Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19 KASIM 2000 PAZAR
10 P A Z A R Y A Z 1 L A R I dishab@cumhuriyet.com.tr
Kendimizi neden anlatamıyoruz...Avrupa'da, daha da özel olarak Fransa'da,
sayılan çoğalsa da -vazgeçtik Türkiye'ye
"hayranhktan"- "Vahu bu ûlkenin de kendi
kendine sayıkJadığı bir şeyler var, onlara da bir
kulak versek" diyenler arasında baş sıralarda
yer alan Fransa'nın en ciddi araştırma ve
danışma kuruluşlanndan IRIS (Uluslararası
llişkıler ve Araştınnalar Enstitüsü) 16 Kasım'da
Türkiye ile ilgih bir kollokyum düzenledi.
1990'da Paris Oniversitesi'nin araştırma
laboratuvarı sıfatıyla, dünyanın en tanınrmş
strateji uzmanlanndan Prof. Pascal Boniface
öncülüğünde kurulmuş olan IRIS daha sonra
bağımsız bir yapıya dönüştü. Çok sayıda yayın
ve araştırma dışında akademik ve mesleki
çalışmalar da düzenleyen IRIS 2 yılda bir de
"Fransız-Türk Stratejik BuluşmalarT başhklı
toplantılar düzenliyor. îkı ülkenin
cumhurbaşkanlan himayesinde yapılan 3.
buluşmanın konusu "Hebinki Zirvesi'nden
Sonra Türkiye ve Avrupa BirHği" idi. Gündemi
önceden belirlenmiş olmasına rağmen
oturumlar neredeyse tümüyle son günlerde
yaşanan Fransız Senatosu'nun "Ermeni
8 ^ 1 0 ^ ™ ^ tanı(t)ma çağnsı, Kıbns çengeli,
Katıhm Ortaklığı Belgesi (KOB) ve yine
"Enneni" sembollü Avrupa Parlamentosu (AP)
karanyla "puslanmış'' bir havada geçti.
Türkiye'den Sema Pişkinsüt, Bülent Akarcah,
Uluç Gürkan gibi siyasi; Biigin Tıryakioğlu,
Nur Vergiıı, Atilla Eralp gibi akademik; Aldo
KastovvskL, Bülent Tanla gibi mesleki uzman;
Gündüz Aktan (emekli büyûkelçi ve yazar) ve
Eşref Ayaş gibi resmi kışilikler konuşmacı
olarak katıldılar. Paris Büyükelçisı Sönmez
Köksa) ve Fransa Avrupa Işleri Bakanı
Müsteşan Jean-Michei Casa'nın açtığı
Buluşma'nın Fransız katılımcılan arasında ise
PARİS
UĞUR
HÜKÜM
Avrupa Komisyonu
Genişteme Genel
Müdürlüğü Türkiye
Sorumlusu Alain
Servantie, AB-
Tûrkıye Bütünleşme
Süreci Komisyonu
_ ^ _ ^ ^ ^ _ _ ^ ^ ^ _ ^ ^ Sorumlusu Senatör
Robert Del Piccnia,
Bakanlık görevlilerinden Bertrand de Cordoue,
eskı Ankara Büyükelçılennden Daniel
Lequertier, SOFRES Kamuoyu Araştırmalan
Kuruluşu Başkan Yardımcısı Philippe Mechet
de vardı. Fakat herhalde hiç kimse Buluşma'nın
en iyimser ve en renkli kişiliği, 8 yıl Fransız
Işverenler Sendikası, 4 yıl da Avrupa Patronlar
Birliği'nın başkanlığını yürütmüş François
PerigDtkadar "ohunlu" olamazdı. Siyasılen
anlamadığını, olup bitenlere gülüp geçtiğini,
zira "Türkiye'nin, daha doğrusu sanayicisi ve
tüccan da dahil olmak ûzere Türk iş
cevrelerinin çoktan AB'ye girdiğini, böyle bir
'konumu' sözüm ona önceükli aday olan birçok
ûlkeden daha fazla hak ettiğuu" beîirtti.
"Dostum Aldo" dıye başlayan cümlelerinde
"Tûrk - Fransız işveren ve yanrancılan
arasında, öteküerîden farklı biçimde, basit bir
para veya pazar kazanma kaygusunun ötesinde
ortak bir dfinya görüşü, vizyon/ geleceğe bakış,
sosyal adalet merkezli bir yaklaşımın yatöğmı"
ıfade ederken, iki tarafın politikacılannı da
"kısa vadeti hesaplarla uğraşmamaya" çağırdı.
