Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1EKİM2000PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Aydm: Hükümet
ptffnan
• BOLU(AA)-
Bakanlığı tarafından
depremzedeler için
yaptınlan kahcı
konutlarda ıncelemelerde
bufunmak ûzere geldiği
Bolu'da gazetecilerin
sorulannı yanıtlayan
Bayındırlık ve Iskân
Bakanı Koray Aydın,
bûkümette
Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer'e karşı bir
pişmanJık olduğunu
belirterek "Coğu, 'elim
kınlsaydı da rey
vermeseydim' diyor"
dedi.
Cezaevterine
tzteme kupuflan'
• ANKARA
(Cumlıuriyet Bürosu) -
Adalet Bakanhğı'nca,
Ceza înfaz Kurumlan ve
Tutukevleri'ne 'şeffaflık'
getinnek için 'ızleme
kurullan' oluşturulacak.
Terörle Mücadele
Yasası'nda da yapılacak
değişiklikle hükümlülere,
sosyal ve kültürel
etkinliklere katılabilme,
açık göriiş ve diğer infaz
kunımlanna nakil olanağı
tanınacak. Tutukevleri
izleme kurullan
oluşfurulmasına ılişkin
taslak, bu kurumlann
yönetiminın doğrudan
izlenmesi, sorunlannın
çözümünde toplumun
katkısının sağlanması ve
bu kurumlann şeffaf bir
yönetime
kavuştunılmasını
amaçlıyor. % * •<
Ûzmen'e yarp
yohıaçıldı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Danıştay 2. Dairesi,
hakkında tçişleri
Bakanhğı'nca soruşturma
izni verilen eski Kilis
Valisı Güner Özmen'in bu
karara yaptığı itirazı
reddettı. Böylece,
Özmen'in
yargılanmasının yolu
açılmış oldu. "Paraşüt"
operasyonu sonucunda
Ankara DGM Cumhuriyet
Savcısı Talat Şalk
tarafından hazırlanan
iddianamede, "Eski Kilis
Valisi Güner özmen'in
Altınbaş Holding'in sahibi
Yasin Altınbaş ile iyi
ilişkiler içerisinde olduğu,
Özmen ve ailesinin
seyahat ve konaklama
masraflannın bu kişi
tarafından karşılandığının
anlaşıldığı" belirtilmişti.
kanla 'yolsuzluk'
• KONYA (AA) - Şefkat-
Der Başkanı Hayrettin
Buian tarafından yerel
gazetelere "Kamuoyuna
Duyuruhnası" başhğıyla
verilen tam sayfa ilanda,
Konya Büyükşehir
Belediye Başkanı Mustafa
Özkafa'nın bazı
yolsuzluklara kanştığı,
yandaşlanna 'haksız
kazanç' sağladığı öne
sirüldü. ilanda,
Özkafa'nın belediye
btşkanı seçihneden önce
v« bugün sahip olduğu
nal varhğinı açıklaması
isendi.
Sayısal imzalı
evrak dönemi
• ANKARA (AA)-
Kımuda, evrak trafiğini
oiadan kaldıracak ve
etktronik ortamda sayısal
inza onayı ile evrakın
işem görmesini
s4layacak sistem
öıümüzdeki gûnlerde
dfvreye giriyor.
Bşbakanlık, elektronik
oiamda sayısal imza
oıayı ile evrak dağıtımnu
s^layacak projeyi hayata
gıçirmek üzere evraka
s&ısal imza atmaya
ydcili olacak 500 kişi için
yırtdışına akıllı kart
ssarişi verdi.
CHP Genel Başkanı Oymen 'parti içi çekişme'ye son verme çağnsı yaptı
'Hedef, îlk seçîmde iktidar'MUTLUSEREÜ
ANKARA-CHP Genel Baş-
kanı Ahan Öymcn, partisinin
"barajı aşmayı değil, ilk seçim-
de iktidar oünayı" hedeflediği-
ni söyledi. CHP'nin iktidar yü-
rüyüşünü gençlerle birlikte sür-
düreceğini kaydeden Öymen,
"Yanndan (bugün) itibaren iç
çeldşmeiere son verip dışa dö-
nük mücadeiemizi başlataca-
ğız" diye konuştu. Öymen, par-
tilerin iyi çalışmasının "tek
adamlarla değil, çok adamla"
sağlanacak bir unsur olduğunu
söyledi.
Kurultayda iki ayn konuşma
yapan Öymen, birincisinde par-
tinin genel başkanı olarak, ikin-
cisinde de genel başkan adayı
olarak delegelere seslendi. Ilk
konuşmasında hükûmete yöne-
lik eleştirilerde bulunan ve par-
ti içi çahşmalan anlatan Öy-
men, ıkınci konuşmasında ise
rakibi eski genel başkan Deniz
Baykal'a yüklendi. Öymen,
Cevdet Sunay'ın ikinci kez
cumhurbaşkanı seçılmesinin
tartışıldığı dönemde yaşanan
• Altan Öymen, Deniz Baykal'a yüklendiği konuşmasında,
"Insanlann ne yapacaklan, yaptıklanndan bellidir. Yeniden bizi
seçerseniz, bugüne kadar yaptığımız tüm çahşmalan çoğaltarak
sürdüreceğiz" dedi. Öymen, tarihi olağanüstü kurultayda
yaptığı konuşmasında hükümeti eleştirirken "Parti içine dönök
olarak yeniden yapüandırma çalışmalarını kesintiye
uğratmayalım" mesajı verdi.
bir olayı, üstü örtülü biçimde
hem kendisine hem de Baykal'a
mal ederek anlartı. îsmet tnö-
nü'nün "Sunay, bir daha seçiHr-
se ne yapacak" dıye soranlara,
"Neyapacak,daha önceyapük-
lannm aymsuu yapacak" yanı-
tını verdiğini aktaran Öymen,
"tnsanlann ne yapacaklan,
yapöklanndan beüidir. Yeniden
bizi seçerseniz bugüne kadar
vapöğmuz tüm çahşmalan ço-
ğaltarak sürdüreceğiz'' dedi.
18 Nisan seçim yenilgisirun
ardından genel başkanı olduğu
CHP'de büyük güçlükler yaşan-
dığını anımsatan Öymen, ken-
disinüı göreve gelmesinden
sonra partinin toplumsal muha-
lefet, yeniden yapılanma, Tûr-
kiye'nin yeniden yapılandınl-
masına hazırlanma görevlerini
üstlendiğıni anlattı. Muhalefet
yaparken önlerine çıkan Meclis
dışında kalma engeli nedeniyle
çoğu zaman seslerini duyura-
madıklannı kaydeden CHP li-
deri, bunu "Niye sesiniz çıknu-
yor, elestirilerine yanıt olarak
söylüyonun" dedi.
Öymen, Meclis dışında olma-
lanna karşm hükümeti yakın ta-
kibe aldıklanru belirterek, "Hü-
kümet maalesef. halkın çıkarla-
nna hizmet eden bir hükümet
olamadı. Tam bir sağ koatisyon
hayasını verdi" dıye konuştu.
Öymen, hükümetin geniş
halk kitlelerine zarar veren sos-
yal güvenlik yasası, tahkim ya-
sası, vergi yasası gibi yasalan
deprem dönemi gibı olağanüs-
tü koşullara rağmen Meclis'ten
geçirdiğine dikkat çekerek,
eleştinlerini şöyle sürdürdü:
"Bu hükümetin yolsuzluklar-
la uğraşmak gibi bir göre\i ol-
madı. Çünkü hükümetin kendi
yapısı böyleydi. Yolsuziuklan
kapatmak amacıyla kurulmuş-
tu. İki aysüre>JeMeclis, aklama
paklama işieriyle uğraşn. Daya-
nışma içinde olduklannı söylü-
yoıianu. Bu neyin davanışması.
yolsuztuldan örtmedayanışma-
sı! Türkiye'deki yoJsuzfuklann
önlenmesi için en gerekti unsur,
önceükle bunun Meclis'teki
uzantüaruun engeUenmesidir."
