Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 EKİM 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
CHP'de yeııiden BaykalMUTLUSEREÜ
ANKARA - Atatûrk'ün parti-
si CHP'nin 18 Nisan seçimlerin-
de barajın altında kalması üzeri-
ne çekilmek zorunda kalan ve 22
Mayıs 1999'da yapılan olağanüs-
tü kurultayda salona bile gele-
meyen Deniz Baykal, 16 ay ara-
dan sonra yenıden partinin başı-
na geçti. Kurultayda ilk iki turda
yanşan 4 adaydan hiçbiri seçil-
mek için gerekü salt çoğunluğu
sağJayamazken Baykal 3. turda
543 oy alarak genel başkan seçil-
di. Aİtan Öymen ise 355 oyda
kaldj. Baykal, teşekkiir konuş-
masında, CHP'nin önûnde yeni
bir dönem açıldığını belirterek
"CHP birieşmek durumundadır.
El ete vererek halkın bizden bek-
lediği görevi yerine getirmeliyiz.
Yohınuz, yolumuz açık olsun. Al-
• CHP'nin dün sabah saatlerinde sona eren 11.
olağanüstü kurultayında, Deniz Baykal, 1.5 yıl aradan
sonra yeniden genel başkan seçildi. 3 tur süren seçimler
sonunda Baykal 543, Öymen ise 355 oy aldı.
Uh mahcup etmesin" dedj.
CHP'nin öncekı gün Ahmet
Taner Kışlah Spor Salonu'nda
başlayan 11. olağanüstü kurulta-
yı dün sabah saatlerinde sona er-
di. Genel başkan ve parti mecli-
sinin (PM) seçildiği kurultay,
Baykal ekibinin zaferiyle sonuç-
landı. Baykal'ın anahtar listesi-
nin gecikmesi nedeniyle çarşaf
listenin hazırlanması da gecikin-
ce, seçimlere dün gece 00.40 sı-
ralannda geçildi. Genel başkan
ve PM seçimlerinin bir arada ya-
pılması nedeniyle oy kullanma
süresi uzadı. Sabah saat 05.00 sı-
ralannda sonuçlanan ve 1039 de-
legeden 1000'inin oy kullandığı
ilk turda, Baykal 472, Öymen
280, Güneş 190, Sirmen ise 52
oy aldı, 6 oy geçersiz sayıldı.
bk turdan sonra
Baykal paniği
ilk tur oylamamn sonuçlannın
alınmasının ardından, Baykal 'ın
seçihnesini istemeyen gruplar
arasında yoğun bir kulis başladı.
Ertuğrul Günay, Güneş ve Sir-
men ekipleriyle temasa geçti.
Günay, sol kanattan Ercan Kara-
kaş ve Fikri Sağlar'a, "Hasan
Fehmi Güneş ve Sefa Sirmen'e
sÖykyin, Yûklenin. BaykaTın
alıp alacağı oy buydu" görüşünü
aktardı. Mehmet Moğultay. Ni-
had Matkap ve Halil Çulhaoğlu
gibı ısimJerle de temasa geçen
Günay, Baykal'ın oylannın önü-
nün kesilmesi çagnsında bulun-
du. Günay, Karakaş ve Sağlar'a,
"Bu işin bu kurultayda çözülme-
yeceği ortaya çıkti. Oymen'e yük-
lenelim" dedi. Çekilme kulisleri
sırasında kendisine bir süre ula-
şılmayan Hasan Fehmi Güneş de
tepki çeken isimler arasında yer
aldı.
