Katalog

22 KASJM 2000 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI 19 T U R K I Y E Istanbui _Y 16 Sinop Edirne Y 13 Samsun PB 14 Adana Y 18 Mersin Kocaeli PB 17 Trabzon Y 15 Diyartoakır Çanakkale Y 16 Giresun Y 16 Şanlıurfa Izmır Y 19 Ankara PB 13 Mardın Manisa _Y 17 Eskişehır PB 13 Siirt Aydın Denızli _Y 15 Konya PB 13 Hakkâri B 17 Sıvas PB 10 Van KarsZongurtdak PB 14 Antalya Y 21 pAçık f^ Parçalı bûiütii7 Marmara'nın batısı, kıyı Ege, Batı Akde- niz kıyıları ile Orta 0s|0 yeDoğuKaradenız Helsinki Y 5 Beriin Y 10 Moskova kıyılan sağanak ve S t o r k h o ı m — 7 gök gurültülü sağa- ^ockholm Y _6 Budapeşte B 12 Aşkabat B 12 9 Madrid Y 14 Astana B -5 B 17 :û Y 12 Y 11 Roma PB 11 Bişkek nak Yaöışl. diğer L°ndra Y 9 Viyana Y 10 Taşkent PB 9 yerler parçalı az Amsterdam Y 10 Belgrad D ^ "-'"'• " An bulutlu ve açık ge- Bruksel Y 10 Sofya çecek. Havasıcak- Paris lığı tum yurtta biraz Bonn azalacak. PB 18 Tiftis Y 12 9 Atina Y 19 Kahire PB 22 Münih Y 10 Zürih 8 Şam Y 18 ^ Çok bulutlu « • b Vağmurtu \*JUW Kartı Sulukar . Gök gûrûttülû G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada öne sürdü. Sonra "Tann, aklımızı konısun" dedirtecek değişik davranışlar sahneye girdi. Banka batıranlann affı üzerinde Bakan Türk, Bütçe Komisyonu'nda konuşuyor: "Hortumculann affı, hazırianan taslakta yazılı değil." Hoppala! Yazılı metinde yoksa, bu bilgileri pekişti- recek resmi demeçterin ardı arkası niçin kesilmedi? Diyelim ki; H. S. Türk Bakan, tartışma açıp banka- cılara affın kapısını zorluyor. Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Recep Önal, ateşli demeçlerle Batı'dan da örnekler göstererek bankalan hortumlayanlann "ekonomik cezaya" çarp- tınlmasını isterken "tasanda mevcut olmayan birgö- rüşü" mü destekliyor? Dört buçuk saattik liderfer zirvesine girmeden ön- ce Başbakan, Bilal Çetin'le konuşuyor. öyle bir de- meç ki; insana bu irdelemeleri gürültüler ayyuka çık- madan önce neden söylemedi dedirtecek içerikte açıklamalar yapryor. Demecin ilk cümlesi önemli, diyor ki Ecevit: "Hü- kümetin banka batıranlan, batık bankalan kurtarmak gibi bir niyeti, bir karan olamaz." Aman, deme! Hukümetin gerçek karan buysa, öte- ki iki ortak, banka batıranlann affı üzerinde günlerdir niçin kafa yordu? Anlaşılıyor ki; liderier zirvesi "soruna birçare bula- madı". Ne ki; "ekonomik suça, ekonomik ceza" formülü- ne ortaklann da kabul edeceği geçerii bir çözüm bu- lunursa Ecevrt, banka hortumlayanlann affına karşı çıkacak mı acaba? Gidişe bakılırsa Meclis'ten geçse bite affın önünde dikenli yollar var. Cumhurbaşkanı Sezer, "yolsuzluk yapanlann he- sap vermesinden" söz ediyor. Isim vermeden bir de "türedi zenginler"den... Anayasa Mahkemesi de "eşitlik ilkesi'ndeki denge- ye dikkat edilmesini istiyor. "Baba"nın sözleri kime? Bu kargaşada sesini duyuran, Kanal D'deki yoru- ma göre, isim vermeden "yeğeni" savunan Süleyman Demirel, "Hem serbest piyasa, pazar, liberal ekono- mi ve liberal siyaset diyeceksiniz, sonra da bu ülke- nin adamlannı tuttuğu işîyapmış olmaya pişman ede- ceksiniz. Bu