Konusmacılann sürekli birbirlerine kibarca
"tarih, samimryet, gerçekçiük, ekonomi,
demokrasi* derslen verdiklen
müdahalelerinde her şeye rağmen izleyiciler
açısından öğretici, uyancı ve dostane bilgiler
vardı. Güncel gelişmeler karşısında hemen
Mustafa Kemal ve
Avrupa Birliği
Türk kamuoyu, AB yolunda,
Türkıye'nin eline tutuşturulan KOB ile
meşgulken 64. Anvers Kıtap Fuan'nda
Paul Morren ve WiBy Schuermans
tarafından hazırlanan ve Belçıka'da
Flamanca olarak yayımlanan ilk
Atatûrk bıyografisı olan "Atatûrk,
Modern Tûrkiye'nin Kurucusu" ısımli
kitabın tanıtım amacıyla, yayıncı
Garant Yayınevi tarafından bir panel
düzenlenıyordu. Panele, kitabın
yazarlan eğıtım müfettışı Morren ve
pedagog-eğıtim danışmanı
Schuermans'ın yanı sıra Brûksel •
Katolık Onıversitesı'nden Prof. Mark
ven den VVijngaert ve gazeteci Ronny
Vos katıldı. Belçıka'da Atatûrk
hakkında çok az yayın bulunduğunu
ve Atatûrk'ün, bınlerce yıllık tanhe
sahıp olan Türklenn yazgısını 15 yıl
gıbı çok kısa bir sûrede değıştirdiğı
için efsanevı bir kahraman ve "çağa
damgasını vuran ve ölümünden sonra
bile hâiâ etkinnği süren" bir devlet
adamı olması nedeniyle, "20. Yûzyda
Damgasmı Vuranlar" serisinin ilk
belırttı. Vos, "Atatûrk mirasını
reddedememenin çoksesKKği
engellediğiııi" öne sürdü. Ama
antıdemokratık geçmişe sahip tspanya,
Yunanıstan ve Portekız ömeklerinde
olduğu gibi Tûrkiye'nin
demokratıkleşerek AB'ye gıreceğını
söyledi. Prof. Dr. Hahık KabaaBoğlu,
Atatûrk devrimlennden örnekler
vererek AB'ye uyum koşuDannı
Tûrkiye'nin daha 1930'larda
tamamladığını açıkladı. Geçen hafta
sonu Belçika ADD'nın Brûksel'de
düzenlediği "Cumhuriyet ve SonrasT
konulu konferansta konuşan yazanmız
Erol Manisah ıse "Tûrkiye'nin AB
üyeliği konusunda şansı olmadığuu"
söyledi Manısalı, Atatürkçülüğün,
"uluslararası ilişkilerde, uluslann
karşılıklı çıkariannın gözetilmesi
gerektiğL bir ülkenin diğerini
ezmemesi" temelıne dayalı eşitlikçi bir
anlayış, küreseHeşmenın ıse Roma
Imparatorluğu'nun yeniden kuruluşu
demek olduğunu behrterek "7 ülke
karar veriyor ama 190 ülke buna
kitabının Atatûrk'e
aynldığmı söyleyen kitap
yazarlan, kitabın geniş
kıtleler tarafından
okunabilmesı için
bilimsellikten ödün
vermeden ama ilgi çekici
bir şekilde kaleme
alındığını belırttiler. ~~™—~~
Objektif bir çalışma yaptıklanru öne
süren yazarlara ilk tepki Anvers
Atatürkçü Dûşünce Demeği'nden
geldi. ADD, Anvers Kitap
Fuan'ndaki tanıtım sırasında Türkiye
ADD Genel Merkezi'yle işbirliğı
içinde, ADD Genel Başkan Yardımcısı
Prof. Dr. ÖzerOzankaya'nın
danışmanhğında hazırladığı ve
kitaptaki yanlışlıklan ortaya koyan bir
bildiriyi, yazarlara ve katılımcılara
sundu. Bildiri, önemli bir
anımsatmayla son buluyor: "Sonuç*
olarak, Atatûrk'e UNESCO'nun
'banşın, eğitim ve kültûrûn
hizmetınde olağanûstü bir devrimci'
olması nedeniyle hayranlık duyduğunu
anımsatmak tstiyoruz." Dığer
konuşmacılar da "Atatûrk, Modern
Türkiye ve AB uişküeri* konusu
üzennde durdular. Prof. VVijngaert,
Atatûrk'ün daha AB fıkri ortada
yokken "çağdaş uygarhk düzeyini"
hedef göstererek AB'ye gıden yolun
temelını attığını, Batı'yla savaşmasına
karşın Batı uygarhğuu seçtiğıni
BRUKSEL
ERDtNÇ
UTKU
uymak zorunda! Uhısal
çıkarlanna uzun vadeli
bakmayacaksın.
Suurlannı açacaksm.
Kaynaklannı diğerlerine
sunacaksuı! Karar
aşamasında
bulunmayacaksın! Bu,
- ^ — — eşitsizük üzerine kurulu,
dayatmacı bir sistem" dedı. Yazanmız,
*AB-Türkiye arasında tek yanb bir
Uişki vardır. 1995 Gümrûk Birtiği
Anlaşması, Türldye'yi AB'ye tek yanlı
olarak bağlaınıştir. Anlaşmadaki
maddeler sömürgeci ülke\le sömürge
ülke arasında yapüacak anlaşmalarda
bulunan türden.. Bir de tutmuş
utanmadan Kıbns ve Ege gibi yeni
ödünler istiyorlar" saptamasında
bulundu. Çağa damgasını vuran
Ata'nın hâlâ eksiklıği hissedilen bir
devlet adamı olduğu. AB-Türkiye
ilişkilerinde daha iyı ortaya çıkıyor.
Uluslararası ilişkilerde, karşılıklı
ulusal çıkarlan gözetmek üzenne
kurulmuş, banşçıl bir Atatürkçü
düşünce yapısı, ülkemizi yönetenlerce
iyi özümsenmış olsaydı, tek taraflı
dikte ettırilen rutın bir belgede
"yumuşak bir ifade kullanmışlar,
Kıbns dışuıda bizim istediğuniz vb."
açıklamalarla günübirlik puan
toplamak yenne uzun vadede AB'ye,
ulusal onummuza yakışır bır şekilde
girişin hazırhklan yapılırdı. '
T.C.1STANBUL KUl.rUî* UMtYERSflISI
CÜZEL SANATLAR UYCULAMA ve ARAŞTIRMA MERKEZİ
ile
SEDAT GÜREL - GÜZİN GÜREL BİLİM ve SANAT VAKFI'mn
bırlıkte duzenledtğı
ULUSLARARASI KEMAN YARIŞMASI
20 Kasun 2000 Pazartesi
22 Kasım 2000 Satı
24 Kasım 2000 Cuma
Saat: 10.00-17.00
Saat: 10.00-17.00
Saat: 10.30-13.00
LEIeme
2. Eleme
Final ve Ödül Törem
halka açık olarak yapılacaktır.
lurı Uyelerı lAlıabetık Sırayh
Prof. Gürer Aykal, Prof. Gönül Gökdoğan, Prof. Güzin Gürel,
Prof. Suna Kan, Prof. Özer Sezgin, Doç. Giilden Turalı,
Öğr. Gör. Veniamin Varşavsky
T.C. İSTANBUL KULTUR UNIVERSITESI (KEV SALONU)
Kultur Kolejı Yanı, 9-10 Kısım Atakovist. İKÜ Tel: 0 212 639 30 24 KEV Salonu: 0 212 559 04 88
İSTANBUL 1. SULH HUKUK HÂKİMLİĞl'NDEN
2000 504 Vası T.