Ikinci tur boyunca süren ku-
lisler, sonuçlann gelmesiyle ke-
sildi. Ikinci tur sonuçlannda
Parti meclisi listesi
1) Inal Batu (664), 2) Zülfü Livaneli (570X 3) Mah-
mut Yıldız (526), 4) Neşe Korkmaz (514X 5) Veli Ak-
soy (513), 6) Sinan Yerükaya (499X7) M. Aii özpolat
(496),8) Cevdet Servi (486), 9) Haluk özdalga (484),
10) Yakup Kepenek (479), 11) Malik Ecder Özdemır
(473), 12) Necmi Yağızer (471), 13) Izzet Çetin (467),
14)MustafaGazakı(466), 15)ÖnderSav(464), 16) Ali
Rıza Gülçiçek (460), 17) Ali Dinçer (459),18) Yıbnaz
Ateş (457), 19) Güldal Okuducu (456),20) Oya Araslı
(453X 21) Algan Hacaloğlu (450), 22) Nurettin Sözen
(446), 23)MuzafferÖnder(442), 24)AykutOray(441X
25) Mehmet Sevigen (439), 26) MuratKarayalçm (438),
27) Ems Tütüncü (438), 28) Erdal Kalkan(436),29) Bü-
lent Baratalı (429), 30) Berhan Şimşek (427X 31) Ah-
met Güryüz Ketenci (423), 32) Ali Manm (418X 33)
Mesut Değer (412), 34) Eşref Erdem (406), 35) Sadul-
lah Usumi (405), 36) Ziya Halis (404X 37) Türkan
Miçooğullan (404). 38) Mehmet Yula (404X 39) Yiğit
Gülöksöz (402), 40) Emre Kongar (401X 41) Ali Ke-
mal Kumkumoğlu (401), 42)DenizPınarAûlgan(400X
43) Fuat Çay (400), 44) Gaye Erbatur (400X45) Kemal
Nebioğlu (399), 46) Haluk Koç (398), 47) Zekeriya
Akmcı (396), 48) HalilÇulhaoğhı (396X49) Sevgi Kök-
budak (392). 50) Mehmet Moğultay (392X 51) Esat
Canan (388), 52) Yüksel Çakrour (388X 53) Nazlı Er-
ay (374), 54) Semra Aksakal (361X 55) Yaşar Seyman
(359), 56)SunterÖzyûrek(355X57) Meral Sağır(354),
58)ŞendUçar(352X59)Gülseren Alçı (350), 60)Ayten
Aydm(343).
PM'ye giremeyenler:
61) Fikri Sağlar (387), 62) Orhan Sür(387), 63) Ni-
had Matkap (385X 64) Bülent Tanla (382X 65) Mehmet
Tomanbay (382), 66) Hasan Akyol (382X 67) Nezir
Büyükcengiz (380), 68) Erol Tuncer (378X 69) Tacidar
Seyhan (372), 70) Erbaşar Özsoy (370X 71) Erdoğan
Yetenç (366), 72) Sabri Ergûl (366X 73) tbrahim Tez
(361), 74) CenkCûneytCeytan (356X 75) Ismail Hakkı
Konar (354), 76) Şevket Arz (354X 77) Ali Rıza Bodur
(353), 78) Etem Cankurtaran (353X 79) Sedat Uzun-
bay (351), 80) Ufiık Özkan (348) 81) Irfan Gürpınar
(347), 82) Salman Kaya (347), 83) Abdülkadir Ateş
(345), 84) Bekir Yurdagûl (343X 85) Ali Özcan (339),
86) Orhan Vefi Yıldınm (330X 87) Gülsün Toker Bil-
gehan (328), 88) Neda Pur (327X 89) Canan Antman
(326), 90) Ismet Atalay (324), 91) Halil Akyüz (309),
92) Ercan Karakaş (304), 93) Gülten Evkuran (303), 94)
Nazmiye HaJvaşi (301X 95) Fatma Çakır (301), 96)
Tarhan Erdem (295X 97) Gültekin Gazioğlu (288), 98)
Celalettin Koç (288X 99) Şule Bucak (286), 100) Celal
Topkan(285), 101) Abdullah Emrelleri (274), 102) Ve-
dat Aydm (274X103) Metin Arifağaoğlu (267), 104) Yû-
cel Artantaş (266).
Oylama sonucları
Deniz Baykal, genel başkan seçikükten sonra yapnğı konuşmada, CHP'nin önünde
yeni bir dönem açıkfağmı söyledi. (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY)
JTORTRE/DENİZ BAYKAL
Adaylar
Deniz Baykal
Aİtan öymen
H. Fehmi Güneş
Sefa Sirmen
I.tur
472
280
190
52
2. tur
510
369
62
3
3. tur
543
355
12
3
Antarya'da 1938yılında doğan
Deniz Baykal, Ankara
Oniversitesi Hukuk Fakültesi
mezunu. 1973 yüında CHP'den
Antalya Milletvekili olarak
parlamentoya girdi. Baykal, 12 Eylül
1980 darbesine dek kartviziüne
'•Maüye Bakanhğj", "Eneıji
Bakanhğı'', «Parti Medisi ve MYK
fiyelikleri'', "geneJ sekreter
yardımaağı'' sıfatlannı yazdırdı.
