öz, küçük aynntılarda saklıdır. Aynntı gibi gö- rünen çok önemli gerçekleri, sorunlan atlar, za- manında önlem almazsanız, sorunlar önleyeme- yeceğiniz kadar büyür, büyür.. Ne yazık ki ülkemizde her alanda sorunlar iş- te böyle devleşiyor. Elbette polis terör örgütleri ile savaşım verecek, terör örgütlerine göz açtır- mayacak, hele hele örgütlenip palazlanmalanna ortam yaratmayacak. Olayın aynntısını ağırhklı polis açıklamalann- dan biliyoruz.. Afişlemede yakalanan terör örgü- tünün üyelerini durdurmak isteyen polis, ateşle karşılaşınca çatışma çıkmış. Polise göre terör ör- gütü üyelerinden 1 ölü, 2 ağır yaralı var. Polis bu insanian öldümneden, ağır yaralamadan yakala- yamaz mıydı? En azından ölmemek için ateş aç- mak zorunda idiyse, ayaklanndan, öldürücü, ağır yaralamayacak atış yapılamaz mıydı? Toplum olarak, kamu vicdanı olarak bu soru- lan sormaya hakkımız var. Sormalıyız, çünkü kar- şıdaki terör örgütü olsa da, devletin polisinden söz etmekteyiz. Adı üzerinde terörist örgüt. El- bette insani, sorumluluk kaygılan ile yola çıkmı- yor. Birinci olayı bahane ederek cani bir eytemle polis öldürüyor. Toplumun terorizmi ve cinayet- lerini çok daha duyarlı lanetlemesi gerek. Belki de en az Ispanya kadar terorizme duyarlı oldu- ğumuzda, terör örgütleri Türkiye'de yeşerme or- tamı bulamıayacak. Ancak ülkemizde işkencenin, işkencecinin af kapsamına ahnması çabalannda gösterilen say- gısızca baskılaria, çıkışlarla da beslendiği, des- tek gördüğü bir ortam var ki.. Polis kurt işaretli, tabancah gösterilerin birbirine kanştığı olaylarda tarafsız, güven verici kimlikten öylesine uzakta ki.. Yargısız infazlar öylesine geçerli ve yapanla- nn yanına kalıcı olarak yaşanmakta ki.. Ülke, te- rör örgütleri kadar en az bu tablodan da zarar gö- rüyor. Hatta terör işte bu tablodan yeşerme or- tamını buluyor. Hiç unutmadım, 12 Eylül'ün ilk aylannda bü- tün gazetelere dağrtılmış bir askeri tatbikat fotoğ- rafı vardı. Tüylerim diken diken olmuş, isyan et- miştim. Malum o tarihlerde PKK henüz bir güç değildi. Ama tatbikatta gönderilen fotoğrafaltı, gazetelere aynen yansıyan bilgiye göre "düşma- nın imha edilmesi" söz konusu idi. Askerlerin imha etmekte olduğu düşman da sıradan yöre giysileri içinde idi. Gazetede fotoğrafı bu anlam- da dikkat etmeden yayımlamış arkadaşlanma, "Nasıl koyarsınız? İşte bu görüntü Türkiye'de ssıl yara açar, düşmanlık yaratır" diye sitem et- tiğimi anımsıyorum. Yine Özal'lı yıllarda PKK palazlanırken, destek nedeniyle boşaltılan Jirki Dağlan'ndan indirilmiş köylülerin akraba ahırlanndaki yaşamlanna tanık olmuştum. Doğruydu, köylüleri de konuşturun- ca dağlarda PKK'ye destek kaçınılmaz bir olgu idi. Baş edilemeyince köylerin boşaltılması da anlaşılabilirdi. Ama devletin kendi vatandaşına "Ne haliniz varsa görün" deme lüksü yoktu. Bo- şaltılan köyierden gelenler, yok pahasına satılan hayvanlann ahırlarında akıl almaz bir yoksulluk, yoksunluk içinde sürünüyorlardı. İşte devletin bu çaresizliğe sırtını dönmesi asıl PKK'yi güçlendi- riyordu... Şimdi gerek Güneydoğu'da PKK teröründe, gerekse kentlerde terörist eylemlerde anlamh bir başarı elde edilmişken, devlet adına yanlışlar yapmaya ve bunlara seyirci kalmaya hakkımız, dahası lüksümüz var mı? Hele de ekonomi kriz üstüne