Hastahğı sebebıyle Süleyman ve Benbe'den olma, 8.6 1334 Suadıye doğumlu DündarNi-
şancı, mahkememızce 25 10.2000 tanh, 2000/504 Esas, 2000/634 karar sayılı ilanu ile ve-
sayet altına alınmış olup, kendisıne oğlu Ihsan Emre Nışancı'nın vası tayinıne karar veril-
mıştır. llan olunur 31.10 2000 Basın 66144
SARAYKÖY SULH HUKUK HÂKtMLİĞt'NDEN
EsasNo 1997290
Davacı Hasan Bekrek vekıh Av. Cezmı Metın tarafından davalılar Bahnye Akan ve arka-
daşlan aleyhıne Denızlı ilı, Sarayköy ılçesı, Duacıb koyunde kâın 7275 m2 yüzölçümlü 833
parsel sayılı taşınmaz üzenndekı ortaklığın gıdenlmesı davasının yapılan açık yargılaması sı-
rasında, Dahılı davah Halune Gökpınar'ın göstenlen adreste bulunamadığı, teblıgat zarfına
verilen meşmhat ve yapılan zabıta tahkıkatı netıcesınde anlaşıldığından. hakkındakı teblığın
ilanen yapılmasına karar venlerek duruşma 11.12.2000 gıinü saat 09.05'e talıkedılmıştır Du-
ruşmada bızzat hazır bulunmanız veya kendinızı bır vekılle temsıl ettırmenız, aksı halde dava-
nın gıyabınızda yurütüleceğı hususu ilanen teblığ yenne geçmek üzere ılan olunur.
Basuı: 66026
Dalgalan
aşmak...
Havai'nin Oahu
Adası'nda
düzenlenen
uluslararası sörf
yanşmasıçok
çekişmeli geçiyor.
Dûmanın ünlû
sörfçülerinin
kankbğı
yanşmada, çok
güzel görüntûler
ortaja çüayor.
Honohdulu
sörfçü Mikey
Gordondün
yanfinak
kahnayı başanfa.
(REUTERS)
hemen tümüyle sessiz kalan; yazdığı,
konuştuğu zaman da "önyargîlan, stereotip
dûşünceleri'' besleyen Fransız basını kısmen
eleştirilirken, Türk basını tümüyle es geçildi.
Halbuki son AP veya Avrupa Komisyonu'nun
aslında hiç yaptuım gücü olmayan karar ve
önerilerini, örneğin KOB'u pireyi deve
yaparcasına, bir namus davasma dönüştürerek,
yangını körükleyerek aslında gerçek AB
karşıtlannın ekmeğine yağ sürerek, ne biçim
"4. Gûç" olduklanm kamtlayan medyalanmız
bu süreçte pek mi masumdular acaba?
Hele hele son konuşmacı Gündüz Aktan'uı (bir
gazetede iki haftadır yazdığı argümanlannı)
Fransızcadaki hoş bir ifadeyle "kıbçlan
şalordatarak" tekrarlaması "soğuk duş" etkisi
yarattı. "Galiba bu iş olmayacak. Bugünkû
koşullar devam ettiği sürece bu iş olmayacak"
diye söze başlayan Aktan, çok sert ve (yer yer
kesinlikle doğru verilerle bezenmiş)
aynntısı gereksiz milliyetçi konuşmasını,
"Bizi alsalar da. ahnasalar da benûn için
aym" dıyerek tamamladı. Konuşmayı yapıcı
bir kulakla algılamak gerekirse,
"Herhalde" dedik, "TC Dışişleri pazarhk
unsurlannın a7al<iığına inamyor ki,
böylesi argümanlar, böyle yan resmi
platformlarda sarf eduebUiyon" Belki de
toplantı süresınde barizleşen sertlıklerin
verdiği izlenimle, belki de "başka"
mercilerin etkisıyle, "kapanış konuşmasıT
'nı
yapan, Boniface, "Tûrkiye'nin AB'yle girdiği
sûreçte, NATO'daki hak ve nüfuzunu
kullanması uzun vadeli çıkarlanna, AB'yle
bütünleşmesine ciddi darbeler indirebUir"
deyince bu defa Tûrkiye'nin resmi
temsücileri ışkillendi. Sonuçta kanımızca
tt
bir bardak suda koparülan nrOnalara"
(eğer 8 Aralık'ta Nice'te yapılacak AB Zırve
Konseyi'nde "tavsiye ve öneriler" onaylanırsa
o zaman "kasırgalar" patlayabilir -merak
etmeyin asla çok geç kalınmaz-) en
soğukkanlı ve en akıllı önlem-cevap Fransız
dinleyicılerden bınnın Türk katıluncılara
yönelttiği sorusunda saklıydı. "Bu denli
parlak diplomaüanmz, değerti uzmanlannız,
kuvvetii ve haklı gözüken dava dosya ve
argûmanlanmz var. Nasü olu>or da
'kamuoyunda' bu denli haksız duruma
düşüyorsunuz? Kendinizi anlatmak ve
tanıtmaktaki zaannızı nasü acıklıyorsunuz?"