olmaz" deyiverdi. Eski Cumhurbaşkanı, bir başka "olmaz"\ bu ara ne- dense kullanmıyor Özellikle liberal ekonomi ve libe- ral siyasette banka hortumlayanlann yakasına yapı- şıldığını! "Baba "yı rahatsız edecek bir başka gelişme, "aile fotoğrafında" yer alan kayınço Ali Şener'in ortagı Kâ- muran Çörtük'le ilgili. Ecevit, sözünü ettiğimiz demecinde, Romanya'da Süleyman Demirel'in hatta 200 dolar para yatırarak açılışını yaptığı Çörtük'e ait Türk bankası ile ilgili "so- runun, çok önemli, çok ciddi" olduğunu açıkladı. 20'nin üstünde şubesi olan Çörtük bankasının "şlm- di birdenbire 'çökme' noktasına geldiğini" söyledi. "Çözüm zor, ciddi sıkıntılar var" diyor. Yeğenlerden, kardeşlerinden çektiği yetmiyormuş gibi, "Baba"y\ kederlere garkeyleyecek yeni sorun, galiba manevi evladı Kâmuran Çörtük'le başlıyor. Dışanda Çörtük'ün bankasının çöküş tarihi ile içe- ride Murat Demirel'in hortumlama olayının ortaya çı- kış günü hemen hemen aynı zamana denk düşüyor. Ne rastlantı ama? Yoksa değil mi? GÖRÜŞ / MUZAFFER ERGÖZ Fikret Ünlü Değişimin Çizgisinde O gün Beden Terbiyesi Genel Müdürü Fikret Ün- lü vardı. Onda o günün gençliği ve ataklığı vardı. Kadroları, federasyonlan kaleler gibi yıkıyor yerlerine okumuş ve Milli Egitim'de görev yapan beden eğiti- mi öğretmenlerini getiriyordu. Madem bu insanlar sporu yapmak için yetiştirilmişlerdi, sporu da yöne- tebilirlerdi. Ancak yaşayarak gördü ki bu temiz istek pratikte yerini bulmadı ve sayın Fikret Ünlü'nün ka- fasındaki hedef, bu kadrolann yetişmemişliğinde kay- boldu gitti. Siyaset çok uzun soluk ister. Sayın Fikret Ünlü'de bu soluk fazlasıyla vardı ve şimdi kader onu daha et- kili bir siyasi makama getirmiş ve tekrar sporu yönet- me gücünü eline almıştı. Çok deneyimliydi şimdi. Be- den Terbiyesi Genel Müdürlüğünün adı değişmiş Gençlik Spor Genel Müdürlüğü olmuştu. Değişim sadece kurumun isminde değil tüm birimlerinde ol- muştu. Sayın Fikret Ünlü'nün çizgisini ikiye ayıran yaşa- mında bakanlık koltuğunda elle tutulur parametreler oldukça belirgindi. -Federasyonlar seçim adı altında elden kaymış git- miş -Futbol prpfesyonellik adı altında diğer dallan sil- miş süpürmüş -Olimpiyatlarda çok az madalya alınmış. Bu özgün gelişmelerin kamuoyuna bilimsel olarak analizi, birkaç nesli tükenmiş spor yazan tarafından anlatıla anlatıla artık gına gelmiş, onlar da artık yaz- maktan vazgeçmişti. Sydney Olimpiyat Oyunlan Türk kamuoyunda hayal kırıklığı yaratırken güçlü bir ka- muoyu oluşturulmuştu. Bu beklenti sayın Fikret Ün- lü'ye de devrim yaratma şansı vermiştir. Şimdi sayın - Fikret Ünlü o şansı ünıversitelerde arıyor. Eski hata- sını işlemiyor. Önüne geleni yetkili yapmıyor. Tüm üniversite ve akademilerin arasında kafasındaki kad- rolan anyor. Her üç ayda bir bu kadrolan bir yerde top- layarak proje geliştirmelerini istiyor. Aslında projesi- ni şekillendirmiş, kiminle yapacağını anyor. Gençlik Genel Müdürlüğü konusunda aylarca bu makamı boş bıraktı. Süper bir taktik uyguladı ve tüm yüklenmelere karşın hep direndi ve herkesin yprul- duğu yerde istediği genel