Darbeden sonra Ankara Dil
Okulu'nda gözetim altında tutuldu. 5
yılhk siyaset yasağı kapsamına giren
politikacılar arasında yer aldı.
1987 yıhnda SHP Antalya
Millervekili olarak yeniden
parlamentoya girdi. SHP'deki siyasal
yaşamı Erdal înönü'ye karşı
mücadelekrle geçti. Inönü
karşısında 3 kez yanş kaybeden
Baykal, kapatılan partilerin
açılmasuıa izin verilmesinden sonra
9 Eylül 1992'de toplanan CHP
kurultayında genel başkanhğa
seçildi. SHP-CHP bütünleşme
kurultayında aday olmayarak genel
başkanlıktan çekildi. 9 Eylül 1995'te
birleşmeden sonra yapılan ilk olağan
kurultayda yeniden CHP'nin başma
geldi. 53. hükümette Dışişleri
Bakaru ve Başbakan Yardımcıs»
olarak görev yaptı Baykal, CHP'de
partinin tek hâkimi oldu. Ancak, bu
hâkimiyet partisini barajuı altuıda
kalmaktan kurtarmasına yetmedi.
18 Nisan 1999 seçimlerindeki ağır
yenilgi ûzerine, 22 Nisan günü
genel başkanlıktan istifa etmek
zorunda kaldı.
Baykal oylannı 510'a yükseltir-
ken Öymen 369, Güneş 62 ve
Sırmen 3 oy aldı. 945 oy kulla-
nıhrken 1 oy geçersiz oldu. Ikin-
ci oylamanın sonucu Baykal'ın
seçileceğini kesinleştinrken
Baykalcılar arasında bayram ha-
vası esmeye başladı. îkinci tur-
daki tablo üzerine Ercan Kara-
kaş, arkadaşlanna, "Herkesgere-
ğiniyapsın" çagnsında bulundu.
Yürütülen kulislere karşın Gü-
neş ve Sirmen'den Baykal'a oy
kayması önlenemedi.
Oymen çekfliyordu
tkinci tur oylama sürerken
Mehmet Moğultay, Nurettin Sö-
zen, EmreKongar ve Tarhan Er-
dem ile bir durum değerlendir-
mesi yapan Öymen, genel baş-
kan adaylığından çekilmesi ge-
rektiğini söyledi. Başta
Sözen olmak üzere Kon-
gar, Erdem ve Moğultay,
Oymen'i bu düşüncesin-
den vazgeçirdiler. Saat
07.30'da tamamlanan
üçüncü turda, Baykal oy-
lannı 543'e yükselterek
genel başkan seçildi. Öy-
men 355, Güneş 12, Sir-
men ise 3 oy aldılar. Kul-
lanılan 924 oydan 11 'i ge-
çersiz sayıldı.
Oylama sonuçlan, Gü-
neş ve öymen ekiplerinin
kurultaya ittifak halinde
gitmeleri durumunda
Baykal'ı zorlayacaklanru
ortaya koydu. ilk tur so-
nunda, Güneş ve Öy-
men'in aldığı oylar, Bay-
kal 'ın aldığı oylarla başa-
baş oldu. Ikinci tur sonun-
da Güneş'in oylannrn bü-
yük bölümünün Öy-
men'e, Sirmen'in oylan-
nın büyük bölümünün ise
Baykal'a kaydığı gözlen-
di. tkinci tur sürerken
Baykal'a yakın olan Kon-
ya delegeleri salondan ay-
nldı. Uçüncü turda ise
Öymen ve Güneş'in oyla-
nndan Baykal'a kaymalar
olduğu ortaya çıktı.
Üçüncü tur sonuçlan-
madan salona gelen Bay-
kal, sonuçlar gelinceye
kadar dışanda bekledı.
Sonuçlar Baykalcılar ara-
sında büyük coşku yara-
tırken dışanda bekleyen
Baykal, yandaşlannın al-
kışlan ve tezahüratlan
arasmda salona geldi.
Eski Genel Başkan öy-
men, kısa birkonuşmaya-
parak Baykal'ı kutladı ve
"15 ay süreyle bana
CHP'ye genel başkanhk
etme imkânını verdiğiniz
için hepinize çok teşekkür
ederün'' dedi. Oldukça
mutlu ve heyecanlı olduğu
gözlenen Baykal ise ko-
nuşmasında, bu kurulta-
yın Türk siyasi tarihi açı-
sından son derece önemh
olduğuna inandığını söy-
ledi.
CHP'nin önünde yeni
bir dönem açıldığını belir-
ten Baykal, bu dönemde
kimsenin sorumluluktan
kaçmaya, kimsenin de
hiçbir CHP'liyi sorumlu-
luktan uzak tutmaya hak-
kı olmadığmı söyledi.
IRMIKI AYDIN EIVGtN aengin(a doruk.net.tr
Gece yarısını epey
geçtikten sonra yattım ama
nedense sabahın ilk ışıklanyla
uyandım. Saat 10.00'a kadar
iş yok. O kadar saat, bir otel
odasında geçmez. Kahvaltı ni-
yetine bir çörek yutup bir bar-
dak portakal suyunu kafaya
diktikten sonra sokağa çıktım.
Bir cumartesi sabahı. Anka-
ra henüz uyanmamış. Ulus'a
kadar yürüdüm. Her zaman
önünden ya telaşlı adımlarla
hızlı hızlı, ya bir arabanın di-
reksiyonunda çok daha hızlı
geçiverdiğim Anıt'ın önünde
durdum.
Yıllardır bakıp da görmedi-
ğim aynntılann tadını çıkardım.
Kurtuluş Savaşı'nın adsız kah-
ramanlan, mermi taşıyan ka-
dınlar, yoksulluğu giysilerine
ve yüzüne vurmuş savaşçılar
taştan yontulup Ankara'nın
göbeğinde Ankara'ya bakı-
yorlar.
Geldiğim yöne geri dön-
dûm.
Ankaralılar kanıksamıştır.
Ben ne kanıksadım, ne alış-
tırn. Ankara her zaman beni
tutup 1920'lere, 1930'larata-
şr/or.
Sağda Büyük Tiyatro. Bak
iş:e, geçen yüzyılm başlann-
daki en büyük tiyatro adamla-
rından Carl Ebert dağınık
aaçları ile Sophoktes'in bir
Bir Meydan Okumanın Kentinde...
tragedyasını, Anadolu bozkın-
nın göbeğinde sahneye koyu-
yor. Çok yoksul bir ülkenin
dört köşesinden devşirilmiş
gencecik kadın ve erkek
"oyuncular" Antigone'yi.
Orestes'i, Klytemnestra'yı,
Agamemnon'u sahneye taşı-
yorlar.Aynı binanın arkalann-
da daracık bir odada Türkçe-
nin ustalan, Reşat Nuri Gün-
tekin, Nureddin Sevin, Sab-
ri Esat Siyavuşgil kafa kafa-
ya vermışler "bir konuşma di-
li olarak Türkçe"r\\n kural ve
inceliklerini saptıyorlar:
- Yapacak yazılır yapıcak
okunur; gelecek yazılır, geli-
cekdenir...
- Üstat, eski Istanbul konak-
larının güngörmüş hanımlan
"yapıcek" de derler ama...
Hatta "gelicaam" derler...
- Olabilir üstadım. Ancak
Törkçenin büyük ses uyumu
belirteyicidir. O sizin Istanbul-
lu hanımlar saraylı Çerkez
odalıklann soyundan gelme-
dir. Dilleri doğru Türkçeyi de-
ğil, sarayağzının bozulmuşlu-
ğunu gösterir. Biz burada ola-
nı veri kabul etmiyonız. Ayık-
lıyor, antıyorvegerekirseyok-
tan var ediyoruz...
Yoktan var etmek!..
Büyük Tiyatro önünden yü-
rüyüşe devam. Dilimde bir
okul şarkısı: "Yoktan var edil-
miş ilk şehir sensin..."
Solda Dil Tarih Coğrafya Fa-
kültesi. önündeki simitçiye gi-
dip, "Şşşşş kardeş, Profesör
Muzaffer Şerif Başoğlu'nu,
Profesör Niyazi BerkesV,
Profesör Pertev Naili Bora-
tav'f, Doçent Behice Boran'/
anyorum. Gelip okula girdiler
mi" diye sorsam ne der aca-
ba? Ya "Onlar da kim oluyor
ağabey" diye sorarsa ben ne
derim?
- Şey, bu gördüğün okul bir
zamanlar özgür düşüncenin,
bilimle taçlanmış bir coşku-
nun nabzının attığı yerdi. Bu
saydıklanm da bu okulun ve
bu ülkenin yüz aklanydılar.
Yoktan var edilmiş bir kentte,
kuldan yurttaş üretmeye çalı-
şan öncülerdi...
Desem...
Simitçiyi bırakıp yürüyüşe
devam. Uzakta betona kes-
miş Çankaya sırtları görünü-
yor. 1920'lerin, 1930'ların,
1940'lann tek tük izlerini taşı-
yan "o" Ankara'dan, betona
kesmiş, siyasal, küttürel kirlen-
menin bütün boyurlannı gözü-
müze sokarcasına taşıyan
"öu" Ankara'ya bakarak yürü-
yüşe devam.
İş zamanı geldi. Birazdan
kurultay başlayacak. Sıkı bir
gün olacak. lyi bir kahvaltı için
otele döneyim bari...
• • •
Tıklım tıklım bir salonda do-
lanıp "nabız tutmaktan" hem
usandım hem yoruldum. Dip-
te bir delege iskemlesine çök-
tüm. Salonun uğuttusu, hay-
huyu arasında dört bir köşeye
yerleştirifmiş hoparlörferden
bir müzik yükseldi.
- Çıktık açık alınla I on yılda
her savaştan...
Karşılıklı ve epey anlamsız
ve izleyenleri etkilemekten çok
uzak slogan yarışı önce ya-
vaşladı, sonra kesildi. Saçma
sapan bir "taraftariık'ta bağı-
ran çağıranlar Cemal Reşit
Rey'in bugüne dek rakibi ya-
ratılamayan ezgilerine bıraktı-
lar kendilerini. Yaşlı bir kadın,
gözleri hafiften ıslanmış eşlik
ediyor:
- ...Demir ağlarla ördük
Anayurdu dört baştan...
Kurultay salonu etkilendi.
Delegeler, seyirciler ya birlikte
söylüyor, ya mınldanıyor.
• • •
Kısa sürdü. Onuncu Yıl Mar-
şı bitti ve kurultay gene o ba-
ğınş çağınşlarta bezenmiş kar-
gaşasına döndü...
Beni de bir düşünce aldı.
Sorular art arda sıralanıyor
- Yoktan varedilmiş bir ülke
yaratmanın tutkusuyla donan-
mış bozkırinsanlannın coşku-
su, özgüveni ve meydan oku-
yuşu 2000 'li yıllann Türkiye-
si'nde tekrarlanabilir mi?
- EskişehirCer Atölyesi'nde,
Ingilizlerin lokomotif tamirha-
nesinden bir ağır sanayi mer-
kezi yaratan, Karabük'te Zon-
guldak'ın kömürü ile Divri-
ği'nin demirini buluşturan, ke-
fen bezinin bile ithal edildiği bir
ülkede Nazilli Basma, Malatya
Bez fabrikalannı yükselten
mühendisler, teknisyenler, us-
talar soyu tükenen dinazorlar
mı?
Gencecik mühendisleri
2000 yıiında aynı tutkuyla si-
lahlandırmanın biryolu yönte-
mi yok mu?
•••
Bunlar iş sırasında zarariı
düşünceler.
Buraya kurultay izlemeye
yollandın sen. Haydi git işine
bak.
Liste hesaplarından sonuç
çıkarmaya çalış, delege pa-
zariıklannı izle...
Haydi, mide bulantını bastır
ve işini yap...
'Dikiz'e noter onaylı tekzip
DYP Van Milletvekili Hüseyin Çe-
lik'in başı, "fotoroman" tarzı haber-
ciliği benimsemiş bir gazeteyle der-
de girdi. "Haber-fotoğraf'ta, Rotter-
dam Islam Üniversitesi'nin akademik
yıldönümü nedeniyle düzenlenen tö-
rende, Çelik'in, iki sıra ötesindeki bir
kadının (Gerda Verburg), bacakları-
nı "dikizlediği" ifade ediliyordu. Fo-
toğraf yoruma açıktı, ama Çelik ol-
dukça sıkıntılı günler geçirdi.