kriz yaşarken, akıl almaz bir yoksullaşma, işsizlik, yoksunlaşma, çaresizlik, umutsuzluk gündemde iken. Çeteler kolgezer, toplumun gö- zü önünde hesaplaşması yapılamazken. Afta, cezaevlerinde, yargıda, her yerde, her işte yüzü- müze gözümüze bulaştırılmış onca iş, onca so- run dururken... [email protected] AB ye uyum sürecirû etkin kullanmakiçin TÜSİAD bünyesinde 'SektörelDernelderPlatformu'oluştunı Özel sektör AB'ye uyum sürecinde birleşiyorEkonomi Servisi- Türk Sanayici- leri ve Işadamlan Derneği (TÜSİ- AD) bünyesinde Avrupa Birliğı (AB) uyum sürecinde özel kesim- de faaliyet gösteren sektörler ara- smda güç birliği oluşturmak ama- cıyla "Sektörel Dernekler Platfor- mu" (SDP) oluşturuldu. TÜStAD Başkam Erkut Yüca- oğju'nun da katıldığı basm toplan- tısında SDP'nin "sektörelkuruhış- larm ulusal ekonomik poütikalan- nm oluşturulmasına katkıda bulun- mak.uluslararası sektörel entegras- yonu sağlamak ve özeüikle AB'ye sektörel entegrasyonu hızlandır- makiçin ortakprojeler geüstirmek, sektörel kuruluşlann uluslararası bir vizyona sahip olmalannı özen- dirmek, sorunlan ve çözüm öneri- lerini kamuoyuna duyurmak" amacma yönelik çalışılacağı belir- tildi. SDP lcra Kurulu Başkanlı- ğı'nı üstlenen Türkiye Giyim Sana- yicileri Derneği (TGSD) Başkam Güngör Keşçi, endüstri ve hizmet alanmda faaliyet gösteren 35 sek- tör kumluşunun bir ortak çatı örgu- Erkut Yücaoğlu da bankalarayüklendi Ekonomi Servisi - TÜStAD Başkam Erkut Yücaoğlu, hükümet-ışadamı buluşmasından sonra dile getinlen "banka ve özel sektör temsü- cikrinin ortak platformda buluşturulması" öne- risini desteklediklerim, ancak bundan çok daha önce hukukı yapıda bir düzenleme yapılması ge- rektiğini söyledi. Yücaoğlu, bankalann kredi sözleşmelerinin hukuki yapısmın reel sektör kuruluşlanm zor duruma sürüklediğinı belirtti. "Faizler ve kredi koşullan bir anda değişiyor, bu da ödemeler zin- cirinde bü\ ük bir kınlma yaraûyor. Ekonomik progranun başansı söz konusuyken birden ciddi farkolasmalar olabiliyor" dıye konuşan Yüca- oğlu, "Uremnsektörünün maîivetleri nıiarmş, sa- tışlar da durmuştur" diyerek ekonominin prog- ram gereği küçülme beklendiğini, ancak bunun beklenmedik şekilde gerçekleştığıni savundu. TGSD Başkam Güngör Keşçi de hükümet, sa- nayici ve bankacı arasmdakı ilışkıyı "sacaya- ğı"na benzeterek birindeki aksamamn diğerleri- ni yok edebileceğini söyledi. Keşçi, özel sektö- rü, herkesin görevini yapması yoluyla ayakta tut- mak gerektiğinin altuıı çizdi. tü olarak değil, ortak çalışma zemi- ni, "bağunsız kuruluşlann bir güç- birHği'' olarak çalışma yapacağını söyledi. SDP lcra Kurulu'nda TGSD dı- şmda yer alan sektör dernekleri Kimya Sanayicileri Derneği (TKSD), Elektronik Sanayicileri Derneği (TESİD), Otomotiv Sana- yii Derneği (OSD), Müteahhitler Birliği (TMB), SETBİR, Makine tmalatçılan Birliği (MİB) olarak sı- ralanıyor. SDP, lcra Kurulu'nda yer alan bu derneklerin denetiminde yılda iki kez rapor yayımlayacak. Bu raporlann ilkı ODTÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Hakan Ercan ta- ranndan "Sektörel Durum Analizi, Sorunlar ve Çözüm Önerileri" adıyla yayunlandı. Söz konusu ra- por güncel krizlerin reel sektörü na- sıl etkilediğini ele alıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle