Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 KASIM2000SAU CUMHURİYET SAYFA
/ ekonomita cumhuriyet.com.tr 13
Zekeriya TemizeLkoşullan sıkdaşbnk
Temiz
paraya
bankaANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) -
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme
Kaırulu (BDDK), fondakı bankalann
borçlan ve takipteki alacaklannın (ba-
tıklan) tasfıye şirketine aktanlması,
Hazine'den 6.1 milyar dolarlık kaynak
sağlanmasının ardindan banka sahibi
olabileceldere ilişkin koşullan da açık-
ladı. Bu adımJann ardindan BDDK'nin
fondakı bankalara ılışkın satış planını
bu hafta açıkJaması bekleniyor.
BDDK, Resmi Gazete'de yayımla-
nan banka sahibi olacaklarda arana-
cak koşullara ilişkin karanyla "temiz
para" ıstediğıni ortaya koydu.
BDDK'nin karannda Bankalar Yasa-
sı'nda yeralan "kimkrinbankâsahi-
bi olabUecegme" ilişkin koşullar ay-
nntılandınldı. En önemli unsur ola-
rak, "banka sahibi olacaklara, paraia-
nnın kaynağını sorma" yetkisı alındı.
Banka sahibi olacaklann. "gereklikay-
nağı, yasaJ yollardan sağlamalan, kay-
nağuı kayıt dışı olmaması" da gereki-
yor. Böylece Sümerbank'ın satışında
olduğu gibi Hayyam Garipoğlu'nun
Nesim Malki'yi gizli ortak yapması
gibi "şaibetere" izin verihnemeye ça-
lışılacak.
BDDK, fondakı bankalann satışına
ilişkin planını da bu hafta açıklayaca-
ğını bildirmişti. IMF heyetinin
BDDK'yle yaptığı görüşmede de fon-
daki bankalann satış planıyla ilgili bil-
gi aldığı belirtiliyor. Bu bankalann yıl-
sonuna kadar satışını isteyen IMF, gün
geçtikçezararlannmartnğmadikkatçe-'
kiyor. Fondaki bankalann yüsonuna
kadar satışa çıkanlmasının planlandı-
ğı belirtiliyor. Ancak, bankacılığın kâr-
h olmaktan çıktığı ve mevcut banka-
lann bile Türkiye'ye fazla geldiği göz
önûne alındığında bu bankalann satı-
şında yabancı sermayenin ön plana
çıktığı görülüyor.
Bankalann tek tek mi, yoksa birleş-
tirilerekmi satılacağı BDDK'nin açık-
layacağı planla ortaya çıkmış olacak.
Kötü aktiflerinden temizlenmiş ola-
rak satışa çıkanlacak olan bankalara ta-
lip olacaklar, belirlenen ölçütleri taşı-
yorlarsa, ilgilendikleri bankada ince-
leme yapma hakkı kazanabilecekler.
Böylece önce talip olanlann banka sa-
hibi olacaklarda aranan koşullan taşı-
yıp taşımadığına bakılacak. Taşıyan-
lar gizlilik anlaşması çerçevesinde il-
gılendiklen bankanın mali yapısıyla
ilgili verilere ulaşacak ve bankada in-
celemelerde bulunabilecekler. Bunun
ardindan tekliflerin alınmasına ve pa-
zarlık aşamasuıa geçilecek.
Dıs ticaret verileri
Deniz ürünü
ihmcatı düştü
Ekononu Servisi-Türkiye'nınbuyı-
lın ocak- ağustos dönemindeki 17 mil-
yar 717 milyon dolarhk ihracatındaki
en yüksek paya, yüzde 92.2 ile imalat
sanayi ürünleri sahip olurken balık
ürünleri ihracatı ise yûzde 40.7 düştü.
Devlet Istatistik Enstitüsü (DÎE) ve-
rilerine göre ocak-ağustos dönemin-
de 17 milyar 717 milyon dolarlık ih-
racat, 34 milyar 740 milyon dolarhk
da ithalat yapıldı. DİE verilerinde söz
ksmusudönem, geçenyüın ocak-ağus-
tcs dönemi ile karşılaştınldığında, ih-
rscatın yüzde 4.4, ithalatın ise yüzde
37
.9 oramnda arttığı. behrtiliyor. Ge-
çtn yıl ilk 8 ayda, 16 milyar 975 mil-
y»n dolar tutannda ihracat ve 25 mil-
yır 201 milyon dolar tutannda ithalat
yıpılmıştı.
