27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 EKİM 2000 PAZAR HABERLERIN DEVAMI GÜNCELcÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafı 1. Sayfada rip çevirip başanya dönüştürme mahareti. Adaylann kuruitay salonuna girişindeki gös- terilere bakarak genel başkanlık yanşındaki şanslarını saptama çabalan. vs.. vs.. özet: Eski tas, eski hamam! Son nota göre genel başkan adaylannın ka- zanma şansını değerlendirirsek: Delegelerden çok, tribünleri dolduranlann heyecan yüklü engin sevgi gösterileri genel başkanlık seçiminin: 03eçen kurultaya katılmadıklan için delege nçzdindeki oy durumlan belli olmayan) Azeri Tüfkçesiyie "köhne", Türkçemize göre "eski" Genel Başkan Deniz Baykal ile birdenbire or- taya çıkıveren Kocaeli Anakent Belediye Baş- kanı Sefa Sirmen arasında geçeceğe benzi- yor. Ne ki; bir denge olayı gözleniyor. Baykal, kehdi döneminde seçilmiş delegelerle bu kez- ki seçime giriyor. Ancak, Sefa Sirmen'in yanın- dâ eski günlerde vazgeçilmez genel sekreter (döegelere etken) Adnan Keskin otuaıyor. Fakat "bindirilmiş kıt'alar"\r\ alkışlarını, hay- ktftşlannı, sloganlannı delegelere bağlarsanız; kuşku yok, Baykal'la Sirmen'in Öymen'e ve Guneş'e daha işin başında fark atacağını ka- titâ etmek zorunda kalırsınız. -Oysa, delegeler 15 ay önceki kuruttayda ilk tuida öymen'e 303, Hasan Fehmi Güneş'e 262 oy verdi. ..Oymen'le Güneş sessiz, ama derinden gidi- <sBaykal ve Sirmen'den esirgenmeyen gör- kemli gösteriler, öymen ile Güneş'te sade al- kjşa dönüşünce, genel başkanlığı artık oldu da bjtti maşallaha bağlayanlara rastlanıyor. _,beğişimden yoksunluğun adı: Baykal! ..Şaşırtıcı söylenti: Sirmen, başbakan olmak içıh genel başkan olmayı istiyormuş! Âmmavelakin böyle bir isteğin ufaktefek sa- kıncalan var. Isteyenin bir yüzü Örneğin; genel başkanlığa seçilirse (seçil- rhez diye hemen düşsel bir olasılığa taş koy- rfıâyın lütfen) Sefa Sirmen 3-4 yıl sonra yapıl- rfiası olası genel seçimde öncelik ve ivedilikle CfHP oylannın yüzde 8'den yüzde 27'lere, en az'yüzde 25'e yükselmesini sağlamak zorun- da. Kısacası efendim; CHP'yi 1- parti konumu- rra getirmek zorunda! Hani, bir söz vardır; "öl- me eşeğim ölme" diye başlar ya! Sirmen'e baglanan gerekçe işte böyle bir şey. Hatta türlü çeşitli vaatlerle, söylemlerle GHP'yi yeniden kapmaya çalışan Baykal'ın ik- tidar düşü de Sirmen'inkine benziyor. • (Not: Baykal'ın -62 yaşında- çene altında sarkmalar başlamış. Yaşlılık kanıtı. Eski lideri - 76 yaşında- Ecevrt dişlerini yaptırdı, porselen. Saçlar, bıyık siyah mı siyah. Baykal, göbegini eritmek için her gün koşuya gidiyor. Sarkıklan gerdirmekten niçin sakınsın?) . Kurultay, parti örgütünün aynası: Heyecan yok, iktidara yürüyüş istemi yok, iktidara ha- zjrtık yok, parttyi düzene koymaya, halka ya- tynlaştırtmaya yönelen bir işaret yok! . Daha işin başında yutturmaca kokusu veren "fıizip başı olmaktan anndığını" gösterme ça- bâlan. Hizbinin önde gidenlerini Baykal'ın PM'ye almayacağı söylentileri. 