"Muhafazakârbırbölgenin, muha-
fazakârmilletvekili" olarak, buduru-
mu nasıl düzeltepeğini düşündü ta-
şındı, sonunda bir yakını akıl verdi:
"Gitnotere, dikizlemediğinı belge-
te."
Çelik bu öneriye uydu ve gazeteye
"noter onaylı" ihtarnameyi gönderdi:
"...lyiincelendiğizaman, 1. fotoğ-
rafta kulağımı kaşımakiçin başımı sa-
ğa çevirdiğim ve gözlerimin yere bak-
tığı, ikinci fotoğrafta ise daha önce
konuyla ilgili yaptığımız bir konuşma
üzerine yanıma oturan TürkasıllıHol-
landa milletvekili Berna Yılmaz'/n
elindeki metne baktığım bir biçimde
görülecektir..."
Çelik, her ne kadar iki sıra ötesin-
deki Gerda Verburg'un bacaklarını
"dikizlemediğini" noter onayıyla bel-
gelese de; Yılmaz'ın elindeki metne
baktığım söyleyerek bir başka "dikiz
itirafında" buluyor...
CHP'de kim, kimdir?
CHPyine kurul-
tay yaptı. Ata-
tûrk'ün partisinin
18 Nisan seçtmle-
rinde barajın altın-
da kalması üzeri-
ne Deniz Baykal
çekilmekzorunda
kalınca, 22 Mayıs
1999 tarrhinde 9.
Olağanüstü Ku-
ruftayyapıldı. Bei-
lekleri tazelemek
için bu kurultaydaki saflan aktan-
yoruz. Aftan Öymen 22 Mayıs
1999 tarihinde Baykal'ın "adayı,
emanetçisi" olarak görülüyordu.
Bu nedenle ilk turda kendisine
karşı yanşan Hasan Fehmi Gü-
neş ile Murat Karayalçm ıkinci
turda "Aman Baykal'ın adayı se-
çilmesin" diye bir araya geldiler.
Karayalçm çekildi, oylan daha
yüksek olan Güneş yanşı sürdür-
dü. öymen 3. turda 13 oy farkla
Güneş'i geçerek genel başkan
seçilebildi...
Gelelim son kurul-
taya. Artık saflar de-
ğişti. Bu kez Baykal'ın
dönmesini isteme-
yenlerin adayı Aİtan
Oymen'di. Murat Ka-
rayalçm, Öymen'in
yanında yer aldı. Ha-
san Fehmi Güneş son
dakikaya dek "Aman
Baykalgelmesin, ma-
yısa kadar Aİtan abi"
demeyezorlandı. Gy-
lamada ilk turdan sonra Güneş
yandaşlannın oylan Öymen'e
kaydı.
Geçen kurultayda Baykal'ın
sağ kolu olarak "Öymen'in liste-
si" diye liste hazırlayıp dağıtan
eski Genel Sekreter Adnan Kes-
kin de Baykal'ın karşısında saf
tuttu. CHP'de bir buçuk yıl içinde
saflar değişti ve CHP'de yeniden
Baykal dönemi başladı...
"Kurultayda hangi ideoloji,
hangi farklı tezyanştı" diye merak
edenlere anımsatalım dedik...
Kutan'ın gezisine FP'li yorumu
FP Genel Başkanı Recai Ku-
tan'ın Bruksel ve Strasbourg gezisi
umduğu gibi geçmedi. Geziden ön-
ce alınan bazı randevulann iptali,
görüşmeler sırasında laiklik konu-
sunda ince uyarılarla karşılaşmala-
n FP'lileri rahatsız etti. Ancak yıne de
"Başanlı birgezi" diyerek renk ver-
memeye çalıştılar. Kutan'ın Brük-
sel'de Avrupa Sendikalar Konfede-
rasyonu Genel Sekreteri ve Belçika
Senatosu Başkanı yerine yardımcı-
lanyla görüşmek zorunda kalması
basına yansıyınca FP'liler savunma-
ya geçti. En ilginç savunmayı ya-
panlardan birisi de FP Hatay Millet-
vekili Metin Kalkan'dı. Kalkan, FP
liderinin alınan randevulara karşın
bazı kuruluşlann "ikinci adamlany-
la" görüşmek durumunda kalması-
nın "abartılacak birolayolmadığmı"
savunarak şu örneği verdi:
- Böyle şeyler olur. Ben de görüş-
mek için Hocaefendi'nin evine gidi-
yorum. Kendisi düğüne gitmış olu-
yor, oğluyla oturuyor, konuşuyorum.