Nasıl açıklıyoruz?
Bir tutam ırkçılığa ne dersiniz?Bu kadar basit. Bu kadar yalın.
Sanki sofrada size tuzluğû
uzatana teşekkür ederken
söylenmış bir şey gibi.
"Buyrun, bir tutam ırkçıhktan
da akn" dıye. O denli doğal.
Çünkü kışinin ruhundaki
ırkçıhk, o genel olan, ama her
zaman gözükmeyen virüs, akıl
almayacak çok sayıda insanın
ruhuna işlemiş. Hani şu, daha
önce de yazmıştım, evleTde,
kahvaltı masasında dıle getirilen
ırkçılık. Konumuz, gelişmiş
Batı ülkesi Isveç. Adam gider,
semt pizzacısında iki bu^ içip
evine pizza götürür. Maaşı az
kaldıysa veresiye de yapar
bunu. Gider ayakkabısını tamir
ettirir (zamanlar değişınce bu
meslek yeniden canlandı bu
ülkede). Isveççeyi anadili gibi
konuşan yabancı kökenli dostu,
iş arkadaşı veya kendini bu yeni
vatanının dilinde de kamtlayan
kişi için, "Çok iyi uyum
göstermiş" der. Ölçek, "uyum
göstermektir" çünkü. Ama
enikonu bu kişilerin hepsi
"kara kafadır". "Aferin koçnm,
böyle devam et" diyerek
omzunu olcşar gibi. Buyrun, bu
pazar konuğumuz Bay
Svensson. Yıllarca Isveçlilerle
çahştım. Kendi ülkem söz
konusuyken de doğru bildiğim
şey neyse onu söyledim... Ama,
bir paydos sırasında göçmenler
ve yabancı kökenlılerle ılgili
genel sözler ettıklennde, bana
(zaman zaman) "Sen bizden
sayıhrsın. üzerine ahnma"
denirdı. (Onlar açısından bu
benim için bir çeşit iltifattı
herhalde. Burada 25 yıl
yaşadıktan sonra hâlâ Isveç
vatandaşı olmamış olmamı
herhalde bu nedenle
garipsiyorlardı..) Bazen böyle
bu- özre de gerek duymazlardı.
Birçok konuda haklıydılar, veya
tepkı göstermekte. Buraya
polıtık göçmen süsüyle gelip
köktendincilik yapanlar,
devletın toplumsal yardım
olanaklannı istismar edenler,
ülkesınde otel sahibi olan ve
üstelik cami inşa ettiren, ama
burada gariban göçmen olarak
devlet yardımıyla yaşayanlar ve
yirmi yıldır gidebildiğı vatanına
gidemediğıni söyleyerek
ekonomik olanaklar edinen
yanm aydınlann varlığı, belli ki
onlardaki bu önyargının
temelini kısmen de olsa
oluşturmuştu. Ama suadan
insan, Bay Svensson 'un iki tek
STOCKHOLM
GÜRHAN
UÇKAN
attıktan sonraki tavnnda ilk
nefret kustuğu kişıler "kara
kafahlar", yani Iskandinav
ohnayan, güneyli herkes. O
zaman ne pizzasuu yediği
Süryani, ne ayakkabısını
onarttığı Yugoslav, ne onu
evinde ağırlayan Türk komşusu
ve ne işyerindeki Kürt arkadaşı
gözünde. Ama yalnızca o an;
günlük ve ayık yaşama
dönmeden. Oğlumla geçen
cumartesi akşamı bizim semtin
otobüsüne bindik. Orta yaşh bir
adam ve ona yakın yaşta iki
kadın da bindi. Isveçliydiler.
Şofor esmer bir gençti, ama
Isveççesi resmen anadiliydi.
Herkes sanşın değil bu ülkede.
Çakırkeyif olan bu yolcular,
önce bilet parası ödememek
istediler. Daha sonra ödeyip bir
yere oturduklannda adam,
"Işgüzar Hider bu aracın
şoförü." dedı. Ardından da
ekledi: "Nerede şoföriük,
postacıhk, garsonhık,
temizlikçflik var, orada bu kara
kafalarvar!" Kadınlardan buı
ona, "Şoför esmer, ama tsveçfi"
diye bir uyanda bulundu.