'Ama Mayıs 2000'deki kuruttayda eski dost- lafın hepsini eski konumlanna getirmekte bir sâhiye duraksamayacak. "%aykal yeni kadrosunu daha ilk dakikalarda ilan etti bile. Bir yanında Bülent Tanla, öteki yanında ZU- füüvaneli! Şarkılarla, türkülerie, şişirme araştırmalarla Türk tipi sol partimiz bildiğimiz yolda.. TBMM önündeki alanda 300 metre gidip stop eden yerli malı Devrim otomobili gibi! Zorlu kurultayM Baştarafı 1. Sayfada ilk olarak Deniz Baykal salona geldi. Saat 10.40'ta Baykal salona gir- diğinde alkışların yanı sıra "yuh" sesleri de yükseldi. Baykal tribüne çıkarak 2Lûtfü Livaneli ile Bülent İanla'nın arasına oturdu. Adaylar- dan Sefa Sirmen 10.55'te salona girerken, aynı anda başka bir kapı- dan Genel Başkan Altan Öymen içeri girdi. Sol kanat adayı Hasan Fehmi Güneş ise saat 11./15 'te sa- lona girdi. Bu arada, Baykal'dan kopan eski genel sekreter Adnan Keskin de kurultay salonuna gele- rek Sefa Sirmen'in yanına oturdu. Kurultay divan başkanlığına adaylann uzlaşması doğrultusun- da Gaziantep tl Başkanı Metin Çe- likel seçildi. CHP Genel Başkanı Altan Öymen konuşmasını tamam- ladıktan sonra, adaylık başvurula- n yapıldı. 1969 yılında ilk siyasal cinayete kurban giden Taylan Öz- gür'ün ablası HaJe Kryıcı, yeterli imzayı bulamadığı için aday ola- madı. Çekilen kura sonucu aday- lardan sırasıyla Öymen, Güneş, Baykal ve Sirmen kürsüye çıkarak konuştu. Güneş konuşurken kürsü önüne gelen Kıyıcı, "Ozgürtülder- den bahsetmeye hakkınız yok. Dos- yalan örtbas ettiniz" diye bağırdı. Adaylann konuşmalan için süre sınırlaması konmadı. Oymen, da- ha önce "genel başkan" sıfatıyla konuştuğu için ikinci konuşmasını kısa tuttu. Öymen, "parti içi çekiş- meye son verilmesini" isterken. Baykal, seçimli kurultaya karar vermesi nedeniyle Öymen'i suçla- dı. Baykal, "Örgütü tasfiyeye tabi tutacağız, bu isteniyorsa elbette ih- tilaf vardır. Orgüt tasfiyesinde uyumhı çahşacak bir parti meclisi istenryor" sözleriyle Öymen'e yüklendi. Baykal konuşurken, ba- zı partililer kendisine kırmızı kart gösterdi. Gergjn bekleyiş Adaylann konuşmalan saat 16.00'da sona ererken, listelerin basımı, adaylann birbirini kolla- ması ve son dakika pazarlıklan ne- deniyle oylamaya geçilmesi uzadı. 8 saati aşkın bekleme sürecinde za- man zaman kurultay salonundaki atmosfer gerginleşti. Baykal kar- şıtlannın büyük bir siyah bez üze- rine "18Nisan'ıunutmadık" yazı- lı pankartı salona sokmalan ger- ginlik yarattı. Baykal yandaşlann- dan "yuh" sesleri yükselirken sa- lona pankart sopalan, ayran kutu- lan ve su şişeleri atılmaya başlan- dı. Taraflar arasında u Baykal nere- de biz oradaytz", "CHP nerede biz oradayız", "Atatürk nerede bizora- dayız" sloganlanyla atışmalar ya- şandı. Geceyansına doğru öncelikle Hasan Fehmi Güneş'in listesi ar- dından sırasıyla Öymen ve Sir- men'in listelen dağıtılmasına kar- şın Baykal'ın listesi gelmediğı için geceyansına dek oylamaya geçile- medi. Erdal Kalkan, Yakup Kepenek, Haluk Koç, Kemal Nebioğiu, Ay- kut Oray. Meral Sağır, Berhan Şim- şek ve Gülsün Bügehan Toker Öy- men ve Güneş in listelerinde yer alan ortak isimler oldu. Sol kanat ve Baykal'ın listelerinde Ejder Öz- denıir ve Izzet Çetin ortak isimler olarak yer aldı. Öymen listesine Karayalçın kanadından 16 ismi alırken, Oymen'üı sol kanattan da 9 isim alması dikkat çekti. Baykal ve Oymen'in listelerinde ise Neşe Korkmaz, Necip Yağızer, Mahmut Yüdız, tnal Batu ortak isimler olarak yer aldı. Baykal'ın listesinde Ertuğrul Günay ekibin- den VeH Aksoy da yer aldı. Sol