Hükümetin Cumhurbaşkanı
ile yaşadığı kanun hükmünde
kararname (KHK) krizlerine de
değinen Altan Öymen, Başba-
kan'a yakın çevrelerin Cum-
hurbaşkanı'nı CHP'li olmakla
suçladıklannı anımsatarak,
"Cumhurbaşkanı'nın yaknun-
daki kişilerin hangi partiye oy
verdiği, kimsenin kontrolünde
Oİamay- AnlayLan Ra^hakan'm
yakm çevresinde gatiba dediko-
du merkezteri vardır ve ülke bu
dedikoduroerkederinegöreyö-
netilmektedir" eleştilerüıde bu-
lundu. Başbakan Bülent Ece-
vit'in kısa süre önce CHP'yi
HADEP ile işbirliği yapmakla
suçladığını da anımsatan Öy-
men, daha sonra Başbakan Yar-
dımcısı ve MHP lideri Devlet
Bahçeü'nin de HADEP'li bele-
diye başkanlan ilegörüşmesine
karşın Ecevit'in ona karşı sus-
kun kaldığını kaydetti. Öymen,
"Biz, demokratikleşme yolua-
dald her türiü gûişimi destekle-
riz. Btz, dununa göre degerien-
dirme yapan bir parti değüız.
'Diyarbakır'a gidenler, Avru-
pa'nın yolu, Diyarbakır'dan ge-
çer' dryorlar.Bİziseonlara 'Yal-
mz Diyarbakır'dan değil, tüm
Türkiye'den geçer' yanıünı ve-
riyoruz" dedi.
Öymen, konuşmasında gö-
reve geldiği günden bu yana
yaptığı çahşmalan da anlattı.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
Hasan Fehmi Güneş, kurultaydan güçlü bir yönetimle çıkılmasını istedi
4
CHR> ideolojisinden sapü
9
BARIŞPOSTER
ANKARA - CHP sol kanat
genel başkan adayı ve PM üye-
si Hasan Fehmi Güneş, gerek
önceki ve gerek şimdiki yöne-
timin ideolojik olarak sağa sap-
ma içinde olduğunu vurgula-
yarak, kendilerinin birbirinin
benzeri bu iki yönetimin dışın-
da solcu, devrimci, demokrat,
emekten yana bir seçenek orta-
ya koyduklannı ve kurultay de-
legelerinin bu benzer iki yöne-
tünden birini seçmek zorunda
olmadıklannı söyledi.
Kurultayuı temelindeki ge-
rekçenin sağlam obnadığını ve
genel başkanın koşul öne sür-
mesinin yanlış olduğunu ifade
eden Güneş, kurultayı kendile-
rinin istemediğüıi, yapımıasını
doğru buhnadıklannı belirte-
rek "Ama madem ki yapıyoruz,
o zaman tam kurultay vapatam,
geciştirmevelim. Yeni sorunla-
ra, yeni kurultay lara yol açma-
yahm. Kurultaydan heyecan,
umut partisi olarak, güçlü yö-
netimle çıkaum" dedi.
CHP'nin sorununun sadece
yönetim sorunu olduğunun al-
tmı çizen Güneş, partisinin bü-
yümek gibi bir derdinin ohna-
dığını, zaten büyük olduğunu,
büyük doğduğunu söyledi.
önceki gerekse şimdiki yöne-
timlerin CHP'yi haksız biçim-
de sıradanlaştırdıklannı kay-
detti. 15 ay boyunca partinin
muhalefet özürlü, siyasi yasak-
Iı bir görüntü verdiğini ve bu
sürenin israf edildiğini öne sü-
ren Güneş, üye yazım ve tüzük
çalışmalarının da başansızlık-
la sonuçlandığını anlattı.
Xxasan Fehmi Güneş, "Tam kurultay
yapahm, geçiştirmeyelim. Yeni
sorunlara, yeni kurultaylara yol
açmayahm. Kurultaydan heyecan,
umut partisi olarak güçlü yönetimle
çıkalım" dedi.
CHP'yi yöneten kadro ve yö-
netim anlayışınm CHP'nin te-
mel sorununu kavrayamadığı-
m, partiyi yönetemediğini, ör-
gütü tanıyamadığını, siyaset
üretemediğini ve tavu" koyama-
dığını savunan Güneş, gerek
Kurultayın, genel başkanın
dayatmasını kabul edemeyece-
ğini belirten Güneş, önceki yö-
netimin de "küçük olsun be-
nim olsun" anlayışıyla partiyi
barajın altına düşürdüğünü ifa-
de etti. Mevcut yönetimin ise
partiyi bir puan dahi yukanya
çıkaramadığmı anlatan Güneş,
sözlerini şöyle tamamladı:
"Önceki ve şimdiki yönetim
CHP'yi sağcılaştmnak için ay-
m ideolojik sapmayı gösterdi-
ler. Gerçek CHP'lileri, gerçek
devrimcileri küçümsediler, dış-
ladılar, küreseUeşmecUeri ter-
cih ettiler. CHP'nin Kemaast,
am okçu doğrultusunu, özgö-
revlerini ve varhk nedenini
unuttular. Her iki yönetim de
CHP'nin suufsal tercih yapmış
bir knle partisi olduğunu, geri-
ci kadrolaşmalara karşı ödün-
süzdavranması gerektiğini, bü-
yük hedeflerin partisioMuğunu
görmezden geldiler. Kurultay
burada sadece genel başkan
seçmeyecek. Yüzde 8^'i onay-
laym onaylamadığuu da ortaya
koyacaktır. Size iktidar adayı
bir parti sözü veriyorum.
CHP'yi dev gibi ayağa kaldır-
ma sözü veriyorum."
Sirmen
'Savaşı
kaybeden
yargılanır'
EMtNEKAPLAN
ANKARA-CHP genel
başkan adayı, Izmit Bü-
yükşehir Belediye Başka-
nı Sefa Sirmen, Ata-
türk'ün emaneti olan
CHP'nin parlamento dı-
şmda kalmasını hiçbir ge-
rekçenin haklı kılamaya-
cağını vurguladı. CHP'nin
sorumluluktan kaçamaya-
cağına dikkat çeken Sir-
men, Deniz Baykal'ı üstü
kapalı eleştirirken "Savaşı
kaybeden kumandaa,
düayanm hiçbir yerinde
dönerken karşüanmamış,
hatta yargüannuşar" dedi.
Sirmen, konuşmasında,
hiçbir gerekçenin Ata-
türk'ün emaneti olan
CHP'nin parlamento dı-
şında kahnasun haklı kıla-
mayacağını belirterek
"CHP, flke-
lerinden,id-
dialanndan
ödün ver-
memetidir.
CHP, hal-
kınçıkaria-
ruukoruya-
caktekpar-
tkfir" dedi. CHP'nin par-
lamento dışında kalışının
hiçbirşekilde açıklanama-
yacağını kaydeden Sir-
men, üstü kapalı olarak es-
ki CHP Genel Başkanı De-
nizBaykal'a şöyle yüklen-
di: "Savaşı kaybeden ku-
mandan dünyanın hiçbir
yerinde, dönerken karşı-
lanmamış, yargüannuştır.
Kuruttay başladığmda Sa-
yın Drv-an Başkanı konuk-
İan takdim etti. Onursal
Genel Başkanımız Erdal
Inönü'yü anons ettiğinde
tribunler ayakta alkışladı.