Oğlum o sırada bana, "Gidip bu
herife iki tane indirelim mi"
diye soruyordu. Benzen
sahnelere -evet, resmen sahne-
her yerde rastlamak olası. Ben
bu sayfada, örneğin buraya
ütica eden ve daha sonra
yobazca yaşayan halk gruplannı
eleştirmiş kişiyim. Ama bu
yazıda sözünü ettiğim, aynen
zeytinyağ gibi, "raline,
süzühnüş" bir u-kçılık veya en
azından, yabancı düşmanlığı.
Amerikalı profesör ADan Pred
(Berkeley Unıversitesrnden)
"Isveçte Bile Irkçıhk'', adh bır
kitap yayımladı. tsveç'in,
OECD raporuna göre varlıklı
ülkeler içinde iş piyasasmda en
çok ayrımcılık yapan ülke
olduğunu yazıyor. Ona göre
Isveç, Avrupa ülkeleri içinde
ilticacı kabulûnde en cömert
davranan ülke olduktan sonra
şimdi bir çeşit "kûltür
ırkçıhğıyla'' karşıkarşıya
kalmış. Ben profesör değılim,
ama bu ülkede öylesine
kenetlenmiş bir "biz ve onlar"
anlayışı var ki bunun nasıl
giderileceği konusunda hiçbir
önenm yok. Bir noktadan sonra
her şeyın aynı kapıya çıkması
beni yüdınyoT. Söz konusu olan
kapı komşunuz, sizin gibi
insanlar çünkü...
10. İngiliz Eğitim Fuarı
• ingiliz akademisyenleri ve okul
temsilcileri ile yüzyüze görüşme şansı
• Ödüllü anket yarışması ile 3 kişiye
Ingiltere'de ücretsiz dil eğitimi
25-26 Kasım İstanbul
Lütfi Kırdar Sergı Sarayı
28-29 Kasım Ankara
Sheraton Oteli
1 Aralık İzmir
Hilton Oteli
Hergun 12:00- 19:00
Giriş Ücretsizdir. Tercumanlar hazır bulunacaktır.
www.educationuk.org
www.britishcouncil.org.tr
EDUCATI@N
the best you can be
??•??• The
-r British
' : ' . Council
Karanlık Oda,
Temel ve İleri
Fotograf
Seminerleri
Başlıyor
Tel: 10212) 251 05 66
ÇlRJJIFILM
NURDAĞI tCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLAM
Dosya No. 1999 29 Tal
Satılmasına karar verikn gayrimenkalnn cinsi, kjymeti. adedi, evsab: Nurdağı ılçesı. Güngördü Köyu.
Cıbılkara mevkıı, 66 125 m2. tarlaniTt boTçlu hıssesı olan \ 3'ü. satılacâk olup muhammen kıymetı
14 327 083 000 TL'dır Parsel no 416, sulanabılır tanm arazısı No«: Taşınma2 satış ılaru borçlu ve dıger ilgı-
lılere teblığe venltnış olup bıla teblığ halınde teblıg yenne kaım olmak üzere ilanen teblıg olunur S»ü$ ^rtll-
n: 1-Satış, 12 01 2001 günüsaat 11 OO'den 11.10'a kadar Nurdagı Adlıye Kondoru'nda açık arttırma sureBj-
le yapılacaktır Bu arttırmada tahmın edılen kıymetın yüzde 75'ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mec-
muunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ıhale olunur Böyle bır bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın ta-
ahhûdû bakı kalmak şartıvla 22 01 2001 Pazartesı günü aynı yerde saat 11 00-11 10 arası ıkıncı arttırmaya çı-
kanlacakiır Bu arttırmada da rûçhanlı alacaklılann alacağını ve satış masraflannı geçmesı sartıyla en çok art-
tırana ıhale olunur 2- Arttırmaya ıştırak edeceklenn, tahmın edılen kıymetın vûzde 20'sı nıspetınde pey akçe-
sı veya bu mıktar kadar mıllı bır bankamn temınat mektubunu vermelen lazımdır Satış, peşın para ıledır. alıcı
ı5tedığinde 20 günü gecmemek üzere mehıl venlebılır. Tellalıye resmi. thale puJu, tapu harç ve masraflan ab-