müdürü atayıverdi. Orse- lenmiş sporteşkilatına içeriden ve hak etmiş Kemal Mırtlu'yu getirerek birinci aşamayı geçti. Bu kadrolan oluşturursasporteşkilatından çıkacak tozu dumanı seyreyleyin. Sayın Fikret Ünlü'nün yü- rüdüğü çizgi anlaşılır ve desteklenirse bu değişim gerçekleşecek, aksi halde elekte birbirlerini yiyen akademisyenlerin çığlığını duyacağız. Fikret Ünlü, genel müdür seçimindeki taktiğini yapıtaşmada da başanyla uyguluyor. Izlemeye devam edeceğiz. Iş dünyasına giivenceANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Liderier, dün IMF'ye sunu- lacak ek niyet mektubu, Dünya Bankası'ndan gelecek mali sek- tör kredisi ve ekonomik progra- mm yaratöğı sorunlan görüştü- ler. Üst üste 2 gün zirve yapan hükümet ortaklannın, zor dunı- muda bulunduğu belirtilen 4 ban- kayı el konulmadan iyileştinne yöntemlerini de değerlendirdik- leri belirtildi. IMF'nin vergi gelirlerinin sağ- lam temellere oturtulması istemi nedeniyle, sunulacak ek niyet mektubunda yapılacak vergi dü- zenlemelerinin yer alması gereği, tartışmalı konulardan bırinı oluş- turdu. Toplantıda, hayat standar- dı vergisinin yeniden getirilmesi, Kurumlar Vergisi'nde geçici ver- ginin oranının yüzde 20'den yüz- de 25'e çıkanlması, mal ve hiz- metlerden alınan vergilerde artış- lara gidilmesı konulan görüşül- dü. Ancak kamuoyundan gelecek tepkiler dikkate alınarak, ek ver- gı düzenlemelerinın şimdilik beklemeye aluıması benimsendi. Başbakan Bûlent Ecevit, lider- ier zirvesi öncesi Başbakanlık'ta gazetecilere yaptığı açıklamayla borsada düşüş, faizlerde yüksel- me ve yabancı sermayede çıkış nedeniyle tedirginlik yaşayan pi- yasalan yatıştırmaya çalıştı. Ece- vit, yasalan çiğneyen bazı ban- kalara karşı alınan önlemlerin üretimi aksatmaması ve işsizliği artırmaması için hukümetin gere- ken özeni gösterdiğini belirtir- ken, buna karşın mali ya da üre- tim sektöründeki uygulamalar- dan rahatsız olanlann piyasalar- da tedırginlik yarattığına dikkat çekti. Tüm girişimcilerin söylen- tilere ve dedikodulara kulak as- maksızın etkinliklerini sürdürme- lerini isteyen Ecevit, "Rezervleri- miz yeterlidir. Enflasyonun hıa kesilmektedir. Geçen yıl eksi yüz- de 6'lara düşen bü\üme hızı, bu yıl arü yüzde 6'lara vûksefanekte- dir. Kısacası, kaygıya gerek yok- tur" diye konuştu. Ecevit, banka- larla ilintili firmalar için ne tür önlem alınacağının sonısunu, "Önemli olan, bir banka kapatıl- dığı zaman onunla bağlantılı şir- ketierin yasalara aykın bir davra- nışı yoksa onlan yaşatmakta bü- yük yarar var. Aksi halde Türki- ye'de büyük, korkunç işsizlik ola- bifir" diye yanıtladı. Ecevit' in açıklamalannın ar- duıdan liderler, akşam saatlerin- de bir araya gelerek ekonomiyi masaya yatırdılar. Ekonomide ge- linen son nokta, uygulanan prog- ram nedeniyle zor durumda olan işletmeler ve bazı bankalann zor duruma düşmesi, zirveden önce Başbakan Yardımcısı Hüsamet- tin Ozkan'ın başkanlığında bü- rokratlarca değerlendirildi. Öz- kan başkanlığındaki toplantmın ardından üç lider ve Özkan bir araya geldı. Toplantıya katılan Hazine Müsteşan Selçuk Demi- ralp ile Merkez Bankası Başkanı Gazi ErçeL IMF ve Dünya Ban- kası'yla ilişkiler hakkında bilgı verdiler. Demiralp, Erçerin dış ilişkiler hakkında bilgi verdiğini söyledi. Başbakan Bülent Ecevit, Baş- bakanlık'tan aynlırken gazeteci- lenn zirveye ilışkin sorulan üze- rine, u Yenibirşeyyok,ekoDomiy- Ie ilgüi" dedi. Ortaklann iki gün üst üste yap- tığı zirvede ağırlıklı olarak zor durumda olan 4 banka için çıkış yolu aradıklan öğrenildi. Banka- cılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanı Zekeriya Temi- zel'in de katıldıgı önceki günkü zirvede, zor durumda olan banka- lara el konulmadan iyileştirilme- sı için yöntemlerin gündeme gel- diği kaydedildi. Hükümet ortak- lannın, uygulanan ekonomik programmın en az zararla atlatıl- ması için çalışılması yönünde ka- rar aldıklan bıldirildi. Liderler zirvesınde, can açık konusunun da ele alındığı belir- tildi. . . Öcalan davası başladı • Baştarafı 1. Sayfada Şahin. DYP Grup Başkanvekili Turhan Güven ve Ankara Millet- vekilı Saffet Ankan Bedük de ka- tıldı. Eski DEP'liler, Remzi KartaL Zübeyir Aydar, Ali Yiğh, Yaşar Kaya ve Nizamettin Toğuç ile es- ki Diyarbakır Belediye Başkanı Mebdi Zana ve Abdullah Öca- lan'ın kız kardeşi Farma Öcalan da duruşmaya alınanlar arasın- daydı. Isveçli yargıç Elizabeth Palm başkanlığında AİHM'nin ], dairesinde yapılan dunışmanın diğer yargıçlan Wîlhetamna Tho- massen (Hollanda), Gankur Jö- rundsson (tzlanda), Rıza Türmen (Türkiye), Cornefiu Birsan (Ro- manya), Josep CasadevaO (Ando- ra), Rait Maruste (Estonya), Lu- igj Ferrari Bravo (ttalya), Bostjan Zupancic (Slovenya) ve Tüdor Pantirudan (Moldova) oluştu. Türkiye'yi avukatlar Şükrü Al- paslan ile Francis Spinzer sa\oı- nurken Abdullah Öcalan'ı ıse Sir Sydney Kentridge, Mark MuDer, 111110% Otty ve Hasip Kaplan savundu. Ilk olarak söz verilen Türk hükümetinin aviikatı Şükrii Alpaslan, bölücü terör örgütü P- KK'nin terörist faaliyetlerinin Av- nıpa Insan Haklan Mahkeme- si'nin daha önce aldığı kararlarda da kayda geçırildiğine dikkat çek- ti. Alpaslan, terör örgütü başı adı- na mahkemeye Hollandalı avu- katlarca yapılan başvurunun sah- te imzayla yapıldığını ve bunun adli tıp raporlanyla kanıtlandığı- nı belirterek mahkemenin bu ko- nuyu göz ardı etmemesi gerekti- ğini vurguladı. Alpaslan, daha sonra başvuruyu yapan Marc MüDer'in ise merkezi ıngiltere'de bulunan "Kürdistan İnsan Hakla- nProjesi'' isimlı bir limited şuice- tin başkanı olduğunu, bu kişinin şirket başkanı olarak mahkemeye terör örgütü başı adına bireysel başvuru yapmasuun da hukuken yanlış olduğunu dile getirdi. Im- ralı'daki yargılamanm adil biçim- de gerçekleştiğini ve avukatlanna tüm savunma imkânlanmn tanın- dığını belirten Alpaslan, Abdul- lah Öcalan"ın dumşmalarda terör faaliyetleriyle ilgili olarak soram- luluğu üstlendiğinı anımsattı. Avrupa İnsan Haklan Sözleş- mesi'nin terörle mücadele mad- desinin terörist faaliyetlerden du- yulan endişeyi dile getirdiğini ve terönst faaliyetlerde bulunanlann cezalandınlmasmı istediğini kay- deden Alpaslan, bombalı, roketli saldınlarda bulunan, sivillere sal- dıran, silahlı kuvvetlerle çatışma- ya giren, adam kaçıran, turistik bölgelere saldm düzenleyen P- KK'nin terörist bir örgüt olduğu- nu belirtti. Alpaslan, AİHM'nin daha ön- ce terörist faaliyetlerin toprak bü- tünlüğünü tehdit etmesi halınde, normal mevzuat içinde terörle mücadelenin zor olduğuna yöne- lik kararlanna atıfta bulundu ve bu çerçevede, AİHM'nin 1997 yı- lında Mehdi Zana'yla ilgili bir da- vada, PKK'nin toprak bütünlüğü- nü tehdit eden bir terör örgütü ol- duğunu kabul ettiğini anımsattı. Alpaslan, terör örgütünün Avrupa ülkelerinde yaptığı saldınlara dik- kat çekerek birçok ülkenin bu ör- gütün faaliyetlerini kendi toprak- lannda yasakladığını da belirtti. TCK'nin 125. maddesinin Türki- ye Cumhuriyeti'nm demokratik değerlennin korunmaya yönelik olduğunu anlatan Alpaslan, Öca- lan'uı suçlannın tüm somut delil- lerle saptandığını anımsattı. Adil yargılanma hakkının ihla- liyle ilgili suçlamalara yanıt veren Alpaslan, Türkiye'de DGM'lerin bağımsız ve tarafsız mahkemeler olduğunu, Öcalan ile ilgili dava- nın kamuoyuna açık yapıldığını ve avukaüann özgürce savunma haklanna saygı gösterildiğini bil- dirdi. Öcalan'uı yapılan duruşmalar- da, işkence ve kötü muamele gör- mediği yolundaki açıklamalanna atıfta bulunan avukat, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Türkiye Raportörü Ma- car parlamenter Andreas Barzo- ni'nin de hazırladığı raporda öca- lan'm adil biçimde yargılandığı- na dikkat çekildiğini söyledi. Daha sonra söz alan Öcalan'ın avukatlanndan Sir Sydney Kent- ridge, Türkiye'nin 2000 yılmda ölüm cezası bulunan Avrupa'daki tek ülke olduğunu söyledi. Ölüm cezasının varhğuıuı Avrupa İnsan Haklan Sözleşmesi'nin (AİHS) açık bir ihlali olduğunu söyleyen Kentridge, Öcalan'ın Kenya'dan Türkiye'ye olağanüstü şartlar al- tında getirildiğini, avukatlanmn birçok zorlukla karşılaştığını ve keyfı uygulamalar yapıldığını öne sürdü. F.Bahçe çalıştıncısı Denizli, G.Saray derbisinin 2 takımayahşması gerektiğini söyledi 4 Derbiye öıdem ahnam' HILMITCRKAY Fenerbah- çe, Galatasa- ray maçına Samandıra'da 3 puan parolası ile hazırla- nıyor. Trabzonspor karşı- suıda alınan 5-2'lik galibi- yetle derbi maçı öncesi bü- yük moral bulan San-La- civertlilerde teknik direk- tör Mustafa Denizli dün bir basın toplantısı düzenledi. Konuşmasına, "lyi yoMa- yız,amadaha iyiotanakzo- rundayız ve daha tempolu oynamahyiz" dıyerek baş- layan Denizli, Galatasaray ile pazar günü yapacaklan maçta ilkelerinin kaybet- memek olacagını, bu der- bi maçın güzel futbol dahil herşeyiyle iki takıma yakı- şır güzellikte olması ge- rektiğini söyledi. Şu ana kadar takımın gi- dişatından hayli memnun olduğunu, ekibinin şampi- yonluk yanşmda oynadığı futbolla bu başanyı hak e- den korumuna gelmek is- tedigini de ıfade eden tek- nik adam basın mensupla- nnın sorularuıı yanıtlar- ken. "F.Bahçe i\i yoldadır, bence hergeçen zaman RBahçe'nin lehine çahş- maktadır" diye konuştu. Denizli konuşmasmm son bölümünü ise şöyle ta- mamladı: "Benimoyunfel- sefemde özel maçlara özel önlem yoktur. Geçmişte Revivo, Lazetiç, Ali, Serhat, Uche, Celil ve Serkan forma bekliyor Trifyonhıkkıdübe Denizli tarafmdan 'Orta sahadaki beynim ola- cak" diye gosterilen Revivo, yedek kulübesinde. DENtZDERtNSU Bu sezon yıllardır özlediğı şampiyonluğu kovalayan Fenerbahçe, özellikle sahasındakı maçlarda farktan farka koşarken, geniş kadrosu ve yedek kulübesindeki yıldızlanyla dikkat çekiyor. Teknik direktör Mustafa Denizli, bir kısım tarafmdan ideal onbın bulamadığı için eleştirilirken, yedek kulübesindeki yıldız isimler dikkat çekiyor. Sezon başmda 8 milyon dolara Fenerbahçe'ye gelen ve Denizli tarafından 'Orta sahadaki bevnim olacak' diye gosterilen Israılh Revivo, son maçlarda yedek kulübesinde. Lige iyi bir başlangıç yapan, hareketli ve hırslı futboluyla beğenilen, agresif yapısıyla eleşurilen Lazetiç'ın Fenerbahçe'ye maliyeti 5.5 milyon dolardı. Son dönemde durgun bir oyun sergileyen Yugoslav fiıtbolcu da kulübeye çekilen ısimlerden. Zaman zaman forma şansı bulan . Ali Güneş, Serfaat, Uche her an onbıre girmeye hazır yedek Fenerbahçeliler. İzmirspor'dan ahndığında geleceğin 'yıldızı' olarak gosterilen Soner ise henüz Fenerbahçe forması ile taruşamadı. Sakatlıklan süren CeS ve Serkan da forma için gün sayıyorlar. Tüm bu futbolcular gözönüne alındığında bu sezon Fenerbahçe'nin oyuncu sıkıntısı çekmeyeceği bir gerçek. Teknik direktör Mustafa Denizli ise sezona kesin şampıyonluk parolasıyla başlarken bir yandan da genç isımleri geleceğin Fenerbahçe'sine monte etme uğraşı içinde... Galatasaray 'da görev yap- tım. Şu anda FJBabçe'deça- bşıyorum. Bu tür maçlann atmosferini en iyi yasamış insanmı. Pazar günü fut- bolcular sahada oynadık- lan iyi futbol ve örnek dav- ramşlarla tribünlere iyi mesajlar vermeliler. Ben futboicularumn maçlarda rakibe zarar vermejecek şekflde agresif ovnamalan- nı isterim. Şartlar ne olur- sa obun F.Bahçe ile G.Sa- ray kendi içinde çok güzel rekabetier yaşarlar." Andersson rapor edilmedi Spor Servisi - Hafta sonu oynanan Fenerbahçe - Trabzons- por maçındarakıbınedirsek attığı TV kameralan tarafindan tespıt edılen Andersson. gözlemci ve hakem tarafından rapor edilmedi Bu durumda Isvecli futbolcunun ceza alma ihtüna- li ortadan kalktı. G.Saraylı Jardd ıse topsuz alanda yaptığı hareket sonrası Ceza Kurulu'na 'tedbirsiz' olarak verilmiîtı. CHP'den davete ifadelere tepki MUTLUSERELı ANKARA - Avrupa Sosyalist Partisi (PES). 19-21 Kasım 2000 tarih- leri arasında Güney Kıb- ns'ta gerçekleştinlen top- lantısının programında, KKTCiçin"işgalaltında- ki topraklar" ve Rum ke- simi için "özgür Kıbnsr ifadelerini kullandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı tnal Batu, PES Sekreteri Marco Piantini'ye bir mektup göndererek ifade- lere sert tepki gösterdi ve partisine yapılan daveti geri çevirdi. AB'nin Kıb- ns'a ilişkin yanlış ve hak- sız tutumunun sorunun bütün parametrelerini de- ğiştirdiğini belirten Batu, Rum tarafinın siyasi bir çözümden iyice uzaklaştı- ğım gözlediğini söyledi. Avrupa'daki sosyal de- mokrat ve sosyalist parti- leri temsil eden