Biz genel başkanlannuzı
çok seviyoruz. Onbuı har-
camamız sözkonusu değü-
dir. Onlann da sayguüık
görmelerini istiyoruz."
Sirmen, çelişkilerin
CHP'nin inandıncılığını,
güvenilirliğini sarstığuıı
voırguladı.
IRMIKIAYDIN ENGÎN doruk.net.tr
Sahiden zor.
CHP kuruttayını izlemek üzere Anka-
ra'lara kadar geldiğimize göre, elimiz
mahkûm, CHP'den ve kurultayından
söz edeceğiz. Gel gör ki yazıişleri "Ya-
zı nerde kaldı abi" sorularından "On
beş dakika içinde yazıyı geç. Yoksa..."
tehditlerine geçti.
İyi de kuruttay bütün gümbürtüsü,
bütün gürültüsü ve bütün gurultusu ile
sürüyor. Genel başkan adaylan birer
birer görücüye çıkıyor, delegelere ses-
leniyorlar. Şu ana kadar Altan Öymen
ve Hasan Fehmi Güneş sıralannı sav-
dılar. Şimdi kürsüde Deniz Baykal var.
O bitirince Sefa Sirmen çıkacak. Ar-
dından kurultayın bürokratik işlemleri
başlayacak, seçim sandıklan kurula-
cak, oy aynm kurulu oluşturulacak, fa-
lan filan...
Yani kurultayın yansındayız ve bura-
dan çıksa çıksa ancak bir "yanm Tır-
mık" çıkar.
Peki, şu ana kadar olan ne?
CHP kuruttayındadelegelerin önüne
Zor Bir Yazı
dört genel başkan adayı çıktı. Delege-
lerden, bu dört kişiden birini seçmele-
ri isteniyor. Istenen, bundan ibaret.
Işin kötüsü, buna delegelerin de bir
itirazı yok. Delegelerarasından konuş-
tuğumuz bir eski "yol arkadaşı" açık
açık söyledi:
- Engin Bey, gürûltüyü patırtıyı
umursamayın. Buradaki bin küsur de-
legenin 'bin'/, Ankara'ya oyunu cebi-
ne koyup da geldi ve konuşmalan din-
leyip değiştirmek gibi bir niyetleri de,
özlemteri de yok. Oyunu değiştirebile-
cekler, o bin küsur delegenin 'kü-
sur'udur. Ben diyeyim elli, siz deyin el-
li bir. Ne eksik, ne fazla...
•••
Kurultay, kişiler arası bir... bir... "Bir
yanş" demeye dilim varmıyor da o yüz-
den uygun sözcüğü anyorum, bir... Bir
çekişme düzleminde geçtiğine göre
gerek delegeler gerekse bir kez daha
kurultay izlemeye gelip bu arada birbi-
rini de gören, hasret gideren "medya
amelesı" arasındaki sohbetler de ge-
ne kişiler üstüne yürüyor.
- Sence Deniz Baykal kazanır mı?
- Öymen'in şansı kırık gibi görünü-
yor ha?
- Bu Sefa Sirmen nerden çıktı yav?
- Öyle deme, seyirci tribünterine ba-
kılırsa genel başkanlık ya onda, ya
Baykal'da. Hatta Sirmen burun farkıy-
la önde...
- Haklısın, tribündekiler delege gibi
oy hakkına sahip olaydı, halamın da
bıyıklan olaydı, Sefa Sirmen garanti
genel başkandı...
- Keh keh keh...
- Kih kih kih...
•••
Yaza yaza bana, okuya okuya size
gına geldi: Bir kurultay daha yaşanıyor
ve CHP, partinin ve ülkenin ve dünya-
nın temel sorunlannı tartışmaksızın, ay-
nşmayı bu düzlemde aramaksızın,
"Beni seç - Hayır, beni seç "çilik oynu-
yor.
Yazık.
CHP'ye değil, Türkiye'ye yazık.