Daha genç, dinamik, zinde... Daha
iyi bir görüşme oluyor yani...
'Yassah hemşerim'...
Baskı dönemleri, biraz da ba-
sında sansür öyküleriyle anılır.
Hıfzı Topuz'un Toplumsal Tarih
dergisinin eylül sayısında yer aJan
"6-7 Eylül olaylan ve Aknoz Pa-
şa'nın Yasaklan" başlıklı yazısın-
da donemin Sıkıyönetim Komuta-
nı Nurettin Aknoz'un yazişleri
müdürleriyle yaptığı toplantıdan
ilginç notlaraktanlıyor. işteAknoz
Paşa'nın bazı yasakian:
• Büyük Millet Meclisi'ndeki
müzakereler halkı heyecanlandı-
racak nitelikte ise yazmayacaksı-
ntz.
• Yokluk ve kıtlık haberlerinin
hepsi yasaktır. Örneğin fınnlann
önünde ekmek almak için sıra
bekfeyenterin resimleri yayımla-
namaz.
• Hükümeti tenkit etmek ya-
saktır. Böyle bir şey yaparsanız
gazetenizi kapatınm.
• 6-7 Eylül olaylannı komünist-
lerden başkasının yaptığı yolun-
daki yazılar ve yorumlar yasaktır,
kapatınm.
• Çıplak kadın resmi basmak
yasaktır. Bundan maksat genel
ahlakı bozmak ve ülkeyi çökert-
mektir; kapatınm.
• Bu başımıza gelenler doğru-
dan komünistlerin hazırladığı bir
hadisedir. Yazılannızda bunu göz-
den uzak tutmayın. Ona göre ak-
lınızı başınıza toplayın. Işimizi
güçleştirmeyin...
6-7 Eylül 1955'te meydana ge-
len olaylardan sonra getirilen ya-
saklar, daha sonrakı baskı dö-
nemlerinde de eksik otmadı. 12
Eylül sonrasındaki "mavi" yasağı
günlerinden, Açık Radyo'nun
Charles Bukovski'nin bir öykü-
sünün okunması gerekçe göste-
rilerek kapatılmasına gelindi...
Gabon'la Türkiye'nin ortak kaderl: IMF
Yaz döneminde tatil sorunu yaşa-
mayan milletvekillerinin tersine bır-
çok bakan, Başbakan'ın deyimiyle
"görev tatili" yaptı. Kadın, aile ve
sosyal hizmetlerden sorumlu Devlet
Bakanı Hasan Gemici de progra-
mını "dış ticaret gündemine" ayar-
layıp Afrika yollarına düştü. Ziyare-
tin önemli duraklanndan biri ise ço-
ğu milletvekilinin bile adını yeni duy-
duğu, çöl altındaki Afrika ülkelerin-
den Gabon'du. Bakanı arayıp da bu-
lamayanlar "Gabon da neresi" diye
düşünmeye başlayınca gazetecılere
"durumdan araştırma" çıktı:
1960 yıiında Fransa'dan bağım-
sızlığı kazanan bu ülke çevresinde-
kilere göre 4 kat daha zengin bir böl-
ge. 267 bin kilometrekarede 1 mil-
yon 208 bin nüfus banndıran ülke-
nin nüfusunun yansı kadın.
Gabon'un Türkiye açısından as-
lında en ilgi çekici bölümü benzer
IMFprogramını uygulaması. 1994 yı-
iında yüzde 50 oranında devalüas-
yon yapan ülkede özelleştirme ve
mali disıplıne dayanan 3 yıllık IMF
paketi uygulansa da ancak Fran-
sa'nın büyük mali desteğiyle hedef-
lerini tutturabilmiş ve enflasyon ora-
nını yüzde 2.9'a çekmiş. Darısı Tür-
kiye'nin başına...
Tûrey Köse, Ayşe Sayın, Sebahat Karakmiın, Emine Kaplan, Bülent Sanoğlu
tbnun@camhuriyeLcom.tr