cıya aıttır Bmkmış vergıler satış bedelınden ödenır ^- tpotek sahıbı alacaklılarla dığer ılgılılenn (*) bu gayn-
menkul üzenndekı haklannı hususıyle faız ve masrafa daır olan ıddıalannı davanağı belgelen ile on beş gün
içinde daırermze bıldımıelen lazımdır Aksı takdırde haklan tapu sıcılı ile sabıt olmadıkça pavlaşmadan hanç
bırakılacaklardıı 4- Satış bedelı hemen veya venlen mühlet sçmde ödenmezse lcra ve iflas Kanunu'nun 133
maddesı gereğrnce ıhale feshedılır Ikı ıhale arasındakı farktan ve yüzde 10 faızden alıcı ve kefılkn mesul tu-
tulacak ve hıçbır hükme hacet kalmadan kendılennden tahsıl edılecektır 5- Şartname. ılan tanhrnden ıtıbaren
herkesın görebılmesı ıçın daırede açık olup masrafi venldiğı takdırde ısteyen ahcıya bır ömeğı göndenlebıhr
6- Satışa ıştırak edenlenn şartname>ı görmüş \e münderecatmı kabul etmış sayılacaklan. başkaca bılgı al-
mak ısteyenlenn 1999 29Tal sayılı dosyanumarasıvlarnemurluğurnuzabaşvurmalan ılan olunur 08 11 2000
(*) tlgıhler tabınne ırtıfak hakkı sahıplen de datuldır. Basın 65714
ÇATALCA SULH HUKUK
HÂKtMLİĞl'NDEN
Davacılar Denız Sankaya ve Hatıce Başay vekıh Av.
Emre Saka tarafindan Sakârya ili Kandıra ilçesi, nüfusuna
kayıtlı bulunan. Muımn oğlu Hatıce'den olma 1926 do-
ğumlu Hamdı Ankan'ın mahkememızce terekesıne el ko-
nulmuş ve resmi deftennın tutulmasına başlannuş olmakla
MK'nin 561. maddesıne göre mûteveffa'dan alacaklı ve
borçlu olanlar ile kefalet sebebı ile alacaklı olanlann da ış-
bu ılandan ıübaren 1 ay içinde mahkememıze müracaatla
belgelen ile bırlıkte başvurmalannuı, bu süre içinde müra-
caat etmedıklen takdırde terekeden ve kanuni mırasçılann-
dan bır hak talep edemeyeceklen ilanen teblığ olunur
13.11 2000 Basın 66150
FATİH 2İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARniRMA ÜLANI
2000/4084 E
Saolmaana karar vcrilcn gayrimeırinhln: (1) Tap« kaydı: tstanbul Fatıh 2 Bölge Tapu Sicıl Müduıiüğü'nûn 31.05.2000 T. yazısına göre. Fatıh ılçe-
sı. Hacı Hüseyınaga Mah. Muallun Fevzı ve Samatya Cad 314pafta, 1230 ada, 68 parsel sayılı 50V780 arsa paylı 1 bodrum kat (3) bagımsız bolüm no'lu
dûkkânın tamamı (2) Im*r dunımu: Fatjh Beledıyesı'nın Imar Planlama Müdürlügü'nün 27 09 2000 tanhlı yazısında. 3l4pafta, 1230 ada. 68 parsel sayı-
lı yer Koruma Kurulu'nun 04 09 1996 tanh, 7981 sayılı karanna göre başvuru belgesi olarak kabul edılen 07 02 1994 tasdık tanhlı 1 1000 ölçekh planda kal-
makta olup, yeni mşaat >apılması halınde Koruma Kurulu karan alınması gerekmektedır 12 09 1970 T 9869 sayı ile ıskânlı 2 kısım bodrum + 1 bodrum +
5 katlı bma mevcuttur (3) Gayrimenkıılün halihazır dnnıma: Hacı Hûseyınağa Mah Muallım Fevzı Sok ıle Samatya caddesımn kesıştıgı köşe bas.ında
bulunan 314 pafta, 1230 ada. 68 parse! sayılı arsa uzennde betonarme karkas tarzda yapılmış 325 kapı no'lu bına bodrum, zemın, 4 normal katlı, dış cephesı
BTB kaplı bınarun zemın katında bulunan (3) no'lu dükkârudır Dûkkânın bulunduğu bınaya Muallım Fevzı sokağından gınlmektedır Dava konusu dükkâ-
na ıse Samatya caddesınden gınimektedır Dükkâna cadde trotuvanndan 3 basamak çıkıtarak gınlmekte ve dûkkânın cadde ve sokak kısmına bakan demır
dogramadan yapılmış camekânlan mevcut olup. üzennde yuvarlak demırden yapılmış kepengı vardır. Zemını çını duvarlan yağlıboyalıdu- Dükkân beyaz eş-
laıc mobılya satış yen olarak kullanılmaktadır Elektnk ve su mevcut olup, soba ıle ısıtılmaktadır Kullanım alanı 95 m2'dir (4) Gayrimenkulün kıyme-
ti: Bulunduğu mevkıı, ımar dunımu şanlan, kullaoun alanı, yıpranma payı. ulaşıms. ış merkezlen ve meskûn yerler ıle olan baglantısı, genrebıleceğı yıllık
kıra bedelı, taşuımazırı yapırrunda kullanılan ışçılık ve malzeme kalıtest. beledıye hızmetlennden yararlanabılme olanaklan. cıvannda emsal emlak alım-sa-
tım rayıçlen gıbı değenne tesır edebılecek tüm olumlu ve olumsuz faktörlen ve gunün ıknsadı koşullan ıle bırlıkte göz önüne alındığında dav a konusu taşın-
maza 60 000 000.000 TL (Altmışmılyar) TL. kıymet takdır edılmıştır. Bu bedel üzennden satılacaktır Satış jartlan, >eri, zamanı: 1 - Bınncı açık arttırma-
sı Fatıh 2 lcra Müdürlûğû'nde 25 12 2000 tanhınde saat 10 30-11.00'e kadardır Bu arttırmada tahmın edılen kıymetın yüzde 75'ını ve rüçhanlı alacaklılar
varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartıyla en çok arttırana ıhalesı yapılacaktır Böyle bır bedelle alıcı ve talıplı çıkmadığı takdırde sa-
tış 10 gun uzatılarak ytne Fatıh 2 lcra Müdürlûğû'nde 04 01 2001 tanhınde saat 10 30-11 00'de ıkıncı açık arttırması yapılacak, bu arttırmada da muhammen
kıymetın yuzde 40'ını ve satış masrafını, satış ıstevenın alacagına rûçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması şartıyla en çok arttırana ıhalesı yapıla-
caktır KDV alıcıya aıttır. 2- Arttırmaya ıştırak edeceklenn, tahmın edılen kjymetın yüzde 20'sı nıspetınde pey akçesı veya bu mıktar kadar mıllı bır banka-
mn temınat mektubunu vermelen lazımdır. Satış, peşın para ıledır, alıcı ıstedığınde 20 günü gecmemek uzere mehıl venlebılır thale pulu, tapu harç ve mas-
raflan alıcıya aıttır Bınkmış vergıler ve tellalıye resmi satış bedelınden ödenır 3- tpotek sahıbı alacaklılarla ırtıfak hakkı sahtplen. dıger ılgılılenn bu gayn-
menkul üzenndekı haklannı hususıyle faız ve masrafa daır olan ıddıalannı dayanagı belgeler ile on beş gün içinde daıremıze bıldırmelen lazundır Aksı tak-
dırde haklan tapu sıcılı ıle sabıt olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır 4- Thaleye katıhp daha sonra ıhale bedelını yatırmamak suretıyle ıhalemn fes-
hıne sebep olan tüm aiıcılar ve kefıilen, teklıf etnkien bedel ıle son ıhale bedelı arasındakı farktan ve dığer zararlardan ve aynca temerrût faızınden mûtesel-
sılen mesul olacaklardır thale farkı ve temerrüt faızı aynca hükme hacet kalmaksızın daıremızce tahsıl olunacak. bu fark. varsa öncelıkle temınat bedelınden
alınacaktır 5- Şartname, 14 11 2000 tanhınden ıtıbaren herkesın görebılmesı ıçın daırede açık olup masrafi venldıgı takdırde ısteyen alıcıya bır ömeğı gön-
denlebıhr 6- Satışa ıştırak edenlenn sartnameyı görmüş ve münderecannı kabul etmış sayılacaklan, başkaca bılgı almak ısteyenlenn 2000 4084 E sayılı dos-
ya numarasıyta müdurlügümûze başvurmalan ılan olunur 14.11 2000 Basuv 66464