Solu boşalmış ve doldurması gere-
kenlerin, daha önemlisi, doldurabile-
cek birtabanın varlığı apaçık ortaday-
ken siyasa) körlükle bunu görmeyen-
lerin iç çekişmelerle boğuştuğu bir si-
yasal arenada kan emiciler, milliyetçi-
liğin bayrağını gitgide daha hoyratça
sallayanlar, hukuku bir köstek, "iyi ta-
rikatlan" bir destek olarak görenlerin at
koşturduğu Türkiye'ye yazık. Köy kö-
peksiz kalınca değnek taşıma zahme-
tine bile girmeden bildiklerini okuyor-
lar.
Yazık.
CHP'ye değil, Türkiye'ye yazık.
•••
Siz bugünlük bu "yanm Tıımık"\a
idare edin. Ben de gidip kaldığım yer-
den kurultay izleyeyim.
POLflÎKA GÜ1VLÜĞÜ
HtKMET ÇETİNKAYA A
Kara Kanatlı Savaş...
Bir Akdeniz mavisinin tam orta yerinde oturuyor-
sun... Düşlennde Yannis Ritsos'un bir türküsü..»
Diyorsun ki:
"Göklere inanırdım eskiden; ama sen, denizlerin.
derinliğini gösterdin bana; ölü kentleri, unutulmuş
ormanlan, boğulmuş gürültüleriyle..." ' '
Bak, gök şimdi yaralı bir martı...
Eski zamanlardan bir saat çalıyor, bir çocuk ağlı-"1
yor, bir kadın gecenin sağır sessizliğinde hıçkırık-
lara boğuluyor...
Genç ölüleri tanıyor musun, söyle! r,.
Bedeninden kan fışkıran çocuk, bir gece vardi-
yasından dönüyordu Çukurova'da... . T
Haydi, konuş!..
Kim getirecek bize, ellerimizi ısıtacak güneşi?
Oysa biz doğarken özgürdük, doğarken doğan
güneşin şafağında özlemlerimizi yüklerdik, tıpkı
Pers savaşçılan gibi... :
Ölüm artık geri çevirmeli bizi!.. ; ı
Kimseler geçmiyor gecemizin karanlık sokağifîn
dan...
Nikolo Vaptsarov'un yapışkan karanlık dolu
ambarlannı anımsıyor musun! Miklos Radnoti'nin
şakıyan yavru kuşlannı, güneşte yanıp tutuşuşunu
görüyor musun? ""
Ey, bizi kırbaçlayan kara kanatlı savaş!..
Ey, aşklanmızı kör eden kara örtülü yaratıklarL"*
Özgürtük! u\\
Senin geleceğine inanıyor insanlık... •.,:
Bu akşam vaktinde, sana ulaştırdılar şarkılannı;
ağır sözler ve ıslanmış bir yüzle... ^
Yoksulluğu Paris'in söyler bunlan... ' „
Bu defleri kapatmalıyız artık!.. ' '
Anımsıyor musun, nasıl yavaş yavaş soğuyordu
son umutlanmız, iyiye ve insana olan inancımız, t&
mantizme ve boş heveslere? ' ;
Ve Filipinter'e duyduğumuz o yabanıl özlem. Ma-
gosa ustundeki iri yıldızlara?
Anımsıyor musun, bir tek denizci ki bakış atma-
mış olsun uzaklara, tropikanın solugunun hissedil-
diği gecenin sönüp gittiği yerlere...
O ölü kentler, boğulmuş ormanlar olsun geride ka-
lanlar...
Senin gözlerinde gidip gelen bunca acılar;
umutlar, umutsuzluklar kimi yalanları da alıp götuıft
sün...
Türkülerinde Yannis Ritsos olsun... Bir ryonya pa-
1
zannda sesinin akışı yankılansın!..
Çukurova'da ağlayan bir çocuk, Karaburun'd^
bir kuşun kanadına konsun... /
Bu acılar dinsin, bu savaş brtsin!..
