Katalog

20EKİM2000CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Senra Sezen'den eğffim seferberliği • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Curnhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in eşi Semra Sezer, eğirim seferberliği başlatıyor. Sezer, eğitim alanında çalışan gönüllü kuruluşlann ternsilcilerini bir araya getirerek eksiklikierin gıdenlmesı yönünde güçlerini birleştirmelerini istedi. Ahnan bilgiye göre Semra Sezer, ekim ayı başında bazı gönüllü kuruluşlara birer davet mektubu gönderdi. Sezer, mektubunda Türkiye'nin 21. yüzyılda Atatürk'ün "çağdaş uygarhğı yakalama" buyruğu doğrultusunda Avrupa ile bütünleşmeyi hedeflediğine işaret etti. Divanda MHP'nin dediğfoldu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Başkanlığı seçiminin tamamlanmasının ardından, Meclis Başkanlık Divanı ıçın partilere göre dağılım yeniden düzenlendi. Parlamentoda "yönetimi" ele geçiren MHP, Meclis Başkanlık Divanı'ndaki 1 kâtip üyelık hakkından vazgeçerek idare amirliğini aldı. Kayıp trttyon' davası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kapatılan RP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile parti yönericilerinin aralannda bulunduğu 79 kişinin Hazine yardımını teşküata makbuz karşılıgı dağıtılmış gibi göstererek "dolandıncılık" suçlamasıyla yargılanması sırasında mahkeme başkanı ile sanık avukatı arasında tartışma çıktı. Sanık avukatı Ramazan Aktürk'ün siyasi partinin yargılanabilmesi için Anayasa Mahkemesi'nin onayı gerektiği göriişünü dile getirmesi üzerine 9. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Yılmaz Çamlıbel, bu konunun karara bağlandığını söyledi. Aktürk'ün "Bunda korkulacak bir şey yok" demesi üzerine mahkeme başkanı ve üyeler avukata "Kim korkuyor Mahkemenin karanndan kim korkuyor" diye tepki gösterdi. FP'den iptal tehdHfi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Başkanlığı seçiminin zamanından önce yapıldığını savunarak anayasaya aykınlık savım gündeme getiren FP'li hukukçular, Anayasa Mahkemesi'ne iptal başvurusunda bulunulması amacıyla bir çahşma başlatnlar. MBCÜS çafcşamadı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Başkanlığı seçiminde hareketli günler yaşayan milletvekilleri, dün genel kurulun olağan gündemine ilgi göstermedi. Özellikle ANAP milletvekillerinin toplantıya katılmaması MHP'lilerin tepkisine neden oldu. Genel kıruldan "Böyle şey ctaıaz" diye tepkiyle çıkan MHP milletvekilleri, genel ktrulunyoğun gjndemmde öncelıkle «tüzüğun değiştirilmesi gîrektiğini söylediler. MHP, DYP'den 10, FP'den 5 milletvekilini kendi saflanna katmak için çaba harcıyor Partilerde transfer çalkantısı BÜLENTSARIOĞLU ANKARA-TBMM Başkan- lığı seçiminde ANAP'la ters düşen MHP'nin, "milletveküi transferi" için düğmeye bas- ması Meclis kulislerini kanş- tırdı. DYP'den 10'a yakm mil- letvekili MHP'nin transfer lis- tesinde görünürken MHP mil- letvekilleri, başkanlık seçimi- nin sonucunu DYP Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Valçjnka- ya'nın evinde çiğköfte partisiy- le kutladı. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, TBMM Başkan- lığı seçiminde iktidar partileri- nin baskı uyguladığını belirte- rek "Transfer dönemini başlat- nlarzaten"dedı. MHP ile ANAP arasmda so- ruşturma komisyonlannda or- taya çıkan restleşmenin TBMM Başkanlığı konusunda sürmesi, koalisyondaki çatlağı derinleş- tirdi. MHP yönetiminin, seçim • MHP milletvekilleri, Ömer îzgi'nin seçilmesini, DYP Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Yalçınkaya'nın evinde çiğköfte partisiyle kutladı. MHP kurmaylanna göre kongre sürecindeki transferlerle 'ikili hükümet' senaryolan da gündeme gelebilecek. pazarlığında diğer partilerden transferlere kapı aralaması "üd- ü hükümet" senaryosıınu tarüş- maya açtı. Bazı MHP yönetici- leri, 5 Kasım'da yapılacak kongre öncesi ve sonrasmda DYP'den 10, FP'den 5 milletve- kilini gruplanna katabilecekle- rini savundular. MHP kurmay- lan, milletvekillerini rencide et- meyecek bir yöntem aradıklan- m belirterek MHP'nin birinci parti olmasının başbakanJık ve yardımcılan açısmdan kabıne dengesini etkilemeyeceğinı vurguladılar. DSP-MHP blokunun 262 ço- ğunluğa sahip olduğuna dikkat çeken kaynaklar ise, bu blokun 276 rakamını aştığı ortamda gelişmelenn "ikili koalisyon" senaryosunu beraberinde geti- receğine dikkat çektiler. İzgi'ye destek listesi DYP yönetimine göre baş- kanlık seçiminde gruptan ko- parak MHP'li Ömer Izgi'yi destekleyenlerin listesi, Anka- ra Milletvekili Cihan Paçacı, Ordu Milletvekili Yener Yıkb- nm, Çorum Milletvekili Beldr Aksoy, Muş Milletvekili Müro- taz Yavuz. lstanbul Milletveki- li Meral Akşener olarak sırala- nıyor. Çiller'e dönük eleştirile- ri nedeniyle ihracı istenen Ye- ner Yıldınm, DYP Yüksek Haysiyet Divanı'na geçen haf- ta savunmasmı göndermişti. Aksoy, Akşener ve Paçacı'nm da yönetimden rahatsız olduk- lan biliniyor. Cihan Paçacı, transfer söylentilerini yanıtlar- ken şunlan söyledi: "MHP Meclis'e girdiği gûn- den itibaren bu söylentiler çıka- nhyor. Şu anda böyle bir şey gündemde yok. Oylama başa- bas çıkn. Her Ud aday da o ma- kama yakışan idşilerdL Kimse şu iyidir, şu kötüdür dryemez. îerdhJer partipotitikalannı et- kiledL Onun dışında şahsi dost- lukianetküedL" Yener Yıldınm ise DYP yö- netiminin ihracı için gereİcçe oluşturmaya çalıştığını söyle- di. Dedikoduyla hareket edil- diğini belirten Yıldınm, "Ben günah keçisiyim herhalde. Grupta bir kopma varsa başka yerde arasınlar. Yargısız infaz yapıyoriar. Parti içinde grup di- sipiini yoksa Yener Yıkünm ne yapsuı? Benim sırtimda kam- buryDk"dedi. DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak'a yakınlığıyla bi- linen Mehmet Yalçınkaya'nın, TBMM Başkanlığı seçiminin ardından çarşamba gecesi evin- de 10 dolayında MHP milletve- kiline "çiğköfte daveti" verme- si ise grupta tartışma yarattı. Yalçınkaya, evindeki yemeğin başkanlık seçimiyle bağlantılı gösterilmesine tepki göstererek "Aile dostiarryia çok önceden karaıiaşnnimış bir davetti. Sa- bah arkadaşlar gekfi, teklif etti. Seçımle bir ilgisi yoktu" dedi. Yalçınkaya, davete katılanlar