ka- nat listesinde, 1971 yılında Dev- Genç Genel Başkanlığı yapan Atfl- la Sarp, Bergama direnişinin ön- derlerinden Oktay Konyar, TÖB- DER Genel Başkanlığı yapmış Gûltekm Gazioğhı gibi isimlerin y- er alması dikkati çekti. Adaylardan sadece Oymen'in diğer gruplan da kapsayan bir liste hazırlamaya özen gösterdiği ortaya çıktı. Bay- kal ve sol kanat listelerine ise ken- di ekipleri damgasını vurdu. Oymen'in uzlaşma listesi Oymen'in listesi şu isimlerden oluştu: MustafaGazakı, Ümran Göçen, Birten Gökyay, Mehmet Gülcegün, Yiğh Gülöksûz, Ziya Halis, Naz- miye Hahvaşi, Abdullah Enıre Ile- ri, Erdal Kalkan, Güliz Kaplan. Murat Karayalçın, Salman Kaya, Yakup Kepenek, Cclalettın Koç, Haluk Koç, Emre Kongar, Neşe Korkmaz, Nihat Matkap. Mehmet Moğultay, Kemal Nebioğiu, Aykut Oray, Ali Özcan, Suat Ozçağdaş, Necla Pur, Meral Sağır, Yaşâr Sey- man, Saim Sezen, Nurettin Sözen, Berhan Şimşek. Eşref Tarhan, tb- rahim Tez, Ali Aşkın Toktaş, Ce- lal Topkan, Erol Tuncer, Necip Ya- ğızer, Orhan Veli Yıldınm, Rüştû \ ıkünm. Mahmut Yıldız, Mehmet Yula, Bekir Yurdagül, Cafer Yûk- seL Halil Akyüz, Metin Arifağaoğ- lu, Yücel Artantaş, Vedat Aydın, Şükrü Barutçu, tnal Batu, Duygu Sezer Bazoğlu, Gülsün Toker Bfl- gehan, Şule Bucak, UğurBüke, Et- hem Cankurtaran, Uğur Cilasun, Fatma Çakır, Doğan Çakmak, Yüksel Çakmur, HaKl Çulhaoğhı, Cavidan Demirağ, Tarhan Erdem ve Sabri ErgüL Hasan Fehmi Güneş'in listesi şu Dedeler kımılütyı,.. U Baştarafı 1. Sayfada Güçlükle salona girdik... Tribünler dolu ama bir heyecan yok!.. Deniz Baykal salona giriyor... Bir dalgalanma, sevgi gösterileri baş- lıyor. Ardından Sefa Sirmen salonu, tn- bünleri ayaklandınyor: "Sefa nerede biz oradayn!" Altan Oymen'den sonra Hasan Fehmi Güneş salona giriyor... Alkışlarcılız!.. 6O'lı yıllardan beri CHP kurultaylan- nı izliyorum. Ismet İnönü'nün genel baş- kanlığı dönemindeki CHP kurultaylan- nın havasını biliyorum. 1972kurultayını, Bülent Ecevit'in genel başkanlığa seçili- şini anımsıyorum... 1980 sonrasına geldiğimizde HP. SO- DEP, SHP kurultaylanndaki havayı gözü- mün önüne getiriyorum... O coşku ve hareketlilik yok!.. 1990 sonrası SHP-CHP'deki kurultay heyecanını, 2000 yılıyla karşılaştırdığım- da kendi kendime soruyorum: "CHP nereye gidivor?" Ben bu soruyu, önceki gece otel lobi- lerini dolduran CHP'li delegelere sor- dum... Aldığım yanıt şuydu: "Çevrenize bakın. 50 yaşm alanda de- lege ve partili sayısı Ud elin parmaklann- danaz-" Dün sabah, hem delegelere hem de iz- leyicilere baktım, aynı görüntüyü yaka- ladım. Deniz Baykal'ın çevresini oluştu- ranlann hemen hemen tümü 60'ına mer- diven dayamış kurmaylardı. Altan Öymen, Hasan Fehmi Güneş ve Sefa Sirmen'in kurmaylan da aynı yaş kuşagındaydı. Bülent Ecevit 43 yaşında genel sekre- ter, 47 yaşında ise genel başkan olmuştu. 