Üstlerinde ne varsa çürüyüp yok olduğu zaman,'
göğün yaz yıldızian arasjnda kalan parçalan ve
defneler arasında kalan dereler... ve ilkyazda limon
ağaçlan arasındaki dağ yollan gibi; kutuplannın
düğmeleri arasında yatarken çınlçıplak... belkı de
bulacağız künyelerini, belki de "seviyorum" diye
bağıracakstnız o zaman...
Hem sonra, belki biraz fazla uzak, biraz fazla ya-
kın olabilirbunlar... nasıl ki karanlıkta selamlaşmak
için birinin elini tuttuğun zaman... baba evine dö-
nen sürgünün o acı sezgisini duyarsın...
Sen Akdeniz'desin, tüm yıldızlar üzerinde... •«?
Nicefaili meçhullergörmüşsün, toprakta filizteşen
genç ölülere tanık olmuşsun!..
Birdönem Czeslavv Miiosz'un, sendin düşlerifti
debüyüyen...
Hani donmuş tarlalardan geçiyorduk bir vagonlu
şafakta...
Nasıl da bir kızılkanat havalanmıştı karanlığiri
içinde!..
Koşmuştuk, yorulmuştuk, umutlanmızı yitirmiştik
hiç farkında olmadan...
Ve bir kez daha haykırmıştık Octavia Paz'a inat:
"Dudaklar, öpüşler, aşk, her şey yeniden doğar
O ölümsûz, o yalın unutuşta:
gecenin kızlandıryıldızlar."
• • •
Bak, gök şimdi yaralı bir martı...
Edmond Jubes'ten dinliyoruz yaşamın yazı say-
fasını... Odisseus Elras'in 'yeşil cten/zlnde yüzer-
ken ölümsüz güneşin binbir rengini görüyoruz...
"On üç yaşındaki küçük yeşil deniz
Boynunda beyazyakan... başında kurdelelerie-
Izmir'e girmeni isterdim penceremden"
Mevsimlere bakıyoruz...
Günler hızla geçip gidiyor...
Sen Akdeniz'de mavinin derinliğini anyorsun!./ '
Ekim ayı, yağmurlan getiriyor ve sen üşüyorsun.!'.
Egito Gonçalves'i dinliyorsun:
"Kentboşalmış senyoksun diye, granit/yapışkan
biryağmura dönüşüyor ansızın.
Denize doğru bağınyormartılar, birürperti/ilkağ-
nsı gibi kışın, sokaklan geçıyor.
Duvartar boyunca kapılar çarpılıyor, kesildı/gi&
neşin ıştğı, boş ay/kıyılan oyan gelgiti çağınyor. -3
Çekiyor, kûçülüyor boşluk, kuru yapraklar düşü-
yor.l geçen bahar dallanndaydı onlar hiç olmazsa.
Biryürek dolaşıyor dünya üstünde,/
son çırpınışa takılıyorum. Görmüştüm onu/beni
korkutmadan önce." »
hikmetcetinkaya(â cumhuriyet.com.tr 1t}
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 ~
i^Cumnurryef
^ kitap kulûbü
ÇAĞIHİH TANIĞI ÜÇ YAZAR
2 B A S I
KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT
SAHCILI YILIAR KU$AT1LMI$
SOKAKLM
4. BASI
İJİ
Jfll
bi
a
«**
•a
J *
ZAMAAK SANA PA BULASTI KAM
DİN BARONUNUN KAZLARI
2 BASI
ASIK KADINLAR SOKA&I
2BASI
SERİAT P42ARI
SEVDANIN ADRESİ BEUİ DEİİL
TÜRKİYI'NİN$EYTANtf(6HIİ
fiÖZURİN POYRAZ
Cumhunyet Kitap Kulubü Çağ Pazartama A.Ş. Tûrkocağı Cad f,î
No-39/41 (34334) Cağaıoğlu-lstanbul Tei: 514 01 96