Yine aynı dönemde 16 milyar 327
rrilyon dolar düzeyinde gerçekleşen
inalat sanayi ihracatında, bir önceki
ylın aynı dönemine oranla yüzde 7 ar-
tj kaydedıldi. Geçen yılın 8 aylık dö-
ırmınde imalat sanayi ihracatı 15 mıl-
AU1
253.7 milyon dolar olmuştu.
Geçen yılın ilk 8 ayında 27.4 mil-
•vn dolar olan balıkçılık ihracatı, bu
^lın aynı döneminde 16.2 milyon do-
Ira geriledi. bu yüuı ocak-ağustos dö-
«minde tanm ürünleri ihracatı yüz-
<e 26.2 azaurken madencilik ve taşo-
«kçılığı ürünleri ihracatı da yüzde
"5 orannıda arttı. tthalatın mal grup-
lnna dağılımı incelendiğinde ise en
izla artış yüzde 51.2 ile tüketim mal-
iı ithalatında görüldü.
Petrol-İş: Emek karşıtı politikalardan vazgeçilmedikçe sorun giderilemeyecek
'Yeni iflaslar kaçuıılıııaz^
• Petrol-Iş'in
araştırmasına göre
sendikasızlaşma ve
özelleştirmenin
yaygınlaşmasıyla
piyasalarda krızler
artıyor. Toplumsal
muhalefetin zayıflığı,
kirliliğin görülrnemiş
ölçüde yayılmasına
neden oluyor.
EkODomi Servisi - Petrol- tş, çok kı-
sasüre içinde yeni banka iflaslannın gün-
deme geleceğini öne sürerek emek kar-
şıtı politikalardan vazgeçilmedikçe if-
laslann süreceğı görüşünü savundu.
Petrol-Iş tarafindan yapılan bir araş-
S e n d i k a d a n c ö z ü m ö n e r i l e r i
Mali çöküşün işçilerin çahşma koşullannın
ağırlaşması yönünde baskı oluşturduğu ve
çalışanlann vergi yükünün artmasına neden
olduğu savunulan araştırmada, şu öneriler ve
istekleryeraldı:
• Emeğin örgütlenmesinın önündeki
engeller kaldınlarak üretim ve istihdam
odaklı bir politikaya geçihneli.
• Banka sistemi üretimi teşvik edici biçimde
yeniden düzenlenmeli, kredilerin üretken
yatınmlara yönlendınlmesı sağlanmalı.
• Üretime yönelmeyip mali operasyonlarla
aşın kâr elde etmeye yönelik yüksek risk
taşıyan mali operasyonlara sıİcı bir kamu
denetimi ve vergi getirilmeli.
• Devletin iç borçlanması sınırlanmalı.
Borçlann bir plan çerçevesinde
ödenmesi ile bankalann paradan üretimle
ilişkisiz biçimde para kazanması
olanaklan daraltıhnalı.
tırmada, bütçenin büyük kısmının
borç faizlerine aynhnası, KİT'lerin
özelleştirilmesi ve ücretlerin düşü-
rülmesinin mali sistemi iflastan kur-
tarmak için yeterli olmadığı vurgulan-
dı. Mevduat bankalannın 20'den faz-
lasının yüksek nsk taşıdığı öne sürü-
len araştırmada, "Bunlardan en az
4'ûnün açığa çıkartdması olasüığı çok
güçlüdür" denıldi.
Araştırmada, kamuoyunun, dürüst
bürokrat ve bankacılarla sorunun çö-
Fondakibankalara talep artacak
EkonomiStrvis-Banka birleşme-
lerirü ve devir işlemlerini teşvik ama-
cıyla getirilen vergi kolaylıklan ile
biriikte Tasarruf Mevduatı Sigorta
Fonu'ndaki bankalara yönelik tale-
bin de artması bekleniyor. Fondaki
bankalara talip olanlar arasında Koç-
bank, Demirbank, Oyakbank ve Ga-
ranti Bankası'nnı adı geçiyor.
Bu arada ekonomiden sorumlu
Devlet Bakanı Recep ÖnaL fonda
toplam 305 triryon liralık likit var-
lık bulunduğunu bildirdi. Önal,
Bankalar Yasası uyannca, Hazine
Müsteşarlığı'nca fona borç olarak
verilmek üzere uzun vadeli özel
tertip devlet iç borçlanma senedi ih-
raç edileceğini söyledi.
Bankacılık sektörünün rehabüi-
tasyonu çerçevesinde banka birleş-
meleri ve devirlerine 2005 yılı so-
nuna kadar vergi ve harç istisnası
getirilmesi ile beraber sektördeki
banka sayısının yanya düşeceği
kaydediliyor. Etibank'a el koyul-
• TMSF yönetimindeki
bankalara talip olanlar
arasında Koçbank,
Demirbank, Oyakbank ve
Garanti Bankası'nın adı
geçiyor.
madan önce bu bankayla görüşme-
lerde bulunan ve Türkiye içinde şu-
be ağını genişletmek isteyen Koç-
bank'ın fondaki bankalara talip ol-
ması bekleniyor. Bu arada Oyak-
bank'm Esbank'ı satın almak iste-
diğı öne sürûlüyor. Bu arada ban-
ka talipleri arasmda Garanti Ban-
kası ve Demırbank gibi güçlü ban-
kalann da adı geçiyor.
'Avans ahnabilir'
Devlet Bakanı Recep Önal, fon-
daki kaynaklann ihtiyacı karşıla-
yamaması durumunda, bankalar-
dan ileride doğacak prim yüküm-
lülüklerine mahsuben bir önceki
yılda ödedikleri sigorta primi top-
lamı kadar avans alınabileceğini
söyledi. Önal, fon kaynaklannın
ihtiyacı karşılamaması durumun-
da da kurumun talebi üzerine Mer-
kez Bankasf nca fona ayans verile-
bileceğini anımsattı. Önal, Ege-
bank, Sümerbank, Yurtbank ve Ya-
şarbank aracılığıyla sırasıyla Ege-
bank Off-Shore Ltd Efektif Bank
Off-Shore Ltd Yurt Security Off-
Shore Ltd. ve Yaşar Foreign Trade
Off-Shore Ltd'ye 4 bin 296 gerçek
kişi tarafından açılan mevduat tu-
tannın toplam 88.159 milyar lira ol-
duğunu açıkladı.
Söz konusu mevduat hesaplan
bakiyesinin mudi bazında 20 mil-
yar liraya kadar olan bölümünün
aracı bankalarca hak sahiplerine
ödenmesine ilişkin yasa tasansı ha-
zırladıklarını anımsatan Devlet
Bakanı Önal, bunun Meclis'e su-
nulduğunu kaydetti.
züleceğine inandınhrıaya
çalışıldığı kaydedilerek, if-
laslar sayesinde sorunun
bürokratlarla çözülemeye-
cek kadar karmaşık ve kir-
li olduğunun açığa çıktığı
belirtildi.
Sistemin tartışmaya açıl-
masıyla iflaslann gerçek yü-
zünün ortaya çıkabileceği
vurgulanan arasnrmada şöy-
le denıldi "Butürkirimğin
önlenmesinde demokratik,
açık. örgütlü bir toplum en
önemligüvence\i oluşturmaktadır. Esas
olarak emeğinden başka hicbir şeyi ot-
mayan örgütlü işçilerin demokratik
alana daha fazla müdahfl ounası bu
rür kirlilikler ûzennde büyük bir bas-
kıoluşturacaknr. Örgütlü toplum,ver-
güerinin iflaslan finanse etmesinedeizin
vermeyecektir;''
Sendikasızlaşma ve özelleştirmenin
yaygınlaşmasının kamunun piyasa-
lan düzenleme gücünü zayıflattığı,
bu nedenle piyasalarda krizlerin da-
ha sık gündeme geldiği belirtilen araş-
tırmada, sendikalar da dahil, toplum-
sal muhalefetın zayıflığının bu kirli-
liğin görülmemiş ölçüde yaygınlaşma-
sma neden olduğu ifade edildi.
'Baskı sürdûkçe çöküş bitmez'
Araştırmada, "Emeğin kazanımla-
n budandıkça ve sendikal hak ve öz-
güriükler üzerinde baskılar, kısıtia-
malar artükça, çöküşler devam ede-
celc farura yine emekçilerin üzerine
yıküacakür" denıldi.
Araştırmada, iflaseden bankalann
çoğunda, daha önce Merkez Banka-
sı, kamu bankalan ve bakanlıklarda
görev ahnış bürokratlann çalıştığı be-
lirtilerek, "Daha önce Özelleştinne
tdaresi Başkanhğı görevini de üstienen
Ismaıl Hakkı Karakaya Etibank'ta
genel müdûrlükyapmaktaydL Bu du-
rumözefleşnrmekrinpeşkeşçekilerek
yapıldığı görüşümüzü doğrulamak-
tadır. Bu türttişkflerinönlenmesineyö-
nelikdüzenlemeteracflen yapılmahdır"
denıldi.
Deniz Nakliyat emekçileri mağdur
• Özelleştirmeden
sonra işini kaybeden
yaklaşık 1200
çalışandan bazılan
tazminatlannı hâlâ
alamazken emekçilerin
bir bölümünün
"tamamen ortada
kaldığı" belirtildi.
Ekonomi Servisi -
Armatörler Ortak Girişim
Grubu'na satılan Deniz
Nakliyat çalışanlannın
mağduriyeti sürüyor.
Özelleştirmeden sonra
işini kaybeden yaklaşık bin
200 çalışandan bazılan
tazminatlannı hâlâ
alamazken emekçilerin bir
bölümünün bütün sosyal
haklanndan vazgeçerek
düşük ücretle çalışmak
zorunda kaldığı, bir
kısmının ise "tamamen
ortada kaldığı'' belirtildi.
Armatörler Ortak Girişim
Grubu'nun keyfı
uygulamalan nedeniyle
özelleştirme sonrasında
mağdur olan çahşanlar dün
bir araya gelerek seslerini
duyunnaya çalıştılar. Basın
açıklamasınrn ardindan
Başbakanlık, Özelleştirme
Idaresi Başkanlığı ve ilgili
bakanlıklara faks çeken
yaklaşık 500 çalışan,
ortalama 15-20 yıl
çalıştıklan Deniz
Nakliyat' ın
özelleştirilmesinden sonra
"kapı dışan edildiklerini"
ve geleceğe ilişkin kaygılan
bulunduğunu ifade ettiler.
Özelleştirmeden sonra işten
atılan bir kısun çalışanın,
bütün sosyal haklanndan
vazgeçirilerek düşük
ücretle yeniden
çalıştınldığı kaydedildi.
'Aç kalabiliriz'
Çahşanlar, "Şu anda
bize Özelleştirme
tdaresi'nin onayryla
mağduriyet parası adı
amnda bir miktar para
ödeniyor. Ancak bu
uygulama 8 ay için geçeriL
Biz birkaç ay sonra aç
kalabiliriz. b istiyoruz
dedik. lş ve Işçi Bulma
Kurumu'nda form
doldurttular, ancak sonuç
alamryoruz" dediler.
Özelleştirmeden sonra
ortalama 950 kişinin işten
çıkanldığı Deniz
Nakliyat'ta örgütlü
Denizciler Sendikası'm
"kendilerini yan yolda
btrakmakla" suçlayan
çahşanlar, Özelleştirme
Yasası'run değiştirilmesini
istediler.
Uzmanlara göre iptaller olumlu bir adım, ancak özelleştirilmenin tamamen önüne geçilmeli
GâderyenidengübrepoMkalannda
ÖZLEMYÜZAK
Önce TÜGSAŞ ihalesinin iptali, ar-
dindan Rekabet Kunılu'nun İGSAŞ'ın
devrine onay vermediğini açıklaması
üzerine gözler yeniden tanmın can da-
man diye tanımlanan gübre politika-
lannda yapılan yanlışlara çevrildi.
Gerek Türkiye'de nüfusun yüzde
40'rnın geçimini tanm sektöründen
karşılaması, gerekse Dünya Ticaret
Örgütü'nde tanm ticaretinde tam libe-
ralleşme çalışmalan kapsamında bir
• Bir yandan fiyat karteli oluşturan şirketler ve peş peşe
yapılan zamlar, öte yandan yanlış özelleştirme politücalan,
tanmın can daman olarak tanımlanan gübre sektörünü büyük
bir darboğazın içine sokmuş durumda.
çok ülkenin, özellikle de gelişmiş ül-
kelerin, tanm politıkalanna özel önem
venneleri, stratejik değere sahip bu
sektörün en önemli girdisi olan "gûb-
re"de "daha farkh" uygulamalan zo-
nınlu kılıyor.
Ancak bir yandan gübrede son bir
yılda yüzde 200'e ulaşan fiyat artışla-
n yaşanırken öte yandan bilinçli poli-
tikalarla verimliUğı düşürülerek kârh-
lığı azaltılan ve özelleştirme sürecine
sokulan gübre fabrikalan, bugün tam
bir kaos ortamı içinde. Hem TUGSAŞ
Gemlik hem de İGSAŞ ihalelerini ka-
zanarak sektördeki hâkim durumunu
daha da güçlendiren Toros Gübre'nin
'Özelleştirmenin mantığı yanlış'
Toros Gübre ve BAĞFAŞ'ın ihalelerde en yüksek fı-
yatı vermek için aralannda anlaşarak uzun yıllar boyu fi-
yat karteli yarattıklanndan yakınan Petrol- Iş'in araşür-
ma uzmanlan ise gübrede özelleştirme mantığındaki yan-
lışlan şu şekilde gözler önüne serdiler.
• Üretim ve ithalat tekeli yaratılacak: Talebin yüzde
40'ını ithalat yoluyla karşüandığı sektörde, gübre fabri-
kalannın özel sektöre devri sonucu şirketlerin ihracat po-
litikalan doğnıltusunda tanmsal üretimin yönlendirilme-
sininin yolu açılmış olacak.
• özelleştirme karan aluurken 1997 yılında düzenle-
nen Tanm Şûrasrnın önerileri dikkate alınmadı.
• "ÖzeDeştinne ihalesine kanlan firma üretim yapma-
yaniyetiimldepmi?'* kriten dikkate alınmadı. thale için
10 firma teklif verdi. Türkiye'de gübre sektöründe faaü-
yet gösteren toplam 4 şirket dışında teklif veren diğer 6'sı
nakliye, dış ticaret inşaat şirketleri. Özellikle TÜGSAŞ
Gemlik tesislerinin geniş ve kıymeth' arazileri ve hemen
yanıbaşında serbest bölgenin kuruluyor ohnası, teklifle-
rin üretimden çok rant ağırhklı olduğunu doğruluyor.
tekel yaratmasının önüne şimdihk ge-
çümiş gözüküyor. Görüşlerini aldığı-
mız uzmanlara göre ise iki ihalenin
iptali çok olumlu bir adım, ancak ye-
terli değil.
TÜGSAŞ'ın eski Genel Müdürü 1b-
rahim Kırcı, gübre fabrikalannın özel-
leştirmesi ile büyük bir tekelleşmenin
yaşanacağını savunanlar arasında.
"OzeUeştirmedeen kritik noktalardan
biri azotiugübrede' dıyen Kırcı, "TÜG-
SAŞGemHkfabrikalannda ihakyi ka-
zananfirma TorosGübreofanuştu.Do-
layısı ile Tüıidye'de azothı gübre üre-
timinin yüzde 100'ü buşirketinefinegeç-
miş olacakö" diye görüşlerini dile ge-
tirdi. Kırcı, özelleştirme karanndan ta-
mamen geri adım atıhnaması halinde
ülke tanmnıın büyük bir tehdit altına
gireceğini savundu.
Yaptığımız söyleşide önce "üretim
ve istihdam şarn konularak özelleştir-
me yapıhnaü" diyen Gübre Üreticile-
n Derneğı Başkanı ve BAĞFAŞ Ge-
nel Müdürü Kemal Gencer, görüşle-
rini "kamuya ah gübrefabrikalan dev-
letin arpalığı haline gelmekten kurta-
nlabDirseözeDestirmeyegerek katmaz"
diverek ifade etü.
İŞÇtNtiV EVREINÎNDEIV
ŞÜKRAN SONER
Yol Ayırımı
Oktay Kurtböke'yi ölüm yıldönümünde anarken eşi
Gufran Kurtböke, kitaplan arasından bulduğu bir
notuiletti.Belliki 1991 sonundaCumhuriyet'inyazar-
lannın kopmasına yol açan gelişmelerin yaşandığı ta-
rihlerde düşündüklerini bir kâğıda not olarak dök-
müş...
"Nadir Bey'in kaybından sonra, 1971 'lerde yaşa-
nan yol ayınmına bir kez daha gelineceğinı bekliyor-
dum. Bunu da 1970'liyıliarın başından beri kendile-
rine sıksıksöylüyorvm. Beni ve eski Cumhuriyetçi ar-
kadaşlanmı üzen, böyle bir gelişmenin Nadir Bey'in
ölümünden çok kısa birzaman sonra ortaya çıkma-
sı" diye söze giriyor. Cumhuriyet'te 1971 yılında mey-
dana gelen olaylann bir daha yaşanmaması için yap-
toğı, ancak gerçekleştirilemeyen, Cumhuriyetie çalı-
şanlann yönetime katılmasını saglayan yönetmeliğin
demokratik, sağlıklı bir çözüm olacağına hâlâ inandı-
ğının attını çiziyor.
Cumhuriyet için zor günlerin başladığını; herkesin
çok özverili, dikkatli olup doğaı çizgiyi koyması ge-
rektiğinj vurgulayarak şöyle devam ediyor
"Ekonomik açıdan bu bunalımlı günler nasıl aşılır
bilemeyeceğim. Yeni teknolojiye geçme iddiası ile
altına girilen borçlar, gazeteden aynlan yüksek ücret-
li çalışanlara ödenecek kıdem tazminatlannın boyu-
tu, gazete yazartan ile bûtûnleşen okurlann mubte-
mel davranışlannı da buna eklemek gerekir. Gönlüm
NadirNadi'nin Cumhuriyeti'nden ve gerçek Cumhu-
riyetçilerden yanadır."
Cumhuriyet okuriarı sonraki gelişmeleri izlediler.
Gazete yazarlan ile bütünleşen Cumhuriyet okurian-
nın güçlü desteği sayesinde aynlan yazarlar geriye dön-
düler. mas masasına kadar sürüklenen Cumhuriyet ga-
zetesi, çalışanlannın da büyük özverileriyle Berin Na-
di ve llhan Selçuk'un açtıklan yoldan yayın yaşamı-
nı sürdürmekte.
Ancak Oktay Kurtböke gazetecilik ve de yönef ci-
likte duayenler arasında iken "Ekonomik açıdan bu
bunalımlı günler nasıl aşılır bilemeyeceğim" kaygısı-
nı taşırken, 199O'lı yıllann koşullan içinde bile gündem-
de olan olumsuz koşullann ağırtığından söz ediyor-
du. O günler aşıldı. Oktay Kurtböke'nin gönlündeki Na-
dir Nadi'nin Cumhuriyet'i, bir türlü rahat nefes alına-
cak noktaya gelinemese de ayakta kaldı. Kurtböke de
yeniden yuvaya, Cumhuriyet'e döndü.
Cumhuriyet'te biri 12 Mart sürecinden (1970), di-
ğeri küreselleşme, 2.Cumhuriyet akımlanndan besle-
nen (1991 sonu) düşünsel plandaki iki büyük yol ayı-
nmı, bu kez ekonomik zoriamalarla tek tek bireylerin
yaşamlannda geçerli olmak üzere hep yaşandı, ya-
şanmakta.
Kuralsız ekonomide, holding çıkarian adına haksız
rekabet, damping uygulamakta olan medya yapılan-
ması, her tür düşünsel, ıdeolojık yozlaşmanın içinde,
Cumhuriyet gözlerin üzerine dıkıldiğı, bir aykın ömek
konumunda. Mesleklerinin ilk yıllarında, Cumhuri-
yet'te öğrendikleri ile birkaç özel haber patlatan genç
arkadaşlanmıza, ayartan ücretlerie transfer önerileri
geldi. Çoğunlukla geçinemedikleri için, kimileri öne-
rilen birkaç katı ücretlerin cazıbesine kapılarak göz-
leri arkada grttıler. Üstüne sendikal düzeni yaşatama-
mak gibi bir yol ayınmının ağıriığı tuz biber ekti.
Cumhuriyet'in kuruluş yıldönümü olan 7 Mayıs-
lar'da gönüllü toplanan eski arkadaşlar, medyaya da-
ğılmış ama gönlünde Cumhuriyet'e ait bir şeyler kal-
mış arkadaşlann çokluğu, madalyonun bir yüzünde.
Diğer yüzünde promosyonlann dayanılmaz çekiciliği
demeyecegim. Çünkü Cumhuriyet'i okuma potansi-
yelindekı okur için, bilmem neyin eki olarak verilen ya
da satış mağazalannda, benzin istasyonlannda ücret-
siz dağıtılan gazeteler, Cumhuriyet okumamanın al-
ternatifi değil.
Cumhuriyet'in hak ettiği tirajlara ulaşamamasında,
ekonomik sıkıntıdan kurtulamamanın sonucu, kalite-
li basıma ulaşamamaktan, yeterii sayfa zenginliğine
çıkamamaya, içeriği boşaltılmış medya yayınlanna
göre iyi sayılsa da yeterince zenginleştirilemeyen ha-
berciliğe, içeriğe varan pek çok neden sayılabilir. Yi-
ne de promosyonsuz, az sayfa ile en pahalı gazete
olmak gibi bir gerçek var ki.. Cumhuriyet'in yaptığı her
olumlu işi, haksız rekabet içinde taklit eden medya kar-
şısında, okurun dayanması çok güç bir iş.
Cumhuriyet'in yan fiyatının altında, pınl pınl basıl-
mtş, sayfa adeti zengin, kitap eki de veren, bütün say-
falannı taklit etmeyi seçen gazeteler var. "Zaranna, ne-
yin karşılığmda" sorgulamasını yapabilmek öyle ko-
lay deği! ki. Gerçı Cumhuriyet'in sanayileşmesıne des-
tek olmuş, yıllann kamu bankasını, medya gücünü kul-
lanarak özelleştirmede alıp birkaç yılda içini boşalt-
manın, batırmanın, "tom/nteses/ncten?''sorgulama-
sının yapıldığı günleri yaşıyoruz. Batınlıp kamulaştın-
lan bânkalardaki zarariar, bizim vergilerimizJe kapanı-
yor.
Okur açısından da yol ayınmının kolayca yapılabi-
leceği gelişmeler yaşanıyor. Medyanın kirienmiş yü-
zü, su yüzüne çıkıyor. Toplumsal bilinç, bireysel sor-
gulama yeterii olsa damping yapan, medyayı holding
çıkarianna kullanan patronlar, onlara alet olan gaze-
tecilerden hesap sorulacak. Yasadışılıktan söz etmi-
yorum. Onu ancak işleyen bir yargı, toparianmış bir
siyaset, iktidar sağlayabilir.
Elbette batık bankalann sistemi tümden çökertme-
mesi için yapılan operasyonlar sonucu bir sürü kirii ça-
maşır ortalığa saçıldı. Bunlan yok saymak, saklamak
zor. Ama bu kadan sıyasi iradeye hesap sorulabile-
ceğine, gerçek anlamda bir temizliğin geleceğine iliş-
kin güven vermiyor. Asıl okurun, izleyicinin yol ayın-
mını yapması gerekiyor. Albeniye aldanmadan, "ne-
yin karşılığı" sorusu sorulabilse, hiç değilse kimi top-
lumsal, sağlıklı ve medyayı da hizaya belli ölçülerde
sokabilecek bir toplumsal tepki ortaya çıkacak. Ola-
bilse bilinçli okur tepkileri, okur desteği ve boykotla-
n, belki de yargılamalardan daha anlamlı, kuralsızlı-
ğın kurallar içine sokulmasında işe yarayacak.
sukransoner(g yahoo.com
Maaşlardaki artış ilkesi geçerii
• ANKARA (AA) - Maliye Bakanı Sümer Oral,
memur maaşlanna enflasyon üzerindeki artış
ilkesinin geçerliliğini devam ettirdigim belirtti.
Oral, tüketici fiyatlanndaki artışın memur maaş
artışını geçtiği zaman, gereği ne ise onun
yapılacağını bildirdi. Sağlam vergi yapısının,
ülkenin geleceği için son derece önemli olduğunu
kaydeden Oral, adil şekilde toplanması gereken
vergilerin yerli yerine harcanması zorunluluğuna
da dikkati çekti.
bca yüzde 5 zam
• KAYSERİ (AA) - llaç fiyatlarma ortalama
yüzde 5 oramnda zam yapıldı. Ağn kesicilerden
Novalgin tablet 666 buı liradan 700 bin liraya,
Vermidon tablet 908 bin liradan 953 bin liraya
çıktı. Antibiyotiklerden Alfasilin 500'ün kutusu 3
milyon 755 bin liraya, Duocid'in kutusu ise 9
milyon 328 bin 450 liraya yükseldi. Sağlık
Bakanlığı llaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü
tarafindan onaylanan yeni fıyatlarla ilaç
satışlanna başlandı.