1973 ve 1977 seçimlerinde Meclis'e giren 30 yaşında çok sayıda milletvekili yok muydu? Ertuğrul Günay, Kemal AnadoL Yük- sdÇakmur,SülevmanGençvedığerleri... BırCHP'hyesordum: Egebank'ta kaıutlar arüyor-3' M Baştarafı 1. Sayfada anahtarlannın Demirerin sevgi- Us* Ayşenur Esenler'de olduğu betirlendi. Esenler'in anahtarlan yermek istememesi üzerine ka- s^ı üreten şirketten teknik perso- nel istendi. Şirket elemanlan, dün sabah saatlerinde ilk kasayı açtı- kn, ancak bu kasanın boş olduğu baldirildı. - Demirel'in önceki gün öğle sa- atlerinde sorgulanmaya başlandı- ğjnı belirten emniyet yetkilisi, bel- geye dayalı suçlarda ifadenın öne- iBinin ohnadığına işaret ederek "^aten belgeler konuşuyor. tsterse hiç ifade vermejebiKr. Belgede ya- zaJh olanlar varken ifadenin önemi jök. Çünkü biz ifadeden harekeüe Jjir yol izkmiyoruz" dedi. ^ ,Yetkili, Demirel ve beraberinde- Kijere yahıızca belge ve raporlarda yizılı olanların "onlar açısından ^ammm" sorulduğunu bildirdi. \ferecekleri yanıtlann kendüeri ^ısından önemli olmadığını vur- gUİayan yetkili, "Bizim elimizde uzman raporlan ve belgeler var. O- I»' zaten ortada. Demirel susma hakkmı kuDansa bile olavın seyri belgeyle yürüdüğü için değişen bir şey ohnaz" dedi. Yahya Murat Demirel'in avukat- lannuı, müvekkillerinin sağlık so- runlannı gerekçe göstererek gözal- tinda tutulmaması için hastaneden rapor almaya çahştıklan öğrenildi. Emniyet yetkilileri ise Demirel'in sağlıklı göründüğünü, sürekli dok- tor kontrolünde sorgusunun yapü- dığını belirterek "Kendisine, yasa- lar çerçevesinde gerekli koşullarda sağlık kontrolü yapılıyor" dedi. Off-shore işlemlerinin kilit ismi Gökalp Baştürk, Egebank'ın tstan- bul DGM'ye yapöğı suç duyuru- sunda ilk sırada yer almışü. Ban- kaya el konulduktan sonra Off-sho- re'dan kaybolan 35 milyon dolar, Finansbank ve Sümerbank'ta Baş- türk adına açılan hesaplarda çıktı. Baştürk'ün, Dina Export ile Yonne Financing adlı "tabda" şirketi ara- cılıgıyla bankaya el konulmasın- dan 1 hafta önce 35 milyon dolan havale ettiği belirlendi. Baştürk, paranın kendisine değil, Demirere ait olduğunu itiraf etti. Istanbul Mali Şube ekipleri, dün Yahya Murat Demirel tarafından depo olarak kullanılan Kayışdağı Kıbns Caddesi 144 numaradaki 4 katlı apartmanın giriş katma bir nakliyat firmasına ait kamyonla geldiler. Ekipler, Demirel'in göz- lem altına alındığı gece mühürle- dikleri deponun mühürünü söke- rek içeri girdiler. Ekipler daha son- ra depodaki yüzlerce karton koli içerisindekı evraka el koyarak kamyona yükledi. Bu arada, koli- lerin 1.5 ay önce depoya getirildi- ği, iki günde toplam 6 kamyonla taşındığı ve aynı zamanda depoya kolilerle birlikte banka şubelerinde kullanılan birçok mobüyanın da getirildiği öğrenildi. Istanbul Mali Şube Müdürlüğü ekipleri, Demirerin sevgilisi Ayşe- nur Esenler'e ait şirketlerde de ara- ma yaptı. Taksim Gümüşsuyu Dünya Sağlık Sokak 27 numarada, Esenler'e ait Karavan Multime- di&Animatör şirketine gelen ekip- ler, evrak ve dosyalan incelediler. Şirkette bulunan 2 kasadan biri de, 15 saatlik çalışma sonucu dün Özbekistan-Türkiye işbirliğiyolda w ANKARA(CumhuriyetBü- üır rosu) - Dışişleri Bakanı lsmail Tir Cem'in Özbekistan ziyareti bu- i r gün başlıyor. Cem'in ziyaretin- Hr de iki ülke arasında "güvenHk" -•,' başta olmak üzere tüm alanlar- da işbirliğinin geliştirihnesi ve ;, kurumsallaştınlması, bölgede -iiT banş ve istikrann pekiştirilme- -;, si konulan ele ahnacak. r .r Türkiye ile Özbekistan ara- ^ sında bir süredir var olan so- >'., ğukluğun gıderilmesi çabalan çerçevesinde bu ülkeye resmi ziyarette bulunacak olan Cem'in Cumhurbaşkanı tslana Kerimov taraöndan kabul edil- mesi bekleniyor. Cumhurbaşkaru Kerimov, ül- kenin muhalif lideri Muham- medSalih'e destek verdiği şüp- hesi ile kendisine düzenlenen bombalı saldınnın ardmdan Türkiye ile ilişkilerini sınırla- maya başlamıştı. Türkiye'nin Salih'in ülkesi- ne girişini yasaklaması ve çeşit- li düzeylerde yetkililerin çaba- lan sonucu, ilişkilerde iki yıl- dan fazla süren sogukluk döne- mi son zamanlarda aşılmaya başlandı. BM Binyıl Doruğu'nda Türk ve Özbek cumhurbaşkanlan bir araya gelerek uluslararası tero- rizm, uyuşturucu ve silah ka- çakçılığıyla mücadele ile iki ül- ke arasındaki işbirliğinin geliş- tirilmesi konulannda anlaştüar. sabah açılabildi. Çilingiryardımıy- la açılan kasadan çıkan belgeler ve malzemeler, maliye müfettişlerine teslim edildi. tncelemeler sonucun- da, Esenler'e ait şirket ile Egebank arasındaki kredi ve diğer bağlantı- lann açığa çıkabileceği belirtildi. Yetkililer, aynı ofiste bulunan ikinci bir kasanın açılması çahş- malannm sürdürüldüğünü kaydet- tiler. Kasalann çiüngir yardımıyla açılma çalışmasının, gözaltına alı- nan Ayşenur Esenler'in kasalann şifresini hatırlayamadığını öne sür- mesi üzerine başlatıldığı bildirildi. Mali Şube'ye bağh 150 kişiük bir ekibin, sadece bu soruşturma kap- samında görevlendirildiği ve halen çalışmalannı sürdürdüğü öğrenildi. Başbakan Ecevit, bankacıhkla il- gili sorunlara işaret ederek "Yapu- nm yetersizliği ve siyasal irade ye- terince oluşmadığı için \atandasla- nn parasını olumsuz yönde kulla- nan, bankalanndaki paralan baş- kayerlere aktaran bazı işadamlan- nın üzerine etkili bir şekflde gidile- miyonlu'' dedi. Eksikliklerin giderihnesi için Bankacılık Düzenleme ve DeneÜe- me Üst Kurulu kurulduğunu belir- ten Ecevit, şunlan söyledi: "Bu ku- rul çahşmalanm hızlı bir şekilde başlara. Bankalarla ilgiü inceleme- leri, araştırmalan hızlandı. Ege- bank ola>ı üzerine çok kesin. ka- rarh bir şekilde gidildi. Çok tatsız bir olav. Fakat bir noktada hiç de- ğilse vatandaşın parasının bir kısmı belki kurtanlabuecek. O baJamdan sevindirici bir olay. Bu kurulun ivi çalışması durumunda bankacılık sektöründeki sıkuıolar, aksakhklar büyük ölçüde ortadan kalkacakar." Esenler'e ait şirketteki ikinci ka- sa da dün açıldı. Kasada bulunan belge ve malzemeler, Mali Şube Müdürlüğü görevlileri tarafından maliye müfettişlerine teslim edildi. "CHP'de neden genç yok!" Yanıtı şu oldu: "Dedeterçocuklannm CHP'de pofitika yapmalanna geçh vermiyor!" Dedimki: "Kurultayın hüvasuu nasıl değerlendi- riyorsunuz?" Yanıt: "Bunun adına dedeler knrultayı diyo- rum. tlkesiz ve ideoJojisini yitirmiş grup- lannkottukyanşı_" Dışanya çıktım.. Kendi içine kapanmış CHP'liler salon- daydı. Onlar bir kurtancı anyorlardı.. Toplumla tüm bağlannı koparmış 1039 delege, zaten kurtancısını bulmuş- tu! Tribünlerdeki amigolara baktım... Göriintü CHP'nin nereden nereye gel- diğini gösteriyordu... Yazıklarolsun!.. ••• Dışanda küçük bir tur attım. Orada CHP'lilerle konuştum. Çoğunluk Deniz Baykal'ın yeniden seçilme- sini istiyordu. Onlara şöyle dedim: "Neden Baykar?" Yanıtlan hep aynıydı: "Kültürtü, yakışıkh, iyi konuşmacu." Sustum... Devamettiler "CHP'yeataküdergere- kir.OdaBaykal'dır_" Baykal'ı destekleyen CHP'liler, Türkiye ve dün- yadan kopuktular. Sanki 70'h yülarda yaşıyorlardı... Daha sonra Baykal kür- süye geldi... Acaba Baykal değişmiş miydi? Bu sorunun yanıtı, Bay- kalcılan kızdıracak ama "hayır"dı... Konuşması eskisi gibiy- di... Insanlan coşturuyordu a- ma, içeriği hayli zayıftı... Ama delege Baykal'ı is- tiyordu... Bu tuhaflığı CHP'nin kendi iç evreninde bulma- ya çalışum, ancak bulama- dım... Gönlüm CHP'nin eriyip yok olmasmı hiç istemiyor- du... Baykal, esti, gürledi... 