PES, dün sona eren programına Tür- kiye'den CHP adına Inal Batu'yu davet etti. Batu, toplantmın programında KKTCiçin"işgalahmda- kitopraklar", Rum kesımi için ıse "özgür Kıbns" ifa- delerinin kullanılmasına tepki gösterdi. PES Sekre- teri Piantini'ye gönderdiği mektupta Batu, Birleşmiş Milletler'in (BM) dokü- manlanndan bile yıllarön- ce çıkanlan bu tür bir di- lin kullanılmasuıın önyar- gılı ve çağdışı olduğunu ifade etti. Batu, PES delegasyonu üyelerinin adaya yapacak- lan bu zıyaretten sonra söz konusu ifadelerin tümüyle geçersiz olduğunu anlaya- caklannı umduğunu kay- detti. KKTC'nin kuruluşunun 17. yıldönümü törenlerine CHP adına katılan Batu, ICıbns ile ilgili son geliş- meleri de değerlendirdi. Batu, Yunanistan'ın ve Kıbns Rum Yönetimi'nin (KRY), Kıbns konusunun AB ile Türkiye arasında bir sorun haline geldiğine inandığmı ve bundan bü- yük mutluluk duyduğunu belirtti. Katılım ortaklığı belgesine (KOB), Kıbns sorununun dahil ediliş bi- çımimin Yunanistan'm v*e Kıbnslı Rumlann bu inan- cını daha da pekiştirdiğini anlatan Batu, "AB'nin Kıbns sorununa ilişkm çarpık ve haksız tutumu- nu anlatmak için bir khap yazüabOir" diye konuştu. İsmail Cem J e 'Ermeni soyhrımı 9 tepkisi ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)-Dışışleri Ba- kanı Ismail Cem'ın, TB- MM Plan ve Bütçe Ko- misyonu'nda bakanlığı- mn bûtçesiyle ilgili yaptı- ğı konuşmada "SözdeEr- meni soykınmı iddialam - la ilgili gelişmeleri pek önemsememek gerek" demesi mılletvekillerince tepkiyle karşılandı. Mil- letvekilleri, sözde Erme- ni soykınmı ıddialarmın kabul edilmesmin Türki- ye'nin tüm imajını olum- suz etkiledığini belirte- rek, Dışişleri Bakanh- ğı'mn önyargılan yıkma- sı gerektiğini kaydettiler. Cem, Ortadoğu'da yaşa- nan İsrail- Filistin çatış- masının önlenmesi veba- nşın sağlanmasında kat- kıda bulunacak tek ülke- nin Türkiye olduğunu sa- vundu. Dışişleri Bakanlığı'mn 208 trilyon 888 milyar li- ralık 2001 yılı bütçesi dün onaylandı. Komisyonun açılışında. bir konuşma yapan Cem, Erseni soykı- nmı iddialan ve AB ile ilişkiler açısından olum- suz bir dönemden geçildi- ğini söyledi. Cem, Türki- ye'nin bunlann önlenme- si için elinden gelenin da- ha fazlasmı yapması ge- rektiğini, ancak anlaşıla- mıyorsa sonuçlannı pek de önemsememesi gerek- tiğini belirtti. Prof. Dr. Server Tanilli 23 KASIM 13:00- 19:00 SOSYAL YAYINLAR KİTAPSARAY'DA OKURLARIYLA BULUŞUYOR. . Babıali Cad. No: 14 Cağaloğlu — istanbul Tel: (0212) 5277982 — (0212) 5221894 VEFAT Baromuzun 2265 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT ALİ SUAT ÜLCEN vefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 22.11.2000 Çarşamba günü (bugün), Göztepe Tütüncü Mehmet Efendi Camii'nde kılınacak oğle namazını müteakip ebedi ıstirahatgâhına defnedilecektir. Merhuma, Tann'dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlanmıza başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANUĞI SAHİBİNDEN SATILIK Maslak, Gazetecıler Sıtesi'nde 3+1 köşe-ferah daire. Tel: 0 216 - 333 61 02 Ehliyetımi kaybettım hükümsüzdür. ÇAĞRl YÜREKLİ