konusunda "Mecfisten oian da var, dışandan olan da vann" açıklamasını yapmakla yetindi. TBMM Başkanı Ömer İzgi 'Eşim, bütün ülkücülerin anasıdır' EMtNE KAPLAN ANKARA- TBMM Başkanı Ömer t?gi se- çildikten sonra verdiği ük demeçte ülkücü taba- nına mesajlar vererek "Atatûrk,ADah'mTürk rruHetiDe bir armağanı- dır. En büyük bozkurt Atatürk'tür" dedi Eşi Aysel tzgi'nin partideki çalışmalannı sürdürece- gini vurgulayan İzgi, "Eşim, 12 Eyhll öocesm- de LTkucü Hanımlar Derneği'nin genel baş- kanhğuu yapti, ülkücü- lerin anasıdır. İ lkü ocaklan memlekete bü- yükhizmeder vwdi" di- ye konuştu. Meclis Baş- kanlığı seçiminin zor geçtiğine dikkat çeken izgi, "ANAP kriz yarat- tı demek istemiyorum. Ama ortaklık hükümet- lerinde iki ortağm aknğı karara diğer ortak da kaührsa ortakhk daha uzunömürlü oiur" açık- lamasını yaptı. İzgi, gerçekleştirmeyi planladığı projeleri an- İaürken ilginç değerlen- dirmelerde de bulundu. Meclis Başkanlığı 'nı Anayasa ve TBMM Iç- tüzüğü'nün verdiği yet- kiler çerçevesinde ba- ğımsız ve tarafsız olarak yürüteceğini vurgulayan Izgj, Meclis'in personel istihdamı açısından bir KÎT durumuna geldiği- ni, bunun düzeltilmesi- nin zorunlu olduğunu söyledi. izgi, personel sayısının düşürühnesi için "nonn kadro'' uy- gulamasının başlanlaca- ğını ve yeni personel alınmayacağını bildirdi. "Büronuzda hiç boz- kurt resmi yok" denil- mesı üzerine tzgi, evin- de çok güzel bozkurt re- simleri olduğunu, bun- lardan birini bürosuna getirebileceğirü, ancak Meclis Başkanlığı' na ta- ştmasının sözkonusu ol- madığını söyledi. İzgi, daha sonra Atatürk pos- terini göstererek "Ata- türkten dahabüyük bir bozkurt yok Türki- ye'de" dedi. Atatürk'ün 1925 yı- lında çıkardığı ilk bank- notta da bozkurt resmi- nini kullanıldığını anla- tan izgi, Atatürk'ü anla- tan 'Bozkurt' adh bir ki- tap bulunduğuna da dik- kat çekti. ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART [email protected] Partisinin DSP'nin güdümüne girdiğini belirten Toperi, genel başkanını topa tuttu MHP'de BahçelTye karşı aday çıkü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP'nin 5 Kasım'da yapılacak kongresinde genel başkanlığa aday olacağını açıklayan ınerkez karar ku- rulu (MKK) üyesi Şerafeddin Tope- ri, MHP lideri Devlet Bahçeli'ye sert eleştiriler yöneltti. Toperi, Bahçeli ve ekibinin MHP'lileri tt inim inim inlet- ügmi" savunarak "MHP'de taban ile tavan arasmdabiçbirasgari müsterek kahnamıştır.MHP, kehmenin tam an- lamryla DSP'nin güdümüne gjrmiş- tir" dedi. Toperi'nin muhalefetin adayı oldu- ğu vurgulanrrken MHP yöneticileri adını duyurmak için aday olduğunu, Bahçeli'ye rakip olmasının mümkün olmadığını söylediler. MHP, 5 Kasım'da yapılacak 6. ola- ğan kongresine hazırlanırken Bahçe- li'ye sürpriz bir rakip çıktı. Toperi, dün düzenlediği basm toplantısında Bahçeli'ye sert eleştiriler yönelterek adaylığını açıkladı. MHP'nin ülkü- cüleri inim inim inlettiğini ve DSP'nin güdümüne girdiğini ileri sü- ren Toperi şu görüşleri dile getirdi: "MHP tabanının sıkıntısı ve üzûn- rüsü isyan noktasına gebniştir. MHP'de taban ile tavan arasmda as- gari müsterekkalmanuştır. Partiye oy verenlerBahçelive eldbiyüzünden bin pişmandu-." Toperi, bu iraderün Bahçeli'yi nö- bet devrine zorladığını söyledi. To- peri, "Genel başkan ben olurum ya da bir başka ülkücü olur, ancak DevJet BahçeÛolamaz. Tabarun bunca tepki- sine rağmen meydanı Bahçeli'ye bı- rakmak ülkücü harekete ihanet savı- hr. Ulkücülere karşı olan Bahçeli ve yönetimini istirahatc çekmek için bu tarihi kongrede aday oluyorum" diye konuştu. IRMIKIAYDIN ENGİN [email protected] Haftalardır sürüp gtden, da- ha da sürüp gideceğe benze- yen bu yılan hikâyesinden sı- kıldım. Anlamışsınızdır: Yahya Mu- rat Demirel nam adamcağız- dan, onun ailesinden ve Ege- bank'ın hortumlanıp Ege- bank'a para yatıran açgözlü ve fakat avanak müşterilerin sö- ğüşlenme öykülerinden bana gına geldi. Ortaya öyie bir fotoğraf ko- nuyor ki sanki 'amca' siyaset- ten, kardeşler tjcaretten, ye- ğenler bankacılıktan sepetle- nince Türkiye 'bağırsaklannı temizlemiş' olacak. Reklamcı ahbap, ressam yavuklu, arazi komisyoncusu gazeteci med- yatik bir linçle ortalığa çıkamaz hale gelince sanki Türkiye ter- temiz olacak. Bu öylesine pompalandı ki, yann Yahya Murat Demirel ve hempalan önce tahliye edilip ardından belki de beraat bile edince yaşanacak toplumsal düş kınklığı ve özgüven yitimi inanılmaz boyutlara tırmana- cak. Murat Demirel'in de, çetesi- nin de bu işten ufak tefek sıy- nklarla kurtulacağını bugün- Sistemi Aklama Kurumu: Demireller den bilmek için ne 'Delphi kâ- hini' olmak gerekiyor, ne bü- yük sosyal-politik analizci. Inanmazsanız gazetelere bir başka gözle bakın. Pisliği ay- rıntılamak için canını dişine takmış bir avuç haberciyi, pis- ligin boyutlarını sergilemeye çabalayan bir avuç köşe ya- zannı bir yana bırakın. Bu onların işi ve meslek ödevi. Peki, ekonomi üstüne her gün inciler döktüren anlı şanlı 'ekonomi yazariarı'ndan kaçının Egebank soygunu üs- tüne dişe dokunur bir yazısını okudunuz? Genel olarak 'temiz top- lum'dan yana olduklannı sık sık ilan eden büyük sermaye- dariardan ve sermaye örgüt- lerinden sert, karaıiı açıklama- lar, tavır almalar gözleyeniniz oldu mu? Kameraya yakalanmış rek- lamcı, çanta içinde avanta ka- pan gazeteci düne kadar ter- temizdiler de Egebank olayın- da bir 'yol kazası'na mı uğra- dılar? Reklamcının, 12 Eylül'ünze- hirli toprağında boy veren Özalcılıgı pazariamak için tez- gâhlanan 'icraatın içinden' mavalının yaratıcısı olduğu bi- linmiyor muydu? Üretmeden zenginleşmenin, rant vurgun- culuğuylaseminmenin, paray- la para kazanmaktan ibaret bir 'işadamlığı' tanımının Türki- ye'deki ideolojik önderi Tur- gut Özal'ı binbir reklam nu- marası ile pazariamak temiz bir iştir de, Murat Demirel'le sarmaş dolaş fotoğraf çekti- rince mi kirlenir kişi? 12 EylüPün en azgın günle- rinde, bu ülkede özgürlük için, demokrasi için sesini yüksel- tenlere 'o kafa' diye kalleşçe saldırdığında, eli kolu bağlı, Fi- listin askılannda sesi soluğu çıkmaz hale gelmiş aydınlara 12 Eylül generallerinin omuz- ları üstünden sövüp saydığın- da saygın gazeteciydi de evi- ne çanta içinde para gelince mi kirlendi 'o adam'? Egebank'a para yatıran avanta düşkünü müşterilerin paralan söğüşlendi. Doğru. Peki, Egebank'la birlikteel ko- nan öteki bankalarda ne oldu? Bir yolunu bulup banka sa- hibi olunca, müşteri paralannı kendi şirketlerine kredi olarak pompalamakla, bir gece yarı- sı kolilerte banka kasasını bo- şattmak arasmda uçurum mu var, yoksa belli belirsiz ve önemsiz bir çizgi mi?.. Bu ülkede içi boşaltılan, hor- tumlanan sadece Egebank ve onunla birlikte elkonan banka- lardan mı ibaret? Daha önce el konan bankalann hırsız pat- ronlan sütten çıkmış kaşık gi- bi aramızda dolanırken Murat Demiren demir parmaklıklann ardınatıkmanın anlamı neola? ••• Evet, ben bu Egebank mu- habbetinden de, Yahya Murat Demirel öyküsünden de usan- dım. Demirel ailesinin 'Yahya'la- rından 'öteki Yahya' 1970'li yıl- larda sunta ihracatı dümeniy- le hayali ihracat yaptı diye ay- larca, yıllarca gündemimize oturduydu. Cezalandırıldı ve Türkiye tertemiz oldu. Şimdi de öteki 'Yahya' ile te- mizleniyoruz. Şimdi tutup, "Bozukluk sis- temde. Bu sistem sürekli Yah- ya üretiyor. Demirelailesi, sis- temi aklama kurumu gibi bir işlev görüyor. Yahyalar, rek- lamcılar, gazeteciler, ressam yavuklular gazete sayfalannı, TVekranlannı işgaleden şu üç beş kişiden ibaret değil. Sis- tem ha bire onlan doğuruyor" desem, "Gene o bildik Mark- sist söylem..." denip burun kıvnlacak. Burun kıvıranlara bir çift sö- züm var: Bu Tırmık'ı kesip saklayın ya da aklınızın bir köşesinde tu- tun. Ihtiyacınız olacak. Murat Demirel tahliye edil- diği gün açıp bir kez daha oku- yun. Murat Demirel beraat ettiği gün yine açıp bir daha okuyun. Bundan sonraki ilk banka hortumlama olayı patlak verdi- ğinde yine çıkann bir kez da- ha okuyun. Her banka hortumlamasın- da çıkanp okuyun. Yani yazıyı yanınızdan eksik etmeyin. Bu ülkede bu sistem varoldukça sık sık ihtiyacınız olacak. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETÎNKAYA Bir Gazeteci 0,1950'li ve 196O'lı yıllann başında Ankara'nın en ünlü gazetecisiydi... 21 Şubat 1964... Saat 11.48... Başbakan Ismet Inönü, Başbakanlık'tan aynl- dı. Yanında Özel Kalem Müdürü Necdet Calp ve o vardı. Inönü, başbakanlık önünde 0003 kırmızı plakalı otomobiline binerken üç el silah sesi du- yuldu. Silahı ateşleyen Kayserili elektrik ustası Me- sut Suna'ydı... Türkiye'de yer yerinden oynadı!.. Çünkü Inönü'ye suikast yapılmıştı!.. Inönü, olaydan yara almadan kurtuldu... Inönü'nün yanında olan 'o' kişi, Cumhuriyet'in Ankara Bürosu'ndan Haluk Besen'di... Acaba bugün Haluk Besen'i başında ve kamu- oyunda kaç kişi tanıyor?.. Yaklaşık on yıldır görmediğim Haluk Besen'le dün sabah telefonla konuştum... Haluk Besen bugün 113 milyon emekli ma- aşıyla geçinmeye çalışıyor... Haluk Besen'e sordum: "Basının durumunu bugün nasıl görüyorsun?" Yanrt: "Kötü, hem de çok kötü..." Kırk yıl öncesinin ünlü gazetecisi, emekli olduk- tan sonra bir süre Akçay da oturdu, sonra Izmir'e geldi... Peki Izmir'de nasıl yaşıyor Haluk Besen?.. Besen, yalnız olduğu için Sosyal Hizmetter Ço- cuk Esirgeme Kurumu'nun Izmir'dekı huzure- vinde kalıyor ve 113 milyon olan emekli maaşı- nın 72.5 milyonunu oraya veriyor... Dedimki: "Başka gelirin varmı?" Yanıt: "Hayır yok. Bir danışmanlık işi olsa yapabili- rim..." Haluk Besen, ardından ektedi: "Sakın anlattıklanmı yazma, adımdan söz et- me!" • • • Uzun süre yazıp yazmama konusunda düşün- düm... Haluk Besen'in bana güceneceğini bildiğim halde yazmaya karar verdim... Neden mi?.. Yaşamını 'muhabiriiğe adamış' 70 yaşındaki emekli gazetecinin acısını ve hüznünü göstermek için... Haluk Besen, eger dürüstlûğûnden ve onu- rundan ödün verseydi, bugün onun katlan, yatta- n olur, çevresinde uşaklan dolaşırdı... O şimdi huzurevinde diyet ekmeğini, sütünü al- mak için çabalıyor... Haluk Besen, 'basının çürûme sûrecine girme- sini' nasıl değeriendiriyor acaba?.. Gücenik olarak!.. Ibretle!.. Pek çok meslektaşımız da aynı duyariılıkla izli- yor yaşananlan!.. Necati Doğru, önceki gün Sabah'taki yaztsın- da 40 mumluk ampullerin ölü ışığında yazı yazıp gözleri erken yaşta kör olan gazetecileri, gazete binasında yazıişleri masasında uyurken ölen Ke- mal Ahmet'ı anlatırken yaşamın acı gerçeğini yan- sıtmıyor muydu?.. Elbet gazetecilik SO'li, 6O'lı, 70'Iİ hatta 80'li yıl- lann gazeteciliği değil, çok iyi biliyoruz... Simit, peynir, çay dönemi bitti... Ancak biz Cumhuriyetçiler her aksamüstü ga- zetenin köşesine gelen simitçiden peynir ve simit alıp çayla birlikte yemenin keyfini sürdürüyoruz... Gazeteci de insan gibi yaşayacaktııi.. Ama gazeteciler Necati Doğru'nun da değindi- ği gibi görgüsüz işadamlan gibi yaşamayacaklar... Gazetecilik onurlu insanlann mesleğidir, diğer mesleklerde olduğu gibi... Gazeteci kalemini satmaz, gazeteci kendi çıkar- lan doğrultusunda haber yapmaz, yazı yazmaz!.. Bir gazeteci bankadan 300-400 bin dolar alarak oğluna stüdyo daire satn alabiliyorsa geliri de gazeteden akjığı maaşsa insan ister istemez so- rar "Bu değirmenin suyu nereden geliyor?.." ••• Oturduklan evler, uçaklar, mürebbiyeler... Bir bakryorsunuzfilancaişadamının özel uçağıy- la Paris'te akşam yemeği yemiş, oradan Madrid'e uçmuş... Bunlan köşelerinde yazan gazeteciler var!.. Yaşamını gazeteciliğe adamış, 50'li, 6O'lı yıllar- da bakanlar, milletvekilleri, üst düzey bürokratlar, müsteşarlar, vaJiler neredeyse Haluk Besen'in kar- şısında 'hazır ola' geçmiş... Ama Haluk Besen, mesleğini kendi çıkarlan kpin kullanmamış... Hep kirada yaşamış Haluk Besen!.. Şimdi ise 113 milyon emekli ayiığının 72.5 mil- yonunu huzurevine vererek yaşıyor... Acı değil mi?.. hikmet.cetinkayafo cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 r^Cumhurryrt ^ kitap kulûbü C N TANIĞI Ö< TAZM . BASI KÜIİUY OLAYI VE TARİKAT SAHCILI TILLAR KUJATHMI? SOKAKUIt 4. BASI K^POSTUNDAKHRT ZAMAK SANA DA IHLAJH KAN DİNJARONUIİUN KAZUUH A$IK KADINLAR SOKAİI 2 BASI JERİAT PAIAB1 SEVDAKIK ADRESİ BELÜ K İ İ l TVIKİYE'NİNfEYTANİKMNİ 6ÖZLEIİN POYIAZ Cumhunyet Kıtap Kulübu Çag Pazariama A.Ş. Tûrkocağı Cad. No:39/41 (34334) Cağaloğlu-istanbul Tel: 514 01 96