18Nisanl999yenilgisi- ne kendince gerekçeler bul- du. Görevini yapüğını söy- ledi. Halkın CHP'ye oy vermediği için şimdi piş- man olduğunu vurguladı... Eh, delegeler de buna inandı... Ne diyebiliriz? isimlerden oluştu: Gühekin Gazioğhı, Devrim Gen- cer, AK Ekber Güvenç, Demet Işık, Murat Kaçar, Erdal Kalkan, Er- can Karakaş, Ali Rıza Karpmar, Yakup Kepenek, Nurettin Kızıl- kan, Haluk Koç, Necati Koçak, Sa- hir Koçak, Oktay Konyar, Doğan Koşar, Mahmut Kotan, Kemal Ne- bioğhı, Aycan Oğuz, Aykut Oray, Malik Ejder Özdemir, MehmetÖz- kan, Mehmet Polat, Meral Sağır, Fikri Sağlar, Atilla Sarp, Muzaffer Saym, Atilla SerteJ, Hüseyin Şa- hinligil, Berhan Şimşek, Esin Fat- ma Temel, Ayşe Timurçin, Musta- fa Tosunlar, Mehmet Tüm, Bay- ram Yıldınm, Düek Akagün Yıl- maz, Suat Ader, Abdülkerim Ağ- rakçe, Akif Kemal Akay, Hüseyin Aksu, Nurettin Aslan, Nükhet As- lan. Abdülkadir Ateş, Yeşim Atik, Feridun Ayvazoğlu, Gülsün Bilgi- han Toker, Hüsnü Bozkurt, Izzet' Çetin, Ferda Çilalioğlu, A. GüMal Demir, Cavidan Demirağ, Zeynel Demirçivi, Hılmı Develi, Deniz Di- laver, Eşarsel Dilek, R Sami Do- ğan, Fikret Doğan. Gonca Dönmez, Orhan Ekici, Hızır Ekşi, Levent Eyipişiren. Ba\ kal ekibini korudu Baykal ise listesinde şu isimlere yer verdi: An Rıza Gülçiçek, trfan Gürpı- nar, Algan Haoüoğlu, A. Güryüz Ketenci, t. Hakkı Konar, Neşe Korkmaz, Sevgi Kökbudak, A. Ke- mal Kumkumoğlu, Zütfû LrvaneH, Ali Manm, Türkân MiçooğuDan, Güldal Okuducu, Muzaffer Onder, Haluk Özdalga, Malik Ejder Özde- mir, Ufuk Özkan, M. An Özpolat, Erbaşar Özsoy, Sunter Ozyürek, Önder Sav, Cevdet Sehi, Mehmet Sevigen, Tacidar Seyhan, Orhan Sür, Bülent Tanla, Mehmet Tonan- bay, Enis Tütüncu, Şe- nel Uçar, Saduüah Usu- mi, Sedat Uzunbay, Necmi Yağızer, Sinan Yerlikaya, Erdogan Ye- tenç, Mahmut Yıldız, Zekeriya Akmcı, Sem- ra Aksakal, VeB Aksoy, Hasan Akyol, Güberen Alçı, Oya Araslı, Ca- nan Arrtman, Şevket Arz, tsmetAtalay, Yıl- maz Ateş, D. Pmar Aol- gan, Ayten Aydın, Bü- lentBaratah, tnal Batu, Ati Rıza Bodur, Nezir Büyükcengiz, EsatCa- nan, C. Cüneyt Ceylan, Fuat Çay. tzzet Çetin, Mesut Değer, Ah Din- çer, Nazh Eray, Gaye Erbatur, Eşref Erdem, Gülten Evkuran. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Salonun tribünleri "bindirilmiş kıtalaria" doluydu. öbek öbek Sefa Sirmen taraftarlan, uç köşede Ha- san Fehmi Güneş taraftarlan, ağırlıklı olarak Baykal posterleri. Ankara'dan, Anadolu'nun dört bir yanından gelmiş partililerin çoğu içeri giremediler. Yani, CHP'liler salo- nun dışında kaldılar! Dışanda yolumu kesen CHP'lile- rin çoğu bundan dert yanıyordu: Adaylann amigolan yûzünden gerçek partililer ku- rultayı izleyemedi!" Yazıyı kaleme aldığımız saatlerde seçim sonuçlan- mamıştı. Delegeler de renk vermekten çekinmiyordu ama, büyük çoğunluk "çok seçenekli" konuşuyordu. Salondaki delege yapısını beş grupta incelemek mümkün: 1- Baykal'la birlikte siyaset yapmaktan yana olan- lar. Ne olursa olsun bu düşüncesini değiştirmeyenler. O kadar ki önümüzdeki seçimde Baykal'ın genel baş- kanlığındaki CHP'nin yüzde 6 oy alma olasılığı olsa bi- le, "yine Baykal" diyenler vardı... 2- Oymen, homojen olmayan biraltyapı oluşturmuş görünüyor. Her gruptan az sayıda delege, "bir seçim Oymen'le" diyor. Bunlann birieşiminden büyük grup oluşur mu? Zor... 3- Partinin "daha sol" bir politika izlemesi gerekti- ğini düşünenler. Bu kesimin önde gelen adlannın ar- kasında yer alan delegeler uzun süredir aynı yönde ha- reket ediyor, ama birlikte değiller! Güneş, Sağlar, Ka- rakaş, Ateş aynı kulvarda görünüyoriar. Ancak kendi içlerinde de ayn bir liderlik yanşının olduğu görülüyor. 4- Karayalçın'ın atölyedemokrasisinden gelen ho- mojen bir ekibi var. Eski SHP arkadaşlığını da içeren bu ekibin parti içinde tek başına iktidar şansı az, ama vartığını uzun süre devam ettirecek. Bu kez Oymen'le hareket eden Karayalçın'ın mayıs hesaplan çok net de- ğil. Hesabını mayısa bırakan bir başka kişi de Ertuğ- rul Günay. 5- Delegeler arasında "Bizden zor adam olur" di- yenlerin sayısı da az değil. Ayn bir kategori olarak gö- recek kadar var. Sosyal yaşamdan da kopmayan bu delegelerin birçoğu dernek ve vakıf çalışmalanna ağır- lık vermiş görünüyor. Delegeler arasında seçim sonuçlanna ilişkin şu se- naryolar tartışılıyordu: - Baykal ilk turda götürür. Salonun havası belli! "Olabilir, ancak ilk turda götüremezse işizor. İkinci turda Baykal karşıtlan birieşir, blok olur. O zaman Oy- men'in şansı artar..." - İkinci turda ne olacağını kimse kestiremez. Eğer Güneş, öymen'den fazla oy alırsa o zaman Oymen'in Güneş lehine çekilmesi gerekir... "İkinci tura kaldığında, Baykal'ın kesin kaybedece- ği kehanetine katılmıyorum. Baykalzaten ağırlıklı ola- rak mayısa hazırianıyor. Listesine sol kanattan 10-15 kişiyi alırsa bu kanat bölünür, Baykal'ın önü açılır..." - Şu olasılığı da unutmamak gerekir; öymen kaza- nır, ama PM Baykal taraftarlanndan oluşur. O zaman yine bol krizli bir süreç başlar! Tartışmalar her türlü seçeneği içeriyordu... CHP'siz siyaset Kurultayın genel havasına gelince... Ortak coşkular çokazdı. Taraflar birbirine ancak, Onuncu Yıl, Dağ Ba- şını Duman Almış marşlan söylenince müdahale etmi- yordu. Sanki CHP'nin oyu yüzde 25-30'lardaymış gibi bir rahatlık dikkati çekîyordu. İlk seçimde iktidar olması kesinleşen bir partide iyi yer tutmak gerekirdi! Bu anlamda CHP'liler iklimi kendilerince düzenle- nen bir serada kurultay yapıyor gibiydi! CHP'ye oy versin vermesin, sağduyulu pek çok ki- şi 18 Nisan'dan bu yana şunu söylüyor "CHP Meclis 'teyer almalıydı. Eksikliğihissediliyor!" CHP'liler de büyük ölçüde buna güveniyor. Dürbü- ne ters bakarsak, Meclisteki partiter de şöyle diyor ola- bilir mi: - Oh be, siyaset CHP'siz ne güzel! Bunu sürdürme- nin yolunu bulmalı! Acaba CHP kurmaylan bu gidişin farkında mı? balbay@cumhuriyetcom.tr Solon CHP'nin oytuısıydı H Baştarafı 1. Sayfada Spor Salonu seçilmiş. Balgat'ta yeni yapılmış. Küçük. Üç bin kişi ancak alı- yormuş. Tribünlere seyirciler yerleştirimıiş; salonun ortası, top oynanan alan dele- gelere aynlmış. Medya amelesine de "kendinize münasip bir yer bulun kar- deşim" kalmış. Habercisi, kameramanı, ağır yazan, hafıf yazan, stajyeri, kıdemlisi itiş ka- kış, dirsek dirseğe, ayakta, kucakta bir köşeye toplaştık. Kurultay izliyoruz. Küçücük, çok küçücük bir salon. Tepkisiz, coşkusuz ve tedirgin bir de- lege kalabalığına rahat rahat yetiyor. Salonun dışmda binlerce CHP'li. Beyhude bir çabayla girmeye çabalıyor ve giremiyor. Taban, kurultay salonu- nun dışmda. Salonsa küçük, pek kü- çük. Salon CHP'nin bugün geldiği noktanın anlamlı bir aynası. ••• Tribünler genel başkan adaylannın "erken gelen yer kapar" uyanıklığına göre parsellenmiş. Başı Sefa Sirmen'in destekçileri ile DenizBaykal yandaşla- n çekiyor. Sol kanadı destekleyen ve sloganlan ile, enenileri ile gerçekten de "sol" olduklannı kanıtlayan bir grup Hasan Fehmi Güneş'ten yanalar. Par- ti 'nin Altan Abisi ise tribünlerde yok. Salon CHP'nin aynasıydı, dememiş miydik? •*• Biraz daha tribünlerde kalalım. Not- lanmız arasında yer ahnış birkaç slo- gan okumak ister misiniz? Buyrun: - Sefa nerede, biz orada!» -Tüıidyeseııiıüeguugğğrurduyuyo- oor!» (Anneeee!.. Bu lafı duydum mu beni bir kaşınma alır.) - tımrtına Baykal, madma sol!- (Sakın bana "ne demek şimdi bu" diye sorma- ym. Ama ortada bir inat olduğu aşi- kâr.) Sloganlardan bir küçük seçki sun- duk size. Salon, CHP'nin bugününün bir aynası dememiş miydik? ••• Son olarak biraz da delege sıralan arasında dolanalım. Ezici çoğunluğu erkek. Erkeklerin ezici çoğunluğu bıyıkh. Bıyıklı erkek- lerin ezici çoğunluğu yaşlı. Salon, CHP'nin bugününün bir ay- nası dememiş miydik? ••• Salonun içinden, dışından, tribünün- den, delege sıralanndan izleyip gözle- diklerimiz bu kadar. Gelelim genel başkan adaylanna... Tribünleri ölçü alırsak oradaki yanş Deniz Baykal'la Sefa Sirmen arasında ve hemen hemen başa baş. Parti meclisi aday listesinin basüdı- ğı kâğıdın kalitesini ölçü alırsak genel başkanlığı Sefa Sirmen alıp götürmüş. Delegelerin epey cimrice kullandıklan alkışlan ölçü alırsak Deniz Baykal önde. Parti genel başkan adaylanmn ko- nuşmalarmı ölçü alırsak Hasan Fehmi Güneş çok açık farkla ve biieğinin hak- kıyla genel başkan. Bu kadar ölçüyü bir araya getirip ka- rar verecek ve CHP'nin yannını belir- leyecek delegelere gelince... Onlar te- dirgin. Çıkacak her sonucun CHP'de yeni kaynamalar, kaymalar, kaynaşma- lar yaratacağmı seziyorlar ve kendi el- leriyle yaratacaklan sonuçtan gerçek- ten tedirginler. Ege'de yine facia MURAT ATİNA-Ege Denizi'nde hafta içinde mey- dana gelen ve 70 kişinin ölümüyle sonuçla- nan deniz kazasının ardından dün gece de Yu- narustan'ın Naksos adası açıklannda 31 turist taşıyan bir yolcu gemisi kayalara çarparak battı. Ege Denizi'nde son dört gün içinde peş peşe gelen facıakra bir yenısı daha eklendi. Dün gece saat 23.55 sıralannda Naksos adasmdan, Santorini adasma 31 yabancı tu- rist taşıyan Zevs-3 adlı yolcu gemisi kayala- ra çarparakbattı. İçinde 7 mürettebat bulunan yolcu gemisinden ilk müdahale sırasında 30 kişi kurtanldı. Deniz kazası sonrasında balıkçılar, liman emniyet müdürlüğü gemileri üe Yunan Hava Kuvvetleri'ne ait F-130 uçaklan ve hilekop- terlerarama kurtarma çalışmalannı sürdüra- yorlar. Kazanın nedeni açıklanmadı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle